Çene kemiğine yerleştirilen ve halk arasında "yapay diş kökü" olarak adlandırılan dental implantlar, kişilere çiğneme konforunun yanı sıra sağlıklı bir görünüm ve doğal bir gülüş vaat ediyor.
Konuyla ilgili bilgiler veren Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Diş Hekimliği Fakültesi Ağız, Diş ve Çene Cerrahisi Anabilim Dalı Başkanı Doç. Dr. Figen Çizmeci Şenel, dişleri kaybetmenin artık korkulu rüya olmaktan çıktığını söyledi. Şenel "Dişlerini kaybetmek, çoğu hasta için korkulu bir rüyadır. Ancak teknolojik gelişmelere paralel olarak günümüzde, diş kayıpları için kalıcı, işlevsel ve estetik yeni çözümler üretilmektedir. İmplantoloji ile bir veya daha fazla diş kaybı söz konusu olduğunda hastalara kaybedilen dişin kök ve gövde formunu taklit eden yeni dişler ile doğal ve konforlu bir kullanım imkanı sağlanmaktadır" dedi.
Dental implantta büyük bir başarı sağlayan KTÜ Diş Hekimliği Fakültesi`ne olan talebin her geçen gün arttığını ifade eden Doç. Dr. Figen Şenel ``İmplantlar, diş kökü şeklinde titanyumdan hazırlanmış, çene kemiğine küçük bir operasyon ile yerleştirilen suni diş kökleridir. Titanyum doku dostu bir malzemedir. Kemik ile özel bir bağ oluşturarak yerleştirildiği yere tutunur. Bu tutunma tamamlandığında (çoğunlukla 3-6 ay) üst yapı dediğimiz protezi hazırlama işlemine geçilir. Günümüzde implantlar tartışmasız olarak doğal dişe en iyi alternatiftir`` diye konuştu.
İmplantların yapılmasından önce bazı hazırlıkların yapılması gerektiğine dikkat çeken Şenel ``Implantlar belirli kalınlığı ve genişliği olan yapılardır. Bu nedenle implant yerleştirilmesi öngörülen bölgede, çene kemiğinin, bu implantı kabul edecek yükseklik ve genişliğe sahip olması gerekmektedir. Var olan kemiğin kalitesi de implant başarısını etkileyen faktörlerden birisidir. Bazı durumlarda implantı yerleştirecek yeterli kemik dokusu olmadığında çene cerrahları tarafından gerçekleştirilen ileri cerrahi teknikler yardımı ile o bölgede implantın yerleşebileceği miktarda kemik dokusu oluşturulabilmektedir. Tedaviden önce ve implant ağızda kaldığı sürece dişetlerinin tamamen sağlıklı olması gerekmektedir. Bunun için implant tedavisi planlanan hastaların gerekli dişeti tedavileri yapılır ve ağız hijyeni eğitimi verilir. İmplant tedavisi yapılacak hastanın genel sağlık durumunun uygun olması gereklidir. Sistemik sağlık durumu uygun olduğu sürece implant uygulamasını engelleyecek bir üst yaş limiti yoktur ancak kemik gelişimi tamamlanmamış çok genç hastalara uygulanması tercih edilmemektedir`` şeklinde konuştu.
``Dental implantlar, tek, kısmi veya tam diş eksikliği durumlarında kişilere kalıcı ve konforlu bir çözüm getirmektedir`` diyen Doç. Dr. Figen Çizmeci Şenel ``Çene kemiği içine yerleştirilen titanyum esaslı implantların üzerine, diş eksikliğinin durumuna göre, kron veya köprü yapılabilir. Tam dişsizlik vakalarında hastanın kullandığı protezin tutuculuğunu artırmak için de implantlar destek taşıyıcı olarak kullanılmaktadır. İmplant tedavisi bu konuda eğitim almış uzman hekimler tarafından yapıldığı takdirde başarı şansı çok yüksektir. İmplantın ideal şartlarda yapılabilmesi için hastaların cerrahi, radyolojik ve protetik olarak detaylı bir şekilde değerlendirilmesi gereklidir. Yapılan bilimsel çalışmalarda uygun şartlarda gerçekleştirilen dental implant uygulamalarının başarısının yüzde 90-100 arasında değiştiği gösterilmiştir. Fakat elbette her tıbbi işlemde olduğu gibi yüzde 100 garanti vermek mümkün değildir`` ifadeleri kullandı.