ASAYİŞ - 02 Aralık 2024 Pazartesi 13:59

Vali Akkoyun: "Terör örgütlerine yönelik toplam 32 operasyon düzenlendi"

A
A
A
Vali Akkoyun: "Terör örgütlerine yönelik toplam 32 operasyon düzenlendi"

Mardin Valisi Tuncay Akkoyun, aylık asayiş ve güvenlik değerlendirme toplantısında, “Kasım ayında Mardin’de, bölücü terör örgütü PKK ve FETÖ’ye yönelik toplam 32 operasyon düzenlenmiştir. Bu operasyonlar sonucunda gözaltına alınan 87 kişiden 16’sı tutuklanmıştır” dedi.


Mardin Valiliğinde aylık asayiş ve güvenlik değerlendirme toplantısı düzenlendi. Toplantıda basın mensuplarına açıklamalarda bulunan Vali Tuncay Akkoyun, vatandaşların huzur, güven, birlik ve beraberlik içerisinde yaşamlarını sürdürebilmeleri için yıkıcı, bölücü ve her türlü terör tehdidini bertaraf etmenin ana hedefleri olduğunu söyledi.


Milletin birlik ve beraberliğine kasteden bölücü terör örgütlerine karşı kararlı mücadelelerinin devam ettiğini ifade eden Vali Akkoyun, "Kasım ayında Mardin’de, bölücü terör örgütü PKK ve FETÖ başta olmak üzere terör örgütlerine yönelik toplam 32 operasyon düzenlenmiştir. Bu operasyonlar sonucunda gözaltına alınan 87 kişiden 16’sı tutuklanmıştır. Terörle mücadele ile birlikte organize suç çetelerine yönelik operasyonlarımız da kararlılıkla devam etmektedir. Bu kapsamda ilimizde 11 operasyon düzenlenmiş olup 16 kişi hakkında da yasal işlem yapılmıştır. İl genelinde yapılan terör, asayiş, organize suçlar ile huzur ve güven uygulamalarında 14 adet uzun namlulu silah, 47 adet ruhsatsız tabanca, 1 adet av tüfeği, 20 kilogram el yapımı patlayıcı ve 292 muhtelif mühimmat ele geçirilmiştir” diye konuştu.


İl Göç İdaresi Müdürlüğü bünyesinde kurulan mobil göç aracının düzensiz göçle mücadele faaliyetleri kapsamında şehirdeki farklı lokasyonlarda faaliyetlerini sürdürdüğünü ifade eden Akkoyun, “Kasım ayı içerisinde ülkemizin güvenliği huzur ortamının devamı için düzensiz göçle mücadelemiz devam etmektedir. İl Göç İdaresi Müdürlüğümüz bünyesinde faaliyet gösteren mobil göç aracı sayımız 2’ye çıkarılmıştır. Düzensiz göçle mücadele faaliyetleri kapsamında Mardin ve ilçelerinde farklı lokasyonlarda faaliyetlerini sürdürmektedir. Suriye sınır hattında yer alan ilimizde, ülkemize yasa dışı yollarla geçmeye çalışan şahıslara yönelik gerekli çalışmalar devam etmektedir. Kasım ayı içerisinde Suriye’den ülkemize yasa dışı yollarla geçmeye teşebbüs eden 46 şahıs hudut birliklerimiz tarafından hudut hattı ötesinde engellenmiştir. Sınırı geçmeye teşebbüs eden 3 şahıs sınırda görev yapan birliklerimiz tarafından yakalanarak kolluk kuvvetlerimize teslim edilmiştir” şeklinde konuştu.


Narkotik suçlarla mücadele çerçevesinde Kasım ayında yapılan operasyonları da açıklayan Akkoyun, şunları aktardı:


“Bağımlılıkla mücadeledeki çalışmalarımızı da hassasiyetle devam ettirmekteyiz. Bir taraftan kolluk kuvvetlerimiz ilimizde uyuşturucu madde girişini engellerken diğer taraftan uyuşturucu madde kullanımının önlenmesi ve vatandaşlarımıza yönelik bilinçlendirme faaliyetlerini de sürdürmekteyiz. Narkotik suçlarla mücadele kapsamında ilimizde Kasım ayı içerisinde toplamda 108 operasyon düzenlenmiş, 136 kişiye işlem yapılmış, operasyonlar kapsamında 29 kişi gözaltına alınmış, 10 kişi de tutuklanmıştır. Güvenlik kuvvetlerimiz bir yandan uyuşturucu ve bağımlılık ile sahada mücadele ederken diğer yanda eğitim ve bilgilendirme çalışmalarımızı aralıksız bir şekilde sürdürüyoruz. İçişleri Bakanlığımız himayelerinde yürütülen "En İyi Narkotik Polisi: Anne" projesi kapsamında ilimizde valiliğimiz, kaymakamlıklarımız, sağlık kuruluşlarımız ve ilgili sivil toplum kuruluşları ile birlikte annelere, anne adaylarına ve tüm kadınlara yönelik eğitimlerimize devam ediyoruz. Geleceğimiz olan çocuklarımızı bu tarz tehlikelerden korumak ve onlara daha güvenli bir gelecek sağlamak için daha fazla gayret etmeliyiz. Bu hususta en büyük görev yine annelere ve anne adaylarına düşmektedir. Her bir annemizin toplumda “En İyi Narkotik Polisi Anne” olma sorumluluğu var. Çocuklarımızın yanında olan onlarla güçlü bir bağ kuran iletişim kapılarını her zaman açık tutan anneler çocuklarını yalnız bırakmayarak onları bu tehlikelerden koruyabilir. Bu mücadelemizde annelerimiz ile iş birliği hayati öneme sahiptir. Valiliğimiz koordinesinde emniyetimiz ve jandarmamız tarafından Kasım ayı içerisinde 3 bin 258 anne ve anne adayına eğitim verilmiştir. Bu kapsamda eğitimlerimiz devam edecektir”.


Huzur ve güven kapsamında yapılan uygulamalarda Kasım ayı içerisinde aranan toplam 418 kişinin güvenlik güçleri tarafından yakalandığını ve adli mercilere teslim edildiğini aktaran Akkoyun, “Kaçakçılıkla mücadelede kapsamında ilimizde Kasım ayı içerisinde 28 operasyon düzenlenmiş olup bu operasyonlar kapsamında 40 kişi hakkında yasal işlem yapılmıştır. Terör, ödeme sistemleri ve bilişim suçlarıyla mücadele, yasa dışı bahis ve kumarla mücadele, çevrimiçi çocuk müstehcenliği ve tacizi ile mücadele, suç gelirleriyle mücadele başta olmak üzere ilimiz genelinde siber suçlar kapsamında 5 operasyon yapılmış, bu operasyonlarda gözaltına alınan 35 kişiden 12’si tutuklanmıştır. Trafik denetimleri kapsamında polisimiz ve jandarmamız tarafından Kasım ayında 2 bin 150’si okul servisleri olmak üzere 149 bin 247 araç denetlenmiştir. Sizlerin aracılığıyla tüm vatandaşlarımızdan trafik kurallarına uyulması konusunda hassasiyet göstermelerini bir kez daha önemle rica ediyoruz” dedi.


Toplantıya Vali Akkoyun’un yanı sıra İl Jandarma Komutanı Tuğgeneral Tahsin Saruhan, İl Emniyet Müdürü Cebrail Buğday da katıldı.


Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Bursa Özel ressamlardan anlamlı sergi Bursa Kent Konseyi Engelliler Meclisi tarafından 3 Aralık Dünya Engelliler Günü kapsamında hazırlanan resim sergisinde, engelli bireylerin hazırladığı çalışmalar Bursalıların beğenisine sunuldu. Bursa Kent Konseyi Engelliler Meclisi üyeleri tarafından büyük özen ve emekle hazırlanan resimler, 3 Aralık Dünya Engelliler Günü kapsamında düzenlenen programla beğeniye sunuldu. Tayyare Kültür Merkezi’ndeki serginin açılışına, Bursa Büyükşehir Belediyesi Başkanvekili Mehmet Aydın Saldız, Kültür ve Sosyal İşler Dairesi Başkanı Şafak Baba Pala, Bursa Kent Konseyi Başkanı Prof. Dr. Ertuğrul Aksoy, Bursa Kent Konseyi Genel Sekreteri Elvan Atay Özkan, Engelliler Meclisi Başkanı Samet Şahin ve vatandaşlar katıldı. Açılış öncesinde konuşan Büyükşehir Belediyesi Başkanvekili Mehmet Aydın Saldız, birbirinden renkli eserlerle şekillenen serginin açılışına katılmaktan mutluluk duyduğunu söyledi. Eserlerin, engelli bireylerin yalnızca güçlerini değil, aynı zamanda topluma katkılarını, özverilerini ve kararlılıklarını da ortaya koyduğunu anlatan Saldız, “Çalışmaların, toplumumuz için birer umut kaynağı olacağına inanıyorum. Bursa Büyükşehir Belediyesi olarak toplumun her bireyi için kapsayıcı ve daha yaşanabilir bir kent için çalışmaya devam edeceğiz. Serginin hazırlanmasında emeği geçen herkesi tebrik ediyorum” dedi. Bursa Kent Konseyi Engelliler Meclisi Başkanı Samet Şahin, sergideki her bir eserin özel ihtiyaç sahibi bireyler tarafından hazırlandığını hatırlattı. Çalışmaların engelli bireyler için birer sanat terapisi olduğunu belirten Şahin, “Sergideki çalışmalarla engelli bireylerin sosyal hayatta daha fazla yer edinmelerini ve görünür olmalarını hedefledik. Engelliler Meclisi olarak onlara bu imkanı sağlamış olmanın mutluluğunu yaşıyoruz. Sergimizde Bursa’nın Hacivat-Karagöz ve Yeşil Türbe gibi değerlerinin de yer aldığı 40 güzide eser bulunuyor. Tüm Bursalıları sergimizi ziyaret etmeye davet ediyoruz” diye konuştu. Konuşmaların ardından kurdele kesimiyle sergi ziyarete açıldı. 12 engelli bireye ait toplam 40 eserden oluşan sergi, 7 Aralık Cumartesi gününe kadar Tayyare Kültür Merkezi’nde ziyaret edilebilecek.
Ankara Bakan Fidan: "Yakın zamanda Astana sürecini tekrar hayata geçireceğiz" Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, "Suriye’deki olayları herhangi bir dış müdahaleyle açıklamaya çalışmak bu aşamada yanlış olacaktır. İç savaşın tırmanmasını ve sivil ölümlerini istemiyoruz. Yakın zamanda Astana sürecini tekrar hayata geçireceğiz" dedi. Fidan, İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçi ile Ankara’daki görüşmesinin ardından düzenlenen ortak basın toplantısında konuştu. Gerçekleştirilen ikili görüşmede hem Suriye ve bölgedeki gelişmeleri hem de ikili ilişkileri gözden geçirdiklerini aktaran Fidan, sınır illerini kapsayan bölgeyi bir ticaret havzasına dönüştürme konusunda kararlı olduklarını belirtti. İki ülke arasındaki ticareti artırmak ve halkların refahına katkı sağlamak için gerekli şartlardan birinin terörün yok edilmesi olduğunun altını çizen Bakan Fidan, "Türkiye ve İran teröre karşı ortak iş birliği içerisinde olmaya devam edecekler. Bu ortak düşmana karşı ortak bir mücadeleyi her zaman için sergilememiz gerekiyor. Hem PKK’ya hem de PKK’nın uzantıları olan YPG ve PJAK’a karşı net ve kararlı bir politika izlememiz gerekiyor. Bu örgütlerin bölgemizden tamamıyla tasfiye edilmesi hususunda Türkiye ve İran arasında bir görüş birliği var. Bu mutabakatı sahada ortak bir mücadeleye dönüştürme konusunda daha fazla zaman kaybetmek istemiyoruz" diye konuştu. Görüşmede, bölgesel konuların da masaya yatırıldığını dile getiren Bakan Fidan, "Lübnan’da geç de olsa sağlanan ateşkes bunu daha önce de ifade ettik. Bu ateşkesi memnuniyetle karşılıyoruz. Bu ateşkesin kalıcı ve sürdürülebilir olması için İsrail üzerinde