YEREL HABERLER - 01 Mayıs 2012 Salı 10:13

DİL BİLİMCİLER ADÜ ÇALIŞTAYINDA BULUŞTU

A
A
A
DİL BİLİMCİLER ADÜ ÇALIŞTAYINDA BULUŞTU

2. Ege Bölgesi Dilcileri Sürekli Çalıştay`ı Adnan Menderes Üniversitesi`nin ev sahipliğinde gerçekleştirildi.
ADÜ Atatürk Kongre Merkezinde gerçekleştirilen 2. Ege Bölgesi Dilcileri Sürekli Çalıştay`ına ADÜ Rektörü Prof. Dr. Mustafa Birincioğlu, ADÜ Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Ali Belge, öğretim üyeleri ve öğrenciler katıldı.
2 gün boyunca devam eden 2. Ege Bölgesi Dilcileri Sürekli Çalıştay`da yüzüü aşan bilim adamı ağırlandı. İki gün boyunca 23 konferans verildi. Akşam oturumunda ise ADÜ Sosyal Tesislerinde dokuz genç araştırmacı, değişik seviyelerdeki tez çalışmalarını sunup hocaların tavsiyelerini aldı.
İstiklâl Marşı ve saygı duruşundan sonraki ilk konuşmayı Yrd. Doç. Dr. Şahin Baranoğlu yaptı. Baranoğlu sözlerine, Google`de ``baba, oğul, serçe`` yazınca izlenen anne babaya sadakat konulu İngilizce filmin metninin Kerderli Mahmut`un eseri Nehcü`l-Ferâdis`te yer aldığını, dünyanın her yerinde konuşulan Türkçe`nin bunun için çok güçlü olduğunu anlatarak başladı. Konuşmasına onur konuğu Prof. Dr. Ahmet B. Ercilasun`un Türk Dili Tarihi adlı eserinin sonundaki Türk tarihinin 5500 yılının kronolojisinin öğrencisi Özge Büyüklüoğlu tarafından ezberlenip sınav kağıdına yazıldığını ve bunun fotokopisinin kendisine takdim edilmek üzere yanında olduğunu belirterek son veren Şahin Baranoğlu, katılımcılara teşekkür etti.
Düzenleme Kurulu Başkanı olarak Prof. Dr. Ayşe İlker de, çalıştayın nasıl düşünüldüğünü, Prof. Dr. Gürer Gülsevin ve Yrd. Doç. Dr. Nergis Biray ile birlikte ilkinin Uşak`ta nasıl gerçekleştirdiklerini anlattı. İlkinde Vedat Yeşilçiçek ve bu çalıştayda da Ali İhsan Yapıcı ile birlikte Özgür Ay`ın emeklerine teşekkür etti. Aydın`daki bu görkemli açılışın çalıştayın iyi yolda ilerlediğinin göstergesi olduğunu, bilim insanlarının ancak dört yılda bir gerçekleşen kurultaylarda bir araya gelebilirken bu tür etkinlikler sayesinde daha sık görüşüldüğünü kaydeden İlker, söz konusu iletişimin özellikle genç araştırmacılar için faydalı olduğunu vurguladı. İlker, katılan ve emeği geçen herkese teşekkür etti.
ADÜ Rektörü Prof. Dr. Mustafa Birincioğlu ise; konuşmasıyla izleyenleri büyüledi. Gana Cumhuriyeti`nde bir doktora ihtiyaçları olduğunu ve uzun yolculuktan sonra bir doktora ulaştıklarını ifade eden Birincioğlu, dertlerini İngilizceyle anlattıkları zenci doktorun kendilerine ``Hallederiz abi. Durun bakalım telaşlanmayın, hoş geldiniz`` deyince dilin, anadilin ne demek olduğunu hissettiğini anlattı. Doktorların gençlik günlerinin ülser, kanser araştırmalarıyla geçtiğini dilcilerin ise şiirler, sözler, kelimelerle uğraştıklarını bildiren Birincioğlu, bu bakımdan dilcilere ve tarihçilere imrendiğine değinerek, ``Etkinliklerin devamı konusunda kaynak sıkıntısı asla olmayacak. Bu tür etkinliklerin sürekli yapılması gerektiğini ifade ederek katılımcılara hoş geldiniz`` dedi.
