EĞİTİM - 11 Eylül 2023 Pazartesi 13:39

Deprem bölgesi Osmaniye’de yeni eğitim-öğretim başladı

A
A
A
Deprem bölgesi Osmaniye’de yeni eğitim-öğretim başladı

Depremin vurduğu illerden biri olan Osmaniye’de 3 aylık yaz tatilinin ardından yeni eğitim-öğretim sezonu başladı.


6 Şubat’ta yaşanan asrın felaketinin yıktığı illerden biri olan Osmaniye’de 2023-2024 eğitim-öğretim yılı bugün başladı. Şehirde hasarsız ve az hasarlı olan 477 okulda 139 bin öğrenci eğitime başladı.


Yeni eğitim öğretim yılının başlaması dolayısıyla Ülkü İlkokulunda programlar düzenlendi. Program, saygı duruşunda bulunulması ve İstiklal Marşı’nın okunmasının ardından öğrencilerin hazırlamış olduğu Halk oyunları ve ‘Atatürk ve Bayrak’ isimli ront gösterisiyle devam etti.


Programın açılışında konuşan Milli Eğitim Müdürü Aydın Albak, “Yeni eğitim öğretim yılımız hayırlı uğurlu olsun. Yeni bir eğitim öğretim yılının başlangıcını coşkuyla karşılıyoruz. Bilgi dolu bir yılın kapıları, ardına kadar açıldı ve hep birlikte öğrenmenin, keşfetmenin ve büyümenin heyecanını yaşıyoruz. Öğrencilerimizin merak dolu zihinleri, öğretmenlerimizin özverili çalışmaları ve velilerimizin destekleriyle dolu dolu bir yıl bizi beklemekte. Eğitimin aydınlattığı bu yolda yeni bir başlangıcın coşkusunu birlikte yaşıyoruz. Türkiye yüzyılında ülkemizi çağdaş medeniyetler seviyesinin üzerine çıkarmanın temel şartı, hiç kuşkusuz, nitelikli bir eğitimle mümkündür. Geleceğimize emanet edeceğimiz çocuklarımızı ve gençlerimizi bilimsel ve teknolojik donanımların yanında, evrensel, milli ve manevi değerlerle donatarak ne kadar iyi yetiştirebilirsek, ülkemizin yarınları da o kadar parlak olacaktır. Bizler eğitimin her şartta öncelikli bir yere sahip olduğu bilinciyle eğitim öğretim faaliyetlerinin kesintisiz bir şekilde devam etmesi gerektiğinin inancındayız. Kurtuluş mücadelemizi verdiğimiz o zor şartlarda bile başöğretmen Gazi Mustafa Kemal Atatürk Maarif Kongresi’ni düzenleyerek eğitime verdiği önemi her şartta eğitimin devam etmesi gerektiğini bizlere göstermiştir. Yaşadığımız asrın felaketinde Osmaniye İl Milli Eğitim Müdürlüğü olarak Valimiz Erdinç Yılmaz Beyefendi’nin destekleriyle bu felakette hasar gören 186 okulumuzun tadilatını 40 gün gibi kısa bir sürede ivedilikle tamamlayarak eğitim öğretime hız kesmeden başladık. Değerli meslektaşlarım, Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün, “öğretmenler, yeni nesil süzül eseriniz olacaktır”, sözünden hareketle ülkemizin geleceğini inşa etmenin onuru siz değerli öğretmenlerimizin alınlarında bir yıldız misali parlamaktadır. Bilginin her an yenilendiği, teknolojinin baş döndürücü hızla ilerlediği, çağımızda ülkemizin geleceği olan çocuklarımız için büyük bir özveriyle çalıştığınızı ve çalışacağınızı biliyor, sizlere başarılı ve sağlıklı bir eğitim öğretim yılı diliyorum” dedi.


