GÜNDEM - 06 Aralık 2024 Cuma 10:36

Türkiye’nin en önemli, paha biçilemez kitapları 195 yıllık bu kütüphanede

A
A
A

İzmir’in Tire ilçesinde, 195 yıllık Necippaşa Kütüphanesi Türkiye’nin önemli, paha biçilemez el yazma ve basma eserlerini bünyesinde barındırıyor. Asırlık özel bir kapıdan giriş yapılarak asırlık anahtarıyla açılan kütüphane 7/24 korunurken, adeta kitap hazinesini andıran kütüphanedeki en eski eser ise 860 yaşında.

Tire ilçesinde, 195 yıllık asırlık Necippaşa Kütüphanesi Türkiye’nin önemli el yazmalarına, basma eserlerini ev sahipliği yapıyor. 1826 yılında inşaatına başlanan, 1829 yılında hizmete açılan kütüphanede; Türkçe, Arapça ve Farsça ağırlıklı 5 bin 300 eser özenle korunuyor.

En eski kitap 860 yaşında

Tire Necippaşa Kütüphanesinde en eski kitap ise 860 yaşında. Kütüphane yine; 765 yıllık, 600 yıllık, 500 yıllık nadide eserlere de ev sahipliği yaparken, Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed’in (sallallâhu aleyhi vesellem) Sakal-ı Şerifi de kütüphanede yer alıyor ve özel günlerde ziyarete açılıyor.

Asırlık kapıdan, asırlık anahtarla giriş, ortama özel iklimlendirme

Asırlık bir kapıdan özel bir anahtarla içeri giriş yapılan kütüphaneyi 7/24 güvenlik görevlileri korurken, Türkiye’nin en önemli paha biçilemez eserlerinin yer aldığı kütüphane ziyaretçilerinde ilgisini çekiyor. İzmir Vakıflar Bölge Müdürlüğü’ne bağlı kütüphanede, asırlık kitapların rutubetten etkilenmemesi ve korunması amacıyla özel bir iklimlendirme sistemiyle ortamın sıcaklığı 18 derecede sabit tutuluyor. İki bölümden oluşan ve sekizgen kasnak üzerine oturtulmuş tek kubbeli kütüphane, mimari yapısıyla dikkat çekerken, araştırmacılarda sürekli kütüphanedeki kaynaklardan yararlanıyor.

Dijital olarak eserlere ulaşılabiliyor

Tire Necippaşa Kütüphanecisi Ahmet Kılıç, 195 yaşındaki kütüphane hakkında bilgi verdi. 5 bin 300 kitabın kütüphanede yer aldığını ifade eden Kılıç, “2 bin yazmamız var ve 3 bin 300 matbu eserimiz var. Yazma eserlerimizin tamamını dijitalize ettik. Dijital formlar üzerinden araştırmacılarla da ücretsiz paylaşıyoruz; fakat kütüphanemizdeki kitaplar fiziksel olarak kullanıma kapalı. Vatandaşlarımız ziyaret edebiliyor. Müze-kütüphane hizmeti veriyoruz” dedi.

Çıplak elle dokunulmuyor, sadece eldiven yardımıyla

Kitaplara çıplak el ile değil eldiven ile dokunulduğunu ifade eden Ahmet Kılıç, “Kitaplarımıza fiziksel olarak dokunmuyoruz. Bu aslında karşılıklı; çünkü bu kitaplar yüzyıllara dayanan bir geçmişten geliyor. Beraberlerinde bizim bugün bilmediğimiz mikropları da, bakterileri de barındırıyor olabilirler. Hem onların bize bulaşmaması hem de bizim elimizdeki bakteri ve mantarların bulaşmaması için eldivenle müdahale ediyoruz. Uluslararası standartlarda kitapların; 18 derece sıcaklık, yüzde 45-50 bağıl nem oranında sabit tutulan bir ortamda tutulması gerekiyor. Biz de bu uluslararası şartları sağlıyoruz” şeklinde konuştu.

