POLİTİKA
28 Kasım 2024 Perşembe - 22:38 Bakan Tunç: "(Kemal Kılıçdaroğlu’nun hakim karşısına çıkması) Cumhurbaşkanımıza karşı bu ifadelerini kabul etmemiz mümkün değil” Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, Kemal Kılıçdaroğlu’nun hakim karşısına çıkmasına ilişkin "Temiz dille siyaset yapmaya davet ettim. Cumhurbaşkanımıza karşı bu ifadelerini kabul etmemiz mümkün değil” dedi. AK Parti Samsun Milletvekili Mehmet Muş başkanlığında toplanan TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu’nda Adalet Bakanlığının 2025 yılı bütçe kesin hesap görüşmeleri yapıldı. Milletvekillerinin sorularını cevaplayan Bakan Tunç, Kemal Kılıçdaroğlu’nun hakim karşısına çıkmasına ilişkin, "Temiz dille siyaset yapmaya davet ettim. Cumhurbaşkanımıza karşı bu ifadelerini kabul etmemiz mümkün değil” dedi. Muhalefet parti vekillerinin ‘Saraylar yapıyorsunuz içinde adalet yok’ tepkisine Tunç, "Saraylar yapıyorsunuz içinde adalet yok diyorsunuz. Teknoloji ve içindeki insanlarda önemli. Bugün 25 bine yakın hakim ve savcımız var. Artan iş yüküne oranla bu sayının artması gerekiyor. Biz daha Avrupa Konseyi’nde ortalamayı yakalayamadık. Anayasa Mahkemesi hak ihlalleri kararlarından sadece 101’i icra edilememiş” dedi. CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in İstanbul Esenyurt Belediye Başkanını ziyaret etmesine onay çıkmamasına ilişkin Tunç, "Özgür Özel’in Esenyurt Belediye Başkanının ziyaretleriyle ilgili izin söz konusu oldu. Görüşmenin nasıl olacağı yönetmelikle belli. Adalet Bakanı’nın onay vermesi şartı yok. Ret yanıtı vermedik ama son yaptığı son konuşmasında, ’İzin vermeyen Adalet Bakanı’nın alnını karışlarım’ dedi. İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı hakkında ’Bakanın imamı’ dedi. Gazetecilere de sözlerini hatırlattım, adam gibi izin istenir dedim. Bakanın izin verme şartı yok" diye konuştu. “Cumhurbaşkanımıza karşı bu ifadelerini kabul etmemiz mümkün değil” Eski CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun 57. Asliye Ceza Mahkemesinde hakim karşısına çıkmasına ilişkin Bakan Tunç, “Sözün yarısını alıyorsunuz. Gazeteciler sordu, ben de geçmişte olan dosyaları söyledim ve Cumhurbaşkanımıza hakareti nedeniyle talimat ifadesi dedim. Temiz dille siyaset yapmaya davet ettim. Cumhurbaşkanımıza karşı bu ifadelerini kabul etmemiz mümkün değil. Ama bir Adalet Bakanı sıfatıyla, ’Mahkemeler bağımsızdır. Suç olup olmadığını mahkeme karar vereceğiz’ dedim” diye konuştu. Bakan Tunç’un yanıtlarına karşı CHP Trabzon Milletvekili Sibel Suiçmez, "Bakan olarak hata ettim deyin, sayın Bakan bir kere de hata yaptım deyin" dedi. Bakan Tunç ise, "İBB Başkanı’nın ahmak davasına bakan hakim neden sürüldü diyorsunuz. Yok böyle bir şey” cevabını verdi. Komisyon Başkanı Muş şunları dedi: "Bakanlar aynı zamanda siyasi parti üyesi olabiliyor ve Sayın Bakan da parti üyesi. Hukukçu olarak yorumunu yapıyor zaten. Politik yorumunu da yapıyor. Ben hakkaniyetten yanayım.” CHP İstanbul Milletvekili Turan Taşkın Özer, "Yani siyaset yapıyor diyorsunuz. Biz de HSK’nin başındaki siyaset yapamaz diyoruz" diye konuştu. Önergeler reddedilirken, bütçe onaylanarak komisyon tamamlandı.
28 Kasım 2024 Perşembe - 22:23 TBMM Başkanı Kurtulmuş: "Dokunulmaz zannedilen İsrail’e dokunulmuştur" TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, "Dokunulmaz zannedilen İsrail’e dokunulmuştur. Güney Afrika’nın başvurusu ile başlayan Türkiye’nin de başından itibaren yakinen takip edip, en sonunda da oraya müdahil olarak katıldığımız mahkemenin ara kararı açıklandı ve orada İsrail’in aleyhine kararlar çıktı” dedi. TBMM Başkanı Numan Kurtulmuş, İstanbul Büyükçekmece’de düzenlenen Uluslararası Ticaret Fuarı Gala Yemeği Programı’na katıldı. TBMM Başkanı Kurtulmuş, yaptığı konuşmada, "Türkiye, bir taraftan tarihi İpek Yolu’nun ortasında olması, bütün ticaret noktalarına yakın bir mesafede olması, jeostratejik konumu, etrafındaki bütün türbülanslara rağmen ekonomik ve siyasi istikrarını koruyabilme becerisiyle bugün dünyada özellikle önümüzdeki dönemde kapıları sonuna kadar açılmış olan çok kutuplu yeni dünya sisteminin içerisinde yıldızı parlayan ender ülkelerden birisidir. Yeni dönem artık sadece bir ülkenin ya da bir bölgenin değil, yönetemeyeceği, yönlendiremeyeceği kadar son derece girift bir dünya sisteminin hem siyaset alanında hem ekonomi alanında gerçekten adım adım hızlı bir şekilde gerçekleşeceği bir dönem olacak. Bu dönemin en bariz özelliği ifade ettiğim gibi çok kutupluluktur. Dünyanın her bölgesinde her yerinde birden fazla güç merkezinin birden fazla ülkenin ve bölgenin ticaret alanında olsun, siyaset alanında olsun son derece yoğun bir rekabeti hatta bazı bölgelerde çatışması kaçınılmaz olacak ve dünya bu çok kutupluluk içerisinde yeni bir denge arayışına doğru ilerleyecektir. İşte burada Türkiye özellikleri itibarıyla ender ülkelerden birisidir” dedi. Yeni bir dünyanın kurulduğunu ve kurulan bu dünyadan Türkiye’yi yeni fırsat kapılarını beklediğini belirten Kurtulmuş, “Yeni dünyanın dengeleri Türkiye’ye yeni fırsat kapılarını, yeni bir takım imkanları açmaktadır. Hiç şüphesiz bu fırsatlarla birlikte bir takım önemli risklerin de ortada olduğu aşikardır. Bunun için her şeyden evvel Türkiye’nin dünyadaki bu gelişmeler karşısında gerekli adımları atabilmesi için içeride birliği, dirliği sağlaması yani kendi obasını düzenlemesi şarttır. Bunun için başta terör gibi, Türkiye’yi yıllardır meşgul eden bir takım unsurları elimine etmek tam manasıyla 85 milyonun birliğini, beraberliğini, kardeşliğini sağlamak zorundayız. Bunun için az evvel ifade edildiği gibi demokratik standartları yüksek bir Türkiye’yi hep birlikte inşa etmek zorundayız. Başta anayasa olmak üzere siyasi partiler yasası, seçim yasası ve meclis iç tüzüğü olmak üzere bir taraftan hukuki metinlerimizi düzeltip siyaseti daha demokratik bir seviyeye yükseltirken diğer tarafta da iş dünyasının önündeki yatırımı engelleyen ve iş ortamını zorlaştıran meseleleri de elimine ederek iş dünyasının daha aktif bir şekilde bu mücadelenin paydaşı olmasını temin etmekle yükümlüyüz. Aynı şekilde Türkiye’nin yakın çevresindeki ülkeler başta olmak üzere, birliğin, beraberliğin ve bu bölgelerde istikrarın temin edilmesi için de üzerine düşen her türlü yükümlülüğü yerine getirmesi gerekir” diye konuştu. “İsrail’in bu bölgedeki en büyük gücü Müslüman ülkelerin, bölünmüşlüğü, parçalanmışlığı, iradesizliği ve kararsızlığıdır” İsrail’in en büyük gücünün bölge ülkelerinin bölünmüşlüğü olduğu söyleyen