EKONOMİ - 02 Temmuz 2024 Salı 10:09

Ulusal Taşıt Tanıma Sistemi akaryakıtta usulsüz faturayı bitirecek

A
A
A
Ulusal Taşıt Tanıma Sistemi akaryakıtta usulsüz faturayı bitirecek

2025’te vergi mükellefi kişi ve kuruluşlar için zorunlu olacak Ulusal Taşıt Tanıma Sistemi (UTTS), akaryakıt sektöründe usulsüz fatura kullanımından kaynaklanan yıllık 15 milyar TL’ye ulaşan vergi kaybının önüne geçecek.


Gelir İdaresi Başkanlığı’nın 10 yılı aşkın süredir yürüttüğü teknik çalışmalar sonucunda akaryakıt sektöründe usulsüz fatura kullanımının önüne geçmek ve vergi kaybını engellemek için geliştirdiği, yerli ve milli bir sistem olan Ulusal Taşıt Tanıma Sistemi’nin (UTTS) tüm altyapı çalışmaları tamamlandı. 1 Ocak 2025’ten itibaren vergi mükellefleri için zorunlu olacak UTTS’de ağustos ayına kadar akaryakıt istasyonlarında yapılacak kurulumlar için teknik hazırlık çalışmalarının tamamlanması planlanıyor. Vergi mükelleflerinin de 2025 yılı başından itibaren akaryakıt harcamalarını gider gösterebilmeleri için kullandıkları araçlara Taşıt Tanıma Birimleri’ni bu yıl içerisinde taktırmaları gerekiyor.


UTTS, akaryakıt alan araçların plakalarını otomatik olarak tanıyarak fiş ve faturalarda bu plaka bilgisinin yer almasını sağlayacak. Böylece araç plakalarının manuel olarak sisteme girilmesinden kaynaklanan usulsüz fatura uygulaması son bulacak. Gelir İdaresi Başkanlığı UTTS sayesinde akaryakıt sektöründe usulsüz fatura kullanımından kaynaklanan ve her yıl 15 milyar TL’yi bulan vergi kaybının önüne geçecek. UTTS, devletin vergi güvenliğini sağlarken diğer taraftan da akaryakıt sektöründe rekabet ortamını sağlayacak.


Sadece vergi mükellefleri için zorunlu


UTTS, sadece vergi mükellefi olan kişi ve kuruluşlar için zorunlu. Bu kişi ve kuruluşların, işyerlerine ait veya kiralama yoluyla edindikleri taşıtlara Taşıt Tanıma Birimi’ni (TTB) 31 Aralık 2024 tarihine kadar taktırmaları gerekiyor. UTTS kapsamında yükümlü kılınmamış olan bireysel taşıt sahipleri ise sistemden isteğe bağlı şekilde faydalanabilecek. Sistem kapsamında vergi mükellefleri, akaryakıt harcamalarını gider gösterebilmek için akaryakıt alışverişleri sırasında, UTTS kapsamında düzenlendiğini gösteren Ödeme Kaydedici Cihaz (ÖKC) fişi almakla yükümlü. 31.12.2024 tarihinden sonra UTTS’den düzenlenmeyen belgeler, vergi kanunları bakımından hiç düzenlenmemiş sayılacak ve vergi indirimine konu edilemeyecek.


Plaka bilgisi manuel girilemeyecek


Türkiye’de bugün trafiğe kayıtlı 29 milyon taşıtın 8 milyona yakını akaryakıt harcamalarını gider göstererek vergi indirimi elde eden vergi mükelleflerine hizmet veren araçlar, bunların da üç milyona yakın bölümü halen ticari Taşıt Tanıma Sistemi (TTS) bulunan araçlar. Yakıt harcamalarının vergi indiriminde gider olarak gösterilebilmesi için araçların kiralama yoluyla edinilmesi veya işletmeye dâhil olması ve işte kullanılması gerekiyor. Mevcut sistemde akaryakıt dolumu yapılan aracın plaka bilgisini istasyon görevlisi elle giriyor. İşlem sırasında taşıta ait olmayan bir plakanın bilgisi girilerek usulsüz fatura oluşturulabiliyor. Uygulamadaki bu boşluğu kullanan bazı mükellefler, kullanmadıkları ya da kullandıklarından fazla akaryakıt harcamasını faturalandırıyor. Bu fatura gider olarak gösterildiğinde vergiden düşülüyor. UTTS ile 2025 başından itibaren bu tür uygulamalar son bulması amaçlanıyor.


Sistemin paydaşları


Kurulum ve işletme görevi Darphane ve Damga Matbaası Genel Müdürlüğü’ne verilen UTTS’nin paydaşları arasında Akaryakıt Dağıtım Şirketleri ve Akaryakıt İstasyon İşletmecileri, Yetkili Donanım Üreticileri, Yetkili Taşıt ve İstasyon Montaj Firmaları, Yeni Nesil Pompa Ödeme Kaydedici Cihaz Üreticileri (YN Pompa ÖKC) ve Taşıt Sahibi Mükellefler yer alıyor.