Kütüphaneci Ahmet Kılıç, en eski kitaplar hakkında da bilgi vererek, şöyle konuştu:

“Necip Paşa Kütüphanesi envanterindeki en eski kitap 860 yaşında. İbn-i Sina’nın El-İşârât adlı kitabının Türkiye’deki en eski nüshasını barındırıyoruz. Bu kitap felsefe ve mantık tarihinin önemli dönüm noktalarından birisidir. Aynı zamanda yine İbn-i Sina’nın tüm bilimlerin felsefesini yaptığı Kitabü’ş-Şifa’nın Fatih Sultan Mehmed’e sunulan nüshası; yani kütüphanemizin en önemli eserleri arasında. Aynı zamanda tıp nüshaları, 600 yıldan bu yana bu coğrafyada yazılan ilk Türkçe tıp kitaplarının en eski nüshalarına ev sahipliği yapıyoruz. Kütahyavî Mehmet Efendi’nin yazımına Medine-i Münevvere’de başlayıp, İstanbul’da tamamladığını bildiğimiz ve tezhip sanatlarının ve hat sanatlarının çok iyi örneklerinin birisi olan Kur’an-ı Kerim nüshasına da ev sahipliği yapıyoruz. Necippaşa, Osman Devleti döneminde bir devlet adamıdır. Kütüphanemiz, bu nedenle onun adını taşımaktadır.”

