POLİTİKA - 28 Şubat 2019 Perşembe 13:47

Çad Cumhurbaşkanı İdris Debi’ye fahri doktora ünvanı

A
A
A
Çad Cumhurbaşkanı İdris Debi’ye fahri doktora ünvanı

Çad Cumhurbaşkanı İdris Debi’ye Karabük Üniversitesi tarafından fahri doktora ünvanı verildi.

Çad Cumhurbaşkanı İdris Debi’ye Karabük Üniversitesi tarafından fahri doktora ünvanı verildi. Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, Türkiye’nin hayallerin gerçekleştirilebileceği bir ülke olduğunu belirterek, “Tüm zorluklara ve güçlüklere rağmen dünyada ve çevremizde olup biten her türlü sıkıntılara rağmen hayallerin gerçekleştirilebileceği bir yer mutlaka vardır. O hayallerin gerçekleştirileceği yerlerden birisi Türkiye’dir” dedi.


Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın davetlisi olarak Türkiye’de bulunan Çad Cumhurbaşkanı İdris Debi’ye Karabük Üniversitesi tarafından fahri doktora ünvanı takdim edildi. Yükseköğretim Kurulu Başkanlığı Konferans Salonu’nda düzenlenen törene Çad Cumhurbaşkanı Debi’nin yanı sıra, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, Gençlik ve Spor Bakanı Mehmet Kasapoğlu, YÖK Başkanı Prof. Dr. Yekta Saraç, YÖK üyeleri, akademisyenler ve Türkiye’de eğitim gören Çadlı öğrenciler katıldı. Törende konuşan Fuat Oktay, Türkiye ve Çad arasındaki siyasi ilişkilerin 16. yüzyıla kadar gittiğini belirterek, Türkiye’nin hayallerin gerçekleştirilebileceği bir ülke olduğunu söyledi. Oktay, “Tüm zorluklara, güçlüklere ve dünyada olup biten ve çevremizde olup biten her türlü sıkıntılara rağmen hayallerin gerçekleştirilebileceği bir yer mutlaka vardır. O hayallerin gerçekleştirileceği yerlerden birisi Türkiye’dir. Çadlı kardeşlerimizin Türkiye’ye gelip hayallerinin peşinden koşuyor olmaları ama bu hayallerini de tekrar kendi ülkelerinde kuruyor olmaları, Çad’ı geliştiriyor olmaları ve Çad’ın dünya liderliği noktasında sadece ekonomik kalkınmasını değil, siyasi ve sosyal kalkınması anlamında da bu kadar iddialı bir gençlik olarak tekrar Çad’a dönüyor olmaları beni yürekten memnun etti. Bugünkü modern Çad’ın yer aldığı bölgede hüküm süren Kanem-Bornu Sultanı İdris Elevma ile Kanuni Sultan Süleyman ve III. Murat arasında karşılıklı elçiler gönderildiğini biliyoruz. Afrika’nın uyanışını ve adım adım hak ettiği seviyeye yükselmeye başlamasını en az Afrikalı kardeşlerimiz kadar umut ve heyecanla biz de takip ediyoruz. Dünyanın en büyük ekonomilerinin krizlerle boğuştuğu bir dönemde Afrika’nın kalkınması ve büyümesi kesintisiz sürüyor. Afrika’yı kader ortağı olarak görerek son yıllarda kıta ile ilişkilerimizi yeni bir anlayışla ele almaya başladık. Türkiye yalnızca ekonomik ortaklık için değil, her ihtiyaç duyulduğunda tereddüt etmeden Afrikalı kardeşlerinin yardımına koşan bir ülkedir” ifadelerini kullandı.



"Şirketlerimizin Çad’la gerçekleştirdikleri projeler göğsümüzü kabartıyor"


