EKONOMİ - 08 Temmuz 2024 Pazartesi 15:07

Sadıkoğlu: "Biriken vergi borçlarının bir defaya mahsus silinmesini talep ediyoruz"

A
A
A
Sadıkoğlu: "Biriken vergi borçlarının bir defaya mahsus silinmesini talep ediyoruz"

Mücbir sebep dolayısıyla vergi borçlarının çığ gibi büyüdüğünü belirten Malatya Ticaret ve Sanayi Odası (MTSO) Yönetim Kurulu Başkanı Oğuzhan Ata Sadıkoğlu, “Biriken borçlar küçük ve orta ölçekli birçok firmayı iflasa sürükleyebilir. Bu nedenle yüzyılın felaketini yaşamış depremzede işletmelerimiz için radikal bir destek kararı alınarak, Mücbir sebep uygulanan il ve ilçelerdeki firmaların biriken vergi borçlarının bir defaya mahsus silinmesini talep ediyoruz” dedi.


Deprem felaketinin yaralarını daha hızlı sarabilmek için şuana kadar sunulanların çok üzerinde destekler gerektiğini kaydeden Başkan Sadıkoğlu, “6 Şubat depremlerinin üzerinden 16 ay geçti, gerek şehrin gerekse ekonominin toparlanması tahmin edilenden daha zor ilerliyor. 21 metrekarede var olma mücadelesi veren binlerce firmamızın kazancı biriken vergi borçlarının çok altında. İlk günden beri sürekli olarak faizsiz kredi, finansmana erişimde kolaylık sağlanması, yerinde dönüşüm desteklerinin artırılması, mücbir sebep süresinin uzatılması gibi desteklerin önemine vurgu yapıyoruz. Nitelikli göç vermiş ve koca bir şantiyeye dönmüş şehrimizde bütün üyelerimiz iş daralması yaşıyor. İnsanımız 6 Şubatta canından, malından ve geleceğinden çok şey kaybetti. Bu felaketin yaralarını sarmak için şuana kadar sunulanların çok üzerinde destekler gerektiği çok net. Bugüne kadar hayata geçirilen destekleri ve uygulamaları kıymetli buluyoruz ancak Malatya’mız ile birlikte depremden en fazla zarar gören Hatay, Adıyaman ve Kahramanmaraş için daha fazlası gerekiyor” dedi.


Mücbir sebep uygulanan il ve ilçelerdeki depremzede işletmelerin biriken vergi borçlarının bir defaya mahsus silinmesini talep eden Başkan Sadıkoğlu, “Mücbir sebep hali dolayısıyla vergiler ve SGK ödemeleri erteleniyor, ancak borçlar bir çığ gibi büyüyor. Mücbir sebep sona erdiğinde ortaya çıkacak vergi borcu binlerce firmayı iflasa sürükleyecek. Yüzyılın felaketini yaşamış, yine de pes etmeyerek var olma mücadelesi veren şirketlerimiz için radikal bir destek kararı alınarak, mücbir sebep uygulanan il ve ilçelerdeki depremzede işletmelerin biriken vergi borçlarının bir defaya mahsus silinmesini talep ediyoruz. Devletimizin yakın geçmişte bazı şirketler için büyük ölçekli vergi affı uygulamalarını hatırlamaktayız. Böylesi bir adım deprem illerimizin yaralarını ciddi manada sararak, yeniden hızlanacak ticaret ve ihracat devlet bütçesine daha fazla katkı sunmamızı sağlayacaktır. Ayrıca bu destek deprem bölgesine nefes aldırarak, gelecek kaygılarını azaltacak ve yeniden var olmak için itici bir güç olacaktır. Devletimizin, deprem bölgesi için hayati önem arz eden talebimize olumlu karşılık vermesini bekliyoruz. Bu konuda hazırladığımız resmi yazımızı Cumhurbaşkanlığı başta olmak üzere ilgili bakanlıklara gönderdik. Takipçisi olacağız” diye konuştu.


Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Mersin Özel bireyler Darısekisi Örnek Köyünü gezdi Mersin Büyükşehir Belediyesi Sağlık İşleri Dairesi Başkanlığı bünyesinde hizmet veren Engelsiz Yaşam Parkı’nın faaliyetlerinden yararlanan özel gereksinimli bireyler ve aileleri için Darısekisi Örnek Yörük Köyüne gezi düzenlendi. Açık havada piknik yapıp şarkılar eşliğinde eğlenen özel bireyler, hem sosyalleşti hem de manzaranın tadının çıkardı. ‘Engelsiz Mersin’ için kentte engelleri aşan projeler geliştirmeyi sürdüren Büyükşehir Belediyesi, hem özel gereksinimli bireyler hem de aileleri için belirli aralıklarla sosyal etkinlikler düzenliyor. Sahil aktivitelerinden pikniğe, sinemadan tiyatroya kadar farklı etkinliklerle özel bireyleri bir araya getiren Büyükşehir Belediyesi, bu kez de Darısekisi Örnek Yörük Köyüne gezi düzenledi. Özel bireyler doğal ortamda sosyalleşirken, aileler de doğanın içinde nefes koçu eşliğinde nefes terapisi yaptı. “Öğrencilerimiz de velilerimiz de bu etkinliklerden çok mutlu” Engelsiz Yaşam Parkı Sorumlusu Betül Demir, özel bireyler için farklı etkinlikler düzenlediklerini anlatarak. “Öğrencilerimizi eylül ayının güzel havasından faydalansınlar, oksijen alsınlar, eğlensinler diye getirdik. Geçen hafta da onları denize götürdük. Yüzdüler, güzel vakit geçirdiler. Onlar bu etkinliklerden çok memnun oluyorlar. Onları mutlu görünce bizler de çok mutlu oluyoruz. Velilerimiz de bu etkinliklerden çok mutlu. Bugün nefes terapisi yaptık. Öğretmenlerimizle dans ettiler. Çocuklar oyun oynamayı, dans etmeyi çok seviyor. Müzikle eğlenmeyi çok seviyorlar. Birlikte kahvaltımızı yaptık” dedi. Etkinliklerin kış ayında da devam edeceğini söyleyen Demir, “Hava soğuduğunda sinema etkinliklerimiz oluyor ya da kapalı alanlarda farklı etkinliklerimiz oluyor. Parkımızda mutluyuz. Programı her ay güncelliyoruz. Değişik etkinlikler yapıyoruz. Herkes mutlu. Bu park hep mutlu” diye konuştu. “Nefes almak, sosyalleşmek çok iyi” Engelsiz Yaşam Parkından çok memnun olduklarını, kendileri için de çeşitli kurslar verildiğini ve bunlara katıldıklarını anlatan velilerden Elif Güneş, “Kızım için geliyorum. Çok memnunuz. Birçok yere katıldık. Pikniklere, denize gittik. Onlar olmasa herhalde çıkamayız. Çünkü çocuklarımızla gerçekten zor. Gittiğimiz yerde hepsi birlikte olunca kimse kimseden ayrılmıyor. Anneler de çocuklar da birbirini anlıyor. O yüzden mutluyuz. Nefes almak, sosyalleşmek çok iyi” ifadelerini kullandı. “Bu etkinlikler çok güzel oluyor” Velilerden Talip Kaya, Engelsiz Yaşam Parkı açıldığından beri geldiklerini, oğlunda çok güzel gelişmeler olduğunu anlatarak, “Çok memnunuz. Selim de güzel ilerleme sağladı. Arkadaşlarıyla beraber halk oyunları olsun, resim, spor olsun değişik etkinliklere katılıyor. Bu etkinlikler çok güzel oluyor. Hep beraber farklı yerlere gidiyoruz. En son denize gittik. Bugün buradayız. Daha öncesinde de çok değişik etkinlikler yapıldı. Onlar arkadaşlarıyla, biz velilerle beraber çok güzel vakit geçiriyoruz. Büyükşehir Belediyesine bu katkılarından dolayı çok teşekkür ederiz” şeklinde konuştu. Özel bireyler mutlu Özel bireylerden Ümit Karakuş, Darısekisi’ni çok beğendiğini anlatarak, “Ortam güzel. Arkadaşlarımla eğleniyorum. Büyükşehir Belediyesine, Vahap Başkanımıza teşekkür ederim. Bu imkanı sundukları için bütün hocalarımıza teşekkür ederim. Çok güzel bir yer. Eğleniyoruz, oyun oynuyoruz. Güzel vakit geçiriyoruz. Temiz hava alıyoruz. Doğa güzel, manzara çok güzel” dedi.
