TEKNOLOJİ
BUÜ’lü gençlerden yapay zeka zirvesi 21 Kasım 2024 Perşembe - 12:01:19 Bursa Uludağ Üniversitesi’nin (BUÜ) aktif öğrenci toplulukları arasında yer alan Yapay Zeka Topluluğu, özel bir organizasyona daha imza attı. HSD Uludağ University işbirliğinde Prof. Dr. Mete Cengiz Kültür Merkezi’nde yapılan Yapay Zeka Zirvesi’24, teknoloji ve inovasyon takipçilerinden büyük ilgi gördü. Moderatörlüğünü Türkiye’nin ilk insansı robotu TOMYRİS’in üstlendiği etkinliğin açılış törenine BUÜ Rektörü Prof. Dr. Ferudun Yılmaz, akademik ve idari personel, farklı sektörlerden temsilciler ile yüzlerce öğrenci katıldı. Törende konuşan Rektör Prof. Dr. Ferudun Yılmaz, üniversitede aktif 170’e yakın öğrenci topluluğu bulunduğuna işaret etti. Gençlerin araştırma ve proje geliştirme kültürü üzerine nitelikli bir eğitim aldıklarını vurgulayan Prof. Dr. Ferudun Yılmaz, “Teknoloji çağında yaşıyoruz. Öğrencilerimiz bu anlamda çok şanslı. Bilgiye ulaşmak eskiye nazaran çok daha kolay. Araştırma yapmak, yenilikçi teknolojileri anlamak ve proje üretmek açısından yeni neslin çok daha istekli olduğunu görüyoruz. Bu bizi çok mutlu ediyor. Proje üreten tüm topluluklarımıza elimizden gelen desteği vermeye hazırız. Böylesine kıymetli bir organizasyonu düzenleyen gençleri görünce, gelecek adına umudumuz daha da artıyor. Araştırma Üniversitesi misyonu taşıyan Bursa Uludağ Üniversitesi’nin öğrencilerine de böylesi özel projelere imza atmak yakışıyor. Programda emeği geçen herkese gönülden teşekkür ediyoruz” dedi. Yapay Zeka Topluluğu Başkanı Muhammed Hüseyin Karazeybek’in de topluluğun misyonu, hedefleri ve projeleri hakkında bilgilendirme yaptığı program, konuk konuşmacıların sunumlarının ardından sona erdi.
21 Kasım 2024 Perşembe - 10:28 KBÜ yerli ve milli üretime katkı için yenilikçi üretim teknikleri geliştiriyor Karabük Üniversitesi’nde görevli akademisyenin "Alüminyum Matrisli Nano Kompozitlerin Üretilmesi ve Alaşımın Yüksek Sıcaklık Performanslarının Geliştirilmesi" başlıklı projesi TÜBİTAK 1002 Hızlı Destek Modülü bünyesinde destek almaya hak kazandı. Eskipazar Meslek Yüksekokulu Motorlu Araçlar ve Ulaştırma Teknolojileri Öğretim Üyesi Doç. Dr. Muhammet Emre Turan, "Alüminyum Matrisli Nano Kompozitlerin Üretilmesi ve Alaşımın Yüksek Sıcaklık Performanslarının Geliştirilmesi" projesini hazırladı. Proje çerçevesinde, alüminyum matrisli nano kompozitlerin ileri üretim teknikleriyle geliştirilmesi ve bu kompozitlerin yüksek sıcaklık şartlarında gösterdiği performansların artırılmasına yönelik yenilikçi yaklaşımlar ele alınacak. Çalışma, özellikle otomotiv, havacılık ve savunma sanayi gibi yüksek sıcaklık dayanımı gerektiren sektörlerde kullanılan malzemelerin geliştirilmesine önemli katkılar sağlayacak. TÜBİTAK 1002 Hızlı Destek Programı bünyesinde kabul edilen bu proje, malzeme bilimi ve mühendisliği alanında yenilikçi yaklaşımlar sunarak yerli ve milli üretim süreçlerine destek olmayı amaçlıyor. Projenin başarıyla tamamlanması halinde, ilgili sektörlerde rekabet avantajı sağlayacak ileri teknoloji malzemelerin geliştirilmesi mümkün olacak. Projenin iki temel hedefi olduğuna dikkat çeken Doç. Dr. Muhammet Emre Turan, “Bunlardan birincisi, homojen iç yapıya sahip, kusursuz, nano takviyelerin dahil edilerek alüminyum matrisli kompozitlerin üretilmesi. Bir diğer hedefimiz ise mevcut ticari alüminyum alaşımlarının yüksek sıcaklık dayanımlarının kompozit haline getirilerek geliştirilmesiydi. Birinci hedefimiz çerçevesinde inovatif bir yaklaşımla kendi üretim yöntemimizi geliştirdik. Literatürde ilk kez denenecek olan bu üretim yöntemiyle hem düşük oranlarda hem yüksek oranlarda nano takviyeli kompozit malzemelerin üretimi mümkün olacaktır. Aslında bu yöntem hem toz metalürjisi hem de infiltrasyon döküm sisteminin kombinasyonundan oluşmaktadır" dedi. Projenin ikinci hedefinin ise ticari alüminyum alaşımlarının yüksek sıcaklık dayanımının artırılması olduğunu belirten Turan, bu gelişmenin otomotiv ve havacılık gibi sektörlerde büyük bir potansiyele sahip olduğunu vurgulayarak, “Hafif malzemelerin kullanımı, düşük yoğunluklu malzemelerin tercih edilmesi hem düşük yakıt tüketimi hem düşük enerji tüketimi ve düşük karbon emisyonu anlamını taşımaktadır. Biz de projemiz kapsamında, çeliğin üçte bir yoğunluğa sahip olan alüminyum alaşımlarını normal şartlarda çeliğe göre bazı noktalarda avantajlı olsa da özellikle yüksek sıcaklıklardaki kararsız yapıları ve performanslarının yetersiz oluşu birtakım sınırlamalar ortaya koyuyordu. Biz de bu sınırlamaları ortadan kaldırarak farklı türden nano takviyeler ve farklı oranlarda nano takviyelerin eklenmesiyle kompozit malzeme geliştireceğiz" diye konuştu Doç. Dr. Turan, projeyle sanayi odaklı ticari üretime yönelik önemli adımlar atılacağını belirterek, şunları kaydetti: “Bu projenin kısa vadede hayata geçmesi, ilk kez deneyeceğimiz bu üretim sisteminin başarılı olunması durumunda, bizim orta vadedeki hedeflerimize bir ışık tutacaktır. Proje bitimini takiben, direkt sanayiye odaklı ticari kompozit üretimi gerçekleştireceğiz. Bununla ilgili de ön çalışmalarımızı ve ön tasarımlarımızı gerçekleştirdik. Elektronik sektöründe ısı soğutucuları gibi malzemeleri direkt kompozit olarak üretebilir hale geleceğiz. Uzun vadede baktığımızda ise sistem üzerinde yapacağımız küçük dokunuşlar ve birtakım modifikasyonlarla otomotiv sektöründe örneğin fren diskleri, havacılık sektöründe uçak iniş takımları ve motor parçaları gibi birçok spesifik ürünü Karabük Üniversitesi olarak üretebilir hale geleceğiz.” Proje, hafif ve dayanıklı kompozit malzemelerin geliştirilmesi yoluyla enerji verimliliğini artırmayı ve sanayiye katma değer sağlamayı hedefliyor.