Prof. Dr. Ahmet B. Ercilasun`un ``Oğuznameler ve Oğuz Kağan Destanı Üzerine`` adlı konferansı, haberdar olmanın tarihiyle başladı. Ercilasun, ``Eskiden şimdiki gibi kültür vasıtaları yoktu. Seyyahlar, dervişler, hancılar, tüccarlar, ozanlar ve ozanların da katıldığı kervanlar vasıtasıyla haberleşilirdi. Türk tarihi, halkın hafızasında sözlü tarih biçiminde yaşamış ve zamanla daha yazıya geçmeden destanlaşmıştır. İşte bu destanların biz Oğuzları anlatanlarına ``˜Oğuzname` diyoruz`` diye konuştu.
Konferansın soru cevap bölümünde Ercilasun, Türk tarihinin özellikle 5 bin yıllık bölümündeki örtüşmeleri, zıtlıkları ve paralellikleri, Altayistik konusundaki görüş ayrılıklarını veya Doğu Batı Türklüğü arasındaki çekişmelere dair soruları ``Yavuz, Mısır`ı Araplardan değil Türklerden aldı.`` gibi çarpıcı örneklerle açıklayıp görüş farklılıklarının olabileceğini örneklerle aktardı.
Prof. Dr. Ahmet B. Ercilasun konuşmasına şu sözlerle son verdi: ``He-Man`i çocuklarımıza çok görmeyelim; onu da sevsin Yunan`ın Hint`in bütün dünya milletlerinin destanlarını, kültürlerini bilelim, öğretelim, bunun zararı yok``¦ Ama bütün bunları yaparken Oğuznameleri de okutalım, Oğuz Kağan`ı da tanıtalım. Çocuklarımızın kıyafetlerinde, çantalarında, kalemlerinde Oğuz Kağan`ın da resmi olsun``
Sonrasında açılış dersleri, öğle yemeği, Yrd. Doç. Dr. Dilşen İnce Erdoğan`ın yönettiği ``Evliya Çelebi Yolu Projesi: Edebî ve Tarihsel bakış Açıları`` adlı panel ve altı öğretim üyesinin dersleriyle devam edildi.
Sanat Tarihi Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. M. Kemal Şahin`in rehberliğiyle Cihanoğlu Camisi ve Nasuh Paşa Külliyesi`nin gezilmesi sonrasındaki akşam yemeğinde Turkish Studies dergisinin Prof. Dr. Gürer Gülsevin için hazırlanan ``Prof. Dr. Gürer Gülsevin Armağanı`` adlı sayısı kendisine Prof. Dr. Erdoğan Boz tarafında sunuldu. Aynı yemekte Doç. Dr. Talip Kabadayı ile Yrd. Doç. Dr. Dilşen İnce Erdoğan da Çalıştay Onur Konuğu Prof. Dr. Ahmet B. Ercilasun`a Adnan Menderes Sempozyumu Bildirleri`ni takdim etti. Yemek, genç bilim insanlarının sunumları ve Prof. Dr. Ahmet B. Ercilasun`un yaptığı değerlendirme konuşmasıyla sona erdi.
Türkçenin hep ileri gittiği, bütün çekim eklerinin hep ileriye doğru yöneldiği sadece iyelikle birlikte şahıs ekinin geriye baktığını ``Yüklem komutan, diğer öğeler asker; hep ileriye doğru bitmeyen bir yürüyüş. Arada komutan geri bakıyor kaç kişiyiz diye`` şeklinde açıklayan Prof. Dr. Ahmet B. Ercilasun, ``Sakın ola ki hocalarınızla yetinmeyin; onları geçmeli, yeni metotlar bulmalısınız. Belli hocaların arkasındaki gruplaşmalardan kaçının; hepiniz bir olun, eserlerinizde şahsen sevmediklerinizin eserlerini de kaynak gösterin -eğer hak ediyorsa - ki ancak öyle ileri gidebilirsiniz`` dedi.
