SAĞLIK - 20 Kasım 2024 Çarşamba 11:01

Haseki'de Ahmed bebek seferberliği: 620 gram doğdu, 114 gün yoğun bakımda kaldı

A
A
A

Türkiye’yi sarsan ‘Yenidoğan Çetesi’ davasında ilk duruşma çarpıcı ifadelerle pazartesiden bu yana sürerken özverili sağlık çalışanlarının bebekleri yaşamda tutma mücadeleleri de devam ediyor. 25 haftalıkken erken doğumla 620 gram olarak dünyaya gelen Ahmed bebek Sultangazi Haseki Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ndeki 114 günlük yoğun bakım sürecinin ardından sağlıkla taburcu edildi. Anne Ahlam Zaqout "Bu çocuk ölecek, yaşamaz diye düşündüm ama doktorlar umut verdi, çok mutluyum" derken, Başhekim Prof. Dr. Mine Gürsaç Çelik ise “Küçücük bebeklere can olma yolunda hemşiremiz, doktorumuz çok büyük gayretler içerisinde çalışıyor. Gerçek savaşçıların üzülmemesi lazım” diye konuştu.

112 Acil Çağrı Merkezi’nde çalışan kişilerle iş birliğinde acil durumdaki bebekleri anlaştıkları özel hastanelerin yenidoğan yoğun bakım ünitelerine sevk ederek bebek ölümlerine neden oldukları ve haksız kazanç elde ettikleri iddiasıyla sağlık çalışanlarına yapılan ‘Yenidoğan Çetesi’ operasyonu tüm Türkiye’yi sarsmıştı. İddianamenin kabul edilmesinin ardından çarpıcı ifadelerin verildiği ilk duruşma pazartesiden bu yana sürerken Türkiye’nin birçok noktasında görevini özveriyle sürdüren sağlık çalışanları da bebekleri yaşamda tutma çabasına devam ediyor. Filistin’den Türkiye’ye gelerek burada yaşamaya başlayan Kadın Hastalıkları ve Doğum Doktoru 40 yaşındaki Ahlam Zaqout’ın bebeği de onlardan bir tanesi. 3’üncü çocuğuna 25 haftalık hamileyken edinilen bilgiye göre Zaqout, bindiği otobüste bir anlık sarsılma sonrası sancılanarak kanaması başladı. Bunun üzerine Zaqout, hemen Sultangazi Haseki Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne götürüldü. Burada erken doğumla 620 gram olarak dünyaya gelen Ahmed bebek, yoğun bakıma alındı. Kilosu düşük olan ve erken doğuma bağlı problemler yaşayan minik bebek için yenidoğan ekibi adeta seferber oldu. Zorlu süreçlerin başarıyla sonuçlanmasıyla 114 günlük yoğun bakım süreci sonrası minik bebek sağlıkla taburcu oldu. Anne Ahlam Zaqout bebeğini beklerken yaşadığı süreci anlatırken Başhekim Prof. Dr. Mine Gürsaç Çelik ve Yenidoğan Uzmanları Hakan Çakır ile Burcu Cebeci de tedavi süreçlerine ilişkin bilgi verdi.

Haseki'de Ahmed bebek seferberliği: 620 gram doğdu, 114 gün yoğun bakımda kaldı

“Ölecek diye düşündüm ama doktorlar bana umut verdi”

Bebeğinin erken doğduğunu ancak sağlıkla evine götürüyor olmanın mutluluğunu yaşadığını aktaran 40 yaşındaki Ahlam Zaqout, “Filistin’de doktorum ama Mısır’dan mezun oldum, kadın doğumcuyum. Türkiye’de Sultangazi’de oturuyorum, 1 senedir buradayız. Savaş başladıktan sonra buraya kaçtık. Diğer çocuklarımda normal doğum yaptım, hiçbir sıkıntı olmadı. Ben bir otobüsteyken bir kanama ve su başladı, başım döndü. Sonra bir Türk komşum bana araba getirdi, buraya ulaştık. 20 Haziran’da bu olaylar oldu, ilk 1-2 hafta günler zor geçti çünkü çok az kiloluydu. Bir hafta düşündüm, bu çocuk ölecek, yaşamaz ama doktorlar bana biraz umut verdi, bekleyin çok şükür. Her çocuk özeldir, 3,4,5’inci aynı bir his var, kıymetli, çok mutluyum. Çocuklarım onu bekliyorlar, çocuklarım evde parti yapıyorlar. Doktorlar bana bilgiler verdi, ne yapacağım tek tek dediler. Onlar ne zaman inandı ben çocuğa iyi bakıyorum, taburcu olmasına izni verdiler” dedi.

