ASAYİŞ - 07 Kasım 2024 Perşembe 19:49

Gazeteci Azim Deniz’i vuran sanık: "Suçumu biliyorum. Kendisinden de özür diliyorum"

A
A
A
Gazeteci Azim Deniz’i vuran sanık: "Suçumu biliyorum. Kendisinden de özür diliyorum"

Kayseri’de Gazeteci Azim Deniz’i tabancayla vurarak yaralayan sanık hakim karşısına çıktı. Sanık savunmasında, "Evinin önüne konuşmak için gittim. Binadan çıktığını gördüm. Arkasından gittim. Aramızda 3-4 metre vardı. Belimdeki tabancayı çıkartıp yere doğru ateş ettim. Onu yaralamak veya öldürmek aklımın ucunda yoktu" dedi.


Kayseri Adliyesi 3.Ağır Ceza Mahkemesinde başlayan davaya tutuksuz sanık A.T., Gazeteci Azim Deniz ve taraf avukatları katıldı. Sağlık kontrolüne getirildiği esnada ’yazısı nedeniyle vurdum’ diyen sanık A.T. bugün duruşmadaki ifadesinde; “Azim Deniz, gazeteci. Kendini sosyal medya üzerinden takip ederim. Kendisiyle bir husumetim olmadı. Başına bir olay gelmişti ilk ‘geçmiş olsun’ diye yazan da benim. Bir olayla ilgili video yayınladı. Ben 2 çocuk babasıyım. Müşteki o videoda benimle ilgili videonun altına ‘kolpa’, ‘kolpaçino’ gibi yorumlar söylemiş. Sürekli arkadaşlarım bu sözleri bana söyleyip dışlar oldu. Ben de o video altına yorum yazdım, ‘bana ulaş’ diye. O konu hakkında şikayetim vesaire olmadı. Kendisi bana dönüş yapmadı. Tanıdık birilerine gönderdim. Haber yapmak onun işi ama altındaki ‘yazıyı kaldırtalım’ dedim. Aracı olan Y.Ş. de söylemiş ama dönüş olmamış. Uzun bir süre geçti. Herkes onun yaptığı yorumları söylüyordu bana. Çünkü iş yerinde birkaç önce darp olayı yaşandığı için oraya gitmedim. Evinin önüne konuşmak için gittim. Sabah saatlerinde gittim. Biraz bekledim. Sonra kendisi çıktı. Binadan çıktığını gördüm. Arkasından gittim. Aramızda 3-4 metre vardı. Onun arkası dönüktü. Seslendim, elinde çanta vardı. Çantaya hamle yaptı, ben de korktum. Belimdeki tabancayı çıkartıp yere doğru ateş ettim. Onu yaralamak veya öldürmek aklımın ucunda yoktu. Döndüm gidiyordum. Küfür edince, hedef gözetmeksizin tekrar ateş ettim. Toplam 2 el ateş ettim ikisi de yere doğru ateş ettim. Ben giderken o zile basıyordu. Ben çıktım, gittim. Öldürecek olsam ya da kastım olsa 3-4 metre vardı aramızda tabancada da 6 mermi kalmıştı. Ben yazdığı habere bir şey demiyorum. Ama ‘kolpa’, ‘kolpacı’, ‘kolpaçino’ gibi söyler söylediği için arkadaşlarım da bana sürekli Azim beyin bana bu lafları söylediğini belirtiyordu. Ben suçumu biliyorum. Kendisinden de özür diliyorum. Ben ilk atışı attım, döndüm gidiyordum. Küfür edince ikinci kez ateş ettim. Müşteki bana çantayla vurmamıştır. Ben toplamda 2 el ateş ettim” dedi.