Kurtulmuş, “Değerli dostlar, her konuşmamızda İsrail’in bölgedeki yayılmacılığından bahsediyoruz. Her konuşmamızda bundan sonraki acaba yıkıcı adımların neler olabileceğini gündeme getiriyoruz. Ama şunu temin ederek ifade etmek isterim ki İsrail’in en büyük gücü ne elindeki askeri gücüdür, ne arkasında Amerika başta olmak üzere batılı ülkelerin verdikleri destektir. Ne dünya medyasında hakimiyetidir. Ne uluslararası finans çevrelerindeki çok olağanüstü gücüdür. Ne Amerika ve batı ülkelerindeki lobilerinin gücüdür. Üzülerek ifade ederiz ki, İsrail’in bu bölgedeki en büyük gücü bölge ülkelerinin, Müslüman ülkelerin, bölünmüşlüğü, parçalanmışlığı, iradesizliği ve kararsızlığıdır” ifadelerini kullandı. Türkiye’nin önüne koyduğu vizyonların hepsinin küresel vizyon olduğunu söyleyen Kurtulmuş, Türkiye’nin Cumhuriyetin ikinci asrında sözü güçlü, gücü tesirli bir ülke haline gelmesinin zorunlu olduğunu belirtti. “Dokunulmaz zannedilen İsrail’e dokunulmuştur” Uluslararası Adalet Divanı’nın İsrail ile ilgili aldığı karar hakkında konuşan Kurtulmuş, “Her uluslararası alanda İsrail’e karşı bir takım sözleri gündeme getirirken biliyorduk ki bu mahşeri vicdanın insanlık cephesinin ortak vicdanının sesiydi. Bugün geldiğimiz noktada evet çok acılar yaşadık, yaşamaya da devam ediyoruz. 50 bine aşkın şehit, yıkılmış şehirler, artık evlerinden koparılmış sadece Gazze’nin halkı değil Batı Şeria’nın insanları hatta Lübnan’da bakmayın ‘Ateşkesi sağladık’ diye söylediklerine Lübnan’da evlerinden yurtlarından edilen on binlerce insanın varlığı hepimizin yüreklerini dağlıyor. Ancak sonuç olarak geldiğimiz noktaya baktığımızda değerli arkadaşlar, dokunulmaz zannedilen İsrail’e dokunulmuştur. Öncelikle uluslararası adalet divanında Güney Afrika’nın başvurusu ile başlayan Türkiye’nin de başından itibaren yakinen takip ettiği bizim milletvekili heyetlerimizle takip ettiğimiz ve en sonunda da bizim de oraya müdahil olarak katıldığımız mahkemenin ara kararı açıklandı ve orada İsrail’in aleyhine kararlar çıktı. Bundan 20 sene evvel bunu söyleseydiniz. Uluslararası Adalet Divanı İsrail’in aleyhine bir karar alacak denseydi bu salondaki bir tek arkadaşımız buna inanır mıydı? Ama bir mücadelenin bir gayretin ama hepsinden ötesi vatanlarını savunan, şehit olan o insanların kanlarının bereketi hürmetine Uluslararası Adalet Divanı’nda İsrail mahkum oldu ve ilk sefer aleyhine bir karar çıkmış oldu” şekilde konuştu.
28 Kasım 2024 Perşembe - 20:21 CHP Genel Başkanı Özel: “Meryem Ana Evi Otoparkı mücadelesinin arkasındayız” İzmir Selçuk’ta Meryem Ana Tabiat Parkı ziyaretçi otoparkına gelerek nöbete destek veren CHP Genel Başkanı Özgür Özel, “Kararı siz vereceksiniz. Mücadeleyi de biz vereceğiz. İşçilerimizin arkasındayız. Meryem Ana mücadelesinin arkasındayız” dedi. Selçuk Belediyesi tarafından işletilen Meryem Ana Tabiat Parkı ziyaretçi otoparkının sözleşme süresinin dolması üzerine, Tarım ve Orman Bakanlığının gönderdiği tahliye tebligatı nedeniyle başlayan eylemler sürüyor. Bölgeden vatandaşların uzaklaştırılması üzerine Selçuk Belediye Başkanı Filiz Ceritoğlu Sengel’in tek başına nöbet tuttuğu alan, bugün CHP Genel Başkanı Özgür Özel’i ağırladı. Meryem Ana Evi otoparkı için mücadelenin bir süredir devam ettiğini belirten CHP Lideri Özel, “CHP’li belediyelerin neredeyse tamamı, yaptıkları hizmetle milletin gönlüne girmişler ve seçildiği yerden çok ilerideler. Bunun alt kırılımları var. Biz de soruyoruz. Bu memnuniyet varsa neden? Memnuniyetsizlik varsa o da neden? Kim memnun, kim değil? Cumhuriyet Halk Partisi’nin belediyelerinin yaptığı işlerden en çok çocuğa, kadına ve yoksulluğa dokunan, kent lokantaları gibi, aş evleri gibi ya da verilen sosyal yardım kartlarıyla yapılan doğru işler bu ekonomik krizde vatandaşın gönlüne dokunmuştur" dedi. “Türkiye’de her mahalleye kreş açalım deseler, bizle rekabet ederler” CHP’li belediyeler tarafından verilen doğal gaz destekleri, günlük dağıtılan sütler, aylık dağıtılan etler, tarlada kalmış narenciyelerin insanların yüzünü güldürdüğünü söyleyen Özgür Özel, şunları kaydetti: “Bu pazar seçim olsa kimi seçersiniz? sorusuna Cumhuriyet Halk Partisi yanıtı yine birinci, her ay birinci. ‘CHP ne yapıyorsa, daha iyisini yapmalıyız diyeceklerine’ örneğin Tayyip Bey, bu CHP 650 tane kreş açmış. Ekonomik krizde asgari ücretli kreş 20 bin lira. Kadın çalışsa kreşe gidiyor. O yüzden evde kalıyor. Ama CHP kimi yerde 500, kimi yerde bin 200, kimi şehirde 2 bin liralık kreşleriyle kadın çocuğunu kreşe vermiş. Çocuğun aldığı eğitimden, yediği iyi yemekten de memnun. Kocasının maaşı kiraya gidiyorsa kadının maaşı geçim oluyor. Bütün Türkiye’de her mahalleye kreş açalım deseler bizle rekabet ederler. Bunu yapmak yerine ‘kreşleri kapatalım. CHP bu işi hangi kaynakla yapıyorsa kurutalım. Geçmişte AKP ve MHP’nin ödeme, vergiler, SGK’lar dahil. Bırakın faiz silmeyi, yapılandırmayı, taksitlendirmeyi, CHP’li belediyelerin gırtlağına çekelim. Haciz yapalım. İller Bankası parasına el koyalım. Maaş ödeyemesinler. CHP bundan birinci parti olamasın. CHP’li belediyelerin bu memnuniyeti ortadan kalksın’ diyorlar. Bunun için saldırıyorlar.” “AKP seçimleri alsaydı, biten protokol uzatılacaktı” 1970 yılından bu yana, Meryem Ana evine giden yolun ve oradaki otoparkın, Selçuk Belediyesi tarafından işletildiğini anlatan Özel, “Kültür Bakanlığı, AK Parti döneminde bir protokole bağlayıp AK Partili belediyenin görev süresiyle sınırlayıp, ‘kazanamazsak ellerinden alırız’ diye bir uyanıklığa yeltendiler. Eğer belediyeyi bu seçimlerde AK Parti alsaydı, biten protokol uzatılacaktı. Almayınca biten protokolü uzatmayarak buradaki otoparka el koydular. Bu otopark 54 yıldır işletildiği için önemli de gelir getiriyor” açıklamalarında bulundu. “Bırakın hizmet edelim” Durumun kanunsuz ve hukuksuz bir el atma olduğunu belirten Özel, “Yapılan iş otopark mafyalığıdır. Bunu mafyalar yapıyor. İşletilen ve para getiren bir yeri görürler. Adama musallat olurlar. ‘Buraya biz çökeceğiz. Burayı biz alacağız’ derler. Biz parayı hayırlı işlere harcıyoruz. Kursaktan ekmek geçiyor. Yoksulun çocuğuna süt, yemek, et oluyor. Bu yapılan iş yanlıştır. Bu milletin evladı jandarmayı, bu şehrin seçilmiş Selçuk Belediye Başkanı Filiz Ceritoğlu Sengel’in karşısına dikmek mafyalıktır. Kanunsuz emir vermeyin. Sonuna kadar mücadelenin arkasındayız. Bırakın hizmet edelim” cümlelerini aktardı. CHP Genel Başkanı Özel’e İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay, ilçe belediye başkanları ve il başkanları eşlik etti.
