KÜLTÜR SANAT - 10 Ocak 2025 Cuma 09:27

Kuşadası’nın yeni müzeleri ziyaretçi akınına uğradı

A
A
A
Kuşadası’nın yeni müzeleri ziyaretçi akınına uğradı

Türk turizminin amiral gemilerinden birisi olan Kuşadası, Ömer Günel’in belediye başkanlığı döneminde ev sahipliği yapmaya başladığı tematik müzeler ile 2024 yılında kültür turizmi alanında ön plana çıktı. Başkan Ömer Günel’in “müzeler kenti” projesi kapsamında kente kazandırılan müzeler kısa süre içerisinde ziyaretçi rekoru kırdı.



Kuşadası Belediye Başkanı Ömer Günel ile birlikte yeni kültürel rotalara kavuşan Türk turizminin gözbebeği Kuşadası, kapılarını açan yeni müzeler ile kültür turizmi alanındaki iddiasını bir kez daha ortaya koydu. Kentin simgeleri olan Güvercinada Kalesi’nde iki ay önce ziyarete açılan Türkiye’nin ilk Tematik Deniz Ticaret Tarihi Müzesi kısa sürede 12 binin üzerinde ziyaretçi ağırlarken Tarihi Kervansaray’da yer alan Porselen Bebek Müzesi ise renkli dünyası ile ziyaretçiler tarafından beğeniyle karşılanıyor.



Fosil Ve Mineral Müzesi ile zamana yolculuk


Başkan Ömer Günel’in kente kazandırdığı ilk müze Yıldırım Caddesi’nde bulunan iki katlı tarihi binanın Kuşadası Belediyesi ve Güney Ege Kalkınma Ajansı (GEKA) iş birliğinde restore edilmesiyle açılan Mineral ve Fosil Müzesi oldu. Bünyesinde zengin bir doğa tarihi koleksiyonu barındıran müzede, tarih öncesi dönemden kalma mamut dişi fosili, kömürleşmiş denizlalesi fosili, taşlaşmış kalamar fosili gibi ilginç örneklerin yanı sıra yakut, elmas, altın, ametist ve kuvars gibi kıymetli ve yarı kıymetli mineraller de sergileniyor. Tarihi Kentler Birliği (TKB) tarafından Doğa Tarihi Müzeleri kategorisinde ödüle layık görülen Mineral ve Fosil Müzesi, Türkiye’nin ve dünyanın farklı bölgelerine ve zaman dilimlerine ait birbirinden ilginç fosil ve mineral örnekleriyle ziyaretçilerini geçmişte yolculuğa çağırıyor. 2024 yılı boyunca 2422 kişi tarafından ziyaret edilen Fosil ve Mineral Müzesi, kentte ve civarda eğitim gören öğrenci gruplarını da sıklıkla ağırlıyor.



Asırlık porselen bebekler bu müzede


Başkan Ömer Günel’in “müzeler kenti” projesi kapsamında Tarihi Kervansaray’da kurulan Porselen Bebek Müzesi’nde, koleksiyoncular Meral ve Öğül Orhan tarafından 40 yılda toplanan ve 290 parçadan oluşan Alman ve Fransız üretimi porselen bebekler sergileniyor. Daha çok 1800 ile 1900 yılları arasında üretilen ve farklı boyutlarda olan porselen bebekler özellikle renkli cam gözleri, saçları ve o dönemin modasına uygun kıyafetleriyle ziyaretçilerin beğenisini kazanıyor. Tarihi Kervansarayı ziyaret eden yerli ve yabancı turistlerin uğramadan geçmediği Porselen Bebek Müzesi açıldığı günden bu yana binlerce kişiyi ağırladı.



Milimetrik minyatürler büyük ilgi görüyor


Kuşadası’nın en ilgi çeken müzelerinden olan Necati Korkmaz Mikro Minyatür Sanat Merkezi ve Sergi Alanı, açıldığı günden bu yana ilgi odağı olmayı sürdürüyor. Dünyanın sayılı mikro minyatür sanatçılarından olan Necati Korkmaz’ın mikroskop ve büyüteçler aracılığıyla görülebilen milimetrik boyutlardaki minyatürlerinin yer aldığı merkez, 7’den 70’e her kesimin büyük ilgisi ile karşılaşıyor. Mikro Minyatür Sanat Merkezi ve Sergi Alanında, dünyanın en küçük Kur’an-ı Kerim’i, toplu iğne başına yapılmış dünyanın en küçük satranç takımı, saç telinin üzerine yapılmış yürüyen cambaz, dünyanın en küçük hat katalogu ve dünyanın en küçük çini vazoları gibi birbirinden ilginç 42 eser bulunuyor. 2024 yılında 1844 kişi tarafından ziyaret edilen Necati Korkmaz Mikro Minyatür Sanat Merkezi ve Sergi Alanı, belirli aralıklarla öğrenci gruplarını da ağırlıyor.