Sistemin işleyişi


Sistem kapsamında yükümlü kılınan taşıtların yakıt depo girişlerine, Taşıt Tanıma Birimi (TTB) takılacak, bu sayede taşıtın sahiplik ve plaka bilgisi kayıt altına alınacak. Akaryakıt istasyonlarında pompa tabancasına takılan Taşıt Tanıma Okuyucu (TTO) cihaz, şifre çözümleme işlemlerini, iletişim modülündeki Güvenlikli Haberleşme Anahtarı ile yapacak. Böylece UTTS yükümlüsü taşıtların yakıt dolum işleminde plaka bilgisi otomatik olarak YN Pompa ÖKC’ye aktarılacak, fatura ve satışa ilişkin veriler de UTTS’ye işlenecek. Bu taşıtlar için artık plaka bilgisinin sisteme el ile girilmesi mümkün olmayacak.


Kayıt ve kurulum aşaması bu yıl tamamlanacak


05.10.2023 tarihli Resmî Gazete’de yayınlanan ‘Ulusal Taşıt Tanıma Sistemi Uygulama Genel Tebliği’ne göre akaryakıt istasyonu işleten mükelleflerin, en az bir pompa ünitesinin tabanca aparatları üzerine nitelikleri Darphane ve Damga Matbaası Genel Müdürlüğü tarafından belirlenen ve Darphane ya da yetkili firmalar tarafından üretilen Taşıt Tanıma Okuma Cihazı (TTO) temin ederek 31 Aralık 2024 tarihine kadar taktırmaları zorunlu. Kiralama yoluyla edinilen veya işletmeye dâhil olan ve işte kullanılan taşıtlara da aynı tarihe kadar Taşıt Tanıma Birimi (TTB) takılması zorunluluğu getirildi. Sistemin www.utts.gov.tr adresli portalı mart ayında paydaşların kullanımına açıldı. Sistemde, Ağustos ayına kadar akaryakıt istasyonlarında yapılacak kurulumlar için teknik hazırlık çalışmalarının tamamlanması planlanıyor.


Montaj, onarım ve servis işlemleri


UTTS donanımlarının montaj, onarım ve servis işlemlerini sadece Darphane ve Damga Matbaası Genel Müdürlüğü’nün yetkilendireceği firmalar yürütebilecek. Taşıtlara TTB montajını Yetkili Taşıt Montaj Firmaları, akaryakıt istasyonlarına TTO ve güvenlikli haberleşme cihazının kurulumunu ise Yetkili İstasyon Montaj Firmaları yapacak. Tebliğe göre akaryakıt satışları Yeni Nesil Pompa Ödeme Kaydedici Cihazdan başlayacak ve sonlandırılacak. Bu amaçla, Yeni Nesil Pompa Ödeme Kaydedici Cihazların yazılımlarında güncelleme yapılarak UTTS entegrasyonu sağlanacak. Akaryakıt Dağıtım Şirketleri dilerlerse işletmekte oldukları Taşıt Tanıma Sistemlerini UTTS’ye entegre edebilecek.


Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Antalya Antalya’da mitolojik ilham perisi ’Kalliope’ heyecanı Side Antik Kenti’ndeki restorasyon çalışmalarında milattan önce 2. yüzyılda yapıldığı tahmin edilen, mitolojik ilham perisi Kalliope’nin ismi ve resminin yer aldığı mozaik zemin bulunmuştu. Side Antik Kenti Kazı Başkanı Prof. Dr. Feriştah Alanyalı, “İyi bir işçiliğe sahip Kalliope’nin betimlendiği mozaiğin bulunması heyecanlandırdı. Çeşme ve çevresinin yerleşim tarihçesine de katkı sunuyor” diye konuştu. Antik Dönem’de Pamfilya’nın en önemli liman kenti olan Side Antik Kenti’nde, 1947 yılında başlayan kazılar, 77 yıldır aralıksız olarak devam ediyor. Antik tiyatro, çeşmeler, su yolu, hastane, sütunlu caddeler, hamamlar ve tapınaklarıyla ziyaretçilerini etkisi altına alan antik kentin, en görkemli yapısı üç katlı sahne binası ve bezemeleriyle hayranlık uyandıran Side Antik Tiyatrosu. Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın desteğiyle kazı ve restorasyon çalışmalarının hızlandırıldığı kentte, liman agorası, liman gümrük kapısı, kutsal alanlar, konut ve sokaklar gün yüzüne çıkarıldı. 2024 yılında yürütülen çalışmalar kapsamında, anıtsal çeşme alanındaki faaliyetler hız kazanırken, çeşmenin eksik mimari parçaların bulunmasına yönelik kazılarda, milattan önce 2. yüzyılda inşa edildiği tahmin edilen, zemininde epik şiir perisi Kalliope’nin resmi ve isminin olduğu mozaik zemin geçtiğimiz Mayıs ayında gün yüzüne çıkartıldı. "Kazı çalışmaları aralıksız olarak devam ediyor" Anadolu Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü Öğretim Üyesi ve Side Antik Kenti Kazı Başkanı Prof. Dr. Feriştah Alanyalı, Side Antik Kenti’nde, Kent Kapısının ve kara surlarının hemen gerisinde bulunan ve ziyaretçiler henüz kente girmeden onlara kentin ihtişamını yansıtan anıtsal çeşmede restorasyon ve restorasyona yönelik arkeolojik kazıların 2023 yılında Kültür ve Turizm Bakanlığı tarafından “Geleceğe Miras Projesi” kapsamında başlatıldığını ve çalışmaların aralıksız sürdürüldüğünü belirtti. "Kazı çalışmaları sırasında Kalliope betimlendi" Prof. Dr. Alanyalı, şu ifadelere yer verdi: “Restorasyon çalışmaları kapsamında, anıtsal çeşmenin beden duvarını belgelemek, duvarı statik açıdan değerlendirebilmek ve çeşmenin 3. katına ait eksik mimari elemanların tespitine yönelik olarak, anıtsal çeşmenin beden duvarının hemen önünde kazı çalışmaları başlatıldı. Kazı çalışmaları sırasında anıtsal çeşmenin arkasında, çeşme beden duvarının hemen önünde, çeşmeye su getiren bir su kemerinin açığa çıkarılması önemli bir tespit oldu. Su kemerinin tespiti ile alanda kazılar doğuya doğru genişletildi ve kemerlerin hemen önünde oldukça büyük, zemini mozaikle döşeli mekânlar açığa çıkarılmaya başlandı. Mozaik zeminin ortasında bir panel içinde şairlere ilham veren, epik şiirin esin perisi Kalliope, üstünde ismi de yazılı halde betimlendi. Kalliope’nin betimlendiği bu mekânın duvarları da oldukça özenli fresklerle süslü ancak, fresklerde sadece yer yer boya izleri korunabilmiştir.” "Mozaik zemine ait yapılar tarihlendi" Yapı ve çevresinde kazı ve araştırmalar devam ederken alanda milattan önce 2. yüzyıldan başlayan bir yapılaşma görüldüğüne dikkat çeken Prof. Dr. Feriştah Alanyalı, devam eden araştırmalarda mozaik zemine ait yapıların M.S. 2. yüzyılın başı/ 1. yarısı tarihlerinde inşa edildiğine dair tespitte bulunduklarını söyledi. Alanyalı, “Çeşmenin arkasındaki su kemerlerini taşıyan payandaların ise şimdilik M.S. 4. yüzyılda inşa edildiğini ve mozaikli mekanın da kullanımının M.S. 5. yüzyıl içinde son bulduğu, M.S. 6. yüzyılda bu mekanların doldurularak üzerlerinden kuzey güney aksında su borularının geçirildiği görülmektedir. Oldukça iyi bir işçiliğe sahip Kalliope’nin betimlendiği mozaiğin bulunması heyecanlandırdı, çeşme ve çevresinin yerleşim tarihçesine de katkı sunuyor” şeklinde konuştu.
Adana Fekeli lavanta üreticileri sahte ürünlere karşı tüketiciyi uyardı Adana’nın Feke ilçesindeki lavanta tarlalarında hasat yaklaşırken, üreticiler sahte lavanta yağlarına karşı uyarıda bulundu. Adana’nın Feke ilçesinde Tapanlı kadınların devlet desteği kurdukları lavanta tarlalarında hasat için geri sayım başladı. Bu yıl verimli bir sezon geçirdiklerini ve ilçe tarım desteği ile kurduğu tarlada kırlangıç, kuyruk kelebek ve bon bon arılarının mor lavantalar üzerinde görsel bir şölene imza attığını kaydeden Pınar Özsoy, kendi elleri ile ürettikleri ürünlerin taklit ve dışarıdan getirilen lavanta ürünleri ile karıştırılmaması için tüketicinin de ürünleri tarlalardan ve Feke’de kurdukları kadın kooperatifinden temin edebileceklerini kaydetti. Daha önce buğday ve mısır ekimi yaptıkları ata yadigarı topraklarını 5 yıl önce devlet desteği ile lavanta üretimiyle ve turizme kazandırdıklarını kaydeden Özsoy, "Bu yıl çok verimli bir sezon geçirdik ve bayram tatili ile birlikte çok sayıda ziyaretçi ağırladık. Mor tarlalarımızda adeta düğün havası yaşadık" diye konuştu. Özsoy, Tapanlı kadınların bölgede üretime başlamasıyla turizm sahası oluştuğunu belirterek, "Paşalı köyünde ikamet ediyorum. Buraya daha önce buğday mısır ekiyorduk. 4 kişi olarak ilçe tarım desteği ile kurs aldıktan sonra tarlalara lavanta etmeye başladık. Lavantadan mum, yağ, sabun yapıyoruz. Dışarıdan bizim ürünlerin sahtesini getiriyorlar. Bizzat tüketicinin Tapaneli Kadın Kooperatifi’nden yada tarlalardan ürünleri temin etmesi lazım. Aksi takdirde bizim ürettiğimiz ürünleri değil sahtesini almış olurlar" dedi. Tarla sahibi kadınlar ata yadigarı toprakları turizme kazandırırken lavanta tarlalarına astıkları dev Türk Bayrağı ile de dikkat çekti.