POLİTİKA - 11 Şubat 2024 Pazar 16:09

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli: "CHP demek DEM demektir"

A
A
A

Milliyetçi Hareket Partisi Genel Başkanı Devlet Bahçeli, "Hem DEM’lenen CHP’de bulunup hem Ülkücülük iddiasını dillendirmek şiddetli bir çelişki aynı şekilde şehitlerimize, gazilerimize, vatan ve milletimizin mukadderatına karşı duruştur" dedi.

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Ankara’da ’Seçmen İletişim Merkezi’ açılış törenine katıldı. Törende konuşan MHP lideri Bahçeli, ayırmadan, ayrışmadan, canla, başla hem Ankara hem de Türkiye için çalışacaklarını belirterek, "Kaçan fırsatların, heba olan yılların, kırılan umutların telafisini yapmak suretiyle başkentimizin yeniden küllerinden doğacağına inanıyoruz. Geçmişi bugününe kefil olmayanların miadı dolmuş, raf ömrü bitmiştir. Ankara’nın hızını yavaşlatanlarla oyalanacak halimiz de kalmamıştır. Yavaş yavaş bu kentimizin enerjisini sömürenlerin gerçek yüzü ortaya çıkmıştır. Cumhuriyet’in yeni yüzyılında tıpkı kutup yıldızı gibi parlamasını, milli birliğin ve kardeşliğin timsali olmasını arzuladığımız başkentimizin hak ettiği, layık olduğu tarihine, kültürüne ve sosyal dokusuna yakışan bir mevkie ulaşması hepimizin görevidir" diye konuştu.

"Partimizin gerçeklerinden kopanların CHP’de iştahla siyaset yapması ahlaken ağır bir savrulmadır"

"DEM’lenmiş CHP’nin perdesi kapanmalıdır" diye konuşan MHP lideri Bahçeli, "Düne kadar CHP’ye demediğini bırakmayan, hatta partimizin CHP’ye benzediği iftirasını atacak kadar hayatın ve siyasetin gerçeklerinden kopanların son beş yıldır CHP’de iştahla siyaset yapması, belediye başkanı veya adayı olması ahlaken ağır bir savrulmadır. Bu ikiyüzlü siyaset anlayışının Ankara’ya samimiyetle hizmet etmesi dürüst ve ilkeli şekilde şehremini unvanını taşıması mümkün değildir. Kaldı ki geride kalan beş yılda Ankara’ya çivi çakılmamıştır. Alt yapı sorunu bir türlü çözülememiştir. Kutuplaşma ve kargaşadan başka bir şey görülmemiştir. Yollar, köprüler, tüneller kaderine terk edilmiştir. Ulaşım hizmetleri aksamış, trafik yoğunluğu daha da artmış, maalesef vatandaşlarımızı çileden çıkarmıştır. Büyükşehir belediye başkanı 14 Mayıs ve 28 Mayıs 2023 seçim kampanyaları döneminde başkenti yüzüstü bırakmıştır. Sözde Cumhurbaşkanı yardımcılığına heveslenen bu şahıs, Ankara’ya hüsran yaşatmış, nasıl bir koltuk meraklısı olduğunu, çıkarlarının peşinden nasıl koştuğunu ispatlamıştır" ifadelerini kullandı.

"Merkezi yönetimle yerel yönetimler tek ses, tek yürek olacak"

CHP ve DEM’in yönetimindeki diğer büyükşehir ve il belediyelerini cumhurun iradesiyle birleştireceklerini söyleyen Bahçeli, şunları kaydetti:

"31 Mart 2019 tarihinden buyana maşeri vicdanda bir ızdırap halini alan kayıp yıllar Allah’ın izniyle son bulacak. Merkezi yönetimle yerel yönetimler tek ses, tek yürek olacak. Belediye kaynaklarını bölücülüğe, bölücülere, teröristlere ve parti içi çıkar kavgalarına sevk eden dalaverecilerden milletimiz mutlaka hesap soracak. Yerel yönetimler aracılığıyla, devletin kasasını, milletin kesesini gasp edip Türkiye Cumhuriyeti’ne kafa tutan çürümüşler kenara çekilecek. Biz dedik mi yaparız, yaptık mı sonuna kadar arkasında dururuz. Zamana ve mekana göre fikir, görüş ve siyaset değiştirmeyiz. Olduğumuz gibi görünmenin, göründüğümüz gibi olmanın sırrı da buradadır. Çalışmaktan yorulmayacağız, vatan ve millet sevdamızdan asla vazgeçmeyeceğiz."

