SAĞLIK - 15 Nisan 2025 Salı 14:25

Medipol Uyku Polikliniği ile uyku sağlığında yeni adım

A
A
A
00:00
00:00
HD

Medipol Sağlık Grubu, uyku sağlığına özel olarak tasarlanan ve multidispliner bir yaklaşım sunan Medipol Mega Üniversite Hastanesi Uyku Polikliniği’nin açılışını gerçekleştirdi.

Medipol Mega Üniversite Hastanesi’nde hizmete giren Uyku Polikliniği, uyku sağlığını etkileyen hastalıkların tanı ve tedavisinde kapsamlı bir yaklaşım sunuyor. Uyku apnesinden horlamaya, çene yapısı bozukluklarından ruh sağlığına kadar birçok alanda uzman görüşlerinin birleştiği poliklinikte, bireye özel tedavi planları uygulanıyor. Açılış kapsamında düzenlenen etkinlikte konuşan uzmanlar, sağlıklı bir yaşamın temelinin kaliteli uykudan geçtiğini vurguladı.

Medipol Uyku Polikliniği ile uyku sağlığında yeni adım

"Tek bir branşla uyku hastalıklarıyla mücadele edemeyiz"

Etkinliğin moderatörlüğünü yapan Medipol Mega Üniversite Hastanesi’nden Göğüs Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Muhammed Emin Akkoyunlu, uyku hastalıklarının nörolojik sıkıntılardan kalp damar hastalıklarına kadar birçok alanı etkilediğini belirtti. Prof. Dr. Akkoyunlu, "Uykuyla ilgili bir bozukluk olduğu zaman sadece bir branşın bakması yetersiz kalıyor. Uyku hastalıklarını ortaya çıkartan ya da uyku hastalıklarının sonucunda ortaya çıkan tüm hastalıkların çözülmesi için tüm branşlar bir araya geldik. Uyku polikliniğinde, kulak burun boğaz, endokrin, kalp damar hastalıkları, psikiyatri, nörloji, göğüs hastalıkları bölümleri var. Bütün branşlar bir araya gelerek uykuyla ilgili tüm durumları hem teşhis etmek hem de tedavi etmek amacıyla kurulmuş olan bir organizasyon" dedi.

Medipol Uyku Polikliniği ile uyku sağlığında yeni adım

En sık görülen uyku hastalığının uyku apnesi olduğunu belirten Prof. Dr. Akkoyunlu, "Bu hastalık horlamayla başlar. Genelde erişkin yaşlarda, 35-40 yaşından sonra erkeklerde görülen bir durumdur. Kalp damar hastalıklarının, tansiyonun, damarsal bozuklukların, ritim bozukluğunun, şeker hastalığının en sık nedenidir. Belki de erkeklerin yaşam süresinin kısa olmasının nedeni de olabilir. Bunların engellenmesi ve daha sağlıklı bir yaşam için, gün içinde uyuklama ve uykuda horlama varsa kesinlikle değerlendirilmesi gerekiyor" ifadelerini kullandı.

Medipol Uyku Polikliniği ile uyku sağlığında yeni adım

"Uyku apnesi kalp hastalıklarını tetikliyor"

Kardiyoloji Uzmanı Prof. Dr. Ekrem Güler, uyku bozukluklarının kalp hastalıklarıyla birebir ilişkili olduğuna dikkat çekti. Uyku apnesi olan hastalarda ciddi ritim bozuklukları görüldüğünü dile getiren Prof. Dr. Güler, "Kalp hızı yavaşlıyor, bazı hastalara kalp pili takmak zorunda kalınıyor. Yaptığımız incelemelerde genellikle temel nedenin uyku apnesi olduğunu görüyoruz. Hipertansiyon, kalp yetersizliği, damar hastalıkları ve diyabet gibi rahatsızlıklar da uyku kalitesinden etkileniyor. Bu nedenle kardiyoloji polikliniğimize başvuran hastaların uyku problemlerini de detaylı şekilde ele alıyoruz" diye konuştu.

