EKONOMİ - 31 Ekim 2024 Perşembe 10:37

Kilis’te havaların serinlemesiyle balık satışları arttı

A
A
A
Kilis’te havaların serinlemesiyle balık satışları arttı

Kilis’te havaların serinlemesiyle birlikte balık satışları arttı.


Balık avı sezonunun 1 Eylül’de başlamasının ardından Karadeniz’de ve Ege’de balıkçıların ağlarına takılan çeşit çeşit balıklar, Kilis’te balıkçı esnafının tezgahlarını süslüyor. Son günlerde bol miktarda palamutun yanı sıra az da olsa ağlara takılan hamsileri vatandaşa sunan esnaf, havaların serinlemesi ile birlikte satışların artmasından memnun.


Karadeniz’de balıkçıların ağlarına takılan ve ortalama ağırlıkları 1 ile 2 kilogram gelen palamutları vatandaşlara sunmak için indirim yaparak tanesini 150 TL’den satışa sunduğunu belirten Uğur İncirli, "1 Eylül de başlayan sezondan sonra denizlerde palamut bolluğu yaşanıyor. Diğer balıkların yanı sıra tezgahlara getirdiğimiz ve kilosu 250 TL olan, ağırlıkları ise 2 kilogramı bulan palamutları vatandaşlara tanıtmak ve tadına baktırmak için tanesini 150 TL’den satışa çıkardık’’ dedi.