"CHP demek DEM demektir"

CHP ile DEM’in ayrı ayrı aday belirlemesine ilişkin ’sinsi bir oyundur’ değerlendirmesi yapan Bahçeli, "Çünkü CHP demek DEM demektir. Diğer partilerin de hesapları tutmayacak, Ankara başta olmak üzere Türkiye Cumhur İttifakı’nda birleşecektir. Cumhur İttifakı gönülleri buluşturuyor. Cumhur İttifakı geleceği kuruyor. İttifakımız, zalimlere karşı cumhurun iradesidir. İttifakımız, zulme ve zorbalığa karşı milletin dirayetidir. İttifakımız, korkaklara ve kanunsuzlara karşı cesurların dik duruşudur. İttifakımız, bölünmeye, parçalanmaya, ayrılmaya, kopuşa karşı, milli kenetlenmenin, milli kucaklaşmanın temini ve takviyesidir. Yöresi, kökeni, mezhebi ve anasının dili ne olursa olsun her Türk vatandaşı Cumhur İttifakı’nın doğal ve meşru bir varlığıdır. Gelişmeler, önümüzdeki dönemin taraflarını netleştirmiştir. Artık, herkesin tarafını belli etme zamanı gelmiştir" dedi.

"Hem DEM’lenip hem milliyetçi olmak imkansızdır"

Barışmak, kucaklaşmak için fırsat arayan vatandaşları Türkiye ve Türk milleti değerleri etrafında buluşmak için Cumhur İttifakı’na davet eden Bahçeli, şu ifadeleri kullandı:

"Milliyetçi-Ülkücü Hareket’e gönül veren her kardeşimi Cumhur İttifakı’nda omuz omuza vermeye çağırıyorum. Fason milliyetçilere aldanacak yoktur. Ülkücünün yeri ve adresi bellidir, o da Milliyetçi Hareket Partisi’dir. Hem DEM’lenip hem milliyetçi olmak imkansızdır. Hem DEM’lenen CHP’de bulunup hem Ülkücülük iddiasını dillendirmek şiddetli bir çelişki; aynı şekilde şehitlerimize, gazilerimize, vatan ve milletimizin mukadderatına karşı duruştur. Gün birleşme günüdür. Gün dayanışma günüdür. Cumhur İttifakı’nın gönlünde herkese yer vardır. Cumhur İttifakı’nın yüreği herkesi kucaklamaya yetecektir. Cumhur İttifakı Ankara’nın ve milletimizin her evladına kucağını açmaktadır. CHP’ye oy veren kardeşlerim, oyalanmayın, yalanlara kanmayın, istismara aldanmayın. Bugünkü CHP yönetimi zillete düşmüştür. Bugünkü CHP yönetimi Türkiye muhaliflerinin esaretine girmiştir. Bugünkü CHP yönetimi PKK’nın eline geçmiştir. Atatürk’ün CHP’si nerede, bugünkü CHP nerededir. Terör devletine onay veren CHP’dir. Terör örgütleriyle iltisaklı kişileri belediyelere taşımayı amaçlayan CHP’dir. DEM’cilerle pazarlık yapıp belediyeleri peşkeş çekmeye çalışan CHP’dir. Rehavete kapılmadan, gevşemeye müsaade etmeden, yılgınlıklara prim vermeden, ihmale düşmeden, umutsuzluğa kapalı durarak 31 Mart seçimlerine hazırlanacağız."

MHP Ankara İl Başkanı Alpaslan Doğan, 31 Mart 2024 tarihinde yapılacak yerel seçimlere durmadan, dinlenmeden çalıştıklarını söyleyerek, "Bu seçimin ülkemiz ve Ankara’mız için çok önemli olduğunu biliyor, Cumhur İttifakı olarak uyum içerisinde çalışıyoruz. 31 Mart 2024’te Başkentimiz de Cumhur İttifakının bayrağını dalgalandıracağız" dedi.

Konuşmaların ardından MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin öncülüğünde ’Seçmen İletişim Merkezi’nin açılışı gerçekleştirildi.