Türkiye’nin ilk Deniz Ticaret Tarihi Müzesi


Kuşadası Belediyesi tarafından kente kazandırılan en önemli rotalardan Deniz Ticaret Tarihi Müzesi, kapılarını açtığı 2024 yılının Ekim ayı sonundan itibaren ziyaretçi akınına uğradı. Kuşadası’nın simgesi olan UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesi’nde yer alan Güvercinada Kalesi’ndeki iç kalede bulunan Deniz Ticaret Tarihi Müzesi’ni iki ay gibi kısa bir sürede 12 bin 420 kişi tarafından ziyaret edildi. Denizcilikle ilgili çeşitli objeler, deniz ticaretinin tarih gelişiminde kullanılan ticari eşyalar, balıkçılık aletleri ile sikke, mühür ve biletlerin sergilendiği müze, Türkiye’nin ilk ve tek tematik deniz ticaret tarihi müzesi olma özelliğini taşıyor.



Sikke ve Arkeoloji Müzesi yolda


Kuşadası’nın bir diğer önemli simgesi olan kent merkezindeki 4 asırlık Kervansaray ise Porselen Bebek Müzesi’nin yanı sıra Sikke ve Arkeoloji Müzesi’ne ev sahipliği yapmaya hazırlanıyor. Sikke ve Arkeoloji Müzesi için Başkan Ömer Günel ile koleksiyoncu Zeki Karaoğlu arasında iş birliği protokolü imzalandı. Protokol ile Zeki Karaoğlu’nun kişisel koleksiyonunda yer alan çeşitli arkeolojik eserler ve sikkelerden oluşan zengin bir tarihi eser topluluğu, kuruluş çalışmaları süren müzede sergilenecek.



