SAĞLIK - 24 Kasım 2024 Pazar 10:42

Mersin’de Emekli Evi üyeleri ’Alzheimer’ konusunda bilgilendirildi

A
A
A
Mersin’de Emekli Evi üyeleri ’Alzheimer’ konusunda bilgilendirildi

Mersin Büyükşehir Belediyesi, Yenişehir Emekli Evi üyelerini ‘Alzheimer’ hastalığı konusunda bilinçlendirdi.


Bu kapsamda Sosyal Hizmetler Dairesi Başkanlığı bünyesinde bulunan Yenişehir Emekli Evinde eğitim veren Sağlık İşleri Dairesi Başkanlığı ekipleri, ‘Alzheimer’ hastalığının risk faktörleri, nasıl önlem alınacağı, belirtileri ve hasta yakınlarının nasıl davranması gerektiği konusunda bilgiler verdi.



“Emekliler, Büyükşehir sayesinde bilinçli bir yaş alma süreci geçiriyorlar”


Emekli Evi üyelerine Alzheimer hastalığının risk faktörleri, belirtileri, korunma yöntemleri, ev kazaları ve düşmelerin önüne nasıl geçilebileceği hakkında bilgi verdiklerini ve bu eğitimi tüm emekli evlerinde devam ettireceklerini kaydeden Sağlık İşleri Dairesi Başkanlığında gerontolog olarak görev yapan Cihan Tanrıverdi, “Katılımcılardan güzel sorular aldık ve Alzheimer hakkında bilinçlenmelerini sağladık. Bunun gerekli olduğunu düşünüyoruz. Malum, çağımızın hastalığı artık Alzheimer” dedi.


Yaş almışlar için bu tür eğitimlerin çok faydalı olduğunu; bilmedikleri hastalıklar hakkında bilgi sahibi olup araştırma yaptıklarını ve korunma yöntemlerini öğrendiklerini belirten Tanrıverdi, “Bu eğitimde Alzheimer üzerinde konuştuk. Unutkanlığın bir Alzheimer olmadığını, Alzheimer hastalığına yakalanmamak için ne yapmaları gerektiğini, ev kazalarına maruz kalmamak için evlerinde ne gibi tedbirler almaları gerektiğini anlatıyoruz” ifadelerini kullandı. Tanrıverdi sözlerinin sonunda, “Mersin’de 65 yaş üstü vatandaşlar, Mersin Büyükşehir Belediyesi sayesinde aktif ve başarılı yaşlanma kavramının farkındalar ve bilinçli yaş alma süreci geçiriyorlar” diye konuştu.



Emekli Evinde verilen eğitimler sayesinde bilinçleniyorlar


Kardeşi Alzheimer hastası olan emekli evi üyesi Kevser Çiçekoğlu, “Böyle bir süreç yaşıyorsunuz maalesef, keşke olmasaydı. Ablam çok kötü, çünkü ne yaptığını bilmiyor ve bizi de tanımıyor” diyerek, eğitim sayesinde hasta yakınlarının da bilinçlendiğini belirtti.


Kıbrıs Gazisi Bahattin Taşkıran, “Biz Büyükşehir Emekli Evinden memnunuz. Hafta içi pastamız, çayımız ve üstüne de eğitimlerimiz veriliyor. Başkan Seçer’e çok teşekkür ederim” şeklinde konuştu.