Kilis’te havaların serinlemesiyle balık satışları arttı

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Konya İmalat sanayii firmalarının yeşil dönüşüm yol haritaları MEVKA desteği ile belirlenecek Mevlana Kalkınma Ajansı (MEVKA), 2024 Yılı İmalat Sanayinde Dönüşüm Teknik Destek Programı kapsamında destek almaya hak kazanan proje sahibi firmalara yönelik Yeşil Dönüşüm Eğitim Programı düzenledi. TÜBİTAK Marmara Araştırma Merkezi Uzmanı Dr. Tuba Budak Duhbacı tarafından gerçekleştirilen eğitim programı ile firmaların yeşil dönüşüm yol haritalarının belirlenmesi ve bu alanda çalışma yürüten insan kaynakları kapasitesinin artırılması hedefleniyor. Ajans olarak gerçekleştirdikleri eğitim programı ile ilgili değerlendirmelerde bulunan MEVKA Genel Sekreteri Dr. İhsan Bostancı, “Hepimizin yakından takip ettiği üzere özellikle son dönemlerde adını sıkça duymaya başladığımız iklim değişikliği kavramı, doğal kaynakların azalmasına rağmen artan dünya nüfusu, hızla gelişen sanayi, yanlış tarımsal uygulamalar, doğanın ve çevrenin tahrip edilmesi ve sayabileceğimiz daha pek çok sebebin bir sonucu olarak ortaya çıkmış ve gelişmişlik düzeyinden bağımsız olarak tüm ülkeleri etkileyen niteliğiyle günümüzün en büyük çevresel, ekonomik ve hatta sosyal tehditlerinden birisi haline gelmiştir. İklim değişikliği sürecine daha geniş bir perspektiften bakıldığında konunun aslında salt bir küresel ısınma olayı değil, temel bir kalkınma sorunu olduğu da açıkça görülmektedir. Çünkü iklim değişikliğiyle mücadele kapsamında düşük karbonlu ekonomiye küresel düzeyde geçilmesi hususu, insanların yaşam biçimlerini, üretim ve imalat yöntemlerini değiştirecek köklü bir dönüşüm öngörmektedir. Kısaca, çevre mevzuatları nedeni ile üretim maliyetleri artan Avrupa Birliği’ndeki üreticilerin haksız rekabetten korunması için düşük maliyetli fakat yüksek emisyonla üretilmiş ürünlerin AB pazarına ihraç edilirken, içerdiği karbon yoğunluğuna göre vergilendirilmesi olarak da tanımlayabileceğimiz Sınırda Karbon Düzenlemesi pek çok sektörü yakından ilgilendirmektedir. Nitekim 2023 yılında uygulanmaya başlanan ve 2026 yılında tam kapsamlı olarak hayata geçirilmesi planlanan düzenlemenin, ilk etapta karbon sızıntı riski en yüksek ürünlere odaklanılarak; çimento, demir-çelik, alüminyum, gübre ve enerji sektörlerine, sonra ise tüm sektörlere yönelik olarak uygulanması gündemdedir. Bu durumun etkilerinin en aza indirilmesi noktasında ciddi çalışmalar yürütülmektedir. Bu çerçevede yürütülen çalışmaların başında ise AB tarafından ortaya konulan Avrupa Yeşil Mutabakatı ve ülkemiz tarafından da TBMM Genel Kurulu’nda kabul edilen Paris İklim Antlaşması gelmektedir. Bu hedef, ülkemizi 2050 yılına kadar 60 milyar avro Karbon Vergisi ödeme yükümlülüğünden kurtaracak olması bakımından üzerinde önemle durulması ve yeni politikalar geliştirilmesi gereken bir konu olarak karşımıza çıkmaktadır. Ülkemiz, bu mutabakat kapsamında 2053 yılı için kendisine net sıfır emisyon hedefi belirlemiş ve hazırladığı iklim değişikliği eylem planlarını kamu, özel sektör ve sivil toplum kuruluşları işbirliği ile tek tek hayata geçirmektedir. Bu noktada, ihracatının yaklaşık yarısını AB ülkelerine gerçekleştiren ülkemizin gerek küresel rekabette geri kalmaması, gerekse de bu devasa kaynağın ülke ekonomisine kazandırılması adına hepimize büyük sorumluluklar düşmektedir. Bizler de ajans olarak bu doğrultuda; imalat sanayii başta olmak üzere tarım, hayvancılık ve turizm gibi sektörlere yönelik yenilenebilir enerji kullanımının artırılması, döngüsel ekonominin yaygınlaştırılması ve