Hakan Gözalan - Sinan Yeniçeri - Yakup Fatih Şaşmaz

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Çorum Serkan Özbalta: “Alacağımız 3 puan bizim için çok önemliydi” İstanbulspor’u 3-1 mağlup ettikleri maçın ardından konuşan Çorum FK Teknik Direktörü Serkan Özbalta, “Her hafta geçtikçe, her bir puanın ve galibiyetin çok önemli olduğu, önem kazandığı ligde alacağımız 3 puan bizim için çok önemliydi. Herkes onun bilincinde olarak bu maça çıktı” dedi. Trendyol 1. Lig 19. hafta karşılaşmasında Çorum FK, evinde konuk ettiği İstanbulspor’u 3-1 mağlup etti. Çorum FK Teknik Direktörü Serkan Özbalta, maçın ardından açıklamalarda bulundu. Oyuncularını tebrik eden Özbalta, taraftarlarını mutlu ettikleri için sevinçli olduklarını ifade etti. "İstanbulspor’un iyi bir gidişatı var" Aldıkları 3 puanın kendileri için çok önemli olduğunu belirten Özbalta, “Her hafta geçtikçe, her bir puanın ve galibiyetin çok önemli olduğu, önem kazandığı ligde alacağımız 3 puan bizim için çok önemliydi. Herkes onun bilincinde olarak bu maça çıktı. Diğer taraftan da İstanbulspor’un birkaç haftadır iyi bir gidişatı var. Son oynadıkları Erokspor galibiyetinin güveni olan ve hocalığına güvendiğim Osman Zeki Korkmaz’ın ekibin başında olması ve onların da futbol adına ortaya bir şeyler koyma çabaları olacağını biliyorduk. Maça başladık, 1’inci dakikadan son dakikaya kadar istediklerimizi, bir kaç küçük durumun haricinde, hem pozisyonlarda hem de savunmada anlayışında yerine getirdik. İyi başladık, güzel bir golle devam ettik. İyi oynadığımız maçta basit bir gol yedik. Arkasında oyunu tekrar domine eden, istediklerini yapan bir Çorum FK vardı. İkinci golü çok geçmeden bulmamız, hem canlı oyun hem de inandıklarını yapabileceklerini gördükleri bir noktaya götürdü. Maçın bitimine doğru rakip takım bir kaç adamla ceza sahasına girmek istedi ki yapabilecekleri bir şey kalmamıştı. Fazla adamla gelip yandan ortalarla bir kaos ortamı oluşturup tekrar bir puana ortak olma çabası içindeydiler. Çok güzel bir dakikada 3. golü bulduk ve maçı istediğimiz bir skorla bitirdik” dedi. "Oyuncuların bütün hafta gösterdikleri emeklerin boşa çıkmaması adına çok mutluyum" Beraberliklerin ardından gelen galibiyet için sevinçli olduklarını belirten Özbalta, “Baktığımız zaman, uzun haftalardır yenilmeyen bir Çorum FK var, beraberlik sayısı çok olunca sizler de bizim gibi çok üzülüyordunuz. Bugün oyuncuların bütün hafta gösterdikleri emeklerin boşa çıkmaması adına çok mutluyum. Diğer taraftan da yenilmesek dahi taraftarımızı kendi sahamızda mutlu edememenin mahcubiyeti oluyordu. O anlamda Çorum FK taraftarlarına evlerine mutlu göndermek, ekranda izleyenleri sevindirmek çok daha önemliydi” diye konuştu.
Çorum Osman Zeki Korkmaz: “Çorum FK bugün bizden daha fazla istedi ve maçı kazandı” Çorum FK’ya 3-1 mağlup oldukları maçın ardından açıklamalarda bulunan İstanbulspor Teknik Direktörü Osman Zeki Korkmaz, “Maçlara biraz daha fazla isteyerek başlamamız gerekiyor. Çorum FK bugün bizden daha fazla istedi ve maçı kazandı” dedi. Trendyol 1. Lig 19. hafta karşılaşmasında Çorum FK, evinde konuk ettiği İstanbulspor’u 3-1 mağlup etti. İstanbulspor Teknik Direktörü Osman Zeki Korkmaz, maçın ardından değerlendirmelerde bulundu. Çorum FK’nın daha istekli bir maç oynadığını belirten Korkmaz, maçlara ekstra bir motivasyonla çıkmaları gerektiğini belirtti. “Motive olmamız gerekiyor” Rakiplerinin motivasyonunun kendilerine göre daha iyi olduğunu ifade eden Korkmaz, “Her hafta futbolcu arkadaşlarla konuştuğumuz