SAĞLIK - 04 Aralık 2024 Çarşamba 11:13

İç Hastalıkları ve Nefroloji Uzmanı Prof. Dr. Paydaş: “Kronik böbrek hastalıkları dünyada ölüm nedenleri arasında 10. sırada”

A
A
A
İç Hastalıkları ve Nefroloji Uzmanı Prof. Dr. Paydaş: “Kronik böbrek hastalıkları dünyada ölüm nedenleri arasında 10. sırada”

Nefroloji Uzmanı Prof. Dr. Saime Paydaş, Türkiye’de kalıtsal böbrek hastalıklarının (KBH) çok iyi bilinmediği ve geç fark edildiğine dikkat çekerek, “Çocuklardaki KBH vakalarının yaklaşık yüzde 30 ila 50’sinin, yetişkin vakalarının ise yaklaşık yüzde 10 ila 20’sinin nedenin genetik böbrek hastalıkları olabileceği tahmin ediliyor” dedi.


Acıbadem Adana Hastanesi İç Hastalıkları ve Nefroloji Uzmanı Prof. Dr. Saime Paydaş sağlıklı bir böbreğin, metabolizmadaki fazla sıvı ve toksinleri attığını, ancak böbrek hastalarında bu işlevlerin bozulduğunu, hem kandaki toksinlerin birikmesi hem de sıvı dengesizliği nedeniyle kan basıncının yükselerek vücudun dengesini bozabileceğini dile getirdi. Türkiye nüfusunun yüzde 10’unu etkileyen kronik böbrek hastalıkları (KBH) hakkında bilgi veren Prof. Dr. Paydaş, KBH’nın, böbrek işlevlerinin zamanla azalması şeklinde ilerlediğini ve ileri evrelerde böbrek yetmezliğine dönüşebileceğini; tedavi edilememesi durumunda ise diyaliz veya böbrek nakli gerekebileceğini ifade etti.


Kronik böbrek hastalıklarının dünyada ölüm nedenleri arasında 10. sırada yer aldığını hatırlatan Prof. Dr. Paydaş, “Kronik böbrek hastalıklarının başlıca nedenlerinden biri kalıtsal böbrek hastalıklarıdır. Genetik hastalık; bireyin DNA’sındaki kalıtsal veya doğuştan gelen genetik değişiklikler sonucu ortaya çıkan sağlık sorunlarını ifade eder. Dünyada genetik böbrek hastalıklarının; çocuklardaki KBH vakalarının yaklaşık yüzde 30 ila 50’sinin, yetişkin vakalarının ise yaklaşık yüzde 10 ila 20’sinin nedeni olabileceği tahmin edilmektedir” dedi.


“Dünya çapındaki en yaygın genetik böbrek hastalığı”


KBH’lı yetişkinlerdeki genetik böbrek hastalıklarının başlıca nedeninin kistik böbrek hastalıkları olduğunu ve bu hastaların böbreğinde çok sayıda kist bulunduğunu aktaran Prof. Dr. Paydaş, “Bu gruptaki ‘otozomal dominant polikistik böbrek hastalığı’ dünya çapında en yaygın genetik böbrek hastalığı olup böbrek yetmezliği olan tüm hastaların yüzde 4 ila 8’inde görülür. Bu hastalarda sıklıkla hipertansiyon, hematüri, ağrı, baş ağrısı, taş, karında şişkinlik, beyin kanaması, böbrek fonksiyonlarında azalma gözlemlenir. ‘Otozomal resesif polikistik böbrek hastalığı’ ise esas olarak çocukluk çağı kistik böbrek hastalığıdır, nadiren erişkinlerde görülebilir” dedi. Ayrıca ‘Nefronofitiziz’ türünün ise böbrek fonksiyonlarında ilerleyici bozukluklarla ortaya çıktığını anlattı.


“Sağlıklı kişilerin çocuklarında kalıtsal böbrek hastası olabilir”


Genetik geçişlere bakıldığında anne babasında böbrek hastalığı bulgusu görülmeyen çocukların bazı hastalıkları kendi çocuklarına taşıyabileceğini belirten Paydaş, “KBH’nın ‘monogenik’ yani hastalığa yol açan tek genin nedeninin belirlenmesiyle, hedefe yönelik tedavilerle olumlu sonuçlar alınabilir. Genetik testler ile hastalığın ilerlemesini yavaşlatmak; hastalığın seyri hakkında hasta ve aileyi bilgilendirmek; böbrek dışı belirtilerin değerlendirilmesini sağlamak; böbrek naklinden sonra hastalığın tekrarlama riskini öngörmek ve hastanın risk altındaki akrabalarının taranması, üreme kararları ve canlı vericilerin taranması konusunda bilgi sağlayabilir” diye konuştu.


“Erken evrede hastalığın ilerlemesi yavaşlatılır”


Böbrek hastalıklarında tedavi planlarının, hastalığın türü ve evresine bağlı olarak değiştiğini belirten Prof. Dr. Paydaş, erken evredeki vakalarda hastalığın ilerlemesini yavaşlatmak için ilaç tedavisi, kan basıncı ve kan şekerini kontrol altına alma önlemlerinin uygulandığını ifade etti. Diyet düzeninin de böbrek sağlığına katkısından bahseden Prof. Dr. Paydaş, hekim önerisine göre sodyum, potasyum ve protein alımı sınırlandırılabileceğini; ileri evrelerde ise diyaliz veya böbrek nakli gibi seçeneklerin gündeme gelebileceğini söyledi. Böbreklerin işlevini yerine getirmek için diyaliz tercih edilebileceğini; kalıcı bir tedavi için ise böbrek nakli gerekebileceğini sözlerine ekledi.


