ASAYİŞ - 19 Aralık 2024 Perşembe 17:33

Manisa’da eşini boğarak öldüren zanlı hakim karşısında

A
A
A
Manisa’da eşini boğarak öldüren zanlı hakim karşısında

Manisa’nın Yunusemre ilçesinde boşanma aşamasında olduğu eşi Selda Eller’i boğarak öldüren Gökhan Eller, Manisa 4. Ağır Ceza Mahkemesinde hakim karşısına çıktı. Eşi Selda Elleri çocuklarının pantolonuyla boğarak öldürdüğünü itiraf eden Gökhan Eller için “Tasarlayarak ve kasten öldürme” suçundan müebbet hapis cezası istendi.


Manisa’nın Yunusemre ilçesine bağlı Güzelyurt Mahallesi’ndeki lüks bir sitede 23 Eylül 2024 yılında meydana gelen olayda eşi Selda Eller’i boğarak öldüren Gökhan Eller, Manisa 4. Ağır Ceza Mahkemesinde hakim karşısına çıktı. Dava öncesi Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Ferdi Zeyrek, CHP Manisa İl Başkanı İlksen Özalper, öldürülen Selda Eller’in annesi Zehra Canşahin, babası Mustafa Durmaz ve sivil toplum kuruluşları ortak basın açıklaması düzenledi.


Duruşma öncesi adliye mağdur aileyle bir araya gelen Manisa Büyükşehir Belediye Başkanı Ferdi Zeyrek, gazetecilere yaptığı açıklamada kadına şiddetin son bulmasını istediklerini ve kadınların işlettiği fabrikalarda, yaptığı icraatlarla ve ülkenin en iyi kademelerinde görmek istediklerini söyledi. Zeyrek, "Onların haklarını savunacak bir büyükşehir belediyesi ve onun başkanı var. Biz artık, son bulsun diyoruz, artık hiçbir evlat, anne ya da baba kızının gördüğü şiddetten dolayı buralarda ağıt yakmasın için kan ağlamasın istiyoruz. Bugün adliyede hem annemizin hem babamızın yanında olmak istedik. İnşallah az sonra görülecek davayla bu suçu işleyen cani en ağır şekilde cezalandırılacaktır. Bu ülkemize de bir örnek olacaktır. Artık bu olayların son bulmasını temenni ediyoruz" dedi.


Anne Zehra Canşahin de sanık Gölhan Eller’in en ağır cezayı almasını istediğini söylerken, baba Mustafa Durmaz ise kızının sanık için ömrünü verdiğini anlatarak, "Kızım saçını süpürge etti bunun için. Adam olsun diye, meğerse kendisi hainmiş, katilin teki, gün yüzü görmesin. İki torunumu hem annesiz hem babasız bıraktı, kendisi de hapislerde çürüsün" diye konuştu.


Duruşmada mahkeme salonunda hazır bulunan sanık Gökhan Eller’e ifadesi soruldu. sanık Gökhan Eller, mahkemedeki savunmasına maktul Selda Eller’in ailesi ve kendi ailesinden özür dileyerek başladı. 2002 yılında ilk kez evlendiği Selda Eller’in kendisini aldattığını öğrendiği iddia eden sanık, bu nedenle sık sık tartıştıklarını ve 2018’de boşandıklarını ancak 2 çocuğunun küçük yaşta olması ve eşini sevdiği için 2019 yılında yeniden evlendiklerini söyledi. Maktul Selda Eller ile ikinci kez evlendiklerinde ilk evliliklerinde yaşadıkları sorunların devam ettiğini, eşi Selda Eller’in şüpheli davranışlar sergilediğini ve yine kendisini aldattığını öne süren Eller, bu yılın ağustos ayında ikinci kez boşanma kararı aldıklarını, mal paylaşımı için aralarında protokol yaptıklarını ve boşanma sürecini başlattıklarını belirtti.