Mevcut Başkan Büşra Kanat güven tazeledi
19 Kasım 2024 Salı - 09:52 Mevcut Başkan Büşra Kanat güven tazeledi AK Parti Pazaryeri İlçe Kadın Kolları Kongresi düzenlenirken, mevcut başkan Büşra Kanat güven tazeledi. Kongreye, Pazaryeri Belediye Başkanı Zekiye Tekin, AK Parti Bilecik İl Başkanı Serkan Yıldırım, İl Kadın Kolları Başkanı Av. Semra Aydemir, Pazaryeri İlçe Başkanı Yaşar Karabey ve partinin kadın üyeleri katıldı. Gerçekleşen kongrede seçime tek liste halinde giren mevcut başkan Büşra Kanat güven tazeledi. Kanat, "AK Parti siyasetinin 22 yıldır gözbebeği, Türkiye’de olduğu gibi Pazaryeri ilçemizde de gizli kahramanları AK kadınlarımızdır. Kadınların fedakârlığı, emeği ve duası ile bu kutlu davada başarılı sonuçlar aldık ve almaya devam edeceğiz inşallah” sözlerine yer verdi. "Her seçim döneminde eşinden çocuğundan feragat ederek kapı kapı gezen AK kadınları tebrik ederim" Konuşmasına devam eden Kanat, “İlçemizde özellikle her seçim döneminde eşinden çocuğundan feragat ederek kapı kapı gezip Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın davasını anlatan AK yürekli kadın arkadaşlarımı tebrik ediyorum. Kurulduğu günden itibaren kadınları siyasetin öznesi yapan, değer veren, ülkemize çağ atlatan Cumhurbaşkanımız ile aynı çatı altında siyaset yapıyor olmanın engin gururunu hep yaşadık, yaşamaya da devam ediyoruz. Bu bilinçle, Cumhurbaşkanımız ve Genel Başkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın mücadelesine Pazaryeri ilçemizden güçlü bir omuz verebilmek için çabalıyoruz” dedi.
Alaşehir MHP’de yeni başkan Atılgan oldu
19 Kasım 2024 Salı - 09:49 Alaşehir MHP’de yeni başkan Atılgan oldu Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Alaşehir İlçe Başkanlığı görevine Tahsin Atılgan atandı. Manisa’nın Alaşehir ilçesinde görevinden affını isteyen MHP İlçe Başkanı Alperen Altıoğlu’nun yerine MHP Genel Merkezi tarafından Tahsin Atılgan atandı. MHP İlçe Lokali’nde yapılan görev değişimine; MHP MYK Üyesi Ali Uçak, MHP Manisa İl Başkanı Cüneyt Tosuner ve partililer katıldı. Yeni başkan Atılgan, Türk bayrağına sarılı Kur’an-ı Kerim’i öperek görevi Altıoğlu’ndan devraldı. MHP’de görev yapmanın kendisi için büyük bir onur olduğunu dile getiren eski başkan Atılgan, makam ve mevkilerin gelip geçici olduğunu, geçmişte olduğu gibi gelecekte de teşkilatın emrinde olmaya devam edeceğini söyledi. Yeni başkan Tahsin Atılgan ise bıkmadan yorulmadan çalışmaya devam edeceklerini ifade ederek, "Bilge liderimiz Devlet Bahçeli’nin de söylediği gibi önce devletim ve milletim, sonra partim ve ben diyen bir zihniyetin neferleriyiz. Biz hepimiz Türkiye’yiz biz hepimiz, Türk milletiyiz. Dökülen şehit kanlarının ve dalgalanan Türk Bayrağı’nın güvencesiyiz. Bu günden itibaren bu giydiğimiz, ateşten gömleğin verdiği sorumluluğun farkındayız. Yönetim kurulu arkadaşlarımızla birlikte yorulmadan, bıkmadan birlikte çalışmaktan onur duyacağız. iç kimsenin şüphesi olmasın, biz bu şanlı bayrağı inşallah layık olduğu göndere çekeceğiz" diye konuştu. MHP’de görev almanın büyük bir gurur ve onur olduğunu belirten MHP MYK üyesi Ali Uçak, "Bu bir bayrak yarışı. Geçmiş dönemde parti ayrımı yapmaksızın 25 meclis üyesinin oy birliği ile belediye başkanı oldum. Biz o görevi namusumuz olarak bildik. Milliyetçi Hareket Partisi’nde bize ne görevi verilirse verilsin bizim için onundur. Bu gün genel başkanımız, ’Genel merkezimizde çaycılık yapacaksın’ dese şerefle onurla o görevi yapar namusum gibi de sahip çıkarım. Çok kutsal bir davada görev yapıyoruz. Ne mutlu ki bize önce ülkem ve milletim, sonra partim ve ben diyen bir genel başkanımızın izindeyiz. Alperen başkanımız ve yönetim kurulu üyelerimiz, partililerimiz, seçim sürecinde bizlere verdikleri desteklerden dolayı teşekkür ederiz. Ben hırslı bir insanım. Seçim sürecinde bir işin çok çabuk ve en iyi bir şekilde yapılmasını isteyen bir kişiliğim var. Ben işimde de evimde aileme karşı da öyleyimdir. Farkına varmadan üzdüğüm kırdığım varsa bana haklarını helal etsinler. Benim hakkım varsa da sizlere sonuna kadar helal olsun ama şunu iyi biliniz ki o gün için kırdığım üzdüğüm varsa biliniz ki şahsım için değil, partimiz içindir. Şimdi belediyeyi kaybettik. Bir çok kardeşimiz, arkadaşımız işsiz kaldı. Hangimiz üzülmüyor, hepimiz üzülüyoruz. Benim mücadelem partimizi bir adım daha öne geçirmektir. Ben bayrak değişiminde Alper başkanımıza ve yönetimine teşekkür, Tahsin başkanımız ve ekibine başarılar diliyorum" dedi.
