SAĞLIK - 27 Ocak 2024 Cumartesi 09:42

KLİMİK Başkanı Prof. Dr. Yavuz’dan ‘Gazze’ açıklaması: “Hastalıklarda sıkıntılı süreç artarak devam edecek”

A
A
A
KLİMİK Başkanı Prof. Dr. Yavuz’dan ‘Gazze’ açıklaması: “Hastalıklarda sıkıntılı süreç artarak devam edecek”

Uluslararası Adalet Divanı’nın İsrail kararı dünyada yankı uyandırırken uzmanlar, Gazze’de birçok hastalığa karşı salgın tehlikelerini de yineledi. Türk Klinik Mikrobiyoloji ve İnfeksiyon Hastalıkları (KLİMİK) Derneği Başkanı Prof. Dr. Serap Şimşek Yavuz, “İnsanların çok çeşitli enfeksiyon hastalıkları riski var. Sadece Hepatit A değil, bizi en çok korkutan kolera ve diğer ishalli hastalıklardır. Eminim ki şu anda Gazze’de de hem grip hem Covid-19 salgını vardır. Temiz su sağlanması çok kritik, hastalıklarla aktif mücadele gerekiyor, savaş salgın hastalıklardan da insanların ölmesine neden oluyor. Enfeksiyon yönünden çok sıkıntılı bir süreç zaten yaşanıyordu, bundan sonra artarak da devam edecektir” dedi.


Filistin ve İsrail arasındaki çatışmalar nedeniyle bölgede çok sayıda insan hayatını kaybederken Uluslararası Adalet Divanı (UAD), Güney Afrika’nın İsrail’e yönelik açtığı soykırım davasında dosyanın esastan görüşüleceğini açıkladı. Öte yandan bölgede birçok problem yaşandığı ifade edilirken salgın hastalık sıkıntılarına da dikkat çekiliyor. Gazze Şeridi’ndeki Sağlık Bakanlığı, İsrail saldırıları nedeniyle yerinden edilen Filistinlilerin bulunduğu alanlarda aşırı kalabalıklardan kaynaklı Hepatit A virüsünün yayıldığını belirtirken Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) de test kitleri aracılığıyla bölgede Hepatit A’nın belirlendiğini bildirerek Gazze’de sarılık taşıyan binlerce kişinin olabileceği uyarısında bulunmuştu. Türk Klinik Mikrobiyoloji ve İnfeksiyon Hastalıkları (KLİMİK) Derneği Başkanı, İstanbul Üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesi Enfeksiyon Hastalıkları ve Klinik Mikrobiyoloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Serap Şimşek Yavuz da bölgedeki hijyen problemlerinden kaynaklı oluşabilecek sıkıntıları yineledi.


“Çok çeşitli enfeksiyon hastalıklarıyla karşılaşma riski var”


"Gerçekten çok üzücü, çok büyük bir insanlık dramı yaşanıyor inanılmaz bir şekilde de önlenemeyen bir gidiş var" diyen Prof. Dr. Serap Şimşek Yavuz, “Savaş ortamında alt yapı imkanlarının, içme suyu, tuvalet, barınma imkanlarının bozulmasıyla birlikte insanların çok çeşitli enfeksiyon hastalıklarıyla karşılaşma riski var. Özellikle su ile ya da insanların birbirine bulaştırdığı enfeksiyonlarda çok sıkıntı olabiliyor. Hepatit A da dışkıyla bulaşan bir enfeksiyon dolayısıyla alt yapı olanağı bozulduğu anda salgınlar olabilir. Yıllardan beri bir savaş ortamı da bulunduğu için orada birinci basamakta aşılama çalışmalarında da sıkıntılar olabilir. Mesela Hepatit A bizim aşılama takvimimizde olan bir aşı ve aşıyla da korunulabilen bir hastalık. Sadece Hepatit A değil onun dışında mesela suyla bulaşan, esas bu tip durumlarda bizi en çok korkutan kolera ve diğer ishalli hastalıklardır. Özellikle Yemen’deki savaş sırasında çok büyük bir kolera salgını olmuştu, birkaç yıl önce çok insan kaybı oldu, halen de bir miktar devam ediyor. Suriye’nin belirli bölgelerinde kolera olduğunu biliyoruz. O bölgelerde özellikle alt yapı imkanları bozulduktan sonra savaş, deprem gibi insanlık dramlarında kolera da ortaya çıkabiliyor, çok da ölümcül seyredebiliyor maalesef şu anda orada hastanelerde de tedavi etmek anlamında da sıkıntı var. Ağır olanların hastaneye yatıp bakılması lazım. Eminim ki şu anda Gazze’de de hem grip hem Covid-19 salgını vardır fakat ağır hastalanan kişilerin nerede tedavi edileceği konusunda ciddi sıkıntı var. Belki Dünya Sağlık Örgütü kolera ya da Hepatit A açısından bölgelerde aşılama yapılabilecek kişilere aşılayarak destek olmaya çalışıyor, gerçekten aktif çalışmaları var. Diğer uluslarda bu anlamda destek olabilirler, en azından aşısı olan, bulaşabilen hastalıklar, grip açısından” dedi.


