GÜNDEM - 24 Haziran 2024 Pazartesi 11:58

Çocukluk hayalini bütün engellere rağmen tamamladı

A
A
A
Çocukluk hayalini bütün engellere rağmen tamamladı

Rizeli kaporta ustası Cihat Çelik, arkadaşından satın aldığı 12 metrelik direğin üzerine 3+1 ev yaptı.


Rize’de yaşayan Cihat Çelik, yaklaşık 9 yıl önce bir arkadaşından 12 metrelik bir direk satın aldı. Aldığı bu direk ile neler yapabileceği hakkında kafa yoran Çelik, en sonunda direğin üstünde bir ev yapmaya karar verdi. Çelik, evin nasıl oluşabileceği hakkında notlar almaya başladı. Direğin evi taşıyabilmesi için yakın çevresinde bulunan mühendis, fizikçi ve matematikçilerden yardım aldı. Yaklaşık 3 yıl boyunca projeyi oluşturmak için çalıştı. Ev daha proje aşamasında iken eşi Asya Çelik, tehlikeli olabileceğinden ötürü işe karşı çıktı. Maketleri dahi kıran eşine rağmen projeyi bitiren Çelik, inşaat aşamasına başladı. Temeli atılan direğin içi komple beton doldurularak ve çelik bariyerler ile sağlamlaştırıldı. 6 yıllık süren inşaatın sonunda Çelik, hayalini kurduğu evi sonunda bitirdi. Merkeze bağlı Derebaşı köyündeki arazisinde direğin üzerinde 70 metrekarelik 2+1 ev kurdu.


Ev yaparken hastanelik oldu


38 yaşında ki Cihat Çelik, 6 yıllık inşaat sürecini de kolay atlatmadı. Çevredeki komşularının bile kendisine inancı bulunmazken Çelik, bol olduğu her gün evi yapabilmek için çabaladı. İnşaat esnasında devrilen vincin çarpması sonucu kafatasında çatlak ve boynunda kırık meydana geldi. Hastanede kaldığı sürede de sürekli evi düşünen Çelik, proje çizmeye devam etti. Cihat Çelik, şimdi ailesiyle beraber inşaatını tamamladığı evin manzarası karşısında zaman geçiriyor.


“İnşaat süreci zorlu geçti”


İnşaat sürecinin kendisi ve ailesi için zorlu geçtiğini ifade eden Cihat Çelik, “Aslında bu boyutlarda bir şey yapmayı planlamamıştım. Bir arkadaşımdan direk satın aldım. Sonrasında da bu şekilde gelişti. Bu yapının 9 senelik bir mazisi var. Bunun 3 senesi proje aşamasıydı zaten. Direk uzun olunca her şeyi hesaplamak zorundasın. Bir çok aşamayı zor atlattık zaten. Yeri geldi mühendis arkadaşlardan, yeri geldi fizikçi arkadaşlardan, yeri geldi matematikçi arkadaşlardan yardım aldık. Sonrasında bunun olabileceğine karar verdik ve başladık. Bu proje 6 yıl sürdü. Bu direği arkadaşımdan aldığım için sağlamlığı merak ediliyor. Normalde 30 ton çekebilecek bir halde. İçini çelik bariyerlerle döşedik. İçini de komple beton doldurduk. Şu anda 300 bin tona kadar ağırlık taşıyabilir. Bunun temeli de ona göre yapıldı. Evin yönü bile rüzgâr yönüne göre yapıldı. Sağlamlığından en ufak bir şüphemiz yok. Altında 14 tane çelik bariyerle yapıldı. Bunun ustalığını ben yaptım. Temelinden çatısına kadar her şey bana ait. İnşaat süreci zorlu geçti. Kafamda 70 tane dikiş var. Kafatasım çatladı. Boynum kırıldı. Beni buradan hastaneye zor yetiştirdiler. Hastanedeyken bile bana artık yapmaz diyorlardı. Ben hastanede merdiven projesini çiziyordum. Yarıda kalması benim için daha kötü olurdu. Ölene kadar ben o psikolojisinde olurdum. Çünkü başaramamış oluyorsun” ifadelerini kullandı.


“Hiç bize vakit bile ayıramadı”


Evi yapabilmek için hiç ailesine bile vakit ayıramadığına vurgu yapan karısı Asya Çelik, “İlk duyduğumda çok karşı çıktım. Tehlikeli olabileceğini düşündüm. Bide maliyet açısından istemedim ama beni dinlemedi. Hiç bize vakit bile ayıramadı. Her Pazar günü buradaydı. Bazen akşamları bile buraya geldiği oldu. Bize pek vakit ayıramadı. Bittiğinde de biraz isteksiz geldim ama şu anda keyifli vakit geçiriyoruz. Ben maketini kırdım. Burayı yapmasını istemedim. Sonra tekrar birleştirdi. İkinci bir kez daha kırdım. En son çöpe atacağım diye kapıya koydum” şeklinde konuştu.


