ASAYİŞ - 20 Kasım 2023 Pazartesi 16:25

Futbol dünyasını dolandırdığı iddia edilen banka müdürü hakim karşısında

A
A
A
Futbol dünyasını dolandırdığı iddia edilen banka müdürü hakim karşısında

Yüksek kar getirili özel ve güvenilir fon vaadiyle aralarında Arda Turan, Fernando Muslera ve Emre Belözoğlu gibi isimlerin de bulunduğu pek çok kişiyi yaklaşık 25 milyon dolar dolandırdığı iddia edilen banka şube müdürü Seçil Erzan hakim karşısına çıktı. Erzan savunmasında, "Batmak üzere olan bir geminin kaptanıydım. Dolandırıcı olsaydım bu gemi batardı, ben de kurtulurdum. Çözüm planım ise yatırımları satarak mağdur ettiğim insanlara ödemekti. Planım buydu. Kazandırırken Seçil’dim, kazandıramayınca dolandırıcı oldum" dedi.

Yüksek kar getirisi bulunan güvenilir bir fon olduğunu ve Fatih Terim gibi isimlerin de bu fona dahil olduğunu söyleyerek aralarında tanınmış sporcular Arda Turan, Fernando Muslera, Emre Belözoğlu ve Selçuk İnan’ın da bulunduğu 18 kişiyi yaklaşık 25 milyon dolar ile 7 milyon 384 bin lira dolandırdığı iddia edilen Şube Müdürü Seçil Erzan’ın yargılanmasına başlandı. İstanbul 41.Ağır Ceza Mahkemesi’nce görülen duruşmada aralarında Emre Çolak, Emrah Çolak ve Volkan Bahçekapılı’nın da bulunduğu bazı müştekiler ile taraf avukatları hazır bulundu. Duruşmaya sanık Seçil Erzan’ın da arasında bulunduğu 4 tutuklu sanık ile 3 tutuksuz sanık da katıldı.

"Birkaç kişiyi mağdur etmek zorunda kaldığım oldu, onun dışında herkes benim etimden, sütümden, her şeyimden faydalandı"

Duruşmada savunma yapan sanık Erzan, "Her şey gereksiz özgüvenle, gereksiz sorumlulukları üzerime almamla, ’ben yaparım, ben çözerim’ edasıyla başladı. Benim görmezden geldiğim küçük şeyler çok, çok önemliymiş. Bana dokunmaz sandığım ve bin yıl yaşamasına izin verdiklerim gram gram bana zehir salmışlar. Fark etmemişim onları. Batmak üzere olan bir geminin kaptanıydım. Dolandırıcı olsaydım bu gemi batardı, ben de kurtulurdum. Ben çok çalışkandım, işimi çok severdim ve başarılıydım. Böylece bir bilinirliğim oldu. Ben dolandırıcı değilim, esas ben dolandırıldım. Fon diye bir şey çıktı ancak bu benim iradem dışında çıktı. Galatasaray futbolcularıyla yakın olduğum dönem paralarını değerlendirmek için destek olurdum. Bu konuda elimden geleni yapardım ama zimmet yaparak insanların parasını üzerime almadım. Bu insanların faiz adı altında aza tamah etmemeleri beni bu hale getirdi. Hesap kitap yapamadığımı fark edince yardımcı olmasını istediğim insanlar oldu ama onlar da gelince daha içinden çıkılamaz bir hal aldı. Herkes bana dolandırıcı diyor, ben dolandırıcı olsaydım kimseye senet vermezdim. Bu arada ben çok korkak bir insanım, 45 milyon dolar değil 100 dolar bile götüremem, ben zaten yapamadığım için buradayım. Çok üzgünüm ama ben bir dolandırıcı olsaydım cebimde param olurdu. Birkaç kişiyi mağdur etmek zorunda kaldığım oldu, onun dışında herkes benim etimden, sütümden, her şeyimden faydalandı" dedi.