ADÜ Rektörü Prof. Dr. Mustafa Birincioğlu`nun himayelerinde gerçekleşen 2. Ege Bölgesi Dilcileri Sürekli Çalıştay`a Aydın Ticaret Borsası ile Halk Bankası Sanayi Şubesi maddi olarak destek verirken, İl Millî Eğitim Müdürü Pervin Töre`de Aydın`ın pek çok yerinden öğretmen ve idarecilerin katılımını sağlayarak etkinliğe destek verdi.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Mardin Şehit Cebrail Dündar şehadetinin 1. sene-i devriyesinde kabri başında anıldı Irak’ın kuzeyindeki Pençe-Kilit Harekatı bölgesinde 24 Aralık 2023 tarihinde çıkan çatışmada şehit olan Piyade Sözleşmeli Er Cebrail Dündar şehadetinin 1. sene-i devriyesi münasebetiyle kabri başında anıldı. Vali Tuncay Akkoyun, şehit babası Yusuf Dündar, şehit ailesi ve beraberindekiler, şehidin kabrini ziyaret ederek dua etti. Şehit Cebrail Dündar için düzenlenen anma programında açıklamalarda bulunan Vali Tuncay Akkoyun, "Terörle mücadele başta olmak üzere huzurun ve güvenin sağlanması noktasında şehitlerimizin bize emanet ettiği bu vatan toprağında inşallah onların emanetine layık bir şekilde gayretimizi sürdürüyoruz. Kardeşimizin, aziz şehidimizin sene-i devriyesinde ailesinin bulunduğu mahallede Mevlit programına katıldık. Şehidimizin kabri başında dualar ettik. Rabbim mekanını ali eylesin. Şehitlerimizin mekanını cennettir ona inanıyoruz. Rabbim cennetinde buluştursun. Devletimiz, huzur ve güvenin sağlanması konusunda dün olduğu gibi bugün de yarın da inşallah kararlı iradesini devam ettiriyor” dedi. Kabirdeki anma töreninden sonra düzenlenen Mevlit programına katılan Vali Akkoyun şehidin ailesi ve vatandaşlarla bir araya geldi. Programa, Kızıltepe Kaymakamı Abdullah Şahin, Vali Yardımcısı Mehmet Naim Akgül, İl Jandarma Komutanı Tuğgeneral Tahsin Saruhan, 70’inci Mekanize Piyade Tugay Komutanı Tuğgeneral Ahmet Yaşar Dener, İl Emniyet Müdürü Cebrail Buğday ve vatandaşlar katıldı.
Muş Muş’ta şeker pancarı kampanyasında rekor MUŞ (İHA) –Muş’ta 58 köyde yaşayan bin 711 çiftçi tarafından 520 bin ton şeker pancarı teslim edildi. Muş’ta Şeker Üretim Sanayi A.Ş. tarafından başlatılan ‘43. Şeker Pancar Alım Kampanyası’nda artık sona gelindi. 58 köyde, 85 bin dönüm alanda üretim yapan bin 711 çiftçi, fabrikaya teslim ettiği 520 bin ton şeker pancarı ile rekor kırarken, işlenen şeker pancarı ile kent ekonomisine yaklaşık 2 milyar 500 milyon TL katkı sağlanması bekleniyor. Şeker Üretim Sanayi A.Ş. Genel Müdürü Turgut Kızılkaya bin 711 üreticiyle 85 bin dönüm alanda şeker pancarı ekimi yaptıklarını ifade ederek, “Beklentimiz 450 bin ton pancar bandındaydı. Güzel ve verimli bir sezon geçirdik. Bugün itibariyle 520 bin ton civarı bir pancar alımı gerçekleştirmiş olduk. Ekim ayında çok alımdan kaynaklı çok ciddi bir stok alanımızda bir birikim oldu. Bu da biraz pancarı hırpaladı. Biraz silo kaybına sebebiyet verdiyse de çok şükür çiftçimizde pancar bırakmadık. Son çiftçimiz de 2-3 gün içerisinde taşımasını bitirirse, sezona noktayı koyacağız. Tahminimize göre 520 bin ton bantlarında bir finalle pancar alımı gerçekleştirmiş olacağız” dedi. Yaklaşık 48 bin ton üzerinde bir şeker üretimi gerçekleştirdiklerini ifade eden Kızılkaya, “10-15 gün içerisinde üretim sürecini tamamlayarak kalan şekeri depolara koyduğumuzda, toplamda yaklaşık 55 bin ton civarında bir şeker üretimini tamamlamış olacağız. Bu kampanya sonucunda çiftçilerimize doğrudan ödenecek toplam net pancar bedeli yaklaşık 1 milyar 250 milyon TL’yi bulacak. Bunun yanında, 150 milyon TL’nin üzerinde bir nakliye bedeli de ödenecek ve böylece toplamda 1 milyar 400 milyon TL’lik bir ekonomik katkı sağlanmış olacak. Ayrıca yaklaşık 90 milyon TL değerinde çiftçi istihkakı ödemesi yapılacak. Bu süreçle birlikte, şeker üretimi ve sektöre sağlanan katkıyla birlikte kent ekonomisine yaklaşık 2 milyar 500 milyon TL’lik bir katkı sağlayacak” ifadelerini kullandı.
