YEREL HABERLER - 22 Mart 2012 Perşembe 10:21

ÖОRENCİLERDEN "MALATYA VE YÖRESİNDE ERMENİLERİN SEBEP OLDUОU OLAYLAR" PROJESİ

A
A
A
ÖОRENCİLERDEN "MALATYA VE YÖRESİNDE ERMENİLERİN SEBEP OLDUОU OLAYLAR" PROJESİ

Türkiye Bilimsel Teknik Araştırma Kurumu`nun (TÜBİTAK) düzenlediği yarışmaya katılan öğrencilerin "Malatya ve Yöresinde Ermenilerin Sebep Olduğu Olaylar" projesiyle Ermenilerin yıllar önce Müslümanlara yapmadığının kalmadığı, derviş kılığına dahi girip Müslümanları kışkırttıkları ortaya çıktı.
TÜBİTAK tarafından ortaöğretim öğrencileri arasında düzenlenen araştırma projeleri yarışması sonucunda sergilenmeye değer 70 proje arasında yer alan "Malatya ve Yöresinde Ermenilerin Sebep Olduğu Olaylar " projesi Malatya İnönü Üniversitesi Turgut Özal Kongre ve Kültür Merkezi`nde düzenlenen bölge sergisinde yer aldı. Sergilenmeye değer projeler arasında yer alan "Malatya ve Yöresinde Ermenilerin Sebep Olduğu Olaylar " konusunda araştırma yapan Özel Turgut Özal Anadolu Lisesi öğrencilerinden Hatice Bilge
Cöhce, "17 yıldır Malatya`da yaşıyorum ve Malatya ile Ermeniler arasında geçmişte neler yaşanmış, onu araştırmak istedim. Malatya`da ilk Ermeni harekatı 6 Ekim 1895 tarihinde başladı. Daha sonra 4 Kasım`da Malatya, 7 Kasımda Harput`ta ve 9 Kasım`da Arapgir`de isyanlar çıkmıştır. Arşiv vesikalarından toplanan bilgilere göre bu olaylara intişaş deniliyor. Ermeniler çıkardıkları isyanların daha etkili olması için ve Türk İslam alemini zor durumda bırakmak için Diyarbakır olaylarının başladığı tarih 1 Kasım
Cuma gününü seçmişlerdir. Söz konusu günde Cuma namazı sonrası hükümet konağı civarındaki 4-5 dükkan hariç tüm dükkanlarını kapatan Ermeniler Müslüman halkı tedirgin edecek şekilde cami etrafında dolaşmaya başlamışlardır. Fakat Türk İslam alimlerinin yerinde aldığı tedbirlerle asayişi bozacak hiçbir davranışlarda bulunamamışlardır. Cuma günü yaşanan tedirginliğin ardından cumartesi ve Pazar günleri mahalle etkileri ermeni ve ruhani reisleriyle görüşerek kapalı dükkanların açılması ve Ermenilerin Müslüman
halkı tedirgin edecek davranışlardan kaçınılmasını istemişlerdir. Ancak komitelere bağlı Ermeniler huzursuzluğun bozulması için ellerinden gelen her şeyi yapmışlardır. Ve 4 Kasım 1895 günü bir Hemo adlı Müslüman Ermeni Serkis tarafından öldürülmüştür. Halkın tepkisi, olayın faili Serkis`e karşı olmuştur. Ancak Ermeniler bunu bütün şehre yaymak için ellerinden geleni yapmışlar. Daha sonra da Malatya olaylarının hepsinin Nisa Çetirgan isimli rahip tarafından planlanıp yürütüldüğünü bizzat Ermeni
kaynaklarından öğrendik. Ermeni kaynakları çeviren Azmi Süslü ve Esat Ural`dır. Ben bunların kaynaklarından elde ettim. Bu rahibin, Malatya`da devlet otoritelerinin ortadan kaldırmak istediği anlaşılmaktadır.