2025 Merkezi Yönetim bütçe görüşmeleri
19 Kasım 2024 Salı - 01:01 2025 Merkezi Yönetim bütçe görüşmeleri Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar, “Biz nükleersiz bu dönüşümü Türkiye’nin arz güvenliğini, Türkiye’nin dışa bağımlılık hikayesini yazma şansımız yok. Elbette ki Türkiye’nin enerjiyi daha verimli kullanması lazım. Enerjisini sanayiden, tarıma, ulaştırmaya, bütün sektörlerde verimli halde kullanması gerekiyor.” Bayraktar, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı ve bağlı kuruluşlarının 2025 yılı Merkezi Yönetim Bütçe ve 2023 Kesin Hesap Kanun Teklifi görüşmelerine katıldı ve milletvekillerinin sorularını cevapladı. Bayraktar, Türkiye’nin enerji talebi artan, büyüyen bir ülke olduğunu söyleyerek, “Son yirmi yılda hem doğal gazla hem elektrikle talep neredeyse üç katına çıktı. Yıllık yaklaşık yüzde dört buçuğun üzerinde bir elektrik talebi artışı var. Dolayısıyla bizim öncelikli görevimiz bu artan talebi karşılayabilmek. Arz güvenliği bizim birinci öncelikli noktamız. İkinci husus elbette ki dışa bağımlılığımız. Burada rakamları ifade etmeme müsaade edin daha detaylı olarak. Türkiye 2022 yılında doğal gaza yaklaşık 44.6 milyar dolar ödedi. Petrol ve petrol ürünlerine 2022 yılında 40.4 milyar dolar para ödedi. Toplamda 2022 yılında LPG, kömür ithalatımızda bu rakam 96.5 milyar dolar oldu. Dolayısıyla bütün stratejimizi aslında ta 2002 yılından beri Türkiye’nin enerjideki dışa bağımlılığını düşürme üzerine kurgulamış durumdayız. Onun için Türkiye artan enerji talebini karşılarken aynı zamanda enerjide bu dışa bağımlılığını mutlaka bitirmesi gerekiyor. Politikalarımız bunun etrafında şekilleniyor. Elbette ki bir üçüncü zorluk hatta belki bütün bu ikisinin daha ilerisinde bir zorluk 2053 yılında üç net sıfır emisyon edip Cumhurbaşkanımızın ortaya koyduğu Meclisimizin 2021 yılında Türkiye’yi iklim anlaşmasına taraf yaparak ortaya koyduğum Türkiye’nin iklim değişikliğine mücadele hedefleri” ifadelerini kullandı. Yeniköy Kemerköy termik santrallerinin katkısına ilişkin soruya Bayraktar, “Bunlar 7.9 terawat saat elektrik üretiyor. Ürettiler. Yılda üretiyorlar. Toplam Türkiye’deki üretimin yüzde iki buçuğunu biz bu iki santralden karşılıyoruz. Akbelen ormanları kapsamında sorulan bir soruydu bu. Bu enerjiyi biz doğal gazdan üretsek, ithal kaynaktan üretsek yaklaşık 1.6 milyar metreküplük bir doğal gaz ithal etmemiz gerekiyor. Yerli kaynak yerine işte size bir cari açık kaynağı daha oluşmuş oluyor. Bunun yaklaşık bedeli yıllık 700 milyon dolar oluyor. Dolayısıyla bizim mutlaka yerli kaynaklarımızı çevreyle uyumlu bir şekilde devreye almamız gerekiyor” şeklinde konuştu. Bayraktar, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Yenilenebilir kaynaklar bizim göz bebeğimiz, en çok ehemmiyet verdiğimiz ve özellikle vurgulamak istediğim nokta bugünün bence çok çok önemli çıktılarından bir tanesi. Türkiye bugün konutlarında kullandığı elektriğin tamamının sadece rüzgar ve güneş enerjisinden üretilir hale gelmiş durumda. Bunu sadece geçtiğimiz 14-15 yılda yaptı. Sıfır olan rüzgar neredeyse sıfır olan rüzgarı tamamen sıfır olan güneşi 2012 güneş kurulu gücümüz sıfır. Geçtiğimiz 10-14 yıl içerisinde 31 bin megavatın üzerine çıkardık. Bu yılda yaklaşık 2 bin 500-2 bin 700 megavatlık bir kurulu güçler. Biz bunu yaparken diyoruz ki mutlaka bu otuz bin megavatı 2035’te 120 bin megavatı götürmeliyiz ki Türkiye iklim hedeflerine, Türkiye dışa bağımlılığını mutlaka bu şekilde azalsın.” Nükleer enerjinin Türkiye’nin 70 yıllık rüyası olduğunu söyleyen Bayraktar, “1955 yılında Türkiye Cumhuriyeti ilk aslında nükleerle ilgili adım atıyor ve Amerika Birleşik Devletleri’yle bir sivil sahada nükleerin kurulmasıyla alakalı bir anlaşma imzalıyor. Resmi gazetede 1956’da bu yayınlanıyor. Türkiye 1956 Atom Enerjisi Komisyonunu kuruyor. Türkiye’de 1957 yılında da Uluslararası Atom Enerjisi üye oluyor. Aynı tarihte Güney Kore’de üye oluyor. 1962 ilk araştırma reaktörü işletmeye alınıyor. 1965 enerji ilk kez beş yıllık kalkınma planımızda yer alıyor. 1976’da Akkuyu nükleer saha olarak tespit ediliyor. İstanbul Teknik Üniversitesi tarafından. Biz Akkuyu’yu nükleer saha tespit ettiğimiz yıl Güney Kore ilk nükleer reaktörünü devreye alıyor. 2015’te uçak krizi, ondan sonraki yaşanan süreçler darbe gelişimleri. 2018 yılına geldiğimizde Akkuyu’ya biz ilk lisansı verdik ve orada çalışmalar başladı. Şu anda ilk reaktörün çalışmaları da devam ediyor. Birinci üretenin kubbesi de kapatılmış durumda. Ama nükleersiz Türkiye’nin kalıcı uzun soluklu temiz enerjiye erişme şansı yok. Bunu sadece biz söylemiyoruz. Biraz önce ifade ettiğimiz o 31 ülke yani Birleşmiş Milletler iklim değişikliğiyle mücadele anlamındaki en önemli toplantıda ortaya konan deklarasyon geçen sene Dubai, bu sene Bakü’de. Bakın bunların arasında öyle çok kaydedilen ülkeler yok diye ifade edildi. Ben size ifade edeyim. Kanada, Hırvatistan, Çek Cumhuriyeti, Finlandiya, Fransa, Macaristan, Japonya, Kore, Hollanda, Polonya, Slovakya, İsveç, Birleşik Arap Emirlikleri, Birleşik Krallık İngiltere ve Amerika Birleşik Devletleri. Bu ülkelerden bazıları. Dolayısıyla bütün bu ülkeler ülke mutlaka küresel ısınmayla mücadelede bizim nükleersiz bu işi başaramayacağımızı ifade ediyorlar. Dolayısıyla biz de Türkiye olarak diyoruz ki biz Akkuyu’nun yanında Sinop’ta, Trakya’da üç tane konvansiyonel büyük santrale ihtiyacımız var. Yaklaşık on iki reaktöre ihtiyacımız var. Küçük modüle reaktörleri, SMR’lara da ihtiyaç var. Bugün özellikle dünyada gelişen trendler, yapay zeka, büyük data, büyük bir elektrik ihtiyacını beraberinde getiriyor. Bakın son dönemdeki gelişmeler. Google, SMR geliştirici bir şirkette elektrik satın alma anlaşması yaptığına çıkıyor. Microsoft yine bir anlaşma yapıyor Amerika’da. Three Mile Island ki burada 1979 beri kapalı olan bir kaza nedeniyle kapalı olan bir reaktördeki nükleer santral tekrar devriye alınıyor ve oradan yirmi yıllık bir alım anlaşması yapılıyor. Dolayısıyla biz nükleersiz bu dönüşümü Türkiye’nin arz güvenliğini, Türkiye’nin dışa bağımlılık hikayesini yazma şansımız yok. Elbette ki Türkiye’nin enerjiyi daha verimli kullanması lazım. Enerjisini sanayiden, tarıma, ulaştırmaya, bütün sektörlerde verimli halde kullanması gerekiyor.” BOTAŞ’ın ödenmemiş faturası olmadığını belirten Bakan Bayraktar, “BOTAŞ’ı özelleştirmeyi düşünmüyoruz” ifadelerini kullandı.