Medipol Uyku Polikliniği ile uyku sağlığında yeni adım

"Her hastalığın temelinde uyku bozukluğu var"

Geriatri ve İç Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Sevgi Aras, uyuyamama ve uykuda hareket bozukluğu gibi rahatsızlıkların yaşlı bireylerde sıkça görüldüğünü ifade etti. Uyku kalitesinin genel sağlık üzerinde büyük etkisi olduğunu belirten Prof. Dr. Aras, "Hangi hastalığı değerlendirirsek değerlendirelim, altında yatan temel sorunlardan biri uyku bozukluğu oluyor. Bu nedenle tüm uyku sorunlarını ayrıntılı olarak ele alıyoruz" diye konuştu.

"Çene yapısı uyku kalitesini belirliyor"

Ağız Diş ve Çene Cerrahisi Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Abdullah Özel, alt ve üst çenenin konumunun uyku kalitesini doğrudan etkilediğini söyledi. Çenede öne ya da geriye doğru olan bozuklukların horlamaya ve uyku apnesine yol açabildiğini aktaran Dr. Özel, "Bu konuda gerekli düzeltmeleri yaparak sağlıklı uykuyu mümkün kılıyoruz. Her hastamıza uygun ve özel tedavi yöntemleri uyguluyoruz" ifadelerini kullandı.

"Horlamada ağız yapısı göz ardı edilmemeli"

Protetik Diş Tedavisi Uzmanı Doç. Dr. Gülsüm Sayın Özel ise uyku apnesi ve horlama vakalarında ağız yapısının büyük önem taşıdığını dile getirdi. Birçok hastanın bu konuda yeterli bilgiye sahip olmadığını belirten Doç. Dr. Özel, "Hastalarımızın alt çenesinin pozisyonunu değiştiren özel aparatlar sayesinde nefes alımını rahatlatabiliyoruz. Bu da horlamanın azalmasına ve uykunun derinleşmesine katkı sağlıyor" dedi.

"Hastalar nefes probleminin farkında değil"

Kulak Burun Boğaz Hastalıkları Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Lütfü Şeneldir, hastaların çoğunlukla sağlıklı bir şekilde uyuyup uyumadığının farkında olmadığını belirtti. Gece boyunca nefes alıp verişin kesintiye uğradığını ifade eden Dr. Şeneldir, "Hastalarımız genellikle bu durumu inkâr ediyor. Ancak durum sandıkları gibi ilerlemiyor. Uyku apnesi şüphesiyle gelen hastalarımızda önce bu durumu değerlendiriyoruz, ardından burun iç yapısını detaylı şekilde inceliyoruz. Doğru nefes alıp veremeyen bir bireyin kaliteli uyku uyuması mümkün değil" şeklinde konuştu.

"Uyku, hafıza ve öğrenmeyi etkiliyor"

Nöroloji Uzmanı Doç. Dr. Özge Arıcı Düz, sağlıklı uykunun nörolojik işlevler üzerinde büyük etkisi olduğunu vurguladı. Uyku bozukluklarının depresyon, hafıza sorunları ve öğrenme güçlüğü gibi birçok alanı etkilediğini aktaran Doç. Dr. Düz, "Ekip olarak çalışmak bize hastalarımıza daha etkin ve doğru tedavi sunma fırsatı veriyor. Uyku apnesi, özellikle gençlerde görülmeye başlandı. İnme gibi ciddi nörolojik hastalıklarla da doğrudan ilişkili olduğunu tespit ediyoruz" dedi.

"Uyku bozukluğu, psikolojik sağlığı doğrudan etkiliyor"

Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı Doç. Dr. Taha Can Tuman, hastaların yaşam tarzı, ilaç kullanımı ve beslenme alışkanlıklarının uyku düzenini doğrudan etkilediğini belirtti. Özellikle depresyon dönemlerinde uyku düzeninin bozulduğunu vurgulayan Doç. Dr. Tuman, "Hastalarımız gece geç uyuduklarını ve sabah erken uyandıklarını dile getiriyor. Uykuya geçişte zorluk, derin uykuya dalamama ve gece kâbusları gibi sorunlarla karşı karşıya kalıyoruz. Bu durum hastaların bilişsel fonksiyonlarını da olumsuz etkiliyor" ifadelerini kullandı.

