TEKNOLOJİ - 28 Nisan 2024 Pazar 10:04

‘Deprem kara kutu sistemi’ afet esnasındaki 4 risk faktörünü engelleyecek

A
A
A
‘Deprem kara kutu sistemi’ afet esnasındaki 4 risk faktörünü engelleyecek

İzmir’de Türk Mühendislerden oluşan bir ekip, ‘Deprem Kara Kutu Sistemi’ projesini geliştirdi. Geliştirilen proje ile deprem öncesi, sırası ve sonrasında risk oluşturacak 4 faktör engellenerek; muhtemel tehlikelerin önüne geçilmesi amaçlanıyor.


İzmir’de Türk Mühendislerin yer aldığı 10 kişilik bir ekip, uçaklarda bulunan ve uçağın düşmesini engelleyen ‘kara kutulardan’ esinlenerek ‘Deprem Kara Kutu Sistemi’ni geliştirdi. Geliştirilen sistem ile deprem öncesi, sırası ve sonrasında oluşacak 4 risk faktör tespit edilerek, muhtemel tehlikelerin engellenmesi amaçlanıyor. Sistem sayesinde, binada bulunan kişilerin yerleri de daha önceden kayıt altına alınıp, bu veriler Afet Koordinasyon Merkezi’ne iletilecek. Bu sayede enkaz altında bulunan kişilerin hayatta kalması hedefleniyor.



Veriler araştırmacılarla ücretsiz paylaşılacak


Projenin çıkış aşamasını anlatan 9 Eylül Üniversitesi Deprem Merkezi Kurucusu Prof. Dr. Zafer Akçığ, “Ülkemizin yüzde 90’ı deprem bölgesi. Kentsel dönüşümü de tamamlamak için çok uzun bir süreye ihtiyaç var. Depremden kaçamıyoruz, şimdilik yıkımlardan da kurtulamıyoruz. O zaman tespit ettiğimiz önemli bir aksaklık 6 Şubat depremlerinde çıktı. İnsanlar enkaz altında canlı olarak kalıp, maalesef ilk 72 saat ulaşılamadığı için ‘onları nasıl kurtarırız?’ ‘nasıl canlı çıkarabiliriz? fikrini düşündük. Projede hem deprem öncesi hem sırası hem de sonrası var. Öncesinde, daha iyi yapılacak mikro bölgeleme ve çalışmaları, bilimsel verilere ışık tutacak bilgileri elde ediyoruz. Bu bilgileri araştırmacılar yararlanabilsinler diye kamuoyuyla ücretsiz paylaşıyoruz. Deprem anında ise eğer bina yıkılmadıysa, deprem büyüklüğüne göre bir ölçek belirliyoruz” dedi.



4 risk faktörüne müdahale ediyor


İki tane kara kutunun bulunduğunu aktaran Akçığ, “Bu kara kutulardan bir tanesi zeminde, bir tanesi çatıda. Aşağıdaki kara kutunun; depremi algıladığı zaman yaptığı dört tane işlem var. Önce alarm veriyor. Sonra suyu kesiyor. Daha sonra doğalgazı kesiyor. İlk planda asansörleri stabil hale getirip insanların orayı kullanarak sıkışmamaları için onları park haline getiriyor. En sonunda ise ana vanadan apartmana kalan mesafedeki doğalgazı kesiyor. Dolayısıyla yangın ve su basması gibi tehlikelerinde önüne geçmiş oluyoruz” ifadelerine yer verdi.



Canlıların yerini tespit ediyor


Sistem beklediğini ve binada bir yıkım yoksa 10 dakika sonra tekrar çalışır hale geldiğini söyleyen Prof. Dr. Akçığ, şunları kaydetti:


“Cihaz bir yıkım algıladığı zaman, her ihtimale karşı bir tane de çatıda aynı özellikleri taşıyan bir aparatımız daha var. Ne olur ne olmaz düşüncesiyle aşağıdaki kara kutu kendini kapatıyor ve görevini yukarıdaki kara kutuya devrediyor. Her dairede sensörlerimiz var. Yukarıdaki kara kutu o sensörlerle devreye giriyor. Kara kutular insan nefesine ve nem basınç değişimlerine, karbondioksit tüketimine duyarlı. O nedenle canlı olma ihtimali olan yerleri ve paralelde GPS’leri de içinde olduğu için yaklaşık 25-50 santim hata payı ile canlıların yerini bulup aşağıya gelen kurtarma ekiplerine bilgi veriyor. Baygınlar da olabiliyor. Onların da yerleri tespit edilebiliyor.”


Prof. Dr. Akçığ, sistemin enerjisini kendi kendine sağladığını belirterek, 72 saate kadar da dayandığını ifade etti. Sözlerini sürdüren Akçığ, sistemin dayanıklılığını 98 saate kadar çıkarma çalışmalarının devam ettiğinin altını çizdi.