“Çad ve Afrika ülkeleri ile iş birliğini daha da ileriye taşımaya kararlıyız” diyen Oktay, “Türkiye olarak dostumuz Çad ile ilişkilerimizi her alanda geliştirmeye büyük önem veriyoruz. Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan ile Çad Cumhurbaşkanı Debi ve beraberindeki heyetin dün gerçekleştirdikleri görüşme, ikili ilişkilerimizin tüm yönleriyle gözden geçirilerek çeşitli alanlarda işbirliği fırsatlarının ele alınmasına imkan tanımıştır. Debi’nin ülkemize gerçekleştirdiği ziyaret sonrası ilişkilerimizin daha da güçlü bir ivme yakalayacağına inanıyorum. Ekonomik ve ticari ilişkilerimizi güçlendirmek için mevcut mekanizmaları daha verimli kullanmamız gerektiğini düşünüyor, bu anlamda imzalanan anlaşmaların yürürlüğe girmesini önemsiyorum. Bu iradeyi siyasi, ekonomik, sosyal, kültürel, her alanda somut sonuçlara dönüştürmek için hep birlikte daha fazla gayret göstermeliyiz. Cumhurbaşkanı Debi’nin gerçekleştirdiği ziyaret vesilesiyle Türk-Çad İş Konseyi Ortak Toplantısı’nın yapılması bu anlamda memnuniyet vericidir. İlkini 2015 yılında Ankara’da düzenlediğimiz Karma Ekonomik Komisyon (KEK) Toplantısı’nın ikincisini de en kısa süre içerisinde gerçekleştireceğimize inanıyorum. İnşaat sektöründen savunma sanayiine şirketlerimizin Çad’la gerçekleştirdikleri projeler göğsümüzü kabartıyor. Toplam hacme baktığımızda dün her iki cumhurbaşkanı da ifade ettiler, yaklaşık 60 milyon dolarlık bir ticaret hacmi Çad ve Türkiye arasındaki bu samimi dostluk ilişkisinin biraz önce Musa’nın çizdiği doldurma şansı yok. Çok daha ileriye götürme zorunluluğumuz var. Dün yapılan görüşmelerin temel çerçevesi de bunun altını doldurmakla ilgilidir” diye konuştu.


Çad’ın geleceğine ve insan sermayesine verilen değerden ötürü eğitimin ikili ilişkilerde öncelikli bir yere sahip olduğunu vurgulayan Oktay, konuşmasını şöyle sonlandırdı:


“Ülkemizdeki üniversitelerde öğrenim gören ve anadili gibi Türkçe konuşan yüzlerce Çadlı öğrencinin bulunmasından da büyük bir memnuniyet duyuyorum. Yaklaşık 900 Çadlı öğrenci, Türkiye’deki üniversitelerimizde lisans ve lisansüstü düzeyde eğitim görmektedir. Bu öğrencilerin 500’den fazlasının Karabük’te bulunması anlamlıdır. Karabük Üniversitemiz bu yıl 200 Çadlı öğrenciye burs imkanı sağlamıştır. Diyanet İşleri Başkanlığımız ise toplam 42 Çadlı öğrenciye burs sağlamıştır. Karabük Üniversitesine öğrenci gönderme sürecinde gösterdikleri özen ve kolaylık sebebiyle Çad Cumhurbaşkanı Debi nezdinde tüm Çadlı yetkilileri tebrik ediyorum. Önümüzdeki dönemde de Çadlı gençleri burslar ile desteklemeye devam edeceğiz. Türkiye-Çad dostluğu ile Karabük ve Encemine şehirlerinin kardeşliğini, Karabük Üniversitemiz tarafından Cumhurbaşkanı Debi’ye takdim edilen fahri doktora ünvanı taçlandıracaktır. İkili ilişkilerimizin akademik bir nişanesi olan fahri doktora ünvanı için Cumhurbaşkanı Debi’yi tebrik ediyorum.”



“En fazla öğrenci Suriye’den”


