GÜNDEM - 08 Kasım 2024 Cuma 09:59

Başkan Özdoğan: "Spor ahlakı ve disiplin ile yeni nesiller yetiştiriyoruz"

A
A
A
Başkan Özdoğan: "Spor ahlakı ve disiplin ile yeni nesiller yetiştiriyoruz"

Hacılar Belediye Başkanı Bilal Özdoğan, Hacılar ERVA Spor Okulları’nda düzenlenen Taekwondo Kuşak Töreni’ne katılarak, genç sporcuların sevincine ortak oldu.


Başkan Bilal Özdoğan, sporcuların büyük bir heyecan ve coşkuyla sahne aldığı törene katılarak, genç sporculara yeni kuşaklarını ve madalyalarını takdim etti. Başkan Özdoğan, gençlerin sporla kazandığı özgüvenin önemine dikkat çekerek, aileleri ve eğitmenleri tebrik etti.



"Genç Sporcularımızla Gurur Duyuyoruz"


Yunus Çepken İlkokulu Spor Salonu’nda düzenlenen törene, Kayseri Vali Yardımcısı ve Hacılar Kaymakam Vekili Ömer Tekeş, Vali Yardımcısı Erkan Kaçmaz, Hacılar Belediye Başkanı Bilal Özdoğan, Gençlik ve Spor İl Müdürü Ali İhsan Kabakçı, ilçe protokolü, sporcular ve aileler katıldı. Kayseri Valisi Gökmen Çiçek ise video bağlantısı ile öğrencilere seslenerek, ”Her mahallede olacağız ve gençlerimizi zehirlemek isteyenlere, sosyal medyada tuzağa çekmek isteyenlere fırsat vermeyeceğiz” dedi.


Başkan Özdoğan, törende yaptığı konuşmada sporun gençlerin kişisel gelişimindeki önemine değinerek, "Sevgili gençler, başarılarınızın sporda ve eğitimde artarak devam etmesini diliyorum. ERVA Spor Okulları’nda 8 branşta eğitim gören 433 öğrenciye ulaştık, bu sayının giderek artacağını umuyorum. Sizleri burada görmekten mutluluk duyuyoruz" dedi.



"Spor Ahlakı ve Disiplin ile Yetişen Nesiller Yetiştiriyoruz"


Başkan Özdoğan, sporun gençlerde ahlak ve disiplin gelişimine büyük katkı sağladığını vurguladı. Gençlerden, hem ülkemizin bayrağını dalgalandırmalarını hem de topluma katkı sağlayan bireyler olmalarını dileyen Özdoğan, "Sporun ahlak ve disiplin kazandıran bir alan olduğunu biliyoruz. Hem iyi sporcular olarak bayrağımızı dalgalandırmanızı hem de doğru, güzel insanlar olarak bu ülkeye hizmet etmenizi temenni ediyorum" ifadelerini kullandı.


Genç sporcuların ulusal ve uluslararası başarılarla Hacılar’ı temsil etmelerini dileyen Başkan Özdoğan "Bugün kuşak alan sporcularımızın ileride siyah kuşak ve Türkiye, Avrupa, hatta olimpiyat şampiyonalarında yer aldığını görmek en büyük dileğimiz" dedi.


Programda, Hacılar Belediyesi ve ilçe kaymakamlığının koordinasyonuyla sürdürülen spor projelerinin önemine değinen Başkan Özdoğan, "Kaymakamlık başta olmak üzere, bu projelerde emeği geçen tüm müdürlüklerimize ve eğitmenlerimize teşekkür ediyorum. Spor okullarımızla gençlerimizi daha güçlü yarınlara hazırlıyoruz" dedi.


Protokol konuşmalarının ardından sporcuların Taekwondo gösterileri katılımcılardan büyük beğeni topladı. Etkinliklerin ardından Başkan Özdoğan, yeni kuşak kazanan sporculara kuşaklarını ve madalyalarını takdim ederek genç sporcuları tebrik etti.