enerji başta olmak üzere kaynakların verimli kullanımına yönelik olarak uyguladığımız teknik ve mali destek programlarımız ile 33 projeye güncel rakamlarla yaklaşık 105 milyon TL destek vererek 273 milyon TL’lik yatırımı harekete geçirmiş durumdayız. Bununla birlikte, ajans olarak, bölgemizde imalat sanayinde faaliyet gösteren firmalarımızın kurumsal, dijital ve yeşil dönüşümlerinin sağlanması amacıyla ilan ettiğimiz İmalat Sanayinde Dönüşüm Teknik Destek Programı kapsamında başarılı bulunan 36 projeden 11’inin firmalarımızın yeşil dönüşüm süreçlerinin tamamlanmasına yönelik olduğunu, bu kapsamda firmalarımızın enerji etütlerinin yapılması ve yeşil dönüşüm süreçlerine ilişkin yol haritaları hazırlanmasına yönelik faaliyetler yürütüleceğini özellikle dile getirmek istiyorum. Ajansımız desteği ile hayata geçirilecek olan bu projelerin, imzalanan protokoller kapsamında Konya Sanayi Odamız ve TÜBİTAK Marmara Araştırma Merkezi ile işbirliği içerisinde gerçekleştirileceğini dile getirerek verdikleri destekler için Konya Sanayi Odamıza ve TÜBİTAK Marmara Araştırma Merkezi’mize ayrıca teşekkür etmek istiyorum. Son olarak da ajansımız öncülüğünde İklim Değişikliği, Avrupa Yeşil Mutabakatı ve Sınırda Karbon Düzenlemesi Mekanizması temalarına yönelik olarak, ilimizin sera gazı emisyonlarının azaltılması odağında ve Türkiye’nin Net Sıfır hedefine yönelik ilgili ekosistemlerin geliştirilmesi, iyileştirilmesi, kurumların nitelikli insan kaynakları kapasitesinin artırılması, kurumlar arası işbirliklerinin artırılması amacıyla Konya İl Yeşil Mutabakat Komitesi kurulmuş ve belirli periyotlarla da gündemli toplantılar gerçekleştirerek çalışmalarını sürdürmektedir. Ajansımız tarafından gerçekleştirilen bu eğitim programı kapsamında da imalat sanayiinde faaliyet yürüten firmalarımıza yönelik TÜBİTAK Marmara Araştırma Merkezi Çevre ve Temiz Üretim Enstitüsü’nden Uzman Araştırmacı Tuba Budak Duhbacı tarafından Avrupa Yeşil Mutabakat Uyum Süreci, Karbon Ayak İzi Kavramı ve Hesaplama Metodolojisi, İmalat sektöründe karbon ayak izi hesaplama demonstrasyon çalışması, Kaynak Verimliliği Konsepti, Temiz Üretim Metodolojisi, Vaka Çalışması, İmalat Sanayinde Temiz Üretim Çalışmaları ve Kazanımlar, İmalat Sanayinde Temiz Üretim Çalışmaları Türkiye ve Dünyadaki Uygulamalar, Yeşil Finansman Olanakları gibi konularda eğitimler verildi. Eğitimlerin ardından TÜBİTAK Uzmanlarımız ve Sanayi Odamız ile birlikte destek alan firmalarımızın enerji etütleri yapılacak ve firmalarımızın yeşil dönüşüm yol haritaları belirlenecek. Ajans olarak bölgemizde yer alan firmalarımızın yeşil dönüşüm süreçlerinin tamamlanmasına yönelik çalışmalarımızın devam edeceğini belirterek, kıymetli destekleri için Konya Sanayi Odamıza ve TÜBİTAK Marmara Araştırma Merkezi’mize çok teşekkür ediyor eğitim programımızın hayırlara vesile olmasını diliyorum” dedi.
Gaziantep Hacıbaba Mahallesi’nde Fatma Şahin’e sevgi seli Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin Hacıbaba Parkı’nın çalışmalarını incelerken çocuklar tarafından sevgiyle karşılandı. Büyükşehir Belediyesi tarafından planlanan Hacıbaba İçme Suyu Arıtma Tesisi’nin bir bölümü Hacıbaba Parkı oluyor. Yapım çalışmaları yüzde 90 oranında tamamlanırken, parkın vatandaşların kullanımına açılacak. 