EĞİTİM - 01 Kasım 2024 Cuma 13:21

Yabancı Dil Bilgisi Seviye Tespit Sınavı Pazar günü 5 farklı dilde yapılacak

A
A
A
Yabancı Dil Bilgisi Seviye Tespit Sınavı Pazar günü 5 farklı dilde yapılacak

Ölçme, Seçme ve Yerleştirme Merkezi Başkanlığı (ÖSYM), Yabancı Dil Bilgisi Seviye Tespit Sınavının (2024-YDS/2), 3 Kasım Pazar günü yapılacağı duyurdu.


Ölçme, Seçme ve Yerleştirme Merkezi Başkanlığı, Yabancı Dil Bilgisi Seviye Tespit Sınavının (2024-YDS/2), 3 Kasım Pazar günü yapılacağı duyurdu. Sınavla ilgili yapılan açıklamada, "Yabancı Dil Bilgisi Seviye Tespit Sınavı’na 114 bin 623 aday başvurdu. Lefkoşa, Bişkek ve Türkiye’den 81 ilde gerçekleştirilecek uygulamada, 399 bina ve 5 bin 26 salon kullanılacak. 89 sınav merkezinde uygulanacak sınav, 10.15’te başlayacak. Adaylar saat 10.00’dan sonra sınav binalarına alınmayacak. 180 dakika sürecek sınavda ek süre verilmesi uygun bulunan engelli adaylar, 30 dakika ilave sürelerini kullanabilecek. Kimlik kartını kaybeden, nüfus cüzdanı olmayan veya nüfus cüzdanında kimlik numarası ve fotoğraf bulunmayan adaylar için il ve ilçe nüfus müdürlükleri sınav günü saat 10.00’a kadar açık bulundurulacak. Sınav sonuçları 22 Kasım’da açıklanacak" ifadeleri yer aldı.


Uygulanacak sınav ile ilgili açıklamada bulunan ÖSYM Başkanı Prof. Dr. Bayram Ali Ersoy, “YDS/2, 5 farklı dilde uygulanacak. Yabancı Dil Bilgisi Seviye Tespit Sınavı’nda 104 bin 363 aday İngilizce, 6 bin 568 aday Arapça, bin 688 aday Almanca, bin 38 aday Fransızca, 966 aday Rusça dillerinde uygulamaya katılacak. Adaylara çoktan seçmeli 80 soru sorulacak. Sınava başvuran gaziler ile şehit ve gazilerin eş ve çocukları sınav ücretinden muaf tutulurken, bin 15 aday bu haktan yararlandı. Sınava 336 engelli aday katılacak. Sınav günü emniyet personeli dahil 17 bin 721 kişi görev yapacak. Sınava katılacak tüm adaylara başarılar dilerim’’ dedi.


Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Siemens, Altair Engineering şirketini satın aldı Siemens, endüstriyel yazılım ve yapay zeka alanında önde gelen şirketlerden biri olan Altair Engineering’i satın almak için anlaşma imzaladı. Yapılan satın alma ile Siemens’in, küresel endüstriyel simülasyon ve analiz pazarında konumunun güçlendiği belirtildi. Siemens, küresel endüstriyel simülasyon ve analiz pazarında önde gelen yazılım sağlayıcılarından olan Altair Engineering Inc. şirketini satın almak üzere bir anlaşma imzaladı. Yapılan açıklamaya göre, Altair hissedarları hisse başına 113 dolar alacak, böylece işletme değeri yaklaşık 10 milyar dolara tekabül edecek. Teklif edilen fiyat, Altair hisselerinin, olası bir işlemle ilgili basında çıkan haberlerden önceki son işlem günü olan 21 Ekim tarihindeki haberden etkilenmemiş, kapanış fiyatına göre yüzde 19 primlenmesi anlamına geliyor. Siemens AG Yönetim Kurulu Başkanı ve CEO’su Roland Busch, konuyla ilgili şu açıklamayı yaptı: “Altair’in satın alınması, şirketimiz için önemli bir dönüm noktasıdır. Bu stratejik yatırım hem gerçek ve dijital dünyaları birleştiriyor hem de müşterilerimizin dijital ve sürdürülebilirlik dönüşümlerini