GÜNDEM - 04 Ekim 2024 Cuma 13:20

İstanbul’da “Bir Çocuk Bir Dilek” projesiyle çocuklar hayallerini gerçeğe dönüştürüyor

A
A
A
İstanbul’da “Bir Çocuk Bir Dilek” projesiyle çocuklar hayallerini gerçeğe dönüştürüyor

İstanbul Valisi Davut Gül, valilik koordinasyonunda İstanbul Çocukları Vakfı ve hayırseverlerin iş birliği ile yetim çocukların hayallerini gerçekleştiren “Bir Çocuk Bir Dilek” projesinin ikincisini tanıttı. Toplantıda konuşan Vali Gül, “4 bin 973 evladımız bize dileklerini iletti” dedi.


İstanbul Valiliği koordinasyonunda İstanbul Çocukları Vakfı ile hayırseverlerin iş birliğinde ikincisi düzenlenen ’Bir Çocuk Bir Dilek’ projesinin tanıtım toplantısı,


İstanbul Valiliği’nde yapıldı. İstanbul Valisi Davut Gül, siyasi partilerin milletvekilleri, sivil toplum kuruluşlarının temsilcileri ve ilçe kaymakamlarının katıldığı toplantıda maddi geliri yetersiz ailelerin çocuklarıyla anne ya da babasını kaybetmiş çocukların üç hayalinden birinin gerçekleştirileceği proje hakkında bilgiler verdi.



“Bir yetimi sevindirmeyi, onun kalbine giden yolu bulmayı en büyük hayırlardan biri olarak kabul ediyoruz”


Vali Gül, “Bizler hayırda ve iyilikte yarışan bir medeniyetin mensuplarıyız. Yetim büyüyen bir peygamberin ümmetiyiz. Yetime sahip çıkmayı peygamberimizin sünnetine sahip çıkmak evladımıza sahip olarak kabul ediyoruz. Bir yetimi sevindirmeyi, onun kalbine giden yolu bulmayı, en büyük hayırlardan biri olarak kabul ediyoruz. Derdine, sevincine, hayallerine ortak olmaya, gönlüne girmeyi, hakkın rızasını kazanmak için en büyük fırsat olan görüyoruz” dedi.



“Geçen sene başlattığımız projeyle 39 ilçemizdeki sosyal yardımlaşma vakıflarına kayıtlı yetim çocuklarımıza birer mektup gönderdik”


Projenin geçen yıl başlatıldığını hatırlatan Vali Gül, “Dilimizde, Türkçemizde çok güzel bir cümle var. Yarım elma gönül alma. Bu dört kelime aslında bizlere hayatın bütün sırrını özetliyor. Bu anlayışla İstanbul Valiliği olarak, İstanbul Çocukları Vakfımızın ve hayırseverlerimizin iş birliğiyle ’Bir Çocuk Bir Dilek’ projesini uyguluyoruz. Geçen sene başlattığımız projeyle 39 ilçemizdeki sosyal yardımlaşma vakıflarına kayıtlı yetim çocuklarımıza birer mektup gönderdik. Bu mektupta özetle babalarının boşluğunu, babalarını onların hayatındaki boşluğu dolduramayacağımızı ama bir abileri olarak, bir büyükleri olarak bize üç dileklerini yazdıkları takdirde üç dileklerinden bir tanesini yerine getireceğimizi söyledik” şeklinde konuştu.



“4 bin 973 evladımız bize dileklerini iletti”


Kendilerine iletilen dileklere değinen Vali Gül, “Ve bununla birlikte 4 bin 973 evladımızın bize ilettiği dileklerin tamamını hayırseverlerimiz, sivil toplum kuruluşlarımız ve kaymakamlarımızın sosyal yardımlaşma ve dayanışma vakfı kaynaklarıyla hepsi yerine getirilmiş oldu. Aslında kendi hayatımızda gördüğümüz, çocuklarımızda gördüğümüz, hani bazen şöyle oluyor, ya mecbur yazıldı bunlar mecliste ya da mektup yazdırdı. Hepsi aynı şeyi istedi. Kendi çocuğunuza sorduğunuzda ne istiyorsa babası hayatta olmayan yetim evlatlarımızla üç aşağı beş yukarı bunları istediler. Bazen deniliyor ki ya tablet çok olmuş, telefon çok olmuş. Kendi çocuklarımızda tablet var mı? Var. Kendi çocuklarımızda belli bir yaşın üzerinde telefon var mı? Var. Bir insanın babasının olmaması ya da ihtiyaç sahibi olması diğer çocuklardan farklı düşüneceği ya da ihtiyaçlarının diğer çocuklardan farklı olacağı anlamı gelmiyor” ifadelerini kullandı.



