SAĞLIK - 01 Eylül 2024 Pazar 09:40

Sahte bal hem sağlığı hem de sektörü olumsuz etkiliyor

A
A
A
Sahte bal hem sağlığı hem de sektörü olumsuz etkiliyor

Ordu’nun Kumru ilçesinden Yozgat’ta gelen gezgin arıcı Selim Alpaydın, marketlerde bal adı altında ucuza satılan ürünlerin insan sağlığını tehlikeye düşürdüğü gibi arıcılık sektörünü de olumsuz etkilediğini söyledi.


Gezgin arıcıların en çok tercih ettiği iller arasında yer alan Yozgat, birçok arıcıya ev sahipliği yapıyor. Yüzlere endemik bitki türü ve zengin çiçek florasına sahip Bozok Yaylası’nda gezginci arıcılar, kaliteli bal üretebilmek için mesai harcıyor. Özellikle Ordu ve Samsun gibi Karadeniz illerinden Yozgat’a gelen gezgin arıcılar, bal sağımını tamamlayıp emeklerinin karşılığını alabilmek adına çaba gösteriyor. Ancak tonlarca organik bal üreten gezgin arıcılar, son günlerde merdiven altında üretilen sahte ballar nedeniyle ürünlerini pazarlamada sıkıntı yaşıyor. Ucuz olduğu için tercih edilen ancak insan sağlığına faydası olmadığı gibi zararı da dokunan sahte ballar, arıcıların emeklerinin de boşa gitmesine neden oluyor. Yozgat’ta üretim yapan gezgin arıcılar da bu durumun arıcılık sektörünü bitirdiğini ifade ederek gelecek yıl bal üretimi yapamayacaklarını ifade ediyor.



“Organik balın değerini bilen yok”


Yozgat’a Ordu’nun Kumru ilçesinden gelen ve yaklaşık 40 yıldır Bozok Yaylası’nda organik bal üreten 57 yaşındaki Selim Alpaydın, piyasada üretilen ucuz ve sahte ballarla insan sağlığının tehlikeye atıldığını iddia etti. Alpaydın, “Ben Orduluyum, 35-40 yıldır gezginci arıcılık yapmaktayım. Maalesef gezginci arıcılığı bitiren bazı nedenler oldu. Balımızın hasadını yaptık ama bal elimizde kaldı çünkü vatandaşa sahte, yapay balı ucuz ucuz satıyorlar. Merdiven altı bal dediğimiz bu zehri bal diye üretiyorlar. Onların yüzden gezginci ve Türkiye’deki arıcılık bitirme noktasına geldi. Ne kadar organik bal yaparsak da yapalım biz bu işin altından çıkamıyoruz. Televizyonlarda vatandaşlar sahte bal siparişi veriyor, evlerine kanserojen madde içeren zehirler geliyor. Bu balı ucuz veriyorlar, biz de organik balı ucuz veriyoruz ama organik balın maalesef değerini bilen yok.” dedi.



“Vatandaşa bal yerine zehir satıyorlar”


Sahte balların insan sağlığını olumsuz etkilediğini de aktaran Alpaydın, “Bu sahte balları şeker fabrikası atıklarından, mısır şurubu dediğimiz baklava şerbeti tarzındaki maddelerden yapıyorlar ve vatandaşa zehir satıyorlar, vatandaşı kanser yapıyorlar. Üretim işleri çok zorlaştı, masraflarımız arttı, eleman sıkıntısı çekiyoruz. Gençler bu işlere heveslenmiyor. Önceden herkes bu işi yapardı ama şu an da bu işin sonu yok diyorlar. Böylece arıcılığında sonu gelmiş oluyor. Arıcılık yok olursa dünyanın sonunu bilim adamları anlatıyor zaten. Arıcılık Türkiye’de bitti, lütfen yetkililerimiz bu işe el atsın. Ürünümüz iyi çıkıyor ama bu sahte balcılar, merdiven altı balcılar maalesef bu işi bitirdi. Ben bu işi isteyerek yaptım, memurluğu bıraktım, severek yapıyordum ama bende tükendim artık. büyük bir ihtimal bu sene son olacak ben de üretim yapmayacağım. Benim gibi düşünen Ordulu birçok arkadaşım var ve bu işi bırakmaya karar verdiler. Masrafların altından kalkamıyoruz, balımızı değerinde satamıyoruz.” şeklinde konuştu.