Kastamonu Özel birey aileleri bu proje sayesinde afetlerde çocuklarını nasıl tahliye edeceklerini öğrendi Kastamonu Valiliği ile Özel Bireyler ve Aileleri Dayanışma Derneği tarafından yürütülen “Güçlü Aile Güçlü Özel Birey” projesi sone erdi. Proje çerçevesinde aileler, aldıkları eğitimlerde afet durumunda özel birey çocuklarını nasıl tahliye edeceklerini öğrendi. İçişleri Bakanlığı Sivil Toplumla İlişkiler Genel Müdürlüğü’nün desteğiyle Kastamonu Valiliği ile Özel Bireyler ve Aileleri Dayanışma Derneği tarafından yürütülen “Güçlü Aile Güçlü Özel Birey” projesi sona erdi. Merkez Spor Salonunda projenin kapanış toplantısı gerçekleştirilirken, projede yer alan aileler ile özel bireylerin aldıkları eğitimlerin sonuçları da paylaşıldı. Buna göre, proje kapsamında özel birey ailelere aldıkları eğitim sayesinde afet durumlarında çocuklarını nasıl tahliye edeceklerini öğrenirken, ayrıca önümüzdeki süreçte hazırlanacak olan farklı projelerde özel birey annelerine yardımcı ve destek olmak için babalarında katılımlarının sağlanması planlanıyor. “Babalarında özel bireylerin eğitiminde ve gelişiminde daha çok rol almaları gerekiyor” Proje yürütücüsü Taşköprü İlçe Milli Eğitim Müdürü Ahmet Şirin, “Ailede iş yükünün büyük kısmı maalesef anneler çekiyor. Bizlerde bu projeye annelerimizle yola çıktık. Bundan sonraki çalışmalara babaları da dahil etmemiz gerekiyor. Kurumlar arası işbirliğinde Aile Sosyal ve Politikalar olur, Gençlik ve Spor olur ya da Milli Eğitim olur. Babalarında özel bireylerin eğitiminde ve gelişiminde daha çok rol almaları gerekiyor. Proje sonunda ortaya bu sonuç çıktı. Bu projeyi tasarlarken hem annelere dokunacağız, annelere yönelik eğitimlerimiz olacak. Daha görünür kılınması gerekiyor. Sosyal aktiviteleri bu işin içerisine katmamız gerekiyor. Gelir programlarıyla bu aktiviteleri gerçekleştirmeye çalıştık. Aynı zamanda özel bireye de dokunalım, onlara öncelik olan çalışmalar yürütelim istedik” dedi. “Özel bireyler ile ailelerine yönelik çevre ve iklim değişikliğiyle ilgili eğitimlerimiz oldu” Özellikle üzerinde durmaları gereken konulardan bir tanesinin afetler olduğunu söyleyen Şirin, “Doğal afetlerde hem özel bireyimiz olsun hem yaşlılarımız olsun tahliye edemeyeceğimiz evimizde birileri olabilir, afetlerde bizler bunları nasıl tahliye edeceğiz. Bu anlamda da bir farkındalık oluşturulması gerekiyor. Bununla ilgili de eğitimleri bundan sonraki programlarımıza almış olduk. Proje kapsamında çocuklarımıza yönelik pasta yapımından, çorba yapımına kadar bir dizi eğitimler yaptırdık. Yine terapi konusunda bahsedilmişti. Daday Kaymakamlığına ait Atlı Terapi Merkezinde özel bireylerimiz, aileleriyle birlikte gittiler. Özel bireyler atlı terapi de konusunun uzmanlarıyla çalışma imkanı bulurken aileler ise kafeterya ya da diğer alanlarda hem vakit geçirdiler hem de aileler birbirleriyle kaynaşarak sosyalleştiler. Yine piknikte özel bireyler ile ailelerini bir araya getirelim istedik. Pınarbaşı’nda Horma Kanyonunu gezdik. Özel bireylerimizde bu geziye katıldılar. Projemizde hem sosyal tarafından olalım hem bilimsel tarafında olalım istedik. Farkındalık eğitimleriyle bu çalışmaları gerçekleştirdik. Bu noktada çevre ve iklim değişikliğiyle ilgili eğitimimiz oldu, kültürel farkındalık ile ilgili eğitimimiz oldu, aynı zamanda deprem ile ilgili