Haseki'de Ahmed bebek seferberliği: 620 gram doğdu, 114 gün yoğun bakımda kaldı

“Bebeklere can olma yolunda hemşiremiz, doktorumuz çok büyük gayretler içerisinde”

Yenidoğan hekimlerinin çabasına dikkat çeken Başhekim Prof. Dr. Mine Gürsaç Çelik, “Yenidoğan hekimlerimizin önemi çok büyük. Her çalıştığım hastanede bu örnekler çokça şahit olduğumuz örnekler. 620 gramdan 3,5 kiloya kadar bir bebeğe can olmak yenidoğan hekimlerimiz ve ekibinin sayesinde. Sağlık camiamız çok emek sarf ediyor. Ben de bir yoğun bakım hekimiyim ve yoğun bakımda bir insanın hayatta kalması için kaç kişinin mücadele ettiğini biliyorum. Dolayısıyla hele de küçücük bebeklere can olma yolunda hemşiremiz, doktorumuz çok büyük gayretler içerisinde çalışıyor. Gerçek savaşçıların üzülmemesi lazım” şeklinde konuştu.

“Negatif bakış açısı oluşmasını istemiyoruz”

Yenidoğan yoğun bakım süreçlerinde işleyişe ilişkin bilgiler veren Yenidoğan Uzmanı Dr. Hakan Çakır, sözlerini şöyle sürdürdü: “Yenidoğan yoğun bakım üniteleri 7-24 çalışan doktorların, hemşirelerin, personellerin çok dikkatli, hassas olduğu, özveriyle çalıştıkları üniteler. Burada bebeklerimizin her halini gözlemliyoruz, en ufak bulgular bizim için sonrasında önüne geçilemeyecek hastalıkları önlemek için önemli. Bu zor çalışma şartlarına hazır olmak için önemli bir eğitimden geçmekten gerekiyor. Alanımızda çalışan hemşirelerimiz de bu konuda özel eğitimler alıyorlar. Yenidoğan Çetesi adı altındaki haberler herkesi çok üzdü, bizi de çok üzdü. Tabi ki bu süreçte zarar gören aileler kadar üzülmemiz mümkün değil. Biz de bu işi layıkıyla yapmaya çalışan insanlar olarak bu kötü olaylardan dolayı negatif bir bakış açısı oluşmasını istemiyoruz. Ahmed bebek özel bir bebek, annesi Filistinli bir hekim, Türkiye’de şu an Cerrahpaşa’da eğitimine devam ediyor. 620 gram gibi çok küçük bir ağırlıkta, 25 haftalık doğdu. Birçok badire atlattı, doğduğunda organları çok az gelişmişti. Başta akciğer olmak üzere beslenmesi, kalbi, beyni ile ilgili önemli olaylar atlattı. Yakın bakım ve destek ile bugünleri gördük”

Haseki'de Ahmed bebek seferberliği: 620 gram doğdu, 114 gün yoğun bakımda kaldı

“114 günlük süreç sonunda 3 bin 100 gram taburcu etmeyi başardık”