Başkan Özdoğan: "Spor ahlakı ve disiplin ile yeni nesiller yetiştiriyoruz"

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Cumhurbaşkanı Erdoğan: "ABD öncülüğünde bazı Batı ülkelerinin Ukrayna’daki savaşın bitirilmesi için çaba sarf etmesi, orada çözümü hızlandırır" Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, "Amerika Birleşik Devletleri öncülüğünde bazı Batı ülkelerinin Ukrayna’daki savaşın bitirilmesi için çaba sarf etmesi, orada çözümü hızlandırır. Biz, en başından beri hem Ukrayna’nın haklılığını ortaya koyduk hem bu savaşta barışın yanında yer almayı tercih ettik" dedi. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kırgızistan ve Macaristan ziyaretleri sonrası ABD’deki başkanlık seçiminden Türkiye’de bazı belediyelere kayyım atanmasına kadar birçok konuda değerlendirmede bulunarak, gazetecilerin sorularını yanıtladı. Donald Trump’ın yeniden ABD Başkanı seçilmesini ve yeni döneminde Türkiye-ABD ilişkilerini değerlendiren Erdoğan, "Öncelikle bu seçimin Amerika Birleşik Devletleri’ne, bölgemize ve dünyamıza hayırlı olmasını diliyorum. Sayın Donald Trump seçim sürecinde suikast girişimi dahil birçok güçlükle gerçekten büyük bir mücadele örneği verdi. Malum, kendisini vurmaya yeltendiler, mermi kulağını sıyırdı. Elleri kelepçeli halde karakola götürdüler. Bütün bu olaylar cereyan ederken o, seçim kampanyasını gerçekten çok çok güçlü bir şekilde yılmadan, usanmadan direnerek devam ettirdi. Bu, her siyasetçinin rahat rahat başaracağı bir uğraş değildir. Trump bunu başardı. Seçimin ilk dönemlerine girerken hep söylenen şuydu; ’Kamala Harris açık ara bu seçimi alır.’ Hep bunu söylediler. Trump’a da doğrusu şans vermiyorlardı. Fakat son dönemece girildiğinde fark sürekli açılmaya başladı. Trump inanmıştı ve neticeyi de başarılı bir şekilde aldı. Bu süreçte yanında sadece Elon Musk vardı. Elon Musk onunla el ele, baş başa verdi. Bütün bu yargı süreci de dahil olmak üzere bu kadar yüklenmelerine rağmen Trump, bence çok çok başarılı bir sınavı yılmadan, usanmadan atlattı. Neticede seçimi aldı. Sayın Trump ile samimi bir görüşme yaptık. O esnada aile yemeğindeydiler. Elon Musk ve Musk’ın çocuğu yanındaydı ve kendileriyle görüşmemizi bu şekilde yaptık. Seçim sürecini ve Türkiye-ABD arasındaki iş birliğini ele aldık. Bundan sonraki sürece yönelik Türkiye ile ilgili de güzel ifadeleri oldu. Kendisini ülkemize davet ettik" dedi. "Bizim, Türkiye olarak müttefikimiz Amerika Birleşik Devletleri’nden beklentilerimiz biliniyor" ABD ile Türkiye arasındaki bazı sorunların çözüme kavuşması için çalışacaklarını söyleyen Erdoğan, "ABD ile aramızda F-35 konusu bulunuyor. S-400 ile ilgili bir süreç var. F-35 konusu ile ilgili Trump’ın başkanlığı döneminde Türkiye’den bahsederken ’Parayı verdiler, buna rağmen siz hala uçakları vermiyorsunuz?’ beyanları bulunuyor. Yeni dönemde bu meseleleri bakalım nasıl bir zemine oturtacağız ve yolumuza nasıl devam edeceğiz? Bizim, Türkiye olarak müttefikimiz Amerika Birleşik Devletleri’nden beklentilerimiz biliniyor. Başta Filistin meselesi ve Rusya-Ukrayna krizi olmak üzere pek çok sınama ile karşı karşıyayız. Türkiye ve Amerika Birleşik Devletleri iş birliği ile bunların üstesinden gelmek mümkün. Trump’ın başkanlığıyla birlikte bölgesel ve küresel çapta yaşanan savaşların ve krizlerin son bulmasını ümit ediyorum. Sayın Trump’la daha önceki başkanlık döneminde de beraber çalıştık. Zaman zaman fikir ayrılıkları yaşansa da Türkiye ve ABD’nin model ortaklığı tartışılmaz" diye konuştu. "Trump’ın İsrail’e sağlanan silah desteğini kesmesinin iyi bir başlangıç olabileceğini söyleyebilirim" ABD’deki seçimlerin Ortadoğu’ya etkilerini değerlendiren Erdoğan, "Yeni dönemde Donald Trump ile görüşmelerimizi devam ettirerek Ortadoğu’daki gelişmeleri nasıl şekillendireceğimizi, bundan önce olduğu gibi telefon diplomasisiyle gelişmelere göre ele alacağız. Örneğin Suriye’den ABD askerlerinin çekilmesi konusunu değerlendireceğiz. PKK/PYD/YPG terör örgütüne verdikleri desteği sonlandırmaları nasıl olacak, bunları bizzat telefonla kendisiyle de irtibat kurmak suretiyle görüşerek, konuşarak belli bir zemine oturtacağımıza inanıyorum. Zira bundan önceki dönemde biz Sayın Trump ile iletişim kurmakta hiçbir zorluk yaşamadık. 24 saatte irtibatımızı kuruyor ve buna göre de telefon diplomasisiyle netice almaya gayret ediyorduk. Bu dönemde ben bu yönde herhangi bir sıkıntımızın olacağına ihtimal vermiyorum. Trump’ın İsrail tarafından başlatılan bu çatışmaları sonlandırma vaatleri var biliyorsunuz. Biz o vaadin yerine getirilmesini ve İsrail’e ’dur’ denilmesini isteriz. Temenni ederiz Sayın Trump’ın ikinci döneminde bölgede kalıcı barışın ve huzurun sağlandığı bir dönem inşa edilir. Biz barıştan ve huzurdan yanayız. İsrail-Filistin meselesinde kalıcı çözümün ortaya konmaması şiddet sarmalını doğuruyor ve o döngüden bölgemiz kurtulamıyor. Biden dönemindeki politikaların devam ettirilmesi bölgede çözümsüzlüğü derinleştirir ve çatışmayı yayar. Bunu asla istemeyiz. Filistin ve Lübnan topraklarındaki İsrail saldırganlığını durdurmak için Sayın Trump’ın İsrail’e sağlanan silah desteğini kesmesinin iyi bir başlangıç olabileceğini söyleyebilirim. İsrail’in yayılmacı hedeflerini destekleyecek her adım, bölgedeki gerilimi artırabilir ve çatışma alanlarını genişletebilir. Bölge dışındaki ülkelerin tüm bu risklerin göz önünde bulundurularak Ortadoğu politikalarını şekillendirmesinde fayda var. Trump’ın ABD başkanlığı, Ortadoğu’daki siyasi ve askeri dengeleri ciddi biçimde etkileyecektir. Herkesin bölgede barışı ve istikrarı hedefleyen adımlar atması, küresel barışın inşasına fayda sağlayacaktır. Aksi durumda çatışmaların yayılması, katliamların devamı herkese kaybettirir" dedi. "Amerika Birleşik Devletleri öncülüğünde bazı Batı ülkelerinin Ukrayna’daki savaşın bitirilmesi için çaba sarf etmesi, orada çözümü hızlandırır" Trump’ın başkan olmasının ardından NATO’nun Avrupalı üyelerine yaklaşımının, Ukrayna-Rusya savaşının ne yönde ilerleyeceğinin sorulması üzerine Erdoğan, "Trump açık sözlü biri. Geçmişte Merkel’e ’Ben NATO’ya şu kadar para veriyorum, sen Almanya olarak ne veriyorsun?’ demişti. Merkel’den orada bir çıt dahi çıkmadı. NATO’ya Amerika’dan sonra en yüksek seviyede para veren ülkelerden birisi de biziz. Bu noktada NATO içinde en fazla savunma harcaması yapan ülkelerden bir tanesi Türkiye. Bu dönemde de biz Amerika Birleşik Devletleri karşısında onun rakamını yakalamayabiliriz ama ideal seviyede olan ülkelerden bir tanesi olarak yolumuza devam ederiz. NATO içinde asker noktasında bir sıkıntı yok. Asker sayısı itibarıyla zaten iyiyiz. Amerika Birleşik Devletleri öncülüğünde bazı Batı ülkelerinin Ukrayna’daki savaşın bitirilmesi için çaba sarf etmesi, orada çözümü hızlandırır. Biz, en başından beri hem Ukrayna’nın haklılığını ortaya koyduk hem bu savaşta barışın yanında yer almayı tercih ettik. Savaşın tarafı olmamız konusundaki yönlendirmelere kulak asmadık ve her iki tarafla da teması sürdürdük. Sorunların diplomasi yoluyla çözülebileceğine yönelik inancımızın Batı tarafından yeterince paylaşılmadığını gördük. Trump döneminde meseleye çözüm perspektifinden yaklaşan bir ABD yönetimi görürsek, biz bu savaşı kolaylıkla bitirilebiliriz. Daha fazla silah, daha fazla bomba, daha fazla kaos ve çatışma bu savaşı bitirmez. Daha çok diyalog, daha çok diplomasi, daha çok mutabakat barışın kapısını aralar. Biz her iki tarafı da aynı masa etrafında buluşturmayı başarmış bir ülkeyiz. Bunu defalarca yaptık ve yine yapabiliriz. Bu savaş artık bitmelidir. Biz gayretlerimizi barış için yoğunlaştırdık ve buna devam edeceğiz. Umarız yeni dönemde yeni başlangıçlar yapar ve tüm çatışmaların ve savaşların sona erdiği bir dünyaya kavuşuruz" diye konuştu.
Malatya Karademir’den esnafa destek mesajı: "Mücbir sebep ve vergi erteleme şart” MAGİNDER Yönetim Kurulu Başkanı Salih Karademir, Ankara temaslarında esnafın sorunlarını çözmek ve deprem bölgesindeki mağduriyetleri gidermek için önemli bir çağrıda bulundu. Karademir, 30 Kasım’da sona erecek olan mücbir sebep halinin en az 3 yıl daha uzatılması gerektiğini ve depremden etkilenen esnaflar için SGK ile vergi borçlarının 1 yıl ertelenmesinin hayati öneme sahip olduğunu belirtti. Karademir, Milliyetçi Hareket Partisi Malatya Milletvekili Mehmet Celal Fendoğlu’nun MAGİNDER tarafından sunulan dosyadaki bilgileri Meclis gündemine taşımasından ötürü teşekkürlerini sundu. Kandemir, Fendoğlu esnafın sıkıntılarını Meclis gündeminde dile getirerek, önemli bir adım attığını belirterek, mücbir sebep süresinin uzatılmasına yönelik taleplerinin dikkatle ele alındığına vurgu yaptı. AK Parti Malatya Milletvekili İnanç Siraç Kara Ölmeztoprak ile de yakın temas halinde olduklarını belirten Karademir, Ölmeztoprak’ın konuyla ilgilenerek 6. Bölge teşviklerinin devamı ve mücbir sebep halinin uzatılması için çaba gösterdiğini ifade etti. Karademir, “Ölmeztoprak’tan yakında müjdeli haberler bekliyoruz” dedi. AK Parti Malatya Milletvekili Abdurrahman Babacan’ın da dosyayı değerlendirerek Kahramanmaraş, Hatay, Adıyaman ve Malatya illerinin milletvekilleriyle Maliye Bakanı’nı ziyaret ederek mücbir sebep süresinin uzatılmasına yönelik girişimlerde bulunacaklarını ifade etmesi, esnafa umut verdi. MAGİNDER Başkanı Karademir, esnafa destek çağrısını yineleyerek, tüm vekillerden deprem bölgesindeki esnafların yanında olmalarını talep etti. Kandemir, “Esnaflarımızın zor günlerinde yanlarında olmaya devam edeceğiz ve onların haklarını savunmak için gereken tüm adımları atacağız” diye konuştu.
