GÜNDEM - 30 Eylül 2023 Cumartesi 13:46

Deprem bölgesindeki kadın girişimcilere yardım

A
A
A
Deprem bölgesindeki kadın girişimcilere yardım

Avrupa Birliği tarafından finanse edilen ve Uluslararası Göç Politikaları Geliştirme Merkezi tarafından Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Kalkınma Ajansları Genel Müdürlüğü koordinasyonu ile yürütülen sürdürülebilir sosyo-ekonomik entegrasyon için girişimcilik kapasitelerinin iyileştirilmesi projesi; gıda ve tarım alanında faaliyet gösteren kadın öncelikli girişimcileri buluşturdu.


Proje kapsamında gerçekleştirilen buluşma, girişimcilere yeni pazarlama fırsatları, sektöründe öncü şirketler ile bir araya gelme, e-ticarette kadın girişimciliği, e-ihracat ve sürdürülebilir üretim yönetimi gibi konularda yeni bakış açıları kazandırarak, KOBİ’lere ve kooperatiflere iş hacimlerini güçlendirme olanağı sundu.


Programın ile ilgili konuşan Uluslararası Göç Politikaları Geliştirme Merkezi Batı Balkanlar ve Türkiye Bölge Ofisi Portföy Yöneticisi Pınar Yapanoğlu, “Özellikle deprem bölgesinden gelen kadın girişimcilerimiz İstanbul’da gıda ve tarım alanında çalışan büyük şirketlerle tanışma imkanı buldu. Ayrıca e-ticaret ve finansman alanlarının önde gelen markalarıyla da bir araya gelen girişimcilerimiz, kısa eğitimler alarak, iş görüşmeleri gerçekleştirdiler. Burada İstanbul ve deprem bölgesi illeri dahil olmak üzere, Türkiye’nin toplam 11 ilinden hem kadın girişimcileri, hem de kadınların çoğunlukta olduğu kooperatifleri ağırladık. Deprem bölgesindeki girişimcilerimizi kapasite ve ilgilerine göre belirleyerek İstanbul’a gelmelerini sağladık” dedi.


Deprem bölgesinin her anlamda çok sıkıntılı bir dönemden geçtiğini vurgulayan Yapanoğlu, “Oradaki girişimcilerimizin her türlü desteğe ihtiyacı var. İstanbul’daki bağlantıların onlara yeni kapılar açmasını sağlamak üzere, biz de üzerimize düşeni yapıyor ve onlara elimizi uzatıyoruz. Bu etkinlikte hedefimiz; bireysel ve kooperatif bazında 60 katılımcı iken belirlenen hedefin çok üstüne çıktık. Kadınlara bir bütün olarak bakıyoruz, hem Türk hem Suriyeli kadınlar bizim buradaki destek ağımızın önemli birer parçası. Ayrıca projemizi 2025 Haziran ayında bitirmeyi hedefliyoruz ve bu döneme kadar da 5 bin kişinin girişimcilik eğitimlerini tamamlayacağız. Yaklaşık 1.200 girişimciyi bu ve benzeri etkinliklerde ağırlayarak yeni imkanlar oluşturmanın yanında, etkinlikler sonucu 300 katılımcımızın da mutlak suretle ticari başarısını hedefliyoruz. Burada amacımız hem sektörün büyükleriyle hem de birbirleriyle bir araya gelerek ufuklarını açmaları, potansiyellerini görmeleri ve açığa çıkarabilmeleri için gerekli desteği sağlamak. Özellikle ihracat yapan firmalarımızın bağlantıları ile yurt dışına açılmalarını da çok isteriz” dedi.


