GÜNDEM - 08 Kasım 2024 Cuma 15:38

Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan, Trump’a Gazze mesajı: "Eski yönetimin hatalı politikalarını terk etmesini bekliyoruz"

A
A
A
Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan, Trump’a Gazze mesajı: "Eski yönetimin hatalı politikalarını terk etmesini bekliyoruz"

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, ABD’de yeniden başkan seçilen Trump’la görüşmesini anlatarak, "Gazze ve Lübnan’daki katliama dikkat çektim. Trump’tan 2. Başkanlık döneminde eski yönetimin hatalı politikalarını terk etmesini bekliyoruz. Sayın başkanın savaşları sonlandırma noktasında elini taşın altına koyacağına yürekten inanıyoruz. Daha fazla kan akmaması, özellikle kadın ve çocukların hayatına mal olan; onların hayatını mahfeden bu çatışma, savaş ve gerilimin sona ermesi için biz de elimizden gelen her türlü gayreti göstereceğiz" dedi.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Haliç Üniversitesi’nde düzenlenen "Uluslararası Kadın ve Adalet Zirvesi"ne katıldı. Burada bir konuşma yapan Cumhurbaşkanı Erdoğan, zirvenin temasının "Yapay Zeka ve Kadın" olarak belirlenmesini son derece isabetli bulduğunu söyledi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan, Trump’a Gazze mesajı:

Tarihin insanlara dünyanın genel manada her 100 yılda bir kabuk değiştirdiğini, dönüştüğünü, yeni bir safhaya geçtiğini gösterdiğini söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Çok değil, iki asır önce başlayan sanayi devrimiyle birlikte hayatımızda keskin bir kırılma yaşandı. Fabrikalar, otomobiller, fotoğraf makineleri, aşılar, ilaçlar, telefon, radyo, televizyon derken insan hayatı kısa sürede köklü değişimlere sahne oldu. Ardından internetin ve bilişim teknolojilerinin hayatımıza girmesiyle çok daha farklı, çok daha derin bir değişim dalgasına kapıldık. Bugün artık yapay zekadan, insansız sistemlerden, robotik teknolojilerden, nesnelerin internetinden bahsediyoruz. Algoritmaların ve yapay zeka sistemlerinin yapabildikleri karşısında hayret etmekten, hatta kimi zaman insanlığın geleceği adına endişe etmekten kendimizi alamıyoruz. Şurası da bir gerçek ki, tüm bu değişimler beraberinde üretim ilişkilerinin, insan davranışlarının, insani beklentilerin de farklılaşmasını getirmektedir. Teknoloji, kolay ve hızlı iletişim, bilgiye rahat ulaşım kadar doyumsuzluk da üretmekte, yeni istekleri ve yeni tüketim araçlarını da hayatımıza sokmaktadır. Bakınız, bundan 40-50 yıl önce eşyalardan ziyade insanların yaşamları, ne yapıp ettikleri, değerleri, ortaya koydukları eserler hep ön plandaydı. Sadece İslam aleminde değil, Batılı toplumlarda da mahremiyet duygusu yaygındı. Göz hakkı, empati, fakir fukaranın da hukukunu gözetme gibi kavramlar fertlerin davranışlarında belirleyici rol oynuyordu. Var olmak ile görünür olmak, bütün bunlar arasında bu derece yüksek bir illiyet bağı kurulmuyordu. Günümüzde ise bireylerin hayata yaptıkları katkılar değil, neyi aldığı, neyi yediği, neyi paylaştığı daha çok gündeme geliyor" dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan, Trump’a Gazze mesajı:

"Kadınların eşit haklara erişebilmesinde ve kendilerini geliştirebilmelerinde de yapay zekadan istifade edebiliriz"