Futbol dünyasını dolandırdığı iddia edilen banka müdürü hakim karşısında

"Galatasaray camiasında onun sözüne güveniliyordu"

Savunmasına devam eden sanık Erzan, "Kaçmayı asla düşünmedim, hep çözmekti benim derdim. Ana parasının bir kısmını veya tamamını alamamış kimseler var evet ve haklılar. O zaman suçlu kim? 2011’den 2020 yılına kadar yakınlarım bana para verirdi ben de değerlendirirdim. Herkes kendi rızasıyla veriyordu. Verdiğim sözü tutamadığım zaman kredi çekip ödüyordum. Ortak paydamız para kazanmaktı. Ben doğru tavsiyeler verirdim. 2020 yılında Galatasaray camiasından beni bilen ve güvenen bir insan parasını elden teslim etti. Sonra da kulüpten ayrıldı. Ben de parasını değerlendiriyordum, ihtiyaç oldukça parasını gönderiyordum ama istediği para çok, çok, çok fazla olmaya başladı. Bana 300 bin dolar ödedi ben de bir şekilde o parayı devam ettirdim" şeklinde konuştu. Daha sonra hakimin, 300 bin doları kimin verdiğini sorması üzerine Erzan, "Fatih Terim. Galatasaray camiasında onun sözüne güveniliyordu. Ben bir fon vaadinde bulunmadım, sonradan bir fon furyası ortaya çıktı" diye konuştu.

"Kazandırırken Seçil’dim, kazandıramayınca dolandırıcı oldum"

2021 Temmuz ayına kadar bir sorun olmadığını belirten Erzan, "Ancak ismini şimdi vermek istemediğim 2 kişi, benden bir anda 1 verdilerse 200-300 istemeye başladılar. Tehdit ettiler, en büyük korkum da beni işten attırmalarıydı. Bir şey söyleyemedim, söylemek istediğimde de bunu kabul etmediler. Çözüm planım ise yatırımları satarak mağdur ettiğim insanlara ödemekti. Planım buydu. Yardımcı olmasını istediğim insanlar oldu ancak yardımı yetiştiremeyen insanlar oldu. Kazandırırken Seçil’dim, kazandıramayınca dolandırıcı oldum" ifadelerini kullandı. Duruşma, diğer sanıkların savunmalarının alınmasıyla devam ediyor.

Futbol dünyasını dolandırdığı iddia edilen banka müdürü hakim karşısında

İddianameden

İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nca hazırlanan iddianamede, aralarında Buse Terim Bahçekapılı, Emre Belözoğlu, Emre Çolak, Fernando Muslera, Arda Turan, Selçuk İnan, Volkan Bahçekapılı’nın da bulunduğu 18 kişi ’müşteki’ sıfatıyla yer alırken; Seçil Erzan, Ali Yörük, Asiye Öztürk, Atilla Yörük, Hüseyin Eligül, Kerem Can ve Nazlı Can’un bulunduğu 7 kişi ise ’şüpheli’ sıfatıyla her aldı. Güven ilişkisine dayanarak parayı teslim etti, daha sonra Erzan’a ulaşamadı

Hazırlanan iddianamede, Denizbank’ın Levent Büyükdere Caddesi Şubesi müdürü olarak çalışan şüpheli Seçil Erzan’ın, müştekilerden Bülent Çeviker’den kişisel güven ilişkisine dayanarak 2 milyon dolar parayı değerlendirmesi amacıyla elden aldığı, 3 Nisan’da 3 milyon olarak iade edeceğini bildirdiği, bunun karşılığında da müşteriye yazılı bir evrak verildiği ancak şube müdürüne ulaşmaya çalışsa da ulaşamadığı anlatıldı. Şüpheli Erzan’a ulaşamayınca durumun bankaya bildirildiğinin aktarıldığı iddianamede, banka tarafından araştırma yapılmaya ve Seçil Erzan’a ulaşılmaya çalışıldığı ancak ulaşılamadığı, bu nedenlerden dolayı Erzan hakkında suç duyurusunda bulunulduğu ve soruşturmaya başlandığı kaydedildi.