Kuşadası’nın yeni müzeleri ziyaretçi akınına uğradı

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Beylikdüzü Belediyesi 2024’te de çevre dostu bir kent için çalıştı Beylikdüzü Belediyesi, ilçe halkının sürdürülebilir ve sağlıklı bir çevrede yaşamalarını sağlamak adına 2024 yılında da 7/24 sahadaydı. Çevre dostu bir kent oluşturma hedefiyle yola çıkan ve bu yönde adımlar atan Beylikdüzü Belediyesi, 2024 yılında da çevre yatırımlarını sürdürdü. Çevre Koruma ve Kontrol Müdürlüğü, ilçe genelindeki atıkların toplanması, cadde ve sokakların temizlenmesi, geri dönüşüm çalışmaları, Sıfır Atık Projesi ve denetim çalışmalarını titizlikle yürüttü. Etkin atık yönetimi İlçe genelinde Sıfır Atık Sistemi kurarak 2022 yılında “Temel Seviye Sıfır Atık Belgesi” almaya hak kazanan Belediye, örnek bir atık yönetimi sergilemeye devam etti. Dereağzı Mahallesi’nde bulunan 1.Sınıf Atık Getirme Merkezi’nin yanı sıra cadde ve sokaklara konulan 14 Mobil Atık Getirme Merkezi, 250 adet ambalaj atığı konteyneri, 200 geri dönüştürülebilir atık kumbarası, 125 cam kumbarası ve 26 adet atık ilaç kumbarasıyla doğal kaynakların korunmasına ve ekonomiye yatırım yapılmasına katkı sağlandı. Çalışmalar kapsamında 2024 yılında 949,94 ton ambalaj atığı, 230,92 ton atık cam, 62 ton 959 kilogram bitkisel atık yağ, 853 kilogram elektronik atık, 347 ton 530 kilogram tekstil atığı, 483,88 kilogram atık pil ve 1 ton 969 kilogram atık ilaç toplandı. Daha temiz bir Beylikdüzü Belediye ekipleri ayrıca gece gündüz demeden bir yandan ilçe genelinde bulunan tüm bulvar, cadde, sokak ve mahallelerde halkın temizlik taleplerine cevap verirken bir yandan da kamu kurum ve kuruluşları, sağlık ocakları, camiler, semt pazarları, park ve bahçelerin temizliğini de gerçekleştirdi. Müdürlük tarafından ayrıca; moloz, yol kirliliği, hava kirliliği ve atık suların denetimi yapıldı. Çevre bilinci eğitimlerle güçlendirildi 2024 yılı içerisinde aynı zamanda; ilçedeki okullar, şirketler ve sivil toplum kuruluşlarında 3 bin 190 kişiye Belediye tarafından çevre ve geri dönüşüm eğitimi verildi. Bu eğitimlere katılanların küresel ısınma, iklim değişikliği, su ve hava kirliliği, biyolojik çeşitlilik kaybı, gıda israfı gibi çevresel konularda bilinçlenmesine katkı sunuldu.
Erzurum Atatürk Üniversitesinde yıllardır süren işçi sorunu çözüldü Atatürk Üniversitesinde yıllardır süren işçi sorunu, Rektör Prof. Dr. Ahmet Hacımüftüoğlu tarafından çözüldü. Atatürk Üniversitesi ile işçiler arasında yıllardır çözülemeyen ve süreçleri mahkemelere yansıyan 2017-2024 yılları arasında biriken TİS alacakları konusu Rektör Hacımüftüoğlu tarafından ivedilikle ele alındı. Rektör Hacımüftüoğlu işçilerle tüm işçilik hak ve alacaklarını taraflarla tek tek görüşerek uzlaşma zeminini sağladı. Yapılan bu anlaşma, işçiler arasında büyük memnuniyetle karşılandı. Rektör Hacımüftüoğlu hem Atatürk Üniversitesini mahkeme neticesinde oluşacak büyük maddi külfetten kurtardı hem de işçilerin yıllardır süren psikolojik çilesine son verdi. Atatürk Üniversitesi’nde çalışan 16 işçinin uzun yıllardır devam eden Toplu İş Sözleşmesi (TİS) alacakları meselesi, Atatürk Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ahmet Hacımüftüoğlu tarafından çözüldü. Rektör Hacımüftüoğlu: “Huzurlu ve Verimli Bir Çalışma Ortamı Sağlamak Önceliğimizdir” Yaşanan bu gelişmeyle ilgili açıklamalarda bulunan Atatürk Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ahmet Hacımüftüoğlu, sadece akademisyenlerin değil diğer tüm çalışanlarımızın da haklarını, huzurunu gözetmenin ve adil bir yönetim sergilemenin önceliği olduğunu belirterek, “Çalışma barışını sağlamak, tüm çalışanlarımızın hak ettiği şartlarda görevlerini yerine getirebilmelerini mümkün kılmak en büyük sorumluluğumuzdur. İşçilerimizin yıllardır devam eden