21 Kasım 2024 Perşembe - 10:23 KBÜ yerli ve milli üretime katkı için yenilikçi üretim teknikleri geliştiriyor Karabük Üniversitesi’nde görevli akademisyenin "Alüminyum Matrisli Nano Kompozitlerin Üretilmesi ve Alaşımın Yüksek Sıcaklık Performanslarının Geliştirilmesi" başlıklı projesi TÜBİTAK 1002 Hızlı Destek Modülü bünyesinde destek almaya hak kazandı. Eskipazar Meslek Yüksekokulu Motorlu Araçlar ve Ulaştırma Teknolojileri Öğretim Üyesi Doç. Dr. Muhammet Emre Turan, "Alüminyum Matrisli Nano Kompozitlerin Üretilmesi ve Alaşımın Yüksek Sıcaklık Performanslarının Geliştirilmesi" projesini hazırladı. Proje çerçevesinde, alüminyum matrisli nano kompozitlerin ileri üretim teknikleriyle geliştirilmesi ve bu kompozitlerin yüksek sıcaklık koşullarında gösterdiği performansların artırılmasına yönelik yenilikçi yaklaşımlar ele alınacak. Çalışma, özellikle otomotiv, havacılık ve savunma sanayi gibi yüksek sıcaklık dayanımı gerektiren sektörlerde kullanılan malzemelerin geliştirilmesine önemli katkılar sağlayacak. TÜBİTAK 1002 Hızlı Destek Programı bünyesinde kabul edilen bu proje, malzeme bilimi ve mühendisliği alanında yenilikçi yaklaşımlar sunarak yerli ve milli üretim süreçlerine destek olmayı amaçlıyor. Projenin başarıyla tamamlanması halinde, ilgili sektörlerde rekabet avantajı sağlayacak ileri teknoloji malzemelerin geliştirilmesi mümkün olacak. Projenin iki temel hedefi olduğuna dikkat çeken Doç. Dr. Muhammet Emre Turan, “Bunlardan birincisi, homojen iç yapıya sahip, kusursuz, nano takviyelerin dahil edilerek alüminyum matrisli kompozitlerin üretilmesi. Bir diğer hedefimiz ise mevcut ticari alüminyum alaşımlarının yüksek sıcaklık dayanımlarının kompozit haline getirilerek geliştirilmesiydi. Birinci hedefimiz çerçevesinde inovatif bir yaklaşımla kendi üretim yöntemimizi geliştirdik. Literatürde ilk kez denenecek olan bu üretim yöntemiyle hem düşük oranlarda hem yüksek oranlarda nano takviyeli kompozit malzemelerin üretimi mümkün olacaktır. Aslında bu yöntem hem toz metalürjisi hem de infiltrasyon döküm sisteminin kombinasyonundan oluşmaktadır" dedi. Projenin ikinci hedefinin ise ticari alüminyum alaşımlarının yüksek sıcaklık dayanımının artırılması olduğunu belirten Turan, bu gelişmenin otomotiv ve havacılık gibi sektörlerde büyük bir potansiyele sahip olduğunu vurgulayarak, “Hafif malzemelerin kullanımı, düşük yoğunluklu malzemelerin tercih edilmesi hem düşük yakıt tüketimi hem düşük enerji tüketimi ve düşük karbon emisyonu anlamını taşımaktadır. Biz de projemiz kapsamında, çeliğin üçte bir yoğunluğa sahip olan alüminyum alaşımlarını normal şartlarda çeliğe göre bazı noktalarda avantajlı olsa da özellikle yüksek sıcaklıklardaki kararsız yapıları ve performanslarının yetersiz oluşu birtakım sınırlamalar ortaya koyuyordu. Biz de bu sınırlamaları ortadan kaldırarak farklı türden nano takviyeler ve farklı oranlarda nano takviyelerin eklenmesiyle kompozit malzeme geliştireceğiz" diye konuştu Doç. Dr. Turan, projeyle sanayi odaklı ticari üretime yönelik önemli adımlar atılacağını belirterek, şunları kaydetti: “Bu projenin kısa vadede hayata geçmesi, ilk kez deneyeceğimiz bu üretim sisteminin başarılı olunması durumunda, bizim orta vadedeki hedeflerimize bir ışık tutacaktır. Proje bitimini takiben, direkt sanayiye odaklı ticari kompozit üretimi gerçekleştireceğiz. Bununla ilgili de ön çalışmalarımızı ve ön tasarımlarımızı gerçekleştirdik. Elektronik sektöründe ısı soğutucuları gibi malzemeleri direkt kompozit olarak üretebilir hale geleceğiz. Uzun vadede baktığımızda ise sistem üzerinde yapacağımız küçük dokunuşlar ve birtakım modifikasyonlarla otomotiv sektöründe örneğin fren diskleri, havacılık sektöründe uçak iniş takımları ve motor parçaları gibi birçok spesifik ürünü Karabük Üniversitesi olarak üretebilir hale geleceğiz.” Proje, hafif ve dayanıklı kompozit malzemelerin geliştirilmesi yoluyla enerji verimliliğini artırmayı ve sanayiye katma değer sağlamayı hedefliyor.