gerekli baskı kurulmalıdır. Öte yandan bölgemizde barış ve huzurun tesisi Filistin’de barışın sağlanmasıyla mümkün olacaktır. Gazze’deki soykırım maalesef devam ediyor. Netanyahu hükümeti bölgeye insani yardım ulaştırılmasını engelliyor. Yaşanmakta olan hiçbir gelişme Gazze’nin unutulmasına neden olmamalıdır. Soykırımın durdurulması ve Filistin Devleti’nin kurulmasına yönelik adımlar atmaya devam etmeliyiz. Uluslararası Ceza Mahkemesi’nin Netanyahu ve Galant hakkında tutuklama kararı, adaletin tecellisi bakımından umut verici bir adımdır. Gazze’de suç işleyen İsrailli yetkililerin uluslararası mahkemelerde hesap vermesi hukuki ve vicdani bir sorumluluktur. Bu yönde çalışmaya devam edeceğiz" dedi. Suriye’de yaşanan son gelişmeler üzerinde de görüş alışverişinde bulunduklarını belirten Bakan Fidan, şu ifadeleri kullandı: "Suriye’deki olayları herhangi bir dış müdahale ile açıklamaya çalışmak bu aşamada yanlış olacaktır. Bu Suriye ile ilgili gerçekleri anlamak istemeyenlerin sığındığı bir hatadır. Astana süreci sahadaki sıcak ve yoğun çatışmaların durmasını sağlamıştı. Böylece rejimin muhalefetle siyasi alanda angajmanının ilerletilmesini hedeflemiştik. Geldiğimiz noktada Suriye’de geniş çaplı çatışmaların tekrar başlamasının nedeni bu ülkenin birbiriyle bağlantılı sorunlarının 13 yılı aşkın süredir çözülmemiş olmasıdır. Muhalefetin meşru taleplerinin göz ardı edilmesi ve rejimin siyasi sürece samimi biçimde dahil olmaması bir hataydı. Son olarak sivillere yönelik kapsamlı saldırılar gerçekleştirmesi savaşı yeniden alevlendirdi. Biz bu konulardaki uyarlarımızı ilgili tüm taraflara defalarca yapmıştık. Son gelişmeler Şam’ın kendi halkıyla ve meşru muhalefetle uzlaşı sağlaması gerektiğini bir kez daha gösteriyor. Türkiye bu yönde gereken tüm katkıyı sağlamaya hazırdır. Astana süreci kapsamında önemli çalışmalar yürüttüğümüz İran’la koordinasyonumuzu önümüzdeki dönemde de sürdüreceğiz. Biz Suriye’nin toprak bütünlüğünün ve birliğinin korunmasını her zaman destekledik, bundan sonra da destekleyeceğiz. Bir hususu daha en güçlü ve kararlı şekilde vurgulamak istiyorum. Milletimiz müsterih olsun. Türkiye, istikrarsızlık ortamından istifade etmeye çalışan terör örgütlerine asla ve asla geçit vermeyecektir. Ulusal güvenliğimize ve halkımıza yönelen her türlü tehdidi bulunduğu yerde yok edeceğiz." Türkiye ve İran’ın uluslararası ve bölgesel birçok konuda ortak görüşe sahip olduğunu aktaran İran Dışişleri Bakanı Arakçi de konuşmasında, Lübnan’da ateşkesin desteklenmesi, bunun siyonist rejim tarafından ilan edilmesinin önlenmesi ve söz konusu rejimin Gazze’de, halkın canına, malına ve altyapısına yönelik saldırganlığının sona erdirilmesi gerektiği konularında görüş alışverişinde bulunduklarını kaydetti. "Suriyeli mültecilerin ülkelerine geri dönüş yollarını ele aldık" Suriye’de istikrarın sağlanmasının iki ülke için de önemli olduğunu dile getiren Arakçi, "Suriye’de istikranın sağlanması ve Suriyeli mültecilerin ülkelerine geri dönüş yollarını ele aldık. Astana sürecinin kazanımlarının korunması konusunda fikir birliğini sağladık. Bir sonraki Astana sürecinin toplantısını Dışişleri Bakanları düzeyinde bir an önce düzenlemeyi de kararladık. Biz bu süreci destekliyoruz ve öyle düşünüyoruz ki bu sürecin tıkanmasını ve engellenmesini önlememiz lazım. Suriye’nin istikrarsızlaşması bölgenin güvenliğine bir darbe olacaktır. Suriye terör örgütlerinin merkezi olmamalı ve biz bu konuda da fikir birliğindeyiz. Suriye’nin tekfirci ve tekfirci olmayan terör örgütlerinin tekrar merkezi haline gelmemesi gerekiyor. Suriye’nin güvensizleştirme projesi bize göre bir siyonist projesidir ve hiç kimsenin buradaki siyonistlerin ruhunu göz ardı etmemesi gerekiyor. Bizler komşu ülkeler olarak kesinlikle çok etkili ve hızlı girişimlerde bulunup ve bununla birlikte Suriye’deki güvenliğin ve istikrarın zedelenmesini engellememiz gerekiyor" şeklinde