hızlandırma taahhüdümüzle uyumlu. Altair’in simülasyon, yüksek performanslı hesaplama, veri bilimi ve yapay zeka alanlarındaki yeteneklerinin Siemens Xcelerator ile bir araya gelmesi, dünyanın en eksiksiz yapay zeka destekli tasarım ve simülasyon portföyünü oluşturacak. Bu, bir sonraki adım olarak gayet mantıklı bir adım. Geride bıraktığımız 15 yılda endüstriyel yazılım alanında liderliği aldık. Son dönemde de verinin ve yapay zekanın faydalarını tüm sektörlerde yaygınlaştırıyoruz." Siemens AG CFO’su Ralf P. Thomas, "Şirketin satın alınması son derece sinerjik bir süreç. Ayrıca Siemens’in sıkı sermaye dağılım yaklaşımını da destekliyor, güçlü bir bilanço temelinde yatırımları ve hissedar getirilerini dengeliyor. İşlemin, kapanıştan sonraki ikinci yılda HBK’ye katkı sağlaması bekleniyor" açıklamasında bulundu. "İki şirket birbirini tamamlıyor" Altair’in kurucusu ve CEO’su James Scapa da "Bu satın alma, Altair’in Detroit’teki bir girişimden dünya çapında bir yazılım ve teknoloji şirketine dönüştüğü yaklaşık 40 yıllık serüvenin zirve noktası. İmalat, yaşam bilimleri, enerji ve finansal hizmetler alanlarından dünya çapında binlerce müşteri kazandık, muazzam bir işgücü ve yenilikçi bir kültür inşa ettik. Mühendislik yazılımı alanında birbirini güçlü bir şekilde tamamlayan iki liderin bu birlikteliği sayesinde şirketimizin simülasyon, veri bilimi ve HPC alanlarındaki geniş portföyü ile Siemens’in mekanik ve EDA tasarımındaki güçlü konumu bir araya geliyor. Siemens’in üstün teknolojisi, stratejik müşteri ilişkileri ve teknik birikime dayalı dürüst kültürü, şirketimizin hesaplamalı zeka ile inovasyon yolculuğuna yön vermesi için mükemmel bir zemin sağlıyor. Şirketimizin mekanik ve elektromanyetik kabiliyetlerdeki gücüyle yüksek tamamlayıcılıktaki simülasyon portföyünü sürece dahil ederek, Siemens Xcelerator’ın bir parçası olarak eksiksiz, fizik tabanlı bir simülasyon portföyü ortaya koymak için kapsamlı Dijital İkizimizi geliştiriyoruz. Altair’in veri bilimi ve yapay zeka destekli simülasyon yetenekleri, mühendislerden genel uzmanlara kadar herkesin piyasaya sunma süresini kısaltmak ve tasarım yinelemelerini hızlandırmak için simülasyon uzmanlığına erişmesine olanak tanıyor. Ayrıca Altair’in veri bilimi alanındaki kabiliyetleri, Siemens’in ürün yaşam döngüsü ve imalat süreçlerindeki endüstriyel uzmanlığını ön plana çıkaracak” açıklamasında bulundu. Büyümeye katkı sağlayacak Yapılan açıklmaya göre işlem, Siemens’in dijital iş gelirlerini yüzde 8 oranında güçlü bir şekilde artıracak ve şirketin 2023 mali yılında bildirilen 7,3 milyar euroluk dijital iş gelirine yaklaşık 600 milyon euro eklemesini sağlayacak. Şirket, özellikle birbirini tamamlayan portföylerin çapraz satışından ve Altair’in Siemens’in küresel ayak izine, küresel endüstriyel işletme ağına ve müşteri kitlesine tam erişim sağlamasından önemli gelir sinerjileri elde etmeyi bekliyor. Buna göre, orta vadede yıllık 500 milyon doların, uzun vadede ise yıllık 1 milyar doların üzerinde bir gelir etkisi oluşacağı tahmin ediliyor. Ayrıca şirket, kısa vadede maliyet