sorunlarını çözüme kavuşturmuş olmaktan dolayı büyük mutluluk duyuyorum. Bu çözümü bize nasip eden rabbimize hamdolsun. Bu süreçte emeği geçen tüm taraflara teşekkür eder, işçilerimize mutlu, huzurlu ve verimli yeni bir çalışma dönemi dilerim” dedi. İşçilerin Yıllarca Beklediği Çözüm Rektör Hacımüfüoğlu ile Geldi İşçiler ise yıllardır yaşadıkları huzursuzluğun giderilmesinden dolayı duydukları memnuniyeti vurgulayarak “Yıllarca süren çilemiz sona erdi ve haklarımız teslim edildi. Bu geceden sonra artık rahat bir uyku uyuyabileceğiz. Bu süreçte bizlere destek olan, sesimizi duyan ve çözümü sağlayan Rektörümüze şükranlarımızı sunuyoruz. Artık bu yeni dönemde işimize daha çok sarılarak, üniversitemize daha mutlu ve huzurlu bir şekilde hizmet edeceğiz” dediler. Bu anlaşmayla birlikte Atatürk Üniversitesi’nde uzun yıllardır süren TİS kaynaklı uyuşmazlık sona ererken, işçilerin üniversitenin sunduğu tüm imkanlardan eşit şartlarda faydalanmaları için önemli bir adım atılmış oldu.
İstanbul TAV Havalimanları 25 yaşında Havalimanı işletmeciliği sektörünün öncüsü TAV Havalimanları çeyrek yüzyılı geride bıraktı. Şirketin İstanbul’da 9 milyon yolcuyla başlayan tarihçesi bu yıl 107 milyon yolcu ve sekiz ülkede 15 havalimanından oluşan bir portföye ulaştı. Havalimanı işletmeciliğinde Türkiye’nin dünyadaki lider markası TAV Havalimanları bu yıl kuruluşunun 25. yılını kutluyor. 10 Ocak 2000’de Atatürk Havalimanı yeni dış hatlar terminalini açarak ilk yolcularını karşılayan TAV Havalimanları, çeyrek yüzyılda 1,5 milyar yolcuya hizmet verdi. TAV Havalimanları İcra Kurulu Başkanı Serkan Kaptan, “TAV Havalimanları günümüze kıyasla çok farklı bir dünyada başlayan yolculuğunda küresel bir markaya dönüştü. Kurucularımız Tepe ve Akfen’in vizyonuyla doğan TAV Havalimanları, 2007’de halka açılarak ve ilk 10 yılında 10 havalimanından oluşan bir portföy oluşturarak büyüdü. 2012’den bu yana ana hissedarımız Groupe ADP ile dünyanın en geniş havalimanı işletmeciliği platformunun bir parçası olarak yola devam ediyor” dedi. “Bugün sekiz ülkede 15 havalimanı işletiyoruz. Servis şirketlerimiz ATÜ Duty-Free, BTA, Havaş, TAV İşletme Hizmetleri, TAV Technologies ve TAV Güvenlik’le birlikte küresel ayak izimiz 30’dan fazla ülkede 100’den fazla havalimanına ulaşıyor. İlk yılımızda 9 milyon yolcumuz vardı; 2024’te 107 milyon yolcuya hizmet verdik. İştiraklerle birlikte 44 bin çalışanımız ve geçen yıl 3,2 milyar dolara kadar çıkan piyasa değerimizle Türkiye’den çıkıp dünyanın sayılı havalimanı işletmecileri arasında yerimizi aldık. “Son üç yılda 2,5 milyar avroya ulaşan tarihimizin en büyük yatırım programını hayata geçirdik. TAV Havalimanları’nın ikinci 25 yılını güvence altına aldık ve küresel ölçekte büyümemizi sürdürmek üzere güçlü bir zemin oluşturduk. Bu program kapsamında Almatı’daki yeni terminali 2024’te açtık. Antalya ve Ankara’daki yatırımlarımızı da bu yılın ilk yarısında tamamlayacağız. Önümüzdeki üç dört yıl içinde Almatı’da 150 ila 300 milyon avro yeni yatırım yapacağız. Karadağ ve Kuveyt’te devam eden ihalelerin yanı sıra dünyanın her yerinde yeni fırsatları değerlendirmeyi sürdüreceğiz. “TAV Havalimanları’na önemli katkılar sunmuş, bugün aramızda olmayan çok sayıda yöneticimiz ve çalışma arkadaşımız var. Kaybettiklerimizi saygı ve sevgiyle anıyor, TAV Havalimanları’nın bugüne gelmesinde emeği olan herkesi şükranla hatırlıyoruz. Buradan yetişen birçok isim sektörün farklı noktalarında başarıyla görev yapıyor ve bununla gurur duyuyoruz. İkinci 25 yılımızda da yolcularımıza en iyi seyahat deneyimini sunmak, paydaşlarımız için en yüksek faydayı oluşturmak üzere çalışmayı sürdüreceğiz” dedi. TAV Havalimanları kilometre taşları 2000 - İstanbul Atatürk Havalimanı YİD ihalesiyle kurulan TAV Havalimanları yeni terminali tamamlayarak operasyona başladı ve ilk yolcularını karşıladı. 