Bir önceki dönem eğitim öğretimin ikinci yarısına başlayacağımız gün gerçekten asırların felaketini yaşadık. Eğitim öğretime başlayacağımız pazartesi günü çok büyük bir deprem yaşadık diyen Osmaniye Valisi Dr. Erdinç Yılmaz, ‘’Bu depremde öğretmenlerimizi, çocuklarımızı ve kıymetli hemşerilerimizi, birçok insanımızı maalesef kaybettik. Vefat edenlere Allah’tan rahmet diliyorum. İnanıyorum ki mekanları cennettir. Mekanları cennet olsun. Bugün heyecanla yeni bir eğitim, öğretim dönemine başlıyoruz. Allah bizi böyle felaketlerden uzak eylesin. Bir daha inşallah, dileğimiz, duamız böyle bir felaket yaşamayalım. Burada bugün yeni bir okulumuz, aslında çok eski ama binamızı yenileyerek Allah devletimizden razı olsun, minnettarım. Yepyeni bir okulumuzla bu dönem çocuklarımız fiziki şartları çok uygun bir ortamda eğitim öğretime bu okulumuzda başlayacaklar. Depremde zarar gören okullarımızın çok büyük bir kısmının eksikliklerini tamamladık. Ağır hasarlı olan yıkılacaklarında yıkımını yaptık ve onların da bir an evvel eğitim öğretime kazandırılması için var gücümüzle çalışıyoruz. Eğitim öğretimde Osmaniye olarak baktığımızda gerçekten Türkiye’de öncü olma yolunda hızla ilerliyoruz. Bu dönem üniversiteye giriş sınavlarında yapılan tahminlerimize göre hesaplamalarımıza göre Türkiye’de ilk on içinde yer yer almaktadır. Bu başarıyı gösteren başta çok kıymetli öğretmenlerimize, sevgili öğrencilerimize, kıymetli velilerimize yürekten teşekkür ediyorum. Bu işi sırtlanıp başarıya koşan İl Milli Eğitim Müdürümüz ve ekibine yürekten teşekkür ediyorum. İnanıyorum ki daha ilk üçlere en başlara geleceğiz. Gelmek için de çalışmaya devam edeceğiz. Ben öğrencilerimize gerçekten şu gördüğüm manzara, heyecan, istek karşısında daha büyük başarılar kazanacağına hiç şüphem yok. Ama onların bir abileri, bir amcaları olarak bazı tavsiyelerde bulunmak istiyorum. Çocuklarımız hep bazen bunları işte babamızdan duyduk, annemizden duyduk, büyüklerimizden duyduk derler. Ama bu da bize bir görevdir. Sevgili çocuklarımız tatil dönemi bitti. Eğitim öğretim başladı. Her şeyden önce okulumuzu, öğretmenimizi sevmeliyiz. Çünkü burası size geleceğinize güvenle bakacağınız, geleceğinizi şekillendireceğiniz en önemli kurumdur, en önemli yuvadır. Bu yuvayı mutlaka sevin. Severseniz başarılı olursunuz. Ayrıca sevgili çocuklarımız, bu dönem sizin eğitim öğretim döneminiz, öğrencilik döneminiz, hayatınızın aslında şekillendiği, hayatınıza en önemli yatırımların yapıldığı dönem olacaktır. Bu dönemi ne kadar iyi değerlendirirsek, ne kadar güzel derslerimize çalışırsak, ne kadar çok kitap okursak, gelecekte de o kadar mutlu, başarılı olacağızdır. Ben bütün ailelerimize, öğretmenlerimize başladığımız bu eğitim öğretim döneminde çocuklarımıza en içten başarı dileklerimi sunuyor, her daim yolunuz açık olsun. Başarınız daim olsun. Yeni eğitim öğretim dönemimiz hayırlı olsun” dedi.


Konuşmaların ardından 4. sınıf öğrencileri okula yeni başlayan birinci sınıf öğrencilerine çiçek takdim etti. Protokol tarafından ilk ders zilinin çalınması ile sınıflara geçen öğrencilere ücretsiz ders kitapları da dağıtıldı.