“Çok sıkıntılı bir süreç zaten yaşanıyordu artarak da devam edecektir diye düşünüyorum"


Bölgede temiz su, tuvalet, barınma gibi ihtiyaçların bir an önce sağlanması gerektiğini ifade eden Prof. Dr. Yavuz, “Temiz su sağlanması çok kritik, bu enfeksiyonların engellenmesi açısından çünkü özellikle ishalli hastalıklarda küçük çocuklar çok etkilenebiliyor. İshalli hastalıklardan ölümlerin de zaten yüzde 90’ı küçük çocuklarda oluyor, öyle de bir sıkıntı var, çocukları da etkileyen bir hastalık olabiliyor. Bütün bulaşıcı hastalıklar açısından hem solunum yolu hem suyla ya da kanalizasyon bozulduğu için insan dışkısının suya karışmasıyla bulaşan çok fazla bulaşıcı hastalık var. Hepsiyle ortak mücadelenin de yolu bir; hem aşılama hem temiz içme suyu ve tuvalet alt yapı, barınma imkanlarının geliştirilmesi gerekiyor. Kızamık var mesela aşıyla önlenen bir hastalık ama o da bu tarz hem aşılamanın yapılmadığı hem kalabalık ortamlarda çok fazla yayılabiliyor. Savaş bölgelerindeki alt yapı bozulmasından kaynaklanan ya da barınma imkanlarının bozulmasından kaynaklanan bütün bulaşıcı hastalıklarla ilgili aktif mücadele gerekiyor. Savaş sadece insanları öldürmekle değil o alt yapı imkanlarını, temiz içme suyunun kullanımı, arınma imkanlarını bozduğu için salgın hastalıklardan da insanların ölmesine neden oluyor. Dünyada da böyle olmuştur, bütün savaşlarda salgın hastalıklar yüzünden de hem halkta hem savaşan kişiler arasında da çok fazla kayıp olmuştur. Bulaşıcı hastalık mücadelesi bu tip durumlarda bizim açımızdan çok önemli oluyor. Hepsi için hem aşılama çalışmaları çok önemli hem de bir an önce içme suyu, tuvalet olanağı çok kritik. Şu anda gerçekten çok kötü günler yaşıyorlar. Savaş bile olsa hastanelere bir şey yapılmaz, bunun dünya siyaseti tarafından durdurulamaması akıl almaz bir şey. Alt yapının yeniden kurulması çok zor, enfeksiyon hastalığı yönünden çok sıkıntılı bir süreç orada zaten yaşanıyordu. Bundan sonra artarak da devam edecektir diye düşünüyorum” dedi.



KLİMİK Başkanı Prof. Dr. Yavuz’dan ‘Gazze’ açıklaması: “Hastalıklarda sıkıntılı süreç artarak devam edecek”