Binaya giren ve çıkan kişi sayısı kayıt ediliyor


“Sistem dahilinde daha önceden yapılan çalışmalarla, yapıdaki kişi sayıları da baştan belli” diyen Akçığ, “Giriş-çıkışlardan dolayı gelen ve çıkanların sayısından apartmanda kimlerin olduğunu biliyoruz. Örneğin deprem bir tatil zamanı olduysa, bir iş hanı önceliğini yitiriyor. Bu da çok sayıda insanın binada olmamasından kaynaklanıyor. Öncelikle nerede yoğunluk var onları bulmayı amaçlıyoruz” şeklinde konuştu.



“Öncelik canlılar ve baygınlar”


Deprem sırasında önceliğin canlılar ve baygınlar olduğunu ifade eden Zafer Akçığ, sözlerine şunları da ekledi:


“Dolayısıyla 72 saat veya 96 saatten sonra canlı kavramı ortadan kalktığı andan itibaren de amacımız naaşları bütün çıkarabilmek. Enkazdan kol bacak parçalarının çıkmasını asgariye indirmek için çabalıyoruz. Bu çalışmaların temelinde yatan ana fikir de budur.”



‘Deprem kara kutu sistemi’ afet esnasındaki 4 risk faktörünü engelleyecek

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Elazığ Sağlıkçılar ’kanserde erken tanı’ için mobil araçla ilçe ilçe dolaşıyor Elazığ’da kırsal bölgeler ve nüfusu ilçelere mobil kanser tarama aracı ile giden sağlıkçılar, kanser taraması yapıp, erken teşhis ve tedavi için vatandaşları bilgilendiriyor. Sağlık Bakanlığı’nın ülke genelinde başlatmış olduğu ’Ulusal Kanser Tarama Programı’ çerçevesinde Elazığ İl Sağlık Müdürlüğü tarafından ’Erken teşhis hayat kurtarır’ sloganıyla çalışan Kanser Erken Teşhis Tarama ve Eğitim Merkezi (KETEM) ekipleri, kent merkezi başta olmak üzere tüm ilçelerde kanserde erken teşhisle hayat kurtarmak için ilçe ilçe dolaşıyor. İlk olarak Kovancılar’a giden sağlıkçılar İlçe Sağlık Müdürlüğü bahçesine konuşlandırılan Mobil Kanser Tarama aracında, vatandaşlara ücretsiz meme kanseri, rahim ağzı ve kolon kanseri taramaları yaptı. Sağlıkçılar, tarama sonucu riskli görülen vatandaşları sağlık kuruluşlarına yönlendirip takiplerini de yaparken, vatandaşlar da kanser taramalarına büyük ilgi gösterdi. Çalışma hakkında bilgi veren Kovancılar Devlet Hastanesi Başhekimi ve İlçe Sağlık Müdürü vekili Uzm. Dr. İzzettin Günay, "Tarama testleri için Sağlık Bakanlığı Sağlık İl Müdürlüğü bünyesinde erken tanı ve teşhis eğitim merkezi tarafından zaman zaman merkez ve ilçelerde taramalar yapılmaktadır. Bu taramalar içerisinde vatandaşın sağlığını düşünerek farkındalığa oluşturmak, gerekli tetkik ve tedavilerinde öncülük etmek ve kişilerin tedavilerine yardımcı olmaktır. Buradaki amaç, erken tanı kurtarır mantığıyla, hareketle belli yaş grubundaki kategoriler çerçevesinde planlanan taramalar yapılmaktadır. Bu taramaların büyük bir kısmı ücretsiz yapılmaktadır. İlçemizde de vatandaşların gerek merkez gerekse beldelerden servis araçlarıyla taşıyarak bu taramalarının yapılmasını sağlamayı hedefledik. Burada yapılan taramalarda kolorektal, serviks ve meme kanseri taramaları planlanmaktadır. Mobil araçta görüldüğü üzere mamografi cihazı ile 40 ile 69 yaş arası kadınlarda meme taramaları yapılmaktadır” dedi. İlçe Sağlık Müdürlüğü sorumlu hekimi Dr. Fırat Gürgöze ise "Kovancılar İlçe Sağlık Müdürlüğü olarak kanser tarama hizmetleri veriyoruz. Bilindiği üzere kanser hepimizin sağlığını etkileyen ciddi bir sağlık sorunu. Gelişen teknolojilerle birlikte sağlık hizmetlerindeki ilerlemelerle beraber kanserin erken tanısında tedavi oranı çok daha yükselmekte. Biz de bu amacı kendimize düstur edinerek bu çalışmaları sürdürüyoruz. Kadınlarda 30 ile 65 yaş aralığında meme kanseri taramaları hizmetleri veriyoruz. Yine kadınlarda 