GÜNDEM - 12 Ekim 2024 Cumartesi 12:25

Başkan Erol: “Vizyon projemiz 2025’te tamamlanacak”

A
A
A
Başkan Erol: “Vizyon projemiz 2025’te tamamlanacak”

Buharkent’in vizyon projesinde çalışmalar aralıksız sürerken, Belediye Başkanı Mehmet Erol, “Vizyon projemiz 2025 yılı başında tamamlanacak” dedi.



Aydın merkeze en uzak ilçeleri arasında yer alan Buharkent, vizyon projesinin tamamlanması için gün sayıyor. İlçenin çehresini değiştirecek olan projenin tamamlanmasına çok az bir süre kaldığını ifade eden Buharkent Belediye Başkanı Mehmet Erol, 2014 yılından bu yana muhalefet engeli nedeniyle geciken projeyi tamamlamak üzere olduklarını söyledi.



Çifte proje ile ilçe yeni görünüme kavuşacak


İlçe merkezinde yer alan İstiklal İlköğretim Okulu’nun depreme dayanıksız olması nedeniyle Buharkent Belediyesi ve Milli Eğitim Bakanlığı arasında yapılan protokolün ardından belediyeye devredilen alanda 3 kattan oluşan 2 bin 500 metrekarelik kapalı alan üzerine oturan 7 bin 500 metrekarelik inşaat alanına sahip modern kapalı pazaryeri ve katlı otopark için gün sayılıyor. Geçtiğimiz 21 Şubat’ta temeli atılan proje inşaatının yüzde 50’si tamamlanmış duruma geldi. 2025 yılı Ocak-Şubat aylarında tamamlanması planlanan projenin hemen ardından kent meydanı projesinin de tamamlanacağı öğrenildi.



“Muhalefet engellemeseydi 6 milyonluk bir borçlanma ile pazaryeri sorunumuzu bitirmiş olacaktık”


Buharkent’in çehresini değiştirecek olan Kapalı Pazar Yeri ve Katlı Otopark Projesi’nin uzun yıllardır beklendiğini ifade eden Buharkent Belediye Başkanı Mehmet Erol, “Kapalı Pazaryeri ve otoparkla ilgili projemiz aslında 2014 yılında ilan edilmişti. Tabi 2015 yılında burada bir okul vardı. Pazaryeri proje alanında eski bir okul vardı ve okul kapandı. Oraya pazaryeri yapılması konusunda bir projeye geliştirdik. Ama 2019 yılı öncesinde meclis dağılımına baktığımızda belediyemizin borçlanmasına yönelik salt çoğunluk sağlayamıyorduk. Maalesef muhalefet meclis üyeleri o zamanki 6 milyonluk borçlanma ile ilgili talebimizi kabul etmediler. Hayır oyu kullandılar. O tarihte 6 milyonluk bir borçlanma ile pazaryeri sorunumuzu bitirmiş olacaktık. 2019 yılında vatandaşlarımız bu durumu gördüler, mecliste salt çoğunluğu ulaştıracak desteği verdiler. Pazar ile ilgili borçlanma talebimizi meclise getirdiğimizde sayıları yetmemesini rağmen, engelleme şansları olmamasına rağmen yine muhalefet aynı tavrını devam ettirdi, ‘hayır’ oyu kullandılar. Ama bu sefer biz meclisten bu kararı geçirdik. Pandemi sürecine denk gelen ve ekonomik sorunların ortaya çıktığı döneme rast geldi. Aşırı pahalılığın ortaya çıktığı o süreçte maalesef 7 defa ihale yapılmasına rağmen projenin büyük olması nedeniyle ihalelere kimse girmedi. Çünkü burası 7 bin 500 metre kare inşaat alanı var ve maliyeti çok yüksek bir inşaat olması, fiyatların da belirsizliği nedeniyle müteahhitler hiçbir ihaleye girmediler. Ancak geçen seneki 8. ihalede sonuç alabildik. Ama yine hazırlık sürecinde bir kayıp yaşadık. 2024 yılı başında da inşaatına başladı" dedi.