Bursa TEKNOSAB Lojistik Teknopark GSYF büyümeye devam ediyor Bursa Ticaret ve Sanayi Odası (BTSO) Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Burkay, lojistik sektörü temsilcileri ile bir araya geldi. TEKNOSAB Lojistik Teknopark Girişim Sermayesi Yatırım Fonu’nun kısa sürede 600 yatırımcıya ulaşarak, Türkiye’nin tabana yaygınlık açısından en büyük fonu haline geldiğini belirten Başkan Burkay, “Tüm payların kuruluş sermayesi bedeli karşılığında TEKNOSAB Lojistik Girişim Sermayesi Yatırım Fonu’na devrini gerçekleştirdik. Kamuoyu Aydınlatma Platformu’na (KAP) yaptığımız bildirimle birlikte şirketin yüzde 100 hissesine sahip tek ortağı fon oldu” dedi. Yük taşıma işleri ile gümrükleme, antrepo ve lojistik faaliyetleri sektör temsilcilerinin yer aldığı BTSO 44. Meslek Komitesi Genişletilmiş Sektörel Analiz Toplantısı Oda Hizmet Binası’nda gerçekleştirildi. Toplantıda konuşan BTSO Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Burkay, dünyanın köklü bir dönüşüm sürecinden geçtiğini belirterek, bu dönüşümün her alanda olduğu gibi lojistik sektörünü de etkilediğini ifade etti. “Artık hiçbir alanda işler geleneksel yöntemlerle yürümüyor” diyen Başkan Burkay, bu durumun firmalar ve ülkeler arasında artık bir “fark oluşturma” mücadelesine yol açtığını vurguladı. Küresel ticaret hacmi ve e-ticaret geliştikçe üretim ve dağıtım stratejilerinin de öneminin arttığını ifade eden Burkay, “Bu süreçte tedarik zinciri yönetimi, yenilikçilikle birlikte rekabetin anahtarı haline geliyor. İnternet kullanımının artmasıyla e-ihracat pazarı da hızla büyüyor. Bugün Çin’in e-ihracat rakamları 230 milyar dolar seviyesine ulaştı. Bu rakam, Türkiye’nin toplam ihracatıyla neredeyse aynı düzeyde” dedi. “Lojistik alanında planlı altyapı yatırımlarına ihtiyaç var” Cumhuriyetin ikinci yüzyılında Türkiye’nin önünde çok büyük hedeflerin olduğunu ifade eden Başkan Burkay, “Dünyanın en büyük ilk 10 ekonomisine arasına girmek, ihracatı artırmak ve küresel pazarda daha güçlü bir konumda yer almak bu hedeflerin başında geliyor. Bursa bu hedeflere liderlik eden kentler arasında yer alıyor. Stratejik coğrafi konumumuzla, Avrupa, Orta Doğu ve Rusya’daki kilit pazarlara yakınlığımız, 3 saatlik uçuş mesafesinde 1,6 milyar kişiye erişim imkânımız var. Bu çok önemli bir avantaj. BTSO olarak, bu potansiyeli harekete geçirmek amacıyla lojistik sektörümüzü desteklemek ve rekabetçiliğini artırmak için projeler yürütüyoruz. BTSO Lojistik A.Ş. ile üyelerimizin lojistik maliyetlerini azaltırken, Bursa iş dünyasının dış ticaretine katkı sağlıyor ve Yenişehir Havalimanı’nı hava kargo taşımacılığında önemli bir üs haline getiriyoruz. Buradaki operasyonlarımız son yıllarda artan bir ivme ile devam ediyor. Bununla birlikte ulaşım ağlarıyla entegre, Bursamıza ve bölgemize yakışan nitelikte lojistik merkezler ve depolama alanları oluşturmak için de çalışmalarımız sürüyor. Kentimizin ekonomik potansiyelini daha iyi kullanabilmek için bu konuda planlı altyapı yatırımlarına ihtiyaç var” diye konuştu. “Mekânsal planlama olmadan ilerleme kaydedemeyiz” Bursa’da mevcut durumda depolama alanları ve diğer lojistik işletmelerin şehir içinde dağınık ve plansız bir şekilde yerleştiğini söyleyen İbrahim Burkay, bu konuda şehrin bir strateji eksikliği olduğunu kaydetti. Başkan Burkay, “Depolama alanları, kamyon ve tır parkları konusunda planlanmış hiçbir yer yok. Bu şehri daha yaşanabilir kılmak, özellikle trafik sorununu çözmek için bu konuda adım atılması gerekiyor. Bu