YEREL HABERLER - 03 Nisan 2012 Salı 15:19

`ÇOCUОUMLA OKULDAYIM PROJESİ` SON HIZLA DEVAM EDİYOR

A
A
A
`ÇOCUОUMLA OKULDAYIM PROJESİ` SON HIZLA DEVAM EDİYOR

Adıyaman İl Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından yürütülen `Çocuğumla Okuldayım Projesi` kapsamında rehber öğretmeni bulunmayan köy okullarına giden rehber öğretmenler velileri bilgilendirdi.
Öğrencinin okul başarısında ailenin rollünün önemli olduğunu belirten İMKB İlköğretim Okulu Rehber Öğretmeni Aziz Güven, "Çocuğun akademik başarısının yanında sosyal, duygusal ve kişilik gelişimi konusunda da hem ailenin hem de okulun etkisi çok. Çocuğun okul başarısının arttırılmasında hem aileye hem okula hem de bireye bağlı birçok faktör bulunmaktadır. Okul başarısının düşmesinde Aileye bağlı sebepler arasında ailenin çocuğun yetenekleri üzerinde performans beklemesi, aile içi iletişimsizlik ve
geçimsizliğin çocuğa yansıtılması zamanı kullanma konusunda, anne babanın çocuğa olumlu model olmaması gibi birçok önemli faktör çocuğun başarısını etkilemektedir. Bireysel sebepler arasında çocuğun bazı derslere karşı aşırı ön yargılı olması bir hedef ya da amaç doğrultusunda çalışmaması gelişimini tamamlamadan okula başlaması, görme ve işitme gibi fiziksel rahatsızlıklarının olması öğrenciler olumsuz yönden etkiler. Ailenin çocuğa sevgi ile yaklaşması takdir etmesi başarılar sonucunda ödüllendirmesi,
teşvik etmesi ve uygun çalışma ortamının çocuk için hazırlanması, çocuğun ders çalışmasının takip edilmesi, okul ile iş birliği yapılması çocuğun başarısını olumlu yönde etkilemektedir" dedi.
Daha sonra konuşan Emniyet İlköğretim Okulu Rehber Öğretmeni Zeynel Yiğit ise, "Anne ve baba tutumu genel olarak ailenin çocuğa karşı olan yaklaşım tarzını ifade etmektedir. Aile tutumları olarak otoriter, ilgisiz kayıtsız, aşırı koruyucu, tutarsız, mükemmeliyetçi ve demokratik hoşgörülü tutumlar öğrencinin gelişimini bir bütün olarak etkilemektedir. Otoriter tutumda her kurala uyma zorunluluğu vardır ve bu kurallar anne ve baba tarafından konularak çocuk sürekli gözetim altında tutulur. Aşırı bir baskı
söz konusudur ve bunun sonucunda çocukta pasiflik, çekingenlik ve korkaklık oluşmaktadır ve aynı zamanda bireyin kendine olan öz güveni gelişmemektedir. İlgisiz tutumda alile aşırı rahattır çocuğa olumlu model olamazlar ve çocuk başka modeller arar bunun sonucunda çocukta olumsuz alışkanlıklar gelişmektedir. Aşırı koruyucu tutumda ise, her şey çocuk yerine yapılmaya çalışılır bu da çocuğun anne ve babasına bağımlı olmasına neden olmaktadır. Demokratik tutumda ise, evde herkes söz sahibi olduğu için kurallar
herkes tarafından konulur ve bunlara uyulur. Buda çocuğun öz güvenin gelişmesinde kendisini daha rahat ifade etmesine, olumlu arkadaşlıklar geliştirmesine ve kendi ayakları üzerinde durmasını sağlamaktadır. Toplum olarak çeşitli tutumlar sergileye biliriz ancak, asıl önemli olan demokratik ve hoşgörülü tutumu benimseyip çocuklarımızı buna göre yetiştirmeye çalışmaktır" dedi.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kütahya "Karizmatik liderler, belirsizlik ve değişim dönemlerinde etkili bir rol oynar" Kütahya Dumlupınar Üniversitesi (DPÜ) İletişim Topluluğu tarafından düzenlenen “İletişim Zirvesi”nde konuşan Doktor Öğretim Üyesi Amine Tuğ Kızıltoprak, karizmatik liderlerin belirsizlik ve değişim dönemlerinde etkili bir rol oynadığını belirtti. Doktor Öğretim Üyesi Amine Tuğ Kızıltoprak, İletişim Zirvesi’nda etkili iletişim ve karizmatik liderliğin temel unsurlarına değindi. Net ve ilham verici mesajlar vermenin, duygusal tonu doğru bir şekilde ayarlamanın, dinleme becerisi geliştirmenin ve empati yeteneği sergilemenin liderlikteki önemine dikkat çeken Kızıltoprak, ayrıca karizmatik liderlerin insanları motive ederek ortak değerler oluşturma ve güven inşası konularında kritik bir rol oynadığını vurguladı. Değişim ve yenilik konularını da ele alan Kızıltoprak, karizmatik liderliğin vizyoner yaklaşımla bireyleri ve organizasyonları dönüşüme yönlendirdiğini belirtti. Kızıltoprak, bu liderlik tarzının değişimi yönetme, yenilikçiliği teşvik etme ve risk alma konularında son derece etkili olduğunu ifade etti. “Karizmatik liderlik; oluşturucu düşünmeyi teşvik etmek, ilham vermek, kaynakları yönlendirmek ve esneklik sağlamak gibi yetkinlikler gerektirir” diyen Kızıltoprak, bu liderlerin yalnızca değişimi yönetmekle kalmadığını, aynı zamanda yenilikçi fikirlerin hayata geçirilmesine öncülük ederek organizasyonları ileri taşıdığını söyledi. Tarihten günümüze karizmatik liderler Karizmatik liderliğin tarih boyunca bireyleri, toplulukları ve hatta ülkeleri ileri taşıma gücüne sahip olduğunu vurgulayan Kızıltoprak, konuşmasında Mustafa Kemal Atatürk, Recep Tayyip Erdoğan, Winston Churchill ve Franklin D. Roosevelt gibi liderlerden örnekler verdi. Kızıltoprak, bu liderlerin kriz anlarında toplumları yönlendirme, vizyon belirleme ve değişim süreçlerini yönetme konularındaki başarılarına dikkat çekti. Karizmatik liderliğin belirsizlik ve değişim dönemlerinde öneminin daha da arttığını ifade eden Kızıltoprak, siyasetten eğitime kadar birçok alanda geleceğin liderlerinin toplumsal refahı artırmada oynayacağı kritik role değindi. Amine Tuğ Kızıltoprak, “Karizmatik liderler, sürdürülebilir başarı ve kalıcı etki bırakarak hem bireylerin hem de organizasyonların geleceğe güvenle bakmasını sağlıyor” dedi.