“Bir taşla iki kuş vurmuş olduk”


İlçe merkezinde çok büyük bir inşaatın sürdüğünü ifade eden Başkan Erol, “7 bin 500 metrekare inşaat alanına sahip bir Kapalı Pazar Yeri ve Katlı Otopark inşaatımız sürüyor. İnşaat, 2 bin 500 metrekare kapalı alan üzerinde oturmuş durumda ve 3 kattan oluşuyor. Pazar kurulmadığı zamanlarda otopark olarak kullanılacak bir alana sahip bir tesis olacak. Şu anda yüzde 50 seviyelerine ulaşmış durumdayız. Allah’ın izniyle inşaat inşallah 2025 yılı Ocak-Şubat aylarında tamamlanarak hizmete açılacak duruma gelmiş olacak. Bunu hep beraber bunu göreceğiz inşallah. İnşaatın 63,5 milyonluk bir ihale bedeli var. Yaklaşık KDV ile birlikte 80 milyona yakın bir bize maliyeti var. 13 bin nüfuslu Buharkent’in bütçesini dikkate aldığımızda aslında çok büyük bir rakam. İddia ediyorum ki bizim ölçekli başka bir belediye, böylesine büyük bir projeyi yapamazdı. Allah’ın izniyle biz yaptık. Bunu yaparken de aynı zamanda buranın tapusuna sahip olabilmek adına, Milli Eğitim Bakanlığı’nın bize şart koştuğu üzere arazinin karşılığı olarak 4 yıl önce 6 milyon 900 bin liraya 24 derslikli Anadolu Lisesi inşa ettik. Yani şu anki o okulun değeri 100 milyon lira. Kısacası biz bu okulu 10 milyon lira üzerinde bir maliyetle ilçemize kazandırmış olduk. Biz bu yeri okul bedeli olarak satın aldık diye düşünürsek o bedelin de Buharkent’e yatırım olarak okula dönüşmesini temin etmiş olduk. Yani aslında bir taşla iki kuş vurmuş olduk" diye konuştu.



“Bu proje ile ilçenin önemli sorunları aşmış olacağız”


Buharkent Belediyesi açısından çok önemli bir proje olduğunu ifade eden Başkan Erol: “Karşılığında okul yapmak zorunda kaldığımız, önemsediğimiz bir projeydi. Muhalefetin engeli, ekonomik engel, sosyal sorunlar nedeniyle ihale engelinin ortaya çıkması sorunlarını tek tek aştık. Tüm bunlara rağmen bu aşamaya getirdiğimiz için de çok mutluyuz. Allah’ın izniyle çok az kaldı. Yakın zamanda vatandaşlarımız konforlu bir alışveriş yapma, pazar ihtiyaçlarını, yağmur, çamur riski olmadan güzel bir ortamda konforlu bir ortamda güzel bir mekanda modern bir pazar yerine kavuşmuş olacak. Bu aynı şekilde pazarcı esnafı için de geçerli. Bu aynı zamanda bize başka bir projeyi yapma şansı da verecek. Şu an içinde bulunduğumuz alan bizim meydanımız. Maalesef yıllardır kurulduğundan beri bu meydanda pazar kuruluyor. Pazarı yeni yerine taşıdıktan sonra bu meydanı da kent meydanı olarak düzenleme şansı elde etmiş olacağız. Dolayısıyla Buharkent’e yakışan güzel bir kent meydanına da hemen ardından kavuşmuş olacağız. Bu proje ile ilçenin önemli sorunları aşmış olacağız. Buharkent’imize hayırlı uğurlu olsun. İnşallah 2025 yılında hep beraber açılışını da gerçekleştiririz. Keyifli bir şekilde pazarımızı burada yaparız inşallah” ifadelerini kullandı.



