ÇEVRE - 14 Kasım 2024 Perşembe 12:58

Sinop’ta otomobile çarpan atmaca telef oldu

A
A
A
Sinop’ta otomobile çarpan atmaca telef oldu

Sinop’ta kargalarla kavga eden atmaca, otoyoldaki otomobile çarparak telef oldu.


Sinop’un Osmaniye Mahallesi’nde, kargalarla kavga eden bir atmaca, uçuş hakimiyetini kaybederek otoyola düştü ve geçmekte olan bir otomobile çarparak telef oldu.


Olay, Erfelek otoyolunda meydana geldi. Zaman zaman yabani ve evcil hayvanların ölümüne sebep olan bu yolda, ilk kez bir yırtıcı kuş olan atmaca tele oldu. Bölgedeki yerliler tarafından tanınan ve her gün çevreyi kontrol eden atmaca, kargalarla girdiği kavgayı canıyla ödedi. Yoldan geçen bir vatandaş, yaralı halde bulduğu kuşu tedavi için veterinere götürmeye çalıştı ancak atmaca, tüm çabalarına rağmen telef oldu.


Olayla ilgili olarak yetkililer, yırtıcı kuşların otoyollarda daha dikkatli olmaları gerektiği konusunda uyarıda bulundu.



Sinop’ta otomobile çarpan atmaca telef oldu

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Sivas Sivas’ta mobil taziye araçları hizmete sunuldu Sivas Belediye’nce 25 mobil taziye aracı, modern donanımlarıyla vatandaşların hizmetine sunuldu. Sivas Belediyesi, taziye evlerinde oluşan yoğunluk ve yükü azaltmak için vatandaşların talebi doğrultusunda 25 mobil taziye aracını hizmete aldı. Belediye Başkanı Adem Uzun, seçim dönemi ve sonrasında vatandaşlarla yapılan görüşmelerde en çok gelen talebin mobil taziye araçları olduğunu belirtti. Göreve başladıkları andan itibaren bu talebi karşılamak için planlamalar yaptıklarını ifade eden Uzun, “Sivaslı hayırseverlerimizin ve belediyemizin destekleriyle 25 adet taziye aracını hizmete sunduk. Şu an itibarıyla vatandaşlarımız bu hizmetimizden faydalanmaya başladılar” dedi. “Şehir için önemli bir ihtiyaçtı” Mobil taziye araçlarının özellikle pandemi döneminden sonra ortaya çıkan bir ihtiyaca cevap verdiğini vurgulayan Başkan Uzun, “Şimdi hem seçim döneminde hem de seçimden sonraki süreçte vatandaşlarımız ile bir araya geldiğimizde en büyük taleplerden birisi mobil taziye araçlarıydı. Göreve başladığımız günden itibaren de planlamalarımızı yaptık. Bu planlamalar çerçevesinde Sivaslı hayırseverlerimizin desteğiyle Sivas Belediyemizin destekleriyle birlikte 25 tane taziye aracını 18 Kasım tarihi itibariyle hizmete sunduk. Şu an itibariyle vatandaşlarımız bu hizmetimizden faydalanmaya başladılar. Ben hayırseverlerimize teşekkürlerimi sunmak istiyorum. Şehir için önemli bir ihtiyaçtı. Çünkü özellikle pandemiyle birlikte artık insanlar evlerini çok fazla açmak istemiyorlar. Ben cenazelere gittiğimde genellikle şöyle bir manzara ile birlikte karşı karşıya kalıyorum. Bir ev içerisinden kadınlar bir odada erkekler bir odada oturur vaziyetler. Herkes de taziye araçlarını soruyordu. Biz de bunu başlatmaya karar verdik ve vatandaşlarımızın hizmetine sunduk” şeklinde konuştu. 25 mobil taziye aracı, modern donanımlarıyla vatandaşların hizmetine sunulurken, projenin hayata geçirilmesinde emeği geçen hayırseverlere ve belediye ekiplerine teşekkür eden Başkan Uzun, bu hizmetin şehir için önemli bir ihtiyacı karşıladığını belirtti.