Olay günü Selda Eller’in kendisini arayarak evden eşyalarını almasını istediğini ve bu yüzden eve gittiğini söyleyen Gökhan Eller, eve vardığında eşi ile tartışmaya başladıklarını, eşinin kendisini ’bütün mal varlığını alacağını ve en yakın arkadaşıyla birlikte olacağını söyleyerek’ tahrik ettiğini ileri sürdü. Sanık Gökhan Eller, “Selda beni aradı ve ‘Gel de çabuk eşyalarını al’ dedi. Eve geldiğimde ‘Geldin mi Allah’ın belası’ diyerek karşıladı. ‘Eşyalarını al ve defol git’ dedi. Eşyalarımı toplarken bana laf atıyordu. ‘Donuna kadar alacağım senin. Seninle aynı havayı solumak istemiyorum’ diyordu. ‘Ben bu evde Taner’le yatacağım’ dedi. Çocuk odasına gittim. Kamil adındaki arkadaşımla olan fotoğrafımı göstererek ‘Kamil ile senin yatağında birlikte olacağım’ diyordu. Aldatılmama rağmen eşimi ve çocuklarımı sevdiğim için yeniden evlendim. Oğlumun pantolonuyla Selda’nın boğazını sokmaya başladım. 3-4 saniye sürdü. Sonra yere düştü. Selda yere düştüğünde burnu ve ağzından kan gelmişti. (Polis memuru) A.K. abi beni aradı. ‘Abi Selda’nın boğazını sıktım. Ben evden çıkarken yaşıyordu. Çabuk ambulans gönder ben Barbaros Karakoluna gidiyorum’ dedim. A.K. ile beraber karakola gittik” dedi.


Selda Eller’e ait telefonun halen kayıp olması hatırlatılan Gökhan Eller, “Eşimin telefonu bulunamadı. Karakola verdim diye hatırlıyorum. Avukatım telefonun ortada olmadığını söyleyince şaşırdım. Telefonu evden çıkarken aldım. Delil karartma gibi bir niyetim yoktu. Eşimin telefonundan herhangi bir paylaşım yapılıp yapılmadığını bilmiyorum. Eşim beni çağırdığı için olay akşamı eve gitmiştim. Olaydan sonra annemi aradım. Beni de arayanlar oldu açmadım” dedi.


Daha sonra maktul Selda Eller’in babası Mustafa Durmaz tanık olarak ifade verdi. Durmaz ifadesinde damadının, evliliğinin ilk günlerinde bile evinin ve kızının bakımını ihmal ettiğini söyledi. Olaydan 2 gün önce damadı ile torununun kendisini ziyaret ettiğini dile getirerek, "Ben torunuma 100 lira harçlık uzattığımda, torunum çekindi ve almadı. Orada Gökhan bana torununu son kez sev. Hem torununa hem de kızın Selda’ya hasret kalacaksın. O an televizyonda bir kadın cinayeti programı vardı. Sanırım Müge Anlı’yı izliyorduk. Bize dönerek, ‘Bizimde sonumuz böyle olacak’ dedi. En ağır cezayı almasını istiyorum." ifadelerini kullandı.


Ailenin avukatı Ali Arslan da sanığın tasarlayarak işlediği cinayeti ortada bir aldatma durumu ve tahrik varmış gibi kurgulayarak ceza indirimi almayı çalıştığını belirterek, "Sanığın cinayet öncesi ve sonrasında yaptıkları aslında cinayeti tasarladığı çok açık bir şekilde ortada. Sanığın indirimsiz bir şekilde ‘tasarlayarak kasten öldürme’ suçundan, en ağır şekilde cezalandırılmasını istiyoruz" dedi.


Mahkeme heyeti, dosyadaki diğer tanıklarında dinlenilmesi, HTS kayıtları ile diğer delillerin incelenmesi için sanığın tutukluluk halinin devamına ve davanın 18 Şubat’a ertelenmesine karar verdi.



