YEREL HABERLER - 13 Mart 2012 Salı 13:30

TEDARİK ZİNCİRİ AKREDİTE TEST VE AR-GE MERKEZİ TEMMUZ’DA AÇILIYOR

A
A
A
TEDARİK ZİNCİRİ AKREDİTE TEST VE AR-GE MERKEZİ TEMMUZ’DA AÇILIYOR

Türkiye’nin ilk Tedarik Zinciri Akredite Test ve Ar-Ge Merkezi Mersin’de kuruluyor. Proje Koordinatörü Fevzi Filik, bu yılın Temmuz ayında hizmet vermeye başlayacak olan merkezin, sanayiciye tedarik zinciri sürecinde önemli katkılar sağlayacağını söyledi.
Mersin Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) bir ilke daha imza atarak, sanayicinin gıda sektörü dışında ihtiyaç duyduğu tüm testlerin, kalite kontrollerinin yapılacağı, simülasyon ve tersine mühendislik uygulamalarının da yer alacağı Tedarik Zinciri Akredite Test ve Ar-Ge Merkezi’ni Temmuz ayında hayata geçiriyor. MTSO Proje Ofisi yetkilisi ve Proje Koordinatörü Fevzi Filik, sürekli kendini yenileyecek bir merkez olma konumunda hizmet verecek olan merkezin kurulma aşamaları ve sağlayacağı katkıları İHA muhabirine anlattı. Üretim noktasından tüketim noktasına kadar geçen bütün süreci kapsayan tedarik zincirinde, ürünün hareketliliği, bir yerden bir yere gitmesi, paketlenmesi, etiketlenmesi gibi süreçlerin hepsini inceleyecek, özellikle metal sanayi, kutu-ambalaj üretimi yapan sanayi, kağıt sanayi gibi sanayileri içine aldığı bir merkez kurmak istediklerini anlatan Filik, Bu amaçla Tedarik Zinciri Akredite Test ve Ar-Ge Merkezi Projesi adı altında bir proje hazırladıklarını belirtti. Proje sahibinin MTSO, proje ortağının da Mersin Tarsus Organize Sanayi Bölgesi (OSB) olduğu bu projeyi, Çukurova Kalkınma Ajansı’nın (ÇKA) 2010 yılı hibesine sunduklarını aktaran Filik, projenin 2011 Haziran ayında onaylandığını ve yaklaşık 1 milyon TL’lik hibe alındığını ifade etti. Projenin Türkiye’de bir ilk olma özelliğini taşıdığını belirten Filik, merkezin kurulacağı yerle ilgili alternatifler olduğunu, iki-üç hafta içerisinde de netleşeceğini kaydederek, “Merkez, 2012 Temmuz ayının ilk haftasında bütün hizmetleri vermeye başlayacak” dedi.
“BÜTÜN TEST HİZMETLERİ, PROTOTİPLER, TASARIM HİZMETLERİ VERİLECEK”
Merkezin, Türk Akreditasyon Kurumu’ndan (TÜRKAK) akreditasyon alacağının altını çizen Filik, sanayicilerin "Tedarik Zinciri Akredite Test ve Ar-Ge Merkezi"nde tedarik zinciri sürecinde talep ettiği gerekli bütün test hizmetlerini akredite ve bütünleşik olarak alabileceklerini dile getirdi. Filik, merkezde verilecek hizmetleri şöyle sıraladı: “Bu laboratuarın içerisinde metal sanayiye gerekli olan bütün testleri yapacağız ve akredite olduğumuz için imza yetkimizle birlikte rapor halinde vereceğiz. Ayrıca ambalaj testleri yapabileceğiz; herhangi bir istenen ambalajın tasarımını yapıp, üç boyutlu prototipini sanayicinin eline verebileceğiz. Bu merkezin kutu ve ambalaj üzerine inanılmaz bir altyapısı olacak. Öte yandan yine Mersin’de ilk olarak tersine mühendislik hizmeti verilecek. Yani herhangi bir ürün üzerinde istenilen değişikliklerin üç boyutlu tarayıcıda yapılarak, üç boyutlu yazıcıdan prototipini çıkarıp sanayiciye kullanılabilir şekilde verme imkanı olacak. Bir üretim sürecinde örnek bir üretim yapmak ciddi bir maliyettir, bunun önüne geçmiş olacağız. Tasarım hizmetleri vereceğiz. Ayrıca çevre testlerini alabilecekler, egzoz emisyon ve baca gazı ölçümü, bütün kalite kontrolleri, ürünlerin kalite kontrol sertifikasyonunu yapabileceğiz. Amerika’dan bir kurumla ortaklığımız var. Türkiye’den Amerika’ya ihraç edilecek olan paketlerin, ambalajlı ürünlerin paket ve ambalaj onayının sertifikasyonunu bu merkez yapacak. Sigorta şirketleri de bu merkezden yararlanabilecek ve taşıma esnasında ambalajın düşme-kırılma testlerini yapabileceğiz. İmalat ve lojistik sektörüne yönelik danışmanlık hizmetleri, imalat sanayi ve lojistik sektörüne yönelik uygulamalı eğitim, ulusal ve uluslararası proje danışmanlık hizmetleri gibi birçok hizmet kalemi kurulacak olan merkezde yer alacak. Merkezin bir danışmanlık havuzu olacak ve Türkiye’nin lojistik alanında önde gelen isimleri ile çalışacağız.”