“Sosyal yardımlaşma vakfının kayıtlarında olan ne kadar çocuk varsa hiçbirini atlamadan hepsine mektup yazıyoruz”


Çocukların dileklerinin farklı olduğunu söyleyen Vali Gül, “Geçen sene 4 bin 973 evladımızın talebi vardı. Bu sene 3 bin 953 çocuğumuzun talebi var. Bu neye göre değişiyor? Şuna göre değişiyor. Sosyal yardımlaşma vakfının kayıtlarında olan ne kadar çocuk varsa hiçbirini atlamadan hepsine mektup yazıyoruz. İlave olarak da sosyal yardımlaşma ve dayanışma vakfının kayıtlarında olmayan ama şehit çocuğu olan çocuklarımıza da mektuplar yazdılar. Yaklaşık 4 bin çocuğa yazdığımız birkaç tane farklı dileği sizlerle paylaşmak istiyoruz. Bizi en çok etkileyenlerden bir tanesi; bir çocuğumuz "Bize vereceğiniz ya da yazacağımız dilekleri bize değil Gazzeli çocuklara gönderin’ dedi. Çocuğun bu duyarlılıkta olması, bunu düşünmesi, bu kardeşliği hissetmesi çok çok kıymetlidir. Fenerbahçe, Galatasaray, Beşiktaş maçlarına gitmek, oradaki futbolcularla tanışma, oradaki herhangi bir futbolcunun posterinin odasına asılması. Sayın Cumhurbaşkanımızla, hanımefendiyle tanışmak, Teknofest’e gitmek, İçişleri Bakanımızın evini ziyaret etmesi, Selçuk Bey’le tanışmak, Acun Ilıcalı’yla tanışma. Aklınıza gelebilecek, ortalama bir çocuğun isteyebileceği hemen hemen her şey var. Bunun dışında umreye gitmek isteyenler, Ankara’ya gidip Anıtkabir’i ziyaret etmek isteyenler oluyor” şeklinde konuştu.



İstanbul’da “Bir Çocuk Bir Dilek” projesiyle çocuklar hayallerini gerçeğe dönüştürüyor