Malatya Ermenileri 5 bin 500 civarındaki askeri topluluk ile karşı karşıya gelmiştir. Güvenlik kuvvetleri birçok el bombası ve resmi belge ele geçirmiştir. Belgelerde, Malatya ve yöresinin Türk İslam ahalisinin Malatya yöresinden yok edilmek istendiği anlaşılmaktadır. "
Malatya`nın Arapgir ilçesinde yaşayan Ermenilerin durumlarını da araştırdıklarını söyleyen Cöhce, "Arapgir Ermeleri, 9 Kasım 1895 günü bin 500 kişilik silahlı bir çete ile Müslüman halka karşı saldırıya geçmişlerdir. Müslümanlar her durumdan mağdurdu. Silahları yoktu. Kendilerini savunamıyorlardı. Çevreden yapılan asker takviyesiyle Ermeniler kayıp vermeye başladı. Burada Ermenilerden 200, Müslümanlardan 70 kişi hayatını kaybetmişti. Arapgir Ermeni Kilisesi`nde yapılan aramada birçok silah ve cephane ele
geçirilmişti. Ayrıca 2 tane derviş kıyafeti ele geçirilmişti. Daha sonra olaylardan Adıyaman`da etkilenmiş. Adıyaman`da bir Müslüman Ermeniler tarafından öldürüldü. İnfiala kapılan Müslümanlar iki Ermeni`yi öldürmüştü. "
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Düzce Düzce Üniversitesinde “Yapay Zekanın Yükselişi ve Geleceğin Meslekleri” programı DÜZCE(İHA) – Türkiye Düşünce Platformu Yönetim Kurulu Başkanı Taşkın Koçak, Düzce Üniversitesi tarafından düzenlenen yapay zekanın yükselişi ve geleceğin meslekleri adlı programda yaptığı konuşmada, 2035 yılında yapay süper zeka teknolojisinin ortaya çıkacağını, bu süreçte klasik meslek sahiplerinin iş bulamayacağını ve yeni mesleklerin ortaya çıkacağı değerlendirmesinde bulundu. Düzce Üniversitesi tarafından düzenlenen “Yapay Zekanın Yükselişi ve Geleceğin Meslekleri” adlı program gerçekleştirildi. Cumhuriyet Konferans Salonu’nda programa, Düzce Üniversitesi Rektör Yardımcısı Prof. Dr. Ali Öztürk, İş İnsanı, Araştırmacı, Yazar, Türkiye Düşünce Platformu Yönetim Kurulu Başkanı Taşkın Koçak ile üniversitenin öğretim üyeleri ve öğrencileri katıldı. “Yapay zeka dünyanın en önemli konularından biri” Programın açılış konuşmasını gerçekleştiren Rektör Yardımcısı Ali Öztürk, yapay zekanın dünyanın en önemli konularından biri olduğuna dikkat çekti. İnsanların yapay zekanın meslekleri nasıl etkileyeceği noktasında merak içinde olduğunu belirten Öztürk, programın faydalı olacağını söyleyerek sözlerini sonlandırdı. Klasik meslekler önemini yitirecek Programın davetli konuşmacısı Taşkın Koçak, yapay zekayı anlamanın ve bu alana yatırım yapmanın önemini dile getirdi. Yapay zeka uygulamalarını makine öğrenmesi ve derin öğrenme şeklinde açıklayan Taşkın Koçak, dar, geniş ve süper olarak yapay zeka türlerini sıraladı. 2035 yılında yapay süper zeka teknolojisinin ortaya çıkacağına işaret eden Koçak, bu süreçte klasik meslek sahiplerinin iş bulamayacağını ve yeni mesleklerin ortaya çıkacağı değerlendirmesinde bulundu. “Yapay zeka kod yazabiliyor, üretim yapabiliyor” Disiplinler arası bilgiyle donatılan yapay zekanın kod yazabildiğinin ve üretim yapabildiğinin altını çizen Taşkın Koçak, Goldman Sachs’ın öngörüsüne göre 2030 yılına kadar 300 milyon kişinin işini kaybedebileceğini sözlerine ekledi. Yapay zeka destekli yeni meslekler Yapay zekanın gelişimiyle sunumuna devam eden Taşkın Koçak, “Yapay Zeka ve Yazılım Mühendisliği, Üretken Yapay Zeka İstem Mühendisliği, Veri Mühendisi, Veri Bilimci, Veri Analisti, Siber Güvenlik Uzmanı, Metaverse Yazılımcıları, Mimarları, Uzmanları, E-Ticaret, Otonom Araç Yazılım Geliştiricisi, Nesnelerin İnterneti, Süper Bilgisayar Sistem Mühendisi, Kuantum Bilgisayarı ve İnterneti Uzmanı, Robotik Mühendisi ile Enerji Depolama ve Batarya Teknolojisi Uzmanı” gibi yapay zeka destekli geleceğin mesleklerinden örnekler vererek konuşmasını noktaladı.
