GENEL - 04 Ocak 2019 Cuma 11:00

Türkiye’nin ilk lisanslı atlı okçuluk spor kulübü Melikgazi’de

A
A
A
Türkiye’nin ilk lisanslı atlı okçuluk spor kulübü Melikgazi’de

Türkiye’nin ilk atlı okçuluk spor kulübü olan Kayseri Atlı Okçuluk Spor Kulübü Başkanı Sami Genel, yönetim kurulu üyeleri Ramazan Bıyıklı ve Hakan Meneviş Melikgazi Belediye Başkanı ve Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Memduh Büyükkılıç’ı ziyaret etti.

Türkiye’nin ilk atlı okçuluk spor kulübü olan Kayseri Atlı Okçuluk Spor Kulübü Başkanı Sami Genel, yönetim kurulu üyeleri Ramazan Bıyıklı ve Hakan Meneviş Melikgazi Belediye Başkanı ve Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Memduh Büyükkılıç’ı ziyaret etti.


Türkiye’de 20 civarında federasyonu bağlı kulüp olduğunu ancak ilk lisanslı kulübün Kayseri’de 2009 yılında faaliyetlerine başlayan Kayseri Atlı Okçuluk Spor Kulübü olduğunu belirten Kulüp Başkanı Sami Genel, “Şu anda 25 lisanslı aktif sporcumuz ile faaliyetlerimizi sürdürüyoruz. Türkiye Şampiyonasını Kayseri’de yaparak önemli bir organizasyona ev sahipliği yaptık. Ayrıca İlk resmi hakem kursunu da Kayseri’de açarak bu alanda şehrimizin söz sahibi olduğunu kanıtladık. Büyükşehir Belediyesi ile görüşmelerimiz sonucunda Kocasinan Cırgalan bölgesinde yapılması planlanan ETNO Spor Merkezi Projesinin uygulama projelerinin hazırlanmasından büyük memnuniyet duyuyoruz. Bu tesisin tamamlanması ile birlikte Kayseri olarak daha büyük organizasyonlara ev sahipliği yapmamıza, şehrimizin sportif, kültürel ve turizm yönünden önemli bir konuma gelmesini sağlayacak” dedi.


