GÜNDEM - 20 Kasım 2024 Çarşamba 13:10

Dağlarda kendiliğinden yetişen beşbıyık tezgahlarda yerini aldı

A
A
A
Dağlarda kendiliğinden yetişen beşbıyık tezgahlarda yerini aldı

Aydın’ın dağlarında kendiliğinden yetişen muşmula olarak da bilinen beşbıyık meyvesinin şifa deposu olduğuna dikkat çeken pazarcı esnafı Hasan Hüseyin Korkmaz, rağbetin genel olarak güzel olduğunu ifade ederek “Faydasını bilen fiyatını sormadan alıyor” dedi.



Dağlarda kendiliğinden yetişen ve olgunlaşarak kahverengiye döndükten sonra tüketilen beşbıyık, pazar tezgahlarında yerini aldı. Kasım aylarında toplanmaya başlanan ve kış aylarında tüketilen beşbıyığın faydalarını bilenler ise rağbet göstermeye başladı.



Kahverengi görünümü ve yumuşak yapısıyla dikkat çeken muşmulanın tam bir şifa deposu olduğunu ifade eden pazarcı esnafı Hasan Hüseyin Korkmaz; “Muşmulalarımız Atça’nın Uzunlar köyünden geliyor. Bol şifalı bir meyve, çekirdeklerini yutabiliyorsun. Çekirdekleri zarar vermiyor. Sağlığa iyi geliyor. Faydaları çok. Karaciğerdeki toksinlerin vücuttan atılmasını destekliyor, astım, bronşit gibi solunum yolları enfeksiyonu hastalıklarına iyi gelir. Bol A ve C vitamini barındırıyor. Yani kış aylarında yenebilecek bir meyve. Ağızdaki ve boğazdaki bakterileri temizliyor. Kısacası mükemmel bir meyve ancak hak ettiği değeri tam göremiyor. Eskiler bunun önemini biliyor, gelip hemen alıyor. Yani eski insanlar biliyor fiyatını sormadan alıyor. Yeniler bilmiyor tabi. Bu ne diye sorduklarında anlatıyoruz. Beşbıyık da denir. Genel olarak rağbet güzel. Doğal bir meyve. Zaten dağlarda kendiliğinden yetişir. İlaç, gübre yok. Üretim için fidanlarını diken de var ama bizim buralarda genel olarak dağlarda kendiliğinden yetişiyor. Kilosu da 50 ile 100 TL arasında değişiyor. Olgunlaşmamışı genel de 50 TL’den olgunlaşmışı da 100 TL’den satılıyor” dedi.