Adli Bilişim Uzmanı Tuncer: ’’Deepfake ile ünlülerin veya sıradan insanların yapmadıklarını ve söylemediklerini yaptırmak mümkün’’
13 Kasım 2024 Çarşamba - 10:21 Adli Bilişim Uzmanı Tuncer: ’’Deepfake ile ünlülerin veya sıradan insanların yapmadıklarını ve söylemediklerini yaptırmak mümkün’’ Fırat Üniversitesi Teknoloji Fakültesi Adli Bilişim Uzmanı Doç. Dr. Türker Tuncer, son dönemlerde artan yapay zeka dolandırıcılığına ilişkin, ’’Kişisel güvenlik tehditlerinde ünlülerin ya da sıradan bireylerin yapmadıklarını yapabilen ve üretebilen yapay zeka teknolojilerinden bahsetmekteyiz. Bu teknolojileri 15-20 dolar karşılığında üretebilen modeller mevcuttur. Bu modelleri kullanarak kişilerin itibarlarını zedeleyecek sistemler geliştirilmektedir’’ dedi. Fırat Üniversitesi Teknoloji Fakültesi Adli Bilişim Uzmanı Doç. Dr. Türker Tuncer, yapay zeka dolandırıcılığı hakkında açıklamalarda bulundu. Yapay zekanın getirdiği faydaların yanı sıra zararlarının da olduğunu aktaran Tuncer, yapay zeka dolandırıcılığına karşı vatandaşların bilinçlendirilmesi ve cezaların caydırıcı olmasıyla birlikte bu dolandırıcılık olaylarının önüne geçilebileceğini söyledi. Son yıllarda yapay zeka teknolojilerinin hızla ilerlemekte olduğunu belirten Doç. Dr. Tuncer, “Bu teknolojiler günlük hayatımızda birçok alanda kullanılmaktadır. Bu teknolojilerin kullanıldığı alanlar ise sosyal medyadan tutun da günlük işlerimizi kolaylaştıracak birçok işte de biz yapay zekadan faydalanmaktayız. Özellikle LLM’lerin ortaya çıkması ile birlikte yapay zekanın birçok faydasını görmekteyiz. Ancak LLM teknolojilerinde ve diğer yapay zeka tekniklerinde var olan üretme yetenekleri ile birlikte Deepfake adı verilen bir saldırı da karşımıza çıkmaktadır. Deepfake saldırıları söylenmeyeni söyleyen, yazılmayanı yazan ve hiç olmayan sahneleri oluşturan bir teknoloji anlamına gelmektedir. Bu durum güvenliğimizi üç başlıkta tehdit etmektedir. Bunlar; kişisel güvenlik tehditleri, kurumsal güvenlik tehditleri ve ulusal güvenlik tehditleri olarak sıralanmaktadır. Kişisel güvenlik tehditlerinde ünlülerin ya da sıradan bireylerin yapmadıklarını yapabilen ve üretebilen yapay zeka teknolojilerinden bahsetmekteyiz. Bu teknolojileri 15-20 dolar karşılığında üretebilen modeller mevcuttur. Bu modelleri kullanarak kişilerin itibarlarını zedeleyecek sistemler geliştirilmektedir. Ayrıca 2022’de Çin’de gerçekleşen bir olayda 622 bin dolarlık bir dolandırıcılık Deepfake kullanılarak meydana gelmiştir. Kurumsal güvenlik tehditlerine geldiğimiz zaman ise kurumsal güvenlik tehditleri açısından Deepfake yöntemleri daha zararlı olarak görülmektedir. 2023 raporlarına göre tüm kurumların yaklaşık yüzde 40’ı Deepfake ataklarına maruz kalmıştır. Ulusal güvenlik tehditlerinde ise özellikle seçim zamanlarında yapılan Deepfake atakları dikkat çekmektedir. Özellikle ABD seçimlerinde yer alan Cambridge Analytica veri skandalı, Deepfake ataklarından en çok bilinenlerinin başında gelmektedir. Şimdi alınacak yöntemlerde ise farkındalık eğitimini güçlendirmeliyiz. Güçlü kimlik doğrulama yöntemleri kullanmalıyız, toplumu bilinçlendirmeliyiz ve yasal düzenlemeler yapmalıyız. TCK’da bununla ilgili bir yasal düzenleme yapılırsa daha da caydırıcı olacağını düşünmekteyiz’’ diye konuştu. ’’Yapay zekanın getirdiği faydaların yanı sıra zararları da mevcuttur’’ Türkiye’de bu işi yapabilmek için artık adli bilişim mühendisliği olduğunun altını çizen Tuncer, ’’Adli bilişim mühendisleri Fırat Üniversitesinde ilk ve tek olarak yetiştirilmektedir. Özellikle verdiğimiz yapay zeka ve siber güvenlik eğitimleriyle birlikte biz adli bilişim mühendislerini Deepfake’e karşı daha da donanımlı yetiştirmeye çalışıyoruz. Deepfake ataklarından korunmak için her kurumun adli bilişim mühendislerini bünyelerinde barındırmaları gerekir. Biz bu süreçte adli bilişim mühendislerini Deepfake’e karşı beyaz şapkalı hackerler olarak yetiştirerek, Deepfake problemleri ve saldırılarını çözmeye çalışmaktayız. Yapay zekanın getirdiği faydaların yanı sıra zararları da mevcuttur. Yapay zekanın üretim teknolojisinde kullanılan modeller var. Siz bir soru sorduğunuz zaman modeller size hem metin hem de resim üretebilmektedir. Video üreten yapay zeka teknolojileri de var. Video yapay zeka teknikleri 15 saniye ile 1 dakika arasında videolar üretebilmektedir. Deepfake tehdidinde bir video 15 saniyeden daha kısaysa Deepfake ile üretilmiş olma olasılığından şüpheleniyoruz. Bunun yanı sıra biz bununla baş edebilecek yapay zeka yöntemleri de geliştiriyoruz. Fizik kurallarına aykırı bir şekilde bu yapay zeka modelleri videolar ve resimler üretebiliyorlar. Bu üretilen resimlerle biz ne yapıyoruz; eğer fizik kurallarına aykırıysa bunu çeşitli yapay zeka çeşitleriyle tespit edebiliyoruz. Ayrıca kurumların da kullanması gereken yöntemler var. Bu yöntemlerden bir tanesi filigran yöntemleridir. Eğer bir kurum kendi videosunu yayınlamak istiyorsa görünür veya görünmez damgalama yöntemleri kullanabilir. Bu damgalama yöntemleri genelde şifreli yayınlarda kullanılıyor. Bunu kurumlara da yaygınlaştırmamız gerekiyor’’ diye konuştu.