Merkezde imalat ve lojistik sektörüne yönelik simülasyon uygulamalarını da yapacaklarına dikkat çeken Filik, “Örneğin bir depo kurmak istiyorsunuz ve nasıl olacağını hayal ediyorsunuz. O depoyu görmek mi istiyorsunuz? Gelin görün, bilgisayar ortamında onun küçük bir simülasyonunu yaratıyoruz, hacimleri artırdıkça kutuların nasıl dizmesi gerektiğine kadar görüyorsunuz” diye konuştu.
Özellikle tasarımda OSB’deki firmaların ayrı ayrı makine almaları yerine, bu merkezden yararlanarak maliyeti düşüreceklerine işaret eden Filik, böylece ortak kullanım kültürünün de gelişeceğini vurguladı. OSB’deki firmaların merkezin biran önce kurulmasını istediklerinin altını çizen Filik, şunları söyledi: “Gerçekten bir Ar-Ge merkezi, bir yandan da sanayicinin bütün testlerini yapabileceği bir merkez olacak. Bu kendini çevirebilecek ciddi bir yatırım projesi. Mersin’de ilk defa bu yatırım projesi var. OSB’ler arasında sadece Ankara OSB’de var ama orada tersine mühendislik yok; hem test hem Ar-Ge olunca Türkiye’de ilk oluyor. Bu merkez gelirini kendini geliştirmeye harcayacak ve sürekli yenilenecek.”
Projenin Türkiye’ye de örnek olduğuna dikkat çeken Filik, projeyi İzmir, İstanbul gibi büyük illerin istediğini, bazı kalkınma ajanslarının projeyle ilgili bilgi aldığını sözlerine ekledi.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Çanakkale 57’nci Alay Sancağı devir teslim töreni yapıldı Çanakkale Kara Savaşları’nın 110’uncu yıl dönümü nedeniyle 57’nci Alay Vefa Yürüyüşü anma programı çerçevesinde Conkbayırı’ndaki Atatürk Anıtı’nda 57’nci Alay Sancağı temsili devir teslim töreni gerçekleştirildi. Tören, Atatürk Anıtı’na çelenk sunma töreniyle başladı. Gençlik ve Spor Bakan Yardımcısı Av. Doç. Dr. Safa Koçoğlu anıta çelenk koydu. Saygı duruşunda bulunulması ve saygı atışı yapılmasının ardından İstiklal Marşı okundu. Ardından Kur’an-ı Kerim okundu ve şehitler için dua edildi. Türk Silahlı Kuvvetleri adına konuşmayı İstihbarat Kurmay Binbaşı Türker Ersin Özdemir yaptı. Gençlik ve Spor Bakan Yardımcısı Av. Doç. Dr. Safa Koçoğlu ise yaptığı konuşmada, "Tarihin yazıldığı topraklarda, destanlaşan kahramanlıkların, fedakârlıkların ve şehadetin anıtlaştığı Conkbayırı’nda bir aradayız. Sizleri hürmetle ve muhabbetle selamlıyorum. Kocadere’den başladığımız yürüyüşümüzü tamamladık. Her yıl olduğu gibi tarifsiz duygularla 57. Alay Vefa Yürüyüşümüzü gerçekleştirdik. Vatan için destan yazanların izindeydik. Adımlarımızla sadece bir yolu değil, tarihimizin en anlamlı sayfalarını da birlikte geçtik. Hepimiz idrak ettik, bugün bu yürüyüşü gerçekleştirmek, aziz şehitlerimizin manevi hatıralarına bir saygı duruşu, bir minnet ifadesidir. Çanakkale ruhunu burada, Conkbayırı’nın sinesinde bir kez daha hatırlıyor, milletçe bağımsızlığımızı ve kardeşliğimizi pekiştiriyoruz. Vatanımızın en kritik anlarından birinde, tarihin seyrini değiştiren mücadeleyi veren ecdadımızın aziz hatırasına vefa borcumuzu eda ediyoruz. İstikbalimiz ve istiklalimiz için bu toprağın altına giren tüm şehitlerimizi, 57. Alay’ın kahramanlarını, Hüseyin Avni Bey’i, Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve Milli Mücadelemizin tüm kahramanlarını rahmetle ve minnetle anıyorum. ’Bir vatan kalbinin attığı yerdeyiz.’ ’Can veren Mehmed’in yattığı yerdeyiz.’ ’Mehmed’in mübarek kanını, düşmanı boğduğu sele kattığı yerdeyiz.’ ’Bütün milletimizin hürriyet zevkini tattığı yerdeyiz.’ Bu topraklar, mübarek topraklar. Bundan tam 110 yıl önce, işgalci güçler bütün kudretleriyle bu topraklara ayak bastıklarında, karşılarında hiçbir şeyin korkutamadığı bir millet buldular. Ellerinde silahlarından daha fazla imanlarıyla, ruhlarıyla, yürekleriyle bir araya gelen kahramanlar gördüler. İşte o kahramanlar, üzerinde gururla durduğumuz Conkbayırı’nda destan yazdılar. Bu destanın mürekkebi onların asil kanlarıydı; sayfaları ise bu kutsal vatan topraklarıydı. Bu yüzden Conkbayırı; birlik, beraberlik ve kardeşliğimizin en anlamlı simgesidir. Bugün burada gençlerimizle birlikte olmamızın en temel gayesi; 57. Alay’ın ve tüm Çanakkale şehitlerimizin bu topraklarda hangi fedakârlıklarla, hangi ideallerle savaştığını bizzat yerinde anlamak ve anlatmaktır. Böylesine anlamlı bir organizasyonu geleneksel hâle getirmiş olmak, bakanlığımız adına büyük bir gurur vesilesidir. Bugün burada attığımız her adım; Sayın Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan’ın liderliğinde, tarihine sahip çıkan, ecdadını tanıyan ve sorumluluk bilinciyle hareket eden bir gençlik inşasının en güçlü nişanelerindendir. Gençlerimize duyduğu güven, millî hafızaya verdiği önem ve ’Türkiye Yüzyılı’ vizyonuyla bizlere daima yön veren Sayın Cumhurbaşkanımıza gönülden teşekkür ediyorum. Çanakkale zaferi, sadece kazanılan bir savaş değildir. O aynı zamanda; Türk’üyle, Kürt’üyle, Çerkez’iyle, Boşnak’ıyla, Arap’ıyla, Roman’ıyla birlik içinde, omuz omuza durmayı başaran, büyük bir milletin yeniden ayağa kalktığı, dirildiği tarihtir. Onlar geri dönmeyi düşünmediler, Okullarını, nişanlılarını, eşlerini, çocuklarını, anne ve babalarını geride bırakıp cepheye giden o gençler, canları pahasına Çanakkale’yi geçilmez kıldılar. Bu büyük fedakârlığı asla unutmayacağız. Çünkü biz biliyoruz ki; tarihini bilmeyen, geçmişinden güç almayan bir millet, geleceğine yön veremez. Biz, o ruhla büyüyen bir milletiz. Ve o ruhla yarınlara yürüyoruz. 