Deprem bölgesi Osmaniye’de yeni eğitim-öğretim başladı

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Samsun Maralfalfanın ilk hasadı yapıldı Samsun’un Bafra Ovası’nda bir kez ekildikten sonra 10 ila 15 yıl boyunca hasat edilebilen ve boyu 60 günde 3 metreye ulaşan maralfalfa yem bitkisinin ilk hasadı yapıldı. Ekimi yapıldıktan sonra bir haftada çıkmaya başlayan, 45 günde kardeşlenme yaparak uzayan maralfalfa kaba yem bitkisi, Bafra’da yetiştiriliyor. Sürmeli Mahallesi’nde 30 dönümde organik olarak yetiştirilerek bir ilk gerçekleştiren Ahmet Yüksel, çelikleme konusunda da üreticilere yardım edebiliyor. İlk hasadı gerçekleştiren üretici Ahmet Yüksel, “Şu anda ektiğimiz maralfalfa, pakchonk 1 imparator cinsi. Ürünümüzün tarlada ekimi karık içi 70 santim, karık aralığı 70 santim olmak üzere 1 dekara 2 bin adet çelik ekimi yapılıyor. İlk ekimden sonra kısa bir zaman içerisinde hasadımız yapılıyor. İlk hasatta beklenti tonaj olarak yaklaşık 5-6 ton, ondan sonra ki her hasat 45 ila 50 gün aralıklarla devam edip, kardeşlenme sayısı çoğalacağı için 5-6 tonluk hasadımız 7-8 ton, üçüncü biçimde 10 tonlara, yıllık olarak 1 dekardan ortalama 50-60 ton beklentimiz var. İlk kez Karadeniz Bölgesinde 30 dekarlık bir ekim gerçekleştirdik. Hayvancılığımıza sıfır maliyetli kaba yem bitkisi için bu yüksek proteinli maralfalfa olmazsa olmazımızdır. Bafra Ovamızda yaklaşık 30 çiftçimiz kendi çeliklerini yetiştirmek üzere çelikhanelerini kurdular. Birim fiyatını ben 10 liradan verdim. Maralfalfa çeliği satışı yapanlar 20-25 lira arasında bu çeliği satıyor. Ben 2025 yılında da 10 liradan devam edeceğim” dedi. Ürünün Bafra ve besiciler üzerindeki olumlu etkilerinden bahseden Bafra Ziraat Odası Başkanı Osman Tosuner, “Örnek çiftçilerin var olması sevindirici. Çiftçinin bunu kullanmasını tavsiye ediyorum. 2-3 ay içinde bu ürünün katkıları anlaşılır. Beside ve sütte hangisinin daha verimli olduğu o zaman geniş kapsamlı konuşulur. Hocalarımız ve çiftçilerin gerçekleştireceği bir söyleşinin de verimli olacağını düşünüyorum” diye konuştu. Maralfalfanın Bafra’da yetiştirilen 4. doğal yem bitkisi olduğuna dikkat çeken Süleyman Özata ise, “2010 yılında başlayan macera organik köyü başlangıcımızla beraber çevreye uyumlu, toprağa uyumlu, havaya uyumlu ürünlere gidiyoruz. Sürmeli’de, Bafra’da, Orta Karadeniz’de 4. organik ürün, maralfalfa. Bu maralfalfa çok yıllık bir bitki olup büyük baş hayvanlarda kaba yemde çok faydasının olduğuna inandığımız bitki. İlk hasadını bugün yapıyoruz. İnanıyorum ki sütte, ette ve büyük-küçükbaş hayvan yetiştirmede tarımsal alanda çok büyük katkısı olacak. Bizler buna inandık, inandığımızı ispat için varız. Şu anda ilk biçimde güzel bir randıman aldık. İkinci, üçüncü biçimi de yapacağız. İlk bakımından sonraki hizmeti çok önemli. 50 günden sonra rahat bir biçim olacak. Senede 3 defa biçeceğiz ve mısıra alternatif, ota alternatif, yeme alternatif bir şey olacak. Biz ette, sütte sıfır maliyet diyoruz. O sıfır maliyet için Sürmeli’de başlattığımız bu ürünü yetiştirmeye kararlıyız. Türkiye’nin besiciliğinin kurtuluşu maralfalfada diyebilirim” şeklinde konuştu.