Gerçekle sanalın, algı ile olgunun, yalan ile gerçeğin yer değiştirdiği; dijital kültürün insanın hayata bakış açısını altüst ettiği bir dönemde yaşandığını kaydeden Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Dijitalleşmenin ortaya çıkardığı ürünlerin, sunduğu imkanların, getirdiği kolaylıkların ve konforun yanı sıra insanı nesneleştirdiğini, insanın biricikliğini örselediğini çok net biçimde görüyoruz. Çok boyutlu bir dijital hegemonya hayatımıza daha fazla nüfuz etmekte, üstelik etki alanını her geçen gün genişletmektedir. Bu çerçevede bir diğer husus da şudur. Teknolojinin, özellikle de yapay zekanın adaletsizlikleri derinleştiren yönü kimi zaman göz ardı ediliyor. Oysa yapılan ilmi araştırmalar yapay zekanın kötü uygulamaları tekrar ederek toplumsal eşitsizlikleri pekiştirdiğini ortaya koyuyor. Yapay zeka teknolojileri ve algoritmaların mağdurları arasında ilk sırada kadınlar yer almaktadır. İş başvurularından sosyal medya platformlarına kadar birçok farklı mecrada kadınlar, yapay zekanın eşitsizlikleri artıran bu çirkin yüzüne maalesef çok sık muhatap olmaktadır. Regülasyon eksikliği başka alanlar gibi burada da en ciddi sorundur. Elbette şunu tersine çevirmek bizim elimizdedir. Sadece dezavantajların önüne geçilmesinde değil, kadınların eşit haklara erişebilmesinde ve kendilerini geliştirebilmelerinde de yapay zekadan istifade edebiliriz. Bunun için yapay zeka algoritmalarında ve veri tabanlarında dezavantajlı kesimleri gözeten temel prensiplerin belirlenmesine ihtiyaç duyuluyor. Daha fazla mağduriyet oluşmadan, sorunlar daha fazla kronik hale gelmeden bu konuda evrensel bir deklarasyona imza atılması gerektiğine inanıyoruz" diye konuştu.

"Türkiye’de son 22 yılda hayatına en fazla dokunduğumuz kesimlerin başında kadınlar vardır"

KADEM’in Türkiye’de bu sürece öncülük etmesinde fayda olduğunu söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Zirvenin bu alanda yeni bir dönemin başlangıcı, ilk adımı olmasını temenni ediyorum. Her fırsatta ifade ediyorum. Önemine binaen bir kez daha tekrarlıyorum. Eşrefi mahlukat olan insanı merkeze almayan, ona hizmet etmeyen, insanı ve insani değerleri yüceltmeyen hiçbir gelişmenin, hiçbir yeniliğin cazibesi ne kadar yüksek olursa olsun kıymeti harbiyesi yoktur. Bilhassa kadınları dışlayan, kadınlara adaletsizlik yapan bir teknolojinin insanlığa hayrının dokunması mümkün değildir. Kadın emeğinin ucuz iş gücü olarak görüldüğü, kadının metalaştırıldığı, kadının sadece adının olduğu siyasete, iş dünyasına, eğitime, devlet idaresine kadın elinin değmediği velhasıl kadının üretimden, toplumdan, siyasetten, akademiden dışlandığı bir sistem sadece eksik değildir, böyle bir düzen aynı zamanda adaletsizdir, toplumun gücünün yarısını yok sayıyor demektir. Türkiye’de son 22 yılda hayatına en fazla dokunduğumuz kesimlerin başında kadınlar vardır. Geriye dönüp baktığımızda gurur duyduğumuz mücadelelerimizden biri kadınların hak ve hürriyetlerini genişletme yolunda verdiğimiz kararlı, çetin ve sancılı mücadeledir. Evet, gerçekten çok zorluk çektik. 22 yıl boyunca çok ciddi engellerle karşılaştık. Vesayetin, baskının, sistemin hücrelerine kadar işlemiş yasakçı zihniyetin her çeşidiyle muhatap olduk. Kadınların zaten sahip olmaları gereken haklara kavuşturma çabalarımızda muhalefeti yanımızda değil, hep tam karşımızda bulduk. Maalesef anayasamızın apaçık hükümlerine rağmen kadınlar yıllarca bu ülkede sırf başörtüsünden dolayı eğitim ve çalışma hayatından dışlandı. Özgürlüğün ve özgür düşüncenin merkezi olması gereken üniversitelerin kapısına faşizmin simgesi olan ikna odaları kuruldu. Sadece kamu kurumlarında değil kraldan çok kralcı davranan özel sektör kuruluşlarında da kadınlar özgürce çalışamadı. Mesleği ve inancı arasında tercih yapmaya zorlandı. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı ve Başbakan olarak biz de eski Türkiye’nin dayatmalarıyla karşılaştık. Bugün veya geçmişte beraber siyaset yaptığımız yol arkadaşlarımızın kahir ekseriyeti aynı sıkıntılarla yüzleşti. Son 22 yılda verdiğimiz kararlı mücadele neticesinde tüm bunları Türk demokrasisine dair kötü birer hatıra olarak tamamen geride bıraktık" diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan, Trump’a Gazze mesajı:

"Amacımız 2028 yılı sonuna kadar kadın iş gücüne katılım oranını yüzde 40’ın, istihdamı da yüzde 36’nın üzerine çıkarmaktır"

Eğitim ve çalışma hayatı başta olmak üzere her alanda Türkiye’nin beşeri sermayesinin zenginleşmesinin önündeki tüm engelleri kaldırdıklarını ifade eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Hayatın tüm alanlarında kadınlar arasındaki başörtülü ve başı açık ayrımına son verdik. Türkiye’yi yasakların, baskıların, korkuların ülkesi olmaktan çıkarıp, fırsat eşitliğinin, adaletin, özgürlüğün hakim olduğu bir yer haline dönüştürdük. Geçmişin hatalarını telafi etmek üzere kadınlar lehine pozitif ayrımcılık yapılmasını anayasa kuralı haline getirdik. Reform paketleriyle, destek mekanizmalarıyla, teşviklerle, yasal ve idari düzenlemelerle kadının ekonomik ve sosyal statüsünü güçlendirdik. Şiddete, özellikle kadına ve çocuğa yönelik kötü muameleye sıfır tolerans anlayışıyla yaklaştık. Bu doğrultuda ŞÖNİM, Kadın Konuk Evi, KADES, elektronik kelepçe gibi devrim niteliğinde uygulamaları hayata geçirdik. Attığımız adımların istihdam başta olmak üzere olumlu yansımalarına her alanda şahit olduk ve oluyoruz. Kadınların iş gücüne katılım oranlarında önemli ilerlemeler yaşandı. Mesela 2002 yılında yüzde 27,9 olan kadınların iş gücüne katılım oranı 2024 yılı Ağustos ayı itibariyle yüzde 37,3’e çıktı. Kadın istihdam oranı yüzde 25,3’ten yüzde 33’e yükseldi. Bu rakamları yeterli görmediğimizi her vesileyle söylüyoruz. Amacımız 2028 yılı sonuna kadar kadın iş gücüne katılım oranını yüzde 40’ın, istihdamı da yüzde 36’nın üzerine çıkarmaktır. Velhasıl kadınlar ile erkekler arasındaki eşitsizliği gidermeyi devletimizin asli görevi telakki ediyoruz" ifadelerini kullandı.

"Kadın ve erkeğin beraberce güçlü olduğu ailelerle toplumu ve ülkemizi daha da güçlendireceğiz"

Hükümetin kadın politikalarında en idealinin, en iyiyi, Türkiye, millet ve kadınlar için en hayırlı olanı hedeflediklerini söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Şunu tüm kadınların bilmesini isterim. Türkiye Yüzyılı vizyonumuzun odağında güçlü kadın ve erkek, güçlü aile ve toplum, güçlü Türkiye ilkesi vardır. Kadın ve erkeğin beraberce güçlü olduğu ailelerle toplumu ve ülkemizi inşallah daha da güçlendireceğiz. Kadınların insan onuruna yakışan bir hayat sürmeleri, her alanda aktif rol almaları, hak, fırsat ve imkanlardan adil ve eşit şekilde faydalanmaları için nerede eksiğimiz varsa kapatacağız. Yine bu konuda nerede hata varsa düzeltecek, nerede atmamız gereken adım varsa onu mutlaka uygulamaya geçireceğiz. Bunu da şimdiye kadar olduğu gibi yine sizlerle birlikte, yol ve kader arkadaşlarımız olan siz kadınlarla omuz omuza vererek başaracağız" dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan, Trump’a Gazze mesajı:

"Son yıllarda, kadınların ve çocukların Gazze’deki soykırımdaki kadar doğrudan hedef alındığı başka bir savaş hatırlamıyoruz"

