ÇEVRE - 01 Ekim 2024 Salı 11:08

161 yıllık Fener 5 nesildir Çilesiz ailesine emanet

A
A
A
161 yıllık Fener 5 nesildir Çilesiz ailesine emanet

Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, “5 nesildir Çilesiz ailesi tarafından bakımı yapılan fener, Karadeniz’deki denizcilerimizin adeta pusulası olmuştur” dedi.



Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Türkiye’nin en kuzey ucu Sinop’ta bulunan İnceburun Deniz Feneri’nin yerden 9 metre, deniz seviyesinden ise 26 metre yükseklikte yer aldığını kaydederek, “1863 yılında inşa edilen ve 5 nesildir Çilesiz ailesi tarafından bakımı yapılan fener, 161 yıldır Karadeniz’deki denizcilerimizin adeta pusulası oldu. Bizler, böylesi tarihi yapıların korunmasını sadece bir görev değil, milli bir sorumluluk olarak görüyoruz” dedi.


“Işığın Hep Yanması için Tüm Desteği Vermeye Devam Edeceğiz”


İnceburun Deniz Feneri’nin 5. kuşak bakıcısı Erol Çilesiz’in 1992 yılından bu yana babasından devraldığı mirası başarıyla sürdürdüğünü belirten Bakan Uraloğlu sözlerine şu şekilde devam etti:


“Erol Bey’in büyük dedesi Şaban Bey’den başlayarak, Haşim Bey, Ahmet Çilesiz, Hüseyin Çilesiz ve şimdi de Erol Çilesiz, bu önemli görevi başarıyla yerine getirdiler. İnceburun Deniz Feneri aynı zamanda nesilden nesle aktarılan bir mirastır. Bu tarihi fenerin varlığını sürdürebilmesi, başta Erol Çilesiz ve ailesi olmak üzere büyük emek veren insanların sayesinde mümkün olmuştur. İnceburun Deniz Feneri, Çilesiz ailesinin gözü, gönlü ve emeğiyle bu zamana kadar ışığını hiç kaybetmedi. Biz de onların bu özverisine her zaman minnettarız. Denizcilerimizin güvenliğini sağlayan bu ışığın hep yanması için elimizden gelen tüm desteği vermeye devam edeceğiz.”


“İnceburun Feneri, her şeyden önce bizim için bir iş yerinden fazlasıdır. Burası bizim evimizdir, yuvamızdır”


İnceburun Deniz Feneri’nin 5. kuşak bakıcısı Erol Çilesiz ise aile mesleğinin öyküsünü anlatırken şu sözlere yer verdi: “Babam bu fenerde görevliyken, 1965 yılında doğdum ben. Yani çocukluğumdan beri aşinayım fenerdeki zorlu çalışma şartlarına. 1992 yılından beri Ulaştırma ve Altyapı Bakanlığı Kıyı Emniyeti Genel Müdürlüğümüze ait bu fenerde hizmet vermekteyim. İnceburun Feneri, her şeyden önce bizim için bir iş yerinden fazlasıdır. Burası bizim evimizdir, yuvamızdır.”


“Her sabah rutin bakımlarımızı ve temizliğimizi yaparız”


Denizcilere yol gösteren, rehber olan bu fenerin hiçbir zaman sönmemesi, işleyen bu sistemin hiçbir zaman aksamaması ve bu çarkın hiç durmaması gerektiğini vurgulayan Erol Çilesiz, “Seyir yardımcısı olarak bu noktada denizlerimizdeki seyir emniyetini sağlıyoruz. Teknolojik olarak sürekli olarak kontrol altında olsa da gece boyu devamlı olarak fenerimizin mekanizmasını ve ışığını kontrol ederiz. Her sabah da rutin bakımlarımızı ve temizliğimizi yaparız. Hava şartlarına göre küçük bakım onarımlarını gerçekleştiririz. Düzenli aralıklarla da fenerde büyük bakımlarımız olur. İşimi gerçekten çok severek yapıyorum ve Türkiye’nin en kuzey ucundan; tarihî İnceburun Fenerimizden tüm denizcileri ve denizi sevenleri selamlıyorum” açıklamalarında bulundu.