Yenidoğan Uzmanı Dr. Burcu Cebeci, “Ahmed bebeğimiz 25’nci haftada 620 gram olarak doğdu, acil bir operasyonla erken doğmak zorunda kaldı. Doğum sonrasında hemen yoğun bakım ünitemize alıp gerekli tedavi, takiplerini yaptık. 114 günlük bir takip süreci sonunda da 3 bin 100 gram olarak annesine sağlıklı bir şekilde taburcu etmeyi başardık. Bu süreçte birçok zorlukla karşılaştık. Anne açısından da bizim, bebek açısından da zorlu bir süreç geçti. 114 günün sonunda başarıyla taburcu edebildik. Öncelikle çok küçük doğduğu için en çok akciğer problemleri yaşadık, çok uzunca bir süre solunum cihazına bağlı olarak takip etmek zorunda kaldık fakat yaklaşık 55-56’ıncı gününde solunum cihazından ayırabildik. Beslenmeyle ilgili problemler oldu başlangıç döneminde, gözle, görmeyle ilgili prematüre bebeklerde sıkça gördüğümüz prematüre retinopatisi açısından takip oldu. Gerekli anlarda tedavisi uygulandı. Şu an bunlarla ilgili takip altında. Herhangi bir sıkıntısı olmadan bebeğimizi şu an sağlıklı bir şekilde taburcu ediyoruz. Gerekli anlarda her zaman onların yanında olmaya devam ediyoruz. Birçok alanda takip edilmesi gereken durumlar söz konusu ve tabi ki ailesi, anne, babası çok detaylı bir şekilde bilgilendirilerek ayaktan poliklinik hizmeti vererek bu bebeklerin takibine devam ediyoruz. Filistinli bir ailenin bebeği olarak geldi, anne kadın doğum doktoru. Bizi çok derinden yaralayan, üzen haberler oldu. Bu işe gönül veren birçok hekim arkadaşımızla birlikte şunu söylemek istiyorum ki; yenidoğan hekimi olmak ayrı bir fedakarlık ve özveri isteyen bir branş. Biz her zaman bu bebeklerin yanında olmaya devam edeceğiz” dedi.

