SAĞLIK - 21 Ekim 2024 Pazartesi 09:20

Şahin: “Her 20 çocuktan 1’i kekemelik ile karşı karşıyadır”

A
A
A
Şahin: “Her 20 çocuktan 1’i kekemelik ile karşı karşıyadır”

Dünya genelinde yetişkinlerde yüzde iki, çocuklarda ise yüzde beş oranında kekemeliğe rastlandığı belirtildi.


22 Ekim Dünya Kekemelik Günü’ne dikkat çeken Mavi Özel Eğitim ve Rehabilitasyon Merkezi Uzman Dil ve Konuşma Terapisti Melda Nisan Şahin, her 20 çocuktan birinin kekemelik ile karşı karşıya olduğunu söyledi. Gelişimsel kekemeliğin daha yoğun olarak görüldüğünü kaydeden Şahin, ”Kekemelik gelişimsel ve edinilmiş kekemelik olarak ikiye ayrılabilir. Edinilmiş kekemelik toplumda çok az görüyoruz, görülme oranı çok düşük. Gelişimsel kekemelik daha yoğunlukla görülüyor. Gelişimsel kekemelik 2-4 yaşlarında başlıyor çocukların yüzde 5’i bu durumu yaşamakta. Altı, on iki aylık periyotta kekemelik ilk çıktığı andan itibaren kendiliğinden iyileşme durumu söz konusu yüzde 85-90’nında. İlerleyen süreçlerde bu durum kalıcı hale gelebiliyor. Kalıcı olması için çeşitli risk faktörleri var. Örneğin çocuğun erkek olması, ailesinde kekemelik bulunuyor olması, dilsel faktörler, psikojenik ve çevresel faktörleri bu durumun kalıcı olmasına yönelik maalesef risk oluşturuyor” dedi.



“Kekemelik çok boyutlu değerlendirilmesi gereken bir bozukluk türü”


Kekemeliğin çok boyutlu nedenlerle ortaya çıktığını kaydeden Şahin, “Toplumda kekemelik, korkudan oluştuğu bir anda köpekten korktuğu, rüyasında bir şey gördü ondan sonra kekemelik başladı, gibi geri bildirimler alabiliyoruz. Kekemelik çok boyutlu değerlendirilmesi gereken bir bozukluk türü. Kekemelik çok boyutlu nedenlerle ortaya çıkıyor. Genetik, nörolojik , motor, bilişsel, dilsel ve duygusal faktörler buna eşlik ediyor ortaya çıkmasına sebep oluyor. Korku, sadece kekemeliği tetikleyici bir faktör olarak değerlendirebiliriz. Aslında var olan zeminde kekemelik durumu vardır ama ortaya çıkmasına bir korku vesile olabilir” diye konuştu.


Kekemeliğin dünyada genellikle yüzde bir oranında göründüğünü ifade eden Şahin, “Dünya genelinde kekemelik yüzde bir oranda görülmekte. Bunların yüzde beşi genellikle çocuklarda görülüyor. Yetişkinlerde ise yüzde bir, iki oranında kekemelik görülmekte. Dolayısıyla çocuklarda daha fazla görüyoruz. Aslında çocukların çoğu hayatının bir kısmında ’akıcısızlık’ dediğimiz kekemelik durumunu yaşıyor. Çocuklar dil öğrenme sürecinde dil edinirken bir çok tekrar yaparak kekemelik benzeri davranışlar gösterebiliyor” şeklinde konuştu.



"Kekemelikte herhangi bir ilaç tedavisi mümkün değil"


Kekemeliğin herhangi bir ilaç tedavisinin mümkün olmadığını ifade eden Şahin, “Kekemelikte herhangi bir ilaç tedavisi mümkün değil. Eşlik eden psikolojik durumlar varsa bazen klinik psikologlarla birlikte çalışabiliyoruz.


Sadece dil ve konuşma terapisi süreci var. Kekemelik terapileri aktif katılım ve motivasyon gerektirir. Danışan, terapistle ortak hedefler belirleyerek bu sürece devam eder. Herhangi bir süre belirtmek söz konusu değil. Kekemelikte en büyük problem konuşmaya devam etmek, iletişime devam etmemekle alakalı. Birey var olan alışkanlıklarını değiştirmediği zaman çevre ona çok destek olmadığı zaman, sözünü bitirdiği ya da dalga geçme konusu olduğu zaman iletişimi kesme noktasına gelebiliyor. Bizim için en önemli olan aslında kekeme bireylerin kendini ifade etmeye devam etmeye çalışması” diye konuştu.



"Ne söylediğine önem vermek önemli, nasıl söylediğine değil"


Bireyin ne söylediğinde önem vermenin önemli olduğuna değinen Şahin, “Meslek sahibi olma kısmı kekeme bireylerin paniklediği çok kaygılandığı bir durum. Bazı konuşma gerektiren özellikle konuşmasıyla var olan mesleklerde habercilik, spikerlik gibi durumlarda kamera önünde konuşmakla alakalı kaygı yaşayan danışanlarımız var. Konuşmayı kontrol altına aldığımız sürece herhangi bir sıkıntı yaşanmıyor. Ne söylediğine önem vermek önemli, nasıl söylediğine değil. Takılarak da olsa bir haberi gayet güzel bir şekilde anlatabiliriz karşımızdaki kişiye aktarabiliriz. Nasıl söylediğimiz değil, ne söylediğimiz çok önemli” dedi.