“Bu arada çok hastanelerde uğraştık”


Çocukluğundan itibaren çok projeler yaptığını söyleyen anne Fatma Çelik, “Çocukluğundan beri hayali buydu. Küçük küçük başlamıştı. Hatta uçmak için de bir şeyler yapmıştı. Kanat yapmıştı, uçacaktı. Böyle evler yapıyordu. Çok projeleri vardı. Aklında çok şey vardı. Ancak defterlere çizerdi. Allah’a çok şükür yaptı. Bu arada çok hastanelerde uğraştık. Çok şeyler yaşadık” dedi.


(HFD-ÖS-Y)

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul İstanbul’da tarihi eser kaçakçılığı operasyonu: Farklı dönemlere ait çok sayıda eser ele geçirildi Fatih’te polis ekipleri tarafından 3 ayrı adrese düzenlenen operasyonda 150 adet sikke, 334 adet Hz. İsa ile Hz. Meryem ve Hristiyanlık inancı gereği ulvi kabul edilen aziz ve azizelerin resmedildiği ikona, 63 adet sosyal hayata dair eşya, yüzük, silah ve çok sayıda çeşitli tarihi eser ele geçirildi. Osmanlı ve Roma İmparatorluklarına ait çok sayıda eserin ele geçirildiği Operasyonda 2 şüpheli yakalanarak gözaltına alındı. İstanbul Kaçakçılık Suçlarıyla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri tarafından kültür ve tabiat varlıklarının korunması ile kaçakçılığın önlenmesine yönelik çalışma gerçekleştirildi. Yapılan çalışmalarda, Fatih’te 3 farklı adres tespit edildi. Harekete geçen ekipler, belirlenen adreslere operasyon düzenledi. Operasyonda 2 şüpheli yakalanarak gözaltına alındı. Adreslerde yapılan aramalarda ise, 150 adet Yunan İmparatorluğu, Roma İmparatorluğu ile 17.- 18. ve 19. yüzyılda Klasik ve Batılılaşma Dönem Osmanlı İmparatorluğu, İspanya Deniz Aşırı, Almanya Federal Cumhuriyeti ve Amerika Birleşik Devletleri dönemlerine tarihlendiği düşünülen farklı ebat ve boyutlarda sikke grubu, 334 adet Hristiyanlık inancına ait olduğu değerlendirilen, üzerinde Hz. İsa ile Hz. Meryem ve Hristiyanlık inancı gereği ulvi kabul edilen aziz ve azizelerin resmedildiği, ahşap malzemeden imal farklı boyut ve ebatlarda İkona grubu, 63 adet 17.-18.-19. ve 20. yüzyıla tarihlendiği düşünülen, halkın sosyal heyetini yansıtan, bilim, din ve mihaniki sanatlarla ilgili etnografik nitelikteki kültür varlıkları olmak üzere koruyucu ve vurucu silahlar, cam eşyalar, süs eşyaları, yüzük taşları, küpeler, iğneler, askılar, mühürler, bilezik ve benzerleri, deri, bez, papirus, parşümen veya maden üzerine yazılı veya tasvirli belgeler ele geçirildi. Operasyonda ayrıca damgalı veya yazılı levhalar, yazma veya tezhipli kitaplar, minyatürler, kumaş ve benzeri taşınır eşyalar ve bunların parçaları, 39 adet Geç Osmanlı devirlerine tarihlendiği düşünülen gümüş kaşık seti grubu, 28 adet Geç Osmanlı ve Erken Cumhuriyet devirlerine tarihlendiği düşünülen mühür, 17 adet Kütahya ve İznik seramik imal edilen taşınmaz karo parça grubu, 3 adet Osmanlı dönemi kale tüfeği, 2 adet üzerinde Hz. İsa ve Hz. Meryem figürleri bulunan fil dişi olabileceği değerlendirilen obje de bulundu. Eserlerin, İstanbul Ayasofya Müzesi Müdürlüğü, İstanbul Türk ve İslam Eserleri Müzesi Müdürlüğü, İstanbul Arkeoloji Müzeleri Müdürlüğüne teslim edilecek. Yakalanan şüphelilerden biri emniyetteki tamamlanan işlemlerin ardından adli kontrol şartıyla serbest bırakılırken, diğer şüphelinin işlemleri devam ettiği öğrenildi. Öte yandan, ele geçirilen kaçak tarihi eserler, Fatih’teki İstanbul Emniyet Müdürlüğü’nün Vatan Caddesi’ndeki Yerleşkesinde sergilendi. (SK-RU