Ara tatil, Bilim Samsun’da dolu dolu geçiyor
12 Kasım 2024 Salı - 14:58 Ara tatil, Bilim Samsun’da dolu dolu geçiyor Samsun Büyükşehir Belediyesi Bilim Samsun’da çocuklar birbirinden farklı atölyelerde ara tatillerini hem eğlenerek hem de öğrenerek geçiriyor. Samsun Büyükşehir Belediyesi tarafından şehre kazandırılan ve çocukları bilimin heyecan verici dünyasına davet eden Bilim Samsun’da ara tatil çocuklar için dolu dolu geçiyor. Büyükşehir Belediyesi tarafından hazırlanan ara tatil programı, 6 yaşından 14 yaşına kadar geniş bir yaş aralığına hitap ediyor. Girişimcilik Atölyesi için 10-14 yaş arası öğrenciler, Teknoloji Atölyesi için 6-8 ve 10-12 yaş arası öğrenciler diğer atölyeler için ise 6- 11 yaşındaki öğrenciler ara tatil programına katılabiliyor. Özellikle okulların ara tatil dönemi boyunca, çocukların zamanlarını verimli ve eğlenceli bir şekilde değerlendirmeleri için çeşitli atölyeler ve etkinlikler düzenleniyor. Çocuklar için hafta boyunca oluşturulan paket programlar ile çocuklar birbirinden farklı atölyelerde etkinliklere ve derslere katılıyorlar. Bu atölyeler hem çocukların kişisel gelişimlerine katkı sağlamak hem de onları farklı alanlarda bilgilendirmek amacı taşıyor. Büyükşehir Belediyesi, tüm bu etkinliklerle çocuklara sadece eğlenceli bir ara tatil sunmakla kalmıyor, aynı zamanda onların gelişimlerine katkıda bulunuyor. Ara tatil boyunca düzenlenen bu programlar sayesinde çocuklar hem eğitici hem de sosyal gelişim açısından önemli bir deneyim yaşamış oluyor.
‘Eğitimciler İçin Yapay Zeka Eğitim Programı’nın tanıtımı BTK’da gerçekleştirildi
12 Kasım 2024 Salı - 14:21 ‘Eğitimciler İçin Yapay Zeka Eğitim Programı’nın tanıtımı BTK’da gerçekleştirildi ‘Eğitimciler İçin Yapay Zeka Eğitim Programı’nın tanıtım toplantısı Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu’nda (BTK) düzenlendi. Bilgi Teknolojileri ve İnternet Güvenliği Derneği (BTİDER) tarafından BTK Merkez Yerleşkesi’nde düzenlenen ‘Eğitimciler İçin Yapay Zeka Eğitim Programı’nın tanıtım toplantısı gerçekleştirildi. Tanıtım toplantısına, Ulaştırma ve Altyapı Bakan Yardımcısı Dr. Ömer Fatih Sayan, Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurulu Başkanı Ömer Abdullah Karagözoğlu, BTİDER Yönetim Kurulu Başkanı Ömer Faruk Sorgun, teknoloji firmalarının yöneticileri, akademisyenler ve öğrenciler katıldı. İstiklal Marşı okunması ve saygı duruşunda bulunulmasının ardından toplantının açılış konuşmasını gerçekleştiren, Bakan Yardımcısı Sayan, “Yalnızca teknolojik yeniliklerin ortaya çıktığı bir dönem değil. Bu yeniliklerin yaşamını dönüştürdüğü, dünyayı daha önce hiç olmadığı kadar hızlı bir şekilde değiştiren bir çağ. Artık her sektör dijitalleşmenin farklı teknolojilerin sunduğu imkanları değerlendirmek zorunda. Aksi halde bu çağa yetişmesi mümkün değil. Bu noktada yapay zeka gibi yenilikçi teknolojiler bizler için yeni fırsatların ve başarıların kapılarını ağırlayan sağlıkta, eğitimde, tarımda aklınıza gelecek bütün sektörlerde yapay zekadan biz faydalanıyoruz. Yapay zeka artık biz farkında bile olmadan gündelik hayatımızı entegre olmuştur” dedi. “BTK Akademi ile çok sayıda gencimize birçok konuda eğitimler sunarak sağlam bir temel oluşturmaya çalışıyoruz” Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurulu Başkanı Karagözoğlu ise, teknolojinin her geçen gün hızla geliştiğini hatırlattı. Yapay zekanın modern dünyanın dijital dönüşüm sürecinde anahtar bir rol oynadığına dikkat çeken Karagözoğlu, Yapay zekanın son 10 yıldaki yükselişine baktığımızda, 4’üncü Sanayi Devrimi’ni yönlendirdiğini ve bu durumun hizmetlerin üretilişini, sunuluşunu ve tüketimini yapısal olarak değiştirdiğini görüyoruz. Kurumumuz bünyesinde kurulan ve ‘Türkiye’nin siber kalesi’ olarak nitelendirilen Ulusal Siber Olaylara Müdahale Merkezi (USOM), tamamen kurumsal iç kaynaklarla geliştirilen yerli ve milli yazılımlarımız ile ülke genelinde siber güvenlik anlayışını geliştirmek ve siber tehditleri önlemek amacıyla 7/24 faaliyet gösteriyor. Sağlıklı ve sürdürülebilir bir güvenlik ekosistemi kurulmasının en önemli sac ayaklarından birisi de eğitim. Eğitim, güvenlik ekosisteminin temel harcıdır; sağlam temellere inşa edilen bilgi, yetkin bireylerin elinde güçlü bir kalkana dönüşür. Bu bağlamda gurur kaynağımız olan BTK Akademi ile; çok sayıda gencimize yapay zeka, kodlama, programlama, yazılım konularında eğitimler sunarak sağlam bir temel oluşturmaya çalışıyoruz. BTK Akademi ailesi gün geçtikçe gelişmeye de devam ediyor. Böylece ihtiyacımız olan milli şuurda, yetkin ve eğitimli nesiller yetiştiriyoruz ki güçlü kalkanlar elde edelim” diye konuştu. Toplantı konuşmacılara plaket takdim edilmesinin ardından hatıra fotoğrafı çekinilmesiyle sona erdi.