zaman bir hedef koyuyoruz. O hedef için her maç nasıl hareket edileceğini konuşuyoruz. Ama bir noktada takılıyoruz. İstanbulspor, oyunuyla, aldığı skorlarla dikkat çeken bir takım. Dikkat çeken takımlara karşı da nerede maç yapsak, rakipler ekstra motivasyonla başlıyorlar. Buna karşı maçlara biraz daha fazla isteyerek başlamamız gerekiyor. Çorum FK bugün bizden daha fazla istedi ve maçı kazandı. Bu konuyu her hafta yeniden çalışıyor olmamız yorucu bir süreç. Her hafta maç motivasyonu için uğraşılmaz, uğraşmamız, enerji sarf etmememiz lazım. Ama ne yazık ki her hafta bir hedef koymak için, yeniden zihnimizi tazelemek için motive olmamız gerekiyor” dedi. “Grubun saha içerisinde kendi çözeceği bir şey” Takımın yaşadığı motivasyon sorununu saha içinde çözmesi gerektiğini belirten Korkmaz, “Futbol kültürü olan ve puan olarak beklentinin altında kalmış Çorum takıma karşı oynadık. Buraya gelirken, bu maçın önemini bilerek gelmemiz gerekiyordu. Ama maça öyle başlayamadık. Çorum çok daha istekli başladı. 1-1’lik skordan sonra maçın momentumunu tamamen aldık. Orada ikinci golü bulsaydık, çok rahat geçecek bir maçtı. Ama dediğim gibi, saha içerisinde grubun kendi çözeceği bir şey. Bunu çözmeyi öğrenmek zorundalar. Bunu öğrenen gruplar hedefe gider, öğrenemeyenler her hafta bunun için çaba harcar” diye konuştu.
Ankara AK Parti Sözcüsü Çelik: "Hedef, terörsüz Türkiye’ye ulaşmaktır" (1) AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, "Sayın Cumhurbaşkanımızın ve Sayın Devlet Bahçeli’nin mesajları çok açıktır. Hedef, terörsüz Türkiye’ye ulaşmaktır. Bu çerçevede Türkiye Cumhuriyeti’nin niteliklerinden herhangi bir taviz verilmesi söz konusu değildir" dedi. AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, AK Parti Merkez Yürütme Kurulu (MYK) toplantısı devam ederken açıklamalarda bulundu. Çelik, MYK toplantısında Teşkilat Başkanı Erkan Kandemir’in kongre sürecine ilişkin bilgi verdiğini ifade etti. Teşkilat Başkanı Erkan Kandemir’in illerde değişecek yerleri Cumhurbaşkanı Erdoğan’a sunduğunu, bu çerçevede tecrübe ve yenilenme dengesini sağlayarak yola devam ettiklerini belirten Çelik, vetaf eden eski TBMM Adalet Komisyonu Başkanı Ahmet İyimaya ve sanatçı Ferdi Tayfur’a da rahmet dileyerek, yakınlarına başsağlığı dileklerinde bulundu. Bu yıl da değişmeyen önceliklerinin deprem konusunda seferberlik olduğunu söyleyen Çelik, “Cumhurbaşkanımız, depremden etkilenen illerle ilgili olarak sürekli olarak oradaki yapılan çalışmaları gündemde tutuyor ve önceliğimizin bu olduğunu MYK’mıza, MKYK’mıza, partimize, bütün teşkilatlarımıza hatırlatıyor. Cumhurbaşkanımızın bize kapalı toplantılarda en önemli şekilde altını çizdiği hususlardan birisi deprem bölgesine dönük iklimin hiçbir şekilde kaybedilmemesidir. Zaten Değerli Bakanımız Murat Kurum da sürekli deprem bölgesinde mesai sarf ederek, orada hayatın normale dönmesi için elden gelen gayretin gösterilmesine öncülük ediyor” ifadelerini kullandı. Çelik, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın kongrelerde iç cepheyi güçlendirme mesajı verdiğine de dikkat çekti. Geçen yıl ve bu yıl değişmeyecek prensiplerden bir tanesinin demokrasiyi korumak için terörle mücadeleyi güçlü bir şekilde sürdürmek olduğunu bildiren Çelik, “Terör, hukuk devletimizi ve bütün medeni yaşam tarzımızı tehdit eden bir şeydir. Bununla ilgili hassasiyetimizi sürdürüyoruz. Hem ülkemizin güvenliğini, hukukunu, vatandaşlarımızı korurken aynı zamanda da yakın coğrafyamızda bölgemize dönük bir takım emperyalist projelerin