(HÖ-

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Antalya Antalya’dan yeni turizm rekoru Dünyanın gözde turizm merkezlerinden Antalya, turist akınıyla yoluna hız kesmeden devam ediyor. Turizmde tüm zamanların en iyi ilk 9 aylık ziyaretçi verisine ulaşan Antalya, 2024 yılının ilk 9 ayında ağırlanan 14 milyon 71 bin 412 ziyaretçi ile yeni bir rekora imza attı. Antalya, geçtiğimiz yıl Ocak-Eylül döneminde 13 milyon turist ağırlamıştı. İlk 9 ayda kente gelen turist sayısındaki artış oranı geçtiğimiz yılın aynı dönemine göre yüzde 8 oldu. Turizmin başkenti Antalya’yı, 2024 yılının ilk 9 ayında 14 milyon 71 bin 412 kişi ziyaret etti. Rusya ilk sırada Yılın 9 aylık döneminde Antalya’ya en çok turist gönderen ülkeler sıralamasında Rusya Federasyonu ilk sıradaki yerini bu sene de korudu. Antalya’ya ilk 9 aylık dönemde en çok ziyaretçi 3 milyon 245 bin 626 ile Rusya Federasyonu’ndan gelirken Almanya 2 milyon 705 bin 103 ziyaretçi ile ikinci, İngiltere 1 milyon 298 bin 313 ziyaretçi ile üçüncü sırada yer aldı. İngiltere’yi sırasıyla Polonya, Kazakistan, Romanya, Hollanda, Ukrayna, Çek Cumhuriyeti ve Slovakya takip etti. Eylül ayında 2 milyon 339 bin 469 ziyaretçi Benzersiz iklimi, masmavi denizi, altın sarısı kumsalları, kaliteli tesisleri, yemyeşil doğası ve zengin tarihi ile dört mevsim turizm imkânı sunan Antalya, eylül ayında da ziyaretçi sayısında rekor kırdı. Kültür ve Turizm Bakanlığından alınan verilere göre, 2023 yılının Ocak-Eylül döneminde Antalya’ya yurtdışından gelen ziyaretçi turist sayısı 13 milyona ulaşmıştı. Antalya’ya geçtiğimiz eylül ayında gelen ziyaretçi sayısı ise bir önceki yılın aynı dönemine göre 92 bin 682 artışla 2 milyon 339 bin 469 oldu. Eylül ayında da Rus rekoru Yeni bir rekora imza atılan eylül ayında, Antalya’ya en çok turist gönderen ülkeler sıralamasında Rusya Federasyonu geçtiğimiz yıl olduğu gibi yine ilk sırada yer aldı. Bu yıl eylül ayında Antalya’ya en çok ziyaretçi, 603 bin 775 ile Rusya Federasyonu’ndan gelirken Almanya, 469 bin 792 ziyaretçi ile ikinci, Polonya ise 195 bin 96 ziyaretçi ile üçüncü sırada yer aldı. Polonya’yı sırasıyla İngiltere, Romanya, Ukrayna, Çek Cumhuriyeti, Kazakistan, Hollanda ve Moldova takip etti.
Ankara Dışişleri Bakanlığı: "İsrail’in Lübnan’a kara saldırısı başlatarak bu ülkenin egemenliğini ve toprak bütünlüğünü ihlal etmesi, hukuksuz bir işgal girişimidir" Dışişleri Bakanlığı, İsrail’in Lübnan’a başlattığı kara harekatına yönelik açıklama yayımladı. Yapılan açıklamada "İsrail’in Lübnan’a kara saldırısı başlatarak bu ülkenin egemenliğini ve toprak bütünlüğünü ihlal etmesi, hukuksuz bir işgal girişimidir" denildi. Dışişleri Bakanlığı, İsrail’in Lübnan’a yönelik başlattığı kara harekatının Lübnan’ın egemenliğine ve toprak bütünlüğünü ihlal olarak nitelendiren bir açıklama yayımladı. Dışişleri Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada, saldırının