GÜNDEM - 16 Aralık 2024 Pazartesi 14:32

79 yaşındaki hastanın aort kapağı ameliyatsız değiştirildi

A
A
A
79 yaşındaki hastanın aort kapağı ameliyatsız değiştirildi

Adıyaman Eğitim ve Araştırma Hastanesi’nde 79 yaşındaki yaşlı hastanın aort kapağı, ameliyatsız yöntemle kasıktan girilerek değiştirildi.


Nefes darlığı ve yürüyememe şikayetleri artan Hacer Koyun (79) durumu ağırlaşınca Adıyaman Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne başvurdu. Kardiyoloji Kliniği Şefi Prof. Dr. Arif Süner ve ekibi tarafından yapılan tetkiklerin ardından yaşlı hastanın aort kapağında daralma olduğu tespit edildi.


Aort kapağı değiştirilmesi kararı veren Prof. Dr. Arif Süner, Hacer Koyun için yaş itibariyle ameliyat olmayacağını fakat alternatif olarak bölgede sayılı sağlık tesislerinde nadir yapılan ameliyatsız kasıktan girilerek değiştirilen TAVI (Transcatheter Aortic Valve Implantation) operasyonu planlandı.


Prof. Dr. Arif Süner ve ekibi tarafından yaklaşık 1.5 saat süren operasyon ile aort kapağı ameliyatsız yöntemle değişimi yapılan hasta Hacer Koyun sağlığına kavuştu. Serviste Hacer Koyun’u ziyaret ederek, gerçekleştirilen operasyon hakkında bilgi veren Prof. Dr. Arif Süner, ameliyatsız aort kapağı değiştirme operasyonunu yaklaşık 5 yıldır yaptıklarını ve 150’ye yakın hastaya uyguladıklarını belirtti.


Operasyonla Aort kapağının değişmesiyle serviste gözlem altında tutulan hasta Hacer Koyun, 2 günlük gözlemin ardından taburcu edildi.



79 yaşındaki hastanın aort kapağı ameliyatsız değiştirildi

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Mevlüt Çavuşoğlu: “Suriye’yi bölmek için herkesin hamlesini Türkiye boşa çıkarmıştır” TBMM NATO Parlamenter Asamblesi Türk Delegasyonu Başkanı ve eski Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, “Terör ve göç konusunda biz de çok ciddi sorunlarla karşı karşıya kaldık ama bölgede mevcudiyet gösteren yabancı ve yerel devlet ve devlet dışı pek çok aktörün, Suriye üzerinde ABD, Rusya, İran ve İsrail gibi ülkelerin rekabeti de bölgedeki güvenlik tehdidini daha da artırmıştır” dedi. TBMM NATO Parlamenter Asamblesi Türk Delegasyonu Başkanı Mevlüt Çavuşoğlu, Ankara Hacı Bayram Veli Üniversitesi Kariyer Yönetimi Uygulama ve Araştırma Merkezi’nce düzenlenen “Uluslararası İlişkilerde Güncel Gelişmeler” başlıklı programa katıldı. Burada konuşan Çavuşoğlu, Suriye’nin 2011’den bu yana hem Türkiye için hem de bölge için tehdit ve istikrarsızlık unsuru olduğunu kaydetti. Terör ve göç konusunda Türkiye’nin çok ciddi sorunlarla karşı karşıya kaldığını belirten Çavuşoğlu, “Bölgede mevcudiyet gösteren yabancı ve yerel devlet ve devlet dışı pek çok aktörün Suriye üzerinde ABD, Rusya, İran ve İsrail gibi ülkelerin rekabeti de bölgedeki güvenlik tehdidini daha da artırmıştır” dedi. Çavuşoğlu, Türkiye’nin en başından beri Suriye’nin toprak bütünlüğünü ve egemenliğini savunduğunu söyleyerek, şunları kaydetti: “Suriye’yi bölmek için terör örgütleri dahil herkesin hamlesini ve çalışmasını Türkiye bugüne kadar Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde boşa çıkarmıştır. Özellikle de Suriye sorununun, Suriye halkının meşru talepleri çerçevesinde çözülmesi gerektiğini Türkiye hep vurgulamıştır. Şu anda geldiğimiz noktada Suriye’de geniş çaplı çatışmaların başlaması ve muhalefetin başta Şam ve Halep olmak üzere önemli bölgeleri ve şehirleri ele geçirmesiyle birlikte hızlı ilerleyişinin ve zalim Esad rejiminin yıkılmasının 10 gün gibi kısa bir süre içerisinde yıkılmasının nedeni bu ülkenin 2011’den bu yana birbirine girmiş sorunlarının çözülememesidir.” “Türkiye olarak biz risklerin ortadan kaldırılması için çaba sarf ediyoruz” Suriye’nin geleceğini Suriye halkının şekillendirmesi gerektiğini ifade eden Çavuşoğlu, bu anlamda da Suriye halkının desteklenmesi gerektiğini söyledi. Çavuşoğlu, uluslararası toplumun Suriye halkına destek vermesi gerektiğini belirterek, “Esad rejiminin sona ermesi önemli bir fırsat. Bundan da büyük bir memnuniyet duyduk ama risklerin tamamen ortadan kalktığını da söyleyemeyiz. Hatta ilave riskler de oluşturma potansiyeline sahip bir ülkeden bahsediyoruz. Dolayısıyla Türkiye olarak biz risklerin ortadan kaldırılması için çaba sarf ediyoruz” diye konuştu. Geçiş sürecinin sükunet ve güven içinde tamamlanması için tüm uluslararası, bölgesel ve küresel aktörlere de yapıcı, ılımlı tutum sergilemesi konusunda gerek Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın gerekse Dışişleri Bakanı Hakan Fidan ve ilgili kişilerin bu önerilerde bulunduklarını ifade eden Çavuşoğlu, “Türkiye olarak biz nasıl bir Suriye istiyoruz? Yeni kurulacak iradenin hiç kimseyi dışlamaması gerekiyor. Kökeni, etnik kökeni, dini inancı ne olursa olsun herkesin dahil edilmesi gerekir. Ülkenin birliği ve bütünlüğü de bu şekilde temin edilir diye düşünüyoruz. Yine ülkenin birliğinin ve toprak bütünlüğünün korunması bizim için de hayati derecede önemlidir” dedi.