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Aksaray Kamyonetten yola düşen "Mor Karaman" ırkı koyunlar kaderine terk edildi Aksaray’da kamyonetten karayoluna düşen ve kaza riski oluşturan koyunlar araç sürücüleri tarafından refüje alınırken, vatandaşların 112 Acil Çağrı Merkezine ihbarda bulunulmasına rağmen saatlerce hiçbir kurumun gelip sahip çıkmadığı koyunlar çöp konteynerine bağlanarak adeta kaderlerine terk edildi. Olay, gece saat 00.30 sıralarında Aksaray E-90 Karayolu Makas Kavşağı mevkiinde yaşandı. Edinilen bilgiye göre, Bayburt ilinden başka bir ile sevk edilen S.F.B. isimli üreticiye ait "Mor Karaman" ırkı 2 koyun bilinmeyen bir nedenle taşındıkları kamyonetten yola düştü. E-90 karayolunda seyreden sürücüler koyunları fark edip kaza riski yaşarken, sürücüler 2 koyunu alarak refüje çıkardı. Ardından 112 Acil Çağrı Merkezini arayan vatandaşlar hayvanların düştüğü ve sahipsiz olduğu ihbarında bulundu. İhbar üzerine olay yerine yetkili ekiplerin gönderildiği söylense de yaklaşık 3 saat geçmesine rağmen hiçbir yetkili kurum ya da kuruluş olay yerine gelmedi. İnsanlık namına koyunları refüje çıkarıp ekiplerin gelmesini bekleyen vatandaşlar yetkililerin gelmemesi üzerine çaresiz olarak koyunları çöp konteynerine iple bağlayarak olay yerinden ayrıldı. Vatandaşların gitmesinin ardından da saatlerce sahipsiz kalan 2 koyun adeta kaderlerine terk edildi. Koyunları karayolunda yakalayıp refüje çıkaran ve yetkililerin gelmesini bekleyen Musa Özkök (35), "Biz buradan geçiyorduk, koyunlar arabadan yola düşmüş. Biz de insanlık namına aldık kenara. Kaza olacaktı, tırlar birbirine çarpacaktı. Biz de burada ekipleri bekliyoruz, teslim edeceğiz" dedi. Tarım ve Orman Bakanlığı’nın Hayvan Kayıt Sistemi "TÜRKVET" üzerinden koyunların kulaklarındaki küpe numaralarıyla kimlik bilgilerine ulaşan vatandaşlar, koyunların Bayburt ili Merkez ilçesi Taşçılar Mahallesi’nde hayvancılık yapan S.F.B. isimli kişiye ait olduğunu belirledi. Yaklaşık 3 kez aranıp ihbarda bulunulmasına rağmen hiçbir yetkili kurum ya da kuruluşun gelmemesi üzerine vatandaşlar da çaresiz koyunları çöp konteynerine bağlayarak olay yerinden ayrıldı. Adeta kaderlerine terk edilen koyunların akıbeti henüz çözüme ulaşamadı.
Bursa Meclis üyesi adayı silahlı saldırıda öldürüldü Bursa’nın Orhangazi ilçesine bağlı Çeltikçi Mahallesi’nde köy kahvehanesinde yaşanan silahlı saldırıda tüfekle ağır yaralanan Ceyhun Avcı kaldırıldığı hastanede doktorların tüm müdahalesine rağmen kurtarılamayarak hayatını kaybetti. Ölen Ceyhun Avcı’nın 2024 yerel seçimlerinde CHP’den Orhangazi Belediye Meclis üyesi adayı olduğu belirlendi. Olay gece saat 23.00 sıralarında Orhangazi’ye bağlı Çeltikçi Mahallesi’nde meydana geldi. Alınan bilgilere göre daha önce köy kahvehanesini işleten Onur E. ile aralarında husumet olduğu belirlenen Ceyhun Avcı, kendisine ait otomobil ile köy kahvehanesinin önüne geldi. İddiaya göre elinde tornavida ile kahveye girip işletmeci Onur E. ile tartışmaya başladı. Tüfekle ağır yaralandı Tartışmanın büyümesi üzerine Onur E. tüfekle Ceyhun Avcı’ya ateş etti. Göğsünden yaralanan Ceyhun Avcı, olay yerine çağrılan ambulans ile Gemlik Devlet Hastanesine kaldırılarak tedavi altına alındı. Ceyhun Avcı’yı tüfekle yaralayan Onur E. ise olay yerinden kaçtı. Talihsiz adam kurtarılamadı Göğsünden yaralanan Ceyhun Avcı ise kaldırıldığı Gemlik Devlet Hastanesinde doktorların tüm müdahalesine rağmen kurtarılamayarak hayatını kaybetti. Jandarma ekipleri kaçan zanlının yakalanması için çalışma başlattı. Meclis üyesi adayı olmuştu Olayda hayatını kaybeden Ceyhun Avcı 2024 yerel seçimlerinde CHP’den Orhangazi Belediye meclis üyesi adayı olmuştu.