bir an önce sona erdirilmesi gerektiği vurgulanarak şu ifadelere yer verildi: "İsrail’in Lübnan’a kara saldırısı başlatarak bu ülkenin egemenliğini ve toprak bütünlüğünü ihlal etmesi, hukuksuz bir işgal girişimidir. Bu saldırının bir an önce sona ermesi ve İsrail askerlerinin Lübnan topraklarından çekilmesi gerekmektedir. Söz konusu saldırı, sadece bölge ülkelerinin değil, bölge dışı ülkelerin de güvenlik ve istikrarını hedef almaktadır. Bu tehlikeli işgal girişimi sonucunda yeni bir göç dalgasının ortaya çıkması ve tüm dünyada aşırıcıların zemin kazanması kuvvetle muhtemeldir. Bu gelişmelerin İsrail’e siyasi destek ve silah sağlayan ülkeleri de etkileyeceği unutulmamalıdır. BM Güvenlik Konseyi, uluslararası hukukun gereğini yapmalı ve Lübnan’ın işgaline yönelik bu saldırıya karşı gereken önlemleri almalıdır. İsrail tarafından işlenen her suç, aynı zamanda uluslararası hukuka ve BM Şartı’na indirilen bir darbedir. Diğer taraftan, bölgede sükunetin tesisi için atılması gereken başlıca adım Gazze’de acil ve kalıcı ateşkesin sağlanmasıdır. Gazze’ye barış getirilmesi, tüm insanlığın sorumluluğudur."
Ankara Kuzgun seyir füzesiyle gerçekleştirilen balistik test atışı Kuzgun seyir füzesiyle gerçekleştirilen balistik test atışına ait görüntüleri sosyal medya hesabından paylaşan Savunma Sanayii Başkanı Haluk Görgün, “Kuzgun seyir füzesiyle gerçekleştirilen balistik test atışı, teknoloji ve savunma alanında ulaştığımız kabiliyetlerinin en somut örneklerinden biri” ifadelerini kullandı. Savunma Sanayii Başkanı Haluk Görgün, ‘Marlin’ insansız deniz aracından, Kuzgun seyir füzesiyle gerçekleştirilen balistik test atışına ait görüntüleri sosyal medya hesabından paylaştı. Paylaşımında açıklamalara da yer veren Görgün, şu ifadeleri kullandı: Türk savunma sanayii, milli hedefler doğrultusunda güçlenerek, teknolojik bağımsızlık yolunda emin adımlarla ilerliyor. MARLIN (ASUW) insansız deniz aracımızdan KUZGUN (KY) seyir füzesiyle gerçekleştirilen balistik test atışı, teknoloji ve savunma alanında ulaştığımız kabiliyetlerinin en somut örneklerinden biri. Bu kritik başarı, yerli ve milli projelerle sahada oyun değiştiren teknolojiler ürettiğimizi açıkça ortaya koyuyor. Dünyada eşi benzeri olmayan bu yetenekle, Türkiye savunma sanayiindeki yetkinliklerini artırarak, teknoloji üreten bir güç haline geldiğini bir kez daha ispat etti. ASELSAN, SEFİNE Tersanesi ve TÜBİTAK SAGE’nin iş birliğiyle elde edilen bu başarı, yalnızca bir kilometre taşı! Milletimizin güvenliği ve bağımsızlığı için hep birlikte çalışarak daha büyük hedeflere emin adımlarla yürüyoruz. Türkiye’nin adını, savunma teknolojilerinde öncü ülkeler arasına altın harflerle yazdırmak için durmadan, yorulmadan çalışıyoruz. Bu başarıda emeği geçen tüm mühendislerimize ve uzmanlarımıza sonsuz teşekkürler. Birlikte başardık, birlikte güçlüyüz.”