Mersin’de Emekli Evi üyeleri ’Alzheimer’ konusunda bilgilendirildi

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Bakan Kurum, depremde evi yıkılan başöğretmenin yeni evine misafir oldu Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, depremde evi yıkılan baş öğretmenin yeni evine misafir oldu. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, Adıyaman ziyaretinde 6 Şubat depremlerinde evi yıkılan 3 çocuk babası sınıf öğretmeni Şemsettin Güler’i yeni evinde ziyaret etti. Bakan Kurum, meslekte 34 yılını dolduran ve “başöğretmenlik” unvanını alan Güler’in Öğretmenler Günü’nü kutlayarak “Ev yapılır, yol yapılır, alt yapı yapılır, hastane yapılır ama eğitim vermek, bir insanı yetiştirmek hepsinden daha değerlidir. Allah sizden razı olsun. Tüm öğretmenlerimizin gününü tebrik ediyoruz, iyi ki varsınız” dedi. Adıyaman’da yaşayan ve yaklaşık 34 yıldır sınıf öğretmenliği yapan Şemsettin Güler’in evi Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat depremlerinde yıkıldı. Çok sayıda akrabasını depremde yitiren Şemsettin Güler ve ailesi, bir süre önce Toplu Konut İdaresi (TOKİ) Başkanlığı tarafından Örenli Mahallesi’nde inşa edilen yeni evlerine yerleşti. “Ev, yol yapılır ama insan yetiştirmek hepsinden daha değerli” Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum, Adıyaman programı kapsamında 3 çocuk babası Güler’in yeni evine misafir oldu. Başöğretmen Güler’in Öğretmenler Günü’nü kutlayan Bakan Kurum, “Tüm öğretmenlerimizi seviyoruz. Allah, onları başımızdan eksik etmesin. Sizin nezdinizde, tüm Türkiye’deki, Adıyaman’daki öğretmenlerimizin Öğretmenler Günü’nü tebrik ediyorum. Ev yapılır, yol yapılır, alt yapı yapılır, hastane yapılır ama eğitim vermek, bir insanı yetiştirmek hepsinden daha değerlidir. Allah sizden razı olsun. İyi ki varsınız” ifadelerini kullandı. Bakan Kurum, sohbet sırasında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın selamlarını ileterek, bölgedeki çalışmalar hakkında bilgi verdi. “Bir insanın hayatına dokunmak çok farklı” Borsa İstanbul İlkokulu’nda görev yaptığını söyleyen Güler, sınıf öğretmenliğini çok sevdiğini şu sözlerle ifade etti: “Öğrencilerim bu yıl beşinci sınıfa geçti. Okulumuzda güçlendirme olduğu için biz de başka okula geçtik. Tabi öğrenciler bu arada bizi biraz özledi. Görür görmez hemen kucaklaşmaya çalışıyorlar. İlkokul sınıf öğretmeni olmak çok güzel. Öğretmenlik çok kutsal bir meslek. Bir insanın gelecekle ilgili hayatına küçük bir dokunuşta bulunmak çok farklı bir şey.” Kanada’da yaşayan oğlunu görüntülü arayıp Bakan Kurum ile görüştüren Güler, “Tabi farklı ülkelerde de dostlar, akrabalar, arkadaşlar var ama kendi ülkemiz gibi başka bir ülke yok. Bizim memleketimiz cennet. Kendi vatanımızın, memleketimizin kıymetini bilmek zorundayız” şeklinde konuştu.
Kayseri Melikgazi Belediyesi ve Erciyes Üniversitesi’nden temiz çevre farkındalık etkinliği Melikgazi Belediyesi ve Erciyes Üniversitesi, Avrupa Atık Azaltım Haftası dolayısıyla ’Avrupa Atık Azaltım Çarşı Temizliği-Farkındalık Etkinliği’ isimli bir etkinlik gerçekleştirdi. Melikgazi Belediyesi ekipleri, Erciyes Üniversitesi Çevre ve Sıfır Atık Kulübü, Erciyes Üniversitesi öğretim üyeleri ve öğrencileri ile birlikte Cumhuriyet Meydanı ve çevresini temizleyerek sıfır atık ve temizlik konusunda farkındalık oluşturdu. Melikgazi Belediyesi’nin en önemli giderleri arasında temizlik harcamalarının olduğunu belirten Melikgazi Belediye Başkanı Doç. Dr. Mustafa Palancıoğlu, gerçekleştirilen farkındalık etkinliğinin temiz çevre için önemine değinerek; "Melikgazi Belediyemizin en önemli giderleri arasında temizlik giderleri yer alıyor. Bütçemizin üçte birini temizliğe harcıyoruz. Personelimizin üçte biri temizlik yapıyor. 