YÖK Başkanı Saraç ise, Türkiye’de eğitim almayı tercih eden uluslararası öğrencilerin çeşitli alanlarda Avrupa standartlarında eğitim olanakları bulduğuna dikkat çekerek, “Bunu alan üniversite sayımız şu anda 73’e ulaştı. Erasmus ve Erasmus Plus Programı aracılığıyla 2004 yılından bu yana 55 bini aşkın öğrenci eğitim için ülkemize geldi, 150 bin civarında öğrencimiz ise ülkemizden Avrupa Birliği üyesi ülkelere eğitimlerini bir veya iki dönem olmak üzere gittiler. Türkiye yükseköğretim sistemine yapılan devasa yatırımları böylece uluslararası arenaya da açmış bulunuyor. Türkiye’de tüm uluslararası öğrencilerin yüzde 5,7’si önlisans programlarında, yüzde 70’e yakını lisans programlarında, yüzde 17,7’si yüksek lisans programlarında ve yüzde 7’si doktora programlarında eğitim görüyor. Uluslararası öğrencilerimizin yaklaşık yüzde 25’i lisansüstü programlara kayıtlı. Hedefimiz bu oranı daha yukarılara çekmektir. Amacımız gelecek ilk 3 yılda bu rakamı yüzde 30’a çıkartmak. Ülkemizde 180 farklı ülkeden uluslararası öğrencimiz bulunuyor. En fazla öğrenci Suriye’den gelirken, bunu sırasıyla Azerbaycan, Türkmenistan, İran, Afganistan takip ediyor” dedi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kocaeli Milli savunmada 6 milyar dolarlık ihracat başarısı Kocaeli’nin Dilovası ilçesinde milli savunma projelerine kritik katkılar sağlayan Altınay Savunma Teknolojileri, hassas üretim altyapısı ve yerlilik oranıyla dikkat çekiyor. 6 milyar doları aşan ihracatıyla savunma sanayisinde Türkiye’yi temsil eden üretim üssü, Orta Doğu’dan Güney Amerika’ya uzanan geniş bir coğrafyaya teknoloji ihraç ediyor. Altay Tankı, KAAN savaş uçağı ve MİLGEM gibi önemli milli projelerin kritik alt sistemlerini geliştiren Altınay Savunma Teknolojileri, 6 milyar doları aşan ihracatıyla Türkiye’nin savunma sanayisinde önemli rol üstleniyor. Orta Doğu’dan Güney Amerika’ya uzanan geniş bir coğrafyaya teknoloji ihraç eden firma, yerlilik oranını artırma hedefiyle dikkat çekiyor. "Milli platformlarımızda kullanılan birçok kritik alt sistemin geliştirici sistemi ve üreticisi durumundayız" Altınay Savunma Teknolojileri Genel Müdürü Burak Mercan, "Biz Altınay Savunma Grubu olarak ülkemizin ihtiyaç duyduğu kritik ürün ve teknolojileri yine bu ülke insanının azmi ve gayretiyle geliştirmek üzere bir yola çıktık. Bu yola çıktığımızdan bugüne 20 seneye yakın bir zaman geçti. Bu süre içerisinde milli muhalif uçak KAAN, Altay Tankı, MİLGEM, Çelik Kubbe, HÜRJET, GÖKBEY gibi hava platformları başta olmak üzere milli platformlarımızda kullanılan birçok kritik alt sistemin geliştirici sistemi ve üreticisi durumundayız. Buna ilave olarak Türk Silahlı Kuvvetleri’nin envanterinde yer alan çeşitli kara hava ve deniz unsurlarının da modernizasyonu için gerekli teknolojileri, ürünleri bu çatı altında geliştiriyoruz" dedi. "Türk ihracatına katkıda bulunuyoruz" Mercan, firmanın ihraca olan katkısına da değinerek, "Altınay Savunma Teknolojileri’nin Türk ihracatına katkısı kısıtlı gibi gözükse de aslında çok büyük bir yükü çekiyor diyebiliriz. Her şeyden önce iş yaptığımız ana yüklenicilerimizin ihracat faaliyetlerindeki büyük bir ihtiyacı Altınay Savunma Teknolojileri olarak karşılıyoruz. Dolayısıyla dolaylı ihracat olarak ciddi katkı yapıyoruz. Bunun dışında iştirak şirketlerimiz vesilesiyle özellikle hava platformlarının kritik alt sistemlerinin ihracatında mühendislik çalışmaları açısından ve üretim çalışmaları açısından ayrıca insansız hava araçlarının bir sistem olarak komple geliştirilmesi, üretilmesi ve ihracatı gibi konularda doğrudan Türk ihracatına katkıda bulunuyoruz" diye konuştu. "İhracatımız 