Duruşmada konuşan müşteki Azim Deniz ise ifadesinde, “Sanığın isminin dışında söylediği her şey yalandır. Ben bu şahsı vurulduğum andan öncesinde hiç görmedim, tanımıyorum. Olay tarihinden bir yıl önce bir köşe yazısı yazdım. Bu köşe yazısının bu şahısla hiçbir alakası yok. Bir siyasi partide meydana gelen kavga ile ilgili bir haberdi. Orada dövdürme, vurdurma gibi olaylar oluyor. Bu şahıs da ben yaptım diye birilerinden para istiyor. İsmi sadece orada geçiyor. O haberle ilgili sanığı ilgilendiren bir şey yoktur. Bir siyasi partideki yöneticilerin kavgasını anlatan bir köşe yazısıdır. Mesaj atıp atmadığını bilmiyorum, beni aramadı. Aracı gönderdim dediği kişiyi tanıyorum ama bu konuyla ilgili bir söylemde bulunmadı. Haberimizde yanlışlık olduğu ya da hata olduğu söylenebiliyor. Gerçekten hatamız varsa kaldırabiliyor ya da düzeltebiliyoruz. Bizim medya şirketimiz çarşının ortasında, çok rahat oraya gelebilirdi. Bu şahsın o haberle uzaktan yakından alakası yok. Aracıya da gerek yok. Sanık hakkında ‘kolpaçino’ sözü olmamış bir şeyi olmuş gibi gösteren kişi’ olarak yazılmıştır. İYİ Parti’deki arkadaşların kavgasına dahil olmuş, orada kendisi para koparmak için, tetikçilik yaptığı için adı geçmiştir. Bir sene beklemiş, bir sene sonra sabahın erken saatlerinde gelmiş. İş yerimi bilmiyor da evimi mi biliyor? Bu işi planlamıştır. Olay günü sabah 08.25 gibi evden çıktım. El çantam ve bilgisayarım vardı. Yanıma kadar yaklaşıyor. Ben kaldırıp çantayı vurabileceğim mesafeye kadar yaklaştı. Sağ kalçamın yan tarafından bir el ateş etti. Allah korudu. Kurşun iç organlarımın yanından çıktı. Aramızda yaklaşık 40 santim varken ayaklarıma doğru değil yukarı doğru ateş etti. Ben vurulduğumu anladım, döndüm çantamla bir kez vurdum. Bu şahsın yüzünü o zaman gördüm. Daha sonra çantayı vurunca 2 el daha ateş etti. İkisi de dizimi sıyırdı. Daha sonra silahı takılı kaldı. Korkup kaçmaya çalıştı. Etraftan yardım istedim. Ambulans çağırmalarını istedim. Evimin giriş kapısına doğru gittim. O sırada duvardan atlayıp arabasına binip gittiğini gördüm. Şahsın amacı kesinlikle öldürmekti. Kamera kayıtlarında da var, eli belinde geliyor. Bilir kişi raporlarında da hastane raporlarında da ayaklarıma doğru ateş etmediği belli" diye konuştu.


Daha sonra tanıklar dinlendi. Müşteki avukatı sanığın tutuklanmasını karar verilmesini talep ederken mahkeme heyeti sanığın müştekiye yaklaşmamasına karar verdi. Duruşma eksiklerin giderilmesi için ileri bir tarihe ertelendi.



Olay


5 Şubat saat 08.30 sıralarında, gazeteci Azim Deniz’in Kocasinan ilçesi Mimarsinan Mahallesi Karasu Sokak’taki evinin otoparkında meydana geldi. Azim Deniz, işe gitmek için evinden çıktığı sırada apartmanın otoparkında bekleyen A.T.(45), Azim Deniz’i takip edip tabancayla yaraladı. Olayın şüphelisi A.T. ise Yozgat Sorgun İlçesi’nde yakalandı. A.T. hakkında ‘kasten öldürmeye teşebbüs’ suçundan dava açıldı.


Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Galatasaray’da tek değişiklik Galatasaray Teknik Direktörü Okan Buruk son oynadıkları Beşiktaş derbisinin 11’ine göre Tottenham karşısında tek değişiklik yaptı. UEFA Avrupa Ligi’nin 4. haftasında Galatasaray evinde İngiliz ekibi Tottenham ile karşılaşıyor. Galatasaray Teknik Direktörü Okan Buruk son oynadıkları Beşiktaş derbisinin 11’ine göre Tottenham karşısında tek değişiklik yaptı. Buruk, Roland Sallai’nin yerine Dries Mertens’e görev verdi. Sarı-kırmızılılarda Macar futbolcu Roland Sallai, UEFA’ya verilen listede yer almadığı için, Senegalli futbolcu Ismail Jakobs da sakatlığından dolayı kadroda yer almadı. Sistemde değişiklik Teknik Direktör Okan Buruk, Tottenham mücadelesinde 3-5-2 sistemiyle sahaya çıktı. Bu sezon birçok maçta çift forvetle başlayan Buruk, İngiliz ekibi karşısında da forvette Mauro Icardi ve Victor Osimhen’e görev verdi. Galatasaray son oynadığı Beşiktaş derbisinde 4-4-2 formatında sahaya çıkmıştı. Fernando Muslera kaleye döndü Galatasaray’ın, UEFA Şampiyonlar Ligi play-off rövanş maçında Young Boys ile oynadıkları maçta kırmızı kart gördüğü için 3 maç men cezası alan Uruguaylı file Fernando Muslera, Tottenham mücadelesiyle kalesine döndü. Muslera’nın yokluğunda PAOK, RFS ve Elfsborg karşılaşmasında kalede Günay Güvenç oynamıştı. Dries Mertens’e plaket verildi Karşılaşma öncesinde Galatasaray Başkanı Dursun Özbek, Beşiktaş derbisiyle sarı-kırmızılılarda 100. resmi maçına çıkan Dries Mertens’e plaket ve üzerinde 100 numaralı adının yazılı olduğu forma hediye etti. Taraftarlar da Mertens’e tezahüratlarda bulundu. Galatasaray’ın 11’i Sarı-kırmızılılar, mücadeleye; Fernando Muslera, Davinson Sanchez, Kaan Ayhan, Abdülkerim Bardakcı, Barış Alper Yılmaz, Lucas Torreira, Gabriel Sara, Yunus Akgün, Dries Mertens, Victor Osimhen ve Mauro Icardi 11’i ile çıktı. Yedeklerde ise, Batuhan Şen, Günay Güvenç, Kerem Demirbay, Berkan Kutlu, Hakim Ziyech, Elias Jelert, Victor Nelsson, Yusuf Demir, Michy Batshuayi, Ali Yeşilyurt, Efe Akman ve Metehan Baltacı bekledi. Taraftarlardan tam destek Galatasaray taraftarı, Tottenham mücadelesinde takımını yalnız bırakmadı. RAMS Park’ta oynanan mücadelede sarı-kırmızılı taraftarlar, tribünleri doldurdu. Taraftarlar, müsabaka öncesi futbolcuları tek tek tribünlere çağırarak, destekte bulundu. İngiliz taraftarları da deplasman tribününde yerini aldı. Tribünlerde Filistin’e destek pankartları açıldı Galatasaraylı taraftarlar ayrıca İsrail’in, Filistin’e yaptığı saldırılara tepki gösterdi. Sarı-kırmızılı taraftarlar, tribünlerde ’Filistin’e özgürlük’, ’Filistin soykırımı’ ve ’Gazzeli bebekler yaşasın’ pankartları açtı.