Bakan Kacır: “Ay misyonunu da hep birlikte başaracağız”
18 Kasım 2024 Pazartesi - 21:34 Bakan Kacır: “Ay misyonunu da hep birlikte başaracağız” Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır ile Türkiye’nin ilk astronotu Alper Gezeravcı, üzerinde çalışılan Ay misyonuna ilişkin önemli açıklamalarda bulundu. Bakan Kacır, Türkiye’nin kendi geliştiridği uzay aracıyla Ay’a gitmeyi hedeflediğini söyledi. Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, Amasya Üniversitesi’nde düzenlenen programda gençlerle buluştu. Türkiye’nin son yıllardaki projelerle havacılıkta yakaladığı başarılara değinen Bakan Kacır, bu yıl uzaya gönderilen 4 tondan fazla ağırlıktaki ilk milli haberleşme uydusu TÜRKSAT 6A’nın 36 bin kilometre yüksekliğe erişebildiğini vurguladı. Bakan Kacır, “Şimdi daha öteye gideceğiz. İnşallah milli hibrit roket motorumuzu uzayda ateşlediğimiz ve kendi geliştirdiğimiz uzay aracıyla Ay’a eriştiğimiz Ay misyonunu da sizler gibi Türk gençlerinin emeğiyle, gayretiyle hep birlikte başaracağız” dedi. Bu durumun yeni fırsatlar sunacağına işaret eden Kacır, “Hibrit roket motoru teknolojisini uzayda gerçekleştirmeyi başarırsak yörüngeler arası transferler yapabilen, uzay araçları üretebilen bir ülke olacak Türkiye. Uzayda uydular çoğalıyor. Uzaya erişim daha ucuz hale geldi. 10, 15 yıl önce yılda 150, 200 uydu uzaya gönderilirken, şimdi yılda 2 bin, 2 bin 500 uydu gönderiliyor. Bugün yörünge transferleri yapabilen araçları geliştirmek Türkiye’nin önünde uzay ekonomisinde yeni bir fırsat penceresi açacak” diye konuştu. “Bunu şu ana kadar yapabilen sadece 6 ülke var” Programda öğrencilerle Türkiye’nin uzay faaliyetlerine ilişkin bilgiler paylaşan Türkiye’nin ilk astronotu Alper Gezeravcı da, “Biz kendi etrafında ve Dünya’nın etrafında turlamaya devam eden Ay’da spesifik bir noktaya Dünya’dan erişerek sert iniş yapacak bir roket üzerinde çalışıyoruz. Bunu şu ana kadar yapabilen sadece 6 ülke var. Sonuncusu da Çin oldu” şeklinde konuştu. 2026-2028 yılları arasında planlanan bir proje üzerinde de çalışıldığını aktaran Gezeravcı, “İkinci bir fırlatmayla bu kez Ay üzerine bir bilimsel üniteyi indirip, orada araştırma yapmaya başlamayı planlıyoruz” ifadelerini kullandı. Amasya Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ahmet Hakkı Turabi, üniversiteye teknopark kazandırılacağını açıklayan Bakan Kacır’a teşekkür etti. Programa Amasya Valisi Önder Bakan, AK Parti milletvekilleri Haluk İpek ve Hasan Çilez ile Amasya Belediye Başkanı Turgay Sevindi de katıldı.
AK Partili Kasapoğlu: “Hiçbir zaman karamsarlığa kapılmadık, kapılmayacağız”
18 Kasım 2024 Pazartesi - 21:22 AK Partili Kasapoğlu: “Hiçbir zaman karamsarlığa kapılmadık, kapılmayacağız” Eski Gençlik ve Spor Bakanı ve AK Parti İzmir Milletvekili Mehmet Kasapoğlu, “Türkiye, bugüne kadar olduğu gibi bugünden sonra da dünyanın umudu olmaya devam edecek. Hiçbir zaman karamsarlığa kapılmadık, kapılmayacağız” dedi. İzmir’de AK Parti Dikili 7. Olağan İlçe Kongresi geniş katılımla yapıldı. Mevcut başkan Tahsin Şekerci’nin tek listeyle gittiği kongreye, eski Gençlik ve Spor Bakanı ve İzmir Milletvekili Mehmet Kasapoğlu, İzmir İl Koordinatörü ve Nevşehir Milletvekili Emre Çalışkan, AK Parti İzmir İl Başkanı Bilal Saygılı, teşkilat mensupları ve partililer katıldı. Kongrede konuşan Milletvekili Kasapoğlu, “Yapacak çok işimiz var. Çünkü biz umudun adresiyiz, biz icraatın adresiyiz ve biz geleceğin adresiyiz. Önümüzde dünya lideri Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan, ardımızda aziz milletimiz olduğu müddetçe daha gidecek çok yolumuz, daha yapacak çok işimiz var. Bizim kongrelerimizde sandalyeler havada uçmaz; kongrelerimiz, birlik ve beraberliğin adresidir. Kimseyi ötekileştirmeden kucaklayan bir gönül hareketiyiz. Gönlüne ve kalbine dokunamadığımız her vatandaşımız için daha çok çalışmamız gerektiğinin bilincindeyiz. Sağlıktan sanayiye, ekonomiden gençliğe ve spora kadar daha yapacak çok işimiz var, gençler. Gönül coğrafyamızda bizi bekleyen mazlumlar var; biz, onlar için de çalışacağız. Bu kongrelerimizi birer yeniden doğuş olarak görüyoruz. Her dönemde yeni başlangıçlarla doğmaya devam edeceğiz. Birlikte güçlü olduğumuzu biliyoruz. 15 Temmuz’da ve 17-25 Aralık sürecinde bunu defalarca ispat ettik. Önümüzde yürünecek yollar, hayata geçirilecek projeler ve milletimize sunulacak hizmetler var. Türkiye, bugüne kadar olduğu gibi bugünden sonra da dünyanın umudu olmaya devam edecek. Hak gelecek, batıl zail olacak; biz buna inanıyoruz. Bu davanın neferleri olarak durmak ve yorulmak nedir bilmeyiz. İşte bu yüzden bu kadrolarla gurur duyuyoruz. Hiçbir zaman karamsarlığa kapılmadık, kapılmayacağız. İnanıyoruz ki yeni süreçte partimiz Dikili’de yeni bir tarih yazacaktır” dedi. AK Parti İzmir İl Başkanı Bilal Saygılı ise, “Bizim kongrelerimiz, Türkiye’nin yeni ve güçlü soluklarının müjdecisidir. İşte bu soluklarla Türkiye Yüzyılı yolculuğumuzu sürdürüyoruz. Gemimizin kaptanı belli. Cumhurbaşkanımız ve Genel Başkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde tertemiz bir sayfada büyük Türkiye’nin destanını yazıyoruz. Bir