GÜNDEM - 06 Ekim 2024 Pazar 09:03

Çeşit çeşit sıkma yapan erkek usta şaşırtıyor

A
A
A
Çeşit çeşit sıkma yapan erkek usta şaşırtıyor

Konya’da yıllar önce hastanede çalışırken ek iş olarak annesinin yaptığı bazlamaları satmaya başlayan 3 çocuk babası, işinden ayrıldıktan sonra kendini geliştirdiği hamur işinde 15 yaşındaki oğlu ile birlikte hamur açıp hazırlayan sıkma ustası olarak sipariş yetiştirmeye çalışıyor.


Konya’da yaşayan 3 çocuk babası Mehmet Ali Çınar, 13 yıl önce hastanede personel olarak çalıştığı sırada, ek iş olarak annesinin yaptığı bazlama ekmekleri mesai sonrası arkadaşlarına satmaya başladı. Çınar, daha sonra ek işinde gelirini artırmak için çeşidi çoğaltarak bir süre daha satışa devam etti. Mehmet Ali Çınar, zaman içerisinde işlerini büyüterek 15 yaşındaki oğlu Muhammed Çınar ile birlikte ’sıkma’ olarak adlandırılan börekleri içerisine müşterilerinin isteğine göre sucuk, pastırma, tulum peynir ve küflü peynir gibi çeşitlerle 40 çeşit yaparak sunuyor. Çınar ve oğlu sıkmaların hamurlarını hazırlarken arada havaya atarak açıyor, sıkma yapan erkek usta olarak müşterileri şaşırtıyor.



Annesinin yaptığı bazlamaları satarak başladı, sipariş yetiştiremiyor


Adım adım ilerlediği başarı hikayesini anlatan Mehmet Ali Çınar, “2011 yılında Meram Devlet Hastanesinde personel olarak göreve başladım. O dönemdeki şartlarda mevcut ücret yeterli gelmediğinden anneme, ’sen bazlama yap, ben satacağım’ dedim. Hastanede çalışan arkadaşlarıma bazlama satarak başladık. Sonradan evimizi hastanenin arkasına taşıdık, bazlama arası peynirli, tereyağlı gibi çeşitlere başladık ve işlerim çok güzel gitti. İlerleyen zamanlarda da işi öğrenince, bazlama yapmak bana kaldı. Dükkan açmak için herhangi bir maddi gücüm yoktu. Hastane de o dönemde taşınmak zorunda kalınca, Mevlana Müzesi tarafından sıkma üzerine bir yere ortak oldum. İş orada tutmadı. Tutmayınca eski model arabamı satıp kendime 10 metrekare bir dükkan açtım. Denetim için gelen görevliler bile ’10 metrekareye nasıl sığdırdın sen bu malzemeleri’ diye şaşırdı. Dükkanı açtığımızda pandemiye yakalandım, bu süreçte maddi sıkıntılar çektim. Allah’ım bir şekilde geçim kolaylığı verdi. Sonra pandemi kalktı işler yürümeye başladı. İşler büyümeye başladı ve yaklaşık 1 yıldır yeni yerime geçtim. Buradan daha bir büyük yere gidip Konya lezzetlerini dünya çapında duyurmak gibi hedefim var. Türkiye’nin tek erkek sıkmacı unvanı şu an bende ve marka patentine varana kadar her şeyimizi almış bulunmaktayız” dedi.



“Sıkma yaparken bana böyle hayretler içerisinde bakıyorlar”


Gelen müşterilerin çoğunun kendisini şaşkınlıkla karşıladığını anlatan Mehmet Ali Çınar, “Bu tür işler genelde bayanların evlerde, böyle şebitlerin arasına yaptığı bir lezzet. Ablalarımız buraya geldiğinde, ben sıkma yaparken bana böyle hayretler içerisinde bakıyorlar ’sen mi yapıyorsun’ diyorlar, ’çok şaşırdık’ diye cevaplar alıyorum” ifadelerini kullandı.