Fatih Terim’in ismini vererek fona dahil olduğunu söylediği belirtildi

Mağdurların kamuoyunda tanınmış sporcular, iş adamları, hekim gibi çeşitli meslek gruplarına sahip kişiler olduğunun belirtildiği iddianamede, mağdurların hepsinin alınan beyanlarında şüpheli Seçil Erzan’ın kendilerine yüksek kar getirisi bulunan güvenilir bir fon olduğunu söylediği, ayrıca kamuoyunda tanınmış Fatih Terim, Hakan Ateş gibi isimlerin de bu fona dahil olduğunu söyleyerek bu fona para yatırmaya ikna ettiği şeklinde benzer ifadelerin bulunduğu aktarıldı. Gerçekte ise böyle bir fonun hiç olmadığı, müştekilerin Şube Müdürü olan şüpheli Erzan’a teslim ettikleri paraları başından itibaren yatırım amacıyla ve banka müdürü sıfatıyla sağladığı güven sebebiyle verdikleri kaydedildi.

Kim ne kadar para yatırdı?

İddianamede, müştekilerden Buse Terim Bahçekapılı’nın 190 bin Amerikan Doları verdiği, Emre Belözoğlu’nun bu fona para yatırması için bir kısmını Volkan Bahçekapılı ile göndermek suretiyle toplamda 4 milyon 292 bin doları şüpheli Erzan’a teslim ettiği, Fernando Muslera’nın 1 milyon 200 bin dolar teslim ettiği ancak şüpheli Erzan’ın bu paranın 700 binlik kısmını geri vererek 500 bin dolar dolandırdığı kaydedildi. Öte yandan şüpheli Erzan’ın Arda Turan’dan 13 milyon 900 bin dolar nakit elden para alıp sadece 6 milyon 400 bin doları fon getirisi olarak geri vermek suretiyle 7 milyon 500 bin dolandırdığı belirtildi. Şüphelinin Selçuk İnan’dan ise 3 milyon 685 bin dolar alıp bunun 2 milyon 150 binini fon getirisi olarak geri iade ederek toplamda 1 milyon 535 bin dolandırdığı kaydedildi.

216 yıla kadar hapis talebi

Hazırlanan iddianamede şüpheli Seçil Erzan’ın ‘nitelikli dolandırıcılık’ ve ‘özel belgede sahtecilik’ suçlarından toplamda 66 yıldan 216 yıla kadar hapis cezasına çarptırılması talep edildi. Diğer 6 şüphelinin ise 3 yıl ile 65 yıl arasında değişen oranlarda hapis cezasıyla cezalandırılmaları talep edildi.

Sema Demir


 

 

 

