GÜNDEM - 29 Aralık 2023 Cuma 16:41

Gazi dernekleri terörü kınadı

A
A
A
Gazi dernekleri terörü kınadı

Kırşehir’de gazi dernekleri, yaptıkları ortak açıklama ile terörü kınadı.


Yapılan ortak açıklamaya Türkiye Emekli Subaylar Derneği, Emekli Astsubaylar Derneği, Emekli Uzman Çavuşlar Derneği, Muharip Gaziler Derneği, Harp Malulü Gaziler Derneği temsilcileri katıldı. ’Güvenlik olmadan huzur olmaz’ sloganıyla yapılan açıklamada gaziler, Türk Silahlı Kuvvetleri’nin yanında ve destekçisi olduklarını dile getirdi. Şehit Dul ve Yetimleri Derneği Başkanı Bahattin Kaya tarafından okunan bildiride, şehitlerin kanlarının yerde kalmayacağı ifade edildi. Her göreve hazır olduklarını söyleyen Kaya, "Asker dernekleri olarak terörü lanetliyoruz. 12 silah arkadaşımızın şehit edildiği saldırıyı lanetliyoruz. Bilinsin ki kanları yerde kalmayacaktır. Vatan sizlere minnettar" dedi.


Kaya, "Coğrafya ve konumumuz dün olduğu gibi bugün de hedeftedir. Bu topraklar canını vermekten çekinmeyen insanlar tarafından yurt edinilmiştir. Türkiye Cumhuriyeti’nin güvenliğini tehdit eden terör unsurlarıyla sonuna kadar mücadele edilecek ve bizler de destekçisi olacağız" ifadelerini kullandı.



Gazi dernekleri terörü kınadı

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Yenidoğan çetesi davası devam ediyor İstanbul’da bebekleri anlaşmalı oldukları hastanelere sevk ederek haksız kazanç sağlayan ve ihmali davranışlarda bulunarak ölmelerine neden olan ’yenidoğan çetesi’ üyeleri, hakim karşısında savunmalarına devam ediyor. Hemşire olan tutuklu sanık Hakan Doğukan Taşçı. “Yoğun bakımlar ne kadar çok doluysa o kadar para kazanıyorlar. Bunun için de çaba sarf ediyorlar” dedi. İstanbul’da bebekleri kendilerinin anlaşmalı olduğu hastanelere sevk ederek haksız kazanç sağlayan ve ihmali davranışlarda bulunarak ölmelerine neden olan ’yenidoğan çetesi’ne yönelik 22’si tutuklu toplam 47 sanığın yargılanmasına devam ediliyor. Bakırköy 22. Ağır Ceza Mahkemesi tarafından Bakırköy Adliyesi Konferans Salonu’nda görülen duruşmada savunma yapan hemşire olan tutuklu sanık Hakan Doğukan Taşçı, “Ben ilaçları satıp sanık Hasan Basri’ye parasını verirdim. Fırat Sarı böyle talimat vermişti çünkü. Bu bebeklerin kullanması gereken bir ilaç. Sigortası varsa SGK karşılıyor. Bu ürün zaten zayi oluyordu, çöpe gidiyordu. İhtiyacı olan hastaya vermeme durumu söz konusu değil. Çok ufak da komisyon alıyorduk, 600 lira. Doktor yerinde olmadığında acil durumlarda bebeklere işlem yaptığım oluyordu. Gıyasettin Mert ile çok tartışıyordum. Ben ambulans şoförü Gıyasettin Mert’i şikayet ettim zaten. Şafak Hastanesi’nde sürekli ihmali ölen hastalardan da bahsettim şikayetimde ama elimde çok fazla kanıt yoktu. Yoğun bakımlar ne kadar çok doluysa o kadar para kazanıyorlar. Bunun için de çaba sarf ediyorlar. Usulsüz sevkiyatlar yapıyorlar mesela. Hasta kabulü konusunda basit bir hastaysa Fırat Sarı’ya danışıp, kendimin kabul ettiği de oluyordu. Burada eksiklik doktorun olmamasından kaynaklanıyor. Doktor yoksa ve hastaya müdahale edilemeyecekse çocuk zaten ölecek. Ben buna göz yumamadığım için müdahale ediyordum” dedi.