GÜNDEM - 06 Temmuz 2024 Cumartesi 17:39

Kaymakam Gündoğdu Karlık Yangın Gözetleme Kulesi’nde inceleme bulundu

A
A
A
Kaymakam Gündoğdu Karlık Yangın Gözetleme Kulesi’nde inceleme bulundu

Aydın’ın Karacasu ilçesinde Kaymakam Mehmet Gündoğdu, Orman İşletme Şefi İsmail Göksu ile birlikte Kahvederesi-Döverbeleni güzergahında arazi yollarını ve Karlık Yangın Gözetleme Kulesi’nde incelemelerde bulundu.



Kaymakam Gündoğdu ve Orman İşletme Şefi Göksu, bölgede yapılan çalışmaları yerinde gözlemleyerek, orman yollarının durumu hakkında bilgi aldı. İncelemeler sırasında, yangın sezonunda riskleri azaltmak ve yangınla mücadele kapasitesini artırmak amacıyla yapılan hazırlıkların önemine vurgu yapıldı. Karlık Yangın Gözetleme Kulesi’nde de detaylı bir inceleme yapan Gündoğdu, kule personelinden gözetleme ve yangın ihbar süreçleri hakkında bilgi aldı. Kaymakam Gündoğdu, yangınla mücadelede erken ihbarın ve hızlı müdahalenin hayati önem taşıdığını belirterek, gözetleme kulesinin bu konuda önemli bir rol oynadığını ifade etti.



Kaymakam Gündoğdu Karlık Yangın Gözetleme Kulesi’nde inceleme bulundu

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Çorum Koçhisar Barajı’ndan içme suyu alımı durduruldu Çorum’un Alaca ilçesindeki Koçhisar Barajı’nda su seviyesinin kritik kodun altına düşmesi üzerine içme suyu alımı durduruldu. Alaca ilçesinde içme suyu problemi yaşanmaması için her türlü tedbirin alındığını açıklayan Alaca Belediye Başkanı Şerif Arslan, su seviyesinin düşmesiyle birlikte baraj gölünde kaçak avlanmalara ve bölgeye gelen vatandaşların yaptığı çevre kirliliğine sert tepki gösterdi. Kuraklık ve arazi sulamasıyla birlikte baraj suyunun en asgari seviyeye düştüğünü belirten Başkan Arslan, “Su alma yapısı tabana çöktüğünden baraj suyunu kullanamıyoruz. Bu sorunu gidermek için dört adet keson kuyumuzu hizmete sokarak, barajdan en asgari suyu almaya çalışıyoruz. İlçemizde bir gün bile su kesintisi yapmadık. 24 saat yoğun mesai harcayarak ilçemize içme suyu sağlıyoruz. Diğer yandan barajdaki su seviyesinin düşmesinden kaynaklı balıkların yaşam alanında çok daralma oldu. Bunu fırsat bilen kaçak avcılar ise barajı resmen mesken tuttular" şeklinde konuştu. “Kaçak avcılar katliam yapıyor” DSİ tarafından gönderilen analiz raporunda Koçhisar Barajı’nın 161 milyon metreküp su kapasitesine sahip bir baraj olduğuna ancak şu anda barajın bitme seviyesine geldiğine dikkat çeken Başkan Arslan, “Barajda içme suyu için yüzde 4.8 milyon metreküp su bulunurken, barajda net olarak 5.8 milyon metreküp su kaldığı raporlarda net bir şekilde belirtiliyor. Baraj suyunun bitme noktasına gelmiş olmasını fırsat bilen kaçak avcılar, devasa büyüklükteki sazan cinsi balıkları tutarak katliam gibi avcılık yapıyorlar. Bilindiği üzere sazan balıkları barajların diplerinde ve su bölgesinde yeşeren bitkileri ve çamurları yiyerek barajların ömrünü uzatıyorlar. Ancak barajın avlanmaya açık olması başka bir problemi ortaya çıkarıyor. Baraj bölgesine avlanmak için gelen kişilerin bıraktığı atıklar, baraj bölgesinde çevre kirliliğine yol açtığı gibi çöpler risk taşıyan maddeler olarak dikkat çekiyor. Baraj bölgesine bırakılan çöpler, ilerleyen günlerde su seviyenin yükselmesiyle beraber baraja karışmış olacak ve bu durum da çok daha tehlikeli bir durum ortaya çıkartacak. Bu konu hakkında Devlet Su İşleri Müdürlüğü’nün acilen Koçhisar Barajı’nda tamamen avlanma yasağı kararı alması gerekiyor" ifadelerini kullandı.