57. Alay; bu milletin tefrikayla bölünmeyeceğini, isminin sonsuza dek bu coğrafyadan silinmeyeceğini dosta, düşmana ilan eden kardeşlik tapusudur. O gün burada, farklı şehirlerden gelen, farklı dilleri konuşan ama aynı medeniyetin çocukları olan, bir hilalin gölgesinde birleşmeyi bilen yiğitler vardı. Uğruna can verdikleri bu topraklar için birer tohum oldular. Devrin bütün teknik silahlarıyla donanmış işgalcilere karşı; göğüslerini siper ettiler, fakat yollarından dönmediler. O gün düşmanda imkân, yiğitlerimizde ise îman vardı. O gün burada teskere alıp eve dönmenin değil, gerekirse bu memleket için şehadete yürümenin hayalini kuran 57. Alay vardı. Gençlik ve Spor Bakanlığı olarak, 57. Piyade Alayı şehitleri başta olmak üzere,Çanakkale Şehitlerimizi anmak ve onları yad etmek için her yıl 24-25 Nisan tarihlerinde düzenliyoruz. Vatan için destan yazanların izinde, yarınlara adım atıyoruz. Conkbayırı’nın, kahramanlığın ve dirilişin en anlamlı örneği olduğunu her seferinde daha güçlü bir sesle haykırıyoruz. Ecdadımız bu topraklar uğruna hayatını ortaya koydu. Bizler de bugün ve gelecekte, onların emaneti olan bu vatanı, Türkiye’mizi canımız pahasına muhafaza etmek zorundayız. Vatanımızı savunmak, onu korumak artık sadece silahlarla, cephelerle sınırlı değil. Bugün cephe; ilimde, bilimde, eğitimde ve kültürdedir. Kiminiz ay-yıldızlı bayrağımızı gururla semalara taşıyor, kiminiz bir yetimin başını okşayarak, bir gönüle dokunarak iz bırakıyor. Kiminiz bilginin, sanatın, sporun izinde yürüyerek bu ülkenin adını geleceğe nakşediyor. Farklı yolların yolcususunuz belki, ama aynı ideali taşıyorsunuz kalbinizde. Bu vatan uğruna can verenlerin emanetini, yürekten gelen bir sadakatle yarınlara taşımak. Ve biz biliyoruz ki; siz varsanız, bu toprakların yarını da umutla yazılır. İşte bu yüzden bugün burada farklı şehirlerden gelerek kardeşlik ruhunu paylaşan gençlerimizin varlığı, bizim için en gurur verici tablolardan biridir. Sizler bu milletin göz bebeğisiniz. Aziz milletimizin evlatları, Conkbayırı’ndan yükselen bu ses, birlik ve beraberliğimizin sesidir. Şehitlerimizin huzurunda, milletimizin bölünmez bütünlüğü, kardeşliğimiz ve bağımsızlığımız adına söz veriyoruz: Dün olduğu gibi bugün ve yarın da bu vatan için, bu bayrak için var gücümüzle mücadele etmeye devam edeceğiz. Başta Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşları olmak üzere, Çanakkale Savaşları’nda canlarını ortaya koyan tüm kahramanlarımızı rahmetle, şükranla ve minnetle anıyorum. Ruhları şad, mekanları cennet olsun. Burada bulunan siz kıymetli genç arkadaşlarıma ve bu etkinlikte emeği geçen herkese en derin teşekkürlerimi sunuyorum. Allah birliğimizi, dirliğimizi daim kılsın. Sizleri sevgi ve muhabbetle selâmlıyorum" dedi. Konuşmaların ardından 57’nci Alay Sancağı’nı Kahramanmaraş Sütçü İmam Üniversitesinden öğrenci Yakup Köse, Hatay Mustafa Kemal Üniversitesi öğrencisi Alican Caber’e teslim edildi. Anma programına Çanakkale Valisi Ömer Toraman, Çanakkale Boğaz ve Garnizon Komutanı Tuğamiral Mustafa Biçen, 2’nci Kolordu Komutanı Tümgeneral Rasim Yaldız, Çanakkale Savaşları Gelibolu Tarihi Alan Başkanı İsmail Kaşdemir, kurum müdürleri, askeri erkan, siyasi parti temsilcileri, gaziler ve çok sayıda vatandaş katıldı.