Olayın geçmişi


Olay, 23 Eylül 2024 tarihinde saat 18.30 sıralarında Yunusemre ilçesi Güzelyurt Mahallesi’ndeki lüks bir sitede meydana geldi. Yaklaşık 1 ay önce Yunusemre Belediyesi’nde zabıta olarak işe başlayan Gökhan Eller (40) ile güzellik salonu işletmecisi eşi Selda Eller (39), bir süre önce ailevi sorunları nedeniyle anlaşmalı olarak boşanmaya karar verdi. 3 Ekim tarihinde boşanma davaları görülecek olan çiftten Selda Eller, Gökhan Eller’i telefonla arayarak eve gelip eşyalarını almasını istedi. Eve giden Gökhan Eller, eşyalarını aldığı sırada eşinin kendisi hakkında 1 ay uzaklaştırma kararı aldırdığını öğrendi. Bunun üzerine çıkan tartışmada Gökhan Eller, eşi Selda Eller’i boğarak öldürdü. Gökhan Eller, olayın ardından Barbaros Polis Karakolu’na giderek, eşini öldürdüğünü itiraf etti. Adrese sağlık ve polis ekipleri sevk edildi. Sağlık ekipleri, yaptığı kontrolde evin çocuk odasında Selda Eller’in cansız bedenini buldu. Savcılığın incelemesinin ardından Selda Eller’in cansız bedeni, otopsi için Manisa Merkezefendi Devlet Hastanesi Adli Tıp Kurumu’na kaldırıldı.


Gökhan Eller, polisteki ifadesinde kendisine ağır hakaretler ettiğinden dolayı öfkelendiğini ve eşini boğduğunu söyledi. 20 yıldır evli olan çiftin 1’i erkek 2 çocukları olduğu öğrenildi.



