Karabük’ün SAfranbolu ilçesinde düzenlenen "Safranbolu’da Yeni Anlayış" isimli eğitim semineri sona erdi. Seminer sonunda katılımcılara sertifikaları verildi.
UNESCO’nun Dünya Miras Kentleri listesinde yer alan ve her yıl onbinlerce turisti ağırlayan Safranbolu’da turizmi geliştirmek, kaliteyi artırmak ve gelen turistlerin ilçeden memnun ayrılmasını sağlamak amacıyla, Karabük Valiliği’nin himayesinde ilçede faaliyet gösteren turizm işletmelerinin sahipleri ve çalışanlarına yönelik iki gün süren "Safranbolu’da Yeni Anlayış" isimli eğitim semineri sona erdi. Seminerin sertifika törenine katılan Vali İzzettin Küçük, katılımcılara sertifikalarını vererek kutladı. Yükseliş Kişisel Gelişim Merkezi koordinatörlüğünde gerçekleştirilen eğitim seminerinde İletişim Uzmanı Adem Karafilik, turizm işletmelerinde çalışan personele ve turizm işletmelerinin sahiplerine yönelik "Kişisel Gelişim, Etkili İletişim Teknikleri ve Pazarlama-Müşteri İlişkileri" konusunda bilgiler verdi. Seminerin sonunda bir konuşma yapan Vali İzzettin Küçük, tüm katılımcılara teşekkür ederek, "Daha düne gelene kadar Safranbolu’dan başka korunan ve aslına uygun olarak günümüze kazandırılan başka bir şehrimiz yoktu. Şimdi bir çok tarihi kentimizde hummalı bir restorasyon çalışması yapılıyor. Anadolu’nun tarihi şehirleri bir bir kendi değerlerini fark ediyor ve onları imar ediyor. Ankara, Eskişehir, Afyon, Amasya, Kütahya, Kastamonu, Beypazarı gibi bir çok şehrimiz küçük çaplı da olsa tarihi semtlerini kazanmak ve bölge insanı için kazanca dönüştürmekte seferber oluyor. Devlet kurumlarımızın bu konudaki hassasiyetleri ve destekleri de süreci besliyor" dedi. Artık tarihi kentler platformunda Safranbolu yalnız değil diyen Vali Küçük konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Kültürel mirasımızın korunmasında model şehir olan Safranbolu’muz zaman içinde önemli bir misyonu yerine getirmenin huzurunu yaşıyor. Türkiye’nin dört bir yanından insanlar, yetkililer, yatırımcılar kendi şehirlerinin restorasyonu için Safranbolu örneğini görmeye geliyorlar. Bu anlamda bizim şehrimiz ve hikayesi başka şehirlerimiz için emsal olmaya devam ediyor. Ülkemizdeki diğer tarihi kentlerin restorasyonu, bizi tekel konumundan rekabetçi bir konuma çektiğini düşünenler olabilir. Bir bakıma bu kanaat doğrudur. Ama asıl olan sektörün güçlenmesidir. Safranbolu gibi emsallerin çoğalması bu sektörün güçlenmesi sonucunu doğurur. Gerçekten de bu böyle olmuştur. Ülkemiz turizminde kültür turizminin oranı her geçen gün daha da artmaktadır. Kültürel amaçlı turizm talebi genel turizm dilimi içinde her geçen yıl biraz daha genişlemektedir. Safranbolu, yeni dönemde bu gelişmeler ışığında yeni bir strateji geliştirmelidir. Artık tekel döneminin rehavetinden kurtulup, öncü rolün gereği neyse onu yapmalıdır. Sektör paydaşları içinde sürece en azından 20 yıl önce başlamanın avantajlarını kullanmalıdır. Kuru bir inatla rekabetçi politikalarda ısrar etmek yerine, kendini yenilemeli ve liderliğin gereğini ortaya koymalıdır. Safranbolu kurumsal anlamda altyapısını tamamlamış bir şehrimizdir. Dünya Kültür Mirası listesine alınmış, uluslararası yayınlarda yer almış, ülkemizde ve dünyada tanınan örnek bir tarihi kenttir. Bir zamanlar önemli miktarda turist ağırlamış ve turizm geliri elde etmiştir. Bu gün bu sayılarda bir miktar düşmeler olmuştur. Bu durumu çok farklı nedenlerle izah etmek mümkündür. Ama izahın neresinden bakarsak bakalım değişmeyen bir gerçek var ki, Safranbolu son yıllarda Ülkemizde ortaya çıkan gelişmelere ayak uyduramamıştır. Bu hem yönetim hem de işletmeler bazında görülmektedir. İdarecilerin ve işletmelerin işbirliği ile yeni bir süreç, yeni bir anlayış geliştirilmediği sürece bu durağanlığın geçmeyeceği de bellidir. Biz Karabük Valiliği olarak, bir dönem Safranbolu Kaymakamlığı da yapmış bir idareci sıfatıyla Devlet adına sorumluluk neyse onu yapmaya kararlıyız. Bu amaçla geçen yıldan itibaren başlattığımız bir dizi planlı çalışmayı uygulamaya koyuyoruz. İlimizin bir bütün olarak ele alındığı bu çalışmalarda odak noktası her zaman Safranbolu’dur. Ama diğer ilçelerimizin de alternatif turizm imkanlarını sürece dahil eden bir politika geliştiriyoruz. Bunun yanında Safranbolu’daki kültürel ortamların ve ziyaret yerlerinin sayısını arttırmayı amaçlıyoruz. Bölgemize gelen ziyaretçilerin mutlaka konaklama yapacakları geniş bir turizm yelpazesi tasarlıyoruz. Dört Mevsim Karabük sloganı ile yılın 12 ayı turizmi canlı tutmayı ve sezonu olabildiğince uzatmayı planlıyoruz."
Eğitim seminerine katılanlara Vali İzzettin Küçük, Safranbolu Kaymakamı Gökhan Azcan ve İl Kültür ve Turizm Müdürü İbrahim Şahin tarafından sertifikaları verildi.