SPOR - 17 Aralık 2024 Salı 01:07

Şenol Güneş: “3 puan alsaydık bu oyunla ivme kazanabilirdik”

A
A
A
Şenol Güneş: “3 puan alsaydık bu oyunla ivme kazanabilirdik”

Trabzonspor Teknik Direktörü Şenol Güneş, 4-3 kaybettikleri Galatasaray maçının ardından yaptığı açıklamada, “3 puan kaybettik. Moral olarak iyi değiliz. Bu maçta 3 puan alsaydık oyunla beraber çok daha büyük bir ivme kazanabilirdik” dedi.


Trendyol Süper Lig’in 16. haftasında Trabzonspor, deplasmanda karşılaştığı Galatasaray’a 4-3 mağlup oldu. Bordo-mavililer bu skorla 16 puanla 15. sırada kaldı. Karşılaşmanın ardından basın toplantısında değerlendirmelerde bulunan Trabzonspor Teknik Direktörü Şenol Güneş, “Sahaya çıktığımızda lider ve moralli bir takıma karşı oynayacağımızı biliyorduk. Bizim de kazanmaya ihtiyacımız vardı, kazanmak için sahaya çıktık. Bütün oyuncuların elinden geleni yaptığını düşünüyorum. Oyun iki taraf için de kazanmaya dönük olduğu için bazen git gelli oldu. Tüm oyuncularımız olmasına rağmen, yüksek toplarda etkili olmamıza rağmen duran toptan ilk defa gol yedik. 4-3 içeri girmeyi düşünürken 4-3 mağlup olarak ayrıldık. Deplasman takımı olarak 3 tane gol bulmak avantaj. Özellikle taç ve faullerde rakibin çabuk oyununda pozisyon almada almakta sıkıntılarımız oldu. Oyuncuların hepsine teşekkür ediyorum. Umarım ki devam ettiririz. Tabii ki üzgünüz, kızgınız. Şanssızlığımız da var. Son dakikada bu şekilde bir gol yememiz ağır oldu bizim için” diye konuştu.



“İdeal 11’i bulmak istiyoruz”


Takım halinde oynamaları gerektiğini ve ideal 11’i bulmak için çalıştıklarını söyleyen Güneş, “Biz bir kadro oluşturmaya çalışıyoruz. İdeal 11’i bulmak istiyoruz. Benim geldiğim dönemden beri göbekte sıkıntılarımız oldu. Orada oynayan oyuncularımızdan da geç gelenler, hazır olmayanlar vardı. Batagov 3 maçtır oynuyordu, onu kaybettik. Serdar da hazırlık dönemi geçirmeden geldi. Bugün oyunun son bölümlerinde kramp girdi, zaten sarı kartı vardı. Değişiklik yapmasak ne kadar taşırdı bilmiyorum. Takıma baktığımız zaman bütün oyuncular savaştı. Banza olağanüstü çalıştı. Top tutma anlamında kenarda Nwakaeme gayet iyiydi. Cham çok iyi oynadı. Yediğimiz golde karambolü tam görmedim, herhalde kendi kalemize attık. O da bir şanssızlık. Bu golleri değil de başka gol yeseydik bu kadar üzülmezdim. Çünkü hata yapmamamız gereken pozisyonlardı. Duran toptan çok gol yemeyen bir takımız. Bunları iyi yapmamıza rağmen bugün olmadı. Deplasmanda 3 tane gol attığınız rakibi kontrol altına aldığınızda çıkarken top kaybı yapmazsanız belki 4’ü, 5’i de bulabilirsiniz. Takviye yapmak durumundayız. Rakibin de oyuncularının bir kısmı sakat da olsa oynarken sağlamdılar” ifadelerini kullandı.