Hasibe Karadağ - Emre Baba

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Eskişehir Eşinin haksızlığa uğradığı iddiasıyla işletme önünde oturma eylemi başlattı Eskişehir’de fast food restoranında çalışan eşinin yaşadığı anlaşmazlıktan dolayı evine daha uzak bir şubeye gönderileceğini öğrenen Gökay Başar, piknik tüpü ve çaydanlığını alarak işletme önünde oturma eylemi başlattı. Odunpazarı ilçesi Atatürk Bulvarı’nda bulunan KFC isimli fast food restoranında çalışan 32 yaşındaki Mısra Başar iddiaya göre mesai arkadaşıyla anlaşmazlık yaşadı. Yine iddiaya göre Başar, iş yerinden evine uzak bir şubeye yollanmak istendi. Ulaşımın çok zor olacağını ve 9 aylık bebeği olduğunu ifade eden Mısra Başar, bu isteği kabul etmek istemedi. "Dün başka şubeye transfer edileceğini söylediler" Mısra Başar’ın eşi, Gökay Başar yaşanan durum sonrası işletme önünde oturma eylemi yapmaya başladı. Yanında piknik tüpü ve çaydanlık getiren Başar, işletme önündeki kaldırıma oturarak "Bu iş yerinde ayrımcılık ve mobing var" yazılı kartonu açtı. Soğuk ve yağmurlu havaya rağmen kaldırımda oturan Gökay Başar, "Eşim Atatürk Bulvarı KFC şubesinde çalışıyordu. Şirkette toplam 2 buçuk senedir çalışıyordu ama 4 aydır bu şubedeydi. Yaklaşık 10 gün önce bir personelle arasında gerginlik yaşanmıştı. Herhangi bir küfür ya da fiziksel bir şiddet olmamıştı. Sadece iftira üzerine bir tatsızlık yaşandı. Yaşanılanların üzerinden 10 gün geçmesine rağmen dün başka şubeye transfer edileceğini söylediler. Eşim 9 aylık bebeğimizin olduğunu ve aracımız olmadığını bu sebeple ulaşımda zorluk yaşayacağını dile getirdi. Eşime, ’Biz kesinlikle seni göndereceğiz, diğer personel bizim işimize yarar’ ifadelerini kullandılar. Eşim diğer şubeye gidemeyeceğini dile getirerek bu sabah vardiyasına geldi fakat içeriye almadılar. Başka şubeye transfer edildiğini oraya gitmiyorsa tutanak tutulup, çıkışının verileceğini söylediler. Hukuken 2 personel sorun yaşıyorsa iki personele de iş yeri değişikliği yapılmalıdır. Burada mobbing, eşitsizlik ve ayrımcılık vardır. Eşim psikolojisi bozulduğu ve çocuğumuzla ilgilenmek zorunda olduğu için yapamadı. Ben de bunun üzerine KFC önünde sessizce oturma eylemi yapıyorum. Bir personelin akrabası hakkında ileri geri konuştuğumuz iddia edildi. Ancak böyle bir durum söz konusu değildi. O kişiyle özel problemlerimiz vardı. Eşimi karalamak adına ısrarla şube müdürlerine baskılar yapıldı. Eşim böyle bir şey yapmadığını defalarca söyledi. Müdürler, zorla eşimi iş kanununa aykırı şekilde çıkardı. İki kişi de aynı işi ve görevi yapıyorlar. Neye göre eşim değil de diğer çalışan daha çok işimize yarar denildi? Biz bu ülkede geçinmeye çalışan işçileriz, zaten zor şartlarda yaşıyoruz. Bebeğimiz var biz sadece hakkımızı arıyoruz" dedi.
Balıkesir Başkan Akın: “Kadınları güçlendireceğiz” Balıkesir’de faaliyet gösteren kadın kooperatifleri bir araya geldi. Kadın Kooperatifleriyle buluşan Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Akın, “Kadın kooperatiflerinden başlayarak, tüm kırsal kalkınma kooperatiflerini içine alan işleyen ve sürdürülebilir bir ticaret sistemi oluşturacağız. Kadınların gelirlerini artıracağız” dedi. Program sonunda kadın kooperatiflerinin kapasitelerini güçlendirmek için Balıkesir Büyükşehir Belediyesi ile Kadın Emeğini Değerlendirme Vakfı arasında protokol imzalandı. Kadınların, ekonomik olarak güçlenmesi ve sosyal hayatta daha fazla yer almasının sağlanması noktasında kadın kooperatiflerinin önemine her platformda dikkat çeken Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Akın ve eşi Arbil Akın Kadın Kooperatifleri ile buluştu. Balıkesir Büyükşehir