Başkan Erol: “Vizyon projemiz 2025’te tamamlanacak”

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Diyanet İşleri Başkanı Erbaş: “Dini bilgi hayatla iç içe olmak zorundadır” Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş, “Dini bilgi hayatla iç içe olmak zorundadır. Yaşanan hayatın sorunları, sosyal gerçeklikleri insanlığın gündemini, ihtiyaç ve beklentilerini dikkate almayan bir din anlayışı ve hizmeti daima eksiktir ve verimsiz kalır” dedi. Ankara’da Diyanet İşleri Başkanlığı tarafından düzenlenen “Türkiye’de Üretilen Dini Bilginin Din Hizmetlerine Katkısı ve Diyanet Akademisi” sempozyumu başladı. Sempozyumda “İlahiyat Programlarının Din Hizmetleri Formasyonuna Katkısı” ve “Türkiye’de üretilen dini bilginin topluma sunumu” gibi konu başlıkları tartışılacak. Sempozyumun açılışında ise Kocatepe Camii Müezzini Furkan Tıraşçı, Kur’an-ı Kerim tilaveti ile dinleyicilerin kulaklarının pasını sildi. Ardından Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş yaptığı açılış konuşmasında, “2011 yılından itibaren Diyanet Akademisi’ni kuralım ve bütün eğitim merkezlerimizi Diyanet Akademisi’nin bünyesi içerisine alalım düşüncesiyle çalışmaya başladık. Elhamdülillah 2022 yılına geldiğimizde Diyanet Akademisi’ni kurduk. Bünyesinde Dini Yüksek İhtisas, Dini İhtisas isimleriyle bugün 36 ilim irfan bilgi hikmet merkezini gerçekleştirmiş olduk” ifadelerini kullandı. Erbaş, konuşmasına şöyle devam etti: “Dini bilgi üretilirken ve eğitim müfredatı hazırlanırken dikkate alınması önemli bir husus da yaklaşık bir asırdır ülkemizde ve yarım asırdır yurt dışında milletimize, soydaşlarımıza ve dindaşlarımıza hizmet sunan başkanlığımızın insan kaynağı ihtiyacıdır. Diyanet İşleri Başkanlığı dünyanın her yerinde toplumun her alanında din hizmeti sunan bir teşkilattır. Farklı toplumsal katmanlara ulaşmak adına din hizmetleri ve eğitim hizmetleri biriminde hizmet çeşitliliğimiz her geçen gün artmaktadır. Başkanlık bünyesinde bir taraftan imam hatiplik, vaizlik, müftülük, hapishane ve hastanede manevi bakım ile rehberlik hizmetleri, aile ve dini rehberlik büroları, başka kurumlarda örneğin KYK yurtlarında, 4 ila 6 yaş arası Kur’an kurslarında eğitim faaliyetleri sürdürülmektedir.” Prof. Dr. Erbaş, “Personel temin edebileceğimiz en önemli kaynak ise ilahiyat ve İslami ilimler fakülteleridir. Hem dini bilginin üretilmesinde hem de üretilen bilgiyi hizmete dönüştürecek insanların yetiştirilmesinde belirleyici bir rolü bulunan ilahiyat ve İslami ilimler müfredatının başkanlığımızın güncel insan kaynağı ihtiyacı ve istihdam alanlarının belirleyiciliği yeterlik ölçütlerini dikkate alan bir çerçevede düşünülmesi önem arz etmektedir” diye konuştu. Erbaş: “Dini bilgi hayatla iç içe olmak zorundadır” Dini bilginin hayatla iç içe olmak zorunda olduğunu belirten Erbaş, sözlerini şöyle tamamladı: “Yaşanan hayatın sorunları, sosyal gerçeklikleri, insanlığın gündemini, ihtiyaç ve beklentilerini dikkate almayan bir din anlayışı ve hizmeti daima eksiktir ve verimsiz kalır. Salt bilgi sahibi olmayı merkeze alan, onu değere dönüştüremeyen toplumun hizmetine sunamayan insanda bir şuur ve farkındalık oluşturamayan bir yaklaşımın İslam’ın bilgi anlayışı ve ahlakından uzak olduğu malumunuzdur.” Sempozyum 13 Ekim Pazar günü değerlendirme oturumunun ardından sona erecek.