“Biz hakem hatasından çeken bir takımız”


Güneş, “Hakem hatalarının maçın kaderine etki ettiğini düşünüyor musunuz?” şeklinde gelen soruya, “Maç ve hakemlerle ilgili hiç konuşmuyorum. Hakeme doğru gidip tacın atıldığı yeri söylemeye çalışırken yan hakem onu gördü ama önündeki rakibin kartlık pozisyonunu görmedi. Sarı kart gören ben oldum. Biz hakem hatasından çeken bir takımız. Çünkü bunu ben söylemiyorum. Hatırlatmak isterim Okan hoca da söyledi, Fenerbahçe de söyledi. Hakem hataları bize olduğu için bu maçta o kadar bariz değildi. Oyunculara söyledim ne olursa olsun biz futbol oynamaya çalışan bir ekibiz. Tek şansımız var bu futbolu devam ettirmek, iyi bir takım yapmak, eksiğimizi düzeltmek zorundayız. Hakemlerin bariz bir hatası varsa zaten görünür. Daha oyun başında yıldırma anlayışları doğru değil. Zaten bariz pozisyonları siz de, biz de, VAR da görüyor. VAR da görse yanlış gördüğü pozisyonlar var, onları görseniz zaten çıldırırsınız. Takdir haklarını nasıl kullanıyorlarsa kullansınlar, devam etsinler” yanıtını verdi.



“Bu maçta 3 puan alsaydık ivme kazanabilirdik”


Bu maçı kazanmaları halinde kendileri için iyi bir ivme olacağını fakat bu şansı kaçırdıklarını ifade eden 72 yaşındaki çalıştırıcı, “Sonuçların kötü gitmesi takım üzerinde oldukça stres yapıyor. Oyun arzusu, hırsı olarak iyiye gittiğimizi düşünüyorum. Oyun olarak da olgun taraflar var. İlk yarıda çok uzun top attık, pas yaparak çıksaydık daha iyi olabilirdi. Zaten o duruma tam gelmediğimiz için sıkıntı var. Galatasaray gibi yerleşik oynayan, birlikte oynayan, sonuç alan, moralli olan bir takıma karşı da bir oyun oynayıp eksikleri görmemiz bir avantaj. Zaten elimizde kalan başka bir şey yok. 3 puan kaybettik. Moral olarak iyi değiliz. Bu maçta 3 puan alsaydık oyunla beraber çok daha büyük bir ivme kazanabilirdik. Yine de bu oyundan vazgeçmemek lazım. Takım oyunu oynayan bir ekibi ortaya çıkarmak durumundayız. Sonuçların geleceğini düşünüyorum” şeklinde konuştu.



“Futbol adına çok konuşulacak konu olan bir maç oldu”


Maçın futbol adına doyurucu geçtiğini söyleyen Şenol Güneş, “Her türlü sonuçtan bağımsız oyun karakterinizi koymak zorundasınız. Biz daha önce golde sıkıntı çekiyorduk. Bugün 3 tane attık. Bunları düzeltirsiniz yani. Hatalar da az olmalı. Penaltı mı değil mi ayrı bir konu ama o pozisyona bile maruz kalmamalısınız. Keza duran topta kafayı bile vurdurmamamız gerekiyordu. Taç oldu, rakip önden attı, çabuk devreye girmedik. Eksiklerimizi düzelterek daha iyi olabiliriz. Geçen maçta da iyiydik, kazanılması gereken maçta 2 puan kaybettik. Bugün de beraberlik de alabilirdik. Futbol adına çok konuşulacak konu olan bir maç oldu” sözlerini kaydetti.



“Draguş’un pozisyonu üzülecek bir durum”


Mücadelenin son anlarında Draguş’un karşı karşıya kaçırdığı pozisyonda ne hissettiğiyle ilgili gelen soru üzerine tecrübeli teknik adam, “Yaşıyoruz bunları. Kaçan gol pozisyonu karşı karşıya, buna benzer final pasları atılamayan pozisyonlarda da bunları yaşıyoruz. Bunlarda kalite ve beceri olarak biraz farklı olsak şimdi yerimiz farklı olacaktı. İyi tarafı pozisyona girmesi ama daha fazla girip golü sonuçlandırması gerekiyor. Draguş’un olayı hem kendi adına hem benim adıma üzülecek bir durum. Tam çıkış maçı olacakken olmadı. Mesela Ozan 2 gol attı. Draguş’un yetenekleri var ama beceri ve yetenek sonuçlanmadığı zaman kendine olan inancı ve güvencinde de sarsılma oluyor” değerlendirmesinde bulundu.