eğitimlerimiz oldu, yangın ile mücadele konusunda eğitimlerimiz oldu. Bunların daha kapsamlı şekilde yürütülmesi gerektiği verilen eğitimler sonucunda ortaya çıktı. Çünkü biz, ailenin bir tarafına dokunabildik daha diğer tarafı duruyor. Bundan sonraki projelerde babalara da ağırlık vermek gerekiyor. Bu sayede annelerin iş yükünü azaltmak, annelerin tükenmişlik duygusunu azaltabilmek için babaların inisiyatif alması lazım, bizlerinde hazırladıkları bu projelerde işin içine babaları daha çok katlamamız gerekiyor. Projemizden çıkan sonuçlar bunlardır” diye konuştu. “Projemiz 9 ay boyunca sürdü” Kastamonu Özel Bireyler ve Aileleri Dayanışma Derneği Başkanı Huriye Boyraz ise, “Aile güçlendiği zaman özel bireylerimizde güçlü, toplumumuzda güçlü. Toplumda farkındalık oluşturma noktasında özel bireylerimizin ve ailelerinin güçlü olması çok kıymetli. Bu proje sayesinde gördük ki ailelerimiz birlik ve beraberlik içerisinde daha çözüm odaklı, özel bireylerimize farkındalık açısından daha kıymetli, bu yüzden bu tür projeler bizler için kıymetli oluyor. Bu noktada Güçlü Aile Güçlü Özel Birey projemize Ocak ayında başladık. Projemiz 9 ay boyunca sürdü. Projelerimizde genelde özel bireye odaklı çalışıyorduk fakat bu projede ailelerimizin de yüreklerine dokunduk. Birlik ve beraberlik sağladık. Bu bizim için çok kıymetliydi. Özellikle Daday Kaymakamlığı Atlı Terapi Merkezine her Çarşamba günü özel birey ve aileler olarak 60 kişilik ekiple gittik. Bu da bizim için çok kıymetliydi. Biz bu yola otizmli çocuklarımıza atlı terapinin farkındalığı oluşsun diye başladık ama akabinde özel bireylerimize özellikle Ankara’da tedavi gören otizmli ve serebral palsili bireylerin tedavilerinde çok güzel dönüşler aldık. Özel bireylerin atın üzerindeki kabiliyeti bütün noktalara sinyal verdiği için özel bireylerimizin duruşları dahi değişti. Bu bizim için çok kıymetliydi. Horma Kanyonuna gezi düzenledik. Bu kanyonu özel bireylerimiz, aileleriyle birlikte hiçbir sıkıntı yaşamadan yürüdüler. Bizim için çok güzel deneyim oldu” şeklinde konuştu. “Yatağa bağlı hastamız ya da özel bireyimiz var ise aldığımız eğitimlerle bunlara nasıl davranmamız gerektiğini öğrendik” Proje kapsamında farkındalık eğitimlerinin de olduğunu anlatan Boyraz, “Seminerlerimiz oldu. En kıymetlisi de afet durumunda bizler neler yapacağımızı çok yanlış biliyormuşuz. Hele yatağa bağlı bir hastamız ya da özel bireyimiz var ise aldığımız eğitimlerle bunlara nasıl davranmamız gerektiğini öğrendik. Afet durumunda kaçmamız ve kendimiz ile çocuğumuza ya da yatalak hastamıza nasıl müdahale edeceğimizi öğrendik. Bu bizim için çok kıymetli oldu. Kendimiz hareket edip kaçabiliyoruz ama yatağa bağlı birisini ya da özel bireyimizi nasıl koruyacağımızı bu eğitimlerle öğrendik. Bunlara nasıl önlemler alacağımızı öğrendik” ifadelerini kullandı. Öte yandan, proje boyunca özel bireyler ile ailelerine yönelik “Kadına Yönelik Şiddet ve Aile İçi Şiddetin Önlenmesi”, “İlk Yardı”, “Bireysel Gelişim Kültürel Farkındalık”, “Çevre ve İklim Değişikliği”, “Trafik Öğreniyorum”, “Afet Bilinci Eğitimi”, “Depreme Hazırlık ve Deprem Anında Yapılması Gerekenler”, “Hafif Düzeyde Otizmi Olan Bireylerin Çorba Yapımı”, “Hafif Düzeyde Otizmi Olan Bireylere Kahvaltı Yapımı” ve “Hafif Düzeyde Otizmi Olan Bireyler Tatlı Yapımı” konularında eğitimler verildi.