konuştu. Bir basın mensubunun ’Suriye’deki son gelişmeleri nasıl değerlendiriyorsunuz’ sorusu üzerine Bakan Fidan, "Suriye’deki iç savaşın Astana süreciyle belli bir noktada durdurulması ve tarafların belli bir statüko içerisinde ateşkes halinde olması çok önemli bir başarıydı. Tabii bu başarının hayata geçmesinde özellikle Türkiye, Rusya ve İran’ın çok büyük bir payı var. Diğer taraftan taraflar hem muhalefet hem rejim bu üç ülkenin ortaya koyduğu çerçeveyi de büyük ölçüde takip ettiler. Fakat geçtiğimiz yıllar içerisinde biz bu sessizlik sürecinin gerçekten büyük bir siyasi çözümle ulaşmada bir fırsat teşkil etmesini çok istedik. Hep bu yönde çalıştık, İranlı dostlarımızla, Rus dostlarımızla bu konuda çok konuştuk. Bildiğiniz gibi en son aşamada Cumhurbaşkanımız dostluk elini en üst düzeyde ulaşarak bu sorunun diyalogla bir an önce çözülmesi gerektiğinin altını bir kez daha çizdi. Çünkü geldiğimiz noktada yani ötelenmiş sorunlar artık Astana süreciyle de yönetilecek bir durum olmaktan çıkıyordu" ifadelerine yer verdi. Bakan Fidan, son 48 saat içerisinde Lübnan Başbakanı, Katar Başbakanı, Rusya, Irak, Amerika, Mısır ve Suudi Arabistan Dışişleri Bakanlarıyla görüşme gerçekleştirdiklerini, Arap Birliği, Birleşmiş Milletler yetkililerinin Suriye’deki gelişmeler konusunda bilgilendirme yaptıklarını kaydetti.
Karabük KBÜ’de ‘Mevlana’nın İzinde Manevi ve Kültürel Farkındalık’ etkinliği Karabük Üniversitesi Dil ve Sanat Kulübü, Gençlik Hizmetleri Müdürlüğü tarafından yürütülen Üniversite Öğrenci Toplulukları İş Birliği ve Destek Programı (ÜNİDES) çerçevesinde "Mevlana’nın İzinde: Manevi ve Kültürel Farkındalık" adlı projesiyle 100 bin TL destek almaya hak kazandı. Karabük Üniversitesi Dil ve Sanat Kulübü tarafından, Gençlik Hizmetleri Genel Müdürlüğünün Üniversite Öğrenci Toplulukları İş Birliği ve Destek Programı (ÜNİDES) bünyesinde “Mevlana’nın İzinde: Manevi ve Kültürel Farkındalık” temalı etkinlik gerçekleştirildi. İlahiyat Fakültesi Ahmet Yesevi Konferans Salonu’nda düzenlenen etkinlikte Mevlana Celaleddin Rumi’nin manevi ve kültürel mirasını genç nesillere aktarılarak hoşgörü ve sevgi temelinde farkındalık oluşturulması amaçlandı. Programa Karabük Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Hasan Solmaz, İlahiyat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Abdulcebbar Kavak, Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü Gençlik Hizmetleri Müdürü Hüseyin Bilicioğlu, Gençlik Merkezi Müdürü Özgür Özkan, akademik ve idari personel ile çok sayıda öğrenci katıldı. Açılış konuşmasını gerçekleştiren İlahiyat Fakültesinden Öğr. Gör. Kamuran Karahamza, “Bugün burada, 751. vuslat yıl dönümünde büyük mutasavvıf ve düşünür Hazreti Mevlana’yı yad etmek, onun evrensel mesajlarını yeniden hatırlamak ve bu değerleri geleceğe taşımak için bir aradayız. Bugünkü programımızda Hazreti Mevlana’nın düşünce dünyasını daha yakından tanıyacak, onun insanlığa rehberlik eden öğretilerini değerli hocalarımızın katkılarıyla yeniden değerlendirme fırsatı bulacağız.” ifadelerini kullandı. Karabük Üniversitesinin ÜNİDES projelerindeki başarılarından söz eden Gençlik ve Spor İl Müdürlüğü Gençlik Hizmetleri Müdürü Hüseyin Bilicioğlu, “Karabük olarak biz, üniversite yönetimimiz ile birlikte Sağlık Kültür ve Spor Daire Başkanlığımız ile bu proje duyurusu başladığı andan itibaren çok hızlı davranarak güzel bir çalışmaya imza attık ve ilimizden 10 tane proje Bakanlığımıza yazılmış oldu. Bu projelerden de 6 tanesi destek görmüş oldu ve gerçekten bu projelerin içerisinde de en çok bütçe alan ve en disiplinli giden bu projemiz oldu. Bu konuda ben özellikle Kamuran hocam ve ekibine teşekkür ediyorum.” dedi. Konuşmaların ardından Araştırma Görevlisi Berat Akbaş tarafından “Mevlevilik ve Musiki” sunumu gerçekleştirildi. Katılımcılar, programda mevleviliğin manevi boyutunu anlamaya yönelik bu etkinlikle önemli kazanımlar elde etti.