Başar: “Girişimcilik bilinci ve kültürü için ilk ve ortaokul seviyesinde de çalışmalar yürütüyoruz ”


Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı, Kalkınma Ajansları Koordinasyon Dairesi Başkanı Abdullah Başar, “Söz konusu proje isminden de anlaşılacağı gibi girişimcilik odaklı bir proje. Bu kapsamda, eğitimlerden bugün olduğu gibi iş dünyası buluşması etkinliklerine veya kaynak sağlamak üzere yürütülen hibe destekleri çalışmalarına kadar çok farklı alanlarda faaliyetler yürütülüyor. Bugünkü etkinlikte de girişimcilerimiz, daha büyük firmalarla entegre olmak gibi ufuk açıcı imkanlar buldular. Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı Kalkınma Ajansları Genel Müdürlüğü ve 26 Kalkınma Ajansı olarak; ülkemizde girişimcilik kültürünün ve girişimcilik altyapısının geliştirilmesini sağlamak üzere farklı destekler ortaya koyuyoruz. Bu destekler bazen bir girişimcilik merkezinin kurulması, bazen girişimcilere yönelik eğitimler ve mentorluk hizmetleri olabiliyor. Kalkınma ajansları bizim koordinasyonumuzla bölgelerde faaliyet gösteriyor ve bölgelerinde girişimciliğin tüm aşamalarını destekliyorlar. Bazı ajanslar, erken yaşlarda girişimcilik bilincinin oluşturulması ve bu kültürün yaygınlaştırılması için ilk ve ortaokul seviyesinde öğrencilere dahi eğitim veriyorlar. Bu çalışmalar ile amacımız, ülkemizin genç ve dinamik girişimci adaylarının ihtiyaç duyduğu tüm desteği sağlamak ve çıkacakları serüvenlerde onlara cesaret verip, teşvik etmek oluyor” dedi.