Dünyada yaşanan çatışma ve krizlerin yükünü daha çok kadınların çektiğini, bunu kimsenin inkar edemeyeceği bir gerçek olduğunu vurgulayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Savaşlar, çatışmalar, yıkımlar sadece şehirleri, sadece ülkeleri vurmakla kalmıyor bunlarla birlikte masumları, çaresizleri, zayıfları, yaşlıları, çocukları ve en çok da kadınları hedef alıyor. Suriye’den Afganistan’a, Yemen’den Ukrayna’ya kadar pek çok çatışma bölgesinde bu gerçeği çok acı biçimde tecrübe ettik. Ancak son yıllarda, kadınların ve çocukların Gazze’deki soykırımdaki kadar doğrudan hedef alındığı başka bir savaş hatırlamıyoruz. Hastanelerden okullara, çadırlardan yardım sıralarına, ibadethanelerden evlere kadar önüne ne gelirse en ağır silahlara saldıran, vuran, öldüren bir cinayet şebekesiyle karşı karşıyayız. Son 13 ayda Gazze’de katledilen 50 bini aşkın masumun üçte ikisini kadın ve çocuklar oluşturuyor. Buna rağmen silahların gölgesi altında yoklukta, yaşamaya ve yaşatmaya, yuvasını korumaya, çocuklarının karınlarını doyurmaya çalışan kadınlar tam anlamıyla tarih yazıyor. Gazze’de bombaların, silahların altında çocuklarına, ailesine, yurtlarına davasına kol kanat geren Gazze’nin, Filistin’in yiğit kadınları ümmetin iftihar anıtı olarak devleşiyor. İstiklal Harbi’nde silah taşıyan Nene Hatun gibi Gazze’nin cengaver kadınları da İslam aleminin yapamadığını yapıyor. Filistin davasını, şanla, şerefle, onurla sahipleniyor, yükseltiyor. Rabbim Gazzeli mazlum ve mağdurların yüzü suyu hürmetine, Filistin davasını zaferle neticelendirsin diye dua ediyorum" diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Trump’la Gazze’yi konuştuğunu söyledi

ABD’de yeniden Başkan seçilen Trump’la görüşmesini anlatan Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Şunu çok net söylemek isterim; Gazze’de ve Lübnan’da katliam durana, ateşkes ve barış tesis edilene kadar kardeşlerimize sahip çıkmayı sürdüreceğiz. İşgalcilerin saldırılarının başladığı günden bu yana katıldığımız tüm uluslararası toplantılarda, yaptığımız ikili görüşmelerde, ülkemizdeki hemen her programda Gazze’yi her zaman gündeme taşıdık. Gazze soykırımının unutulmasına ve unutturulmasına müsaade etmedik. Son olarak Türk Devletler Teşkilatı 11. Liderler Zirvesi ile Avrupa siyasi topluluğunun 5. toplantısında da Gazze gündemimizin ilk sırasındaydı. Çarşamba akşamı Macaristan’ın Başkenti Budapeşte’deyken Amerika’nın seçilmiş başkanı Sayın Trump ile yaptığımız telefon görüşmesinde hem kendisini tarihi seçim zaferinden dolayı tebrik ettik. Hem de Gazze ve Lübnan’daki katliama dikkat çektik. Trump’tan 2. Başkanlık döneminde eski yönetimin hatalı politikalarını terk etmesini bekliyoruz. Sayın Başkanın savaşları sonlandırma noktasında elini taşın altına koyacağına yürekten inanıyor, bunu da samimiyetle temenni ediyoruz. Daha fazla kan akmaması, özellikle kadın ve çocukların hayatını mal olan onların hayatını mahfeden bu çatışma, savaş ve gerilimin sona ermesi için biz de elimizden gelen her türlü gayreti göstereceğiz" diye konuştu.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan, Trump’a Gazze mesajı:

Karabağ Zaferi’nin 4. yıl dönümünü büyük bir coşkuyla ve gururla kutlayan Azerbaycan’ı, Azerbaycan halkının zafer gününü tebrik ettiğini söyleyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Cumhurbaşkanı İlham Aliyev kardeşimin şahsında 44 günlük vatan muharebesini, zafere ulaştıran Azerbaycan Silahlı Kuvvetleri’nin kahraman mensuplarını ülkem ve milletim adına hürmetle selamlıyorum. Adlarını tarihe şerefle yazdıran aziz şehitlerimizin tamamını rahmetle yad ediyor, asil ruhları şad olsun diyorum. Karabağ’ın semalarında nazlı hilal dalgalansın diye can veren o kahramanları her zaman şükranla anacağız. Her günü acıyla geçen 30 yıllık işgalin ardından Karabağ nasıl azatlığına kavuştuysa, inanıyorum ki Gazze ve işgal edilmiş Filistin toprakları da bir gün özgürlüğü tadacaktır. Biz o kutlu günün gelmesi için azimle, sabırla, sarsılmaz bir imanla çalışacağız. Hukuk ve hakkaniyet zemininde mücadelemizi sürdürmeye devam edeceğiz" ifadelerini kullandı.

Davut Has

Bunlar Da İlginizi Çekebilir
Sinop Güzelkent’in mahalle olması meclisten geçti Sinop’un Türkeli ilçesinde Güzelkent köyünün mahalle olarak ilçeye bağlanılması teklifi, belediye meclisinden geçti. Türkeli Belediye Meclisi Kasım Ayı Toplantısı, Belediye Toplantı Salonunda yapıldı. Gündem maddelerinin görüşülüp karara bağlandığı toplantıda, 13 Ekim’de yapılan halk oylaması sonuçlarına ilişkin Güzelkent’in Türkeli’ye mahalle olarak bağlanması teklifi görüşüldü. Mecliste yapılan görüşmeler sonucunda, Güzelkent’in Türkeli’ye mahalle olarak bağlanma teklifi oy birliğiyle kabul edildi. Alınan karar, Sinop Valiliği’ne gönderilecek ve valiliğin onayıyla Güzelkent, Türkeli ilçesinin 5. mahallesi olarak resmi statü kazanacak. Türkeli Belediye Meclisi’nde, bu kararın sadece bir idari işlem değil, aynı zamanda Güzelkent’in büyümesi ve ilçeyle olan bağlarının güçlenmesi için de önemli bir fırsat sunduğunu ifade edildi. Şimdi gözler, Sinop Valiliği’nden gelecek onaya çevrildi. Kararın alınmasından sonra Güzelkent Muhtarı Hayri Gürleyen’in daveti üzerine Belediye Başkanı Veysel Şahin, belediye meclis üyeleri ve siyasi parti temsilcileri, Güzelkent köyüne ziyarette bulundular. Davul-zurna ile karşılanan heyet, Güzelkent’teki bir kahvehaneye gelerek burada halk ile buluştu. Güzelkent Muhtarı Hayri Gürleyen, alınan kararın Güzelkent için hayırlı olmasını dileyerek, bundan sonra birlik ve beraberlik içinde hareket ederek, bölgeye güzel hizmetler kazandırılması için çalışacaklarını sözlerine ekledi. Konuşmaların ardından Güzelkent meydanında hatıra fotoğrafı çektirildi.
İzmir Başkan Önal, depremzedelerle bir araya geldi Bayraklı Belediye Başkanı İrfan Önal, depremzede vatandaşlarla bir araya gelerek yaşadıkları sorunları, talep ve önerilerini dinledi. Belediyenin yürüttüğü çalışmalar ve yapılacak projelerle ilgili bilgi veren Başkan Önal, "Depremzedelerimizin yaşadığı sorunları çözmek, işlemlerini hızlandırmak ve mağduriyetlerin önüne geçmek için teknik kadromuzu güçlendirdik ve planlama çalışmalarına hız verdik" dedi. Bayraklı Belediye Başkanı İrfan Önal, Osmangazi Hizmet Binası Konferans Salonunda depremzedelerle bir araya geldi. Toplantıya; belediye bürokratları, halk konut yetkilileri ve teknik personel ile çok sayıda depremzede katıldı. Başkan Önal, yeniden inşa sürecinde yaşanan zorlukları ve vatandaşların