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Düzce Düzce Valiliği’nden Düzcespor-Bursaspor açıklaması Düzcespor-Bursaspor maçında çıkan olaylarla ilgili Düzce Valiliği’nden açıklama yayınlandı. Türkiye Futbol Federasyonu 3. Lig açılış maçında Düzcespor, evinde Bursaspor’u ağırladı. Mücadele Bursaspor’un 2-0 üstünlüğü ile sona ererken, Bursaspor taraftarlarının çıkardığı olaylar ile ilgili Düzce Valiliği’nden açıklama yayınlandı. Yapılan açıklamada 450 kontenjan verilen Bursaspor taraftarlarının şehre daha kalabalık geldiği belirtilen açıklamada, “07.09.2024 günü saat 16.00’da oynanan Düzcespor - Bursaspor müsabakasına kulüplerimizin ortak talebi doğrultusunda il Spor Güvenlik Kurulu kararı ile stadyum kapasitesinin %10’u oranında (450) misafir takim seyircisi için yer ayrılması kararlaştırılarak kulüplere bildirilmiştir. Ev sahibi kulüp tarafından (450) bilet tahsis edilmesine karşın müsabakayı izlemek için (1200) Bursaspor taraftarı stadyuma gelmiştir. Stadyumun misafir takım trübününün fiziki kapasitesi olan (450) seyircinin maç saati öncesinde kontrolleri yapılarak müsabakaya girişleri sağlanmıştır. Biletsiz ya da aynı seri numarasi içeren fotoğraf kartına basılmış taklit biletle stadyuma girmeye çalışan taraftarlara misafir takım trübününün dolduğu, stadyuma alınamayacakları defaten iletilmiştir. Ancak dışarda bulunan bazı taraftarların dış güvenlik bariyerini aşarak stada girme teşebbüsünde bulunmalar üzerine yaşanan arbede sırasında istenmeyen bazı olaylar meydana geldiği gözlemlemiştir. Yaşanan olayların çok yönlü olarak incelenmesi için idari tahkikata başlanılmış olup zor kullanma yetkisini aştığı değerlendirilen (1) personel görevden uzaklaştırılmıştır” denildi.
Burdur Kontrolden çıkan otomobil, refüjü aşarak karşı şeritten gelen otomobilin üzerine düştü: 2 ölü, 3 yaralı Burdur-Fethiye Karayolu’nda kontrolden çıkarak takla atan otomobilin karşı şeritten gelen başka bir otomobilin üzerine düşmesi sonucu 2 kişi hayatını kaybetti, 3 kişi ise yaralandı. Kaza saat 21.30 sıralarında Burdur-Fethiye Karayolu Kuruçay mevkiinde meydana geldi. Edinilen bilgilere göre Burdur’dan Fethiye istikametine seyir halinde olan Mehmet Peşen (18) idaresindeki 15 ACL 809 plakalı Tofaş marka otomobil, Kuruçay köyü çıkışına geldiği esnada sürücüsünün direksiyon hakimiyetini kaybetmesi sonucu kontrolden çıktı. Refüjü aşan otomobil, taklalar atarak karşı şeritten gelen Ali Ç.(33) idaresindeki 15 DF 105 plakalı Volkswagen otomobilin üzerine düştü. Kazada Tofaş sürücüsü Mehmet Peşen ve araçta yolcu olarak bulunan Emir Özer(20) araçtan fırlayarak ağır yaralanırken, diğer araç sürücüsü Ali Ç. ve eşi Fatma Ç.(31) ve çocukları Duru Ç.(7) yaralandı. O esnada yolun kenarında bulunan ve kazayı gören İsmail Dinçer hemen araçların yanına gelerek 112 Acil Çağrı Merkezi’ne haber vermesinin üzerine olay yerine çok sayıda sağlık, itfaiye, polis ve jandarma ekipleri sevk edildi. Olay yerine gelen sağlık ekiplerinin yaptığı kontrollerde Mehmet Peşen ve Emir Özer’in hayatını kaybettiği belirlenirken itfaiye ekiplerinin çalışmalarıyla araçtan çıkarılan diğer araç sürücüsü Ali Ç., Fatma Ç. ve çocukları Duru Ç. ilk müdahalelerinin ardından ambulans ile Burdur Devlet Hastanesi’ne kaldırıldı. Mehmet Peşen ve Emir Özer’in kaza haberini alıp olay yerine gelen