Kocaeli "Çocuklara güzel dili değil, kaş çatmayı öğretiyoruz" Şair ve yazar Prof. Dr. Nurullah Genç, "Çocuklara güzel dili değil, kaş çatmayı öğretiyoruz. Bugün kaş çatmayı öğrettiğimiz çocuklar, yarın bize yumruk sıkmaya yeltenebilir. Çocuklarınız size büyüdüğünde kötü rüyalar göstersin istemiyorsanız, onları güzel kelimelerle büyütün" dedi. Çayırova Belediyesi’nin ilçede bir gelenek haline getirdiği ve birçok önemli yazarı ilçe sakinleriyle buluşturan Çayırova Kitap Günleri, son gününde Prof. Dr. Nurullah Genç’i ağırladı. Prof. Dr. Necmettin Erbakan Kültür Merkezi’nde düzenlenen programda sevenleriyle bir araya gelen Genç, "Kelimenin Esrarı" isimli söyleşiyle önemli açıklamalarda bulundu. Genç’in söyleşisini Çayırova Belediye Başkanı Bünyamin Çiftçi, meclis üyeleri ve çok sayıda vatandaş takip etti. Söyleşi öncesinde bir konuşma gerçekleştiren Çiftçi, "Bu yıl 5’incisini düzenlediğimiz Çayırova Kitap Günleri’nin mottosu Özgür Filistin için, okuyarak barışı, adaleti ve merhameti inşa edelim. Bugün burada kitap günlerimize katılan tüm hemşehrilerimize teşekkür ediyorum. Ayrıca tüm öğretmenlerimizin Öğretmenler Günü’nü kutlarım" dedi. "Kelime deyip geçmeyin" Başkan Çiftçi’nin konuşmasının ardından okurlarıyla bir araya gelen Genç, "Kelime deyip geçmeyin, konuşmak ne kadar kolay, bazen kötü konuşmak ne kadar kolay. Biz kelimeyi her an kaydedilen, söylediğimizde de sustuğumuzda da irtibatımızı kesmediğimiz bir canlı olarak görmeliyiz. Kelimeyi ve kelimenin esrarını unutmayın. Sadece kelimelerimizi düzeltsek ülke düzelecek diye düşünün ve güzel kelimenin, doğru kelimenin ve ilmi kelimenin peşine düşün. Üslup o kadar önemli ki, kelime hayatımızın merkezinde duruyor ve farkında değiliz. Kelimeyi çirkinleştiren Ebu Cehil’in peşinden gitmiş olur, kelimeyi güzelleştiren de Peygamber Efendimizin peşinden gitmiş olur. Ülkemizin aileleri kelimelerin ciddiyetinin farkında değil. Tebessüm sadakadır. Çocuklara güzel dili değil, kaş çatmayı öğretiyoruz. Bugün kaş çatmayı öğrettiğimiz çocuklar, yarın bize yumruk sıkmaya yeltenebilir. Çocuklarınız size büyüdüğünde kötü rüyalar göstersin istemiyorsanız, onları güzel kelimelerle büyütün" diye konuştu. Başkan Çiftçi, söyleşi sonunda Genç’e günün anısına Fatma Çelik Engelliler Merkezi’nde özel bireyler tarafından hazırlanan tabloyu hediye etti. Nurullah Genç, program sonunda sevenlerinin kitaplarını imzaladı.
Samsun ‘Çocuklarda halsizlik, solukluk ve çarpıntı, kansızlık işareti olabilir’ Çocuk Hematolojisi ve Onkolojisi Uzmanı Dr. Mustafa Bilici, anemi (kansızlık) hastalığında görülebilecek şikâyetlere dikkat çekerek, “Anemik bir hastada aneminin ağırlığına göre ve aneminin gelişme süresine göre değişen derecede halsizlik, yorgunluk, ciltte ve mukozalarda solukluk, çarpıntı, baş dönmesi şikâyetleri görülebilir” dedi. VM Medical Park Samsun Hastanesi Çocuk Hematolojisi ve Onkolojisi Uzmanı Dr. Mustafa Bilici, anemi hakkında bilgilendirmelerde bulundu. Kanda en çok bulunan hücre grubunun eritrositler olduğunu belirten Dr. Bilici, “Eritrosit içerisinde oksijen-karbondioksit taşıyan kısım hemoglobin molekülüdür. Hemoglobinin yaşa göre normal değeri değişmektedir. 