6 milyar dolar sınırını geçti" İhracat rakamlarının geçtiğimiz yıl aralık ayına göre yüzde 20 arttığını ifade eden Burak Mercan, sözlerini şöyle sürdürdü: "İhracat rakamlarımız geçtiğimiz yıla göre aralık ayı itibariyle yaklaşık yüzde 20 artmış durumda, 6 milyar dolar sınırını geçti. Biz özellikle önümüzdeki sene, üretim merkezimizde ortaya koyacağımız ilave faaliyetlerle doğrudan ihracata olan katkımızı ve ana yüklenicilerimiz üzerinden dolaylı olarak ortaya koyacağımız ihracat rakamlarımızı artırmaya gayret ediyoruz. Bununla ilgili de birçok plan ve aksiyon içerisindeyiz. Orta Doğu bölgesi, Uzak Doğu Asya yani Malezya, Endonezya bölgesi, Güney Amerika ve Türkiye Cumhuriyetleri bizim ihracat potansiyelimizdeki ana müşteri gruplarını oluşturuyor. Yani buralarda yer alan ülkelerin çoğuyla şu anda hali hazırda çeşitli platformlarımızın, kabiliyetlerimizin gerek mühendislik gerek ürün anlamında ihracatıyla ilgili pek çok görüşme yapıyoruz" ifadelerini kullandı. "Yerlilik oranımız yüzde 70 seviyelerinde" Ürünlerin çoğunu Dilovası’ndaki merkezlerinde ürettiklerini söyleyen Mercan, "Platformlarımızdaki yerlilik oranımız Türk savunma sanayinin beklentileriyle de uyumlu, şu anda yüzde 70 seviyelerinde ve yıllara sari artarak devam ediyor. Tabii ki bu artış geçtiğimiz yıllara göre çok büyük bir hızla gerçekleşmiyor artık. Çünkü işin ihracat tarafının da denkleme girmesiyle ihracatımızı arttırmaya yönelik uluslararası iş birlikleri söz konusu oluyor. Bu kapsamda da çeşitli stratejiler altında Savunma Sanayi Başkanlığımızla ve yine Türk savunma sanayiye hizmet eden diğer kıymetli şirketlerimizle birlikte yol almaya devam ediyoruz" dedi. "Merkezimizde çok hassas talaşlı-talaşsız imalat yapılıyor" Altınay Savunma Teknolojileri’nin üretim tesislerindeki faaliyetleri anlatan Mercan, "Üretim teknolojileri merkezimiz aslında çok hassas talaşlı-talaşsız imalat yapacak üretim teknolojilerinden elektronik kart üretimlerine, elektromekanik montaj faaliyetlerinden test ve entegrasyon faaliyetlerine kadar birçok çalışma yürütüyor" şeklinde konuştu.
İstanbul Beylikdüzü’nde ‘First Team Challenge’ın ilk Türkiye Şampiyonası yapıldı Beylikdüzü’nde bu yıl "into the deep" (okyanus) temasıyla gerçekleştirilen uluslararası robot yarışması First Team Challenge’ın (FTC) elemelerinin ardından finalleri yapıldı. Beylikdüzü Belediyesi’nin iş birliğiyle gerçekleştirilen turnuvanın açılış konuşmasını yapan Belediye Başkanı Mehmet Murat Çalık, "Bu güzel şampiyonaya ev sahipliği yapmaktan onur duyuyoruz" dedi. FTC Türkiye Şampiyonası, Beylikdüzü Öğretmen Fedai Altun Kapalı Spor Salonu’nda gerçekleştirildi. Her biri ortaokul düzeyinde 15’er yarışmacıdan oluşan 16 takımın yarıştığı turnuvada birincilikleri TAKEV Ortaokulu’nun Robotakev takımı, ALKEV (Alman Liseliler Kültür Eğitim Vakfı) Özel Okulları’nın Junior AG Robotik takımı ve ODTÜ Koleji’nin Cartesian takımı elde ettiler. İpi göğüsleyenler ülkemizi 25 Nisan’da ABD’de düzenlenecek olan Dünya Şampiyonası’nda temsil edecekler. Geleceğin mühendisleri hünerlerini sergilediler Beylikdüzü Belediyesi ile Fikret Yüksel Vakfı’nın iş birliğiyle düzenlenen, aralarında Darüşşafaka Lisesi’nin de bulunduğu okulların ve çeşitli topluluk takımlarının katıldığı şampiyonada, geleceğin mühendisleri tasarladıkları robotlarla hünerlerini sergilediler. Açılış töreninde konuşan Beylikdüzü Belediye Başkanı Mehmet Murat Çalık "Evlatlarımıza başarılar diliyorum. Bu organizasyonu düzenleyen ve emeği geçen herkese teşekkür ediyorum. Çağımızın geldiği noktayı bizler de inşallah evlatlarımızla birlikte yakalayacağız. Bundan hiç şüphe duymuyorum. Yarışmada 16 takım mücadele ediyor ve her birine başarılar diliyorum. Bu güzel etkinliğe ev sahipliği yapmaktan da onur duyuyoruz" dedi. Başkan Çalık, konuşmasının ardından pit alanlarını dolaşarak gençlerin geliştirdiği robotları inceledi. Etkinlik ödül töreni, kemençe ve dans şovuyla son buldu.