Deprem bölgesindeki kadın girişimcilere yardım

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
İstanbul Bağcılar’da kentsel dönüşüm kapsamında yıkılan Ece Sitesi’nin temeli atıldı Bağcılar’da kentsel dönüşüm kapsamında yıkılan 35 yıllık geçmişe sahip Ece Sitesi’nin temeli, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum’un canlı bağlantısıyla atıldı. Temel atmanın ardından başlayacak dönüşümle birlikte ilçeye 365’i konut, 30’u işyeri olmak üzere toplam 395 bağımsız birimden oluşan yeni, güvenli yaşam alanı kazandırılmış olacak. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından başlatılan “İstanbul’da Büyük Dönüşüm” kapsamında Bağcılar’da da önemli bir adım atıldı. Yenimahalle’de bulunan 35 yıllık geçmişe sahip Ece Sitesi’nin temel atma töreni gerçekleştirildi. Programa; İstanbul Vali Yardımcısı Fahrettin Göncü, Bağcılar Kaymakamı Abdullah Uçgun, Bağcılar Belediye Başkanı Abdullah Özdemir, Marmara Kentsel Dönüşüm Genel Müdürü Sezai Köse, TOKİ Başkan Yardımcısı Ömer Caniklioğlu katıldı. “Bağcılar’ımıza hayırlı olsun” Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum’un canlı yayın bağlantısıyla temel atma töreni başladı. Temel atma töreninde konuşan Başkan Özdemir, "Yenimahalle’mizde 11 dönümlük alan içerisinde daha önceden Ece Sitemiz ve ilaveten 30 ayrı bin bulunmaktaydı. Toplamda 326 riskli konutun bulunduğu bölgede İnşallah yeni yapı yapıldıktan sonra vatandaşlarımıza 395 bağımsız bölümü teslim edeceğiz. Özellikle Bağcılar halkımız ve burada bulunan komşularımız adına başta ‘Kentsel dönüşüm bir beka meselesi’ diyen Cumhurbaşkanımıza, Bağcılar’ımızın birçok bölgesinde bakanlığımızla gerçekleştirdiğimiz kentsel dönüşüme katkılarından ötürü şahsınıza, buradaki ve birçok kentsel dönüşüm çalışmalarımıza büyük emeği geçen Kentsel Dönüşüm Başkanlığı’mıza ve yapım noktasında emeği geçen TOKİ’mize şükranlarımızı sunuyoruz. Bağcılar halkımız adına bir kez daha teşekkürlerimizi iletiyoruz sayın bakanım” dedi. Kurum’un “Yapacağınız konutlar Bağcılar’ımıza, İstanbul’umuza hayırlı olsun” dedikten sonra Bağcılar’daki protokolün hep birlikte butona basmasıyla sitenin ilk harcı atıldı. 395 bağımsız birimli yaşam alanı oluşturuldu Yenimahalle’de bulunan Ece Sitesi’nin yıkımı Yenimahalle’deki sitenin ve çevresinin yıkım işlemi 15 Nisan 2024 tarihinde tamamlanmıştı. Büyüklüğü 11 bin 400 metrekareden oluşan Ece Sitesi’nde önceden 37 bina bulunurken dönüşümle birlikte 6 blok inşa edilecek. Yine sitedeki bağımsız birim sayısı 326’dan 395’e çıkacak. 395 bağımsız birimden 365’i konut 30’u ise iş yerinden oluşuyor.
Tunceli Dr. Yüksel Çelik: "Yeni yönetmelikle ilaç yazmada kısıtlama değil akılcı ilaç kullanıma teşvik gelmiştir" Yeni yönetmelikle akılcı ilaç kullanılması için önemli teşviklerin mevcut olduğunu belirten aile hekimi Dr. Sümeyye Yüksel Çelik, "Yeni yönetmelikle ilaç yazmada kısıtlama değil akılcı ilaç kullanıma teşvik gelmiştir" dedi. Tunceli’nin Pertek ilçesine bağlı Pınarlar Köyü’nde aile hekimliği yapan Dr. Sümeyye Yüksel Çelik, Sağlık Bakanlığı tarafından 30 Ekim 2024 tarihinde Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren yeni Aile Hekimliği Sözleşme ve Ödeme Yönetmeliği hakkında açıklamalarda bulundu. Dr. Çelik, “Yeni yönetmelikle birlikte koruyucu ve önleyici sağlık hizmetleri için 5 ana başlıkta tarama ve izlem yapılmasını amaçlamaktadır. Toplumda sık görülen kronik hastalıklardan hipertansiyon, diyabet, kardiyovasküler hastalıkların taraması hedeflenmektedir. Çağımızın önemli halk sağlığı sorunlarından obezitenin izlenmesi de bu başlıklar arasında yer almaktadır. Ayrıca yaşlılarımızın yakın takibi ve sağlık değerlendirmesi de bu başlıklar içerisinde yer alıyor. Yeni yönetmelikle aile hekimleri vatandaşlarımızın koruyucu ve önleyici sağlık hizmeti açısından başvuracaklar ilk merkez olması hedeflenmiş. Bizler