2 bin 300 metrekarelik alanıyla bölgedeki yeşil alan ihtiyacını karşılayacak park, sosyal hayatı canlandıracak bir merkez olması hedefleniyor. Gaziantep Büyükşehir Belediye Başkanı Fatma Şahin’in, yeşil alanları genişletmeye yönelik vizyonuyla planlanan Hacıbaba Parkı, bölgedeki yeşil alan eksikliğini gidermek ve vatandaşlara keyifli vakit geçirebilecekleri bir alan sunmak amacıyla hayata geçiriliyor. Hacıbaba İçme Suyu Arıtma Tesisi’’nin bir bölümünün vatandaşa açılarak başlatılan parkın yapım çalışmaları yüzde 90 oranında tamamlanırken, geri kalan kısmının da hızla tamamlanarak kısa sürede hizmete sunulması hedefleniyor. 2 bin 300 metrekarelik alanda yer alacak parkta, çocukların güvenle oynayabileceği bir çocuk oyun alanı, yetişkinlerin spor yapabileceği bir basketbol sahası ve geniş yeşil alan bulunacak. Parkın sosyal hayatı canlandıracak bir merkez olması hedefleniyor. Ayrıca, "Haydi Çaya" konseptiyle vatandaşlara çay servisi yapılması planlanarak parkın sosyal buluşmalar için cazip bir nokta olması sağlanacak. Yeşil Gaziantep hedefine katkı Fatma Şahin’in liderliğinde sürdürülen “Yeşil Gaziantep” projesi kapsamında hayata geçirilen Hacıbaba Parkı, şehrin yeşil alan ihtiyacına önemli bir katkı sunacak. Bu proje, doğayla iç içe mekanlar oluşturarak bölge halkının yaşam kalitesini artırmayı amaçlıyor. Bölgedeki sosyal ve yeşil alan ihtiyacı karşılanıyor Hacıbaba Parkı’nın planlanması, bölge halkının uzun süredir dile getirdiği sosyal alan eksikliğine yanıt verecek. Park, sadece bir yeşil alan olarak değil, aynı zamanda çocukların oyun oynayabileceği ve sosyalleşebileceği, yetişkinlerin ise spor yapıp dinlenebileceği bir yaşam alanı olarak hizmet verecek. Parka yakın yaşayan bölge sakinleri, bu yeni alanın sağladığı sosyal ve yeşil imkanlardan oldukça memnun görünüyor.
Balıkesir Ayvalık’ta mazgal ve yağmur suyu kanallarına temizlik harekatı Balıkesir’in Ayvalık ilçesinde, Ayvalık Belediyesi ve Balıkesir Büyükşehir Belediyesi Su ve Kanalizasyon İdaresi (BASKİ) ortaklığında Ayvalık genelinde mazgal ve yağmur suyu kanallarında büyük temizlik harekâtı başlatıldı. Balıkesir Büyükşehir Belediyesi ve Ayvalık Belediyesi ekiplerinin işbirliğinde ve koordineli olarak sürdürülecek olan çalışmalarla; mazgal ve yağmur suyu kanallarında dip bucak temizlik gerçekleştirilecek. Ekipler 7/24 mesai yaparak, yaklaşan kış mevsimi öncesinde bakım, onarım ve temizlik hizmetlerini titiz bir şekilde tamamlamayı planladı. Ayvalık Belediye Başkanı Mesut Ergin, tıkalı durumdaki kanalların, hem ilçenin hem de vatandaşların sel ve su baskını riskine karşı savunmasız hale getirebileceğini söyledi. Bu bilinçle, ilçe genelinde kapsamlı bir bakım ve temizlik çalışması yürütüldüğünü vurgulayan Başkan Mesut Ergin, “Çalışmalar Ayvalık genelinde tüm sahada 7 gün 24 saat olarak devam ediyor. Ayvalık Belediyesi Temizlik İşleri Müdürlüğü ve BASKİ ekipleri ortaklığında, yağmur kanallarında, rögarlarda kapsamlı temizlik çalışması başlattık. Yoğun geçen yaz sezonunda gelişigüzel atılan çöpler, yağmur kanallarından tek tek ayıklanacak. Temizlik çalışmaları aralıksız sürdürülerek kış sezonuna güvenli bir şekilde hazırlanılacak” dedi. Ekipler, aşırı yağışlar nedeniyle yaşanabilecek olumsuzlukların önüne geçebilmek amacıyla, cadde, sokak, mazgal ve çevre temizliği çalışmalarını aralıksız 7/24 sürdürüyor. İlçe genelinde yağmur suyu drenaj kanallarını atıklardan arındırmaya başlayan ekipler Ayvalık’ın kışı karşılama hazırlığını tamamlamak için gece gündüz çalışıyor. Ayvalık Belediye Başkanı Mesut Ergin, “Ayvalık’ımıza kendi evimize gösterdiğimiz özenle, titizlikle davranalım, kendi evimizi nasıl temiz tutuyorsak kentimiz için de öyle davranalım. Ayvalıklı hemşehrilerimden rica ediyorum. Özellikle yağmur suyu drenaj kanallarına küçük bir çöp dahi atmayalım, tıkanma, taşma ve sel gibi felaketler ile karşı karşıya kalmayalım,” diyerek uyarıda bulundu.