Bursa İnegöl’ün Çarşı Meydanı dönüşüme hazırlanıyor İnegöl Belediyesi, şehir merkezine yeni bir meydan kazandırması sonrası tarihi dokusu ve ticari canlılığıyla bilinen çarşı bölgesi için kapsamlı bir dönüşüm projesi için harekete geçti. İnegöl Belediye Başkanı Alper Taban’ın seçim beyanları arasında yer alan "Tarihi Çarşı Dönüşüm Projesi" Uzun Sokak’tan başlayacak şekilde çarşı bölgesinin tarihi yapısı korunarak modern bir çehreye kavuşturulmasını hedefliyor. Bu proje hem esnafın yüzünü güldürecek hem de şehir merkezine estetik ve fonksiyonel bir dokunuş katacak. İnegöl istişare kültürüyle gelişiyor Başkan Alper Taban, belediye binası konferans salonunda Uzun Sokak esnafıyla bir araya gelerek dönüşüm projesinin detaylarını paylaştı. Toplantıda projeye ilişkin mimari çizimler ve uygulanacak etaplar hakkında sunum yaparak bilgiler veren İnegöl Belediyesi mimari ekibi, Başkan Alper Taban ile birlikte esnafın da görüş ve önerilerini dinledi. Esnafla birlikte şekillenecek bu dönüşüm sürecinde, sokağın tarihi kimliğinin korunması ve bölgedeki ticari hareketliliğin artırılması amaçlanıyor. "Uzun Sokak’ta estetik dönüşüm, ticari canlandırma" İnegöl Belediye Başkanı Alper Taban toplantıda yaptığı konuşmada projenin uygulanmasıyla birlikte tarihi dokusu korunarak yeniden şekillenecek olan Uzun Sokağın sadece estetik bir dönüşüm değil, aynı zamanda ticari hareketliliğin de artacağı bir alan haline geleceğini vurguladı. Başkan Alper Taban konuşmasında, gece gündüz tüm herkesin bu sokağa ilgisinin artacağını söyleyerek; ’’Uzun zamandır üzerinde çalıştığımız çarşı merkezimizin dönüşüm projesiyle ilgili istişare toplantısında esnaflarımızla bir araya gelmek istedik. Sadece Uzun Sokak olarak değil genel anlamda yapacağımız çalışmalarda konunun ilgilileri ile bir araya gelmeyi ve fikir alışverişinde bulunmayı önemsiyoruz. Ben yaptım oldu değil, birlikte yapalım olgusu üzerindeyiz. Çarşılarımız da gelenekten gelen alanlar. Bu alanların içerisinde güncellemeler yaparak yeniden daha güçlü bir şekilde vatandaşlarımızın tercih ettiği merkezler haline getirmek için çalışmalar yürütüyoruz. Görselliği, dahil edilecek donatı alanlarıyla da yeniden bir çekim gücü oluşturacağı düşüncesindeyiz. Mimar arkadaşlarımız ile proje üzerinde yapılan değerlendirmede 5 etap halinde çalışmaların yürütülmesini öngörülüyor. Uzun Sokağın zaten bir çekim gücü var ancak yapmak istediğimiz güncellemelerle bu çekim gücünü daha da güçlendirmek istiyoruz. Vatandaşlarımıza ‘’buranın havası değişmiş, muhakkak uzun sokağa da uğramalıyız’’ düşüncesini elde ettirmek istiyoruz. Projeyi etap etap gerçekleştirmek istiyoruz. Sarraflar Çarşısı, İshakpaşa Camii Çevresi gibi alanları da peyderpey dönüşüme dahil etmek istiyoruz. Bu bölgelerin gecesi ve gündüzüyle her halükarda vatandaşlarımızın geldiği uğrak noktalar olmasını istiyoruz.’’ dedi