Dağlarda kendiliğinden yetişen beşbıyık tezgahlarda yerini aldı

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kahramanmaraş Kahramanmaraş’ta depremzede çiftler "Aile Gençlik Fonu" ile yuva kurdu Aile ve Gençlik Fonu kurulması ile yeni evlenecek gençlere 150 bin lira tutarında 2 yıl geri ödemesiz krediden faydalanarak dünya evine giren Kahramanmaraşlı depremzede çift devlete teşekkür etti. Depremden en çok etkilenen şehirlerden biri olan Kahramanmaraş, “Aile Gençlik Fonu” kapsamında yapılan başvurularla dikkat çekiyor. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın vizyonuyla Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı tarafından pilot olarak hayata geçirilen projeye Kahramanmaraş’tan 2 bin 960 kişi başvurdu. Aile kurumunu desteklemeyi, güçlendirmeyi ve gençleri sosyal risklere karşı korumayı amaçlayan proje, deprem bölgelerinde umut ışığı oldu. Başvurusu onaylanan çiftlere 48 ay vadeli, 2 yıl geri ödemesiz, faizsiz 150 bin TL kredi desteği sağlandı. Projenin en somut örneklerinden biri depremzede çift Bilal ve Rukiye Şipal oldu. Şipal çifti, “Aile Gençlik Fonu” desteğiyle hayatlarını birleştirdi. Kahramanmaraş’taki evliliklerini bu krediyle gerçekleştiren çift, destekten duydukları memnuniyeti dile getirerek, “Bu proje, zor günlerimizde bizlere umut oldu. Yeni bir başlangıç için cesaret verdi,” ifadelerini kullandı. Bölgedeki başvuruların yoğunluğu ise projenin ne kadar büyük bir ihtiyaca cevap verdiğini gösteriyor. Kahramanmaraş’ın yeniden ayağa kalkma sürecinde önemli bir adım olan bu destek, sadece ekonomik yardımdan ibaret değil; aynı zamanda depremzede ailelerin hayata tutunma ve gelecek planları yapma motivasyonunu artırıyor. Proje çerçevesinde ilerleyen süreçte daha fazla çiftin desteklenmesi bekleniyor. Toplumun temel yapı taşı olan aile kurumunu güçlendirmeye yönelik bu tarz adımlar, Kahramanmaraş gibi depremden etkilenen bölgelerde sosyal ve ekonomik kalkınmayı hızlandırmayı hedefliyor Bilal ve Rukiye Şipal çifti, “Evlilik kredisinden yararlandık. Allah razı olsun devletimizden. Deprem sonrası ekonomik olarak ihtiyaçlarımızı karşıladık borçlarımızı ödedik. İş yerimizi toparladık. 2 yıl sonra ödemesi teşekkürler” dediler. Baba Metin Şipal ise, “Bizim dar zamanımızda bize destek olundu. Teşekkürler” ifadesini kullandı.
Eskişehir Temizlik sesi tartışması yüzünden bıçaklanan çocuğun babası İHA’ya konuştu Eskişehir’de gece yapılan temizlik sesi konusunda çıkan kavgada komşusu tarafından bıçaklanan 13 yaşındaki çocuğunu babası İHA muhabirine konuştu. Baba Cengiz Pektaş, 20 Kasım Dünya Çocuk Hakları Günü‘nde yoğun bakımda yatan oğlu T.P.’nin sinsice bıçaklandığını anlatarak, “Bunlar mutfağa gitmiş, bıçak almış biz farkında değiliz. İki çocuğunun arasından geçip benim oğlumu karnından bıçakladı. Görmedim bıçağı, görsem zaten çocuğa vurdurmazdım o bıçağı. Sinsice vurdu” dedi. Dün gece, Odunpazarı ilçesi Emek Mahallesi İzgü Sokak’ta bir apartmanda, temizlik yaparak ses çıkardığı iddiasıyla komşular arasında tartışma çıktı. Önceden de tartışan komşulardan 43 yaşındaki Cengiz Pektaş, 3 oğlundan ortancası olan 13 yaşındaki T.P.’yi, uyarması için husumetli olduğu iddia edilen 68 yaşındaki Yunus E.’ nin evine gönderdi. İddiaya göre 2 oğlu ile kapıya çıkan Yunus E., T.P. ile tartışmaya başlayınca baba Cengiz Pektaş oğlunun yanına gitti. İddiaya göre tartışma ortasında bıçak alan Yunus E., T.P. isimli çocuğu karnından, Cengiz Pektaş’ı da kalbine yakın bir noktadan bıçakladı. Daha sonra kapıyı kapatan Yunus E. eve saklandı. İhbar üzerine olay yerine 112 Acil Sağlık ve polis ekibi sevk edildi. Eskişehir Şehir Hastanesine kaldırılan hayati tehlikesinin bulunan T.P. ameliyata alındı. Operasyon sonrasında yoğun bakım ünitesinde tedavisi devam eden T.P.’nin durumunun iyiye gittiği öğrenildi. Polis ekiplerinin çalışması sonrasında gözaltına alınan Yunus E. ile ilgili adli işlemlerinin devam ettiği öğrenildi. “İki çocuğunun arasından geçip benim oğlumu karnından bıçakladı” Tedavisinin ardından taburcu edilen baba Cengiz Pektaş, 13 yaşındaki oğlunun 20 Kasım Dünya Çocuk Hakları Günü’nde yoğun bakımda tedavi gördüğünü anlattı. İHA Muhabirine konuşarak yaşananları anlatan Pektaş, gece vaki temizlik yapan komşularını uyarması için çocuğunu yolladığını söyleyerek, “Komşunun ses yapmasından dolayı çocuğu gönderdim. Ses yapmasınlar diye. Saat 22.30 civarlarında. 