terör yolunda gerçekleştirilmesine karşı da duruşumuzu daha da pekiştiriyoruz. Tabii terörün sadece teröristlerden ibaret olmadığını, terör çerçevesinde bir projenin yürürlüğe koyulmaya çalışıldığını, teröristlerin ve terör hükümetlerinin bir takım kötü projeleri, kötücül projeleri, aracı olduğunu defalarca ifade ettik. Son zamanlardaki gelişmeler tüm bunları daha net bir şekilde göstermiştir. Dolayısıyla bu mücadele kararlılıkla sürecektir” diye konuştu. Çelik, Suriye’deki gelişmelerle her zaman yakından ilgilendiklerini ve partileri tarafından takip edildiğini aktardı. Çelik, AK Parti MYK olarak Suriye’de gerçekleşen devrimi tebrik ettiklerini söyledi. "Suriye’de iç savaş çıkar ya da Suriye’deki DEAŞ üzerinden, DEAŞ’le mücadele üzerinden bir takım terör örgütlerine terör devletçiği kurdururuz diyen bir takım projeler var" diyen Çelik, “Bu projelerin aslında Suriye halkı tarafından da yırtılıp bir kenara atıldığını, bölge halklarının iradesinin bunu net bir şekilde yansıttığını gördük. Burada tabii Türkiye’nin içinde de Sayın Devlet Bahçeli’nin ifade ettiği, Sayın Cumhurbaşkanımızın güçlü bir şekilde destek verdiği terörsüz Türkiye çerçevesindeki bu ziyaretleri ve tartışmaları görüyorsunuz. Biz de bunu tabii ki yakından takip ediyoruz. Öncelikle şunu söylemek isterim ki bu yaklaşımla ilgili doğru kavramlar kullanılması gerekir. Doğru kavramlar kullanılmazsa mesele başka yerlere gider” şeklinde konuştu. “Türkiye’yi terörsüz bir Türkiye hedefine ulaştırmak için koyduğu çok güçlü bir inisiyatif var” MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin bütün siyasi birikimiyle, bütün siyasi tecrübesiyle Türkiye’nin gündeminden terörü çıkarmak, Türkiye’yi terörsüz bir Türkiye hedefine ulaştırmak için koyduğu çok güçlü bir inisiyatif var olduğunu söyleyen Çelik, sözlerine şöyle devam etti: “Bu güçlü inisiyatif özellikle de şimdiye kadarki tecrübeler ışığında Türkiye’nin gündeminden bu meseleyi çıkarmaya odaklanmıştır. Sayın Cumhurbaşkanımız hem başbakanlığı döneminde, hem cumhurbaşkanlığı döneminde zaten bütün bu çeşitli çalışmalara öncülük etti, başkanlık etti, saatler, günler süren mesailer harcadı. Bütün bu çerçevede aslında terör mekanizmasına başvuranların, terör üzerinden bir takım siyasi hedefler gerçekleştirmeye çalıştıklarını söyleyenlerin en çok kullandığı argümanlardan bir tanesi öteden beri Türkiye’de siyasal katılım yollarının kapalı olduğu şeklindeydi. Esasında bu da şiddete, teröre başvurmak için bir bahane değil. Ama siyasal katılım yollarının demokratikleşme süreçleriyle birlikte en doygun, en verimli şekilde açıldığı dönemlerde de terörün başka odaklara, başka gündemlere bağlı olarak ivmesini yükselttiğini gördük. Dolayısıyla burada Türkiye’nin içindeki bu tartışmaların sona erdirilmesi için büyük bir mücadele verildi, büyük bir yol yüründü, büyük bir şekilde enerji sarf edildi, mesai sarf edildi. Neticede bu Türkiye’nin gündeminden terör meselesinin çıkarılmasıyla ilgiliydi. Kürt kardeşlerimizin bu meseleyle birlikte anılmasına dönük her yaklaşımı bir emperyalist proje olarak gördük. Bugün de Kürt kardeşlerimizin bu terör mekanizmasına dönük en büyük iştahın, en büyük motivasyonun siyonistlerden geldiğini görüyoruz. Ama şimdiye kadar Kürt kardeşlerimiz ne bu emperyalist projelere ne de siyonizmin yalanlarına ve bir takım emellerine hiçbir şekilde yüz vermediler ve her zaman doğru yerde duruyorlar. Burada yanlış yerde duran, geçmişte bu emperyalist projelerine destek veren, şimdi siyonist projelerine yan yana durmaya