YEREL HABERLER - 22 Mart 2012 Perşembe 10:05

İZMİR`İN SUYUNA "DÖRT DÖRTLÜK" KORUMA

A
A
A
İZMİR`İN SUYUNA "DÖRT DÖRTLÜK" KORUMA

İzmir Büyükşehir Belediyesi, kentin musluklarından akan içme suyunun kalitesini 80 ayrı noktadan sürekli izliyor. 2004 yılından bu yana bin 438 kilometre uzunluğundaki asbestli içme suyu şebekesini sağlıklı borularla değiştiren Büyükşehir, köylere bile arıtma kurarak sağlıklı ve kaliteli su verilmesini sağlıyor.
Kentin yoğunlaşan nüfusuna göre artan su ihtiyacını kesintisiz ve sağlıklı bir şekilde karşılayan Büyükşehir Belediyesi, bir yandan su kalitesinin, diğer yandan da nehirlerin, denizlerin, tarım ve su havzalarının korunması konusunda önemli yatırımlar gerçekleştirdi. 22 Mart Dünya Su Günü dolayısıyla bir açıklama yapan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu, sağlıklı bir dünya ve yaşam için suyun önemine dikkat çekti. Başkan Kocaoğlu, artan su ihtiyacını karşılamak için yatırımlarını aralıksız sürdürdüklerini belirterek, ``Su kaynaklarının temiz kalması, hor kullanılmaması ve kirletilmemesi için de yoğun çaba harcıyor, büyük yatırımlar geçekleştiriyoruz. Ancak bu konuda Büyükşehir Belediyesi`nin çabaları yetmez; ilgili tüm kuruluşların ve tüm hemşehrilerimizin duyarlı olması gerekiyor. Doğanın bize sunduğu nimetleri ancak böyle koruyabilir ve gelecek nesillere sağlıklı bir şekilde ulaştırabiliriz`` dedi.
Küresel iklim değişikliklerine karşı kenti hazırlamak ve susuz bırakmamak için vargüçleriyle çalıştıklarını vurgulayan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Aziz Kocaoğlu sözlerine şöyle devam etti: ``Kente günde yaklaşık 521 milyon metreküp su veriyoruz. Bu suyun yüzde 60`nı yer altı su kuyularından, yüzde 40`nı ise yüzeysel su kaynaklarından karşılıyoruz. Su sıkıntımız bulunmasa da rehavete kapılmayıp gelecek yıllarda yaşanması muhtemel kuraklık tehlikesine karşı önlemlerimizi alıyor, yatırımlarımızı devam ettiriyoruz. İçme suyu kalitesini ise 80 ayrı noktadan yaptığımız denetimlerle sürekli izliyoruz. Kalitesi tescilli İZSU Laboratuvarı`nda yaptığımız şehir şebeke suyu analizleri sonuçları gösteriyor ki, suyumuz `İnsani Tüketim Amaçlı Sular Hakkındaki Yönetmelik` kalite standartlarında. İzmir`in yer altı ve yüzeysel su kaynaklarını son model teknolojiyle donatılmış tesislerde arıttıktan sonra dağıtım ağıyla vatandaşlarımıza sunuyoruz. İzmir, suyun musluktan içilebildiği bir kent olma ayrıcalığını taşıyor. Bu kaliteyi korumak için var gücümüzle çalışıyoruz.``
80 NOKTADAN İZLENİYOR
Kente verilen içme suyu kalitesini izlemek ve kaynağından itibaren istenilen kaliteyi garanti altına almak için 80 ayrı noktadan haftalık aralıklarla su kalitesi izleniyor. Alınan su örneklerinde içme suyunun kalitesini belirlemekte kullanılan 16 ayrı parametre analiz ediliyor ve analiz sonuçları İZSU Genel Müdürlüğü`nün web sitesinde yayınlanıyor. Yapılan tüm analizlerde, parametre değerlerinin verilen sınır değerler altında kaldığı izleniyor. SCADA sistemi ile İzmir su dağıtım sistemi tek merkezden yönetiliyor.