Düzce Kazakistan’da Düzce Üniversitesi Bilim Kültür ve Eğitim Merkezi açıldı Düzce Üniversitesi ile Kazakistan Almaty Humanitarian Economic Üniversitesi (AHEU) iş birliğinde Kazakistan’da Türk eğitimi, kültürü ve bilimini tanıtma amacıyla açılan Düzce Üniversitesi Bilim Kültür ve Eğitim Merkezi’nin açılışı yapıldı. Almaty kampüsünde gerçekleştirilen törene; Almaty Türk Büyükelçiliği Konsolosu Reyzan Acar, Düzce Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Nedim Sözbir, AHEU Rektörü Prof. Dr. Valery Korvyakov, üniversitenin CEO’ları Sofia Suyubaeva ve Bolat Praliev, AHEU Pedagoji Enstitüsü Direktörü Prof. Dr. Gulmira Nurlikhina, Uluslararası Ofis Koordinatörü Doç. Dr. Sibel Bayram ile çok sayıda katılımcı ile düzenlendi. Kazakistan’da Türkçe dil kursları, akademik projeler ve ortak kültürel programlar düzenlenmesi amacıyla kurulan Düzce Üniversitesi Bilim Kültür ve Eğitim Merkezi Açılış Töreni’nde söz alarak, Düzce Üniversitesi’ni Almaty’de ağırlamaktan duydukları memnuniyeti vurgulayan Rektör Valery Korvyakov açılışı gerçekleştirilen merkez ile iki üniversite arasında yapılacak projelerin ilk adımının atıldığını belirtti. Rektör Nedim Sözbir, Düzce Üniversitesi ile AHEU arasında kurulan güçlü iş birliğinin bir sonucu olarak ortak bilim, eğitim ve kültür merkezinin açılışında bulunmaktan duyduğu onuru dile getirdi. Düzce Üniversitesi Bilim Kültür ve Eğitim Merkezi dışında birçok minör ve majör proje çalışmalarının sürdürüldüğünü ifade eden Sözbir, “Bahar döneminde minör programı ile Kazakistan öğrencilerini üniversitemizde misafir edeceğiz. Şu anda ise üniversitemiz Türk Dili Öğretimi Uygulama ve Araştırma Merkezi (TÖMER) tarafından kendilerine online Türkçe dersleri verilmektedir. Türkçe eğitimlerini tamamladıktan sonra bir dönem Özel Eğitim Bölümümüzde eğitim görecekler. İlerleyen süreçte bu alanda ortak lisans programı başlatmayı umuyoruz” şeklinde konuştu. Şu anda Kazakistan’da bin 50 öğrencinin Türkçe eğitim gördüğünü dile getiren Almaty Türk Büyükelçiliği Konsolosu Reyzan Acar ise Düzce Üniversitesi Bilim Kültür ve Eğitim Merkezi ile Türkçe öğretimine büyük katkı sağlanacağını ifade etti. Açılış Töreni’nin ardından, Türkçe eğitimi gören öğrencilerle bir araya gelen Rektör Sözbir ve Kazakistan AHEU Yönetimi gelecek projeler, ortak çalışmalar ve iş birlikleri hakkında fikir alışverişinde bulundu. Program karşılıklı hediye takdimi ile sona erdi.