1+0 bir evleri var, yarım saate yakın o kanepeyi oraya, o masayı oraya çekip ses yaptılar. Yani çok dayandık hani, zaten aramız iyi de değil, evin elektrik, su problemiyle alakalı iskân olmadığı için ödeme de yapmıyorlar. Büyük oğlumu göndersem kavga eder, ben çıksam yine tartışırız, kavga ederiz diye küçük çocuğu gönderdim. Evrim ile Emre isminde çocukları var. Bunlarla tartıştığını duydum. Sonra ben de çıktım yukarıya. Çıktıktan sonra babalarını gördüm o ara. Ben yukarı çıkınca büyük oğlum arkadan geldi. Bunlar mutfağa gitmiş, bıçak almış biz farkında değiliz. İki çocuğunun arasından geçip benim oğlumu karnından bıçakladı. Görmedim bıçağı, görsem zaten çocuğa vurdurmazdım o bıçağı. Sinsice vurdu, daha sonra zaten çocuğun karnı açıldı. Biz hani müdahale edelim, kavga edelim diye hücum edince hemen kapıyı kapatıp içeri kaçtılar. Ondan sonra 112’yi aradım. Çocuk çocuğumu götürdüler hastaneye” dedi. “Parmağı dahi kanasa herkes üzülür ki bizim çocuğumuz eşiğinden döndü” Olayda kendisi de bıçaklanan, fakat yarasını hastanede fark ettiğini anlatan acılı baba Cengiz Pektaş şöyle devam etti; “Benim yaram önemsiz, kalbimin üstünden bir yara aldım, ciğere yaklaşmış ama değmemiş bıçak. Hastaneye gittiğimde bile vücudumda yara farkına varmadım. Yani çocuktan sonra bana da sallamış bıçağı ve nasıl oldu anlamadım orada. Allah’a şükür oğlumun durumu iyi. Gece 03.00’da ameliyattan çıktı. Beyin cerrahi de girmiş ameliyata damarı kesildiği için. Çocuğum şuan bilinci açık, ama 3 gün, 72 saat yoğun bakımda kalacağı söylendi. Doktorlar çok güzel ilgileniyor. Çocuğumun 4-5 öğretmeni aradı beni, sevilen bir çocuk. Kimin çocuğuna bir zarar gelse, parmağı dahi kanasa herkes üzülür ki bizim çocuğumuz ölümün eşiğinden döndü."
İstanbul Osmanlı padişahlarının kıyafetleri İstanbul Havalimanı’nda sergileniyor İGA İstanbul Havalimanı “Elbise-i Hümayun: Osmanlı Padişah Kostümleri” adlı sergiye ev sahipliği yapıyor. Dünyayı Türkiye’ye bağlayan ve her yıl milyonlarca ziyaretçiyi ağırlayan İGA İstanbul Havalimanı, İGA ART aracılığıyla tarih, kültür ve sanatseverleri bir araya getirecek bir sergiye ev sahipliği yapıyor. Millî Eğitim Bakanlığı Hayat Boyu Öğrenme Genel Müdürlüğü’ne bağlı İstanbul Beylerbeyi Sabancı Olgunlaşma Enstitüsü tarafından hayata geçirilen “Elbise-i Hümayun: Osmanlı Padişah Kostümleri” sergisi, geçmişten geleceğe kurduğu bağ ile Osmanlı kültür mirasına katkıda bulunuyor. Osmanlı’nın 6 yüzyıllık tarihine damga vuran Osman Gazi, Fatih Sultan Mehmed, Yavuz Sultan Selim, Kanuni Sultan Süleyman ve 2. Abdülhamid’e ait olan merasim kıyafetleri İGA İstanbul Havalimanı Dış Hatlar Giden Yolcu Katı Kuzey Koridorunda dünyanın dört bir yanından gelen ziyaretçilere sunuluyor. Zengin estetiği ile Osmanlı devletinin ihtişamını yansıtan padişahların merasim kıyafetlerinin kumaş, desen ve kalıp özellikleri titiz bir araştırma sonucunda asıllarına sadık kalınarak Sabancı Olgunlaşma Enstitüsü atölyelerinde yeniden üretildi. Kaftan, iç elbise, göynek ve şalvar gibi parçalar, dönemin zarif detaylarını yansıtırken, kıyafetlerin başlık, ayakkabı gibi aksesuarları da bu özgün tasarımlara uygun şekilde hazırlandı. Kıyafetlerde kullanılan ve enstitünün özel çalışmalarından biri olan saray kumaşları, Topkapı Sarayı’ndaki dönemi en iyi temsil eden örneklerine ve orijinal kaynaklara dayanılarak seçildi. Bu özel kumaşlar enstitü atölyelerinde yeniden nakışlanarak kıyafetlerde uygun bir biçimde kullanıldı. Türk kaftan geleneği ve giyim kültürünü, saray modası üzerinden tanıtmayı hedefleyen sergi 31 Aralık’a kadar gezilebilecek.
Kayseri Melikgazi Belediyesi ilçe genelinde kışa hazırlık çalışması yaptı Melikgazi Belediyesi, yaklaşan kış aylarına hazırlanmak ve olumsuz hava şartlarında herhangi bir aksaklık yaşanmaması için ilçe genelinde kışa hazırlık çalışması yaptı. Mazgallar, rögar ve taşkın su kanalları temizlendi Kar yağmadan önce yapılan iş planlaması çerçevesinde ilçe genelinde hummalı bir çalışma gerçekleştirdiklerini söyleyen Melikgazi Belediye Başkanı Doç. Dr. Mustafa Palancıoğlu, "İlçemizde her alanda çalışmalarımız devam ediyor. Yaz aylarından bu yana yol, park, kaldırım, ağaçlandırma gibi birçok alanda hizmet ettik. Bir bir her mahallemizin ihtiyacını gidermeye çalıştık. Melikgazi Belediyesi olarak vatandaşlarımızın güvenli ve sorunsuz bir kış geçirmesi için tüm tedbirleri önceden alıyoruz. Yapılan iş planlaması çerçevesinde hummalı bir çalışma gerçekleştiren ekiplerimiz kışa hazırlık kapsamında taşkın su kanallarını, rögarları temizledi ve yollara dökülen yaprakları topladı. Böylece kışın olası su baskınlarına karşı önlem almış olduk. Aynı zaman da karla mücadele ekiplerimizi ve araçlarımızı da kar yağışında göreve hazır hale getirdik. Çalışmalarımıza koordinasyon içinde hareket ederek, ilçemizin dört bir yanında hizmetlerimizi kesintisiz sürdüreceğiz. Kış aylarında huzurlu ilçe politikamıza uygun şekilde çalışmaya devam edeceğiz. Eş zamanlı iş planlaması çerçevesinde ilçe genelinde gerçekleştirdiği çalışmalar için tüm ekiplerimize teşekkür ederim" dedi.