TEKNOLOJİ - 24 Kasım 2024 Pazar 10:35

MEVKA’dan Ar-Ge Merkezi çalışanlarına eğitim

A
A
A
MEVKA’dan Ar-Ge Merkezi çalışanlarına eğitim

Mevlana Kalkınma Ajansı (MEVKA), Konya’da bulunan ar-ge ve tasarım merkezlerinin kurumsal kapasitelerinin artırılmasına yönelik olarak “Ar-Ge Merkezi Uzmanlığı” eğitimi düzenledi.


İnnopark Konya Teknoloji Geliştirme Merkezi’nde gerçekleştirilen eğitimler toplamda 27 saat sürdü. Eğitimlerin tamamlanmasının ardından başarılı bulunan katılımcılara Ar-Ge Merkezi Uzmanlığı sertifikaları verildi.


Ajans olarak gerçekleştirdikleri eğitim programı ile ilgili değerlendirmelerde bulunan Mevlana Kalkınma Ajansı Genel Sekreteri Dr. İhsan Bostancı, “Hepimizin yakından takip ettiği üzere ar-ge ve inovasyon, günümüzde rekabetin vazgeçilmez unsurlarından biri haline gelmiştir. Etkin ar-ge teşvikleri ile sanayisi desteklenen ülkeler dünya rekabet sıralamasında en üst seviyelerde yer almaktadır. Yine OECD tarafından hazırlanan raporlarda ortaya konulan görüşe göre de ülkelerin ekonomik büyümelerinin yüzde 50’si teknolojik inovasyonlara bağlıdır. Buradan hareketle tüm dünya ülkeleri, girişimcilik ve inovasyon faaliyetlerine önemli destekler sağlamakta, inovasyon faaliyetlerini sürdürülebilir ekonomik büyümenin temel unsuru olarak görmektedir. Bu noktada, devletimiz tarafından özellikle son yıllarda Sanayi ve Teknoloji Bakanlığımız, bakanlığımıza bağlı ve ilgili kuruluşlar vasıtası ile ülke ekonomisine katkıda bulunacak yüksek teknolojili ve katma değerli ürünlere yönelik olarak büyük destekler ve teşvikler verilmektedir. Gerek yeni ar-ge ve tasarım merkezlerinin kurulması, gerek mevcut merkezlerin sürdürülebilirliğinin sağlanması ve gerekse de altyapılarının ve insan kaynaklarının güçlendirilmesi amacıyla pek çok uygulama hayata geçirilmektedir" dedi.



"Elimizden geleni yapmaya hazır olduğumuzu özellikle ifade etmek istiyorum"


Çalışmaların temeli hakkında bilgi veren Genel Sekreter Dr. İhsan Bostancı, "Çalışmaların temelinde ise, özel sektörde, teknolojik bilgi üretilmesini, üründe ve üretim süreçlerinde yenilik yapılmasını, teknolojik bilginin ticarileşmesini, ar-ge personeli ve nitelikli işgücü istihdamının artırılmasını desteklemek amacıyla yayımlanan ve pek çok teşvik başlığı içeren 5746 sayılı araştırma, geliştirme ve tasarım faaliyetlerinin desteklenmesi hakkında kanun yer almaktadır. Ülkemizin tahıl ambarı olarak bilinen ve özellikle son 20 yılda ar-ge ve yenilikçi teknolojiler alanında yürüttüğü çalışmaların meyvelerini toplayan şehrimizin üretim potansiyeline baktığımızda, 3 bin 400’den fazla ihracatçı firmasıyla 80’den fazla sektörde üretim yaparak bu ürettiği ürünleri 180’den fazla ülkeye satan 2023 yılı sonu itibari ile 3,36 milyar dolar ihracat gerçekleştiren bir üretim ve sanayi merkezi haline geldiğini görüyoruz. Gelinen noktada şehrimizin 2000 yılına göre ihracatını 39 kat arttırmış olması ve imalat sanayinin ihracattaki payının yüzde 93,5 olması bizleri mutlu etmekle beraber gelecek adına da umutlandırmaktadır. Ar-ge ve yenilikçi teknolojiler konusunda yapılacak yeni yatırımlarla birlikte yüksek teknolojili üretime geçiş, şehrimizin hem ülkemizin hem de dünyanın önde gelen sanayi şehirleri arasındaki yerini daha da sağlamlaştıracak hem de katma değerli üretim sayesinde ihracattaki payını artıracaktır. Bunu sağlayabilmenin yolunun ise ar-ge ve tasarım merkezlerinin sayısının ve niteliğinin artırılmasından geçtiği de başta ifade ettiğimiz gibi su götürmez bir gerçektir. Bu minvalde, şehrimizin sahip olduğu mevcut duruma baktığımızda ise 22 ar-ge merkezi, 1 tasarım merkezi bulunduğunu, bu merkezlerde toplamda yaklaşık 700 kişinin çalıştığını, toplamda devam eden proje sayısının 230 olduğunu ve bu veriler ışığında şehrimizin ülkemizde 9. sırada yer aldığını görüyoruz. Gerek ihracat rakamları ve gerekse de şehrimizin üretim dinamiklerini göz önünde bulundurduğumuzda bu sayıyı yeterli görmediğimizi ve bu noktada hem ar-ge ve tasarım merkezlerinin sayılarının artırılması hem de mevcut merkezlerin ihtiyaçlarının belirlenerek sorunların çözüme kavuşturulması noktasında elimizden geleni yapmaya hazır olduğumuzu özellikle ifade etmek istiyorum" şeklinde konuştu.