Balıkesir Gönen Tarım ve Hayvancılık Fuarı 12. kez kapılarını açtı Balıkesir’in Gönen ilçesinde geleneksel hale gelen Gönen Tarım ve Hayvancılık Fuarı, bu yıl 12. kez ziyaretçilerini ağırlamaya başladı. 7-10 Kasım 2024 tarihleri arasında düzenlenen fuarda, tarım ve hayvancılık sektöründeki en yeni teknolojiler ve modern yöntemler sergilenecek. Çiftçiler, üreticiler ve tarımsal teknoloji firmaları için önemli bir buluşma noktası olan Gönen Fuarı, sektördeki yeniliklerin tanıtılmasına ve bölgedeki tarımsal faaliyetlerin geliştirilmesine katkı sağlamayı hedefliyor. Fuarda tarım makineleri, yem, gübre ve otomotiv sektörüne dair ürünleri tanıtan çok sayıda stant yer alırken, sektör profesyonelleri çeşitli seminer ve panellerde bilgi ve tecrübelerini paylaşacak. Bu yıl fuarda sürdürülebilir tarım teknikleri ve modern hayvancılık yöntemleri üzerine düzenlenen eğitimlerin yoğun ilgi görmesi bekleniyor. Ayrıca, geleneksel hale gelen yemek yarışması da bu yıl fuarda yer alacak; yarışmada dereceye giren katılımcılara ödüller verilecek. Fuarın açılışına Balıkesir Valisi Hasan Şıldak, Balıkesir Büyükşehir Belediyesi Başkan Yardımcısı Sevinç Baykan Özden, Balıkesir İl Tarım ve Orman Müdürü Erkan Alkan, Gönen Kaymakamı Ahmet Altıntaş, Gönen Belediye Başkanı İbrahim Palaz, Gönen Ticaret Odası Başkanı İsmail Mutlu, Gönen Jandarma Komutanı Ethem Gökboğa ve Gönen İlçe Emniyet Müdürü Aydın Zeybek gibi protokol üyeleri katıldı. Fuar Ziyaret Saatleri: 10:00 - 22:00 12. Gönen Tarım ve Hayvancılık Fuarı, tarım ve hayvancılık sektörünün profesyonellerini ve meraklılarını bir araya getirerek, katılımcılara yeni ürün ve hizmetleri yakından inceleme ve faaliyetlerini geliştirme fırsatı sunuyor. Fuarın, bölge tarımı ve hayvancılığına katkı sağlaması hedefleniyor.
İstanbul Acun Ilıcalı: "Hodri meydan diyoruz" Fenerbahçe Asbaşkanı Acun Ilıcalı, maçlarda yaşanan hakem hatalarının yabancı hakemler tarafından incelenmesi konusuyla ilgili Galatasaray Yönetim Kurulu Muhasip Üyesi İbrahim Hatipoğlu’nun açıklamalarına ilişkin "Hodri meydan diyoruz, istediğiniz pozisyonlar diyoruz. Hem katılmayıp bundan sonra da işi yine sulandırmaya kalkmayın" dedi. Sarı-lacivertli takımın asbaşkanı Acun Ilıcalı, maçlarda yaşanan hakem hatalarının yabancı hakemler tarafından incelenmesi konusuyla ilgili Galatasaray Yönetim Kurulu Muhasip Üyesi İbrahim Hatipoğlu’nun açıklamalarına ilişkin Fenerbahçe TV’ye konuştu. Hakem değerlendirmesi için yapılan anlaşmanın detaylarını da paylaşan Asbaşkanımız, şu ifadeleri kullandı: “Dün sosyal medyadan konuştum ama detayları anlatmak için aslında bugüne işaret etmiştim. Öncelikle bu yabancı hakem getirip pozisyonların incelenmesi konusunu kısaca açıklayayım. Galatasaray Kulübünden yönetici İbrahim Hatipoğlu biliyorsunuz, canlı yayında, ‘İsterseniz pozisyonlara bakalım. Yabancı hakem gelsin incelesin.’ dedi. Biz de resmi hesabımızdan yönetim olarak cevap verdik. Dedik ki, ‘Bu seneden başlayarak istediğiniz sezonun pozisyonlarına bakalım. İstediğiniz hakemi siz getirin, bu şekilde inceleyelim.’ Teklifi yapan onlar, kabul eden de biziz. Sonra Sayın Hatipoğlu beni aradı. Güzel bir sohbet yaptık. O sohbet içerisinde, ‘Tamam, hakem getirelim. Nasıl yapalım?’ Ben dedim ki, ‘Siz bir hakem davet edin yurt dışından, ben UEFA’ya sorayım, bir hakem rica edelim. Getireceğimiz iki hakemle beraber pozisyonları inceleyelim.’ Sayın Hatipoğlu, ‘Tamam.’ dedi. O sırada biz konuşurken, gayet nezih, güzel konuşuyoruz. Galatasaray hesabından, hatırlarsanız Galatasaray-Beşiktaş maçından sonra bizim aleyhimize, bizi işaret eden çirkin bir açıklama geldi. Bize bir gönderme var. ‘Sayın Hatipoğlu, biz sizinle böyle güzel bir diyalog içindeyiz, siz niye böyle bir açıklama yapıyorsunuz bir yandan?’ dedim. ‘O açıklamadan haberim yok.’ dedi. ‘Peki.’ dedim. Haberiniz yoksa ne diyeyim. O sırada Galatasaray’dan Fenerbahçe’ye saldıran bir açıklama geliyor. Ben yine güzel bir şekilde devam ettim. ‘Hakemimiz hazır.’ dedim. ‘Biz daha hakem bulamadık.’ dediler. Bir hafta böyle geçti. İkinci hafta, ‘Hakem geliyor artık.’ dedim. Biz niye bu işi bir haftada bitirmedik belli değil. İkinci hafta oldu, ‘Biz daha hakem bulamadık.’ dedi. ‘Sayın Hatipoğlu, bir hakem bulmak çok zor değil, yurt dışından. İstiyorsanız biz bulalım.’ ‘Siz bulursanız olmaz.’ dedi. ‘Tamam, siz bulun.’ dedim. ‘Bana biraz süre verir misiniz? 1 gün.’ dedi. ‘Tabii’ dedim. Ertesi gün beni aradı, dedi ki, ‘Tamam, hakem bulduk.’ Biz hakem olarak, Şampiyonlar Ligi finali yönetmiş Mark Clattenburg’u önerdik. Onlardan da Markus Merk ismi geldi. ‘Tamam’ dedim, ‘Çok güzel. Haydi yapalım.’ dedim. ‘Ama bunu millî takım arasında yapalım’ dedi. Ona da ‘Peki’ dedim. ‘Millî takım arasında yapalım.’ dedik. Şimdi çok enteresan bir durum var. Kendisiyle de konuşuyoruz, mesajlaşıyoruz. En son bana mesaj yolladı, ‘Markus Merk için şu tarih uygun.’ diye. Millî takım arasını söyledi. Ben de aradım kendisini ‘Tamam, o tarih de uygun, millî takım arası tarihi de tamam’ dedim. Tarihi sordu, tarihte anlaştık, hakemlerle anlaştık. Bu süreci zaten herkes biliyor. Herkesle paylaşıyoruz. Gizli saklı bir konuşma da değil herhalde. Gazeteciler de bu konuşmanın başını bildikleri için bize soruyorlar devamlı, ‘Ne oldu?’ diye. Ben de gazetecileri, kamuoyunu aydınlatma adına dedim ki, ‘Millî takım arasında pozisyonlara bakmaya karar verdik" diye konuştu. "Her şeyi şeffaf şekilde anlatıyorum" Bir ayrıntıyı daha anlatmak istediğini ifade eden Ilıcalı, "Bu süreçte şöyle bir ayrıntı var, onu da anlatmam lazım. Bütün yönetici arkadaşlarım bana devamlı diyorlar ki, ‘Onlar gelmez.’ ‘Hayır, konuşuyoruz, diyalog içindeyiz.’ ‘Gelmez.’ Dedim ki, ‘Hakemi belirlediler.’ ‘Yok, bir şey bulurlar, gelmezler.’ En son dedim ki, ‘Tarihi belirledik, milli takım arası dedik. Zaten teklifi yapan onlar, tamam dedik.’ dedim. Bizimkiler yine, ‘Gelmezler.’ dediler. Tweet attım, ‘Yine gelmez’ dediler. Tweetten sonra bir açıklama, ‘Sinsilik, bir plan var, yok şöyle’ Ben bir kez daha soruyorum. Her şeyi şeffaf bir şekilde anlatıyorum. Bunun neresinde ne plan var? Pozisyonları, ‘Yabancı hakem getirelim, en üst düzey iki hakem incelesin.’ demişiz. ‘Geçtiğimiz sezona da bakalım.’ dedik. İbrahim Hatipoğlu’yla konuştuk. Önce bu sezona bakalım, o dedi ki, ‘Geçtiğimiz sezona da bakalım.’ Geçtiğimiz sezona bakmayı zaten biz istiyoruz. Bizim hakkımız asıl geçtiğimiz sezon yenildi. İstediğiniz her yere bakalım zaten. Hiçbir sorun yok. Burada konu şu, sizi getiremiyoruz ki masaya. ‘Teraziden kaçan hırsızdır.’ diye bir cümlesi var eski Galatasaraylı bir yöneticinin. Maalesef şu anda teraziden kaçan bir takım görüyoruz. Sorun değil. Tecrübeliler bunu bekliyordu, ben beklemiyordum. Benim yaşadığım tecrübe şu, Galatasaray’a herhangi saygısız bir ifadede bulunmadım. Galatasaray kulübünü aşağılamadım, karalamadım. Hakem hatalarını söyledim, yöneticileri çıktı abuk sabuk hakkımda konuştu, beni karalamaya çalıştı. Şimdi yine başka bir yöneticisiyle konuşuyorum, anlaşıyoruz, ‘Millî takım arasında’ diye mesajı duruyor burada. Her şey artık belgeli, somut. Bu sefer hop, ‘Vay efendim bize sormadan açıklama yaptınız.’ Zaten bunlar gizli bilgi değil ki. Ben zaten herkesle konuşuyorum bunu. Ne yaptım? Gizli bir operasyon mu yapıyoruz beraber? Gizliye mi alıştınız? Konu ne? Her şey gizli mi olmak zorunda? Niye şeffaf olmuyoruz? Anlamadım. Çok mu gizli bir konu bu yani? Şöyle anlatayım, bu konuda Galatasaray’ın bize olumlu cevap vereceğini öncelikle Galatasaray yanlısı hesaplardan okuduk. İbrahim Bey beni aramadan önce zaten ben sosyal medyada okudum ‘Galatasaray Fenerbahçe’ye olumlu cevap verecek’ diye. Siz de iletişim olarak gizlilik öngörmemişsiniz ki. Siz de basına bu konuda açıklama yapmışsınız. Bu konu zaten gizli bir konu değil. Bir şey saklamıyoruz. İletişimde insanların bilgilendirilmesinin ne problemi var anlamadım" diye konuştu. "Biz yine davet ediyoruz" Galatasaray Kulübü’ne bir kez daha çağrıda bulunan Acun Ilıcalı, "Biz milli takım arasında 3 haftadır erteledikleri hakemi getireceğiz. Yurt dışından hakem ya da hakemler. Fark etmez. Getireceğiz, pozisyonları seyrettireceğiz. Pozisyonları ona vereceğiz. İsterlerse katılabilirler. Yine davet ediyoruz. Kendilerinin daveti vardı ya. Biz yine davet ediyoruz. Buyurun, pozisyonlarınızı getirin. Beraber koyalım, incelensin. Eğer katılmıyorsanız istediğiniz pozisyonları gönderin bize, onları gösterelim ama sakın, ‘Vay efendim, şu pozisyon niye yok, bu pozisyon yok.’ demeye kalkmayın. ‘Hodri meydan.’ diyoruz, ‘İstediğiniz pozisyonlar.’ diyoruz. Hem katılmayıp bundan sonra da işi yine sulandırmaya kalkmayın. Yönetici olduğum günden beri beni karalıyorsunuz. Gülüyorum zaten. Biz doğrunun peşindeyiz. Ben geçen gün de açıklamamda söyledim. Kendimiz için değil, her takım için adalet istiyoruz. Her takım eşit olsun istiyoruz. Bunun mücadelesi içindeyiz. ‘Eğer ortada bir sorun varsa da bu görünsün diye yabancı hakemlere gösterelim.’ dedik. Daha doğrusu sizden teklif geldi, biz kabul ettik. Teklifinizi kabul ettik, ortada yoksunuz. Yine, ‘Vay efendim şöyle dedin, sen önce açıklama yaptın çok kırıldım, bize sormadan açıklama yaptın’ Ben durumla ilgili bilgi verdim. Anlaştığımız şeyin somut bir şekilde gününü, tarihini verdim. Her şey de zaten burada yazılı. ‘Milli takım arası.’ dedik, ben de, ‘Millî takım arası.’ demişim zaten. Burada ne var da, ne buldunuz da bu şekilde tepki verdiniz anlayamadım. Belki kendi aralarında bir problem olmuş olabilir. Onu da çözerlerse biz bekliyoruz” ifadelerini kullandı.