Bursa Kaykaycılar Mattia Ahmet Minguzzi anısına yarıştı Türkiye Kaykay Federasyonu tarafından Bursa’da düzenlenen Mattia Ahmet Minguzzi Kaykay Şampiyonası sona erdi. Kadıköy’de uğradığı bıçaklı saldırı sonucu hayatını kaybeden Mattia Ahmet Minguzzi’nin anısına düzenlenen şampiyonada, duygu dolu anlar yaşandı. Şampiyonanın kupa törenine katılan Mattia Ahmet’in annesi ve babası, gözyaşlarına hakim olamadı. Türkiye Kaykay Federasyonu tarafından düzenlenen Mattia Ahmet Minguzzi Kaykay Şampiyonası Ulusal Sıralama 1. Etap Yarışları, final yarışmalarının ardından tamamlandı. Kaykay malzemesi almak için gittiği Kadıköy bitpazarında bıçaklanarak öldürülen 14 yaşındaki Mattia Ahmet Minguzzi’nin anısına düzenlenen şampiyonaya, 10 ilden 90 erkek ve 13 kadın olmak üzere toplam 103 sporcu katıldı. Sporcuların üstün performans sergilediği şampiyonanın son gününde, kızlar ve erkekler kategorisinde final heyecanı yaşandı. Sporseverlerin yoğun ilgisi eşliğinde gerçekleşen final müsabakaları sonunda erkeklerde Berke Dikişçioğlu birinci, Furkan Kaplan ikinci, Emirhan Sarımustafaoğlu üçüncü olurken, kadınlarda ise Melis Sakaoğlu birinci, Safa Merve Nalçacı ikinci, Ayşe Şöhret Ünver de üçüncü oldu. Dereceye giren sporculara kupa ve madalyaları düzenlenen tören ile takdim edildi. Mattia Ahmet Minguzzi’nin ansısına düzenlenen şampiyonanın kupa töreni, Türkiye Kaykay Federasyonu Başkanı Fahrettin Yıldız, Bursa Gençlik ve Spor İl Müdürü Rahmi Aksoy ile Mattia Ahmet’in babası İtalyan Şef Andrea Minguzzi ve annesi Yasemin Akıncılar Minguzzi’nin katılımıyla gerçekleşti. Şampiyonanın kupa töreninde duygusal anlar yaşadı. Kendisi de kaykay tutkunu olan Mattia Ahmet Minguzzi, en sevdiği yer olan kaykay pistinde ailesi, arkadaşları ve sevenleri tarafından gözyaşlarıyla anıldı. "Kendimi tüm kaykaycı çocukların annesi olarak görüyorum" Şampiyonada duygu dolu anlar yaşayan Yasemin Minguzzi, "Burada bulunan tüm çocuklar ile gurur duyuyorum. Oğlumla da gurur duyuyorum. Oğlum, kaykay sporunu çok severdi. Kısacık ömrünü hep kaykayın üstünde geçirdi. Çok aktif bir çocuktu. Haftanın beş günü kaykay parkına giderdi. Ahmet’in vefatından sonra kaykay sporu Türkiye’de daha fazla gündem olmaya başladı. Kendimi, tüm kaykaycı çocukların annesi olarak görüyorum. Bununla da gurur duyuyorum" dedi. Dava süreci hakkında da bilgi veren Yasemin Minguzzi, "8 Mayıs tarihinde ikinci duruşma olacak. Sanıkların hakkettikleri cezayı alması için davanın takipçisi olacağız. Allah izin verirse yapacak daha çok şeyimiz var" diye konuştu. "Bu milli takım kampımızı bu pistte yapabiliriz" Türkiye Kaykay Federasyonu Başkanı Fahrettin Yıldız da, "Bu şampiyona, federasyonumuzun ilk faaliyetlerinden birisi. 14 yaşında aramızdan ayrılan Mattia Ahmet Minguzzi’nin adını bu şampiyona ile yaşatmak istiyoruz. Kaykay sporu Türkiye’de yeni yeni gelişen ve kendini ispatlamaya çalışan bir branş. Şampiyonaya ev sahipliği yapan pist harika. Bu güzel pisti kaykay sporuna kazandırdığı için teşekkür ediyorum. Bu güzel tesisi, her zaman canlı tutmak adına çeşitli organizasyonlar düzenleyeceğiz. Milli takım kamplarımızı dahi burada yapabiliriz" diye konuştu. Yıldız, Ahmet Mattia’nın annesi Yasemin Akıncılar Minguzzi’yi ‘Kaykaycıların Annesi’ ilan ederek federasyon yönetim kurulu kararıyla Türkiye Kaykay Federasyonu Danışma Kurulu’nda görevlendirildiğini duyurdu.