“Devre arasında 3-4 oyuncu alarak daha iyi bir takım oluruz”


Devre arası takviye yapacaklarını fakat ellerindeki oyunculardan da iyi bir takım ortaya çıkarmaları gerektiğini vurgulayan Güneş, “Öncelikle kadro dışı diye bir şey yok. Onlarla mukaveleleri bittiği için seneye devam etmeyeceğiz. Sayı azaldıkça eldekileri daha kazanma şansı oluyor. Mevcut oyunculardan takıma katkı yapan oyuncuları kullanmak istiyoruz. Sakatlık sıkıntılarımız da oldu. Geride sayısal bir sıkıntımız var. O mevkiye zaten oyuncu alacağımızı söyledim. Ortada ve hücumda da yine oyuncu var ama isim vermek, bir şey söylemek doğru değil. Transferden önce bu oyuncuların iyi oynayıp takımı oluşturması önemli. Bu konuda mesafe aldığımızı düşünüyorum. Sonuçlarla bunu besleyebilirsek devre arasında 3-4 tane oyuncu alarak daha iyi bir takım oluruz diye düşünüyorum” açıklamasını yaptı.



“Genç hakemlere destek olunmalı ama burası eğitim yeri değil”


Galatasaray’ın Sivasspor maçından sonra yaşanan tartışmaların bu maça etkisi olup olmadığıyla ilgili soruyu da yanıtlayan Şenol Güneş, “Kaçınıyorum, konuşmak istemiyorum. Genç hakemlere tabii destek olunması lazım ama eğer takımların başı yanıyorsa da burası eğitim yeri değil. Onları 2. ve 3. Lig’de hazırlarsın. Onun için hakemler konusunu konuşmak istemiyorum. Bugün de zaman zaman tepkilerimiz oldu ama oyun devam ediyor. Onun için oyuncularımız çok da etki altında kalmadan oynamaya çalıştı. Fakat oyunun ilk 10-15 dakikalık bölümünde tedirginlik hissettim. Çünkü güvenmiyorlar. Bu çok kötü bir şey. Oyuncuların hakem için haksız bir karar vereceği endişesi doğru bir şey değil. Futbolcuların sahada futbol oynaması lazım. Bulunduğumuz yer ne bana ne camiaya yakışan bir yer değil. Biz bununla uğraşıyoruz, bunu düzeltmek zorundayız. Pes etmeden yeniden ayağa kalkmak zorundayız. Çünkü bugünleri iyi hatırlamak lazım. Tekrar bu duruma düşmemek için iyi çalışmak zorundayız. O zaman konuşuruz hakemleri, saha dışı olayları” diyerek sözlerini tamamladı.


Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara Bakan Bolat: “Dünyada Gazze’deki İsrail soykırımına karşı ticareti durdurma kararı alan öncü ülkelerin başında geliyoruz” Ticaret Bakanı Ömer Bolat, “Dünyada Gazze’deki İsrail soykırımına karşı ticareti durdurma kararı alan öncü ülkelerin başında geliyoruz” dedi. Ticaret Bakanı Ömer Bolat, TBMM Genel Kurul’da Ticaret Bakanlığının ve bağlı kuruluşlarının 2025 yılı merkezi yönetim bütçe kanunu teklifi ile 2023 yılı merkezi yönetim kesin hesap kanun teklifinin görüşmelerinde konuştu. Türkiye ekonomisinin 2023 yılında zayıf dış talep ve 6 Şubat’taki iki çok yıkıcı deprem felaketlerine rağmen yüzde 5,1 oranda büyüme kaydederek güçlü bir performans sergilediğini belirten Bolat, “Ülkemiz, OECD ülkeleri içinde 1., Avrupa’da 2., G-20 ülkeleri içinde ise 3. sırada yer almıştır. 2023 yılında nominal Gayri Safi Yurtiçi Hasıla ‘GSYH’ 1 trilyon 130 milyar dolara ulaşarak rekorunu yenilemiş, kişi başına düşen milli gelir ise yüzde 24,2 artışla 13.243 dolara ulaşmıştır. Ekonomimiz 2024 yılı ilk çeyreğinde yüzde 5,3, ikinci çeyreğinde yüzde 2,4 ve üçüncü çeyreğinde yüzde 2,1 olarak büyümüş, ilk dokuz ay itibarıyla GSYH’miz %3,2 oranında büyüme kaydetmiştir. 2024 yılı ilk 9 ay sonunda yıllıklandırılmış milli gelirimiz 1 trilyon 260 milyar dolarlık rekor seviyeye yükselmiştir. Türkiye ekonomisi, büyüme performansını kesintisiz 17 çeyrektir sürdürmüştür. İlk dokuz ayda net mal ve hizmet ihracatı 1,9 puanlık katkı ile büyümenin temel sürükleyicisi olmuştur” ifadelerini kullandı. Ticaret Bakanlığı olarak 16 bin 500 kadarı gümrük idarelerinde olmak üzere toplam 24 bin çalışanla ihracatı sürdürülebilir bir şekilde artırmak, yerli üreticiyi ithalat ve haksız rekabet baskısına karşı korumak, gümrüklerin etkinliğini artırmak, iç ticaretin istikrarlı ve adil rekabet şartlarında işlemesini sağlamak, esnaf ve KOBİ’leri güçlendirmek ve tüketicileri korumak için var güçleriyle çalışmaya devam ettiklerini aktaran Bolat, “Bu çerçevede, ihracatı artırmak amacıyla pazara giriş, pazarda tutunma ve derinleşme, markalaşma, yeşil ve dijital dönüşüm ile e-ihracat gibi alanlarda ihracatçı firmaları toplamda 42 adet destek programı yoluyla desteklediklerini söyledi. “E-ihracatımızın genel ihracatımız içerisindeki payını 2028 yılına kadar yüzde 10’a yükseltmeyi hedefliyoruz” İhracat Akademisi ile mevcut 140 bin ihracatçı firma sayısını 2030 yılına kadar 200 bin ihracatçı sayısına yükseltmeyi hedeflediklerini dile getiren Bolat, “Yeşil dönüşümün ‘Responsible- Sorumluluk programımız’ yanı sıra dijital dönüşüm sürecinde de Ticaret Bakanlığı olarak kapsamlı desteklerimizle, firmalarımıza stratejik alanlarda özel destekler veriyoruz. AB ile yeşil mutabakata uyumun altyapısını hazırlıyoruz. Kolay İhracat Platformu ‘KİP’ ve E-Kolay İhracat Platformu ‘E-KİP’ ile ihracat yapmak isteyen firmalarımıza çevrimiçi rehberlik ediyor, danışmanlık hizmetleri sağlıyoruz. Bu çalışmalar sonucunda, 2022 yılında yüzde 0,9, 2023 yılında yüzde 2,1 olan 2024 yılı Ocak-Kasım