yandan yeni anayasa süreciyle demokrasi standartlarımızı yükseltiyoruz. Bir yandan normale dönen makroekonomik verilerle enflasyonla mücadele ediyoruz. Bir yandan sınırlarımızda kurulmak istenen terör koridorlarını yerle bir ediyoruz. Ve bir yandan da tam bağımsızlık şiarıyla milli savunma sanayimizi güçlendiriyoruz. İnşallah yarınlar bugünden çok iyi olacak. Küresel ekonomik dalgalanmalar ve gerilim alanlarının oluşturduğu bazı ekonomik sıkıntılar tüm dünyayı olduğu gibi ülkemizi de etkiledi. Ama büyük yürüyüşteki bu tür meseleler ciddiyetle aşılır ve bu kutlu kervan yoluna devam eder. Biz Türkiye’nin ve elbette İzmir’in aşını, işini, ekmeğini büyütme derdindeyiz. İstiyoruz ki bu büyümeden Dikili’de eser ve hizmet olarak nasiplensin. Çünkü CHP belediyeciliği diğer ilçelerde de olduğu gibi Dikili’yi de pas geçiyor. Konsere para var, çöp toplamaya yok. Yandaşa, siyasi rantçılara para var, işçiye ve memura yok. Adrese teslim ihalelere para var ama kentsel dönüşüme yok. Ama hükümetimiz bu iş bilmezlere ne Dikili’yi ne de İzmir’i bırakmadı. Hükümetimiz 23 yılda Dikili’ye sayısız eser ve hizmet sundu. Adliyemizi modernize ettik. Okullarımızı yeniledik, güçlendirdik. Dikili Tarıma Dayalı Sera İhtisas Organize Sanayi Bölgesi inşaatında artık sona yaklaştık. Burada 3 bin 500 insanımız iş ve aş sahibi olacak. 3 bin dönüm arazi üzerine kurulacak bu OSB projesinde 50 adet 25 dönümlük sera parseli, ayrıca 35 adet de sanayi parseli oluşturuldu. TOKİ marifetiyle bin adet konut Dikili’ye yapılacak. İnşaatı biten yeni 75 yataklı devlet hastanemiz 2025’te faaliyete girecek. Saymakla bitmez, yapmakla biter. Biz laf üstüne laf değil, taş üstüne taş koyan bir iktidarız. Bakın Dikili sahil şeridinde evlerden gelen atık sular direkt denize ulaşıyor. Yazıktır, günahtır. Yandaşlara, kifayetsizlere paraları oluk oluk akıtan CHP belediyeleri, daha bir altyapı meselesini çözemiyor. Dikili’yi kirlettiler, Körfez’de de aynı umursamazlıkla çevre felaketine neden oldular. Ama Dikili gerçekleri biliyor” dedi. AK Parti kongrelerinin yeniden dirilişin bir vesilesi olduğunu vurgulayan İzmir İl Koordinatörü ve Nevşehir Milletvekili Emre Çalışkan, “Dün itibarıyla Türkiye genelinde 728 kongremizi tamamlamış bulunuyoruz. Çok yakında il kongremizi de gerçekleştireceğiz inşallah. Sizler, birçok zorlu seçim sürecini geride bırakmış, bu kutlu davaya gönülden bağlı insanlarsınız. Bu birlik ve beraberliği sağlayan, bize vizyon kazandıran ve güven veren, elhamdülillah Recep Tayyip Erdoğan gibi bir liderimiz var. Yarından itibaren yenilenmiş kadrolarımızla birlikte Dikili’nin her sokağında tek tek çalışma suretiyle devam edeceğiz. Bugün burada gerçekleştirdiğimiz Dikili 7. Olağan İlçe Kongremizin hayırlara vesile olmasını temenni ediyorum. Katılımınız, destekleriniz ve gayretleriniz için her birinize gönülden teşekkür ediyorum” dedi. AK Parti Dikili İlçe Başkanı Tahsin Şekerci ise, "Kadın kolları, gençlik kolları ve kadın kollarımızla durmadan yola devam ediyoruz. Biz maddi olan şeyleri bir şekilde yerine getiririz imkanlarımız el verdiğince ama teşkilatta olan hiçbir kardeşimizi üzmeye, kırmaya hakkımız yok. Bu düsturdan ayrılmayacağız. 7. olağan kongremizin ilçemize hayırlar getirmesini temenni ediyorum” dedi.
AK Parti Genel Başkan Vekili Efkan Ala’dan memleketi Oltu’ya ziyaret
18 Kasım 2024 Pazartesi - 20:59 AK Parti Genel Başkan Vekili Efkan Ala’dan memleketi Oltu’ya ziyaret AK Parti Genel Başkan Vekili Efkan Ala, memleketi Erzurum’un Oltu ilçesinde davul-zurna ile karşılandı. Annesi ve babasını da ziyaret eden Ala, “Baba ocağında olmak, burada büyümüş biri olarak Oltu’yu ziyaret etmek benim için çok anlamlı. Hemşehrilerimle kucaklaşmak, geçmişimi yad etmek çok kıymetli” dedi. AK Parti Genel Başkan Vekili Efkan Ala, memleketi Erzurum’un Oltu ilçesini ziyaret etti. İlçe girişinde Oltu Belediye Başkanı Adem Çelebi, AK Parti İlçe Teşkilatı, AK Parti Kadın Kolları, MHP İlçe Teşkilatı ve çok sayıda vatandaş tarafından davul-zurna ile karşılanan Ala’nın ilk durağı AK Parti Oltu İlçe Başkanlığı oldu. Burada AK Parti İlçe Başkanı Oğuz Yavuz ile bir araya gelen Ala, seçimdeki başarısından dolayı Yavuz’a teşekkür etti. Partiyle ve Oltu ile ilgili konularda fikir alışverişinde bulunan Ala, Türkiye gündemine de değindi. Ala, Oltu’ya geldiği için büyük bir mutluluk duyduğunu belirterek, “Burası benim çocukluğumun geçtiği yer. Hemşehrilerimle buluşmak, hatıralarımı tazelemek çok değerli. Burada hem Türkiye’nin meselelerini hem de Oltu’nun ihtiyaçlarını konuştuk. Hemşehrilerimle birlikte olmaktan büyük keyif aldım” dedi. Daha sonra Oltu Belediyesi’ni ziyaret eden Efkan Ala, Belediye Başkanı Adem Çelebi’ye ilçede yapılan başarılı çalışmalardan dolayı teşekkür etti. Başkan Çelebi, Ala’ya Oltu taşından yapılmış bir tesbih hediye ederken, Ala’nın eşine ise Oltu zümrütünden bir takı seti takdim etti. Son olarak Ala, babaevini ziyaret etti. Annesi ve babasını ziyaret eden Ala, “Baba ocağında olmak, burada büyümüş biri olarak Oltu’yu ziyaret etmek benim için çok anlamlı. Hemşehrilerimle kucaklaşmak, geçmişimi yad etmek çok kıymetli” diye konuştu.