İzmirliler`e 24 saat ``sağlıklı ve standartlara uygun kalitede`` içme suyu veren Büyükşehir Belediyesi İZSU Genel Müdürlüğü Laboratuvar Şube Müdürlüğü`nün, Bakanlık`tan aldığı yeterlilik belgesi ile Türk Akreditasyon Kurumu (TÜRKAK)`dan aldığı sertifikanın süresi 4 yıl daha uzatıldı. 2011 yılında yapılan denetimlerde başarılı bulunan İZSU Laboratuarı, böylece kalitesini ikinci kez belgelemiş oldu. Şebeke suyunun ve kaynak sularının kimyasal, mikrobiyolojik analizleri ile evsel ve endüstriyel atık suların kimyasal ve biyolojik analizlerinin yapıldığı İZSU Laboratuvarı, 2011 yılında yenilenmişti. İZSU, Türkiye`de içme suyu ve atık su alanında bünyesindeki laboratuvara akreditasyon belgesi alan ilk kurum olarak biliniyor.
ASBEST BORULAR DEĞžİŞTİ
Büyükşehir`e bağlanan 10 yeni ilçe ile 37 beldenin (mahalle) bir çoğunun eski ve kanserojen etkili asbest borulardan oluşan içme suyu şebekeleri yenilendi. Hem şebekedeki kaçakları önlemek ve hem de yeni yerleşimleri kanserojen etkili içme suyu borulardan arındırmak için başlatılan çalışma kapsamında 2004 yılından bu yana BİN 438 kilometre uzunluğundaki içme suyu şebekesi sağlıklı borularla değiştirildi. İzmir Büyükşehir Belediyesi, 8 ilçedeki 20 köyde 20 arsenik veya demir-mangan tesisi kurarak köylülere sağlıklı ve kaliteli su verilmesini sağladı. Gördes Baraj Suyu için Manisa`nın Nuriye beldesinde inşa edilen içme suyu arıtma tesisi işletime alındı. 16.5 milyon liralık yatırımla hizmete alınan tesis, 800 bin kişinin su ihtiyacını karşılayacak kapasitede.
Yine aynı amaçla Belkahve`de kuralacak tesisin projesi hazırlandı, kamulaştırma çalışmaları sürüyor. İZSU, 45 milyon liralık yatırımla 928 kilometre uzunluğunda şebeke borusu satın aldı. Böylelikle hazır halde bulunan borularla imalatların daha hızlı tamamlanması ve yatırım maliyetinin düşmesi hedeflendi
GELECEОE DE YATIRIM
Gördes Baraj suyunu arıtarak kente veren Manisa`daki Sarıkız İçme Suyu Arıtma Tesisi`nin açılışı yapıldı. Büyükşehir`in 16.5 milyon liralık yatırımla hizmete aldığı tesis, 800 bin kişinin su ihtiyacını karşılayacak kapasitede.
Yarımada bölgesi için çok önemli olan Çamlı Barajı`nın hayata geçirilebilmesi için çalışmalar aralıksız sürdürülüyor. Planlama raporu revizyonu için ihaleye çıkıldı. Projenin elde edilmesinin ardından ÇED onayı alınacak. Değirmendere Barajı için de planlama raporu revize ve uygulama projesi ihalesi yapıldı. Projesi sürüyor. Bostanlı Barajı`nın planlama raporu revize ve uygulama projesi ihalesi yapıldı. Projesi sürüyor. Narlıdere Alionbaşı Barajı için de planlama raporu revizesi için ihaleye çıkıldı. Sözleşme imzalanma aşamasında.