döneminde ise yüzde 2,64 seviyesine ulaşan e-ihracatımızın genel ihracatımız içerisindeki payını 2028 yılına kadar yüzde 10’a yükseltmeyi hedefliyoruz” şeklinde konuştu. “Yerli üretimimizi, sanayimizi, istihdamımızı ve ülkemiz ticaretini korumaya hizmet eden etkili kararları hayata geçirdik” Konuşmasının devamında yerli sanayiyi haksız rekabete neden olan dampingli ve sübvansiyonlu ithalat veya artan ithalat kaynaklı zarar ve tehditlere karşı en fazla koruyan ülkeler arasında olduklarını kaydeden Bolat, “Hâlihazırda 130 adet dampinge ve sübvansiyona karşı tedbirimiz, 115 adet önlemlerin etkisiz kılınmasına karşı tedbirimiz yürürlüktedir. Yani dampingli ithalatın diğer ülkeler üzerinden gelmesine de müsaade etmiyoruz. 10 ürün grubunda da korunma tedbirimiz bulunmaktadır.2024 yılında binek otomobil ve altın ithalatını azaltmaya yönelik etkili tedbirler aldık. Çelik sektörümüzü haksız ticari uygulamalara karşı korumak üzere anti-damping ve korunma önlemlerimizi uyguladık. Tekstil, konfeksiyon, çelik sektörlerimizde; ayakkabı, güneş paneli, seramik, polyester, yassı çelik, filmaşin gibi sanayi ürünleri ile ceviz, badem, melas başta olmak üzere birçok tarım ürününde yerli üretimimizi, sanayimizi, istihdamımızı ve ülkemiz ticaretini korumaya hizmet eden etkili kararları hayata geçirdik” diye konuştu. “Tespit edilen aykırılıklar için 4 milyar 750 milyon TL’nin üzerinde idari para cezası uyguladık” 2024 yılından bugüne kadar, başta gıda sektörü olmak üzere ulusal, yerel ve zincir marketler, alışveriş merkezleri, otomotiv, emlak ve kuyum sektörleri, fahiş fiyat artışı ve stokçuluk faaliyetleri ile tüketicinin korunması kapsamında, 81 ilde toplam 425 bin 737 işletmeyi denetlediklerini belirten Bolat, “Tespit edilen aykırılıklar için 4 milyar 750 milyon TL’nin üzerinde idari para cezası uyguladık” dedi. “Dünyada Gazze’deki İsrail soykırımına karşı ticareti durdurma kararı alan öncü ülkelerin başında geliyoruz” İsrail ile ticaretin durdurulmasına ilişkin Bolat, “Hükümetimizin yoğun çalışmaları ile Türkiye olarak Gazze’ye, Batı Şeria’ya, Lübnan’a en fazla yardımlar gönderen ülke konumundayız. Buradan şunu bir kez daha vurgulamak istiyorum. Yetkili kurumlarımızın dışında yapılan ve İsrail’i durdurmaya yönelik en büyük mücadeleyi veren Türkiye’yi ve hükümetimizin büyük mücadelesini yıpratmayı amaçlayan, Filistin’in menfaatine değil, olsa olsa İsrail’in sevineceği bu tür açıklamalara asla itibar edilmemelidir. Devlet, hükümet, Ticaret Bakanlığı hiçbir ülke ile kendisi ticaret yapmaz. Ticaret, sahipleri yurtiçi sermaye veya uluslararası yatırımcı olan şirketler tarafından yapılır. 