CHP MYK ikinci kez Esenyurt’ta toplandı
18 Kasım 2024 Pazartesi - 20:27 CHP MYK ikinci kez Esenyurt’ta toplandı Esenyurt Belediye Başkanı Ahmet Özer’in tutuklanmasının ardından Cumhuriyet Halk Partisi (CHP), MYK toplantısını yine Esenyurt İlçe Başkanlığı’nda yaptı. Genel Başkan Özgür Özel’in başkanlık yaptığı toplantının ana gündem maddesini Özer hakkında başlatılan soruşturma oluşturdu. CHP Merkez Yürütme Kurulu (MYK) Toplantısı, Genel Başkan Özgür Özel’in başkanlığında Esenyurt İlçe Teşkilatı binasında yapıldı. Toplantı sonrası açıklamalarda bulunan Genel Başkan Özel, “Parti tarihinde bir ilçe binasında yapılan üçüncü MYK toplantısını gerçekleştirdik. İlki Soma faciasının yıl dönümünde Soma’da yapılmıştı. Onun dışında Esenyurt’taki ikinci Merkez Yürütme Kurulu Toplantımızı gerçekleştirmeye geldik. Belediye meclis üyelerimiz artık belediye içerisinde partimize ayrılan salondadır. Meclis üyelerimizin belediyede olmaları ve denetleme görevlerini yapmaları çok önemli bir kazanımdır. Bundan sonra ne İstanbul Büyükşehir Belediyesi, ne diğer belediyelerimiz Esenyurt’u bir dakika yalnız bırakmayacak ve sürekli bir elimiz ve gönlümüz Esenyurt’ta olacaktır” dedi. Özel, “Bundan sonra bir il örgütü, bütün seçilmişleriyle, il başkanı, ilçe başkanları, belediye başkanları, meclis üyeleri, il, ilçe yönetimleri ile birlikte her iki günde bir il Esenyurt’ta olacaktır” ifadelerini kullandı.
Kütahya ve Bursa arasında kardeş şehir ilişkileri yeniden canlanıyor
18 Kasım 2024 Pazartesi - 20:10 Kütahya ve Bursa arasında kardeş şehir ilişkileri yeniden canlanıyor Kütahya Belediye Başkanı Eyüp Kahveci, belediye birim müdürleri ile birlikte Bursa Büyükşehir Belediyesi’ni ziyaret ederek, önemli temaslarda bulundu. Ziyaret, iki şehir arasında daha önce imzalanan kardeş şehir protokolünü yeniden canlandırmak ve iş birliği alanlarını genişletmek adına önemli bir adım olarak değerlendirildi. Kütahya Belediye Başkanı Eyüp Kahveci’nin Bursa Büyükşehir Belediyesi’ni ziyaretinin ardından Bursa Büyükşehir Belediye Başkan Vekili Mehmet Aydın Saldız ile daire başkanlarının katılımı ile düzenlenen istişare toplantısında heyetler bir araya geldi. Toplantıda 2010 yılında imzalanan Kardeş Şehir Protokolü’nün güncellenmesi ve iş birliği alanlarının genişletilmesi konuları ayrıntılı bir şekilde ele alındı. Görüşmelerde, UNESCO Şehirler Ağı’na zanaat ve halk sanatları alanında dahil olan iki şehrin kültürel ve sosyal ilişkilerinin güçlendirilmesi öncelikli konular arasında yer aldı. Sanat ve zanaatta iş birliklerinin artırılması, akıllı şehircilik projelerinde deneyim paylaşımı, kalite yönetim sistemleri, sosyal tesislerin geliştirilmesi ve marka şehir danışmanlığı gibi konular da masaya yatırıldı. Toplantı, Kütahya ve Bursa’nın geçmişten gelen güçlü bağlarını geleceğe taşıyacak projelerin hayata geçirilmesi açısından umut verici bir başlangıç olarak değerlendirildi.
MHP’li Ersoy: “MHP olarak enerji politikamızın temel amacı; yenilikçi enerji teknolojileriyle ülkemizi enerji sektöründe lider bir konuma taşımaktır”
18 Kasım 2024 Pazartesi - 20:00 MHP’li Ersoy: “MHP olarak enerji politikamızın temel amacı; yenilikçi enerji teknolojileriyle ülkemizi enerji sektöründe lider bir konuma taşımaktır” Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Kayseri Milletvekili Baki Ersoy, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı Bütçe Görüşmelerinde yaptığı konuşmasında, “MHP olarak enerji politikamızın temel amacı; yenilikçi enerji teknolojileriyle ülkemizi enerji sektöründe lider bir konuma taşımaktır” dedi. Ersoy, MHP olarak enerji politikalarındaki temel amaçlarının Türkiye’yi enerji sektöründe lider bir konuma taşımak olduğunu söyleyerek, “Enerji, modern dünyada kalkınmanın en temel unsurlarından biridir. Enerji kaynakları ise, bir ülkenin ekonomik, sosyal ve stratejik gücünün yapı taşlarıdır. Sanayiden-tarıma, ulaşımdan-evlerimizdeki günlük yaşantımıza kadar her alanda enerjiye ihtiyaç duyarız. Bu nedenle enerji, sadece bir ihtiyaç değil, aynı zamanda bağımsızlık ve güvenlik meselesidir. Milliyetçi Hareket Partisi olarak, enerji politikamızın temel amacı; dışa bağımlılığı azaltmak, kaynak çeşitliliğini sağlamak ve yenilikçi enerji teknolojileriyle ülkemizi enerji sektöründe lider bir konuma taşımaktır. Bu doğrultuda, nükleer enerji üretim teknolojilerine sahip olma hedefimizin altını çizmek isterim. Bakanlığımız öncülüğünde gerçekleştirilen, Akkuyu Nükleer Güç Santrali gibi projeler, sadece enerji arz güvenliğimizi sağlamakla kalmayacak, aynı zamanda ileri teknoloji alanında ülkemizi küresel rekabete hazır hale getirecektir. Ayrıca, Bakanlığımızın, yenilenebilir enerji alanında yaptığı yatırımları takdir ediyor, güneş, rüzgâr ve biyoyakıt gibi çevre dostu kaynakların geliştirilmesine yönelik çalışmalarını destekliyoruz. Petrol ve doğalgaz alanında uluslararası rekabet gücüne sahip bir yapının tesisi de oldukça büyük önem taşımaktadır. Yerli ve milli imkanlarla gerçekleştirilen arama ve çıkarma faaliyetlerimizin artarak devam etmesi, enerjide dışa bağımlılığı azaltma yolunda atılan en somut adımlardır” dedi. Madencilik sektöründe katma değerli ürünlerle dünya pazarlarında güçlü konuma ulaşmayı hedeflediklerini söyleyen Ersoy, “Madedencilikncilik sektöründe ise, sadece hammadde değil, katma değerli ürünler üreterek dünya pazarlarında güçlü bir konuma ulaşmayı hedefliyoruz. Altın, bor, toryum gibi stratejik madenlerin işlenmiş ürünlere dönüştürülerek ihracatını artırmak bu anlamda çok kıymetlidir. Ar-Ge yatırımlarına daha fazla kaynak ayırarak, teknoloji transferini teşvik ederek, sektörün önünü açmamız gerekmektedir. Enerji tasarrufunda tüketici bilinci oluşturulması ve kayıp-kaçak oranlarının azaltılması adına yapılan çalışmalardan memnuniyet duyuyoruz. Kamu ve özel sektör iş birliğiyle oluşturulan bu politikaların, enerji verimliliği ve çevre duyarlılığına katkı sağladığını görmek hepimiz