İzmir Medical Point Hastanesinde tüp bebekte hatasız süreç yönetimi Doğal yollarla çocuk sahibi olamayan çiftler için tüp bebek tedavisi sunduğu avantajlarla öne çıkıyor. Bu süreçte güvenlik ve doğruluk kritik öneme sahip. Dolayısıyla gelişen teknolojiyle birlikte tüp bebek merkezleri de bu alandaki yenilikleri yakından takip ediyor. Tüp bebek tedavisinde öne çıkan yeniliklerden biri olan ve 2005 yılından bu yana başarıyla kullanılan RI Witness yani "Elektronik Tanıklık Sistemi" laboratuvarlarda gerçekleştirilen tüm işlemlerin hem denetlenmesini hem de kayıt altına alınmasını sağlıyor. İEÜ Medical Point Hastanesi Tüp Bebek ve İnfertilite Merkezinde RI Witness sisteminin uzun zamandır kullanıldığını belirten Kadın Hastalıkları, Doğum ve Tüp Bebek Uzmanı Doç. Dr. Funda Göde, teknoloji hakkında bilgi aktardı. RI Witness sisteminin tüp bebek tedavisinde kullanılan ve tedavi güvenliğini maksimize eden bir teknoloji olduğunu belirten Doç. Dr. Funda Göde, şu açıklamaları yaptı: "RI Witness, tüp bebek laboratuvarlarında kullanılan gelişmiş bir güvenlik sistemidir ve radyo frekanslı tanımlama (RFID) teknolojisi ile çalışır. Bu sistem tedavi sürecinde çiftlere ait yumurta, sperm ve embriyo gibi biyolojik örneklerin doğruluğunu ve güvenliğini sağlamak için özel olarak geliştirilmiştir. Her çifte tedavinin başında özel bir RFID etiketi tanımlanır. Tanımlanan etiket çiftlerimizin biyolojik örneklerinin bulunduğu tüm kaplara eklenir. Bu sayede laboratuvarımızda yapılan her işlemde kullanılan örneklerin doğru kişilere ait olup olmadığı RFID okuyucular sayesinde otomatik olarak kontrol edilir. RFID okuyucular işlem aşamalarının her birinde biyolojik örnekleri doğrular ve hastaya ait bilgileri kontrol eder. Bu sayede sistem yanlış örneklerin kullanılması veya yanlış eşleşmelerin yapılması durumunda anında uyarı verir." Tedavinin her aşaması kontrol altında Elektronik Tanıklık Sistemi sayesinde çiftlerin endişelerinin azalmasının birçok nedeni olduğunu vurgulayan Doç. Dr. Funda Göde; sistem sayesinde tedavinin her aşamasının kaydedildiğini, kontrol altına alındığını ve hatta işlemleri gerçekleştiren sağlık çalışanlarının da bilgisine erişilebildiğini aktarırken, şu detayları paylaştı: "RI Witness, tüm işlem aşamalarını dijital olarak kaydederek tedavi sürecinde tam bir izlenebilirlik sağlar. RFID etiketleri, laboratuvarda gerçekleşen işlemlerin tarihini, zamanını ve aşamasını kaydeder. Böylece hem laboratuvar personeli hem de hastalar tedavi sürecinin geçmişine dair detaylı kayıtlara ve rapora sahip olur. Sistemin izlenebilirlik avantajı, sürecin şeffaflığını artırır ve gerektiğinde hangi işlemin ne zaman, kim tarafından yapıldığının bilinmesini sağlar. Böylelikle hasta hakları korunur ve herhangi bir aşamada işlem geçmişine ulaşılması sağlanır." Çalışanların stresi de azalıyor Doç. Dr. Funda Göde, "Tabii bu teknolojinin sağlık çalışanlarına sunduğu spesifik faydalara da değinmek önemli. RI Witness, laboratuvar personelinin iş yükünü azaltan ve işlem süreçlerini kolaylaştıran bir sistem olma özelliğine de sahiptir. Manuel doğrulama ihtiyacını ortadan kaldırarak örneklerin doğruluğunu otomatik olarak kontrol eder. Otomatikleşen sistem laboratuvar çalışanlarının manuel takip veya çift kontrol gibi işlemlerle zaman kaybetmeden süreci devam ettirmesini mümkün kılar. İş akışı hızlanırken çalışanların hata riski de minimize edilmiş olur. Sistem hatalı bir işlem yapılması durumunda otomatik uyarı verdiği için işlem güvenliğini artırır ve çalışanların yükünü hafifletir." dedi.