de kayıtlı nüfusumuzda her bireyi düzenli takip ve izlemlerle halkın sağlığın korunması için birinci basamakta sağlık hizmeti veriyoruz” şeklinde konuştu. Sağlığın korunması, tedaviye ihtiyaç kalmadan sorunların tespiti ve önlenmesinin toplumun her kesimi için önemli olduğuna vurgu yapan Dr. Çelik, “Yeni yönetmelikle akılcı ilaç kullanılması için önemli teşvikler mevcut. Gereksiz antibiyotik ve ilaç kullanımının küresel bir sağlık sorunu haline geldiğini günümüzde bugünden geleceğin tedavi sorunların çözülmesi hedeflenmiş. Özellikle antibiyotik kullanımı konusunda önlem alınmadığı takdirde antibiyotiklere karşı direnç gelişebilecek ve bu nedenle ilerleyen dönemlerde bazı hastalıklar, direnç geliştiği için antibiyotiklerle tedavi edilemez duruma gelebilecektir. Bizler gelen hastalarımıza hekim önerisi olmadıkça antibiyotik kullanmamaları gerektiği her fırsatta belirtiyoruz. Yeni yönetmelikle ilaç yazmada kısıtlama değil akılcı ilaç kullanıma teşvik gelmiştir. Bizler ihtiyaç duyulan ilaçları uygun tanılara göre gelen hastalarımıza yazmaya devam edeceğiz” diye konuştu. Dr. Çelik, yönetmeliğin amacına ulaşabilmesi için vatandaşların da sağlığına gereken önemi vermesi ve aile sağlığı merkezlerinde düzenli muayene ve tarama yaptırmaları gerektiğini de ifade etti.
Sakarya Zamanında modaya yön veren terzilik mesleği artık konfeksiyon ürünlerini düzeltiyor Sakarya’nın Adapazarı ilçesinde 12 metrekarelik dükkanda zamanında modaya yön veren terzilik mesleğine başlayan 71 yaşındaki adam, şimdilerde hazır giyime direniyor. Ağabeyinin yanında çırak olarak mesleğe başlayan adam, 50 yıldır ekmeğini kumaşlara şekil vererek çıkartıyor. Çocuk yaşlarda ağabeyinin yanında çırak olarak modaya yön veren terzilik mesleğine başlayan 71 yaşındaki Dursun Kula, 12 metrekarelik dükkanda 50 yıldır, kumaşlara şekil vererek geçimini sağlıyor. Gelişen teknolojiyle birlikte hazır giyimin arttığını belirten Kula, terzilikte çırak yetiştirilmediğini, mesleğin sadece konfeksiyon ürünlerini düzeltme noktasına geldiğini aktardı. Nadiren de olsa sıfırdan elbise diktirenlerin olduğunu aktaran Kula, fiyatların 10 bin ile 12 bin lira arasında olduğunu söyledi. “Konfeksiyon daha hızlı üretim yaptığı için eleman yetişmiyor” Gençlerin terzilik mesleğine ilgi duymadığı için çırak yetişmediğini ve mesleklerinin artık bitme noktasına geldiğini belirten Kula, “Bu işe 1974 yılında başladım. 5O yıldır dükkanımda çalışmaya devam ediyorum. Terzilik mesleğine 12 yaşında ağabeyimin tavsiyesiyle başladım. Konfeksiyon ve hazır giyim daha seri üretim yaptığı için eleman yetişmiyor. Bizim mesleğimiz zor. Öğrenmesi kolay olmadığı için çocuklar öğrenmek istemiyor. Bu durumda çırak bulunması zor. Belki Anadolu’da yetişebilir ama batı bölgelerinde yetişen çırak hiç yok. Çocukların 8 yıllık eğitiminden sonra bu mesleğe girmek onlar için uygun olmuyor. Yeni elemanlar yetişirse bu mesleğin daha da kıymetleneceğine inanıyorum” dedi. “Terzilik mesleğini yapan çok az kişi var” Hazır giyim ve konfeksiyonculuğun gelişmesinin terzilere olan talebin azalttığını dile getiren Kula, “Bizim şu an ekonomik bir sıkıntımız yok. Terzilerin çok olduğu zamanlarda konfeksiyonculuğun çıkması terzilik mesleğini etkiledi. Ama şu anda bu işi yapan çok az kişi var. İşlerimiz devamlı var. Herhangi bir sıkıntı yok. Biz takım elbise üzerine çalışıyoruz. Tamirat yapmıyoruz. Tamirat yapan arkadaşlarımız var. Biz daha çok ceket, pantolon ve yelek gibi ürünleri dikiyoruz. En çok talep ceket, pantolon ve yeleğe var. Kıyafet diktirmek için gelen eski ve yeni müşterilerimiz var. Bel ve paça daraltmanın fiyatı ortalama 100 TL’dir diye düşünüyorum. Sıfırdan takım elbise diktirmek için gelen müşterilerimize 10 bin 12 arasında kıyafet dikiyoruz. Kumaşı müşteri getiriyor. Dikim fiyatlarımız 10-12 bin TL arasında değişiyor” diye konuştu.