çalışan terör hüküm tutumuydu. Biz bunu Kandil’de gördük, Suriye’de görüyoruz. Dolayısıyla buradaki bu hassasiyetimizi en nitelikli şekilde korumaya devam ettiğimizi ifade etmek istiyorum.” Çelik, Dürzilerin lideri Velid Canbolat’ı Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın kabul ettiğini ve güzel bir yaklaşım ortaya çıktığını söyledi. “Hedef, terörsüz Türkiye’ye ulaşmaktır” Terörsüz Türkiye söyleminde Cumhurbaşkanı Erdoğan ve MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin mesajlarının çok açık olduğunu aktaran Çelik, “Bugün de gerek PKK gerekse Suriye’deki SDG esas itibarıyla hem bölgedeki Kürtlerin medeni, bilhassa kendi ülkelerinin vatandaşı olarak yaşama iradesine karşı bir duruş sergiliyorlar, hem de her türlü emperyalist projenin, her türlü siyonist projenin bir uzantısı olarak hareket ediyorlar. Bütün bu süreçle ilgili olarak şunu söylemek isterim; Sayın Cumhurbaşkanımızın ve Sayın Devlet Bahçeli’nin mesajları çok açıktır. Hedef, terörsüz Türkiye’ye ulaşmaktır. Bu çerçevede Türkiye Cumhuriyeti’nin niteliklerinden herhangi bir taviz verilmesi söz konusu değildir. Birtakım siyasi partiler meselelerin geçmişini, bugününü, bölgedeki gelişmeleri hiç görmeden çok haksız yorumlar yapıyorlar. Sayın Cumhurbaşkanımıza, Sayın Devlet Bahçeli’ye dönük olarak son derece hadsiz yorumlarda bulunuyorlar birtakım tavizlerin verildiğine dair. Böyle bir taviz söz konusu değil. Ne milletimizin birliğinden, ne Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin niteliklerinden herhangi bir taviz verilmesi söz konusu değil. Bu herhangi bir şekilde faraza diyerek bile düşünülemez” ifadelerini kullandı. Kırmızı çizgilerinin açık olduğunun altını çizen Çelik, "İç cepheyi güçlendirme ve terörsüz Türkiye hedefine ulaşma çerçevesinin dışında sağda solda konuşulan, yapılan yorumlar, çeşitli iddialar, dedikodular, spekülasyonlar, temelsiz bir takım iddialar hiçbir şekilde bu süreçle ilgili değil. Bazı çevreler şöyle bir şeyler söylüyor; işte terörü bitirmek için teröristlerle müzakere ediyorlar. Böyle bir şey söz konusu değil arkadaşlar. Burada bir müzakere yok. Burada herhangi bir şekilde, herhangi bir terör grubuyla, herhangi bir terör odağıyla bir müzakere yok. Bir çerçeve var ve bu çerçeve Türkiye Cumhuriyeti’nin temel ilkeleri, temel prensipleri çerçevesinde ortaya koyulan çerçeve. Buna destek veren herkesin de desteği olumlu karşılanacaktır. Bugün gelinen noktada bölgedeki Kürt kardeşlerimizi bir takım emperyalist ve siyonist projeler için lejyoner yapmaya çalışanlar var. Biz buna musallat etmeyeceğimizi açık ve net bir şekilde ifade ediyoruz. Kardeşlik diyoruz" dedi. Esad rejiminin çökmesinden sonra Esad rejiminin türevi olarak orada şu anda kalmış tek yapının PYD/YPG olduğunu aktaran Çelik, "Dolayısıyla bu çökmüş bir rejimin türevidir. Burada herhangi bir şekilde bulunduğu bölgelerde Kürtleri temsil etme kabiliyeti de yoktur. Ayrıca Suriye’de, Suriye’yi şu anda yönetenlerin bütün silahlı gruplar silahlarını bıraksın ve bu çerçevede Suriye’nin önümüzdeki dönemde yeniden inşasında, siyasi sistemin yeniden kurulmasında eşit unsurlar olsun dediği bir dönemde bu terör yapılarının varlığı, Suriye’deki Kürt kardeşlerimizi bu yeni dönemin dışında bırakma, yeni dönemin kazanımlarından mahrum bırakma şeklinde son derece yanlış bir tutumdur. O sebeple doğru olan şey Suriye’deki terör örgütünün kendisini feshetmesidir. PKK bağlantılı olmayan oradaki siyasi partilerin de Suriye’deki sistem içerisinde bir siyasi parti olarak yollarına