Manisa’da eşini boğarak öldüren zanlı hakim karşısında

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Manisa Soma’da maden ocağında gerçeğini aratmayan heyelan tatbikatı Manisa İl Afet ve Acil Durum Müdürlüğü tarafından Türkiye Afet Müdahale Planı (TAMP) kapsamında sorumlu kamu kurum kuruluşlar ile yerel yönetimlerin katılımıyla Soma ilçesinde mümkün olduğunca gerçeğe yakın şartlar altında oluşturulan maden ocağında tatbikat yapıldı. Ege Linyitleri İşletmesi Müdürlüğü’ne bağlı Eynez Açık Ocak sahasında meydana gelen heyelanda göçük altında kalmış iş makinalarındaki 6 kişinin kurtarılması senaryosu yaklaşık 200 kişiden oluşan arama kurtarma ekiplerinin katıldığı tatbikat ile gerçekleştirildi. Tatbikata Soma Kaymakamı Fatih Akkaya, Manisa İl Afet ve Acil Durum Müdürü Osman Pıhtılı, Soma Belediye Başkanı Sercan Okur, Manisa Büyükşehir Belediyesi İtfaiye Daire Başkanı Gürhan İnal, Ege Linyitleri İşletmesi Müdürü Ali Ulu, Soma İlçe Jandarma Komutanı Üstteğmen Umut Mütevellioğlu, Soma İlçe Emniyet Müdürü Umut Er, Maden İşçileri Sendikası Soma Şube Başkanı Ali Uzun ile AFAD, itfaiye, ELİ VE Jandarma Arama Kurtarma (JAK), ANDA arama kurtarma ve Umke ekipleri katıldı. Senaryo gereği, Soma İlçesi ELİ İşletmesi maden sahasında heyelan meydana gelmesi ihbarı sonrasında Manisa 2024 Yerel Düzey TAMP Masa başı ve Saha Tatbikatı icra edildi. 200 kişilik ekip sahada çaba sarf etti Yaklaşık 200 kişinin görev aldığı tatbikatta ekipler, meydana gelen heyalanda toprak altında kalan iş makinelerini dedektör ve köpekler ile yerlerini tespit ederek, yaralılara ilk müdaheleleri Umke ekipleri tarafından yapıldı. Sedyeler ile ambulansa taşınarak, maden sahasında kurulan çadır hastaneye ulaştırılarak yaralılara gereken müdahaleler yapıldı. Kurumlar ve STK ekipleri omuz omuza çalıştı Tabikat hakkında açıklama yapan AFAD İl Müdürü Osman Pıhtılı, "Biliyorsunuz ülkemiz ve dünyamızın bir gerçeği afetler. Bu gerçeklerden en büyüğü de depremler, deprem tatbikatlarımız zaten devam ediyor. Ancak diğer afetler de ülkemizin ve dünyamızın gerçekleri. Bunlardan bir tanesi de bildiğiniz gibi maden kazaları. Burada Türkiye Kömür İşletmeleri sahasında senaryoya göre meydana gelen bir heyelan sonucunda iş makinesi içerisinde kabinlerinde alan işçilerin kurtarılmasıyla ilgili bir heyelan tatbikatı icra ediyoruz. Burada 21 kurtarma aracımız ve 200’e yakın personelle tatbikat bugün icra edildi. Senaryo sonucunda 6 tane işçimizi işte AFAD ekipleri sivil toplum kuruluşları ekipleri ve akredite olmuş Anda gibi ve diğer ekiplere birlikte vatandaşlarımızı mahsur kaldığı yerlerden kurtarıp sağlık ekiplerimize, UMKE’mize teslim edeceğiz. Bu tatbikat süresinde bize destek veren başta ELİ Müdürlüğülüğüne, UMKE ve Büyükşehir belediyemize ve sivil toplum kuruluşlarının hepsine teşekkür ediyorum" dedi.
Çorum Geleneksel el sanatları bu festivalde gün yüzüne çıktı Çorum’da düzenlenen Geleneksel El Sanatları Festivali’nde geçmişten gelen el sanatı ürünleri vatandaşlarla buluştu. Kültür ve Turizm Bakanlığı ile Çorum Belediyesince düzenlenen "Geleneksel El Sanatları Festivali" başladı. Bedesten’de düzenlenen olan festival, düzenlenen törenle kapılarını açtı. Festivalde, el sanatları dalında devlet sanatçısı unvanını almış sanatçıların yanı sıra Çorumlu sanatçılar da eserlerini sergilemeye başladı. 