Konya Meram’da çevre ve sıfır atık eğitimleri aralıksız devam ediyor Konya’nın merkez Meram İlçe Belediyesi, çocukların ve gençlerin sıfır atık bilincini ve çevre hassasiyetini artırmak amacıyla periyodik olarak verdiği eğitimlere devam ediyor. Meram Belediyesi, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan’ın himayelerinde ve Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı koordinasyonunda sürdürülen ’Sıfır Atık Projesi’ne destek vermeye devam ediyor. Bu çerçevede, Meram Belediyesi bünyesinde kurulan ‘İklim Değişikliği ve Sıfır Atık Müdürlüğü’ uzmanları tarafından periyodik olarak öğrencilere verilen eğitimler Hatıp İlkokulu’nda devam etti. Okulu ziyaret eden ve çevre bilincinin oluşması için geri dönüşüm hakkında bilgi veren Meram Belediyesi uzmanları, çöp olarak bilinen atıkların geri dönüşüm sayesinde tekrar nasıl kullanılabilir hale getirildiğini anlattı. Uzmanlar öğrencilere ayrıca, bu noktada neler yapabileceklerini de örnekler ve etkinliklerle aktardı. Etkinliklerde Hatıp İlkokulu öğrencilerinin geri dönüştürülebilen malzemelerden yaptıkları ürünler sergilenirken çevre bilincini arkadaşlarına hazırladıkları gösterilerle anlattılar. “Bu eğitimler hem doğayı hem geleceğimizi güçlendirecek” Güçlü bir gelecek ve temiz bir çevre adına tüm sıfır atık çalışmalarını önemsediklerini ve desteklediklerini belirten Meram Belediye Başkanı Mustafa Kavuş, çocuklara çevre bilinci ve hassasiyeti ile sıfır atık farkındalığının aşılanması amacıyla düzenledikleri etkinlikler ve eğitimleri de bu kapsamda ele aldıklarını ifade etti. Her şeyin başının eğitim olduğu gibi çevre ve sıfır atık politikalarının başının da eğitim olduğunu söyleyen Başkan Mustafa Kavuş, “Çocuklarımıza, atık oluşumunun önlenmesinden atıkların azaltılmasına, kaynağında ayrı biriktirilmesinden ayrı toplanmasının önemine, doğal varlıkları korumalarından doğa dostu tüketim alışkanlıklarına kadar geniş bir yelpazede farkındalık kazanmaları için düzenlediğimiz bu eğitimlerin hem bugünü hem de yarınımızı kurtaracağına inanıyoruz” dedi. “Temiz bir çevre ve sıfır atık hedefi için önemli projelere imza atıyoruz” Sıfır atık ve geri dönüşüm noktasında önemli projelerin altına imza attıklarını kaydeden Başkan Kavuş, açıklamasını şöyle sürdürdü: “Meram Belediyesi olarak bünyemizde ‘İklim Değişikliği ve Sıfır Atık Müdürlüğü’ kurulduktan sonra bu noktada çalışmalarımız hız kazandı. Evsel atıkların enerjiye dönüştürülmesinden, ilçenin dört bir tarafına yerleştirilen Mobil Atık Getirme Merkezlerine, Ambalaj Atığı Toplama Ünitesinden ve belirli noktalara yerleştirilen Sıfır Atık- Evsel Atık Kutularına kadar pek çok proje yürüttük. ‘İklim Değişikliği ve Sıfır Atık Müdürlüğü’ ekipleri kapı kapı dolaşarak broşür ve anlatımlarla vatandaşlara ve okullarda da seminer ve eğitimlerle gençlere ve çocuklara çevre bilinci aşılıyor. Yapılan yoğun çalışmalar neticesinde ilçede son altı yıl içinde yaklaşık 150 bin ağaç, 2 bin ton su, 50 milyon kwh elektrik ve 2 bin tondan fazla petrol tasarrufuyla ekonomiye yaklaşık 20 milyon TL kazanç sağladık. Bu rakamı daha da yukarıya çıkarmak adına tüm hemşehrilerimizin desteğine ve hassasiyetine ihtiyacımız var. Geleceğimiz, ülkemiz, ekonomimiz için bunu birlikte başarmak zorundayız.”