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Antalya MATSO Başkanı Güngör: “Eğitime katkı vermeye devam ediyoruz” MATSO Başkanı Seydi Tahsin Güngör, TOBB, MATSO ve Milli Eğitim işbirliği ile sosyal sorumluluk projesi kapsamında bir projeyi daha hayata geçirdiklerini söyledi. Manavgat Ticaret ve sanayi Odası (MATSO) eğitime destek vermeye devam ediyor. MATSO, Manavgat’a bir fakülte, bir lise, bir anaokulu, TOBB, MATSO işbirliği ile bu yılda bir anaokulu daha kazandırmıştı. Manavgat Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi işbirliği ile “Geleceğin İş Gücü Projesi”ini geçtiğimiz aylarda hayata geçiren MATSO sorumluluk projesi kapsamında hazırlanan yeni bir projeyi daha tamamladı. TOBB ve MATSO işbirliği ile hazırlanan projenin tamamlanmasının ardından MATSO Yönetim Kurulu Başkanı Seydi Tahsin Güngör, Meclis Başkanı Sedat Öz, Başkan Yardımcıları Ali Özen, Anıl Bahar’ın katılımı ile Oda binasında Milli Eğitim Müdür Vekili Cavit Sevim’e teslim edildi. MATSO Yönetim Kurulu Başkanı Seydi Tahsin Güngör, kentin ekonomisinin geliştirmeye dönük çalışmaların yanı sıra prensip olarak eğitime destek olmayı ilke haline getirdiklerini söyledi. Güngör, “Günümüzde de eğitime yapılan katkının bölge ekonomisine pozitif bir yansıma yapacağına inancımız tamdır. Şartlar el verdiği ölçüde eğitime destek olmaya ve sosyal sorumluluklarımızı yerine getirmeye devam edeceğiz. Kalkınmanın temeli planlı ekonomiden ve yetişmiş insan kaynağından geçmektedir. Bu nedenle dün olduğu gibi MATSO bugünde eğitim alanındaki yatırımlara katkı sağlamaya devam edecektir” dedi. Geleceğin Manavgat’ında eğitimli iş gücü ve profesyonel yönetici kadrolarını oluşmasında bugün eğitime verilen desteğin önemli bir rol üstleneceğini kaydeden Başkan Güngör, “Eğitime yapılan her katkı ekonomik anlamda gelişimini tamamlamış geleceğin Manavgat’ına yapılan yatırımdır” diye konuştu.
Ankara AK Partili Kandemir: “Sandıklarda görev alan arkadaşımızla genel başkan yardımcılarımız arasında hiçbir hiyerarşik fark yoktur” AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Erkan Kandemir, “Sandıklarda görev alan arkadaşımızla genel başkan yardımcılarımız arasında hiçbir hiyerarşik fark yoktur” dedi. AK Parti Genel Başkan Yardımcısı ve İstanbul Milletvekili Erkan Kandemir, parti genel merkezinde düzenlediği basın toplantasında AK Parti 8. Büyük Olağan Kongresi’ne ilişkin açıklamalarda bulundu. Kandemir, “Coğrafyamız kritik bir süreçten geçiyor. Terör devleti İsrail, Filistin’de soykırım uygularken şimdi Lübnan’a saldırıyor. Dolayısıyla çatışmalar yavaş yavaş bizim sınırımıza doğru gelmekte. Bu İsrail saldırganlığının ülkemize yaklaştığı bir dönemde bölgemizde gerilim yükselirken, partimizin sorumluluğunun arttığını düşünüyoruz. Tecrübeleriyle, birikimleriyle, vizyonuyla Türkiye’yi bu ateş çemberinden uzak tutacak ekibin Cumhur İttifakı kadroları olduğuna inanıyoruz. Bakış açımızla yaklaşan 8. Olağan Kongremizi buradan ilham alarak başka bir anlam yükleyerek değerlendiriyoruz. Dolayısıyla sahada siyaset yapan ve milletle kucaklaşan kadrolar kadar dünyayı tanıyan, yaklaşmakta olan tehlikeleri gören, Türkiye’nin vizyonunu, özgüvenini, bizim Türkiye Yüzyılı olarak ifade ettiğimiz ufkunu paylaşabilecek arkadaşlarla oluşturduğumuz kadroların teşekkülü olarak kadrolarımızı gözden geçirip belli yerlerde kadrolarımıza yeni arkadaşlarımızın daveti olarak görüyoruz” ifadelerini kullandı. “Bizim kongrelerimiz kuşkusuz diğer siyasi partilerden farklı olarak