"Eğitim programının hayırlara vesile olmasını diliyorum"


Dr. İhsan Bostancı, son olarak, "Ajansımız tarafından düzenlenen bu eğitim programının öznesi olan ar-ge ve tasarım konusu, kurum olarak bizim hem mali destek hem de teknik destek mekanizmalarımızın odağında bulunmaktadır. Sanayi ve Teknoloji İl Müdürlüğümüz başta olmak üzere paydaş kurumlarımız ile bu konularda çalışmaları sürdürüyoruz. Ajansımız tarafından bugüne kadar ilan edilen destek programlarında ar-ge ve yenilikçi teknolojiye dayalı ürün üretmeyi taahhüt eden projelerin her zaman öncelikli olarak desteklendiğini ve bu noktada pozitif ayrımcılık yaptığımızı da özellikle dile getirmek istiyorum. 2020 yılından bu yana özel sektör temsilcilerimizin de başvurusuna açtığımız ve şu an açık bulunan İmalat Sanayiinde Dönüşüm Teknik Destek Programı çerçevesinde; imalat sanayiinde faaliyet gösteren firmalarda yeni ar-ge ve tasarım merkezlerinin kurulmasına ya da mevcut ar-ge ve tasarım merkezlerinin ihtiyaç duyduğu danışmanlık ihtiyaçlarının karşılanmasına yönelik faaliyetlerin destekleneceğini de buradan tekraren duyurmak istiyorum. Ajansımız tarafından düzenlenen bu eğitim programı ile de şehrimizde bulunan ar-ge ve tasarım merkezlerimizin kurumsal kapasitelerinin artırılmasını amaçladık. 27 saat süren eğitimler boyunca, ar-ge projesi geliştirme ve hazırlama, ar-ge ve teknoloji yönetimi, ar-ge ve fikri mülkiyet, problem çözme teknikleri- trız, teknik ve mali açıdan proje döngüsü/yürütme, ürün tasarım ve geliştirme yönetimi gibi konularda eğitimler verildi. Hepsi birbirinden değerli ve konusunda uzman eğitmenler tarafından verilen eğitimlerin, şehrimizdeki ar-ge merkezlerinde çalışan personellerimizin mesleki gelişimlerine büyük katkılar sunacağına olan kanaatimiz tamdır. Bu duygu ve düşüncelerle, bu eğitim programının hayırlara vesile olmasını diliyorum” diye konuştu.