“Nasıl bir yetenekleri olduğunu keşfettikleri zaman işin hiçbir zorluğu yok”


Hedefi olan girişimcilere seslenen Çınar, “Baba olarak şu anki yeni yetişen nesili yetiştirmek çok zor ama oğlum çocukluğundan beri benim yanımda. Bu işe göz aşinalığı olduğu için bu sene içerisinde kısa bir sıkıştırılmış eğitim vererek sıkmaya dair püf noktaları, nasıl yapacağı gibi eğitimleri sıkı şekilde verdim, 3 ay sürecinde usta yaptım diyebilirim. Hamur işini erkekler yapamaz diye bir algı var. Bu bir bayan işi derler ama bu bir bayan işi değil. Bu bir yetenek ve istek işidir. Girişimci gençlerin kendilerini keşfetmeleri gerekiyor. Nasıl bir yetenekleri olduğunu keşfettikleri zaman işin hiçbir zorluğu yok” diye konuştu.


Mehmet Ali Çınar’ın oğlu Muhammet Çınar ile hazırladığı sıkmaları yiyen müşteriler ise bu lezzeti severek tükettiklerini söyledi.



Çeşit çeşit sıkma yapan erkek usta şaşırtıyor

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kırıkkale Alın teriyle gelen kazanç: Torlukçuların zorlu kömür mesaisi Kırıkkale’de mevsimlik işçiler, yerleştikleri ormanlık alanda zor şartlar altında mangal kömürü üretiyor. Bir sezonda 55 ton kömür üreten işçiler, Türkiye’nin farklı şehirlerine tonunu 22 bin liradan satarak ekonomik kazanç sağlıyor. Diyarbakır’dan kilometrelerce yol kat ederek Kırıkkale’nin Sulakyurt ilçesindeki ormanlık bölgeye yerleşen Aksakal ve Kardelen aileleri, 7 ay boyunca zorlu şartlar altında çadırlarda yaşıyor. Aslen Mardinli olan aile, asırlık "konar-göçer" çadır geleneğini sürdürerek meşe odunundan mangal kömürü üretiyor. Mevsimlik işçiler, geçimlerini sağlamak için büyük emek harcıyor. Meşe odununun odun kömürüne dönüştürülmesi sırasında işçiler hem yoğun dumanla mücadele ediyor hem de uzun saatler boyunca sıcaklıkla başa çıkmak zorunda kalıyor. "Torlukçular" olarak da bilinen kömür üreticileri, sabahın ilk ışıklarıyla ormanda odun kesimi için mesaiye başlıyor. Traktörlerle ocak sahasına taşınan odunlar, Orman İşletme Müdürlüğü’nün izin verdiği alanlardan kesilerek boyutlarına göre ayrılıyor. Ardından koni şeklinde dizilen odunlar, saman ve toprakla kaplanarak yaklaşık 400-500 derece ısıyla kömüre dönüştürülüyor. Kömürlerin kül olmaması için üretim sürecinde 24 saat nöbet tutuluyor. Bir sezonda yaklaşık 55 ton kömür üreten aile, mangal kömürünün tonunu 22 bin liradan toptancılara satıyor. Kömür üreticisi Engin Kardelen, üretim sürecinin zorlu ve emek gerektiren yanlarını İhlas Haber Ajansı’na anlattı. Kardelen, kömür üretimi için birçok aşamadan geçtiklerini ve bu işin aile desteğiyle sürdürüldüğünü söyledi. "Gece gündüz çalışmak zorundasın" Ürettikleri meşe kömürlerini Türkiye’nin her yerine gönderdiklerini ifade eden Kardelen, "Biz meşe kömürü üretiyoruz. İhaleleri devletten alıyoruz. Kesimini yapıyoruz, buduyoruz, taşıyoruz, çatıyoruz, topraklıyoruz, sonra ateşe veriyoruz. Bunun yanma süreci 15-20 gün sürüyor. Kömür olduktan sonra bunları Türkiye’nin her yerine gönderiyoruz. Bizim de hayatla mücadelemiz böyle. Bu iş aileyle yapılıyor. Tek başına zaten yapamazsın. Gece gündüz çalışmak zorundasın. Sabahın erken saatlerinden akşamın karanlık saatlerine kadar çalışıyoruz. Bunun nöbeti de var. Gece boyunca da yatamıyorsun. Başında beklemek zorundasın, yoksa emeğin hepsi kül olur gider" dedi. "Tonu 22 bin liradan satılıyor" Diyarbakır’dan Kırıkkale’ye çalışmak için gelen Şaban Aksakal ise meşe kömürü üretiminin uzun bir süreç olduğunu belirterek, "7 ay boyunca buradayız. İlkbaharda çalışmaya başladık. 5 ayımız doldu, 2 ay daha buradayız. Tonu 22 bin liradan satılıyor. En fazla 55 ton kömür çıkartıyoruz" ifadelerini kullandı.