2 aylık bir bebekte 9 gr/dL değerine kadar normal kabul edilmekte iken, 6 aylık bebekte 10,5 gr/dL, 2 yaşından sonra ise 11,5 gr/dL’nin üzerinde olması gerekir. Tam kan sayımı, hastanelerde en sık yapılan tetkik olması nedeni ile değişik derecelerde anemiye sık rastlanmaktadır. Bu değerlerin altındaki hemoglobin değerleri kansızlık (anemi) olarak tanımlanmaktadır” diye konuştu. “Halsizlik görülebilir” Anemide görülebilecek şikâyetlerden bahseden Uzm. Dr. Bilici, “Anemik bir hastada aneminin ağırlığına göre ve aneminin gelişme süresine göre değişen derecede halsizlik, yorgunluk, ciltte ve mukozalarda solukluk, çarpıntı, baş dönmesi şikayetleri görülebilir. Ciddi kanaması olan bir hastada hemoglobin değeri 12’den 6’ya düştüğünde, hasta çok halsiz olabileceği gibi; demir eksikliğine bağlı uzun sürede kansızlığı gelişen bir hastada hemoglobin değeri 4’e, 5’e kadar düştüğünde bile hasta kendini iyi hissedebilir” şeklinde konuştu. “Çocuklarda kansızlık nedenleri” Çocuklarda kansızlık nedenlerinin genel olarak 4 gruba ayrılabileceğini belirten Bilici, şu bilgileri paylaştı: “Eritrosit hastalıkları: Eritrositlerin görevini sorunsuz bir şekilde yapabilmesi için şekillerinin ve içerdiği hemoglobin molekülünün sağlıklı olması gerekir. Çoğunlukla genetik nedenler sonucunda eritrositlerde yapısal problemler gelişmekte ve eritrositler olması gerekenden çok daha hızlı yıkılmakta ve üretilmektedir. Hastalarda artmış kan yıkımına bağlı sarılık, artmış kan üretimine bağlı alın, şakak ve çene kemiklerinde genişleme ve karaciğer/dalak büyüklüğü görülebilmektedir. Talasemi, orak hücreli anemi, eritrosit enzim eksiklikleri bu sınıftaki hastalıklara örnek olarak verilebilir. Talasemi hastalığı bu grubun en yaygın görülen hastalığıdır. Kemik iliği nakli ile tedavi edilmeyen hastaların hayat boyu 2-3 hafta aralar ile kan transfüzyonu alması gerekmektedir. Ailede kan hastalığı öyküsü olan hastaların, evliliklerinde hastalıksız çocuk sahibi olmaları için mutlaka genetik danışma almalarını öneriyoruz. Kemik iliği yetmezlikleri: Kemik iliğinde; genetik nedenlerle, ilaçların zararlı etkileri ile enfeksiyonların kemik iliğinde meydana getirdiği harabiyet sonucunda, otoimmün nedenler (bağışıklık sisteminin kemik iliğine etkileri) ile ya da kanser hastalıklarının kemik iliğini tutması ile eritrosit kök hücreleri hasarlanır ya da doğuştan hasarlıdır. Bunun sonucunda yeterli kan üretilemez. Bu hastalıklarda çoğunlukla diğer kan hücreleri olan kan pulcukları (trombositler) ve beyaz kan hücrelerinde de (lökositler, lenfositler) üretimde yetersizlik görülebilir. Tedavide kan transfüzyonları ve nedene özel tedaviler yapılabileceği gibi genetik nedenli hastalıklarda ve düzenli kan ihtiyacı olan hastalarda kemik iliği nakil