Sahte bal hem sağlığı hem de sektörü olumsuz etkiliyor

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Antalya Çocuk parkında dehşet saçtılar: 2 çocuk pompalı tüfekten çıkan saçmalar ile yaralandı Antalya’da husumetli olduğu kişiye bir grubun çocuk parkında silahlı saldırısı sonucu, pompalı tüfekten çıkan saçmalar oyun oynayan 6 ve 12 yaşındaki çocuğa isabet etti. Yaralanan çocuklar hastanede tedavi altına alındı. Olay saat 16.00 sıralarında Muratpaşa ilçesi Yenigün mahallesi 1070 sokak üzerinde bulunan bir çocuk parkında meydana geldi. Edinilen bilgiye göre, yeğenlerini oyun oynamaları için sokak üzerinde bulunan parka getiren Yiğit A. (18) bankta otururken bir süredir ailevi nedenlerden dolayı husumetli olduğu eşinin ailesi tarafından pompalı tüfek ve tabanca ile kurşun yağmuruna tutuldu. İsimleri öğrenilemeyen şahıslar geldikleri araç ile olay yerinden hızla uzaklaşırken, park içerisinde oyun oynayan Ecrin A. (6) ve Berat A. (12) saçmaların hedefi oldu. Oyun oynayan iki kardeş yaralandı Pompalı tüfekten çıkan saçlar ile hafif yaralanan iki kardeş çevredeki vatandaşların olayı 112 Acil Çağrı Merkezi’ne bildirmeleri üzerine olay yerine gelen ambulans ile hastaneye kaldırıldı. İhbarla olay yerine çok sayıda polis ekibi sevk edildi. Asayiş Şube Müdürlüğü Cinayet Büro Amirliği ve Olay Yeri İnceleme ekipleri çocuk parkında inceleme yaparken çevredeki güvenlik kameraları incelemeye alındı. Polis ekiplerinin şüpheli ya da şüphelileri yakalamak için çalışmaları sürüyor. “Annesi feryat figan ağlıyordu” Olayın yaşandığı parkın karşısında ikamet eden ve evde otururken silah seslerini duyduğunu belirten Mustafa Şengül isimli vatandaş “İlk başka 2-3 el pompalı tüfekle silah sesi geldi. Ardından parkta oturan karşı taraf 3-4 el silahla ateş etti. Olayda bir tane kız çocuğu vurulmuş, çocuğu direk hastaneye götürdüler. Annesi feryat figan ağlıyordu. Diğer taraf bir tane Peugeot marka araç ile kaçmışlar” dedi.
Düzce Düzce Üniversitesi öğrencileri eşsiz bir deneyim yaşadı Düzce Üniversitesi Akçakoca Turizm İşletmeciliği ve Otelcilik Yüksekokulu Gastronomi ve Mutfak Sanatları Bölümü öğrencileri, "Lezzet Yolculuğu: Baklava ve Çikolatanın Sanatı" başlıklı etkinlikte, alanında uzman şeflerin bilgi ve deneyimlerinden faydalanma fırsatı buldu. Etkinlik, Öğretim Görevlisi Atıf Akkil’in dersi kapsamında düzenlendi ve yoğun ilgi gördü. Etkinliğe; Düzce Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nedim Sözbir, Genel Sekreter Yardımcısı Mehmet Kütük, YüksekokulYönetimi ile Gastronomi ve Mutfak Sanatları Bölümü öğretim üyeleri ve öğrencileri katıldı. Etkinliğin ilk bölümünde, Şef Mahmut Okutucu, baklava ve çikolatanın tarihine ışık tuttu. Yiyeceklerin geçmişten günümüze uzanan hikayelerini paylaşan Okutucu, bu lezzetlerin kültürler üzerindeki etkisini ve nasıl birer sanat formuna dönüştüklerini anlattı. Ardından Şef Paşa Eroğlu, geleneksel Türk tatlısı midye baklava ve klasik cevizli baklavanın yapımını uygulamalı olarak gösterdi. Eroğlu, baklava hamurunun açılmasından, şerbetin hazırlanmasına kadar tüm aşamaları detaylı şekilde anlatarak öğrencilerin sorularını yanıtladı. Etkinliğin son bölümünde ise Şef Sami Turan ve Şef Ahmet Kalay tarafından gerçekleştirilen workshopta, katılımcılar "Dubai çikolatası" ve "Beyoğlu çikolatası" yapımını uygulamalı olarak öğrendi. Şeflerin teknik detaylar ve püf noktalarını paylaştığı bu bölüm, öğrencilere interaktif bir deneyim sundu. Ders kapsamında gerçekleştirilen bu etkinlik, Düzce Üniversitesi öğrencilerine yalnızca teorik bilgi değil, pratik deneyim kazandırarak kariyer yolculuklarında önemli bir adım atmalarını sağladı. Öğrenciler, etkinlik sonunda şeflerle hatıra fotoğrafı çektirdiler.
Muğla Özel bireyler için ‘Yan yanayız’ projesi Muğla Valiliği himayesinde, özel çocukların eğitim kültürünü oluşturmak amacıyla Muğla İl Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından hayata geçirilen ‘Yan Yanayız’ projesi kapsamında ‘Kapsayıcılık / Kaynaştırma/Bütünleştirme’ semineri gerçekleştirildi. Muğla Valisi Dr. İdris Akbıyık’ın eşi Sevim Akbıyık’ın koordinatörlüğünü yaptığı projenin ilk eğitim semineri, Muğla Halk Eğitim Merkezi toplantı salonunda gerçekleşti. Eğitim seminerine, Sevim Akbıyık’in yanı sıra öğretmenler katıldı. Seminerde ‘Yan Yanayız’ Proje Yürütücüsü Belgin Sevgi İçyüz, proje hakkında katılımcılara bilgi verdi. ‘Yan Yanayız’ projesinin öğretmenler, veliler, idareciler ve öğrenciler arasında engellilik ve özel çocuk kavramlarına yönelik algı ve tutumları dönüştürmeyi, özel ihtiyaç kavramını daha yaygın ve kabul edilebilir hâle getirmeyi, farklılıklara saygı kültürünü geliştirmeyi, bağımlılık ile etkin mücadele ederek okullarda akran zorbalığını önlemeyi ve kapsayıcı eğitim ilkelerinin yaygınlaştırılmasını amaçladığı açıklandı. Seminere konuşmacı olarak katılan Dr. Rıfat İçyüz, Dr. Hatice Akçakaya, Dr. Ali Yiğit Kocabıçak ve Dr. Halil Öztürk, kapsayıcı eğitime erişim, işitme kayıplı, dil ve konuşma güçlüğü yaşayan çocukların öğretmenleri neler yapabilir, öğretmenler için pratik uygulama rehberi, özel çocuklar için spor, kapsayıcı eğitim iş birliği konular hakkında öğretmenlere bilgi verdi. Ayrıca, okullarda da özel ihtiyaç kavramını daha yaygın ve kabul edilebilir hale getirmeyi, okullarda akran zorbalığını önlemeye yönelik konulara da dikkat çekildi.