7 Ekim 2023’ten sonraki 6 ay içinde bir yandan ateşkes ve yardımları ulaştırma mücadelesi verirken, İsrail ile ihracat ve ithalat ticaretini aldığımız gümrük tedbirleri ile yüzde 32 oranında azaltmıştık. Ancak İsrail’in kalıcı ateşkes çabalarını kategorik reddetmesi ve insani yardımların Gazze’ye ulaşmasını engellemesi karşısında, 9 Nisan 2024 tarihinde İsrail’e ihracatı 54 fasıl altında bin 109 ürün bazında hükümetimiz durdurma kararını aldı. İsrail’in tutumunu devam ettirmesi nedeni ile Cumhurbaşkanımız, hükümetimiz bu defa İsrail ile ticareti hem ihracat hem ithalat olarak 2 Mayıs 2024 tarihinde tamamen durdurma kararı aldı. Bu kararı aldık ve sıkı bir şekilde uyguluyoruz. Dünyada Gazze’deki İsrail soykırımına karşı ticareti durdurma kararı alan öncü ülkelerin başında geliyoruz” ifadelerini kullandı. 2 Mayıs 2024 tarihinden sonra, Türkiye’de İsrail’e yönelik ihracat ve ithalat için tescil edilmiş hiçbir gümrük beyannamesinin bulunmamakta olduğunu söyleyen Bolat, aynı şekilde İsrail’den Türkiye’ye hiçbir sevkiyatın bulunmamakta olduğunu kaydetti.
Ankara 2025 bütçe görüşmeleri Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, “2024 yılında devam eden KKM hesaplarından herhangi bir zarar söz konusu değildir” dedi. Şimşek, TBMM Genel Kurulu’nda görüşülen 2025 Merkezi Yönetim Bütçe ve 2023 Kesin Hesap Kanun Teklifi görüşmelerine katıldı ve milletvekillerine sunum yaptı. Şimşek, 2024 ikinci yarısından sonra uyguladıkları program sayesinde önemli kazanımları olduğunu söyleyerek, “Öncelikle makro finansal istikrarı güçlendirdik. Ekonomide yeniden dengelenmeyi sağladık. Şoklara karşı dağınıklığımızı arttırdık. Burada tabii ki ticari açığın milli gelire oran olarak yüzde 5.5 civarından yüzde birin altına inmesi olması değerlidir. Uluslararası rezervlerimizi arttırdık. Brüt rezervlerimiz 98.5 milyar dolardan 6 Aralık itibariyle 159.4 dolara çıktı. Swap hariç net rezervlerimiz yaklaşık 109 milyar dolar artışla 48.3 milyar dolara yükseldi. Çünkü o rakam tabii burada argümanlardan bir tanesi bunun üzerinden sağlandığı yönü de bu doğru değil. Bu artışın üçte ikisinden fazlası uzun vadeli maliyetli dış kaynak artı. Türkiye’deki portföy tercihlerinden kaynaklandı. Dolayısıyla bütün portföy yatırımları yani hepsine carry trade deseniz ki bir kısmı on yıl vadeli, beş yıl vadeli, iki yıl vadelidir, onların hepsine dahi deseniz bunların rezerv artışındaki payı üçte bir düzeyinin altındadır. Uluslararası tanıma göre rezerv yeterliğini sağlamış durumdayız. Son bir buçuk yılda ülke risk primimiz dört yüz elli bas puandan fazla düştü. Aynı dönemde gelişmekte olan ülkelerdeki risk primindeki düşüş bunun onda biridir. Bir program yoksa program başarılı bir şekilde uygulanmıyorsa bir ülkenin risk primi kendisine benzer ülkelerden nasıl oluyor da aynı dönemde on kattan fazla düşüyor diye sormak lazım. Bu program öncesinde on yıl vadeli gösterge tahvilimizin maliyeti yüzde onun üzerindeyken bugün yüzde 7 civarına düşmüş. Yani Türkiye’nin dış kaynak maliyeti yüzde 30 düşmüştür. Real sektör ve bankalarımız çok daha uygun koşullarda finansmana erişiyor. En önemlisi Türk Lirası’na güveni kazandırdık” ifadelerini kullandı. Şimşek, kur korumalı mevduatın 68 haftadır kesintisiz bir şekilde düştüğünü hatırlatarak, “Kur korumalı mevduat stoku geçen sene zirve 3.4 trilyon liraydı. Bugün itibariyle 1.2 trilyon liranın altına düşmüş durumda. 