2005 - TAV Technologies kuruldu. 2006 - Ankara Esenboğa iç ve dış hat terminalinin yapım ve işletmesini üstlendi. İzmir Adnan Menderes portföye eklendi. HAVAŞ’ın %60 hissesini satın aldı. TAV Güvenlik kuruldu. 2007 - Tiflis’te yeni terminal ve Batum havalimanı açıldı. 2007 - Halka arz gerçekleşti. HAVAŞ’ın tamamı TAV Havalimanları’nın oldu. 2008 - Monastir Havalimanı açıldı. 2009 - Alanya-Gazipaşa faaliyete başladı. Enfidha Havalimanında operasyona başlandı. Havaş TGS’ye yüzde 50 ortak oldu. 2010 - Kuzey Makedonya’da Üsküp ve Ohrid havalimanlarını işletmeye başladı. 2011 - Üsküp’te yeni terminalin yapımı ve Ohrid Havalimanı modernizasyon çalışmaları tamamlandı. Letonya Riga’da ticari alanların işletmesini üstlendi. 2012 - Kurucu ortaklar Tepe ve Akfen’in yüzde 38 hissesini Groupe ADP aldı. Konsorsiyum ortaklarıyla Suudi Arabistan’ın Medine Havalimanı’nı işletmeye başladı. 2013 - Hırvatistan’ın Zagreb Havalimanı portföye eklendi. 2014 - Milas Bodrum Havalimanı iç hatlar terminalinde faaliyete başlandı. İzmir iç hatlar terminali açıldı. 2015 - Medine’de yeni terminal açıldı. Milas Bodrum Havalimanı dış hatlar terminalini işletmeye başladı. 2017 - Akfen kalan yüzde 8 hissesini de Groupe ADP’ye sattı. Zagreb’de yeni terminal açıldı. 2018 - Antalya Havalimanı’nda Fraport’la eşit ortak oldu. 2019 - Atatürk Havalimanı kapandı. Havaş, BTA ve ATÜ Duty-Free İstanbul Havalimanı’nda faaliyete başladı. 2021 - Kazakistan Almatı Havalimanı’nı satın alarak işletmeye başladı. Fraport ile ortak olarak Antalya’daki işletme süresini 2052’ye uzattı. 2022 - Ankara Esenboğa’da işletme süresini 2050’ye uzattı. 2024 - Almatı’da yeni dış hatlar terminalini açtı.
Antalya Dalgıçlara su altında ’karabatak’ sürprizi Antalya’da eğitim amaçlı dalış yapan dalgıçlar, avlanmak için suya girip bir anda karşılarına çıkan karabatak kuşunu görünce neye uğradığını şaşırdı. Dalgıçlar, karabatağın suya giriş ve balıkların peşinden gidiş anlarını su altı kamerası ile kaydetti. Antalya’nın dünyaca ünlü Konyaaltı Sahili’nde eğitim amacıyla dalış yapan bir grup dalgıç, su altındayken karşılarına çıkan sürpriz ile hayatlarının şokunu yaşadı. Konyaaltı Sahili’nde yaklaşık 10 metre derinliğe dalış yapan dalgıçlar su altındayken bir deniz kuşu olan ve suya dalarak avlanan karabatak ile karşılaştı. Bir anda suya dalan ve kendilerine doğru gelen karabatağı gören dalgıçlar o anları su altı kamerası ile kaydetti. Karabatak dalgıçların yanında avlandı Dalgıçlar tarafından kaydedilen görüntülerde Karabatak’ın suya dalış ve avlanmak için balıkların peşinden gittiği o anlar kayda geçti. Karabatak’ın avlanmak için suya giriş anların görüntülerini kaydeden dalgıçlardan Akdeniz Yunus Dalış Merkezi’nde dalış eğitmeni olarak görev yapan İbrahim Sunduvaç, yıl boyunca Konyaaltı Sahili’nde tüplü dalış eğitimi verdiklerini belirterek, “Dalışlarımız esnasında birçok farklı canlı ile karşılaşıyoruz. Bazen bunların görüntüsü alma fırsatımız oluyor. Benim bu yıl başıma gelen en ilginç olay bir karabatağın dalış yaparken yanımda balık avlamasıydı” dedi. "Benim için çok güzel bir andı" Karabatağın hem dalabilen hem uçabilen aynı zamanda karada hareket edebilen bir canlı olduğunu belirten Sunduvaç, “Bu gerçekten çok denk gelebileceğimiz bir görüntü değil. Bir gün burada deneme dalışı yaptırırken misafirlerin fotoğraflarını çekiyordum. Bu sırada yanımdaki kayalıkların içine yukarıdan siyah bir şey indi. Kafamı çevir çevirmez karabatak olduğunu anladım. Taşların arasında balık arıyordu. Serbest dalış yaptığı için nefesi bittikten sonra çıktı. Ben hemen kamerayı video moduna aldım, tekrar gelir mi diye. Beklerken yeni bir dalış yaptı, hemen görüntüsünü aldım. Benim için çok güzel bir andı bu” diyerek o anları anlattı.