GÜNDEM - 22 Kasım 2024 Cuma 10:44

Mersin İtfaiye Teşkilatı öğrencileri ağırladı

A
A
A
Mersin İtfaiye Teşkilatı öğrencileri ağırladı

Mersin Büyükşehir Belediyesi Yenişehir İtfaiye Grup Amirliği, Necdet Ülger İlköğretim Okulu öğrencilerini ağırladı. İtfaiyecilerle tanışan öğrenciler için ihbar anında olay sireninin çalmasıyla müfrezeden vakaya çıkış canlandırıldı.


Necdet Ülger İlköğretim Okulu 3-D Sınıfı öğrencileri, Yenişehir İtfaiye Grup Amirliği’ni ziyaret etti. İtfaiyecilerle tanışan öğrencilere, Eğitim Şube Personeli Tuğba Zorlu; itfaiyenin görevlerinin ne olduğunu, itfaiye araçlarının nasıl kullanıldığını, okulda veya evlerinde meydana gelebilecek bir yangın durumunda çocukların neler yapmaları gerektiğini anlattı. Yanma ve yangın arasındaki farkı örneklerle anlatan Zorlu, başlangıç aşamasında yapılacak doğru müdahale ile can ve mal kaybına neden olabilecek büyük çapta yangının önüne geçilebileceğini aktardı. Zorlu, yangın söndürme cihazlarının özellikleri ve kullanımı hakkında da öğrencilere bilgi verdi. İtfaiyeciler de öğrencilerin merak ettikleri soruları cevapladı.


Yangın ve benzeri afetlerde kullanılan araç ve gereçler hakkında bilgiler verilen öğrenciler için itfaiyecilerin ihbar anında olay sireninin çalmasıyla müfrezeden vakaya çıkışı canlandırıldı.



"Öğrencilerimiz önemli bilgiler edindi"


Necdet Ülger İlköğretim Okulu Sınıf Öğretmeni Serap Akşahin, öğrencilerine itfaiyecilik mesleğini yakından tanıtmak amacıyla bu geziyi düzenlediklerini belirtti. Gezi sayesinde, hayati derecede önemli bilgiler edindiklerini ifade eden Akşahin, "İtfaiyeye gerçekleştirdiğimiz bu gezi, umduğumuzdan çok daha verimli oldu. Öğrencilerimiz bu gezi sayesinde, hayati derecede önemli bilgiler edindi. Mersin İtfaiyesi’nin bilgi ve teknik kapasitesini yakından gördükten sonra, kendimizi artık daha güvende hissediyoruz" dedi.



Mersin İtfaiye Teşkilatı öğrencileri ağırladı

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Yenidoğan Çetesi üyeleri savunma yapıyor: "Basında linç edildim" İstanbul’da bebekleri kendilerinin anlaşmalı olduğu hastanelere sevk ederek haksız kazanç sağlayan ve ihmali davranışlarda bulunarak ölmelerine neden olan Yenidoğan Çetesi’nin yöneticileri ve üyelerinin yargılandığı davanın görülmesine beşinci gününde devam ediyor. Bağcılar Medilife Hastanesi’nde yenidoğan yoğun bakım sorumlu doktoru olarak çalışan ve 4 bebeğin ölümünde sorumluluğu olduğu iddianamede belirtilen Dursun Eryılmaz, verilen aranın ardından savunma yaptı. Eryılmaz savunmasında, bir bebeğin ölümü ile ilgili basın tarafından linç edildiğini söylerken, ölümünden sorumlu tutulduğu bir başka bebeği ise hatırlamadı. İstanbul’da bebekleri kendilerinin anlaşmalı olduğu hastanelere sevk ederek haksız kazanç sağlayan ve ihmali davranışlarda bulunarak ölmelerine neden olan Yenidoğan Çetesi yöneticisi ve üyesi 22’si tutuklu toplam 47 sanığın yargılandığı dava beşinci gününde devam ediyor. Bakırköy 22. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından adliyenin konferans salonunda görülen duruşmada, Bağcılar Medilife Hastanesi’nde yenidoğan yoğun bakım sorumlu doktoru olan; ayrıca Melek Süleymanoğlu, Öykü Helvacı, Havanur Karakoç ve Ayaz Karaduman bebeğin ölümünde sorumluluğu olduğu iddianamede belirtilen Dursun Eryılmaz savunma yaptı. “Basında linç edildim” Eryılmaz savunmasında, “Karakoç bebek Yalova’da doğdu. Bağırsaklarında çürüme olduğu söylendi. 112 tarafından bize sevk oldu ve yatışı yapıldı. Gerekli tetkik ve tedavileri alındı. Çocuk cerrahisi değerlendirdi. Hasta ameliyat edildi, entübe şekilde yatıyordu. Gözlemden sonra beslenmeye başlandı. Çocuk kilo almadı, kilo kaybetti. Bağırsaklarının emilimi bozuk çocuğun. Bu bebek de eks oldu. Bebeğin başında da ben vardım. Bebeği entübe ettim. Müdahale ettim, toparladım, döndü. Sonra genel durumu bozuldu. Canlandırma işlemi yaptık ama 2 saat sonra eks oldu. Akşam polis geldi. Ben sonradan geldiğimde polisi görmedim. Polis çıkıp gitmişti. Basında en çok Karakoç bebek tarafından linç edildim” dedi. Karaduman bebeğin ölümüne ilişkin ise sanık Eryılmaz, “KSS Eğitim Araştırma Hastanesi’nde doğuyor. Solunum sıkıntısı, kan şekeri düşüklüğü nedeniyle hastanemize 112 aracılığı ile sevk edildi. Hastaya damar yolu açıldı. Tedavisine başlanıyor. Bebek yatışı devam ederken eks oluyor. 45 dakika canlandırma işlemi sürüyor nöbetçi doktor var o saatte. Bana hiç haber verilmiyor. Bana olayı anlattılar. Bu bebek de bu şekilde eks oldu” diye konuştu. Ölümünde sorumluluğunun bulunduğu bebeği duruşmada hatırlamadı Dursun Eryılmaz, “Melek Süleymanoğlu bebek hatırlayamadığım bir bebek. Ama anladığım kadarıyla bebek solunum sıkıntısı ile başka bir hastaneden bize geliyor” dedi. Çalıştığı şirketin sahibini bilmediğini iddia etti Sanık Eryılmaz savunmasının devamında, “Benim maaşım şirketten yatıyordu. Şirketin kimin olduğunu bilmiyordum. Tutuklanmadan birkaç ay önce Fırat Sarı’yı gördüm. ‘Ben buranın işletmesini devraldım’ dedi. Ben o şekilde Fırat Sarı’dan maaş aldığımı anladım. Bizde günlük epikriz yazacağız diye bir kural yok. Notlar alıyorduk. Sonrasında da yazabilirdik” ifadelerini kullandı. Mahkeme başkanı tarafından İlker Gönen ile Çağla Durmuş arasında geçen “Dursun ağabeyle ağzın bir olsun yani” konuşması Eryılmaz’a soruldu. Sanık bu konuşmaya ilişkin “Polis geldiği için o gün tedirgin olduklarından böyle söylemişlerdir” dedi.