Uyku Laboratuvarı Sorumlusu Neslihan Sevgi Baştuğ, uyku testine ilişkin bilgi vererek, "Uyku testi gece yapılan bir test, tanı koymak amaçlı yapılıyor. Aynı anda birçok elektrot takılarak hastanın bir gecelik uykusunu hastane ortamında uyumasıyla olur. Bu elektrotlar EEG, EMG, solunum efor kayıtları, eş zamanlı oksijen kaydı, pozisyon sensörü, EKG, bacak hareketlerinden oluşuyor. Bu takılan elektrotlar bir gözetmen eşliğinde sabaha kadar 30 saniyelik sayfalarla kayıt altına alınır. Bu testteki amacımız uyku apnesi var mı, varsa şiddeti, derecesi, çeşidi nedir bunu tespit etmek. Test bitip tanı konulduktan sonra hastaya tedavi amaçlı solunum cihazı öneriyoruz. Pozitif hava yolu basıncıyla hastanın uyku apnesini tedavi etmek amacıyla kullanılan bir cihaz. Sonrasında hasta yaşamı boyunca maske ve cihazla uyuyor" dedi.

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Ankara MHP Lideri Bahçeli: "İstanbul, Türkiye’mizin can damarıdır, ana davasıdır" Milliyetçi Hareket Partisi (MHP) Genel Başkanı Devlet Bahçeli, "İstanbul, Türkiye’mizin can damarıdır, ana davasıdır. Dünyanın bu en büyük Türk kentinin emniyet ve esenliği aynı zamanda ülkemizin beka düzeyindeki güvencesidir. Maalesef İstanbul’un son yılları heba ve israf edilmiştir" dedi. MHP Genel Başkanı Bahçeli sosyal medya hesabından yaptığı paylaşımında, "Bugün öğle saatlerinde Marmara Denizi’nin derinliklerinde 6,2 büyüklüğünde meydana gelen deprem elbette milletimizi endişelendirmiş ve herkesi korkuya sevk etmiştir. İstanbul Fatih’te yıkılan metruk bir bina dışında tesellimiz elim doğal afette can ve mal kaybının yaşanmamasıdır" ifadelerini kullandı. Depremin meydana gelmesinin hemen ardından İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya ile telefondan görüşerek bilgi aldığını kaydeden Bahçeli, "Depremin meydana gelmesinden kısa bir süre sonra İçişleri Bakanımız Sayın Ali Yerlikaya’yı aramak suretiyle gelişmeler hakkında doyurucu bilgi alma fırsatımız olmuştur. Devletimiz adeta alarma geçmiş, ilgili bakan ve bürokratlarımız eşgüdüm halinde çalışmalarını İstanbul’da yoğunlaştırmıştır. Hepsine teşekkür ederim. Deprem hem hayatın hem de üzerinde yaşadığımız coğrafyanın ihmal ve inkar edemeyeceğimiz bir gerçeğidir. Gelecek planlarımızı bu gerçeğe muvafık şekilde yapmak, tedbirli, dikkatli, titiz ve uyanık hareket etmek dışında bir seçeneğimiz de yoktur" açıklamasında bulundu. İstanbul’un bir numaralı gündeminin deprem olması gerektiğini vurgulayan Bahçeli, "İstanbul, Türkiye’mizin can damarıdır, ana davasıdır. Dünyanın bu en büyük Türk kentinin emniyet ve esenliği aynı zamanda ülkemizin beka düzeyindeki güvencesidir. Maalesef İstanbul’un son yılları heba ve israf edilmiştir. Gündelik siyasetin polemikleriyle, ikbal ve rant hedefiyle şehremini vazifesini ihmal edenler İstanbul’u risk, tehdit ve tehlike girdabına göz göre göre teslim etmişlerdir. Vaktimiz vardır, fakat günbegün azalmaktadır. Kentsel dönüşüm süratle temin edilmelidir. Depremlere hazırlık için toplumsal bilinçlenme tarihi değerdedir. İstanbul’un müdafaası ve muhafazası için seferberlik ruhuyla hareket akut bir ihtiyaçtır. Devlet-millet dayanışmasıyla, dahası İstanbul’un ehline ve hak eden ellere emanetiyle olası felaketlerin üstesinden gelmek mümkündür. Artık İstanbul’un bir numaralı gündemi deprem olmalıdır" dedi. MHP ve Cumhur İttifakının, İstanbul’un doğal