21 Aralık’a kadar devam edecek olan festivalde sergilenecek eserlerin yanı sıra, birçok etkinlik düzenlenecek. Serginin açılış törenine Çorum Valisi Ali Çalgan, Kültür ve Turizm Bakanlığı Yaşayan Miras ve Kültürel Etkinlikler Genel Müdürü Selim Terzi, Çorum Belediye Başkanı Halil İbrahim Aşgın, Hitit Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Ali Osman Öztürk, İl Emniyet Müdürü Arif Pehlivan, İl Kültür ve Turizm Müdürü Sümeyra Bektaş, STK temsilcileri ve vatandaşlar katıldı. Törende konuşan Kültür ve Turizm Bakanlığı Yaşayan Miras ve Kültürel Etkinlikler Genel Müdürü Selim Terzi, “Bizim için çok kıymetli. Geçmişi önce bugüne, sonra gelecek taşımanın çok önemli olduğunu düşünüyoruz. Buada yerel yönetimler, valilikler ve sivil toplum kuruluşları ile çok ciddi çalışmalar yapıyoruz. Ben burada Belediyemize ve Valiliğe teşekkür ediyorum. Bu festivalin düzenlenmesinde hepsiyle çok güzel bir iş birliği yaptık. Biz çocuklarımıza, geleceğe her şeyi miras bırakmak durumundayız. Gelenek bizim var oluşumuz, tarihimiz, geleceğimiz” dedi. Türk medeniyetinin geleneklerinin gelecek nesillere aktarılmasının önemine değinen Belediye Başkanı Aşgın ise, “Bizim tarihimiz çok kıymetli, bizim geleceğimiz çok kıymetli, bizim geçmişimiz ve geleneklerimiz, kültürümüz çok kıymetli. Ama bu geleneği gelecek nesillere taşıyamazsak yarın bu gençlerimizin, gönüllerine tarihimizin ve medeniyetimizin sevgisini, muhabbetini aşılayamazsak yaşayan miras olmaz. Biz tarihimizin, medeniyetimizin bize miras bıraktıklarını yaşatmak istiyoruz ve yaşatacağız. Tarihimizde sevgi, muhabbet, her şeyden önce aşk var” diye konuştu. Festivalin geleneksel el sanatların gelecek nesillere yaşatılmasının önemli olduğuna vurgu yapan Vali Çalgan da, “Gençlerimize, vatandaşlarımıza el sanatları ürünlerinin her birini ayrı ayrı ziyaret etmelerini öneriyorum. İnşallah hayırlara vesile olsun. Kültürümüzün somut örneklerinin gelecek kuşaklara aktarılmasına vesile olsun” şeklinde konuştu. Konuşmaların ardından protokol üyeleri stantları gezerek sergilenen ürünleri inceledi.
Samsun Samsun Eğitim ve Araştırma Hastanesinde son 3 yılda bin 200 açık kalp ameliyatı Samsun Eğitim ve Araştırma Hastanesinde görevli doktorlar, 3 yılda bin 200 açık kalp ameliyatı yapmayı başardı. Samsun Üniversitesi Tıp Fakültesi Kalp ve Damar Cerrahisi Bölümünde 2024 yılında 400. açık kalp cerrahisini yapmayı başaran doktorlar için Samsun Eğitim ve Araştırma Hastanesi Konferans Salonunda plaket töreni düzenlendi. Plaket töreninde konuşan doktorlar, 1 yıl içerisinde yapılan 400 açık kalp ameliyatından dolayı gururlu olduklarını söylediler. İl Sağlık Müdürü Dr. Mustafa Uras ise 3 yılda bin 200 açık kalp ameliyatı yapıldığını açıkladı. "3 tane sıfır anjiyo cihazımız açılmadan bekliyor" Düzenlenen törende konuşan Samsun İl Sağlık Müdürü Dr. Mustafa Uras, "Samsun Üniversitesi akademisyenleri ile Eğitim Araştırma Hastanesi hekimleri 400’üncü açık kalp ameliyatlarını gerçekleştirmişlerdir. 3 yılda bin 200 açık kalp ameliyatı yapıldı. Bunlar maalesef bazı zorluklar altında oldu. Şehir Hastanesi süreci ile yaklaşık 2 katı bir büyüme olacak. 3 tane sıfır anjiyo cihazımız açılmadan bekliyor. Sayımız 6’ya çıkacak. Ameliyathane yetmiyordu. Şu an 14 tane olan ameliyathane salon sayısı Şehir Hastanesi ile 41’e çıkacak. Hibrit ameliyathane olarak kalp damar cerrahisi hizmet verecek. Bizler Samsun halkına en iyi hizmeti vermeyi amaçlıyoruz" dedi. "Kardiyoloji ile birlikte çok işler yapıyoruz" Samsun Üniversitesi Tıp Fakültesi, Cerrahi Tıp Bilimleri, Anesteziyoloji ve Reanimasyon Anabilim Dalı Öğr. Üyesi Prof. Dr. Serkan Tulgar, “Kalp damar cerrahi bölümünde en az görünenlerden biriyim. Fakat bizler klinik olarak kalp damar