40 adet çöp kamyonu, 22 adet yol süpürme aracı, 15 adet geri dönüşüm aracı ve dört yüzün üzerinde çalışanımızla Melikgazi’mizi temizliyoruz. Her gün temizliyoruz, her gün kirleniyor. Dolayısıyla yapılan etkinlik bilinçlendirme açısından oldukça önemli. Bu güzel etkinlikte emeği geçen Erciyes Üniversitesi öğretim üyelerimize, öğrencilerimize ve mesai arkadaşlarımıza teşekkür ediyorum" dedi. Erciyes Üniversitesi Çevre Sorunları ve Temiz Üretim Araştırma ve Uygulama Merkezi Öğretim Üyesi Berna Akın ise; "Avrupa Atık Azaltım Haftasında Erciyes Üniversitesi öğrencileri ve Melikgazi Belediyesi personelleri ile iş birliği içerisinde bir farkındalık faaliyeti oluşturmak için buradayız. Çevre temizliği yaparak çevreye duyarlı vatandaşların dikkatini çekmek, onların da bu konuya katkılarını sağlamak için bir aradayız” dedi. Sosyal Sorumluluk Projesi çerçevesinde sürekli benzer etkinlikleri Melikgazi Belediyesi’nin desteğiyle gerçekleştirdiklerini dile getiren Erciyes Üniversitesi Öğretim Üyesi Nilgün Karsan, destekleri için Başkan Palancıoğlu’na teşekkür etti. Daha temiz bir çevre için gerçekleştirilen farkındalık etkinliği vatandaşlar tarafından büyük takdir topladı.
Ordu UFK Başkanı Şenocak: “Fındık üretici destekleme modeli revize edilmeli” Ulusal Fındık Konseyi (UFK) Başkanı Cem Şenocak, fındık üreticisinin desteklenmesi modelinin revize edilmesi gerektiğini belirterek, “Fındık üreticisini tekrar bahçesine döndürmek gerekir. Bugün dünya fındık ihracat payımız yüzde 60’lara düştü. Üreticiyi doğru desteklersek yeniden eskisi gibi yüzde 80’lere ulaşabiliriz” dedi. Fındık ihracatından son on yılda ithal girdi maliyeti olmadan 20 milyar doların üzerinde döviz sağlandığını belirten Şenocak, 10 yıl öncesine kadar yüzde 80 bir pazar payına sahip olduklarını bugün ise yüzde 60’lara kadar düştüklerini dikkat çekti. Şenocak, “Fındık politikasını doğru yönetirsek yeniden yüzde 75-80’lere gelebiliriz” diye konuştu. "Fındık üreticisi bahçeden koptu" Şenocak, bu politikanın doğru yönetilmesi için üreticiyi destekleme politikalarının revize edilmesi gerektiğini kaydederek, “Fındık üreticisi bahçeden koptu. Üreticinin iyi tarım uygulamaları ile desteklenerek bahçesine dönüşünü sağlayıp gelirini artırmak çok önemlidir” ifadelerini kullandı. Şenocak, şöyle devam etti: “Özellikle fındıktan başka alternatifi olmayan sarp ve eğimli arazilerde, miras yoluyla küçülmüş bahçelerde maliyetini karşılamakta zorlanan üretici yapısının tekrar kazanılması için destekleme modelleri ve miktarları büyük önem arz eder. Düz ovalarda birçok alternatif üretim yapabilen geniş arazilerde fındık dikimi olan miras bölünmeleri henüz çok artmamış bölgelere olan destekle; sarp meyilli alternatifi olmayan ancak çok büyük bir alana yayılmış bölünmüş, küçük bahçeler haline gelmiş üretici yapısı aynı modelle desteklenmemelidir. Bu iki üretici yapısı muhakkak ayrı şekillerde desteklenmelidir. Çünkü bu işin birde sosyal boyutları vardır.” Fındık üreticisinin bu şartlarda ekonomik zorluk yaşaması sebebiyle yıllar içerisinde Büyükşehirlere göç ettiğini ve bu göçün halen devam ettiğini kaydeden Şenocak, ”Bu durum büyük şehirlerin yükünü artırmakta sıkıntılarını büyütmektedir. Bundan dolayı doğru destekleme modeli revizelerle acilen yapılandırılmalıdır. Göç önlenmeli, üretici bahçesine tekrar döndürülmelidir. Bu çalışma büyükşehirlerinde yükünü azaltacaktır. Büyük şehirlerde çarpık yapılaşma engellenecek hatta sosyal ekonomik açıdan bunalmış fındık üreticisi aileler üründen elde ettikleri gelirle geçinebileceklerine inanırlarsa kendi ata topraklarına büyük ölçüde geri dönüş sağlayacaktır.”