devam etmesi, orada Kürtleri temsil eden partiler olarak ya da başka partilerin içinde yer alan kişiler olarak Kürtler, Türkmenler, Araplar, bu şekilde Sünniler, Nusayriler, Aleviler, Dürziler, Suriye’nin milli egemenliği ve toprak bütünlüğü çerçevesinde yollarına devam etmelidir. Herhangi bir şekilde bölgede herhangi bir etnik unsura ya da herhangi bir mezhep unsuruna karşı dışlayıcı, onları ezmeye çalışan, onları haklarından mahrum etmeye çalışan bir yaklaşım olursa bunun karşısından önce Cumhurbaşkanımızın duracağından, Türkiye Cumhuriyeti’nin duracağından hiç kimsenin kuşkusu olmasın. Bu çerçevede bölgedeki Kürt kardeşlerimize dönük hiçbir haksızlığa tahammül etmeyeceğimizi, hiçbir dışlayıcı yaklaşıma da müsamahayla yaklaşmayacağımızı bir kere daha belirtiyorum" şeklinde konuştu. Batılı ülkelerin Suriye’ye ziyaretlerine değinen Çelik, "Bu ziyaretlerin bu şekilde olmasından büyük bir memnuniyet duyuyoruz. Fakat burada Türkiye’yi bir patronaj kurmakla, Türkiye’de burayı yönlendirecek bir yapı kurmakla eleştirenlerin tüm söylediklerinin aslında hiçbir maddi karşılığı, hiçbir reel karşılığı yok. Türkiye başından beri şu ilkeye bağlı olarak hareket ediyor; Suriye, Suriyelilerindir. Suriye’nin birliği temelinde, üniter bir devlet olması temelinde ve Suriye’nin egemenliğinin korunması, birlik ve bütünlüğünün korunması, toprak bütünlüğünün korunması temelinde biz kardeşçe şimdiye kadar nasıl Suriye halkının en zor zamanlarında yanında olduysak, bu yolculukta da Suriye halkına yol arkadaşlığı yapmaya, Suriye halkının zor günleri aşması için aynı yolda kol kola, omuz omuza yürümeye hazır olduğumuzu ifade ediyoruz" diye konuştu. Çelik, değişmez gündemlerinin ise Gazze olduğunu vurguladı.
İstanbul Jose Mourinho’dan Konya’da 6 değişiklik Fenerbahçe Teknik Direktörü Jose Mourinho, Ziraat Türkiye Kupası’nda son oynanan Kasımpaşa maçı 11’ine göre Konyaspor karşısına 6 değişiklik ile çıktı. Trendyol Süper Lig’in 19. haftasında Fenerbahçe, deplasmanda Konyaspor ile karşılaşıyor. Teknik Direktör Jose Mourinho, Ziraat Türkiye Kupası’nda oynanan Kasımpaşa müsabakası 11’inden 6 değişikliğe gitti. Kalede Ertuğrul Çetin’in yerine Dominik Livakovic yer alırken, savunmada Yusuf Akçiçek’in yerine Alexander Djiku, sağ kanatta Bright Osayi-Samuel’in yerine Oğuz Aydın forma buldu. Orta sahada Bartuğ Elmaz’ın yerine Fred, İrfan Can Kahveci’nin yerine ise Dusan Tadic; forvette ise Cenk Tosun’un yerine Edin Dzeko 11 başladı. Livakovic ve Oğuz Aydın formasına kavuştu Fenerbahçe’nin 16. haftada Başakşehir ile oynadığı müsabakada sakatlık yaşayan Dominik Livakovic, 2 maç aranın ardından kaleyi devraldı. Başarılı eldiven bu sezon ligde 16. maçına 11’de başladı. Aynı maçta sakatlık yaşayan Oğuz Aydın da bugün 11’de forma şansı buldu. İki isim de takımlarının oynadığı Eyüpspor ve Hatayspor maçlarında kadroda yer almadı. Sarı-lacivertlilerde 5 eksik Sarı-lacivertlilerde tedavisi süren Jayden Oosterwolde, Rodrigo Becao ve İsmail Yüksek’in yanı sıra, Sofyan Amrabat sarı kart cezalısı, Samet Akaydin de teknik heyet kararıyla kadroda yer almadı. Fenerbahçe’nin 11’i Fenerbahçe mücadeleye; Dominik Livakovic, Mert Müldür, Çağlar Söyüncü, Alexander Djiku, Oğuz Aydın, Fred, Sebastian Szymanski, Filip Kostic, Dusan Tadic, Youssef En-Nesyri ve Edin Dzeko 11’i ile başladı. Sarı-lacivertlilerde İrfan Can Eğribayat, Bright Osayi-Samuel, Yusuf Akçiçek, Mert Hakan Yandaş, İrfan Can Kahveci, Levent Mercan, Bartuğ Elmaz, Cengiz Ünder, Cenk Tosun ve Allan Saint-Maximin ise yedek başladı.