Yunus Emre Aytekin - Hakan Karaduman

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Çorum Çorum’da sağanak yağış hayatı olumsuz etkiledi: Yollar dereye döndü, ev ve iş yerlerini su bastı Çorum’da akşam saatlerinde aniden bastıran şiddetli yağmur nedeniyle yollar dereye döndü, araçlar yolda kaldı, ev ve iş yerlerini su bastı. Uzun süre etkili olan kuvvetli yağış nedeniyle birçok cadde ve sokakta su birikintileri oluştu, Sürücüler, yollarda biriken sular nedeniyle zor anlar yaşadı. Osmancık Köprüsü civarında bulunan bölgede su birikintisi iş yerlerine kadar geldi. Çevre esnafı yağmur sularının ev ve iş yerlerine girmemesi için büyük çaba harcadı. Şaban Cirlan isimli esnaf “Her yağmur yağdığında dükkanlarımıza su girmemesi için ellerimizde çek pasla adeta nöbet tutuyor, yağmur sularını kendimiz temizliyoruz. Mazgallar tıkanıyor, sular dükkanlarımıza doluyor. Yetkililer bu bölgeye mutlaka çözüm bulmalılar” şeklinde konuştu. Uzun süren yağış nedeniyle kentte bir çok cadde ve sokak da yükselen sular araçların geçmesine izin vermedi, bir çok araçta yollarda mahsur kaldı. Polis ekipleri sel sularının fazla olduğu bölgelerde tedbir alarak araçları alternatif yollar yönlendirdiler. Belediye ekipleri de su baskını olan ev ve işyerleri için seferber oldular. Yoğun sağanak yağışın gece yarısından sonra durmasının ardından sel suları çekildi, kentte hayat normale döndü. Sağanak yağış ilçelerde de etkili oldu Çorum’da akşam saatlerinde aniden bastıran ve gece yarısına kadar devam eden şiddetli yağmur, ilçelerde de etkili oldu. Sağanak yağış Osmancık ilçesinde elektrik kesintisine neden oldu. Akşam saatlerinde başlayan sağanak yağış sonrasın da ilçede elektrikler kesildi. İlçenin tamamını etkileyen yaklaşık 40 dakikalık elektrik kesintisi YEPAŞ ekiplerinin yaptığı çalışmalar sonrasın tekrar sona erdi. Sağanak yağış kentin kuzeyinde bulunan Laçin, Dodurga, Oğuzlar, Osmancık ve Kargı ilçelerinde de etkili oldu.
Düzce Düzce Valiliği’nden Düzcespor-Bursaspor açıklaması Düzcespor-Bursaspor maçında çıkan olaylarla ilgili Düzce Valiliği’nden açıklama yayınlandı. Türkiye Futbol Federasyonu 3. Lig açılış maçında Düzcespor, evinde Bursaspor’u ağırladı. Mücadele Bursaspor’un 2-0 üstünlüğü ile sona ererken, Bursaspor taraftarlarının çıkardığı olaylar ile ilgili Düzce Valiliği’nden açıklama yayınlandı. Yapılan açıklamada 450 kontenjan verilen Bursaspor taraftarlarının şehre daha kalabalık geldiği belirtilen açıklamada, “07.09.2024 günü saat 16.00’da oynanan Düzcespor - Bursaspor müsabakasına kulüplerimizin ortak talebi doğrultusunda il Spor Güvenlik Kurulu kararı ile stadyum kapasitesinin %10’u oranında (450) misafir takim seyircisi için yer ayrılması kararlaştırılarak kulüplere bildirilmiştir. Ev sahibi kulüp tarafından (450) bilet tahsis edilmesine karşın müsabakayı izlemek için (1200) Bursaspor taraftarı stadyuma gelmiştir. Stadyumun misafir takım trübününün fiziki kapasitesi olan (450) seyircinin maç saati öncesinde kontrolleri yapılarak müsabakaya girişleri sağlanmıştır. Biletsiz ya da aynı seri numarasi içeren fotoğraf kartına basılmış taklit biletle stadyuma girmeye çalışan taraftarlara misafir takım trübününün dolduğu, stadyuma alınamayacakları defaten iletilmiştir. Ancak dışarda bulunan bazı taraftarların dış güvenlik bariyerini aşarak stada girme teşebbüsünde bulunmalar üzerine yaşanan arbede sırasında istenmeyen bazı olaylar meydana geldiği gözlemlemiştir. Yaşanan olayların çok yönlü olarak incelenmesi için idari tahkikata başlanılmış olup zor kullanma yetkisini aştığı değerlendirilen (1) personel görevden uzaklaştırılmıştır” denildi.