politika yapıcıların, karar vericilerin işi. Bizler taleplerimizi ve çözüm önerilerimizi oluşturup, yerel yönetimlere, ilgili kurumlara, Valiliğimize ve Bakanlıklarımıza iletiyoruz. Bu işin finalinde bunun planlamasını yapacak olan şehrin yöneticileridir. Bizim çalışmalarımızın merkezinde mekânsal planlama var. Bursa Büyükşehir Belediyesi tarafından 1/100 binlik çevre planının biran önce hazırlanması yönünde iş dünyamızın talepleri var. Bu plan devreye alınmadığı müddetçe lojistik başta olmak üzere sektörlerde mesafe kat etmek mümkün değil. Organize konut bölgeler, organize ticaret bölgeleri ve diğer tüm projeleri kapsayan, gerçek anlamda bir makro planlamaya ihtiyacımız var” şeklinde konuştu. “E-Ticaretteki büyümeye cevap verecek bir altyapı oluşturmalıyız” Dünyanın gelişmiş ekonomilerinin en kuvvetli kaslarının lojistik altyapıları olduğunu söyleyen Başkan Burkay, son yıllarda üreticiler, lojistik firmaları, e-ticaret platformları ve bilgi teknoloji şirketlerinin yakın temas içinde faaliyet gösterdikleri merkezlerin dünya genelinde öne çıktığını söyledi. Özellikle Çin’in stratejik adımlarla lojistik ve e-ticaret sürecini ülke genelinde çok iyi yönettiğini ve bunu tüm dünyaya yaymaya çalıştığını ifade eden Burkay, “Bursa ve ülke olarak bizlerin de dış ticaretimiz ve e-ticaretteki büyümeye cevap verecek bir altyapıyı hızla inşa etmemiz gerekiyor. Aksi takdirde sektörlerimiz bu alandaki büyümeden faydalanmayacak” dedi. TEKNOSAB Lojistik Teknopark GSYF’de yatırımcı sayısı 600’e ulaştı BTSO Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Burkay, TEKNOSAB’da Güney Marmara’nın en kapsamlı lojistik merkezini hayata geçirmeye hazırlandıklarını ifade ederek, “Bu merkez, sadece Bursa’nın değil, bölgenin ticaret ve üretim süreçlerini de yeniden şekillendirecek, ulusal ve uluslararası taşımacılıkta yeni bir dönemin kapısını aralayacak. Proje çerçevesinde, girişimciliği desteklemek ve yatırımları büyütmek amacıyla girişim sermayesi yatırım fonumuzu kurduk. Tüm üyelerimize yatırımcı olma imkanı sunduğumuz bu ilk fonumuz kısa sürede 600 yatırımcıya ulaşarak Türkiye’deki GSYF’ler arasında tabana yaygınlık açısından en büyük fon olmayı başardı. Tüm üyelerimizin bu işin içinde olmasını istiyoruz.” diye konuştu. Başkan Burkay, proje kapsamında tüm payların kuruluş sermayesi bedeli karşılığında TEKNOSAB Lojistik Girişim Sermayesi Yatırım Fonu’na devrinin gerçekleştiğini de belirterek, fonun şirketin yüzde 100 hissesine sahip olduğu ortaklık bildiriminin Ticaret Sicil Gazetesi’nde yayınlandığını da sözlerine ekledi. “Sektörün kanayan yarası lojistik park eksikliği” BTSO 44. Meslek Komitesi Başkan Yardımcısı Mehmet Aydın Kalyoncu Bursa’da sektörün kanayan yarasının lojistik parklar olduğunu söyledi. Diğer taraftan sektörde gruplaşmalar ve merdiven altı çalışan firmaların rekabeti zorlaştırdığına dikkati çeken Kalyoncu, sektör oyuncularını bu konularda dikkatli olmaları konusunda uyardı. BTSO Meclis Üyesi Fahrettin Arabacı sektörün geleceğini şekillendirecek kapsamlı bir planlamaya ihtiyaç duyulduğunu belirtirken, BTSO Lojistik Konseyi Başkanı Ersan Keleş ise Bursa’da uluslararası niteliğe sahip bir lojistik fuarı ve kongresi düzenlemeyi hedeflediklerini kaydetti. BTSO Lojistik Konsey Başkan Yardımcısı Prof. Dr. Hilal Yıldırır Keser, BTSO Meclis Üyeleri Muhsin Aydın, Muammer Genç ve Hakan Hacızade, Komite Üyesi Selim Ekler ve sektör temsilcilerinin de katıldığı toplantıda firmaların talep ve beklentileri değerlendirildi.