Belediyesi, Balıkesir Kent Konseyi, Bapka ve Kadın Emeğini Değerlendirme Vakfı (KEDV) iş birliğinde düzenlenen programa Başkan Akın’ın ve eşi Arbil Akın’ın yanı sıra CHP Genel Başkan Yardımcısı Ensar Aytekin’in eşi Özlem Aytekin, CHP Kadın Kolları Genel Başkan Yardımcısı Hürmüz Avcı, Balya, Altıeylül, İvrindi, Savaştepe ve Sındırgı ilçeleri Belediye Başkanları, Kent Konseyi Başkanı Sevinç Baykan Özden, KEDV Yönetim Kurulu Başkanı ve Genel Koordinatörü Şengül Akçar, Kadın Kooperatifleri temsilcilerinin yanı sıra çok sayıda davetli katıldı. Program sonunda kadın kooperatiflerinin kapasitelerini güçlendirmek için Balıkesir Büyükşehir Belediyesi ile Kadın Emeğini Değerlendirme Vakfı arasında protokol imzalandı. Başkan Akın, iş birliği ve desteklerinden dolayı KEDV’e teşekkür etti. Pandemi sonrası kooperatiflere ilgi arttı Kentin emekçi kadınlarının büyük bir potansiyele sahip olduğunu söyleyen Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanı Ahmet Akın, “Kökleri Cumhuriyet öncesine dayanan ama esasında Ulu Önderimiz Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün halkçı uygulamalarından biri olarak, gerçek Cumhuriyet döneminde yapıldığı Kooperatifçilik; bugün sosyal ve ekonomik refahın anahtarı olarak tam da karşımızda duruyor. Biliyorsunuz, Birleşmiş Milletler 2025 yılını Dünya Kooperatifçilik Yılı olarak belirledi. Bunun bir temeli var. Özellikle 2008-2009 Küresel Finans Krizi’nden sonra dayanıklı olmaları sebebiyle dünyada kooperatiflere olan ilgi giderek arttı.” dedi. Tüm dünyada etkili olan Covid-19 salgınının ardından dünyayı derinden etkileyen kriz ortamının kooperatiflere olan ihtiyacı derinleştirdiğini belirten Akın, “Kooperatifler, eşitsizliklerle ve ekonomik krizlerle başa çıkmanın, günümüz şartlarında Türkiye’deki kentleri de kuşatan kent yoksulluğunu yenmenin en önemli yollarından biri. Bu kent yoksulluğu şu anda Türkiye’nin en önemli sorunlarından bir tanesi. Köylerimiz bomboş, üretim yarı yarıya hatta çok daha aşağılara inmiş durumda. Köyünde üretemeyen kadınlar, çocuklarını şehirlere çalışmaya gönderiyor. Hem artan girdi maliyetler hem de olumsuz şartlar herkesi üretimden uzaklaştıran bir duruma getirdi. Günün sonunda da kente gidip, iş bulmak için mücadele eden ama istediği işi bulamayan kent yoksullarıyla karşı karşıya kaldık. İşte bunu yenmenin en büyük yollarından bir tanesi de kooperatifçilik.” şeklinde konuştu. “Bu düzeni kabul etmiyoruz” Balıkesir’in çok önemli kadın kooperatiflerine sahip olmasından dolayı şanslı olduğunu dile getiren Akın, “Türkiye’ye örnek olmuş kooperatifler var. Bu örnek başarıları da büyüterek Balıkesir Modelinin içine entegre etmek için uğraşıyoruz. Ben, bu mücadelede en büyük destekçim eşim Arbil’e teşekkür ederim. Kent Konseyimize, belediye başkanlarımızın çok değerli eşlerine ayrıca teşekkür ederim. Bu dayanışma kültürü bizim özümüzde var. Kuvayi Milliye’nin baş şehrinde kooperatifçiliğin öne çıkması için çok çalışmamız lazım. Türkiye’de de bilinçli olarak toplumsal ayrışmanın körüklendiği, kutuplaşmanın arttığı bir sürecin içindeyiz. İnsanların A Partili, B Partili şeklinde ayrıştırıldığı, kadınların iş gücünde ikinci plana itildiği bir düzenin içindeyiz. Bu düzeni de biz kabul etmiyoruz” diye konuştu. Tablo iç açıcı değil Kadınların işgücüne katılım oranlarına da değinen Akın, ortaya çıkan tablonun hiç iç açıcı olmadığını söyledi. Kadın istihdam oranının yüzde 30 civarında olduğu bilgisini paylaşan Akın, “Yani çalışmak isteyen her 100 kadından ancak 25’i çalışabiliyor. Biz Balıkesir’de böyle bir tabloyu kabul etmiyoruz. Kooperatifleri ele alırken kadın-erkek eşitliğini de bu kapsamda