sinerjileri elde etmeyi ve işlem kapanışından sonraki ikinci yıl itibariyle yıllık 150 milyon doların üzerinde bir FAVÖK etkisi oluşturmayı hedefliyor. İşlemin, kapanıştan sonraki ikinci yılda (PPA öncesinde) HBK’ye katkı sağlaması bekleniyor. Satın alma işlemi, şirketin mevcut kaynaklarından ve firmanın sürdürmeye kararlı olduğu istisnai reytinginden de anlaşılabileceği üzere, güçlü bilançosuna dayanarak işlemi tümüyle finanse etme kapasitesi üzerinden tamamen nakit olarak finanse edilecek. Satış 2025 yılında tamamlanacak Tedbir olarak borç azaltma işlemi, halihazırda kapanmış olan Innomotics’in elden çıkarılması sürecinde elde edilen kayda değer nakit gelirlerle destekleniyor. Ayrıca Siemens, borsada işlem gören firmalardaki hisselerin satışından önemli bir finansman elde etme potansiyeline de sahip bulunuyor. Satın alma işleminin tamamlanmasının, mutat koşullara tabi olmakla birlikte 2025 takvim yılının ikinci yarısı içinde gerçekleşmesi bekleniyor.
Bursa Ağır işlerde çalışan mühendis ve teknik hizmet sınıfı çalışanları sağlıklarından endişeli Mühendis TEK-SEN Enerji Sendikası üyesi mühendisler ve teknik hizmet sınıfı çalışanları, iş sağlığı ve güvenliğine yönelik temel haklarının ihlali karşısında, gerekli önlemlerin alınmamasını endişe içerisinde takip ettiklerini dile getirdi. Mühendis TEK-SEN Enerji Sendikası Genel Başkanı Mümin Güler, “Koruyucu giyim hakkımızın acilen temin edilmesi ve meslek kanununun bir an önce yürürlüğe girmesini talep ediyoruz” dedi. Bursa’da bir araya gelen mühendisler ve teknik hizmet sınıfı çalışanları, birçok kez dile getirdikleri kamu çalışanlarının iş sağlığı ve güvenliğine yönelik temel haklarının ihlali karşısında, 1 günlük ‘Hak yoksa iş yok’ eylemi gerçekleştirdi. Mühendisler ve teknik hizmet sınıfı çalışanları adına basın mensuplarına konuşan Mühendis TEK-SEN Enerji Sendikası Genel Başkanı Mümin Güler, “Hak yoksa iş yok diyerek gerçekleştirdiğimiz bir günlük iş bırakma eylemi çerçevesinde, koruyucu giyim hakkımızın acilen temin edilmesi ve meslek Kanununun bir an önce yürürlüğe girmesini talep ediyoruz. 2024-2025 yıllarını kapsayan 7. dönem toplu sözleşmenin enerji, sanayi ve madencilik hizmet koluna ilişkin hükümlerinde açıkça belirtildiği üzere, personelin koruyucu giyim malzemeleri ile donatılması zorunluluğu bulunmaktadır. Bu zorunluluk, çalışanlarımızın zorlu iklim şartlarında ve tehlikeli iş ortamlarında korunmasını sağlamaya yönelik, iş sağlığı ve güvenliği açısından hayati öneme sahiptir. Ancak ne yazık ki, koruyucu giyim yardımı hakkının iş güvenliği teçhizatları ile karıştırılması sonucu, kamu çalışanlarımızın bu temel haklarından mahrum kaldığı açıkça görülmektedir” dedi. Mühendisler ve teknik hizmet sınıfı çalışanları diğer illerde de bir araya geldi Mühendisler ve teknik hizmet sınıfı çalışanları, Bursa dışında Trabzon, Tokat, Sakarya, Ankara, İzmir, Adana, Konya, Samsun ve Mersin gibi birçok ilde de bir araya gelerek tepkilerini gösterdiler. Kurumlar tarafından sağlanması gereken baret, çelik burunlu ayakkabı, yanmaz eldiven gibi iş güvenliği teçhizatları