MEVKA’dan Ar-Ge Merkezi çalışanlarına eğitim

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Gaziantep Hediye duvar halısı ile başlayan merak koleksiyona dönüştü Gaziantep’te yaşayan 72 yaşındaki Mehmet Kaleoğlu’nun kendisine hediye edilen bir duvar halısıyla başlayan halı merakı yıllar içerisinde koleksiyona dönüştü. Kaleoğlu’nun koleksiyonunda yer alan ve geçmiş yıllarda evler ile iş yerlerinin duvarlarını süsleyen farklı figür ve motiflerin bulunduğu duvar halılar büyük bir ilgi görüyor. Tarihi Gaziantep Kalesi civarında bulunan 500 yıllık tarihi Kaleoğlu Mağarası’nın duvarına asılması için kendisine hediye edilen bir duvar halısı ile halı koleksiyonu oluşturmaya başlayan Mehmet Kaleoğlu, duvar halılarını mağaradaki bir odada muhafaza ediyor. Tarihi Yeni Han içerisindeki mağarada 200’den fazla eski duvar halısının bulunduğu koleksiyonuna gözü gibi bakan Kaleoğlu, 1950’li yıllara ait olan duvar halılarını isteyen müşterilerine de satıyor. Geçmişte her evin duvarında yer aldığı duvar halılarını mağaranın çeşitli yerlerine asan Kaleoğlu’nun halıları mağarayı gezmeye gelen yerli ve yabancı turistlerin de ilgisini çekiyor. Geçmiş yıllarda daha çok Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinde duvarları süsleyen halılara adeta hayran kalan ziyaretçiler, dakikalarca halıları inceliyor. 1950’li yıllarda hemen her evin duvarını süsleyen, tüy kadar hafif ve ipek kadar yumuşak olan duvar halıları tarihi mağaraya ayrı bir hava katıyor. Doğu ve Güneydoğu Anadolu bölgelerinde el ile dokunan, ev ve iş yerlerinin duvarlarına asılan halıları muhafaza etmeye devam eden Kaleoğlu, mağarayı gezmeye gelen ziyaretçilerin, halıları incelemeden gitmediğini söyledi. Günümüzde nadir rastlanan bu geleneksel halılara büyük ilgi duyduğunu ifade eden Kaleoğlu, geçmiş yıllarda hemen hemen her ev ve iş yerinin duvarlarını süsleyen duvar halılarının rengârenk nakışlar, motifler ve iç içe geçmiş desenlerden oluştuğunu bildirdi. Günümüzde duvar halılarının yerini artık tabloların aldığını belirten Kaleoğlu, “Mağaramız 500 yıllık Kaleoğlu Mağarası’dır. Mağaramız 500 yıllık olduğu için ‘tarihi yapıların içerisinde duvar halıları lazım’ dedim. Duvar halılarını mağaramıza astığımızda müşterilerimizin de dikkatini çekti” dedi. “Geçmişte her evin duvarında farklı figürlerin yer aldığı halılar vardı” İpekten dokunan halıların da olduğu resimli duvar halılarında en çok tercih edilen motifler arasında Kabe, aslan, geyik, at, boğa ve tavus kuşunun bulunduğunu belirten Kaleoğlu, geçmiş yıllarda özellikle genç kızların çeyizlerinde duvar halılarının yer aldığını hatırlatarak, “Halılarımızın bir kısmı hediye edildi. Bir kısmını da satın aldık. Duvar halıları mağaramızı ziyarete gelen müşterilerin dikkatini çekiyor. Duvar halılarınız orijinaldir. Duvar halılarını görenler şaşırıyor, aynı zamanda dikkatlerini de çekiyor. Eski döneme ait duvar halılarımız var. Duvar halılarını görenler eski hatıralarını yad ediyorlar. Bu da bizim hoşumuza gidiyor. Benim için de bir hobi oldu. Mağaramıza da ayrı bir renk katıyor. Duvar halıları mağaramıza ayrı bir görünüm kazandırıyor” dedi. “Halılara ilgi çok fazla” Koleksiyonundaki halıların bir kısmını mağaranın duvarlarına astığını belirten Kaleoğlu, “Duvar halıları mağarada dikkat çekiyor. Duvar halılarıyla mağaramız güzel bir dekora kavuştu. Her tarafta eski duvar halılarını görenler beğeniyor. Mağaramız da duvar halılarımız da tarihi kokuyor. Eski duvar halılarını görenler mutlu oluyor, dolayısıyla biz de mutlu oluyoruz” şeklinde konuştu. “Halılar insanı geçmiş yıllara götürüyor” Mağarayı ziyarete gelen vatandaşlar ise, “Mağaradaki duvar halılar bayağı hoşumuza gitti. Renkleri ve desenleri çok beğendik. Mağaradaki her şey tarih kokuyor. Mağara ve duvar halıları çok dikkatimizi çekti. Duvar halıları eskiden kızların çeyizleri arasında sergileniyormuş ve bu halıların 50-60 yıllık tarihi varmış. Halılar gerçekten çok güzel ve halılarda büyük bir emek var” diye konuştular. (SVY-Lo-Y)