cerrahisinde gerçekten kardiyoloji ile birlikte çok işler yapıyoruz. Tek bir hedefimiz var. Hastanın daha konforlu ve güvenli bir şekilde ameliyatının tamamlanması, sağlığına kavuşması ve taburcu olmasıdır. Bunun içinde elimizden geleni yapıyoruz. Yıllardan beri gelen kalp damar cerrahisi anestezi sistemi var. Bizler son 2 yılda girişimsel radyoloji yöntemleri ekledik. Emeği geçen herkese teşekkür ederim“ diye konuştu. "2024 yılında 10 kişiden bir kişiyi kardiyoloji kliniğinde muayene etmişiz" Samsun Üniversitesi Tıp Fakültesi Kardiyoloji Anabilim Dalından Prof. Dr. Ahmet Karagöz, “Kardiyoloji kliniği, müstakil kamu kurumu kadar fazla kişinin istihdam edildiği çok büyük bir kliniktir. 24 yataklı yoğun bakım ünitesi, 30 yataklı servisi, 14 yataklı günübirlik yatış ünitesi, 2 koroner anjiografi laboratuvarı, 1 ekokardiyografi laboratuvarı, 6 poliklinik, 1 heyet polikliniği, ek mesai polikliniği, 1 efor testi ile holter ünitesi, 1 kalp pili ölçüm odasıyla oldukça büyük bir kliniktir. Karadeniz’in en büyük kliniği diyebiliriz. Kardiyoloji kliniğimizde 31 hekim görev yapıyor. Toplamda 221 kişinin çalıştığı kliniktir. 2024 yılı kardiyoloji için bir önceki yıla göre daha iyi geçmiş. 2022 yılında polikliniklerde 97 bin 409 hasta muayene edilirken, 2023’te bu sayı 139 bin 156’ya çıkmış, 2024 yılında da 142 bin 771’e çıkmış. 2024 yılında 10 kişiden bir kişiyi kardiyoloji kliniğinde muayene etmişiz" şeklinde konuştu. "Ameliyat sayıları artmakla beraber ameliyatların zorlukları da artmaya başlıyor” Samsun Üniversitesi Tıp Fakültesi Kalp ve Damar Cerrahisi Anabilim Dalı Dr. Öğr. Üyesi Emrah Ereren, "Pandemiden öyle bir çıktık ki inanılmaz bir hasta yükü ile karşılaştık. Hasta sayıları korkunç şekilde arttı. Çok ciddi kalp, aort ve şah damarı hastalıklarıyla karşılaşmaya başladık. Bizim ameliyat sayılarımız son 3 yıl içerisinde hep bin 100, bin 200 civarında olmaya başladı. Bakanlığımız tarafında kalp merkezi olma sınırı 100 ameliyattır. Bir merkez yılda 100 tane açık kalp ameliyatı yapıyorsa buraya kalp merkezi ruhsatı verilebiliyor. Bizimki bunun 4 katına ulaşmış durumdadır. Bu 400 hastanın 60’ı özellikle kompleks hastalıklar olan özellikle hem kalp damar hastalıkları olan hem kalp kapak hastalığı yani birden çok prosedürün bir araya getirildiği ameliyatla olması bakımından önemlidir. Ameliyat sayıları artmakla beraber ameliyatların zorlukları da artmaya başlıyor” ifadelerini kullandı. Samsun Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Mahmut Aydın, "Samsun’da hiçbir zaman kalp damarda ciddi bir başarı sağlayamadık. Geçmiş hocalarımız vardı. Onlar da birkaçı gittikten sonra maalesef Samsun, özellikle kalp damar hastalıklarının tedavi noktasında çok ciddi sıkıntı yaşamaya başladı ve buradaki hastalar Ankara, İstanbul gibi şehirlerde tedavi olmak zorunda kaldılar. Göreve başladığımda ilk hedefimiz iyi kalp merkezi kurmaktı. Çok şükür bunu başardık" açıklamasında bulundu. CHP Samsun Milletvekili Dr. Murat Çan ise şunları söyledi: "Samsun aslında bugün anlatınla son 10’lu 20’li yılların çok ötesinde bütün bölgeye hizmet üreten bir sağlık kentidir. Bu durum son yıllarda özel sağlık sektörü ile birlikte ciddi anlamda kuvvetlendi. Kalp damar cerrahisinin son yıllarda artan bir ivme ile verilen bu hizmetin artarak devam edeceğini görüyorum ve hissediyorum." Törenin sonunda Samsun Vali Yardımcısı Vekili Canik Kaymakamı Şeref Aydın, Samsun Cumhuriyet Başsavcısı Mehmet Sabri Kılıç, doktorlara plaket verdi. Toplu fotoğraf çekimi ile program son buldu.