Başkan Büyükkılıç da ziyaretten duyduğu memnuniyeti dile getirerek “Türk toplumunda at, ok ve yayın önemi çok büyüktür. Tarihten günümüze gelene kadar at en önemli binek aracı, ok ve yay ise savaşlarda kullanılan en önemli silah olarak kullanılmıştır.Günümüzde dünya çapında aktif olarak yapılanbir spor dalıdır. Ata sporumuz olarak kabul edilen okçuluğun gelişmesi ve daha yaygın hale getirilerek gerek şehrimiz, gerek ülkemiz, gerekse dünya çapında başarılar elde edilmesi yönünde Kayseri Atlı Okçuluk Kulübümüzün yaptığı anlamlı çalışmaları takdirle karşılıyor, sporun ve sporcunun dostu anlayışı ile her zaman yanlarında ve destekçileri olacağımızı ifade ediyorum” diye konuştu.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Adıyaman Asrın felaketinde kaybettiği eşi ve oğlunun ne ölüsüne nede dirisine ulaşamadı Adıyaman’da, asrın felaketinde 2 oğlu ölen, bir oğlu ise sağ kurtulan baba, kaybolan eşi ve bir oğlunun depremden bu yana ne ölüsünü ne de dirisini bulamadı. Adıyaman’ın merkez Alitaşı Mahallesi Gölbaşı Caddesi üzerindeki 5 katlı Arzık Apartmanı’nın birinci katında eşi ve 4 çocuğuyla birlikte yaşayan Mehmet Ziya Demir, deprem gecesi yıkılan binanın enkazı altında kaldı. Kendi çabasıyla enkaz altından çıkan Demir, 22 yaşındaki oğlu Samet Demir’i canlı olarak çıkartmayı başardı. Enkaz alanına giden ekipler, yaptıkları arama ve kurtarma çalışmalarında Mücahit (23) ve Ahmet Demir’in (20) cansız bedenine ulaştı. Enkazın her yerini arayan ekipler, 46 yaşındaki anne Zeliha Demir ile 8 yaşındaki Muhammed Enes Demir’e ise ulaşamadı. Enkazdan çıkmayan eşi ve oğlundan herhangi bir iz bulamadı Ekipler çalışmalarını sonlandırdıktan sonra kendi çabasıyla yeniden enkazın her yerini arayan Demir, eşi ve oğluna ulaşamadı. Cesetlerin götürüldüğü alana giden Demir, orada da bir sonuç elde edemeyince deprem esnasında yaralı olarak çıkartılıp hastaneye kaldırılmaları ihtimaline karşı Adıyaman merkez, çevre iller ve Ankara ile İstanbul’daki hastaneleri arayan Demir, herhangi bir iz bulamadı. "Eşimin ve çocuğumun ne ölüsüne ne de dirisine ulaşamadık" Mehmet Ziya Demir, "Eşimin ve çocuğumun ne ölüsüne ne de dirisine ulaşamadık. Onları çok özledim. Bir çok kez ilgili yerlere başvurduk, DNA örnekleri verdik ama her hangi bir sonuç elde edemedik. Ben eşimin çocuğumun ölüsüne yada dirisine ulaşmak istiyorum. Ölmüşlerse dahi en azından dua edeceğimiz bir mezarları olmalı. Depremin üzerinden 2 yıldan fazla bir zaman geçmesine rağmen ne yazık ki bir izlerine ulaşamadım. Onlar hiçbir zaman aklımdan çıkmadı ve çıkmıyor. Eşimin ve çocuğumun bulunması için yetkililerimizden yardım istiyorum" diye konuştu.
Ankara Bakan Yardımcısı Sağlam: "Polisin en önemli ve en güçlü zırhı hukuki bilgisidir" İçişleri Bakan Yardımcısı Mehmet Sağlam, "Polisin en önemli ve en güçlü zırhı hukuki bilgisidir. Bu konuyu önemsiyoruz ve bu alandaki çalışmalarımıza devam ediyoruz" dedi. Polis Akademisi Başkanlığı Gölbaşı Yerleşkesi Ali Birinci Kültür Merkezi’nde ‘Polis ve Ceza Hukuku Sempozyumu’ düzenlendi. Sempozyum öncesinde bir konuşma yapan İçişleri Bakan Yardımcısı Mehmet Sağlam, iyi yetişmiş, donanımlı ve profesyonel kadrolarla Türkiye’nin huzurunu sağlamayı amaçladıklarını ifade ederek, "Polisin en önemli ve en güçlü zırhı hukuki bilgisidir. Bu konuyu önemsiyoruz ve bu alandaki çalışmalarımıza devam ediyoruz. 2 gün sürecek sempozyum boyunca polisin zor ve silah kullanma yetkisi alanında uzman kişiler tarafından tartışılarak gerek Türk hukuku gerek uluslararası ve karşılaştırmalı hukuk boyutuyla kapsamlı bir şekilde ele alınacaktır. Aynı zamanda yargı kararları ışığında değerlendirmelerde bulunularak, uygulanmada somut olarak karşılaşılan sorunlara yer verilecek ve bu sorunların çözümüyle ilgili fikir alışverişinde bulunulacaktır. Bundan 3-4 ay öncesinde Yargıtay Cumhuriyet Başsavcımızı aradım. Başsavcımızla yaptığımız görüşmelerde bir komisyon oluşturduk. İçişleri Bakanlığı Hukuk Hizmetleri Genel Müdürü ve Yargıtay Başsavcılığının görevlendirdiği savcılarla ortak çalışma toplantıları yaptılar. Polisin silah kullanma halinde karşılaştığı sorunları, olaylar halinde teker teker inceledik. 40’a yakın ceza genel kurul kararı tespit edildi. Onlarla da çalışma yapıyoruz, sonuçlar çıkartacağız. Bu sonuçları hem akademideki öğrencilere hem de Bakan Yerlikaya’nın talimatıyla 81 ilin emniyet müdürlüklerine ve valiliklerine göndereceğiz. Dikkat edilmesi gereken hususları belirlemiş olacağız ki hem vatandaşımız hem de polislerimiz mağdur olmasın. Bu konuda da Yargıtay’a özellikle bir teşekkürü borç biliyorum" diye konuştu. "Sempozyumun verimli geçmesini temenni ediyorum" Sempozyumun amacının sahadaki uygulamalarla hukuki çerçeveyi buluşturmak olduğunu vurgulayan Sağlam, "Bu sempozyumun amacı, sahadaki uygulamalarla hukuki çerçeveyi buluşturmak, mesleki deneyimlerle akademik bilgiyi harmanlamak ve zor kullanma yetkisine ilişkin doğru, dengeli, insan haklarına duyarlı bir perspektif geliştirmektir. Sizlerden beklentimiz hem görev başında hem de meslek hayatınız boyunca bu bilinçle hareket etmeniz, yetkiyi değil hukuku öncelemeniz ve her zaman vatandaşla empati kurarak davranmanızdır. Sempozyumun emniyet teşkilatına ve akademik camiaya faydalı olacağına canı gönülden inanıyorum. Sempozyumun verimli geçmesini temenni ediyorum" ifadelerini kullandı. Polisin zor ve silah kullanma yetkisinin ele alındığı sempozyuma Polis Akademisi Başkanı Murat Balcı, Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Adalet Komisyonu Başkanı Cüneyt Yüksel ve İçişleri Bakan Yardımcısı Mehmet Sağlam katıldı.