için gurur vericidir. Milliyetçi Hareket Partisi olarak, Türkiye Yüzyılında, enerji politikalarımızı milli bir perspektifle şekillendiren, yerli ve yenilenebilir kaynakların geliştirilmesine öncülük eden şahsınıza ve ekibinize teşekkür ediyor, enerji güvenliğimizi ve ülkemizin refahını artırmaya yönelik çalışmalarınızdan ötürü ise sizleri tebrik ediyorum. Bakanlığımızın son yıllarda hayata geçirdiği projeler, Milli Enerji anlayışının güçlü birer örneğidir. Milli duruşunuzun timsali olan, bizim de parti politikalarımızla örtüşen bazı çalışmalarınıza özellikle temas etmek istiyorum. Sunumunuzda da değindiğiniz gibi; Bir zamanlar adı terörle anılan Gabar’da, bu yılsonuna kadar 10 kuyu, 2025 yılı içerisinde ise 60 yeni kuyu açılacak olması, günlük 57 bin varilin üzerinde petrol çıkarılması, Şırnak, Hakkari, Van başta olmak üzere, doğu illerimizde 66 milyon varillik yeni rezerv keşfedilmesi, yurtdışındaki sahalarımızda gerçekleştirilen 40 bin varillik üretimle birlikte günlük toplan 155 bin varilin üzerinde petrol üretilmesi, 2’si LGN terminali, 3’ü FSRU olmak üzere, 5 adet gazlaştırma tesisimizin toplam giriş kapasitesinin 161 milyon metreküpe ulaşması, 208 bin km’yi bulan doğal gaz dağıtım hattımızın olması, 81 ilimizde 885 yerleşim yeri ve 222 organize sanayi bölgesine doğalgazın ulaşması, elektrik kurulu gücümüzün 114.600 MW’a ulaştırılması, son bir yılda yenilenebilir enerji kaynaklı elektrik üretimi neticesinde yaklaşık 11 milyar dolar karşılığı olan ithalatın önlenmesi ve ayrıca son dönemlerde, bakanlığımızın özverili çalışmaları ve milli perspektifi ile petrol ve doğalgazın yanı sıra yenilenebilir enerjide de büyük bir dönüşüm yaşanması devrim niteliğinde çalışmalardır” ifadelerini kullandı. Kayseri’nin Pınarbaşı ilçesinde bazı vatandaşların doğalgaz konusunda imar sıkıntıları yaşadığını söyleyen Baki Ersoy, “Enerji Dönüşümü-Yenilenebilir Enerji 2035 Yol Haritası, kurulu gücümüzü güneş ve rüzgârda 31 bin megavattan 120 bin megavata çıkaracak dev bir vizyonu ortaya koymaktadır. Bu kapsamda yapılacak YEKA yarışmalarıyla her yıl en az 2 bin megavatlık yeni kapasite devreye alınacaktır. Ayrıca, izin süreçlerini hızlandıran düzenlemelerle yatırımcılarımızın önü açılmıştır. Enerji tasarrufu ve tüketici bilincinin artırılması adına yapılan çalışmalarla, özellikle, düşük gelirli vatandaşlarımızı korumaya yönelik yeni tarife düzenlemeleri vatandaşlarımız tarafından da takdir toplamaktadır. Az önce sunumunuzda bahsettiğiniz gibi, Kovid salgını ile başlayan, Rusya-Ukrayna savaşı ile devam eden küresel enerji ve emtia fiyatlarındaki olağanüstü artışlar, salgın öncesi döneme göre enerji fiyatlarının hala yüksek meblağlarda seyretmesine sebep olmaktadır. Bu kapsamda, tüm vatandaşlarımızın elektrik ve doğal gaz faturalarında 2023 yılında 328 milyar TL, 2024 yılının on aylık döneminde ise 275 milyar TL devletimiz tarafından karşılanmış, bu destek vatandaşlarımıza can suyu olmuştur. Halihazırda hala devam eden Elektrik ve doğal gazda sağlanan devlet destekleri, hanelerimizin ve sanayicilerimizin üzerindeki yükü azaltmaktadır. Bu sosyal politikalar hem ekonomik sürdürülebilirliğe hem de toplumsal refaha önemli katkılar sunmaktadır. Sayın Bakanım; Sözlerime son vermeden önce seçim bölgem olan Kayseri ilinin bazı taleplerinden bahsetmek istiyorum. Bazı mahallelerimizde, hanelerine doğalgaz hattı çektirmek isteyen vatandaşlarımız imar problemi ile karşı karşıya kalmaktadır. Bu problem, şehrimiz ilçelerinde oldukça yaygın bir durum olmakta ve vatandaşlarımız, özellikle de belediyeler ve doğalgaz firması arasında çıkmaza girmektedir. Gerekli kurumlar ile mutabakat sağlanarak, ilgili konuda bir orta yol bulunması hem halkımız hem de hali hazırda hava kirliliği ile mücadele etmekte olan şehrimiz için oldukça faydalı olacaktır. Bunun yanı sıra, özellikle de taşra mahallelerimizde, mirasta intikal olmadığı için birçok vatandaşımız doğalgaz aboneliği alamamaktadır. İlgili kanun gereğince, miras mallarında tüm ortakların doğalgaz aboneliği için imzaya iştirak etmesi gerekmektedir. Fakat yakınları yurtdışında olan ya da herhangi bir sebepten iletişimi bulunmayan şahıslar için ilgili bakanlıklarla birlikte bir düzenleme yapılması yerinde olacaktır. Çünkü takdir edersiniz ki bu bir alım ya da satış işi değildir. Abonelik ücretini karşılayan ve hak sahiplerinden biri olduğunu beyan eden başvuru sahibine doğalgaz aboneliği verilmesi hem az önce belirttiğim gibi kayserinin hava kirliliğinin önüne geçilmesi için faydalı olacak hem de en temel ihtiyaçlardan olan ısınma, hijyen ve beslenme ihtiyaçlarına ulaşımı kolaylaştıracaktır” dedi. Ersoy, doğalgazın yeni geldiği ilçelerde ara hatlar kurularak enerji ulaşması için ödenek talep ettiklerini söyleyerek, sözlerine şu şekilde devam etti: “Son olarak, doğalgaz arzının yeni sağlandığı ilçelerimizde, ana hattın haricinde, ara hatların da kurularak her mahallemize enerji arzının ulaşması için ödenek sağlanması en önemli taleplerimiz arasındadır. Sayın bakanım bizzat sizin gayretleriniz ve talimatlarınız ile Kayserimiz ’in en doğusunda 123 km uzaklıkta olan Sarız İlçemiz ve Kayserimize 80 km uzaklıkta bulunan Cenneti Mekan Başbuğumuz Alparslan Türkeş’in ata toprağı olan Pınarbaşı İlçemizde bugün doğalgaz meşalesi yanmıştır. Tüm hemşerilerimiz adına teşekkür ediyoruz. Sayın bakanım, değerli şahsınızın öncülüğünde, ülkemizin enerji güvenliğini sağlamaya, doğal kaynaklarımızı etkin ve verimli şekilde kullanmaya, çevreye duyarlı enerji üretimini artırmaya yönelik çok güzel çalışmalara imza atılmaktadır. Bu çalışmaları takdirle karşılıyor, sizlere ve kıymetli ekibinize şükranlarımızı sunuyoruz. Bu duygu ve düşüncelerle başta siz olmak üzere, Bakanlığınızın tüm bürokratlarına özverili çalışmaları ve emeklerinden dolayı teşekkür ediyorum. 2025 yılı bütçemizin de vatanımıza ve milletimize hayırlara vesile olmasını Cenab-ı Allah’tan niyaz ediyorum.”