Türk Telekom siber güvenlik oluşumu FIRST’e katıldı
12 Kasım 2024 Salı - 11:37 Türk Telekom siber güvenlik oluşumu FIRST’e katıldı Türkiye’nin verisini koruma vizyonuyla yatırımlarını sürdüren Türk Telekom, siber güvenlik olaylarına etkin ve kapsamlı müdahale yetkinliğini FIRST (Forum of Incident Response and Security Teams) üyeliği ile uluslararası çapta tescilledi. Toplamda 7 bin müşteriye 50’den fazla siber güvenlik hizmeti sunan Türk Telekom, kapsamlı denetimlerin ardından dünya standartlarında sunduğu güvenlik çözümleri ile FIRST üyeliğine kabul edildi. Dünya çapında siber güvenlik olaylarına müdahale ve güvenlik ekiplerini bir araya getiren FIRST topluluğuna tam akredite olarak katılan Türk Telekom’un siber güvenlik olaylarına etkin ve kapsamlı müdahale yetkinliği uluslararası çapta tescillenmiş oldu. Türk Telekom Bilgi Teknolojileri Genel Müdür Yardımcısı Ali Taşkın, “Şirket olarak, milli sorumluluklarımız arasında gördüğümüz siber güvenlik ekosistemini güçlendirecek çözümlerimizi artırmaya ve uzman mühendislerimizle küresel standartlarla hizmetler sunmaya devam ediyoruz. Türkiye’nin en büyük siber güvenlik merkezinde sunduğumuz hizmetler ve bu alandaki liderliğimiz, uluslararası kuruluşlar tarafından da tescilleniyor. Geçtiğimiz aylarda sertifikasyon kuruluşu CREST tarafından üç başlıkta akredite edilmiştik. Şimdi de dünyanın en önemli siber güvenlik oluşumlarının başında gelen FIRST’e dahil olduk. FIRST üyeliğimiz, siber güvenlikteki vizyonumuzu ve yetkinliğimizi bir kez daha teyit ediyor. Türkiye’nin dijital güvenliğini sağlama misyonumuzu dünyadaki en deneyimli ve yetkin ekiplerin bulunduğu bir oluşumun içerisinde, daha güçlü ve proaktif bir şekilde sürdürmeye devam edeceğiz” dedi. Verilen bilgiye göre FIRST, dünya çapında hükümet, ticaret ve eğitim kuruluşlarından siber olay müdahale ekiplerini bir araya getirerek olaylara daha hızlı, etkili ve koordineli yanıt verilmesini sağlamak amacıyla 1990 yılında kuruldu. Bugün Afrika, Amerika, Asya, Avrupa ve Okyanusya’dan 700’den fazla üyeye sahip olan FIRST, olay müdahale ekiplerinin bilgi ve tecrübelerini paylaşmalarını, birlikte hareket etmelerini ve güvenilir bir küresel güvenlik ağı oluşturmalarını teşvik ediyor.
Kendileriyle yaşıtken şehit olan Eren Bülbül’ün ismini göklere yazarak dünya 1’incisi oldular
12 Kasım 2024 Salı - 09:48 Kendileriyle yaşıtken şehit olan Eren Bülbül’ün ismini göklere yazarak dünya 1’incisi oldular Eskişehirli lise öğlencileri, kendileriyle aynı yaşta iken şehit olan Eren Bülbül’ün ismini verdiği uçak ile dünya birinciliğini elde etti. Birinci olan öğrencilerden Ömer Faruk Filcioğlu, “Bizimle yaşıt olan 15 yaşındaki şehit Eren Bülbül’ün adını göklerde yaşatmak istedik, böylece hem onun adını anmış olacağız" dedi. Geçtiğimiz günlerde Uluslararası MEB Robot Yarışması Erzurum’da yapıldı. Yarışma, "Eğitimin Yüzyılında Ahilik ve Teknoloji" teması ve "Ahiliğin Geleceğini Şekillendiren Kod Erzurum’da Yazılıyor" sloganı ile düzenlenirken yarışmaya Eskişehir’den 5 okul katıldı. Yarışmaya katılan Turgut Reis Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi, danışman öğretmen Hakan Evrendilek öncülüğünde, elektrik-elektronik alanı öğrencileri Ömer Faruk Filcioğlu ve Mehmet Erkan "RC Sabit Kanat" kategorisinde dünya birincisi oldu. Eren Bülbül isimli ve kanatlarında "İyi ki varsın Eren" yazılı uçakla yarışmada boy gösteren Eskişehirli öğrenciler, performansları sonucunda gelen birincilikle oldukça mutlu oldular. Eskişehir Valisi Hüseyin Aksoy, öğrencileri tebrik ederek Eren Bülbül isimli uçağın kanadını imzaladı. Eren Bülbül’ün ismi göklerde yaşatıyorlar Öğrenciler imal ettikleri uçağın kanatlarına "İyi ki varsın Eren" yazdılar. Eskişehirli öğrenciler, 7 yıl önce Trabzon’un Maçka ilçesi kırsalında, bölücü terör örgütü tarafından Jandarma Astsubay Kıdemli Başçavuş Ferhat Gedik ile birlikte 15 yaşında şehit edilen Eren Bülbül’ün ismini göklerde yaşatmak için uçaklarına bu ismi verdiklerini belirtti. Eren Bülbül’ün şehit olduğunda kendiyle aynı yaşta olduğunu belirten 10’uncu sınıf öğrencisi Ömer Faruk Filcioğlu, şehitleri böylece daha çok anacaklarının altını çizdi. “Bizimle yaşıt olan Eren Bülbül’ün adını göklerde yaşatmak için bu isme karar verdik” Turgut Reis Endüstri ve Teknik Anadolu Lisesi Elektrik-Elektronik Bölümü Tesisat Dalı 10’uncu sınıf öğrencisi Ömer Faruk Filcioğlu, "Açıkçası Ar-Ge’si çok fazla sürmedi. Kısa bir zaman içerisinde uçak halloldu. Genellikle pilotaj çalışması uzun sürdü. Yaklaşık 1 buçuk ay gibi yoğun bir çalışma oldu. Çalışmalarımızın sabah 11.00’den başlayıp akşam 18.00’e kadar sürdüğü oldu. Bizim için gayet güzel geçti. Zaten yarışma anı, o atmosfer ve heyecan bize yetti. Gelecek yarışmaya şimdiden hazırlanmaya başlıyoruz. Selçuk Bayraktar’ın yaptığı TB2’den elbette ki esinlendik, bir örnek alındı. Acaba biz de geliştirebilir miyiz, yapabilir miyiz dedik. Ondan yola çıktık ve uçağımıza ’Eren Bülbül’ ismini koyma sebebimiz ise, şehit olan Eren Bülbül’ün adını yad etmeyi ve anmayı amaçladık. Özellikle onu seçtik. Eren Bülbül’ün ismini göklerde yaşatmak istedik. Bizimle yaşıt olan 15 yaşındaki şehit Eren Bülbül’ün adını göklerde yaşatmak için bu isme karar verdik. Böylece hem onun adını anmış olacağız hem de ismini göklerde yaşatmış olacağız" dedi. “Yine güzel bir başarı ve başlangıç amacıyla çabalıyoruz" Turgut Reis Endüstri ve Teknik Anadolu Lisesi Elektrik - Elektronik Bölümü 11’inci sınıf öğrencisi Mehmet Erkan, "Öncelikle güzel bir duygu, güzel bir his. Eren Bülbül ismini göklerde yaşatmak, tüm dünyaya duyurmak güzel bir şey. Üzerindeki depron malzeme. Yanmaya karşı dayanıklı. Tamiri kolay olduğu için böyle bir malzeme tercih ettik. Emeğimiz oldukça fazladır. Arkadaşım da sağ olsun, güzel bir emeği var. Okuldan sonra da yoğun çalışmalar sarf ettik, güzel bir şey ortaya çıktı. Eskişehir için de ailelerimiz için de güzel bir duygu" şeklinde konuştu. Öte yandan, öğrencilerin, daha önce yine üzerine Eren Bülbül’ün ismini ve fotoğraflarını işledikleri bir başka uçağı TEKNOFEST yarışmasında derece elde etmişti.