yarışı ihtiva etmez” AK Parti’nin herkesin yer almak isteyeceği ve katkı vereceği bir siyasi hareket olduğunu söyleyen Kandemir, “Biz 14-28 Mayıs seçimlerinden sonra başlayan süreçte ekip olarak sandıklarda milletimiz ne söylemişse ders olarak önüne koyan, çalışan, bununla ilgili çok ciddi mutfak hazırlığı yapan bir siyasi kadroyuz. Sonrasında 31 Mart seçimlerinde milletimizin bize ne söylediğini iyi çalışan, bununla yüzleşen, varsa bir kusurumuz bu kusurları tartışan cesaretli bir kadroyuz. Bizler milletin kurduğu bir siyasi hareketiz. Milletin bize söylediklerini çok şeffaf bir şekilde konuşabilme, tartışabilme, varsa eksiklerimiz bununla yüzleşebilme cesaretini taşıyan bir siyasi hareketiz. Dolayısıyla 31 Mart’ta vatandaşımızın söylediği ve bize verdiği mesajı almış, bunun da gereğini yapmakta olan bir siyasi hareketiz. Bizim kongrelerimiz kuşkusuz diğer siyasi partilerden farklı olarak yarışı ihtiva etmez. Bizim kongrelerimiz bir kardeşlik havası içerisinde geçer. Arkadaşlarımız Türkiye ve partimiz adına daha iyiyi yapmak için birbirleriyle yarışırlar. Dolayısıyla bizim anlayışımız diğer siyasi partilerden farklı olarak bir koltuk ya da makam kapma yarışını içermez. Kongrelerimizde bir kardeşlik havasını göreceğiz. Fakat diğer tüm kongrelerden farklı olarak AK Parti Olağan 8. Kongresi sürecini Türkiye Yüzyılı iddiasını içeren bir dönemde yapıyoruz. Bu vizyonu, heyecanı, hayali paylaşan arkadaşlarla bir kardeşlik ikliminde kongre süreçlerimizi yürüteceğiz” dedi. “Sandıklarda görev alan arkadaşımızla genel başkan yardımcılarımız arasında hiçbir hiyerarşik fark yoktur” AK Parti’nin dünyanın en büyük sivil toplum kuruşlarından biri olduğunun altını çizen Kandemir, “AK Parti sadece üye sayısı itibarıyla değil, teşkilatının yaygınlığı itibarıyla da dünyanın en iddialı, en büyük siyasi hareketlerinden bir tanesi. Hem üye bağıyla hem de teşkilatta görev alarak sandığından mahallesine kadar bu yürüyüşe destek verdikleri bir siyasi hareket. Bizde sandıklarda görev alan arkadaşımızla genel başkan yardımcılarımız arasında hiçbir hiyerarşik fark yoktur. Bir görev dağılımı vardır. Bizim için en değerli arkadaşımız en uçta görev yapan, emeğiyle, gayretiyle bize destek veren arkadaşlarımızdır” diye konuştu. “Artarak Suriyelilerin kendi ülkelerine döndüğünü göreceğiz” Bir basın mensubunun Suriyelilerin geri dönüşü hakkındaki sorusu üzerine Kandemir, “Suriyelilerin geri dönmesiyle ilgili çok ciddi çalışmalar yapıyoruz. Sınırın öteki yakasında briket evler yaptık. Buralarda ticaretin canlandırılması, Suriyelilerin kendi topraklarına dönmesi arzumuz, isteğimiz. Bunu yaparken hem insani hem de uluslararası sorumluluklarımız var. Ama bir yandan da ülkemizin kendi içerisinde dengesi var. Özellikle Cumhurbaşkanımızın Suriye Devlet Başkanı ile bir araya gelme ve Suriye’nin kendi iç sorunlarını çözerek bir yol haritası çıkarmayla ilgili ısrarlı talebinin gerekçelerinden bir tanesi bu. Dolayısıyla artarak Suriyelilerin kendi ülkelerine döndüğünü göreceğiz” dedi.