tedavisi uygulanabilmektedir. Nütrisyonel eksiklikler: Dünyada ve ülkemizde en sık görülen anemi nedeni besin kaynaklı eksikliklerdir. Özellikle hızlı büyümenin en yoğun olduğu süt çocukluğu döneminde ve adolesan (ergenlik) dönemde demir ve B12 eksikliğine bağlı kansızlık sık görülmektedir. Kız adolesanlarda adet dönemi ile birlikte yetersiz beslenme olması halinde hastalarda derin anemi gelişebilmektedir. Sağlık Bakanlığı tarafından 2004 yılında başlatılan “Demir gibi Türkiye” projesi ile 4 ay - 1 yaş arasında koruyucu dozda demir tedavisi verilmesi önerilmektedir ve 9 aylık tüm bebeklere rutin hemogram bakılması önerilmektedir. Demir hayvansal kaynaklı besinlerde, yeşil sebzelerde, yumurta ve süt ürünlerinde, bakliyat ürünlerinde, kuruyemişlerde bol miktarda bulunmaktadır. Demir sadece kan üretiminde değil, aynı zamanda vücudumuzda birçok enzim sisteminin çalışmasında da görev almaktadır. Bu nedenle eksikliğinde; halsizlik, solukluk, iştahsızlık, büyüme- gelişmede duraksama, okul başarısında, anlama ve algılama fonksiyonlarında bozukluklar görülebilir. Sık enfeksiyon geçirme, toprak, kağıt yeme, ağız kenarlarında yaralar gibi şikayetler görülebilir. B12 vitamini, hayvansal kaynaklı besinlerde bulunur. B12 vitamini ve folik asit, vücudumuzda DNA sentezinde gerekli çok önemli vitaminlerdir. Eksikliklerinde kansızlığa ek olarak bir çok nörolojik şikayet görülür. Kansızlık olmadan da nörolojik şikayetler görülebilmektedir. Hastalarda vitamin eksikliği tespit ettiğimizde, öncelikle altta yatan sistemik bir hastalık varlığını da sorgulayarak hastanın tolere edebileceği formda ve vücut depolarını dolduracak şekilde yaklaşık 2-3 ay vitamin tedavileri vermekteyiz. Tedaviye rağmen vitamin düzeyleri düşük ve kansızlığı devam eden hastaların, bağırsaklardan emilim problemi olabilir ya da vitaminlerin metabolizması ile ilgili genetik nedenler olabilir. Vitamin desteği için ilk tercih ağız yolu ile verilmesi olsa da özellikle bağırsaktan emilim problemi olan hastalarımıza damar yolu ile vitamin tedavileri uygulayabilmekteyiz. Sistemik hastalıklara eşlik eden anemi: Burada aklımıza gelebilecek birçok kronik hastalıkta (romatolojik hastalıklar, böbrek hastalıkları, bağırsak hastalıkları, endokrin hastalıklar vb.) farklı mekanizmalar ile hafif düzeyde kansızlık görülebilmektedir. Çoğunlukla hemoglobin değerinde 1-2 birimlik düşüklük görülse de, daha düşük hemoglobin seviyeleri de görülebilmektedir. Ateşli hastalıklar sırasında da hemoglobin değeri 2 birim kadar düşebilir.” “Tanı ve tedavi süreci” Dr. Bilici, "Hastaların bu ayırıcı tanılarının yapılabilmesi için öncelikle hastanın şikâyetlerini, anemi gelişme sürecini, fizik muayene bulgularını ve ilk yapılan kan sonuçlarını ayrıntılı değerlendirmek gerekir. Periferik yayma ile kırmızı kan hücrelerini yapısal olarak değerlendiririz. Gerektiğinde ileri incelemeler yaparak (kemik iliği aspirasyonu, genetik testler) tanı koyup, her bir hastalık için ve hasta özelinde tedaviler planlamaktayız” ifadelerini kullandı.