Manisa’dan Altın Örümcek’e iki finalist proje
11 Kasım 2024 Pazartesi - 16:37 Manisa’dan Altın Örümcek’e iki finalist proje Manisa Büyükşehir Belediyesi’nin geliştirdiği, dijital dünyanın gözdeleri arsında gösterilen 2 yenilikçi proje, DorukCloud 22. Altın Örümcek Ödülleri’nde finale yükseldi. Yarışmada, toplam 1.156 başvuru arasından 244 proje finale kalmaya hak kazandı. DorukCloud 22. Altın Örümcek Ödülleri’nde, finalist projeler belirlendi. Web Sitesi, Mobil Uygulama ve Dijital Pazarlama gibi ana kategoriler altında, 1.156 proje gerçekleştirilen yarışmaya katıldı. 51 uzman jüri üyesinin oylamasıyla, 26 farklı kategoride toplam 244 proje finalist olmaya hak kazandı. Finalistler, sektördeki en iyiler arasında yer almak için kendi kategorisindeki 10 proje ile rekabete girecek. Manisa Büyükşehir Belediyesi’nden 2 proje Manisa Büyükşehir Belediyesi’nin acil durumlarda hızlı müdahaleyi amaçlayan ’Manisa İçin Acil’ ve eğitim alanında önemli yenilikler getiren ’Manisa İçin Eğitim’ projeleri, prestijli Altın Örümcek Ödülleri’nde finale yükseldi. Eğitim ve Mobil Uygulama- Hizmet kategorisinde yer alan Manisa’nın 2 yenilikçi projesi, https://altinorumcek.com/halk-oylamasi-giris/ adresinden yapılan halk oylamasında vatandaşların oylarına talip olacak. Halk oylaması başladı Finalist projeler için halk oylaması 8 Kasım’da başladı. 29 Kasım 2024 tarihine kadar yapılacak olan halk oylamasıyla, yılın en iyileri seçilecek. 26 farklı kategoride finalist olarak yarışan 244 proje, halkın oylarıyla ödüllerine kavuşmayı bekleyecek. Vatandaşlar, en çok beğendiği projelere oy vererek, onları zirveye taşıyabilecek. Manisa İçin Acil projesi nedir? Manisa Büyükşehir Belediyesi tarafından geliştirilen ’Manisa İçin Acil’ uygulaması, acil durumlarda hızlı ve etkin bir müdahale sağlamak amacıyla Google Play ve App Store’da kullanıma sunuldu. Manisa İçin Acil uygulaması, acil durumlara hızlı yanıt verme üzerine kurulmuş bir dijital platform olarak öne çıkıyor. Afet ya da acil bir olay yaşandığında, kullanıcılar uygulama üzerinden tek bir tuşla yardım çağrısında bulunabilecek ve otomatik olarak konum bilgileri ilgili ekiplerle paylaşılacak. Böylece sahada görevli olan belediye ekipleri, olay yerine en kısa sürede ulaşmak üzere harekete geçebilecek. Manisa İçin Eğitim projesi nedir? Manisa Büyükşehir Belediyesi, gençlerin eğitimine katkı sunmak için ’Manisa İçin Eğitim’ projesini hayata geçirdi. Bu kapsamda, LGS’ye ve YKS’ye hazırlanan 8. sınıf ve 12. sınıf öğrencileri ile mezunlar için alanında uzman öğretmenler tarafından canlı dersler veriliyor, öğrencilere interaktif ders ortamı ve anında soru sorma imkanı sunuluyor.
