SAĞLIK - 02 Ekim 2024 Çarşamba 11:14

Meme taraması kişiye özel olmalıdır

A
A
A
Meme taraması kişiye özel olmalıdır

Dünya’da ve ülkemizde kadınlarda en sık görülen kanser türü meme kanseri olurken, istatistiklere göre her 8 kadından 1’i meme kanserine yakalanıyor. Meme kanserinde erken teşhisin önemini vurgulayan Genel Cerrahi Uzmanı Doç. Dr. Ahmet Okuş, meme kanserine yenilmemek için meme kanseri taramasının aksatılmaması gerektiğine dikkat çekti.


Son yıllarda Avrupa modeli gibi ülkemizde de koruyucu hekimlik giderek artıyor. Medicana Konya Hastanesi Genel Cerrahi Uzmanı Doç. Dr. Ahmet Okuş, meme kanseri taramasının bir nevi koruyucu hekimlik olduğunu ve meme kanseri taraması sayesinde, bu hastalıktan kaynaklanan ölüm oranlarının düşürüleceğini vurguladı.



“Hastanın öyküsüne göre tarama yaşı değişir”


Herhangi bir rahatsızlık ya da şikayet olmadan hekime görünmenin sağlık taraması olarak adlandırıldığını, her kanserin taramasının yapılmadığını ifade eden Doç. Dr. Ahmet Okuş, “Tarama yaptırmak için herhangi bir şikayetinizin olmasına gerek yoktur. Taramanın amacı hastalığın erken evrede teşhis edilip, hastalığa bağlı ölüm oranlarını düşürmektir. Meme organına sahip olan herkesin, meme kanserine yakalanma ihtimali de vardır. Eğer meme kanseri erken evrede yakalanırsa, hastaların kanserle daha iyi bir şekilde mücadele etmeleri sağlanır” dedi.


Meme kanserinin erken teşhis edilerek kolay tedavi edilmesi ve tedavi yolunun belirlenmesi için tanı ve tarama yöntemlerinin çok önemli olduğunu, kişiden kişiye tarama yaşının değişebileceğini söyleyen Doç. Dr. Ahmet Okuş, “25 yaşından itibaren kişinin kendi kendisini muayene etmesi gerekir. Hekim kontrolüne 30 yaşında başlanabilir. 30 ile 40 yaş arasında 2 -3 yıl aralıklarla hekim kontrolü olmalıdır. Hekim kontrolünde meme muayene edilir ve gerekli görülürse görüntüleme tetkiki istenir. 40 yaşından sonra ise tarama yıllık istenir. Çünkü yaşla birlikte meme tümörünün görülme oranı da artar. Tümör erken evrede tespit edilirse hastanın hayatta kalma şansı da o kadar çok olur” şeklinde konuştu.



“Öncelikle kendi kendinizin doktoru olmalısınız”


Meme kanserinin, 30, 40 ve 50 yaşlarındaki kadınlarda daha sık görüldüğü, yaş ortalamasının ise 20’li yaşlara kadar düştüğü görülmekte olduğunu, bu durumdan dolayı hastanın öyküsüne göre tarama yaşının da değişebileceğini ifade eden Doç. Dr. Ahmet Okuş, “Annede ya da teyzede meme kanseri öyküsü varsa, meme kanseri tarama yaşı annenin hastalığa yakalandığı yaşa göre değişir. Genelde ailedeki en genç meme kanseri vakasından 10 yıl öncesinde taramaya başlanır. Örneğin teyzesi 40 yaşında meme kanserine yakalanmışsa o kişinin 30 yaşında meme kanseri taraması yaptırması önerilir. Böyle durumlarda riski en aza indirmek için klasik taramaların dışına çıkmak gerekir. Meme taraması kişiye özeldir” diye konuştu.


Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Emre Saltık, vefatının 8. yıldönümünde kabri başında anıldı Türk Halk Müziği sanatçısı Emre Saltık, vefatının 8. Yıldönümünde Büyükçekmece’deki kabri başında anıldı. Türk Halk Müziği sanatçısı Emre Saltık, vefatının 8. yıldönümünde Büyükçekmece’de bulunan Güzelce Mezarlığı’ndaki kabri başında anıldı. 2017 yılında Büyükçekmece Belediye Meclis üyesi iken geçirdiği kalp krizi sonrası hayatını kaybeden Saltık’ın anma törenine Büyükçekmece Belediye Başkanı Dr. Hasan Akgün, CHP Büyükçekmece İlçe Başkanı Halis Çiçekçi, 24. Dönem CHP Milletvekili Süleyman Çelebi, Emre Saltık’ın eşi Firaz Saltık, oğulları Mert Saltık ve Baran Saltık, Büyükçekmece Belediye Meclis üyeleri ve çok sayıda seveni katıldı. "Sazıyla sözüyle bu ülke için çok önemliydi" Saltık’ın kabri başında okunan duaların ardından oğlu Baran Saltık, anma törenine katılanlara ailesi adına teşekkür etti. Büyükçekmece Belediye Başkanı Dr. Hasan Akgün, "Emre Saltık dostumuzu, büyük halk ozanı, halk sanatçısı değerli kardeşimi kaybetmenin 8’inci yıldönümünde de aynı üzüntüyü yaşıyoruz. Emre Saltık gibi arkasından güzel sözler söyleterek bu dünyayı terk etmek çok önemli. Çok değerli bir dostumdu. Çok değerli bir kardeşimdi. Verdiği mesajlarla, sazıyla sözüyle bu ülke için çok önemliydi. Mekanı cennet olsun. Ailesine de tekrar başsağlığı diliyorum" diye konuştu. Anma töreni Saltık’ın mezarına bırakılan kırmızı karanfillerle son buldu.
İstanbul Zeytinburnu’nda komşu terörü: Güvenlik kamerasını kırıp, kapısına zarar verdi İstanbul Zeytinburnu’nda Servet D. yaşadığı sorunlar nedeniyle davalık olduğu üst komşusuyla mahkemedeyken şoku yaşadı. Komşusunun oğlu evinin güvenlik kamerasını kırarak, kapısına zarar verdi. Olay, 4 Mart 2025 tarihinde Zeytinburnu’nda meydana geldi. Edinilen bilgilere göre, 44 yaşındaki Emlakçı Servet D. ile 71 yaşındaki üst komşusu Zeynep A. bilinmeyen bir nedenle anlaşmazlık yaşayarak adliyelik oldular. Duruşma görüldüğü sırada Zeynep A.’nın oğlu 49 yaşındaki Bülent A. Servet D.’nin evinin önündeki güvenlik kamerasını kırıp bıçakla kapıyı çizdi. Hırsını alamayan Bülent A. daha sonra da kapıya mermi bıraktı. Eve döndüğünde yaşananları gören Servet A. Bakırköy Cumhuriyet Başsavlığı’na suç duyurusunda bulundu. Servet D. İfadesinde, "Bülent A. isimli şahsın annesi benim üst komşum. Bugün annesi ile duruşmam vardı. Duruşma sonrası evime geldim. Evime geldiğimde yasal izinle taktırdığım kendi dairemin üzerinde bulunan kameranın parçalanmış olduğunu gördüm. Kapımın da bıçakla çizildiğini gördüğünü belirtti. İfadesinin devamında kapısının önünde bir adet mermi olduğunu ve kamera kayıtlarını geri sardırdığında saldıran kişinin Zeynep A.’nın oğlu Bülent A. olduğunu gördüğünü ifade etti. Polisi çağırdığını beyan eden Servet D. Polis çağırdım. Polisleri beklerken şahıs saldırgan tavırlar sergiledi. Bana saldırdı ve ekipler ayırdı. Senin saçını keseceğim. Bu binaya giremeyeceksin. Kanını dökeceğim gibi tehditler etti. Şahıstan şikayetçi ve davacıyım. Azmettiren kişinin annesi olduğunu düşünüyorum. Uzaklaştırma talep ediyorum" dedi.