Van Van’da Rojin dört bir koldan aranıyor Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi’nde 7 gün önce kaybolan Rojin Kabaiş için oluşturulan 100 kişilik özel ekip, hem Van Gölü’nde hem de karadan dört bir koldan arıyor. Van YYÜ Eğitim Fakültesi Okul Öncesi Öğretmenliği Birinci Sınıf öğrencisi olan Rojin Kabaiş, üniversiteye yeni kayıt yaptırdıktan sonra Diyarbakır’dan Van’a geldi. 27 Eylül 2024 günü kaldığı yurtta yemek yedikten sonra Van Gölü sahiline inmek üzere yurttan ayrılan Kabaiş’ten bir daha haber alınamadı. Kameralara yansıyan görüntülere göre, yolda annesiyle görüntülü konuşan ve ardından bir büfeden alışveriş yapan genç kız, sahile ulaşarak bir süre bankta oturup gölü izledi. Kamera açısından çıkan Rojin, o andan itibaren ortadan kayboldu. Ailesi ve arkadaşları büyük bir endişe içinde beklerken, polis ekipleri Rojin’in izini sürmek için geniş çaplı bir operasyon başlattı. 100 kişilik özel ekip oluşturuldu Arama çalışmalarında; helikopter, sahil güvenlik, polis botları ve AFAD ekiplerinden oluşan 100 kişilik ekip yer aldı. Özel ekip, hem Van Gölü’nde hem de kampüs sahil boyu arama kurtarma çalışması yaptı. Polis atlı birlikleri ve özel arama kurtarma köpeklerinin de kullanıldığı çalışmalarda Rojin’e ait bir iz aranıyor. AFAD ekipleri sondalı arama yaptı AFAD ekipleri, suyun sığ olduğu bölgede sonda (demir arama çubuğu) kullanarak arama yaptı. Diğer taraftan su altındaki cismi tespit etmede kolluk kuvvetlerine büyük kolaylıklar sağlayan "Yandan Taramalı Sonar" cihazı kullanarak Van Gölü’nde arama çalışması yapılıyor. 7 gündür kendisinden haber alınamayan Kabaiş’in babası Nizamettin, anne Aygül Kabaiş ve yakınları da yürütülen çalışmaları takip ediyor.
İstanbul Ünlü oyuncu Erkan Petekkaya podyuma çıktı Ünlü oyuncu Erkan Petekkaya bu kez oyunculuk yeteneğiyle değil, podyumda sergilediği performansla izleyenlerin beğenisini topladı. Ünlü oyuncu Erkan Petekkaya, bir erkek giyim markasının yeni sezon koleksiyonun tanıtıldığı defilede podyuma çıktı. Oyuncu, İkitelli’de bulunan fabrika binasının bahçesinde düzenlenen defilede baş manken olarak yer aldı. Aynı zamanda markanın bir yıl boyunca reklam yüzü olan Petekkaya, podyumdaki performansıyla beğeni kazandı. 2025 İlkbahar-Yaz kreasyonlarından oluşan ürünlerin tanıtıldığı defileye ünlü isimlerin de yoğun ilgisi oldu. Aralarında Cengiz Kurtoğlu, Nuri Alço, Faik Öztürk, Mahsun Kırmızıgül ve Kubat gibi isimlerin olduğu davetliler, SKY Group Yönetim Kurulu Başkanı Süleyman Kaya ve eşi Melis Kaya tarafından karşılandı. İş ve moda dünyasından davetlilerin de olduğu etkinlikte dans gösterileri ve müzik dinletisi katılımcılara keyifli anlar yaşattı. ’Sete gitmeyi özledim’ Etkinlikte konuşan Erkan Petekkaya, "Mesleğim içinde daha önce böyle bir yapmamıştım. Bir defa podyuma yardım gecesinden çıkmıştım. Değişik bir deneyim olacağını düşündüm. Sabah buraya gelirken rol oynayacağımı düşündüm. Gelince de prova yaptım" dedi. Kıyafet tercihinden bahseden oyuncu, "Dolabımda çok takımım var. Takım elbise de lacivert rengi seviyorum. Genelde karım giydiriyor, daha doğru oluyor, kadınları gözü güzel oluyor" diye konuştu. Ekrana döneceğini söyleyen Petekkaya, "Yaklaşık iki senedir iş yapmıyordum. Adana’da çekimler başlıyor. Harika dizi geliyor. Bende sete gitmeyi özledim. Bu süreci eşim ve çocuğumla geçirdim. Biraz da dinlendim" ifadelerini kullandı. Sabri Özel ve Giotelli markalarının sahibi Süleyman Kaya ise, "Erkan Bey’le çalışmaktan çok mutluyum. Kendisini yıllardır hayranlıkla izliyorum" dedi. ’’Tribute albümüm olmaz’’ Programa katılan Cengiz Kurtoğlu da "Yaşımdan ötürü biraz spor giymeyi tercih ediyorum artık. Eskiden takım elbise giyiyordum" dedi. Müzik sektöründen bahseden sanatçı, "Bir daha hayatta stüdyoya girmem. Hatıralarımı bıraktım 45 yıldan beri, bir ömür boyu onları dinleyelim. Tribute albümüm olmaz, olursa çocuklarım söyler. Benim şarkılarımdaki şifrelerimi çözemezler. Bütün şarkılarım şifreli" diye konuştu.