taleplerini dinleyerek, inşaat süreçlerinde aksama olmaması ve evrak işlemlerinin hızla ilerlemesi adına teknik personel sayısını artırdıklarını ifade etti. İmar müdürlüğünde teknik kadroların iki katına çıkarıldığını belirten Önal, "İşlemlerimizi hızlı bir şekilde tamamlıyoruz. Evrak eksikliklerinden dolayı yaşanan gecikmeler belediyeden kaynaklanmıyor. Meclisimizde aldığımız kararla bina kat kayıplarının önüne geçtik. Eğer bu kararı almasaydık, mevcut 8 katlı bir binanın yerine yalnızca 6 kat yapılabilecekti. Bu hak kaybını önleyerek vatandaşlarımızın mağduriyetini azalttık. 1999’dan beri ödenen deprem vergileri binalarımızı daha dirençli hale getirmek için kullanılsaydı, vatandaşlarımız bu kadar büyük kayıplar yaşamazdı. Dönüşüm için düşük faizli kredi desteği şart. Bir çok vatandaşımız imkansızlıklar nedeniyle dayanıksız binalarda yaşamak zorunda kalıyor. Bayraklı Belediyesi olarak daha yaşanabilir ve modern bir kent oluşturmak istiyoruz. Bu kapsamda üç mahallemizde dönüşüm çalışmalarımız devam ediyor. Mevzuatın el verdiği ölçüde maksimum inşaat artışları sağlayarak, gerekli revizyon planlarını hazırlayıp, büyükşehir belediyemize gönderdik. Kentimizi depreme dayanıklı hale getirmek için ne gerekiyorsa yapıyoruz. Çalışmalarımıza kararlılıkla devam edeceğiz" dedi.
Ankara Ankara’da Güzellik Fuarı başladı Ankara’da estetik, güzellik, kozmetik, kişisel bakım, kuaför ve berber ekipmanları sektörlerini bir araya getiren ‘Güzellik Fuarı’ başladı. Ankara Kuaförler ve Güzellik Salonu İşletmecileri Odası, Ankara Berberler Esnaf Sanatkârlar Odası ve Ankara Ticaret Odası desteğiyle ATO Congresium Merkezi’nde düzenlenen Güzellik Fuarı’nda yerli ve yabancı doktorlar, plastik cerrahlar, estetik ve güzellik uzmanları, dermatologlar, kuaförler, makyaj sanatçıları ve diğer sektör profesyonelleri ağırlanıyor. Renkli etkinliklerin bulunduğu fuar alanında, Ankaralı berberlerin Ayyıldız ve Atatürk motifli yaptıkları saç stilleri sergilendi. Fuarı ziyaretinde titreşimli spor aletini deneyen Tamer Çınar, “Şu anda vücudumun her tarafının çalıştığını hissediyorum. Gayet güzel, kullanılabilir. Etkili bir cihaza benziyor” ifadelerini kullandı. Fuarda kozmetik ürünler tezgahı açan Murat Altuğ, “Fuar çok güzel geçiyor, işlerde fena değil. Genelde saç grubu ve parfüm grubu, yani kişisel bakım dediğimiz gruba rağbet fazla. Fuardan memnunuz” şeklinde konuştu. Fuarı çok beğendiğini ifade eden Seher Nida adlı vatandaş ise, “Biz gezmeye 1 saat önce başladık. Fuarı geziyoruz. Burada kendi ürünlerini getirenler de var, dağıtıcısı olduğu firmanın ürünlerini satanlar da var. En çok ilgimi çeken şey saç sanatıyla ilgili bir çalışma vardı. O güzeldi açıkçası, görsel bir etkinlikti” diye konuştu. Fuara katılan vatandaşlara ‘kirpik lifting’ uygulaması hakkında bilgiler veren Güzellik Uzmanı Selen Çelik, "Şu anda kirpik lifting uygulaması yapıyoruz. Son yıllarda kirpik lifting uygulaması çok tercih edilen bir uygulama. Çünkü doğal kirpiklerin kıvrılarak siyaha boyanması. Yani bir nevi günlük hayatımızda da rimelli, maskaralı göründüğümüz bir uygulama. Aynı zamanda müşterilerin de çok tercih ettiği bir uygulama haline geldi güzellik sektöründe. Şu an güzellik fuarına da yoğun bir ilgi var, lifting işlemine de yoğun bir ilgi var. Biz de şu an herkesle paylaşıyoruz uygulamanın nasıl olduğunu” dedi.