Ankara Müsilaj Bilim Kurulu 25 Aralık’ta Ankara’da toplanacak Marmara Denizi Eylem Planı kapsamında oluşturulan Müsilaj Bilim ve Teknik Kurulu, 25 Aralık’ta Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Yardımcısı Fatma Varank başkanlığında toplanacak. Marmara Denizi’nde 2021 yılında ortaya çıkan müsilaj sonrası, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’nca 22 maddelik “Marmara Denizi Eylem Planı” ve “2021-2024 Marmara Denizi Bütünleşik Stratejik Planı” hazırlandı. Bu kapsamda Marmara Bölgesi’ndeki kirliğinin azaltılması ve izleme çalışmalarının yürütülmesi amacıyla Müsilaj Bilim ve Teknik Kurulu oluşturuldu. Marmara Denizi Eylem Planı kapsamında oluşturulan Müsilaj Bilim ve Teknik Kurulu, 25 Aralık Çarşamba günü Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Yardımcısı Fatma Varank başkanlığında toplanacak. Toplantıya 13 üniversiteden akademisyenler katılacak. Müsilaj ihbarları değerlendirilecek Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, son dönemde Marmara Denizi’nde müsilaj oluşumuna ilişkin ihbarlar üzerine tekrar harekete geçti. Marmara Denizi’nde benzer çevresel sorunların tekrar yaşanma ihtimali göz önünde bulundurularak, güncel durum değerlendirmesi, atılacak adımların planlanması amacıyla Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığının ilgili birimleri, Müsilaj Bilim ve Teknik Kurulu ile konuya ilişkin çalışma yapan akademisyenler toplanacak. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Yardımcısı Fatma Varank başkanlığındaki istişare toplantısı 25 Aralık’ta Ankara’da gerçekleştirilecek. 13 üniversiteden akademisyen bulunuyor Toplantıya, Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu (TÜBİTAK) Başkanı’nın yanı sıra Marmara Araştırma Merkezi başkanlıklarının yetkilileri, Bursa Teknik Üniversitesi, Bursa Uludağ Üniversitesi, İstanbul Teknik Üniversitesi, Gebze Teknik Üniversitesi, İstanbul Üniversitesi, Boğaziçi Üniversitesi, Orta Doğu Teknik Üniversitesi, Piri Reis Üniversitesi, Yıldız Teknik Üniversitesi, Bandırma Onyedi Eylül Üniversitesi, İstanbul Üniversitesi-Cerrahpaşa, Kocaeli üniversitelerinden bilim kurulu üyeleri ile konuya ilişkin çalışmaları olan akademisyenler katılacak. Önce yerel yönetimlerle toplantı yapılacak Bu yıl 27 Haziran’da İstanbul’da toplanan Müsilaj Bilim Kurulu’nda atık su arıtma tesislerinin ileri biyolojik atık su arıtma tesislerine dönüştürülmesi konusunda karara varılmıştı. Ardından İstanbul Büyükşehir Belediyesi ile 14 Ağustos’ta bir toplantı daha yapılmıştı. Müsilaj Bilim Kurulu toplantısı öncesi Marmara Denizi Havzası’nda bulunan diğer illerdeki yerel yönetimlerle de 23 Aralık Pazartesi günü Bakanlık binasında toplantı gerçekleştirilecek. Marmara’da 4 yılda 38 bin 545 denetim yapıldı, 268 tesis kapatıldı 2021 yılından bugüne Marmara Denizinde yaşanan müsilaj nedeni ile Marmara Denizi’ne kıyısı olan Kocaeli, İstanbul, Yalova, Tekirdağ, Bursa, Balıkesir, Çanakkale İllerinde gerçekleştirilen 38 bin 545 çevre denetiminde çevre mevzuatına aykırı hareket eden bin 998 tesis ve 749 deniz aracına toplamda 1 milyar 227 milyon 363 bin 368 TL ceza uygulandı. 268 tesis de faaliyetten menedildi. 2024’te 11 bin 314 denetim gerçekleştirildi Marmara Havzası’nda bu yıl içerisinde 11 bin 314 denetim yapıldı. 727 tesise 318 milyon 715 bin TL idari ceza uygulandı. 88 tesisin faaliyeti durduruldu.