felaketlerin sonuçlarından korunması için tüm gücüyle çalışacağına değinen Bahçeli, "Allah esirgesin ama, bu gündemin altında kalmak milli varlığımızı, ekonomik gücümüzü, sosyal barışımızı, devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğünü pamuk ipliğine bağlayacak ve kahredici sonuçlara yol açacaktır. Milliyetçi Hareket Partisi ve Cumhur İttifakı İstanbul’un doğal felaketlerin feci akıbetlerinden korunması ve proaktif önlemlerin alınması hususunda tüm gücüyle çalışacak, inşallah başarılı olacaktır" ifadelerini kullandı. Türk milletine ve İstanbullulara geçmiş olsun dileklerini ileten Bahçeli, "İstanbullu kardeşlerimiz müsterih olmalı, telaşa kapılmamalıdır. Allah’tan niyazım korktuklarımızdan emin, umduklarımıza da nail etmesidir. Aziz İstanbul’umuza ve İstanbullu vatandaşlarımıza geçmiş olsun dileklerimi iletiyorum. Deprem esnasında yaralanan vatandaşlarımıza geçmiş olsun diyorum. Unutulan ve kaderine terk edilen İstanbul’un yerini, gelişen, büyüyen ve güvenliğe kavuşan İstanbul’a bırakması yakındır" dedi.
Çanakkale Birleşik Krallık Kraliyet Prensesi Çanakkale Kara Savaşları törenlerine katılacak Birleşik Krallık Kraliyet Prensesi 2’nci Elizabeth’in kızı Anne, Çanakkale Kara Savaşları’nın 110’uncu yıl dönümü anma törenlerine katılmak üzere Çanakkale’ye geldi. Çanakkale Kara Savaşları’nın 110’uncu yıl dönümü için kentte çeşitli etkinlikler düzenlenecek. Çanakkale Savaşları’nın yaşandığı Tarihi Gelibolu Yarımadası’nda 24-25 Nisan Çanakkale Kara Savaşları’nın 110’uncu yıl dönümü nedeniyle gerçekleştirilecek olan anma törenlerine katılmak üzere Birleşik Krallık Kraliyet Prensesi 2’nci Elizabeth’in kızı Anne Çanakkkale’ye geldi. Birleşik Krallık Kraliyet Prensesi Anne’yi Çanakkale Havalimanı’nda, Vali Ömer Toraman karşıladı. Çanakkale Valiliği’nden konuya ilişkin yapılan açıklamada, "Çanakkale Kara Savaşları’nın 110’uncu yıl dönümü anma programlarına katılmak üzere ilimize gelen Birleşik Krallık Kraliyet Prensesi Anne, Çanakkale Havalimanı’nda Valimiz Doç. Dr. Ömer Toraman tarafından karşılandı" denildi. Avustralya Genel Valisi Sam Mostyn’da Çanakkale Kara Savaşları’nın 110’uncu yıl dönümü törenlerine katılacak Öte yandan Avustralya Genel Valisi Sam Mostyn’da Çanakkale Kara Savaşları’nın 110’uncu yıl dönümü törenlerine katılacak. Konuyla ilgili Çanakkale Valiliği’nden yapılan açıklamada, "Çanakkale Kara Savaşları’nın 110. Yıl Dönümü Anma Programları’na katılmak üzere ilimize gelen Avustralya Genel Valisi Sam Mostyn, Çanakkale Havalimanı’nda Valimiz Doç. Dr. Ömer Toraman tarafından karşılandı" ifadelerine yer verildi.
İstanbul Bağcılar Belediyesi, deprem teyakkuzunda İstanbul’da etkili olan iki depremin ardından Bağcılar Afet Koordinasyon Merkezi’nde bir araya gelen yöneticiler, ilçe genelinde çalışma başlattı. Yoğunluğun olduğu noktalarda yiyecek ve içecek ikramı yapılırken belediye binasının önüne mobil şarj istasyonu kuruldu. 