değerlendiriyoruz ve toplumda dezavantajlı olan kadınları öne alıyoruz. Çünkü kadınların toplumsal iş gücüne katılımı, hanenin devamlılığı ve sağlıklı bir toplum için son derece önemli. Bu doğrultuda kadınlara yönelik uygun istihdam ve sosyal kalkınma modelleri geliştirerek kadınların kooperatifler aracılığıyla iş gücüne katılımını sağlamak gerekiyor.” şeklinde konuştu. BALMEK kurslarına önem veriyoruz Kooperatiflerin de diğer kuruluşlar gibi bir sermaye gerektirdiğini ifade eden Akın, kadınların ekonomik yaşamdan geri kalmasının en büyük nedenlerinden birinin sermaye sahibi olmaması olduğunu söyledi. Bu konunun çözümü için BALMEK kurslarına çok önem verdiklerini söyleyen Akın, “BALMEK kursları genelde şehrin içine odaklanmış ama biz bunu beldelere yayıyoruz. Bunun talimatını verdik. Üretmek isteyen kadınların ayağına gidip, ürettiği ürünleri değerlendireceğiz” dedi. Sürdürülebilir ticaret sistemi Türkiye’deki ve dünyadaki kooperatifçilik modellerinde incelemeler yaptıklarını ve bu doğrultuda kadın kooperatiflerinden başlayarak, tüm kırsal kalkınma kooperatiflerini içine alan işleyebilir ve sürdürülebilir bir ticaret sistemi oluşturulacağını açıkladı. Bunun yanı sıra kadınların kurduğu ve işletmekte zorlandığı kooperatiflerin ihtiyaçlarını da gidereceklerini belirten Akın, “Asıl hedefimiz kadınların kazanmalarını sağlamak. Kadınların gelirlerini artıracağız. Ayrıca ülkemizin en önemli kadın STK’larından biri olan KEDV (Kadın Emeğini Değerlendirme Vakfı) ile kadın kooperatiflerimizin kapasitelerini güçlendirmek için bugünden başlamak üzere güç birliği yapıyoruz. Bize verdikleri destek için KEDV’e teşekkür ediyorum. Amacımız ortak. Kadının erkeğin eşit olduğu, herkesin çalışma hayatının içinde olduğu, Balıkesir’in her noktasında kadınların evlatlarını kreşlere güvenle bırakıp, ekmeğini artırmak için çalıştığını huzurlu, refah dolu bir Balıkesir’i Türkiye’ye örnek hale getirmek için çalışıyoruz” ifadelerini kullandı. “Bu yolda beraberiz” Katılımcıların, 21 Aralık Dünya Kooperatifçilik Günü’nü kutlayan Arbil Akın, kendisinin ve Başkan Akın’ın kadın istihdamına çok önem verdiğini söyledi. Kent genelinde faaliyet gösteren çok sayıda kadın kooperatifine ziyaret gerçekleştirdiklerini belirten Arbil Akın, şunları söyledi: “Önümüzdeki günlerde ziyarette bulunamadığımız kooperatiflerimizi de ziyaret edeceğiz. Bu ziyaretlerimiz esnasında gördük ki; kadınlarımızın pazarlama- satış kanallarının açılması ve destek konusunda ihtiyaçları var. Bizler, size her konuda destek olmaya hazırız. Yürümüş olduğunuz yolun zorlu bir yol olduğunu biliyoruz. Bu yolda bundan sonra beraberiz. Hep beraber güzel işler çıkaracağımıza inanıyoruz. Yolumuz açık olsun” dedi. Yarım kalan hikaye tamamlanacak Balıkesir Kent Konseyi Başkanı Kent Konseyi Başkanı Sevinç Baykan Özden, ise şunları söyledi: “Ahmet Başkanımızla 2019 yılında yarım kalmış bir hikayemiz vardı. Bu hikayemizi tamamlamak istedik. 2019’da yarım kalan hikayemizle, kadın kooperatiflerinin ve emekçi kadınların desteklenmesi de yarım kalmıştı. Biz, yarım kalan hikayemizi şimdi tamamlamak üzere Ahmet Başkanımız ve eşi Arbil Hanım’la birlikte yola çıktık” dedi.