İstanbul ‘Farklı Olsan Ne Olur’ sergisi Kadırga Sanat Galerileri’nde sanatseverlerle buluştu Sanatçı Jeroen Yasin Demoen, 30 yıllık Türkiye deneyiminin ardından, 10 yıl önce tanıştığı ebru sanatında ürettiği eserlerini ‘Farklı Olsan Ne Olur’ sergisiyle Kadırga Sanat Galerilerinde sanatseverlerin beğenisine sundu. Sanatçı Jeroen Yasin Demoen, 30 yıllık Türkiye deneyiminin ardından, 10 yıl önce tanıştığı ebru sanatında ürettiği eserlerini ‘Farklı Olsan Ne Olur’ sergisiyle Fatih’te bulunan Kadırga Sanat Galerilerinde sanatseverlerin beğenisine sundu. Hazırlanan seçkide, sanatçının Japon suminagashi, Türk ebrusu, kaplangözü ebru örnekleri, ebru sanatından esinlendiği heykelleri ve 2-8 Kasım Lösemili Çocuklar Haftasına atfen hazırladığı lösemili hücreler serisi bulunuyor. Kadırga Sanat Galerilerinde üç ay boyunca sergilenecek olan ‘Farklı Olsan Ne olur’ sergisi sanatseverlere ebru sanatının farklı yorumları ve teknikleriyle zenginleşmiş 240’ı aşkın eserden oluşan bir seçki sundu. Dimoen açılış töreninde eserleri ziyaretçilerine tek tek anlattı. “Ebru yaparken iplik, saç kurutma makinesi ve diş fırçası gibi malzemeler de kullanıyorum” Yaptığı konuşmada 30 yıldır Türkiye’de olduğunu ve 10 yıldır da ebru sanatı ile ilgilendiğini anlatan Dimoen, “10 sene önce ebru ile tanıştım sonra giderek çalışmalarımı farklılaştırmaya çalıştım, bir hikaye aramaya çalıştım. Geleneksel ebru sanatı da çok güzel ama ben yapım tekniği olarak da farklılık arıyorum. Ebru yaparken iplik, saç kurutma makinesi ve diş fırçası gibi malzemeler de kullanıyorum. Necmettin Hoca yıllar önce çiçek yapınca eleştirilmişti am farklı bir şey yapmasaydı belki de ebru sanatı bugün yok olmuştu. Herkes umarım daha da farklı çalışmalar yapar. Herkese çok teşekkür ederim” diye konuştu. 12 Ekim tarihinde ziyarete açılan sergi 12 Ocak tarihine kadar Kadırga Sanat Galeri’sinde sanatseverler ile buluşacak.
Balıkesir Başkan Akın’dan Şehir Tiyatrosu müjdesi Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Akın, kentin en köklü eğitim kurumlarından olan Sırrı Yırcalı Anadolu Lisesi (SYAL)’in 40. kuruluş yıldönümü programına katıldı. Yırcalı ailesinin şehrin eğitim hayatına kattıkları değerden bahseden Başkan Akın, Balıkesirli sanatçı İlker Ayrık’ın da destekleriyle Balıkesir’e şehir tiyatrosu kazandıracaklarının müjdesini verdi. Sırrı Yırcalı Anadolu Lisesi (SYAL) kuruluşunun 40. yılını kortej yürüyüşü ve ardından okul konferans salonunda gerçekleşen programla kutladı. Programa Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Akın’ın yanı sıra Karesi Kaymakamı Metin Arslanbaş, AK Parti Balıkesir Milletvekili Mustafa Canbay, Karesi İlçe Milli Eğitim Müdürü Sami Günnü, İş İnsanı Rona Yırcalı ve Yırcalı ailesi, Okul Müdürü Ali Duran, okul aile birliği yönetim kurulu üyeleri, SYAL Mezunlar Derneği yönetim kurulu ve dernek üyeleri, öğretmenler, mezunlar ve öğrenciler katılım sağladı. Başkan Akın, salona girişte büyük alkış aldı. Programın sunuculuğunu Balıkesirli ünlü oyuncu İlker Ayrık yaptı. Balıkesir’in tanınmış isimlerinden iş insanı Rona Yırcalı okulun tarihçesiyle ilgili bilgi vererek, köklü eğitim kurumunun yetiştirdiği öğrencilerin başarılarıyla gurur duyduklarını söyledi. Balıkesir’e Şehir Tİyatrosu geliyor Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Akın, ünlü sanatçı İlker Ayrık ile Balıkesir Şehir Tiyatrosu ile ilgili görüşme gerçekleştirdiğini belirterek “Balıkesir değişiyor, dönüşüyor. Telefon açtım ve dedim ki; Balıkesir’de bir şehir tiyatrosuna ihtiyacımız var. ’Elini taşın altına koyar mısın?’ dedim. ’Tamam’ dedi. Huzurlarınızda teşekkür ediyorum.” sözleriyle şehre yakın zamanda bir şehir tiyatrosu kazandırma çalışmasında olduklarını söyledi. Hayatlarını eğitime adadılar Balıkesir’in eğitim hayatında Yırcalı ailesinin çok önemli bir yere sahip olduğunu söyleyen Başkan Akın “40 yılı değil, hayatlarını eğitime adayan Yırcalı ailesine teşekkür ediyoruz. Benim de babamdan, dedemden hep bildiğim, duyduğum ailelerdendir. Hakikaten iyi ki varlar. Gençlere örnek oluyorlar. 40 yıl, hakikaten zor bir yol. 40 yıl içerisinde binlerce mezun verip eğitime dertlenmiş, evlatları ve Balıkesirlileri bir arada tutup onların başarılı noktalara gelmesi için elini taşın altına koymuş bir aile. Hakikaten hepimizin onuru, gururu. Bu önemli günde ayrıca yakın zamanda kaybettiğimiz değerli annemiz Müşerref Yırcalı’ya Allah’tan rahmet, tüm Yırcalı ailesine de başsağlığı dileklerimi iletiyorum” dedi. İmkanlarımızı seferber ettik Sırrı Yırcalı Anadolu Lisesi’nin diğer okullara da örnek olan bir okul noktasına geldiğini ifade eden Başkan Akın, “Burada emekler çok. Başta Rona Bey, öğretmenler, siz öğrenciler, okul yönetimi ayrı ayrı muhteşem. Buradaki SYAL ruhu, Balıkesir ruhu ve Kuvayi Milliye ruhu Çünkü hepimiz birer Kuvayi Milliyeciyiz. Milli birlik ve beraberlik bizim için her şeyin ötesindedir. Onun için bizim anlayışımızda partizanlık, ayrımcılık yoktur. Ne vardır? Milli birlik ve beraberlik. O milli birlik ve beraberlik de işte bu tür anlayışı devam ettiriyor. Gençlerimiz güçleniyor. Gençlerimiz güçlendikçe Balıkesir’imiz çok daha önemli bir noktaya gidiyor. Gençlerimizin Balıkesir’den gitmediği, profesyonelleşerek bu kente katkı sundukları bir geleceği hayal ediyoruz. Bunun için de hem iş dünyası hem de bizler el ele vererek tüm imkânlarımızı gençlerimiz için seferber ediyoruz” diye konuştu. Balıkesir’e hep beraber imza atalım Konuşmasının sonunda SYAL mezunlarına çağrıda bulunan Akın “Değerli kardeşler, hatta buradan mezun olup diğer illere, hatta başka ülkelere giden başarılı yöneticiler var. Başarılı bilim insanları, başarılı iş insanları var. Ben bu kardeşlerimizi, ‘Ben şehrim için ne yapabilirim?’ diyen bütün mezunlarımızı Balıkesir’e hizmet etmeye davet ediyorum” dedi. Konu hakkında SYAL Mezunları Derneği Başkanıyla bir görüşme gerçekleştirdiklerinin bilgisini paylaşan Akın, “Orada kendileriyle görüştük. Dedik ki, biz Balıkesir’imizi daha da güzelleştirmek istiyoruz. Buna katkı sunmak isteyen kim varsa başımızın üzerinde yeri var. Bu konuda anlaştık, görüştük ve SYAL Mezunları Derneği ile birlikte çalışmalar yapacağız. SYAL mezunlarıyla hep beraber olalım, Balıkesir’e hep beraber imza atalım" dedi.