dışında, çalışanların termal iç giyim, yazlık ve kışlık olmak üzere koruyucu ayakkabı, atkı, bere ve mont gibi iklim şartlarına uygun koruyucu giyim ihtiyaçlarının karşılanmasının 2012 yılında toplu sözleşme ile güvence altına alındığını belirten Başkan Güler, “Bu tarihten itibaren çalışanlara sunulan koruyucu giyim hakkı 6 dönem boyunca uygulanmış, ancak 2024 yılında kesintiye uğratılmış ve şu ana kadar halen verilmemiştir. Bu durum karşısında çalışanlarımız ciddi bir mağduriyet yaşamaktadır. Mühendis, mimar, şehir plancılar, tekniker ve tüm teknik hizmet sınıfı çalışanlarının hakları için mücadele eden bir sendika olarak, koruyucu giyim hakkımızın acilen karşılanmasını ve bu doğrultuda düzenlemenin bilfiil uygulanmasını talep ediyoruz. Öte yandan, bu temel haklarla birlikte çalışanların iş sağlığı ve güvenliğini güvence altına alan bir Meslek Kanunu’nun hala hayata geçirilmemiş olması, iş sağlığı ve güvenliği uygulamalarındaki belirsizliklerin devam etmesine ve çalışanlarımızın hak kaybına uğramasına neden olmaktadır. Bilgi birikimimizin ve tecrübemizin değerlendirilmesi ile özel ihtisas gerektiren mühendislik mesleğinin unvan, yetki, kapsam, çalışma şartları, kariyer basamakları, uzmanlaşma başlıklarında daha iyi şartlara kavuşturulması için Meslek Kanunu’nun ivedi olarak hayata geçirilmesi gerektiğine inanıyoruz. Kamu mühendisleri ve teknik hizmet sınıfı çalışanları olarak ülkemizin gelişmesi ve çağının ilerisinde olması için gece gündüz faaliyet gösterip ciddi sorumluluklar alıyoruz ve yetkililerden hakkımız olanı, Meslek Kanunumuzu istiyoruz” şeklinde konuştu. Diğer yandan Mühendis ve Teknik Hizmet Sınıfı Çalışanlarının kamu ve özel sektördeki kritik rollerine rağmen, maaş ve özlük hakları açısından sıkıntılar yaşadığını dile getiren Başkan Güler, “Özellikle kamu sektöründeki mühendisler, ek göstergelerindeki farklılıklardan ötürü, maddi ve mesleki motivasyonlarını yitirmektedir. Bu durum; adil bir maaş yapısının oluşturulması ve nitelikli personelin teşvik edilmesi açısından önemli bir sorun oluşturmaktadır. Bu konuda yapılacak reformları içeren bir Meslek Kanunu, sadece mevcut sorunları çözmekle kalmayıp, aynı zamanda ülkemizin bilimsel ve teknolojik gelişimini destekleyecektir. 28 Haziran 1938 tarihli ve 3945 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan "3458 Sayılı Mühendislik ve Mimarlık Hakkında Kanun", günümüz şartlarında yeterliliğini korumamaktadır. Meslektaşlarımızın mesleki ve ekonomik güvenceleri bulunmamaktadır. Çağın şartlarına uygun şekilde yeniden düzenlenen bir Meslek Kanunu’nun bir an önce yürürlüğe girmesi ve koruyucu giyim hakkımızın güvence altına alınması için tüm yetkilileri göreve davet ediyoruz. Tüm meslektaşlarımız ve çalışanlarımızla dayanışma halinde yürüttüğümüz mücadelemizi hakkımızı alana, kanunumuza kavuşana kadar yılmadan sürdüreceğiz. Birlikte güçlüyüz, dayanışma ile haklarımızı koruyacağız” dedi. Başkan Güler, Mühendis TEK-SEN Enerji Sendikası olarak TUSAŞ’ta yaşanan menfur saldırı sebebiyle hayatını kaybedenlere Allah’tan rahmet, yakınlarına taziyelerini iletti.