İzmir Büyükşehir Belediyesi, gelecekteki muhtemel su sıkıntılarına karşı yeni kaynak arayışını ara vermeden sürdürüyor. Bu çerçevede öncelikle yapılan iş, yaz aylarında su sıkıntısı yaşayan çevre yerleşimlerde yeni kuyular açmak oldu. 2004-2011 yılları arasında 200`ün üzerinde kuyu açarak pek çok yerleşim yerini suya kavuşturan İzmir Büyükşehir Belediyesi, yaz aylarında su sıkıntısı yaşayan mahalle ve köylerde kuyu yatırımına devam etti.
Büyükşehir, köylerde ve çevre yerleşimlerde çürüyen su depolarını yenilemeye, bakım ve onarımdan geçirmeye devam ediyor. 2004 yılından bu yana Urla`da 6, Seferihisar`da 6, Gümüldür`de 10, Kemalpaşa`da 11, Bayındır ``˜da 26, Karabağlar`da 2, Bornova`da 17, Narlıdere`de 1, Buca`da 5, ve Karşıyaka 1 olmak üzere toplam 85 köyün deposu yenilendi.
Yenilenebilir enerji kaynaklarının kullanımı konusunda önemli bir adım atarak köylerdeki su depolarına ``güneş enerjili otomatik klorlama sistemi`` kurmaya başlayan İzmir Büyükşehir Belediyesi, 2011 yılında 44 köye daha ulaşarak, sistemin kullanıldığı köy sayısını 62`ye çıkardı. Böylelikle enerji maliyetleri de büyük oranda düştü.
ARITMADA YİNE BİRİNCİ
Su kaynaklarının, tarım alanlarının ve çevrenin korunmasına yönelik yatırımlarıyla dikkat çeken İzmir Büyükşehir Belediyesi, Türkiye İstatistik Kurumu`nun 23 Şubat 2012 tarihinde yayınlanan son verilerine göre, hem Avrupa Birliği standartlarında arıtma sayısı hem de arıtma kapasitesiyle yine birinci sıraya oturdu. 2010 yılında Türkiye genelinde ileri biyolojik yöntemle arıtılan 1 milyar 31 milyon metreküp atık suyun 256 milyon metreküpü yani yüzde 24.8`i, Türkiye nüfusunun yüzde 4.8`lik bölümünü oluşturan İzmir`de arıtıldı.
Küresel ısınmanın olumsuz etkileri ile yer altı sularında ortaya çıkan arsenik sorununu gidermek amacıyla, İzmir`in su ihtiyacının yüzde 40`ının karşılandığı Manisa`daki Göksu ve Sarıkız kaynaklarına kurulan arıtma tesisi işletime alındı. Ayrıca Halkapınar ve Menemen Çavuşköy kuyuları için de iki arsenik arıtma tesisi daha kuruldu. Toplam maliyeti 15 milyon Euro`yu bulan üç tesis sayesinde İzmir`de arsenik sorunu tümüyle ortadan kaldırıldı.
KAYIPLAR AZALDI
Su kaçaklarını önlemek için sürdürülen projelerle kazanılan su miktarı her yıl arttı. 2003`de 16 milyon, 2006 `de 24 milyon m3 olan kazanç, yeni ve güçlü cihazlarla geliştirilen su kaçakları projesine, uzaktan okuma sistemi eklenerek 2010 yılında 59 milyon 419 bin 185, 2011 yılında 63 milyon 253 bin 963 metreküpe ulaştı. Su kaçak oranı 2004 yılında yüzde 47.14 iken 2010 yılında yüzde 36.44, 2011 yılında yüzde 35.60`a düşürüldü.