2024 mevduat faizi ortalama yüzde 54.6. Ama kur artışı bunun yarısı bile değil. Dolayısıyla 2024 yılında devam eden KKM hesaplarından herhangi bir zarar söz konusu değildir” dedi. Şimşek, deprem harcamalarına rağmen bütçe açığını kontrol altına aldıklarını ve düşürmeye başladıklarını ifade ederek, “Bakın 2023 yılında ve 2024 yılında bugünkü fiyatlarda deprem yaralarını sarmak için 2.6 trilyon lira para harcadık. Bugünkü kurla 75 milyar dolara denk geliyor. Aldığımız harcama ve gelir tedbirleriyle 2023 yılı bütçe açığını milli gelire oran olarak yüzde 5.2’de tuttuk. Gelişmekte ülkelerde bu oran geçen sene yüzde 5.3’tü. Ülkemizde deprem hariç açığın milli gelire oranı geçen sene yüzde 1.6. Gelişmekte olan ülkelerde yüzde 5.3. Bütçe açının milli gelire oranını bu sene biz yüzde 4.9, 2025 yılında ise yüzde 3.1 indirmeyi hedefliyoruz. Finansman ihtiyacının azalmasıyla borç ve faiz yükü artışını da bundan sonra sınırlayacağız. Evet bu sene üç büyük kredi kuruluşu tarafından notu iki kademe birden artan dünyada tek ülkeyiz” şeklinde konuştu. Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in eşi Esra Şimşek de Genel Kurul salonunda Bakan Şimşek’in konuşmasını takip etti.
İstanbul Metin Öztürk: "Futbola adaletin gelmesini istiyoruz" Galatasaray Spor Kulübü İkinci Başkanı Metin Öztürk, Türkiye Futbol Federasyonu Yönetim Kurulu’nu istifaya davet ederek, futbola adaletin gelmesini istediklerini söyledi. Trendyol Süper Lig’in 16. haftasında Galatasaray, sahasında karşılaştığı Trabzonspor’u 4-3’lük skorla mağlup etti. Maçın ardından Galatasaray Spor Kulübü İkinci Başkanı Metin Öztürk, basın mensuplarına açıklamalarda bulundu. İki takımın oyuncularını ve teknik direktörlerini tebrik ederek sözlerine başlayan Metin Öztürk, "En büyük tebrik, taraftarımıza. Susmayan, bıkmadan bizi desteklediler. Federasyona ve hakemlere rağmen bizi destekleyen taraftarımızı tebrik ediyorum. 30 milyon taraftarımız, bizi radyo ve televizyonda takip etti. Geçen hafta, tüm kurullarıyla beraber federasyonu istifaya davet ettik. Ne kadar haklı olduğumuzu bugün yine gördük. Sivasspor maçında verilmeyen 3 kırmızı kart vardı. Ardından federasyon başkanının bizim başkanımızı tehdit etmesi de var. Biz, savcılığa başvurduk. Başkanımız da hak mahrumiyeti aldı. Hani kulüp başkanları sevk edilmeyecekti? Hani kulüp başkanları da haklarını savunabilecekti böylece. Demek ki bu işler seçilene kadar. Kim bilir kimlere ne sözler verdiler. "Futbolun ilahi adaletiyle 4-3 galip geldik" Yedikleri 3. gole değinen Öztürk, "Top çizgiyi geçerse aut olur. Top çizgiyi geçti ama aut olmadı. İçeri girdi ve oynandı. Sonra rakibimiz 3. golü attı. VAR devreye girdi mi? Girmedi. O zaman VAR niye var? Futbolun ilahi adaletiyle 4-3 galip geldik. Hakemlerin talimatla hareket ettiğini düşünüyoruz. Artık bu federasyonun Galatasaray’ı engellemek için her şeyi yaptığını düşünüyoruz. Hakemlerin, Merkez Hakem Kurulu’nun ve federasyonun adaleti olmayabilir ama futbolun adaleti var. Galatasaray, alnının akıyla 3 puan aldı" ifadelerini kullandı. "Futbola adaletin gelmesini