İstanbul Türkiye Tenis Ligi 1. aşama müsabakaları gerçekleşti Türkiye Tenis Ligi bölgesel müsabakalar sonucunda Türkiye’nin 7 bölgesinden 29 kulüp finalleri oynamaya hak kazandı. Türkiye Tenis Ligi Finalleri’nde 16 erkek takımından 69 oyuncu, 13 kadın takımından 45 oyuncu toplam 29 takım, 114 oyuncu korta çıktı. Türkiye’nin en iyi kulüplerinin belirlendiği tenis takviminin en prestijli organizasyonlarından Zeren Grup Türkiye Tenis Ligi’nde kadınlar şampiyonu ENKA Spor Kulübü oldu. 16-22 Aralık tarihleri arasında kadın ve erkeklerde toplamda 29 takımın katılımıyla Taçspor Kulübü’nde düzenlenen Zeren Grup Türkiye Tenis Ligi’nde kadınlarda Enka Spor Kulübü, Alaçatı Tenis Kulübü’nü 3-0 yenerek şampiyonluğu elde eden takım oldu. TED Spor Kulübü ise Green Tenis Golf Spor Kulübü’nü 2-0 yenerek kadınlarda üçüncülük elde etti. Dereceye giren takımlara kupalarını Türkiye Tenis Federasyonu Başkanı Şafak Müderrisgil, Zeren Grup Yönetim Kurulu Üyesi Seda Zeren Adıgüzel, Türkiye Tenis Federasyonu Yönetim Kurulu Üyeleri Ali Rıza Ceylan, Eda Sevaioğlu Tan, İpek Soylu, İsmail Hakkı Kurt takdim etti. Zeren Grup Türkiye Tenis Ligi, yarın saat 09.30’da başlayacak karşılaşmalarda erkekler finali ve sıralama maçları ile devam edecek. Türkiye Tenis Federasyonu Başkanı Şafak Müderrisgil, "Türkiye Tenis Ligi Finalleri, bu hafta gerçekleşiyor. Bugün kadınlar finalindeyiz. Tüm hafta boyunca buradaydık Taçspor’daydık. Taçspor’a çok teşekkür ediyoruz bize ev sahipliği yaptılar. Zeren Grup’ta bu haftanın sponsoruydu, Tenis ligi finallerinde sponsorluğumuzu üstlendi, Zeren Gruba da teşekkür ediyoruz. 13 ilimizden 29 takım geldi, 114 tenisçimiz buradaydı oynadılar. Bugün kadın finallerinde de Alaçatı ve ENKA yarıştı. Müsabakaları da ENKA kazandı. Çok coşkulu geçti, bundan sonra daha da coşkulu geçecek, çünkü 2025’de bunu biraz daha zamana yaymayı, bölgeselden ulusala doğru yükselen bir tenis ligi yapısı kurmayı düşünüyoruz. Biz kendi adımıza memnunuz, çok coşkuluydu, çok keyifli anlar yaşadık. Kadınlarda şampiyon olan ENKA takımını kutluyorum, onlarla gurur duyuyorum. Katılan tüm tenisçilerimizle gurur duyuyorum. Tüm sporcularımıza, antrenörlerimize, hakemlerimize, izleyicilerimize çok teşekkür ediyorum" ifadelerini kullandı.
İstanbul Trendyol Süper Lig: Beşiktaş: 1 - Corendon Alanyaspor: 1 (İlk yarı) Trendyol Süper Lig’in 17. haftasında Beşiktaş, sahasında Corendon Alanyaspor ile karşılaşıyor. Müsabakanın ilk yarısı 1-1’lik eşitlikle sonuçlandı. Maçtan dakikalar (İlk yarı) 5. dakikada Janvier’in sağ taraftan kullandığı köşe vuruşunda ön direkte Fatih’i aşan topu Lima, altıpas çizgisinin hemen gerinden ağlara gönderdi. 0-1 7. dakikada Alanyaspor savunmasının kaleciye gönderdiği pasta araya giren Rafa Silva, kaleci Ertuğrul’u da geçerek meşin yuvarlağı filelere yolladı. 1-1 29. dakikada Augusto’nun sağ taraftan ortasında Yusuf Özdemir, ceza sahası içi sol çaprazdan sert vuruşla topu ağlara gönderdi. 31. dakikada hakem Cihan Aydın, VAR’dan gelen uyarı sonrası gol pasını veren Augusto’nun ofsayt olması gerekçesiyle golü iptal etti. 45+5. dakikada Rafa Silva’nın sağ taraftan kullandığı köşe vuruşunda ceza sahası sol çaprazdan Semih Kılıçsoy’un röveşata vuruşunda top kaleci Ertuğrul’da kaldı. Hakemler: Cihan Aydın, Volkan Ahmet Narinç, Murat Altan Beşiktaş: Mert Günok, Jonas Svensson, Felix Uduokhai, Emirhan Topçu, Bahtiyar Zaynutdinov, Salih Uçan, Al-Musrati, Rafa Silva, Gedson Fernandes, Ernest Muçi, Semih Kılıçsoy Yedekler: Ersin Destanoğlu, Onur Bulut, Alex Oxlade Chamberlain, Joao Mario, Arthur Masuaku, Jean Onana, Cher Ndour, Can Keleş, Emrecan Terzi, Mustafa Hekimoğlu Teknik Sorumlu: Serdar Topraktepe Corendon Alanyaspor: Ertuğrul Taşkıran, Nuno Lima, Fatih Aksoy, Fidan Aliti, Florent Hadergjonaj, Nicolas Janvier, Gaius Makouta, Yusuf Özdemir, Efecan Karaca, Loide Augusto, Sergio Cordova Yedekler: Furkan Bayram, Yusuf Karagöz, Serdar Dursun, Rony Lopes, Arda Usluoğlu, Ui Jo Hwang, Buluthan Bulut, Richard Coelho, Jure Balkovec, Juan Coelho Teknik Direktör: Sami Uğurlu Goller: Rafa Silva (dk. 7) (Beşiktaş), Nuno Lima (dk. 5) (Corendon Alanyaspor)