Yatırım projelerinde ``çevreye duyarlılığını`` birinci planda tutan İzmir Büyükşehir Belediyesi İZSU Genel Müdürlüğü, İzmir`in yeşil dokusunu artırma çalışmalarıyla da öne çıktı. İZSU`nun gerçekleştirdiği ağaçlandırma çalışmaları sayesinde Tahtalı Baraj Havzası, İnciraltı Kent Ormanı, Bornova ve Karşıyaka sırtları ile Çiğli Sasalı bölgesinde toplam 787 bin fidan dikilerek adeta ``İZSU ormanları`` oluşturuldu. Ağaçlandırma çalışmalarını hızla sürdüren İZSU, Tahtalı Barajı Mutlak Koruma Alanı`ndaki 190 hektarlık alana bu yılın Kasım-Aralık aylarında 211 bin fidan daha dikecek. 2012 yılı sonunda İZSU tarafından Tahtalı Havzası`nda 640 hektar alan ağaçlandırılarak İzmir genelinde yaklaşık 1 milyon adet fidan dikilmiş olacak.
ORGANİK TARIM YAYGINLAŞTIRILDI
Büyükşehir Belediyesi, özellikle içme suyu kaynaklarına yakın bölgelerde uygulamaya başladığı ``organik tarım`` çalışmalarıyla dikkat çekiyor. Su havzalarını kirlilikten ve zirai ilaçlardan korumak amacıyla bugüne kadar Menderes ve Tahtalı havzaları ile Yarımada başta olmak üzere devam eden çalışmalarla çok sayıda üretici organik tarım uygulamaya başladı.
Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Kütahya Kütahya’da tam kapalı bel fıtığı ameliyatı yapılmaya başlandı Kütahya’da tam kapalı bel fıtığı ameliyatı yapılmaya başlandı. Sağlık Bilimleri Üniversitesi Beyin ve Sinir Cerrahisi Kliniği’nin ev sahipliğinde ulusal çapta “Canlı Cerrahi Eşliğinde Endoskopik Diskektomi ve Spinal Enjeksiyonlar” konulu toplantı düzenlendi. Toplantıya Beyin ve Sinir Cerrahisi Derneği Yönetim Kurulu adına Prof. Dr. İlker Solmaz, Spinal Dernek Başkanı Prof. Dr. Sedat Çağlı, Türkiye’nin önde gelen beyin ve sinir cerrahları, ortopedistler ile öğretim üyelerinin dahil olduğu yaklaşık 100 kişilik ekip katıldı. Eğitim toplantısının uygulama bölümünde Kütahya Şehir Hastanesi’nde canlı cerrahi ile endoskopik diskektomi ve transforaminal enjeksiyon başarıyla uygulandı. Kütahya Sağlık Bilimleri Üniversitesi (KSBÜ) Beyin ve Sinir Cerrahisi Ana Bilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Hasan Emre Aydın, ülkede yapılan beyin cerrahi işlemlerinin artık Kütahya’da da yapıldığını belirterek, kapalı bel fıtığı ameliyatı hakkında bilgi verdi. Dr. Aydın, “Endoskopik diskektomi, kamera yardımıyla tek bir giriş deliğiyle bel fıtığının çıkartılması işlemi olup, güncel bir tedavi yöntemidir. Endoskopik bel fıtığı ameliyatı genel anestezi (hastanın uyutulması), spinal anestezi (hastanın belden aşağısının uyuşturulması) ya da lokal anestezi (sadece işlemin yapılacağı bölgenin uyuşturulması) altında yapılabilir. Fıtığın yerine göre küçük bir insizyon ile kamera aracılığı ile fıtık dokusunun olduğu bölgeye girilerek fıtık çıkarılır. 7 milimetrelik bir cilt kesisi yeterlidir. Genellikle kemik dokuya dokunmadan kaslar arasından girilerek işlem gerçekleştirilir. Bu sayede kas ve kemik dokusu korunmuş olur. Yapmış olduğumuz başarılı işlemle birlikte ilimizde beyin cerrahisi olarak ilk adımı atmış olduk. Bizlere bu fırsatı veren KSBÜ Rektörü Prof. Dr. Ahmet Tekin’e, emeği geçen değerli misafirlerimize teşekkür ediyorum” dedi.