Ürünlerine ’CE Belgesi’ almak isteyen firmalar uzağa gitmeden İzmir’de test yaptırabiliyor
11 Kasım 2024 Pazartesi - 10:52 Ürünlerine ’CE Belgesi’ almak isteyen firmalar uzağa gitmeden İzmir’de test yaptırabiliyor Elektrikli otomobilden beyaz eşyaya, multimedya cihazlardan televizyona kadar birçok alanda geliştirdikleri ürünlerle pazara açılmak isteyen İzmirli firmalar, gerekli testleri yaptırmak için kilometrelerce yol gitmekten kurtuldu. Firmaların, ürün kalitesini ve güvenliğini kanıtlamak amacıyla ihtiyaç duyduğu ‘CE Belgesi’ni alabilmeleri için İzmir’de testleri yapan tek merkez olan Embryoniks, Bilimpark’ta 3 yıldır tam teşekküllü hizmet vererek yüzlerce kişinin imdadına yetişti. İzmir Kalkınma Ajansı (İZKA), İzmir Ticaret Odası (İZTO), İzmir Ekonomi Üniversitesi (İEÜ) ve İzmir Bilimpark iş birliğiyle hayata geçirilen Embryoniks’in Müdürü, İEÜ Öğretim Görevlisi İsmail Akboru, “Firmalar, ürünlerin amacına uygun kullanıldığında tehlike oluşturmadığını, çevreye zarar vermediğini kanıtlamak için ‘CE Belgesi’ almak zorunda. Bu belgeyi alabilmek için gerekli testler, eskiden sadece İstanbul ve Ankara’daki merkezlerde yapılıyordu. Artık biz de varız. Türkiye’nin tamamına hizmet vererek önemli bir ihtiyacı karşılıyoruz” diye konuştu. İzmir’in Menderes ilçesinde bulunan Embriyoniks’te; ürünlere yönelik alçak voltaj direktifi (LVD), elektromanyetik uyumluluk (EMU), su ve toz geçirmezlik testleri (IP68’e kadar) yapılıyor. Türkiye Akreditasyon Kurumu (TÜRKAK) tarafından da akredite edilen, 800 metrekarelik kapalı alana sahip Embryoniks, İstanbul’a 3,5 saatlik mesafede olması ve limana yakınlığıyla da firmalara lojistik avantajlar sağlıyor. “Zaman ve maliyet avantajı sağlıyoruz” Embryoniks Müdürü ve İEÜ Meslek Yüksekokulu İş Sağlığı ve Güvenliği Programı Öğretim Görevlisi İsmail Akboru, üniversite-sanayi iş birliği açısından da merkezin önemli bir rol üstlendiğini söyledi. Merkez hakkında bilgiler veren Akboru, “Örneğin; evde kullanılmak üzere bir mikrodalga fırın ürettiniz. Bu fırını, satmak ya da yurt dışında sunmak için CE Belgesine ihtiyacınız var. Bu fırının insan sağlığına zararı olup olmadığını, fırının yaydığı sinyallerin diğer ürünlere zarar verip vermediğini, kısaca kullanıma engel teşkil edip etmediğini ölçmeniz gerekiyor. Bunu belirlemek için de bizim merkezimizdeki cihazlara ihtiyacınız var. Eğer ürün, saydığım tüm bu maddelerden sorunsuz geçiyorsa, CE Belgesini almaya hak kazanıyor. Bizden önce İzmir’de böyle bir laboratuvar yoktu. Firmalar ya da girişimciler, bu belgenin şartlarını sağlamak için çoğunlukla İstanbul ya da Ankara’ya gitmek zorunda kalıyordu. Zaman ve maliyet açısından sorun oluyordu. Biz, bu ihtiyacı karşılayan, çok önemli bir merkez konumundayız” diye konuştu. “Türkiye geneline hizmet veriyoruz” Sadece İzmir ya da Ege’ye değil, tüm Türkiye’ye hizmet verdiklerini hatırlatan Akboru, “Sektörümüze yeni bir soluk getirmek ve alanımızda söz sahibi olmak hedefiyle çıktığımız bu yolda, çalışmalarımızı başarıyla sürdürüyoruz. Merkezimizde firmalara, sıra bekletmeden, en hızlı şekilde, en iyi hizmeti vermeye odaklanıyoruz. Bir ürünün tüm test sürecini ortalama bir haftada tamamlıyoruz. Beyaz eşyadan mikrodalga fırına, elektrikli otomobilden mutfak robotuna, buzdolabından televizyona ve aydınlatma ürünlerine kadar geniş bir ürün yelpazesine hizmet verebiliyoruz” dedi.
Dünya İzmir’de buluşuyor
11 Kasım 2024 Pazartesi - 09:13 Dünya İzmir’de buluşuyor Dünya Robot Olimpiyatı (World Robot Olympiad-WRO) 2024 Türkiye Uluslararası Finali için geri sayım sürüyor. İzmir Büyükşehir Belediyesi, İZFAŞ ve Bilim Kahramanları Derneği iş birliğinde 28-30 Kasım tarihleri arasında Fuar İzmir’de yapılacak Dünya Robot Olimpiyatı finali, dünyayı İzmir’de buluşturacak. Etkinliğe, her kıtadan 90 ülkeyi temsilen 3 bin 500 kişi katılacak. Dünya Robot Olimpiyatı 2024 Türkiye Uluslararası Finali ile dünyanın dört bir yanından bilim ve robotiğe meraklı çocuklar ve gençler İzmir’de buluşacak. WRO 2024 Türkiye Uluslararası Finali’nde, çocuklar ve gençler, robotik teknolojilerle ilgili bilgilerini genişletirken aynı zamanda farklı yerlerden gelen yaşıtlarıyla tanışıp fikir alışverişinde bulunacak. 28-30 Kasım tarihleri arasında Fuar İzmir’de yapılacak olimpiyatta, 90 ülkeden, 562 takım, 3 bin 500 katılımcı yer alacak. Bu yıl “EARTH ALLIES” teması altında düzenlenecek finalde, bir yandan gezegenimizin sınırlı kaynaklarının verimli ve adil kullanımına odaklanan katılımcılar, diğer yandan da doğal afetler yaşanmadan ve yaşandıktan sonra robotik çözümlerden nasıl faydalanabileceğimize dair önerilerini paylaşacak. Türkiye’de ilk kez düzenlenecek organizasyon, sadece bilimsel ve teknolojik gelişime katkı sağlamakla kalmayacak aynı zamanda kültürel çeşitlilik ve iş birliği bilincini de artıracak. Tugay: İzmir olarak gururluyuz Etkinliğin ev sahipliğini yapacak İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Dr. Cemil Tugay, kente gelen 90 ülkeden 3 bin 500 çocuk ve genci ağırlayacak olmaktan duyduğu mutluluğu ifade etti. Dr. Tugay, “Bu olimpiyatlar, gençlerin bilimle tanışmaları, teknolojiye olan ilgilerini artırmaları ve geleceğin sorunlarına çözümler geliştirmeleri açısından eşsiz bir fırsat sunuyor. İzmir olarak, bilimsel merakın ve öğrenmenin gelişmesine katkı sağlamaktan da ayrıca gurur duyuyoruz. Bilim ve teknolojiye verdiğimiz önemin bir yansıması olan bu etkinlikte, İzmir’e gelen her bir katılımcının aynı zamanda kültürümüzü ve şehrimizin güzelliklerini tanımaları da en büyük temennimiz. Onların kendilerini evlerinde hissetmelerini, İzmir’in sıcak misafirperverliğini yakından tanımalarını sağlamayı hedefliyoruz” dedi. Prof. Dr. Demir: Geleceğin bilim insanlarını yetiştirmek için önemli Bilim Kahramanları Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Sıddıka Semahat Demir, “2024 Dünya Robot Olimpiyatı Türkiye Uluslararası Finali’ni düzenleyecek olmaktan büyük gurur duyuyoruz. 