EKONOMİ - 08 Kasım 2024 Cuma 12:45

Ticaret Bakanı Ömer Bolat: "Türkiye, dünyanın en büyük 11’inci ekonomisi"

A
A
A
Ticaret Bakanı Ömer Bolat: "Türkiye, dünyanın en büyük 11’inci ekonomisi"

Ticaret Bakanı Ömer Bolat, ’’Türkiye, dünyanın en büyük 11’inci ekonomisi. 85 milyonluk nüfusu, yaklaşık 1,2 trilyon dolarlık gayrisafi yurt içi hasılası (GSYİH) ve 600 milyar dolarlık dış ticaretiyle Türkiye, küresel ekonominin önemli bir aktörü’’ dedi.



Ticaret Bakanı Ömer Bolat, İstanbul’da düzenlenen Boğaziçi Zirvesi’nde açıklamalarda bulundu. Bakan Bolat, dünyanın en büyük 11’inci ekonomisi olan Türkiye’nin, dünya ihracatındaki payının da 2020 yılından bu yana istikrarlı bir şekilde arttığını söyledi.



"Yılın 10 aylık döneminde ihracat geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 3,6 artışla 216,4 milyar dolar oldu"


Bakan Bolat, 2024 yılının ilk 10 aylık döneminde ihracatın geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 3,6 artışla 216,4 milyar dolar olduğunu belirterek, "2023 yılı sonunda dünya mal ihracatındaki payımız yüzde 1,08, hizmet ihracatındaki payımız ise artan bir trendle yüzde 1,35 civarında bulunuyor. Hizmet ticaretinde hedefimizi 2028 yılına kadar yüzde 2’ye ulaşmak olarak belirledik" ifadelerini kullandı.



"Türkiye küresel ekonominin önemli bir aktörü"


Bakan Bolat, 85 milyonluk nüfusu, yaklaşık 1,2 trilyon dolarlık gayrisafi yurt içi hasılası (GSYİH) ve 600 milyar dolarlık dış ticaretiyle Türkiye’nin küresel ekonominin önemli bir aktörü olduğunu kaydetti.



"E-ticaret Türkiye’de ortalama ekonomik büyüme oranının üzerinde büyüyor"


Bakan Bolat, "E-ticaret, sınırları aşan ve dünyanın dört bir yanındaki ekonomileri birbirine bağlayan, uluslararası iş birliğini güçlendiren ve toplumların refahını artıran evrensel bir köprü haline geldi. Bunun etkilerini dünya genelinde net bir şekilde görebiliyoruz. 2019’dan bu yana yüzde 75 oranında büyüyen küresel e-ticaret hacmi, 2023 yılına kadar 5,8 trilyon dolar gibi tarihi bir büyüklüğe ulaştı. E-ticaret, Türkiye’de ortalama ekonomik büyüme oranının üzerinde büyüyor" diye konuştu.



Yatırımlarda ise finansal taraftaki başarılar sayesinde daha da parlak bir tabloyla karşı karşıya olduklarının altını çizen Bakan Bolat, "Şu anda toplam 269,2 milyar dolarlık yatırıma sahip 83 binden fazla çok uluslu şirkete ev sahipliği yapıyoruz. Küresel doğrudan yabancı yatırımlardaki payımızı yüzde 1,5’e çıkarmayı hedefliyoruz. Müteahhitlik şirketlerimiz dünya çapında 522,2 milyar dolar değerinde 12 bin 317 proje üstlendi. 2002 yılında 10,7 milyar dolar olan İslam İş birliği Teşkilatı ülkeleriyle ticaret hacmimiz 2023 yılında 129,7 milyar dolara ulaştı" dedi.


Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara TCMB Başkanı Karahan: “Asgari ücret tespitinde taraf değiliz” Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası (TCMB) Başkanı Fatih Karahan, asgari ücrete ilişkin, “Biz karar verici değiliz. Bir kurul var, burada kurul toplanıyor ve bunun süreçleri var. Süreçler işliyor, çeşitli kısımlar dinleniyor ve bir karar veriliyor. Biz bu kurulun bir tarafı olmadığımız gibi resmi ya da gayriresmi herhangi bir tavsiyede bulunmuyoruz” dedi. TCMB Başkanı Fatih Karahan, TCMB İdare Merkezinde düzenlenen 2024’ün Dördüncü Çeyrek Enflasyon Raporu bilgilendirme toplantısı sonrası TCMB Başkan Yardımcıları Osman Cevdet Akçay ve Hatice Karahan ile birlikte basın mensupları ve ekonomistlerin sorularını cevapladı. Karahan, bir gazetecinin asgari ücrete enflasyon oranında düzeltme yapılmasına dair sorusu üzerine asgari ücret konusunda TCMB’nin kesin bir yargısı veya önerisinin bulunmadığını belirterek, “Biz karar verici değiliz. Bir kurul var, burada kurul toplanıyor ve bunun süreçleri var. Süreçler işliyor, çeşitli kısımlar dinleniyor ve bir karar veriliyor. Biz bu kurulun bir tarafı olmadığımız gibi resmi ya da gayriresmi herhangi bir tavsiyede bulunmuyoruz. Bununla birlikte tabii ki raporumuzda bir enflasyon tahmini vermek durumundayız. Dolayısıyla ücret gelişmeleri dahil çeşitli varsayımlar yapmamız gerekiyor. Buradaki varsayımlarımızı yaparken de yetkili mercilerin yaptıkları açıklamalar üzerinde farklı senaryolar oluşturuyoruz. Fakat genel olarak yüksek enflasyon ortamında ücretler reel olarak erir. Ücretlerin erimesine sebep olan şey enflasyonun yüksek olması. Bizim yapmamız gereken enflasyonu kalıcı bir şekilde düşürmek ve fiyat istikrarını sağlamak” açıklamasında bulundu. “Asgari ücret artış oranlarında ücret geçişkenliğinin enflasyona etkisinin ne olacağı konusunda çalışmalarımız var” Osman Cevdet Akçay ise asgari ücret konusunda tavsiye mercii olmadıklarını belirterek, “Asgari ücret artış oranlarında ücret geçişkenliğinin ne olduğu, bunun enflasyona etkisinin ne olacağı konusunda çalışmalarımız var. Asgari ücret artışının iktisadi faaliyetin nispeten zayıfladığı bir dönemde yapılmasının geçişkenliği azaltacağı da aşikar olmak durumunda. Sadece faaliyetin yükseldiği bir dönemde yaptığınız asgari ücret artışının ücretler ve enflasyona gecişkenliği daha yüksek olacak. Ama döngünün yavaşlama döneminde yapıyorsanız bunun etkisi daha az olacak. Böyle bir şansımız var. Dolayısıyla bu dönem önemli bir dönem” ifadelerini kullandı. “Diğer ücretlerdeki artışlar asgari ücret artışının muhtemelen gerisinde kalacak" Akçay, ücret dağılımına da dikkati çekerek, “Ücret dağılımına baktığınızda asgari ücrette düşük vasıflı çalışanların ücretlerinin dağılımda zarar görmemesi için yine burada yapılacak artışın aslında böyle bir şey oluşturmayacağını söylemek lazım. Bundan kastım diğer ücretlerde yapılacak olan artış oranları, iktisadi faaliyetin böyle bir döngüsünde asgari ücret artışının muhtemelen gerisinde kalacak. Bir de bizim aslında birazcık baktığımız bütçelemeler şu anda bu rakamların düşük düzeylerde gezdiğini bize söylüyor ki bu olumlu bir şey enflasyon açısından” diye konuştu. “Ücret artışlarında illa ki ileriye dönük endekslemeye geçmeliyiz” Bir noktada illa ki ileriye dönük endekslemeye geçmek zorunda olduklarını vurgulayan Akçay, “Geriye dönük endekslemeler sürekli aslında kendi kendini oluşturan bir süreç doğuruyor. Bir noktada ileriye dönük endeksleme hem kamuda hem özel sektörde devreye girmek zorunda. Ben yine bu konjonktürün bunun için uygun bir dönem olduğu kanaatindeyim. Bunu bu dönemde başlatabilirsek hem asgari ücrette düşük vasıflı çalışan ücretlerinin dağılımında hit yemediği, darbe yemediği bir dönem olma şansı var. Bu hem de ileriye dönük endekslemenin devreye girmesi için uygun bir zaman. Karar alıcılar başlatabilirse iyi olabileceği kanaatindeyim” değerlendirmesinde bulundu.