“Genetik araştırmalar giderek artıyor”


Prof. Dr. Paydaş, ailede böbrek hastalığı, diyaliz ve böbrek nakli öyküsü; böbrek hastalığı olan kişiyle kan bağı olması; kalpte, gözde, sinir sisteminde tutulum belirtileri, işitme kaybı, gut gibi böbrek dışı tespitlerin olması; hastanın görünümünde bozukluk olması; 50 yaşından erken gelişen KBH; kistik böbrek hastalığı nedeni bilinmeyen KBH gibi durumların varlığı halinde hastalara genetik test uygulanabileceğini anlattı. Risk grubundaki kişilerin çocuk sahibi olmadan önce genetik bilgi sahibi olması ve titizlikle takip edilmesinin hem hastalıkların görülme sıklığının hem de böbrek yetmezliği gelişmesinin azalmasını sağlayacağını dile getirdi.


Kronik böbrek hastalığıyla ilgili genetik araştırmaların giderek arttığını vurgulayan Paydaş, “Genetik testi negatif hastalar aralıklı olarak yeni risk genleri için tekrar değerlendirilmelidir. Genetik testlerin iyileştirilmesi ve yeni varyantların tespit edilmesi ile genetik hastalık doğrulanabilir. Genlerle ilgili yeni tedavilerin gen özelliği bilinen hastaya uygulanması mümkün olacaktır” dedi.


Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Muş Muş Spor Kulübü, Kuşadasıspor maçına hazırlıklarına başladı Ziraat Türkiye Kupası 4. Turu’nda Iğdır FK’yı 3-2 mağlup ederek bir üst tura çıkan Muş Spor Kulübü, TFF 3. Lig’in 14. haftasında Kuşadasıspor ile oynayacağı maçın hazırlıklarına başladı. TFF 3. Lig ve Ziraat Türkiye Kupası’nda aldığı sonuçlarla yoluna emin adımlarla devam eden Muş Spor Kulübü, bu hafta sonu oynayacağı Kuşadasıspor maçı hazırlıklarına Teknik Direktör Fatih Çardak yönetimde başladı. 1071 Alparslan Spor Kompleksinde bulunan antrenman sahasında çalışmalarını sürdüren sarı-beyazlı takımda teknik heyet ve futbolcuların moralinin iyi olduğu görüldü. Sarı-beyazlı takımın başarılı orta saha oyuncusu Akın Akman ve forvet Noyan Öz, sakatlıkları nedeniyle takımdan ayrı çalıştı. Muş Spor Kulübünün Ziraat Türkiye Kupası’nda Iğdır FK’yı 3-2 mağlup ettiği maçta 2 asist yapan başarılı sağbek Yusuf Yıldırım, ligde kalan 3 maçı kazanarak ilk devreyi en iyi yerde kapatmak istediklerini belirterek, “Dün Ziraat Türkiye Kupası maçında Iğdır FK karşısında çok güzel bir galibiyet aldık. Güzel bir oyun güzel bir sonuç oldu. Bugün de Kuşadası maçı hazırlıklarına başladık. İnşallah dün kupa maçında oynadığımız güzel oyunu lig maçlarında da oynamaya devam edeceğiz. Kupada gelecek olan rakiplerimiz için de iyi bir oyun sergilemek için elimizden geleni yapacağız. Kupada ilerleyebileceğimiz kadar ilerleyeceğiz. Ligin ilk devresinde kalan son 3 maçımızı da almayı hedefliyoruz. Çünkü lig bizim için çok önemli. Sezon başından beri sağbek bölgesinde oynadım. Son iki maçta önde oynuyorum. Yani iyi bir performans verdiğimi düşünüyorum. Taraftarlarımıza şunu söylemek istiyorum. Hava soğuk diye gelmemezlik yapmasınlar her maçımıza bekliyoruz. Çünkü onların desteği bizler için çok önemli. Onlar arkamızda varken bizlere ayrı bir güç katıyorlar. Her zaman gelsinler bize destek çıksınlar çünkü bu takım her şeyin üstesinden geliyor” şeklinde konuştu. Iğdır FK karşısında Ziraat Türkiye Kupası 4. Turu’nun en güzel gollerinden birine imza atan Cem Çelik, oynanan güzel oyunun meyvelerini toplamaya başladıklarını ifade ederek, “Öncelikle Iğdır FK maçından güzel bir sonuçla ayrıldığımız için çok mutluyuz. Takım olarak şu anda çok iyi bir enerji yakaladık. Haftalardır iyi bir performans ortaya koyuyoruz ve bunun meyvelerini yavaş yavaş toplamaya başladık. İnşallah, Kuşadasıspor maçıyla bu çıkışımızı sürdüreceğiz. Her hafta daha iyiye gidiyoruz. Takım olarak yükselen performansımız, bireysel performanslara da olumlu yansıyor. Hocamızın katkıları ve dokunuşlarıyla herkesin performansı artmaya başladı. Taraftarımızın desteğiyle birlikte güzel günler bizi bekliyor. Devre arasına kadar önümüzde dört maç var. Bu süreçte dörtte dört yaparak devre arasına moralli bir şekilde girmeyi hedefliyoruz. İnşallah hep birlikte bunu başaracağız” dedi.