istiyoruz" TFF’nin vaatlerine kandıklarını vurgulayan Öztürk, "Tahkim Kurulu’ndan istifalar oldu. Normalde yedeklerin gelmesi lazım ama dışardan başka atamalar oldu. Gerçekten inanmakta zorluk çekiyoruz. Biz çıkacağız ve futbolumuzu oynayacağız. Galatasaray, Merkez Hakem Kuruluna ve federasyona rağmen 25. şampiyonluğu alıp gerçek 5. yıldızı formaya takacak. Biz bugün yine tüm federasyonu tüm kurullarıyla beraber istifaya davet ediyoruz. Futbola adaletin gelmesini istiyoruz. Bunu da kazandığımız gün söylüyoruz. Biz, sahada kalacağız, sahada konuşacağız ve sahada kazanacağız" şeklinde konuştu. Galatasaray Kulübü Başkanı Dursun Özbek’in aldığı ceza hakkında da konuşan Öztürk, "Hak mahrumiyeti cezası alan tek başkan. Ertuğrul Başkan da ceza almıştı, daha ağır sözler söylediği halde. Para cezasıydı. Demek ki artık literatüre bir intikam kültürü de giriyor. Nasıl tahkim istediği atamaları yapabiliyor tahkimde olmayan insanları. Sonra racon kültürü de gelir her şeyi bekliyoruz" dedi. "Şampiyonluk konuşmak için çok erken" Şampiyonluk konuşmak için çok erken olduğunun altını çizen Metin Öztürk, "Bu uzun bir maraton. Biz bugünkü skora ve bugünkü maça bakmıyoruz. Şampiyonluk konuşmak için çok erken. Diğer 18 takımın emeğine saygısızlık olur. Ama biz bu adaletsiz federasyonun bir an önce gitmesini istiyoruz. Herkes için, sadece Galatasaray için değil" şeklinde konuştu. "Bugün auta giden bir topun VAR konusu olmaması kötü niyettir" Yabancı VAR konusunda TFF’nin kendileri ile iletişime geçmediğini belirten Öztürk, "Şu an yabancı VAR, yabancı hakemi konuşmak çok erken. Biz şu an futbola adalet gelmesini bekliyoruz. Bugün auta giden bir topun VAR konusu olmaması, hakemin bunu VAR’a sormaması ya bir cahilliktir, ya kötü niyettir. Biz burada kötü niyet olduğuna inanıyoruz" açıklamasını yaptı. "Herkes için adalet istiyoruz" Bütün takınlar için adalet istediklerini aktaran Metin Öztürk, sözlerini şu şekilde sürdürdü: "Mehmet Büyükekşi döneminde de biz yapılan haksızlıklara isyan edip adalet istiyorduk, bugün de aynı şeyi istiyoruz. Biz şu an bu federasyonun tün kurullarıyla beraber istifa ederek tüm kulüplerin daha sezon erken önünü açmasını istiyoruz. Burada sadece şampiyon olacak takımı ilgilendirmiyor, Avrupa’ya gidecek takımlar, küme düşecek takımlar belirleniyor. Onun için herkes için adalet istiyoruz." "Toplanırsınız, topluca gidersiniz, biz de arkanızdan beyaz mendil sallarız" Galatasaray Kulübü Başkanı Dursun Özbek’in tehdit edildiğini hatırlatan Öztürk, "Şu an inanılmaz şeyler yaşıyoruz, başkanımız tehdit edildi. Tehdit için adalete başvurdu. Biz Türk adaletine güveniyoruz. Türk adaletinin gerekeni yapacağından eminiz. Onlar da kendi adaletlerini ortaya koydular. Adaletsiz bir şekilde maça 2 saat kala Galatasaray başkanını cezalandırdılar. Galatasaray Kulübü Başkanı’nı ne bu federasyon ne de başka federasyon cezalandıramaz. Bundan evvel de başka başkanlar oldu. Toplanırsınız, topluca gidersiniz, biz de arkanızdan beyaz mendil sallarız" diyerek sözlerini noktaladı.