Aydın Kadına yönelik şiddetle mücadeleye dikkat çekmek için sahaya çıktılar Aydın’da OKT Trailer ile Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü tarafından ’25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü’ kapsamında voleybol maçı gerçekleştirildi. 25 Kasım, Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele Günü olarak dünya genelinde kadınların uğradığı şiddetle mücadeleye dikkat çekmek amacıyla anılıyor. Kadınların şiddet karşısında seslerini duyurduğu, eşitlik ve özgürlük taleplerinin güç kazandığı bir gün olarak önem taşıyan 25 Kasım’da Aydın’ın önde gelen sanayi firmalarından olan OKT Trailer ile Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü voleybol takımları dostluk maçında bir araya geldi. Atatürk Kapalı Spor Salonu’nda oynanan müsabakada takımlar sahaya ’Kadına şiddet insanlık suçudur. Kadına el kal-ka-maz!’ yazılı pankartla çıtı. Saygı duruşu ve İstiklal Marşı’nın okunmasının ardından müsabaka başladı. OKT Trailer Yönetim Kurulu Üyesi Fatih Maraş, Aydın Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürü Abdullah Kömürcüoğlu, firma ve kurum yöneticileri ile çalışanları takımlarını tribünlerdeki yerlerini alarak yalnız bırakmadı. İlk seti OKT Trailer önde bitirirken, 2, 3 ve 4’üncü setler Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü’nün üstünlüğü ile sona erdi. Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü’nün 3-1 kazandığı dostluk müsabakası sonunda Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürü Abdullah Kömürcüoğlu tarafından takımlara madalya ve kupaları takdim edildi. OKT Yönetim Kurulu Üyesi Fatih Maraş, "Kadına yönelik şiddete karşı dikkat çekmek ve çalışanların farkındalıklarını artırmak üzere bu müsabakada yer aldık. Ayrıca Kadınların iş hayatında daha fazla yer alması, meslek sahibi olması konusunda da çalışmalarımız sürüyor" dedi. Öte yandan Aydın İl Jandarma Komutanlığı ile Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü ekipleri açtıkları stantlarla da kadına karşı şiddete dikkat çekti.
İstanbul SOCAR Marine’e Uluslararası ISCC EU Sertifikası SOCAR Marine, sürdürülebilirlik stratejisi doğrultusunda gerçekleştirdiği projelerle ISCC EU (Uluslararası Sürdürülebilirlik Karbon Sertifikası’nı) almaya hak kazandı. Türkiye’nin önde gelen doğrudan dış yatırımcılarından ve en büyük entegre endüstri gruplarından olan SOCAR Türkiye’nin iştiraki SOCAR Marine, Uluslararası ISCC EU Sertifikası’nı almaya hak kazandı. Yapılan açıklamaya göre şirket, bu sertifikayı kazanarak biyokütle, biyoyakıt ve diğer yenilenebilir ham maddelerin sürdürülebilir üretimi ve tedarik zincirindeki başarısını uluslararası ölçekte gösterdi. ISCC EU sertifikası, şirketin üretim süreçlerinin çevresel ve sosyal sorumluluğa olan bağlılığını belgelemekle kalmıyor; aynı zamanda şeffaf ve sürdürülebilir bir küresel tedarik zincirine katkı sağladığını da ortaya koyuyor. Bu sertifika şirketin çevresel sürdürülebilirliğinin yanı sıra sosyal ve ekonomik sürdürülebilirlik hedeflerine olan bağlığını destekleyen bütünsel bir yaklaşımla, biyokütle ticaretine imkan tanıyor. Petkim de ISCC PLUS Sertifikasına sahip SOCAR Türkiye’nin grup şirketlerinden Petkim, 2022 yılından bu yana ISCC PLUS sertifikasıyla sürdürülebilirlik alanında öncü rol oynamaktadır. Şirket, sürdürülebilir ham maddelerden üretilen ürünlerin tedarik zinciri boyunca izlenebilirliğini şeffaf bir şekilde garanti ediyor. Şirket, kütle dengesi metodolojisi ile kullanılmış yemeklik yağlar ve plastik atıklardan elde edilen nafta türevlerini işleyerek döngüsel ve biyo-döngüsel ürünler üretmektedir. Bu kapsamda, etilen, propilen, LDPE, PP, ACN, benzen, C5 ve ksilen gibi düşük karbon ayak izine sahip ürünlerle sürdürülebilir üretimi destekliyor.