YEREL HABERLER - 20 Mart 2012 Salı 11:45

YOGİSAD BAŞKANI AYHAN ÇELİK, “ÇİFTÇİYE SANAYİ BİTKİLERİNİN EKİMİ TEŞVİK EDİLMELİ”

A
A
A
YOGİSAD BAŞKANI AYHAN ÇELİK, “ÇİFTÇİYE SANAYİ BİTKİLERİNİN EKİMİ TEŞVİK EDİLMELİ”

Yozgat Genç Sanayiciler ve İşadamları Dernek (YOGİSAD) Başkanı Ayhan Çelik, çiftçiye daha fazla gelir getirebilecek ürünlerden, kanola, aspir ve ayçiçeği gibi sanayi bitkilerinin ekiminin teşvik edilmesi gerektiğini söyledi.
Türkiye’nin ham yağ ihtiyacı 1 milyon ton civarında olduğunu bunun ancak 400 - 450 bin tonu yurtiçi yağlı tohum üretimi ile sağlandığını geriye kalan miktarın ise yağlı tohum ve ham yağ olarak ithalat ile karşılandığını belirten YOGİSAD Başkanı Çelik, “Yozgat’ta geçtiğimiz yıllarda alternatif ürün olarak ekilmesi teşvik edilen kanola, aspir ve ayçiçeği ekiminin üzerinde fazla durulmamaktadır. Türkiye’de petrol ürünlerinden sonra en çok ithalat bedelini sıvı yağa ödemektedir. Ülkemiz tarım ülkesi olmasına rağmen, yağlı tohumlarını dışarıdan ithal ederek paramız yurt dışına gitmektedir. Şuanda Tarım Gıda ve Hayvancılık Bakanlığı kanola, aspir, yağlık ay çekirdeği ürünlerinin kilosuna 40 kuruş destek veriyor. Ancak bu destekler çiftçiye yeterince anlatılamadığı için çiftçiler bu ürünleri ekmiyor.” dedi.
Sanayi ürünlerine verilen teşvik desteklerinin çiftçiye iyi bir şekilde anlatılması ve çiftçilerin bu konuda eğitilmesi gerektiğini vurgulayan Çelik, “Kurak arazilerde aspir, sulu alanlarda ise ayçiçeği ve kanola ekimi teşvik edilmelidir. Başbakanımızın son günlerde sürekli vurguladığı yerli üretimlerin Yozgat’ta tarım alanlarında hayata geçirilmelidir. Yozgat tarım bölgesi olduğunun farkına varmalı ve ülke ekonomisine gerekli katkıyı en iyi şekilde sağlamadır. Bu konuda sayın valimizin, tarım il ve ilçe müdürlüklerinin gerekli çalışmayı yapıp çiftçiye destek vermesini istiyoruz” dedi.
Kanola, aspir ve ayçiçeği ürünlerinde pazar sıkıntısı bulunmadığına dikkat çeken Çelik, birçok fabrika çiftçilerle sözleşmeli ekim yaptığını ve ürünleri yerinde aldığını sözlerine ekledi.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Manisa Açılan tapu davası 71 yıl sonra sonuçlandı Manisa’nın Alaşehir ilçesinde 71 yıl önce açılan ve Türkiye’nin en uzun süren davalarından biri olan tapu davası sonuçlandı. Davayı açan mağdur ve avukatın öldüğü, 30’dan fazla hakimin değiştiği dava Türkiye’nin en uzun süren davalarından biri oldu. Manisa’nın Alaşehir ilçesinde 1953 yılında 1953/316 dava esas numarasıyla 1998 yılında vefat eden Hüseyin Uzan tarafından açılan dava, yaklaşık 300 dönüm araziyi kapsıyor. Hüseyin Uzan gibi toplamda 99 davacı ve 221 davalının bulunduğu dava, yıllar boyunca yaklaşık 30 hâkimin değişmesine neden oldu. Alaşehir’in Killik, Çakırcaali ve Ilgınköy mahallelerindeki parsellerle ilgili davada, Salihli Kadastro Mahkemesi 27 Kasım 2024 tarihinde kararını verdi. Mahkeme, Hüseyin Uzan’ın dava konusu olan 22 dönüm araziyi Hüseyin Uzan’ın mirasçıları adına tescil etti. "Arazimiz emanet gibi duruyordu" Davanın tarafları, yıllar boyunca arazilerinde tasarruf yapamadıklarını ve belirsizliğin kendilerini zor durumda bıraktığını ifade etti. Konuyla ilgili konuşan davacı aile üyeleri, "71 yıl boyunca kredi kullanamadık, teminat veremedik. Arazimizi istediğimiz gibi kullanamıyor, ileriye dönük yatırım yapamıyorduk. Şimdi nihayet rahat bir nefes aldık. Babamız, annemiz öldü. Bu dava 1953 yılında açılmış, avukatımız öldü. Dava bize kaldı, çok şükür aldık" dedi. İlk davayı açan avukat öldü 1953 yılında davayı açan avukat Mustafa Yıldırım, 55 yıl boyunca bu davayı takip etti. Ancak 9 Eylül 2021’de hayatını kaybetti. Yıldırım’ın yanında yetişen ve davayı devralan avukat Rasim Buğra Çetin, meslektaşının "Bu davayı bitirmeye benim ömrüm yetmedi, umarım senin ömrün yeter" diyerek espri yaptığını hatırlatarak şunları söyledi: "Bu dava, 1953 yılında Alaşehir Çakırcaali Mahallesi’nde kadastro çalışmaları sırasında yapılan bir hatadan dolayı açılmış. Kadastro tespitine itiraz eden Hüseyin Uzan, dedesinin hakkını korumak için dava başlatmış. Ancak davanın bu kadar uzun sürmesinin sebebi, arazi büyüklüğü, taraf sayısının fazlalığı ve dava açan kişilerin vefatıyla çok sayıda mirasçının devreye girmesi. Yaklaşık 30 hâkim değişti. Bizden önce bu davayı takip eden avukat Mustafa Yıldırım, 55 yıl boyunca büyük bir özveriyle çalıştı. Kendisi mesleği bırakırken bu davanın sonuçlanmasını görememişti. Allah rahmet eylesin. Bana bu davayı devrederken ’bitirmeye benim ömrüm yetmedi, umarım senin ömrün yeter’ demişti. Davayı sonuçlandırmak bize nasip oldu. 71 yıl sonra müvekkillerim adına olumlu bir karar çıktı."