Düzce Saray mutfağı pirinci hasat edildi Tarımın hayatın kaynağı ve çeltiğin bereketin simgesi olduğu bilinciyle Osmanlı saray mutfağının pirinci olarak bilinen coğrafi işaret tescilli Konuralp Pirinci için Düzce’de Çeltik Hasat Şenliği düzenlendi. Düzce Valiliği himayelerinde Düzce İl Tarım ve Orman Müdürlüğü ile İl Özel İdaresi iş birliğiyle organize edilen çeltik hasat şenliğine Vali Selçuk Aslan, il protokolü ve çiftçiler katıldı. Çeltik Hasat Şenliği’nde çeltik hasadının önemine vurgu yapılarak, yerel tarımın desteklenmesi gerektiği ifade edildi. Vali Aslan yaptığı konuşmada, "Çeltik, sadece bir tarım ürünü değil, aynı zamanda çiftçilerimizin emeğinin, bereketin ve doğanın sunduğu zenginliklerin bir simgesidir" dedi. Tarihi 1800’lü yıllara dayanan ve 2019 yılında coğrafi işaret tescili alarak Düzce’nin önemli bir markası haline gelen Konuralp pirincinin, tarım potansiyeline önemli katkılar sağladığını ifade eden Selçuk Aslan, Tarım ve Orman Müdürlüğü ve paydaş kurumların öncülüğünde, 70 üreticinin 2 bin 100 dekarlık alanda çeltik ekimi gerçekleştirdiğini belirterek, çalışmalara emek veren tüm üreticilere ve kurumlara teşekkür ederek Düzce’nin tarımsal potansiyelinin daha da artırılacağına dair güvencelerde bulundu. Tarım ve Orman Bakanlığı Bitkisel Üretim Genel Müdürlüğü Tarım Arazilerinin Kullanımının Etkinleştirilmesi (TAKE) Projesi kapsamında Nisan ayında Düzce’de sertifikalı çeltik tohumu dağıtımı gerçekleştirdiklerini belirten Tarım ve Orman Müdürü Esra Uzun “İlimiz için stratejik ürünlerden biri olan çeltiğin desteklenmesine yönelik atıl tarım arazilerinin etkinleştirilmesi projesi kapsamında toplam bütçesi bir milyon 780 bin TL olan Düzce’de Çeltik Yetiştiriciliğinin Arttırılması ve Coğrafi İşaretli Konuralp Pirincine Katkı Projesini hayata geçirdik. Bakanlığımız maliyetinin yarısını karşıladığı 42 ton sertifikalı çeltik tohumu üreticilere dağıtarak bugün burada üretilen çeltiğin üretim kapasitesinin arttırılması hedeflemiştir. 2024 üretim sezonunda dekara yaklaşık 900 kg verim elde ederek toplam bin 890 ton rekolte beklenmektedir. Yapılan ve yapılacak olan desteklerle Devletimiz üreticimizin her zaman yanındadır" dedi. Çeşitli aktivitelerin yer aldığı Çeltik Hasat Şenliği’nde yerel üreticiler, ürünlerini sergileyerek ziyaretçilere tanıttı. Ayrıca, şenlikte çeşitli tarımsal ürünlerin ve yerel lezzetlerin tadımı yapıldı. Çiftçilerin ve halkın yoğun ilgi gösterdiği etkinlik, tarımın önemine dikkat çekmek ve çiftçilerin bir araya gelerek dayanışma içinde olmalarını sağlamak amacıyla düzenlendi.