Samsun Maralfalfanın ilk hasadı yapıldı Samsun’un Bafra Ovası’nda bir kez ekildikten sonra 10 ila 15 yıl boyunca hasat edilebilen ve boyu 60 günde 3 metreye ulaşan maralfalfa yem bitkisinin ilk hasadı yapıldı. Ekimi yapıldıktan sonra bir haftada çıkmaya başlayan, 45 günde kardeşlenme yaparak uzayan maralfalfa kaba yem bitkisi, Bafra’da yetiştiriliyor. Sürmeli Mahallesi’nde 30 dönümde organik olarak yetiştirilerek bir ilk gerçekleştiren Ahmet Yüksel, çelikleme konusunda da üreticilere yardım edebiliyor. İlk hasadı gerçekleştiren üretici Ahmet Yüksel, “ Şu anda ektiğimiz maralfalfa, pakchonk 1 imparator cinsi. Ürünümüzün tarlada ekimi karık içi 70 santim, karık aralığı 70 santim olmak üzere 1 dekara 2 bin adet çelik ekimi yapılıyor. İlk ekimden sonra kısa bir zaman içerisinde hasadımız yapılıyor. İlk hasatta beklenti tonaj olarak yaklaşık 5-6 ton, ondan sonra ki her hasat 45 ila 50 gün aralıklarla devam edip, kardeşlenme sayısı çoğalacağı için 5-6 tonluk hasadımız 7-8 ton, üçüncü biçimde 10 tonlara, yıllık olarak 1 dekardan ortalama 50-60 ton beklentimiz var. İlk kez Karadeniz Bölgesinde 30 dekarlık bir ekim gerçekleştirdik. Hayvancılığımıza sıfır maliyetli kaba yem bitkisi için bu yüksek proteinli maralfalfa olmazsa olmazımızdır. Bafra Ovamızda yaklaşık 30 çiftçimiz kendi çeliklerini yetiştirmek üzere çelikhanelerini kurdular. Birim fiyatını ben 10 liradan verdim. Maralfalfa çeliği satışı yapanlar 20-25 lira arasında bu çeliği satıyor. Ben 2025 yılında da 10 liradan devam edeceğim” dedi. Ürünün Bafra ve besiciler üzerindeki olumlu etkilerinden bahseden Bafra Ziraat Odası Başkanı Osman Tosuner, “Örnek çiftçilerin var olması sevindirici. Çiftçinin bunu kullanmasını tavsiye ediyorum. 2-3 ay içinde bu ürünün katkıları anlaşılır. Beside ve sütte hangisinin daha verimli olduğu o zaman geniş kapsamlı konuşulur. Hocalarımız ve çiftçilerin gerçekleştireceği bir söyleşinin de verimli olacağını düşünüyorum” diye konuştu. Maralfalfanın Bafra’da yetiştirilen 4. doğal yem bitkisi olduğuna dikkat çeken Süleyman Özata ise, “2010 yılında başlayan macera organik köyü başlangıcımızla beraber çevreye uyumlu, toprağa uyumlu, havaya uyumlu ürünlere gidiyoruz. Sürmeli’de Bafra’da Orta Karadeniz’de 4. Organik ürün, maralfalfa. Bu maralfalfa çok yıllık bir bitki olup büyük baş hayvanlarda kaba yemde çok faydasının olduğuna inandığımız bitki. İlk hasadını bugün yapıyoruz. İnanıyorum ki sütte, ette ve büyük-küçükbaş hayvan yetiştirmede tarımsal alanda çok büyük katkısı olacak. Bizler buna inandık, inandığımızı ispat için varız. Şu anda ilk biçimde güzel bir randıman aldık. İkinci, üçüncü biçimi de yapacağız. İlk bakımından sonraki hizmeti çok önemli. 50 günden sonra rahat bir biçim olacak. Senede 3 defa biçeceğiz ve mısıra alternatif, ota alternatif, yeme alternatif bir şey olacak. Biz ette, sütte sıfır maliyet diyoruz. O sıfır maliyet için Sürmeli’de başlattığımız bu ürünü yetiştirmeye kararlıyız. Türkiye’nin besiciliğinin kurtuluşu maralfalfada diyebilirim” şeklinde konuştu.