yakınları gençlerin ölüm haberini alınca sinir krizi geçirirken, gençlerin cenazesi savcı ve olay yeri inceleme ekiplerinin çalışmalarının ardından otopsi yapılmak üzere Burdur Devlet Hastanesi Morgu’na götürüldü. Öte yandan Burdur Devlet Hastanesi’nde ilk müdahalesi yapılan ve durumu ağır olan Ali Ç. buradan Isparta Şehir Hastanesi’ne sevk edildi. "Hızla gelen arabanın sesini duydum bir baktım kafa kafaya çarpıştılar" Kaza anında yol kenarında bulunan işletmesinde temizlik yapan ve yardıma ilk koşan görgü tanığı İsmail Dinçer, “İşletmemde etrafı temizleyip Kuruçay tabelasının yanındaki bayrakların kontrolünü yaparken bir anda kavşaktan itibaren gürültülü bir ses geldi. Tahminimce saatte 150 kilometre civarı bir hızla gelen Tofaş otomobil, bir anda tam benim bulunduğum yerden 100 metre geride araç savrularak refüjü aşıp taklalar atarak karşı şeritteki arabaya çarptı. Olay yerinde ilk ben olduğum için hemen koşarak yanlarına gittim ve 112’yi aradım. İki aracın çarpıştığını, insanların savrulduğunu ölü olup olmadığını bilmediğimi ambulansın acele gelmesini istedim. Daha sonra araçların kontakları alıp stop ettim. Arabanın içinde kadın ve çocuk vardı yaralı onları çıkardım. Şoför ise sıkışmıştı ama bilinci açıktı. Görevliler gelene kadar trafik tedbirlerini aldım. İnsanlık görevi diyerek elimden geleni yapmaya çalıştım” dedi. "Aynı yerde sürekli kaza oluyor" Yıllardır kazanın olduğu bölgede işletmecilik yaptığını ve sürekli kazalara şahit olduğunu da söyleyen İsmail Dinçer, “Burada sürekli kaza oluyor Hatta bende dinlenme tesisimi kapatıp lastikçi veya oto kurtarıcı dükkanı açayım diye düşündüm. İlerdeki kavşaktan dönen araçlar yolun düz olduğunu görüp devamlı gaza basıyorlar ve burada da devamlı bu sıkıntı meydana geliyor” şeklinde konuştu. Kaza ile ilgili inceleme başlatıldı.
Aksaray Aksaray’da bir ilginç gözaltı: Geri geri adımlayarak götürüldü Aksaray’da uyuşturucu maddeyle yakalanan şahıs polis ekiplerince gözaltına alınırken, polis otosuna götürülmek istenen şüpheli gazetecileri fark edince ilginç bir yola başvurdu. Görüntülenmek istemeyen şüpheli bir türlü götürüleceği istikamete yönünü dönmezken, çaresiz kalan bekçi şüpheliyi geri geri adımlayarak polis otosuna götürdü. Olay gece yarısı Büyükbölcek Mahallesi Şehit Mehmet Ali Demir Caddesi üzerinde yaşandı. Edinilen bilgiye göre, halkın huzur ve güvenliğinin sağlanması, meydana gelebilecek olayların önüne geçilmesi amacıyla Aksaray Cumhuriyet Başsavcılığı koordinesinde bekçilerle birlikte uygulama yapan İl Emniyet Müdürlüğü Asayiş ve Trafik Tescil ve Denetleme Şubesi ekipleri, şüphe üzerine Büyükbölcek Caddesi istikametine seyreden 68 BJ 673 plakalı otomobili durdurdu. Araçtan indirilen sürücü ve yanındaki 2 arkadaşı sorgu ve üst aramasından geçirilirken, B.Y. (29) isimli yolcu konumundaki şahsın üzerinde bir miktar uyuşturucu madde bulundu. Uyuşturucu maddeyi kullandığını belirten şüpheli polis ve bekçiler tarafından gözaltına alınırken, kendini görüntüleyen basın mensuplarını fark eden şahıs yüzünün görünmemesi için ilginç bir yola başvurdu. Elleri kelepçelenen şahıs bir türlü düz dönmeyince bekçinin tersten koluna girmesi üzerine polis otosuna kadar geri geri adımlayarak götürüldü. Polisin inceleme yaptığı olayla ilgili Aksaray Cumhuriyet Başsavcılığınca tahkikat başlattı.