16 spor salonu ve 26 caminin de kapıları da geceyi evinde geçiremeyenler için açıldı. İstanbul Silivri’de etkili olan 6,2 büyüklüğünde deprem meydana geldi. Yaşanan bu şiddetli depremlerin hemen ardından Bağcılar Afet Koordinasyon Merkezi’nde kriz masası kuruldu. Kaymakam Abdullah Uçgun’un öncülüğünde yapılan toplantıya Bağcılar Belediye Başkanı Yasin Yıldız, belediye birim müdürleri ve kamu kurumu temsilcileri katıldı. Bu sırada zabıtalar ve güvenlik görevlileri başta olmak üzere ekipler inceleme için sahaya yönlendirildi. Yapılan çalışmalar neticesinde Bağcılar’da yıkılan herhangi bir bina olmadığı ve can kaybı yaşanmadığı belirlendi. İlçe sakinleri daha önce belediye tarafından belirlenen acil toplanma alanlarında oturdu. Bağcılar Belediyesi, vatandaşların iletişim sıkıntısı yaşamaması için belediye personeli olan bilişim uzmanları tarafından belirli noktalara mobil şarj istasyonu kuruldu. İstasyonlar, 24 saat boyunca hizmet veriyor. Mobil araçlarla yiyecek ve içecek ikramı yapıldı Belediye ekipleri, akşam saatlerinde dışarıda kalan ilçe sakinlerine mobil araçtan çorba ikramında bulundu. Güneşli Meydanı ve Bağcılar Meydanı başta olmak üzere yoğunluğun yaşandığı yerlerde sıcak içecek ve aperatif yiyecekler de ikram edildi. 16 spor salonu ve 26 cami konaklama için ayarlandı Öte yandan geceyi evinde geçirmek istemeyenler için de tüm önlemler alındı. 16 spor salonu ile 22 mahalledeki 26 cami vatandaşların konaklayacağı barınma merkezleri olarak ayarlandı. İsteyen vatandaşlar, geceyi aileleriyle buralarda geçirebilecekler. Başkan Yıldız, vatandaşlarla bir araya geldi Bağcılar Belediye Başkanı Yasin Yıldız, toplanma alanlarını da ziyaret etti. Ailelerle bir araya gelen Yıldız, onlarla sohbet edip moral verdi. Yıldız, ilçe sakinlerinin istek ve önerilerini dinleyip çözüm için notlar aldı. "Bağcılar’ımızın huzur ve güveni için elimizden geleni yapıyoruz^" Depremden etkilenen vatandaşlara geçmiş olsun dileklerini ileten Bağcılar Belediye Başkanı Yasin Yıldız, "Depremin hemen ardından ekiplerimizle beraber sahadayız. Şükürler olsun ki herhangi bir sıkıntımız yok ama sürekli takip halindeyiz. Bağcılar’ımızın, komşularımızın huzur ve güveni için elimizden geleni yapıyoruz. 24 saat boyunca görev başındayız. Vatandaşlarımız acil bir durumda bize ulaşabilirler. Allah ülkemizi ve milletimizi afetlerden korusun" dedi.
Ankara TBMM Başkanı Kurtulmuş: "Böyle bir hükmün orada okutulması yok hükmündedir" Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM) Başkanı Numan Kurtulmuş, "Sırrı Süreyya Önder’i düşünerek toplanmama, çalışmama kararı almış olan bir mecliste zaten oturum bitmiştir. Dolayısıyla böyle bir hükmün orada okutulması yok hükmündedir. Dolayısıyla önümüze bakacağız ve gerekli adımları atacağız" dedi. TBMM Başkanı Kurtulmuş, Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde 23 Nisan Resepsiyonu’nda bir basın mensubunun TBMM’de Can Atalay hakkında okutulan hükümle alakalı sorusu üzerine, "Bütün görüşlerimi geçen hafta yazılı olarak ifade ettim. Tabii Türkiye Büyük Millet Meclisi başkanvekilleri aslında Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı adına meclisi yönetirler ve nasıl yönetecekleri de iç tüzükle çok detaylı şekilde belirtilmiştir. Meclis Başkanı da Başkanvekilleri de kendi kafalarına göre Meclisi yönetemez. Bunun kuralı var bunun iç tüzükte belirtilen şeyleri var. Özellikle Meclise Başkanı adına gönderilecek metinler ilgili iç tüzük maddesi gereğince Meclise gönderilir. Eğer böyle bir madde gönderilmemişse zaten o gün özel bir gündemle toplanmış olan Allah sağlık afiyet versin Sırrı Süreyya Önder’i düşünerek toplanmama, çalışmama kararı almış olan bir mecliste zaten oturum bitmiştir. Dolayısıyla böyle bir hükmün orada okutulması yok hükmündedir. Dolayısıyla önümüze bakacağız ve gerekli adımları atacağız" ifadelerini kullandı.