Burdur Kontrolden çıkan otomobil, refüjü aşarak karşı şeritten gelen otomobilin üzerine düştü: 2 ölü, 3 yaralı Burdur-Fethiye Karayolu’nda kontrolden çıkarak takla atan otomobilin karşı şeritten gelen başka bir otomobilin üzerine düşmesi sonucu 2 kişi hayatını kaybetti, 3 kişi ise yaralandı. Kaza saat 21.30 sıralarında Burdur-Fethiye Karayolu Kuruçay mevkiinde meydana geldi. Edinilen bilgilere göre Burdur’dan Fethiye istikametine seyir halinde olan Mehmet Peşen (18) idaresindeki 15 ACL 809 plakalı Tofaş marka otomobil, Kuruçay köyü çıkışına geldiği esnada sürücüsünün direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu kontrolden çıktı. Refüjü aşan otomobil, taklalar atarak karşı şeritten gelen Ali Ç.(33) idaresindeki 15 DF 105 plakalı Volkswagen otomobilin üzerine düştü. Kazada Tofaş sürücüsü Mehmet Peşen ve araçta yolcu olarak bulunan Emir Özer(20) araçtan fırlayarak ağır yaralanırken, diğer araç sürücüsü Ali Ç. ve eşi Fatma Ç.(31) ve çocukları Duru Ç.(7) yaralandı. O esnada yolun kenarında bulunan ve kazayı gören İsmail Dinçer hemen araçların yanına gelerek 112 Acil Çağrı Merkezi’ne haber vermesinin üzerine olay yerine çok sayıda sağlık, itfaiye, polis ve jandarma ekipleri sevk edildi. Olay yerine gelen sağlık ekiplerinin yaptığı kontrollerde Mehmet Peşen ve Emir Özer’in hayatını kaybettiği belirlenirken itfaiye ekiplerinin çalışmalarıyla araçtan çıkarılan diğer araç sürücüsü Ali Ç., Fatma Ç. ve çocukları Duru Ç. ilk müdahalelerinin ardından ambulans ile Burdur Devlet Hastanesi’ne kaldırıldı. Mehmet Peşen ve Emir Özer’in kaza haberini alıp olay yerine gelen yakınları gençlerin ölüm haberini alınca sinir krizi geçirirken, gençlerin cenazesi savcı ve olay yeri inceleme ekiplerinin çalışmalarının ardından otopsi yapılmak üzere Burdur Devlet Hastanesi Morgu’na götürüldü. Öte yandan Burdur Devlet Hastanesi’nde ilk müdahalesi yapılan ve durumu ağır olan Ali Ç. buradan Isparta Şehir Hastanesi’ne sevk edildi. "Hızla gelen arabanın sesini duydum bir baktım kafa kafaya çarpıştılar" Kaza anında yol kenarında bulunan işletmesinde temizlik yapan ve yardıma ilk koşan görgü tanığı İsmail Dinçer, “İşletmemde etrafı temizleyip Kuruçay tabelasının yanındaki bayrakların kontrolünü yaparken bir anda kavşaktan itibaren gürültülü bir ses geldi. Tahminimce saatte 150 kilometre civarı bir hızla gelen Tofaş otomobil, bir anda tam benim bulunduğum yerden 100 metre geride araç savrularak refüjü aşıp taklalar atarak karşı şeritteki arabaya çarptı. Olay yerinde ilk ben olduğum için hemen koşarak yanlarına gittim ve 112’yi aradım. İki aracın çarpıştığını, insanların savrulduğunu ölü olup olmadığını bilmediğimi ambulansın acele gelmesini istedim. Daha sonra araçların kontakları alıp stop ettim. Arabanın içinde kadın ve çocuk vardı yaralı onları çıkardım. Şoför ise sıkışmıştı ama bilinci açıktı. Görevliler gelene kadar trafik tedbirlerini aldım. İnsanlık görevi diyerek elimden geleni yapmaya çalıştım” dedi. "Aynı yerde sürekli kaza oluyor" Yıllardır kazanın olduğu bölgede işletmecilik yaptığını ve sürekli kazalara şahit olduğunu da söyleyen İsmail Dinçer, “Burada sürekli kaza oluyor Hatta bende dinlenme tesisimi kapatıp lastikçi veya oto kurtarıcı dükkanı açayım diye düşündüm. İlerdeki kavşaktan dönen araçlar yolun düz olduğunu görüp devamlı gaza basıyorlar ve burada da devamlı bu sıkıntı meydana geliyor” şeklinde konuştu. Kaza ile ilgili inceleme başlatıldı.