İstanbul Sancaktepe’de “Hizmet Yolunda İlk 6 Ay” tanıtım programı gerçekleştirildi Sancaktepe’de ‘Hizmet Yolunda İlk 6 Ay’ tanıtım programı düzenlendi. Sancaktepe Belediye Başkanı Alper Yeğin, ilçede gerçekleştirdikleri hizmetleri ve projeleri, düzenlenen programda kamuoyu ile paylaştı. Recep Tayyip Erdoğan Kongre Merkezi’nde gerçekleştirilen ‘Hizmet Yolunda İlk 6 Ay’ programına, Sancaktepe Belediye Başkanı Alper Yeğin, Çekmeköy Belediye Başkanı Orhan Çerkez, İYİ Parti Sancaktepe İlçe Başkanı Burhan Caner, BBP Sancaktepe İlçe Başkanı Abdülkadir Darel’in yanı sıra belediye meclis üyeleri, Sancaktepe muhtarları, sivil toplum kuruluşlarının başkanları ve çok sayıda ilçe sakini katıldı. Program, belediyenin ilk 6 ayda gerçekleştirdiği hizmetleri içeren slayt sunumuyla başladı. Yeğin, sunumunda mali yapı, tamamlanan projeler, devam eden projeler, projeleri tamamlanmış ancak yapımı planlanan projeler ve 6 aylık istatistiksel veriler olmak üzere katılımcılara beş ana başlık altında detaylı bilgi verdi. Yeğin tamamlanan ve devam eden çalışmalarla birlikte, ilçede planlanan yeni yatırımlar hakkında da bilgiler sundu. Sancaktepe Belediye Başkanı Alper Yeğin, görevdeki ilk altı ayı boyunca yapılan hizmetler ve projeler hakkında bilgi verdi. Özellikle 31 Mart sonrası yaşanan değişim sürecinin ardından ilçede önemli projelere imza attıklarını ifade etti. Yeğin, “Sancaktepe ilçemizde yapmış olduğumuz projelerimiz var. 10 Temmuz itibarıyla ilk 100 günde 20 projenin temelini attık. Bu projelerden yaklaşık sekiz tanesinin inşaat çalışmalarını tamamladık ve Sancaktepe halkımızın hizmetine açtık” diye konuştu. “29 ayrı noktada inşaat çalışmalarımız var” İlçede devam eden projeler hakkında da açıklamalar yapan Yeğin, “Şu an aktif olarak devam eden 29 ayrı noktada inşaat çalışmalarımız var. Kütüphaneler, kreşler, sağlık ocakları, yürüyüş yolları, bisiklet yolları, parklar, halı sahalar, semt poliklinikleri ve çok amaçlı yapılan taziye evimiz gibi projelerimiz sürüyor. Sancaktepe’de çok ciddi bir değişim süreci yaşıyoruz” ifadelerini kullandı. “Sancaktepe’yi İstanbul ve Türkiye’nin en yaşanabilir ilçesi yapma iddiasındayız” Rutin belediye hizmetlerinin devam ettiğini vurgulayan Yeğin, gelecekteki hedeflerine dair de şu bilgileri verdi.: “Park, bahçeler, fen işleri, temizlik ve cenaze hizmetlerimiz kesintisiz devam ediyor. Önümüzde uzun bir dönem var. Bu süreçte Sancaktepe’yi İstanbul ve Türkiye’nin en yaşanabilir ilçesi yapma iddiasındayız. Kent meydanları, metro projeleri, ulaşım yolları, yaşam vadileri, kütüphaneler ve kreşlerle örnek bir ilçe olacağız.” diye konuştu. “Halkımıza hem yaptıklarımızı hem de yapacaklarımızı anlatacağız” Şeffaf bir belediyecilik anlayışını olduğunu belirten Yeğin, “Halkımıza hem yaptıklarımızı hem de yapacaklarımızı anlatacağız. Belediye olarak ne durumda olduğumuzu, nereden nereye geldiğimizi ve nereye götürmek istediğimizi komşularımızla paylaşacağız. Ne kadar şeffaflaşırsak o kadar rahatlıyoruz. Halkın her şeyi bilmesi, bize yüklenen sorumluluğu daha iyi anlamamıza ve desteği daha çok hissetmemize yardımcı oluyor” dedi.