30 ile 45 yaş aralığında HBV için taramalar yapıyoruz ve yine kadınlarda ve erkeklerde 50-70 yaş aralığında kalın bağırsak kanser taramalarını veriyoruz. Bu çalışmalara ilaveten İl Sağlık Müdürlüğü’müz tarafından bir KETEM aracı ilçemizde görevlendirildi. Geçtiğimiz iki hafta boyunca bu aracımız bir mobil hizmet aracı olup, içerisinde mamografi cihazı mevcut. Bu cihaz, meme kanseri taramasında çok etkin bir rol almakta. İlçe Sağlı Müdürlüğü bahçesine kurduğumuz bu araçla ilçesinde ikamet eden vatandaşlarımıza taramaz hizmetleri verdik” şeklinde konuştu. Tarama yapmak için gelen vatandaşlardan Güllü Pembe Durğun da, "Devletimiz ayağımıza kadar bu hizmeti getirip bu imkanı sağladı. Çok teşekkür ediyorum, devletimiz var olsun” diye konuştu.
Kayseri Başkan Çolakbayrakdar’dan Kocafest Festivali’ne davet Kocasinan Belediyesi’nin Kocasinan İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü işbirliğiyle bu yıl üçüncüsü düzenleyeceği, Kocasinan Teknoloji Festivali (KOCAFEST) 23 Mayıs Perşembe günü saat 10:00’da Kayseri Dünya Ticaret Merkezi Fuar Alanı’nda başlıyor. KOCAFEST ile Türkiye çapında büyük ses getirdiklerini belirten Kocasinan Belediye Başkanı Ahmet Çolakbayrakdar, tüm Kayserilileri programa davet ederek, “Anadolu’nun ortasında ‘Dijital bir Fidan’ diktik. Bu fidanı akıl, bilgi ve gayretle büyütmenin çabası içerisindeyiz” dedi. Festival ile Türkiye’nin yerli ve milli teknolojisini üreten bireyler yetiştirilmesini hedeflediklerine dikkat çeken Başkan Çolakbayrakdar, yine teknolojinin kalbi Kocasinan’da atacağını vurgulayarak; "Öğrencilerimizin heyecanını yürekten hissediyorum. Gençlerimizin heyecanının karşılığını bulması içinde elimizden geldiğince ne yapılması gerekiyorsa yapıyoruz. Özellikle gençlerimizin daha güçlü bir alt yapıyla yetişmeleri ve hayallerini gerçekleştirmeleri için sürdürülebilir projeler geliştiriyoruz. Bunlardan biri olan tematik çalışmaların yürütüldüğü Uzay ve Havacılık Merkezimizle TEKNOFEST’e hazırlanan öğrencilere her yıl destek oluyoruz. KOCAFEST’ten TEKNOFEST’e uzanan desteklerimizle Türkiye Yüzyıl’ının inşasına büyük katkı sağladık ve sağlamaya devam ediyoruz. Biz, bugün gençlere destek veriyoruz, biliyoruz ki yarın onlar da bu necip milleti gururlandıracaklar. Gençlerimizin talepleri doğrultusunda şimdiye kadar olduğu gibi Kocasinan Akademi çatısı altında vermiş olduğumuz desteği artırarak sürdüreceğiz. Biliyoruz ki teknoloji noktasında teknoloji üreten, teknolojiden istifade eden yerli ve milli ürünlerle bunu yapabilirsek o kadar başarılı oluruz. Gençlerimiz, yeter ki çalışsın üretsin biz her zaman yanında ve destekçisiyiz. Anadolu’nun ortasında ‘Dijital bir Fidan’ diktik. Bu fidanı akıl, bilgi ve gayretle büyütmenin çabası içerisindeyiz. Bu yıl üçüncüsünü düzenleyeceğimiz KOCAFEST’de ortaokul ve lise öğrencilerinin teknoloji tabanlı yapmış oldukları çalışmalarla farklı kategorilerde hünerlerini sergileyecekler. Ortaokul ve liseli öğrencilerden oluşan takımlar, farklı kategorilerde yarışacak. Yine Teknolojinin kalbi, Kocasinan’da atacak. 3 gün boyunca Kocasinan’da teknoloji rüzgarı esmiş olacak. Bütün hemşehrilerimizi, 23 Mayıs Perşembe günü saat 10:00 ‘da Kayseri Dünya Ticaret Merkezi Fuar Alanı’nda başlayacak olan KOCAFEST’e davet ediyorum” ifadelerini kullandı. “Gençlerle yapılan her çalışmada yer alıyoruz ve onları her zaman destekliyoruz” diyen Başkan Çolakbayrakdar; yapılan hizmetlerle ülkenin teknolojik kalkınmasına ve teknolojiyi üreten nesillerin yetiştirilmesine katkı sağladıklarını sözlerine ekledi.