“Akıcılığını artırmaya yönelik teknikler uyguluyoruz”


Terapide uygulanan yöntemlerle ilgili açıklamada bulunan Şahin, “Terapide bazı akıcılığı şekillendirme ve konuşmanın akıcılığını artırmaya yönelik teknikler uyguluyoruz. Bunun yanı sıra duyarsızlaştırma ve exposure (maruz bırakma) çalışmaları uyguluyoruz. Duyarsızlaştırma ve exposure çalışmasında amacımız, bireyin iletişimden kopmaması ve karşısındaki insanlarla çok rahat bir şekilde iletişim kurmasıdır. Tekniklerde amacımız eğer meslek hayatında sunum yapmada ya da kamera karşısında olan bir mesleğe mensupsa kendini daha rahat ifade etmede, daha akıcı bir şekilde ifade etmeye yönelik teknikler çalışmaktayız” ifadelerini kullandı.



Şahin: “Her 20 çocuktan 1’i kekemelik ile karşı karşıyadır”

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Düzce Bolu Dağı’nda trafiğe kar engeli: Yolda kalan araçlar için ekipler seferber oldu 100 Karayolu Bolu Dağı geçişinde trafik kar nedeniyle durdu. Kış lastiği takmadan karayoluna çıkan sürücüler için Bölge trafik ekipleri seferber oldu. Ekipler, yolda kalan araçları iterek yolu açmaya çalıştı. Türkiye’nin birçok ilinde kar hayatı olumsuz etkilerken, Avrupa ile Anadolu’yu birbirine bağlayan en önemli karayolu geçişi olan Bolu Dağı’nda da trafik durma noktasına geldi. D-100 Karayolu’nda kar lastiği olmadan trafiğe çıkan araçlar, yolu beyaza bürüyen karda ilerlemekte zorluk çekti. Ayrıca Bolu Dağı’nı tırmanan bir tırın makaslaması nedeniyle trafik tamamen durdu. Karayolunda uzun araç kuyrukları oluştu. Düzce İl Emniyet Müdürlüğü Bölge Trafik Denetleme Şube Müdürlüğü ekiplerinin yoğun çalışması ile Bolu Dağı’nda trafik yeniden verilmeye başladı. Yolda kalan araçları trafik ekipleri itti Kar lastiği olmadan yola çıkan araç sürücüleri karayolunda ilerlemekte zorluk çekti. Birçok sürücü yolda kalırken trafik ekipleri, yolda kalan otomobil ve hafif ticari araçları iterek yolu açmaya çalıştı. “Yolun açılmasını bekleyeceğiz” İstanbul’dan Bolu’ya gitmek için yola çıkan ancak Bolu Dağı’nda trafik durduğu için açılmasını bekleyen Ozan İnan isimli sürücü, “İstanbul’dan Bolu merkeze gitmek için yola çıktık ancak Bolu Dağı’nın kapalı olduğunu öğrendim. Kaynaşlı’da kaldım. Yolun açılmasını bekleyeceğiz artık. Başka çaremiz yok” dedi. Makaslayan tırın yoldan kaldırılmasıyla trafik kısmen açıldı.
Balıkesir Balıkesir’de nefes kesen rehine kurtarma operasyonu Balıkesir’de bir evde orta yaşta bir kadını rehin alan şüpheli, polisin ikna çabalarını boşa çıkarttı. Özel harekat ekiplerinin operasyon düzenlediği evde şüpheli etkisiz hale getirilerek kadın kurtarıldı. Balıkesir’in Altıeylül ilçesine bağlı Gaziosmanpaşa Mahallesi’nde meydana gelen olayda Z.T. isimli şüpheli, daha önceden tanıdığı ve ismi açıklanmayan orta yaşta kadının evine gitti. Polis ekiplerine kadının rehin olduğu bilgisi ulaşınca olay yerine çok sayıda polis ekibi, ambulans ve özel harekat timleri sevk edildi. Evin kapısını açmayan Z.T. ile uzun süre görüşen ekiplerin çabaları sonuç vermeyince özel harekat timleri evin balkonundan ve kapısından girerek operasyon düzenledi. Z.T.’nin etkisiz hale getirildiği olayda kadın da yaralı olarak hastaneye kaldırıldı. Valilikten açıklama Yaşanan olayla ilgili Balıkesir Valiliği sosyal medya hesapları üzerinden açıklama yaptı. Açıklamada, "Altıeylül ilçesi Gaziosmanpaşa Mahallesi’nde bir ikamette bir kadın şahsın rehin alındığı ihbarı yapılmış olup, olay yerine ivedilikle güvenlik güçleri sağlık ekipleri intikal ettirilmiştir. Olay yerine gidildiğinde Z.T. isimli erkek şahsın, bir kadın şahsı bıçakla rehin aldığı tespit edilmiştir. Ekiplerimizin tüm ikna çabalarına olumsuz yanıt vererek rehineye bıçakla saldıran şüpheli şahıs güvenlik güçlerimiz tarafından etkisiz hale getirilmiştir. Rehine kadın hastaneye sevk edilmiş olup, hayati tehlikesi bulunmamaktadır" denildi. Olayla ilgili başlatılan soruşturma sürüyor.