Van ‘Van’ın Enleri’ belli oluyor Van’da bu yıl 10’uncusu düzenlenecek olan "Van’ın Enleri" yarışmasının ödül töreni bu akşam yapılacak. Van YYÜ Cengiz Andiç Kültür Merkezi’nde düzenlenecek olan yarışmada en başarılı olan isimlerin ödülleri, törenle takdim edilecek. Van’da geleneksel hale gelen ve bu yıl 10’uncusu düzenlenen "Van’ın Enleri" yarışması için geri sayım başladı. Şehrin en başarılı isimlerini ödüllendiren yarışmada Van’ın En’i bu akşam belli olacak. 12 kategoride 120 ismin yarıştığı yarışmada iki ay süren oylama sonucunda kazanan isimler belirlendi. 3 Eylül 2024 tarihinde Cumhuriyet Caddesi’ndeki Kent Meydanında gerçekleştirilmesi planlanan ödül töreni, teknik aksaklıklar nedeniyle bu güne ertelenmişti. Saat 19.00’da Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi Prof. Dr. Cengiz Andiç Kültür Merkezi’nde yapılacak olan yarışmada Van’ın en başarılı isimlerinin ödüllendirileceğini belirten organizasyon yetkilisi Orhan Olgun, "Bu yıl da Vanımız’ın en başarılı ve en etkili isimlerini onurlandırmak için toplanacağız. On yıl önce başlattığımız bu gelenek, her sene biraz daha güçlenerek devam etti. Bu yıl da, Van’ın Enleri ödüllerinin sahibini belirleyeceğiz. Bugün, sadece kazananları kutlamakla kalmayacağız, aynı zamanda Van’ı temsil eden her bir adayın hikâyesini paylaşacağız. Her biri, kendi alanında en iyisi olmak için mücadele eden, azim ve kararlılıkla çalışan bireyler. Bu yarışmada Van’ın en başarılıları belli olacak. Her yıl olduğu gibi bu yıl da, birçok farklı kategoride ödüllerimizi dağıtacağız. Yetenekli sanatçılardan başarılı iş insanlarına, sosyal sorumluluk projeleri yürüten bireylerden topluma değer katan herkese bu sahnede yer vereceğiz. Her bir adayımız, Van’ın potansiyelini ve güzelliklerini temsil ediyor. Bu duygularla herkesi bugün saat 19.00’da düzenlenecek ödül törenimize bekliyoruz” diye konuştu.