90 ülkeden katılımcıyı bir araya getirecek bu etkinlik, çocuklarımızı ve gençlerimizi STEAM (fen, teknoloji, mühendislik, sanat, matematik) alanlarında daha da güçlendirecek bir fırsat sunuyor. EARTH ALLIES olarak belirlediğimiz tema kapsamında da katılımcı öğrenciler, doğa ile uyum içinde yaşamanın yollarını keşfederek gezegenin sürdürülebilirliğine katkı sunan robotik çözümlerini paylaşacak. Bu prestijli organizasyon, ülkemizin bilimsel işbirliklerini güçlendirmek ve gençlerimizi geleceğin bilim insanları olarak yetiştirmek için önemli bir adım” diye konuştu. Dünyayı buluşturacak WRO 2024 Türkiye Uluslararası Finali, dünyanın dört bir yanından çocukları ve gençleri bir araya getirerek İzmir’i, küresel teknoloji ve bilim sahnesine taşıyor. İzmir, bu uluslararası etkinlikle büyük bir turizm hareketliliği de yaşayacak. 90 ülkeden gelen misafirler, 8 bin 500 yıllık geçmişe sahip İzmir’in eşsiz tarihi ve kültürel zenginliklerini keşfetme fırsatı bulacak. Etkinlik sayesinde İzmir’deki oteller, turistik mekanlar ve restoranlar gibi birçok işletme WRO misafirlerini ağırlayacak. 8-19 yaş aralığındaki gençlerin projeleri sergilenecek Dünya Robot Olimpiyatı, ilkokuldan üniversiteye kadar geniş bir yaş aralığındaki öğrencilerin yaratıcı düşünme ve problem çözme becerilerini geliştirmeyi amaçlayan, eğitici ve düşündürücü robotik turnuvalar ile etkinlikler sunuyor. Asya kıtasında, sadece 12 ülke ile başlayan turnuvalar, günümüzde yaklaşık 90 ülkenin katılımıyla devam ediyor. 8-19 yaş grubundaki çocuklar, her yıl belirlenen temaya göre takımlarıyla birlikte robotik projeler üzerinde çalışıyor. İlk olarak kendi ülkelerinde çalışmalarını sergileyen takımlardan ülke finalistleri her yıl dünyanın başka bir ülkesinin ev sahipliğinde yapılan uluslararası finale katılarak çalışmalarını sergiliyor. WRO Türkiye finalleri de 2016 yılından bu yana İzmir Büyükşehir Belediyesi, İZFAŞ ve Bilim Kahramanları Derneği iş birliğiyle Fuar İzmir’de düzenleniyor. Dört klasmanda gerçekleştiriliyor Etkinlik dört farklı klasmanda, üç ayrı yaş grubunda düzenlenecek. Her klasmanda belirlenen hedefler ve çalışma alanları farklılık gösteriyor. “Geleceğin Mucitleri” klasmanında katılımcılar, insanların doğa ile uyum içinde yaşamalarına yardımcı olacak robotik çözümler geliştirecek ve çözümlerini canlı olarak etkinlikte jüriyle paylaşacak. “Geleceğin Mühendisleri” klasmanında takımlar, bir oyun sahasında otonom araçlar kullanacak. Takımlar, diledikleri malzemeleri ve yazılımları kullanarak inşa ettikleri ve kodladıkları otonom araçların verilen görevleri kurallara uygun şekilde tamamlamasını sağlamaya çalışacak. “RoboMission” klasmanında ise katılımcılar, bir oyun alanında görevleri yerine getiren robotlar tasarlayacak. “RoboSpor” klasmanında da takımlar, bir tenis maçında diğer takımların robotlarıyla rekabet edebilecek robotlar tasarlayacak. Bir maçta her iki takımın sahada iki robotu olacak ve robotlar, oyunu otonom olarak oynayacak. Hem kentin hem de Türkiye’nin bilimsel ve kültürel tanıtımına büyük katkı sağlayacak, gelecek nesiller için güçlü bir ilham kaynağı olacak WRO 2024 Türkiye Uluslararası Finali hakkında daha fazla bilgiye www.wro2024.org/ adresinden ulaşmak mümkün.
Canikli öğrenciler, Uluslararası Türk Dünyası Bilim ve Kültür Şenliği’nde finalde
10 Kasım 2024 Pazar - 10:10 Canikli öğrenciler, Uluslararası Türk Dünyası Bilim ve Kültür Şenliği’nde finalde Canik Özdemir Bayraktar Keşif Kampüsü öğrencileri, 7. Uluslararası Türk Dünyası Bilim ve Kültür Şenliği’nde düzenlenen proje yarışmasında finale kaldı. Samsun’un Canik Belediyesi tarafından hayata geçirilen Canik Özdemir Bayraktar Keşif Kampüsü öğrencileri, hazırladıkları projeyle, 7. Uluslararası Türk Dünyası Bilim ve Kültür Şenliği’nde düzenlenen proje yarışmasında finale kaldı. ’SolarSense: Güneş Işığı Kontrollü Akıllı Perde Sistemi’ ve ’RoboCrafter: Otto Sürümü’ isimli projeleriyle jüri üyelerini kendilerine hayran bırakan Canik Özdemir Bayraktar Keşif Kampüsü öğrencileri Yusuf Emin Dalgıç ve Muhammet Ali Şimşek, uluslararası düzeyde gerçekleştirilen ve binlerce projenin yer aldığı yarışmada adlarını finale yazdırdı. Öğrencileri başarılarından dolayı tebrik eden Canik Belediye Başkanı İbrahim Sandıkçı, “Canik Özdemir Bayraktar Keşif Kampüsümüzde geleceğin bilim insanlarını yetiştirmeye devam ediyoruz. Öğrencilerimiz, özgün fikirleri ve eserleriyle proje yarışmalarında elde ettikleri dereceler ve başarılarla bizleri gururlandırmaya devam ediyor. Milli Teknoloji idealinin birer temsilcisi olan kıymetli öğrencilerimiz, ecdatlarından aldığı ilham ve yetenekleriyle Milli Teknoloji Hamlesi’ni daha ileriye taşıyacaklarına yürekten inanıyoruz. 7. Uluslararası Türk Dünyası Bilim ve Kültür Şenliği’nde düzenlenen proje yarışmasında finale kalan öğrencilerimiz Yusuf Emin Dalgıç ve Muhammet Ali Şimşek’i canıgönülden kutluyor, öğrencilerimizin yetişmesinde katkılarda bulunan ailelerine, Canik Özdemir Bayraktar Keşif Kampüsü eğitmenimiz Zehra Kaya’ya ve emeği geçen herkese teşekkür ediyorum" dedi.