İzmir 1 asırdır İzmir’de işletiliyor, bu bakkalı görenler tarihe yolculuk yapıyor İzmir’de yaşayan Ali Haydar Ayla, yaklaşık 600 yıl önce imarethane olarak inşa edilen kubbeli yapı içerisinde, 100 yıldır bakkal olarak hizmet veren dükkanını işletmeye devam ediyor. İzmir’in Menemen ilçesinde adını, içinde bulunduğu ve 600 yıl önce türbeye imarethane olarak yapılan kubbeli yapıdan alan ‘Kubbeli Bakkal’, 1 asırdır bulunduğu yerde hizmet veriyor. Türbenin yanında bulunan, kapı ve çerçeveleri ahşap ile çevrili olan yapı, ilk olarak Ermeni bir eczacı tarafından kullanıldı. İlerleyen süreçte aş evi ve şekerci olarak işletilen bina, daha sonra Hüseyin Ayla tarafından satın alınarak bakkala dönüştürüldü. Günümüzde ise Ayla ailesinin 3. kuşak temsilcisi 67 yaşındaki Ali Haydar Ayla, geçimini bu bakkaldan sağlamaya devam ediyor. Dükkandaki her şey orijinal: Makas 153, terazi 90 yıllık Dükkanın yapısı dışında içerisinde kullanılan bazı malzemeler de antika niteliğinde yer alıyor. Üzerinde 1871 yılında üretildiği yazan makas hala kullanılırken, müşterilerin satın aldığı ürünler ise üzerinde 34 mührü yer alan terazi ile tartılıyor. Günümüzde üretilmeyen ürünler ve reklamları da hem raflarda hem de duvarlarda sergileniyor. “Dedem, dükkanı bin 750 sarı liraya aldığını söylerdi” Bakkalın sahibi Ali Haydar Ayla, evin tek oğlu olduğu için babası yaşlandıktan sonra dükkanı işletmeye başladığını söyledi. Asıl mesleğinin Endüstri Mühendisi olduğunu anlatan Ayla, “Dedem, dükkanı bin 750 sarı liraya aldığını söylerdi. Buradaki nostaljik ortamı korumaya çalıştık. Müşterilerimiz bu dükkanı böyle sevdiklerini söylediler. Bir yenilik yapmış olsaydım, sıradan bir marketten farkım kalmazdı” diye konuştu. “Benden sonra dükkanı işletecek yok” Buraya ilk defa gelen müşterilerin, kendi çocukluklarını hatırladıklarını ve torunlarına bakkalı gösterdiklerini ifade eden Ayla, kendisinden sonra bu dükkanı sürdürecek birisinin olmadığının altını çizdi. “Talebe göre ürün getiriyorum” Kendi çeşitlerinin müşterinin talebine göre şekillendiğini vurgulayan Ali Haydar Ayla, şunları kaydetti: “Bende o ürün yoksa bile not alır ve o ürünü getirtirim. O ihtiyaç devam ettiği sürece, artık marketin bir çeşidi olmuş olur. Daha önceden urgan çeşitlerimiz vardı. Artık talep ve urgan yapan usta olmayınca bu ürünümüzün satışını yapamıyoruz. Ayakkabı tamirat levhası satılıyordu. Onlara da talep kalkınca o ürünü de kaldırdık. Malı değiştiriyorum ama rafı değiştirmiyorum. İşimi severek yapıyorum.” “Eski insan olduğumuz için buradan alışveriş yapıyoruz” Başka ilçeden gelerek sürekli tarihi bakkaldan alışveriş yaptıklarını belirten 80 yaşındaki müşteri Ali Yeşilçimen, “Türkiye’de eşi yok. Başka marketlerde bizim ihtiyacımıza göre eski ürünler yok ama burada her şey var. Biz de eski insan olduğumuz için buradan alışveriş yapıyoruz” şeklinde konuştu. 76 yaşındaki Günay Şengönül ise “Doğduğumdan beri bu bakkal var. Bu civarda herkes bu bakkalı biliyor. Burada bir sürü ürün var ve hepsi eski yapıda. Benim çocukluğumda da bakkallar böyleydi şimdi de o yapı bozulmamış” ifadelerine yer verdi.